22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Ebüssü'ûd Efendi, İnegöl'deki İshak Paşa Medresesindeki müderrislik vazifesinden 1520<br />

senesinde alındı. On ay sonra 1521'de İstanbul'da Dâvûd Paşa Medresesine müderris tayin<br />

edildi. Aynı sene, Sa'dî Efendi yerine Mahmûd Paşa Medresesine, 1524'de İkinci Vezîr<br />

Mustafa Paşanın Gebze'de yaptırdığı medreseye tâyin edildi. 1525'de ise, Kireççizâde yerine<br />

Bursa Sultâniye Medresesine tâyin edildi. 1527 senesinde Abdüllatîf Efendi yerine Sahn-ı<br />

semân Müftî Medresesi müderrisliğine terfî olundu. Bu vazifesi beş sene sürdü. Çok sayıda<br />

ve kıymetli âlimler yetiştirdi.<br />

Ebüssü'ûd Efendi 1532 senesinde Bursa kâdılığına tâyin edildi. Bursa kâdılığı önemli<br />

mevkîlerden olup, bu vazîfede başarılı olan İstanbul kâdılığına, İstanbul kâdılığında<br />

muvaffak olan da Anadolu kâdıaskerliğine tâyin edilirdi. Bundan sonra da şeyhülislâmlık<br />

makâmına getirilirdi. Ebüssü'ûd Efendi, Bursa'da bir yıl kâdılık yaptıktan sonra, İstanbul<br />

kâdılığına tâyin edildi. Bu vazîfesinde başarılı hizmetler yaptı. Bu vazîfesinde adlî işlerin<br />

tamâmına, belediye reisliğine, denetleme ve tâkib müesseselerinin tamâmına ve idârî işlerin<br />

bir kısmına bakıyordu. Ebüssü'ûd Efendi, bu vazîfesinde öyle seri ve çok çalışıyor, işleri öyle<br />

yürütüyordu ki, kâtibleri ona yetişemiyorlardı. Bu sebeple kâtiplerden bir grup günün<br />

yarısında, diğer bir grub da günün diğer yarısında işleri yetiştirmeye çalışıyorlardı. İstanbul<br />

kâdılığı, ilmiye sınıfı için önemli bir mevkî idi.Ebüssü'ûd Efendinin İstanbul kâdılığı vazifesi<br />

üç sene sürdü. Bu zaman içinde fevkalâde başarı ve mehâretle kâdılık yaptı. Bundan sonra,<br />

ilmiye sınıfı için en yüksek makamlardan sayılan kadıaskerlik vazifesine tâyin edildi.<br />

Normalde Anadolu kâdıaskeri, sonra da Rumeli kâdıaskeri olması gerekirken, bir rütbe<br />

atlanarak, 1537 senesinde Rumeli kâdıaskerliğine getirildi. Sekiz sene bu vazifede bulunarak,<br />

büyük hizmetler yaptı. Ebüssü'ûd Efendi, kâdıasker tâyin edilmeden önce gördüğü bir rüyâyı<br />

şöyle anlatmıştır: "Kadıasker olmadan bir hafta önce, rüyâmda Fâtih Sultan Mehmed<br />

Câmiinin mihrâbında benim için bir seccâde serilmiş olduğunu gördüm. Halka imâm oldum<br />

ve sekiz rekat namaz kıldım. Bu rüyâdan sonra kadıasker oldum. Meğer bu rüyâ,<br />

kadıaskerlikte sekiz sene kalacağıma işâretmiş. Keşke kıldığım o sekiz rekatlık ikindi yerine<br />

yatsı namazı kılmış olsaydım."<br />

Kânûnî Sultan Süleymân Hân kıymetini ve ilimdeki üstünlüğünü anladığı Ebüssü'ûd Efendiyi<br />

çok sever ve değer verirdi. Onu bütün seferlerinde yanında bulundurdu. 1541 senesinde<br />

Budin'in fethinde, zafer şükrânesi olarak şehrin en büyük kilisesini câmiye çevirten pâdişâh<br />

burada ilk namazı Ebüssü'ûd Efendiye kıldırttı. Yine pâdişâhın emri üzerine, Budin'in ve Orta<br />

Macaristan'ın tapu ve tahrir işlerini yaptı. Mühim hizmetler yaptığı bu vaifesinden sonra,<br />

1545 senesinde Fenârîzâde Muhyiddîn Efendinin ihtiyarlığı ve rahatsızlığı sebebi ile<br />

şeyhülislamlıktan ayrılması üzerine bu göreve getirildi. Bu sırada elli beş yaşında<br />

bulunuyordu. Otuz sene şeyhülislâmlık yaparak, dîne ve devlete üstün hizmetler yaptı.<br />

Kânûnî Sultan Süleymân Hân ve İkinci Sultan Selîm'in saltanatları zamânında 30 sene<br />

şeyhülislâmlık yaptı. Osmanlı şeyhülislâmları arasında en çok bu makamda kalıp hizmeti<br />

geçen Ebüssü'ûd Efendidir. Bu vazifede bulunduğu sırada çok mühim hizmetler yapmıştır.<br />

Kânûnî Sultan Süleymân Hân, Ebüssü'ûd Efendiyi çok sever ve her önemli işinde onun<br />

fetvâsına mürâcaat ederdi. Süleymâniye Câmiinin temel atma merâsiminde, mihrâbın temel<br />

taşını Ebüssü'ûd Efendiye koydurtmuştur. Devrinde âlimler arasında bir mesele hakkında<br />

farklı hüküm ortaya çıksa, Kânûnî Sultan Süleymân Hân, Ebüssü'ûd Efendinin tarafını tercih<br />

ederdi. Ebüssü'ûd Efendi, o devirde, devlet kânunlarını dînin hükümlerine uygun bir şekilde<br />

düzenlemiştir. Tımar ve zeâmetlere dâir mevzûlarda verilen kararlar, genellikle Ebüssü'ûd<br />

Efendinin fetvâlarına dayanmıştır. Mülâzemet usûlü de onun kadıaskerliği zamanında<br />

kurulmuştur. Kânûnî, arâzi kânunnâmesini de Ebüssü'ûd Efendiye yaptırmıştır.<br />

Kânûnî Sultan Süleymân Hân 1566 (H.974) senesinde vefât edince, cenâze namazını<br />

Ebüssü'ûd Efendi kıldırdı. Kılınan cenâze namazından sonra Kânûnî'nin hayatta iken<br />

yaptırdığı Süleymâniye Câmii bahçesindeki türbesine gelindi. Cenâze kabre konuldu. Bu<br />

sırada bir çekmece getirilip kabre konulmak istendi. Şeyhülislâm Ebüssü'ûd Efendi müdâhale

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!