22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Ondan, bana uymakla kurtulasın.<br />

Gel şimdi sen de düşman ol nefsine,<br />

Zâyi eyle onu her ne dilerse,<br />

Eğer bu işte atarsan riyâyı,<br />

Kendine rehber kıl evliyâyı.<br />

Eğer anlarsan budur sana ol,<br />

Nefsinin şerrinden halâs ol,<br />

Nefsinin murâdından uzak dur.<br />

Düşersen eğer şeytana uzak dur.<br />

Emîr Sultan hazretlerinin yayı ve bir de oku vardı. Bunlar, gazâda kullanılmak üzere asılı<br />

dururdu. O yaya ok koydukları zaman, kırk ok çıkar, kırk kişiye isâbet ederdi. Her nereye<br />

atmak isterse, bir talebesinin eline verir, o tarafa atmasını emr ederdi. Şeyh-ul-İslâmın da<br />

hazır bulunduğu bir gün, Emîr Sultan okunun ve yayının getirilmesini istedi. Getirilen ok ve<br />

yayın, Şeyhülislâma verilmesini emr buyurdu. Yay ile ok, Şeyh-ul-İslâma verildi. Emîr<br />

Sultan ona; "Oku doğuya doğru at. Ok nereye düşerse, mezarımız orası olsun." buyurdu.<br />

Şeyh-ul-İslâm, emîrleri üzerine oku attı. Ok, şimdiki türbenin olduğu yere düştü. Orası, o<br />

zaman ağaçlık ve yeşillik idi. Hâlbuki ok atılan yer ile, düştüğü yer arası çok uzak idi. Atmak<br />

ile oraya gitmesi mümkün değildi. Zîrâ okun atıldığı yer ile düştüğü yer arasındaki mesâfe,<br />

üç ok atımlık idi. Orada bulunanlar, bu işin Emîr Sultan'ın kerâmeti olduğunu anladılar.<br />

Emîr Sultan 1430 (H.833) senesinde Bursa'da vebâ hastalığından vefât etti. Vefât ettiğinde 63<br />

yaşındaydı. Emîr Sultan vefât ederken, Hacı Bayrâm-ı Velî'nin yıkayıp, cenâze namazını<br />

kıldırmasını vasiyet etti. Vefât ettiği gün Hacı Bayrâm-ı Velî mânevî bir işâret ile Bursa'ya<br />

geldi. Gasil ve tekfin işlerini yaptı ve cenâze namazını kıldırdı. Okun düştüğü yer olan<br />

Bursa'nın doğu kısmında yüksekçe bir yere günümüzde kendi ismiyle anılan semte<br />

defnedildi.<br />

Emîr Sultan hazretlerinin türbesi yapılırken türbeyi yapan zât, rüyâsında Emîr Sultan'ı gördü.<br />

O zâta; şurayı şöyle yap, burayı böyle yap diye, türbesi bitinceye kadar, her gece rüyâda emîr<br />

verdiler. O zât, türbe yapımını bitirdikten sonra, bir daha Emîr Sultan'ı rüyâsında görmedi.<br />

İznikli âlim bir zâtın oğlu, bir gün uzun bir süre kalmak için Emîr Sultan hazretlerinin<br />

türbesine geldi. Altı gün sonra, oradan ayrılmaya karar verdi. Emîr Sultan'ın talebeleri ona;<br />

"Efendim, siz uzun zaman kalacaktınız. Niye şimdi gidiyorsunuz?" diye sordular. O da;<br />

"Benim bir ihtiyâcım vardı. Kırk yıl çile çeksem o murâdıma kavuşamazdım. Emîr Sultan<br />

hazretlerinin rûh-ı şerîflerini vesîle edip, uzun süre îtikâfta kalmak için buraya gelmiştim.<br />

Fakat Emîr Sultan'ın himmeti yetişip feyzi nehirler gibi aktı. O murâdıma altı günde<br />

kavuştum. Bunun için şimdi gidiyorum." dedi.<br />

Yavuz Sultan Selîm, Mısır seferine çıktığında Yenişehir'de bulunduğu sırada Bursa'ya<br />

gelerek, atalarının kabirlerini ziyâret etti. Emîr Sultan hazretlerinin türbesine gelip, onun<br />

rûhâniyetinden yardım dilerken, Emîr Sultan hazretlerinin kabrinden; "Yâ Selîm! Üdhulû<br />

Mısra İnşâallahü âminîn! (Ey Selîm! İnşâallah Mısır'a emniyet içinde giresiniz!)" diye bir<br />

nidâ işitildi. Duyanlar; "Müjdeler olsun pâdişâhım! Size Mısır'ın fethi müjdelendi!" dediler.<br />

Emîr Sultan'ın vefâtından yaklaşık iki asır sonra, yanında arslan ile dolaşan bir zât Bursa'ya<br />

geldi. Emîr Sultan'ın türbesini ziyâret etti. Bu sırada arslanını bir ağaca zincir ile bağladı.<br />

Biraz sonra zincirini koparan arslan, âşık gibi türbenin kapısına geldi ve gözlerinden yaş aka<br />

aka Emîr Sultan'ı ziyâret etti. Sonra olduğu yere dönerek sâhibini bekledi.<br />

Dûyi Halîfe adıyla meşhûr bir zât vardı. Ona; "İlmi kimden tahsîl ettin?" diye sorulduğunda;<br />

"Üstâdım Emîr Sultan hazretleridir. Bir gün, babam ve birçok kişi ile Emîr Sultan hazretlerini

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!