22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

attılar. Durumu haber alan Ebü'l-Hüseyin Nûrî vâliye giderek; "Bu kadın için tâkibât ve tahkîkat<br />

yapmayın." dedi. Vâli; "Ben bunu nasıl yapabilirim ki, karşıda dâvâcısı var." dedi. Ebü'l-Hüseyin<br />

Nûrî hazretleri kaybolan bohçanın gelmekte olduğunu söylediyse de vâli aldırış etmedi. Tam bu sırada<br />

bir kadın kaybolan bohçayı getirdi. Ebü'l-Hüseyin Nûrî'nin kerâmet ehli büyük bir zât olduğunu<br />

anlayan vâli yaptıklarına pişman oldu ve Zeytûne'yi serbest bıraktırdı.Ebü'l-Hüseyin Nûrî Zeytûne'ye;<br />

"Benim hakkımda küçümseyici düşüncelerde bulunacak mısın?" buyurdu. Zeytûne de hatâsını anlayıp<br />

pişman oldu ve; "Aslâ böyle bir şey düşünmeyeceğim." dedi ve tövbe etti.<br />

1) Tabakât-üs-Sûfiyye (Sülemî); s.164<br />

2) Hilyetü'l-Evliyâ; c.10, s.239,249,255<br />

3) Nefehâtü'l-Üns; s.130<br />

4) Risâle-i Kuşeyrî; s.112<br />

5) Câmiu Kerâmâti'l-Evliyâ; c.1, s.291<br />

6) Tezkiretü'l-Evliyâ; c.2, s.39<br />

7) Tam İlmihâl Seâdet-i Ebediyye (49. Baskı) ; s.1071<br />

8) Dirâsât fit-Tasavvufi'l-İslâmî; s.195-213<br />

9) İslâm Âlimleri <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.3, s.154, c.5, s.115<br />

EBÜL VEFÂ (Bkz. Vefâ Könevî)<br />

EBÜSSÜ'ÛD EBÜ'L-AŞÂİR EL-BÂZİNÎ;<br />

Mısır'ın büyük velîlerinden. Babasının ismi Şâbân, dedesinin ismi ise Tayyib'dir. Künyesi<br />

Ebüssü'ûd olup, asıl ismi kaynaklarda zikredilmemektedir. Bâzin denilen yerde doğduğu için<br />

"Bâzinî" nisbeti ile tanınırdı. Ayrıca el-Irâkî el-Mısrî nisbetleri de vardır. Bâzin, Irak ile<br />

Cezîre arasında bir beldenin adıdır. Buraya Vâsıt da denir. Dedesi buralı olup, kendisi Mısır'a<br />

yerleşti. Birçok kimse kendisinin sohbetlerine devâm edip yetişti. 1246 (H.644) senesi Şevvâl<br />

ayının dokuzuncu günü Kâhire'de vefât etti. Aynı gün Maktam Dağının eteğine defnedildi.<br />

Mısır'ın büyük âlimleri ve evliyâsı arasında yer alan Ebüssü'ûd el-Bâzinî hazretleri, küçük<br />

yaşta kerâmetleri görülen bir zâttı. Öyle ki, daha beşikte iken oruç tutardı. Ramazan ayında<br />

gündüzleri, imsaktan (sahurdan) iftâr vaktine kadar hiçbir şey yiyip içmez, ana sütü<br />

emmezdi.<br />

Zamânın devlet başkanı olan halîfe bile kendisini sık sık ziyârete gelir, sohbetlerinden<br />

istifâde ederdi. İmâm-ı Şârânî'nin hocalarından Dâvûd-i Magribî, Şerâfeddîn, Hızır-ül-Kürdî<br />

ve sayısı belli olmayan daha nice âlimler, kendisinden istifâde etmek, ilim öğrenip feyz<br />

almak için sohbetine devâm ederlerdi.<br />

Her hâlinde İslâmiyete tam bir bağlılığı vardı. Kibir ve riyâdan çok sakınırdı. Birçok<br />

kimsenin kendisini ziyârete gelmesi, ondan ilim öğrenip feyz almaya çalışması, onun hâlinde<br />

hiçbir değişiklik yapmazdı. Dâimâ tevâzu üzere olup, herkese karşı alçak gönüllüydü. Çok<br />

îtibâr görmesi ve sevilmesi gibi olan bu hâllerinden nefsinin haz duymamasına, gurûr ve<br />

kibire kapılmamasına çok gayret gösterirdi. Hiç kimsede görülmeyen hâllerinden birisi de<br />

şöyleydi: Ayakkabılarını çıkaracağı zaman, kendisinde bir inilti duyulurdu. Bu, daha ziyâde<br />

sohbet yapacağı zamanlarda olurdu. Sebebini sordular. Şöyle anlattı: "İnsanlarla sohbet<br />

ederken, kibre kapılmaktan çok korkuyorum. Bu kibirden korunmak için, ayakkabıyı<br />

çıkartırken, nefsten de soyunuyorum." Yâni; "Nefsimin hevâsına, arzularına kapılmamak için<br />

onunla mücâhede etmeye, onun isteklerine boyun eğmemeye çalışıyorum. Bundan dolayı<br />

bende inilti duyuluyor." demek istedi.<br />

Bir vâzında, güzel ahlâkın ve kötü huyların menşeini, kaynağını şöyle anlattı:

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!