22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

gelmesine ve lehimizde rapor verilmesine dâir büyük hizmetlerine paha biçilmez, takdir ve<br />

tebcîl-i vecîbedir."<br />

Es'ad Hoca Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisine Aydın mebûsu olarak seçildi. İkinci<br />

devrede ise, Menteşe (Muğla) Mebûsu oldu. O gerçekleştirilmesi için üç sene milletçe<br />

yekvücut bir halde ve fedâkârca çalışılan Mîsâk-ı Millî'nin tescil ettirilmesini cânu gönülden<br />

arzuluyordu. Ancak Lozan heyetinin bu gâyeden uzak faâliyetlerini görünce, şiddetli<br />

tenkitlerde bulundu. Mecliste muâhedeye red anlamına gelen kırmızı oy verdi. Bilhassa Batı<br />

Trakya Türklerinin mukaddesâtı üzerindeki tâvizkâr politikayı tenkîd eden Es'ad Hoca,<br />

yaptığı konuşmada; "Ben Yunan palikaryalarını bilirim. Onlara teslim ettiğiniz Türklerden<br />

birgün gelecek; bir torba kemik bile alamayacaksınız." dedikten sonra, Mora veGirid gibi<br />

yerlerde bunun misâllerini nakletti.<br />

Es'ad Hocanın, Kurtuluş Savaşı devresinde kaleme aldığı broşüründen başka birkaç küçük<br />

kitabı daha vardır. Bunlar: Ah Aydın (Şiir şeklinde beyannâme), Verin Zavallılara ve<br />

Hilâl-i Ahmer'dir.<br />

Soyadı kanununun çıkmasından sonra "İleri" soyadını alan Es'ad Hoca, 1927'den sonra<br />

meclise girmeyerek İzmir'in Torbalı kazâsına yerleşti. Burada bir kenara çekilerek ibâdet ve<br />

zikirle münzevî bir hayat yaşadı. Zaman zaman İzmir'in muhtelif câmilerinde halka vâzlar<br />

vererek dînî duygularını kuvvetlendirmeye çalıştı. Onlara devamlı olarak çocuklarına din<br />

bilgilerini vermeleri için nasihatlar ederdi. 15 Nisan 1957 târihinde İzmir'in Kestane Pazarı<br />

Câmisinde vâz vermeye giderken geçirdiği trafik kazâsı sonucu vefât etti.<br />

1) Sarıklı Mücâhidler<br />

ESKİCİ MEHMED DEDE;<br />

Anadolu velîlerinden. On altıncı yüzyılın sonunda ve on yedinci yüzyılın başında yaşamıştır.<br />

Pamuklu bez ticâretiyle meşgûl olduğu için Eskici Mehmed Dede diye meşhûr oldu. Aslen<br />

Amasyalı olup, 1619 (H.1028) senesinde Bursa'da vefât etti. Kabri, Abdülmü'min Efendi<br />

Câmii bahçesindedir.<br />

İlk tahsîlini memleketi olan Amasya'da gördükten sonra, Bursa'ya gelen Mehmed Efendi, ilk<br />

zamanlar pamuklu dokuma ticâretiyle meşgûl oldu. Kıdvetü'l-ârifîn Abdülmü'min Efendinin<br />

sohbetlerinde bulunmaya başladı. Ona talebe olup ondan ilim ve feyz aldı. Abdülmü'min<br />

Efendinin torunu ile evlendi. Onun yaptırdığı câminin civârında yerleşti. Velî zâtların<br />

sohbetlerinde bulundu ve tasavvuf yolunda ilerledi. Bir ara pamuklu dokuma ticâretini<br />

bırakıp, insanlardan uzaklaşarak uzlete kendi köşesine çekildi. İbâdet ve Allahü teâlânın<br />

ismini zikirle meşgûl oldu. Mânevî derecelere kavuştu. Daha sonra; "Çalışan, Allahü teâlânın<br />

sevgilisidir." sözü gereğince, âilesinin nafakasını temin etmek için pamuklu dokuma<br />

ticâretine tekrar başladı. Bursa Bezzazcıları arasında önemli bir yeri olmasına rağmen hiçbir<br />

zaman dünyâ malına gönül vermedi. Kazandıklarını, Allahü teâlânın rızâsını kazanmak için<br />

ihtiyaç sâhiplerine sadaka verirdi.<br />

Ömrünün sonlarına doğru pamuklu dokuma ticâretini tamâmen bırakıp, nefsinin istediklerini<br />

yapmamak, istemediklerini yapmak sûretiyleAllahü teâlânın rızâsını kazanmaya çalıştı.Hoş<br />

sohbeti ve güzel ahlâkıyla insanların gönüllerini almaya gayret etti. Birçok halleri ve<br />

kerâmetleri görüldü.<br />

Zamânın Bursa kâdısı Aziz Mahmûd Hüdâyî hazretlerinin kâdılığı ve dünyânın debdebesini<br />

bırakıp Üftâde hazretlerine talebe olmasına Eskici Mehmed Dede vesîle olmuştur.<br />

Bursa kâdısı Aziz Mahmûd Hüdâyî bir gece rüyâsındaCehennem'i gördü. Cehennem'in<br />

şiddetli ateşinde tanıdığı bâzı kimseler de vardı. Bu korkunç rüyânın verdiği dehşet ve üzüntü

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!