22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

yardım istedim. Bu esnâda yanıma biri gelip, su verdi. O sudan kana kana içerek rahatladım.<br />

Sonra, yola devâm ettim. Yolculuğum müddetince de su içmek ihtiyâcı hissetmedim.<br />

Abdurrahmân es-Sekkâf'ı sevenlerden biri, bir yolda yalnız başına giderken, önüne yırtıcı bir<br />

hayvan çıktı. Kendisine saldırmak üzere iken, yolcu sesinin çıktığı kadar bağırarak,<br />

Abdurrahmân hazretlerinden yardım istedi. Bu sırada, kuvvetli ve heybetli bir kimse görünüp<br />

hayvanı tuttu. Güçlü kuvvetli olduğundan hayvan, elinde zor hareket ediyordu. Bu sıkıntıdan<br />

kurtulan kimse, hocasının yanına döndüğü zaman, henüz bir şey söylemeden, hocası; "Bir<br />

sıkıntıda kalırsan, yine bizden yardım iste! Fakat o kadar şiddetle bağırmana lüzum yok.<br />

Hafifçe söylesen, hattâ kalbinden bile geçirsen, Allahü teâlânın izni ile onu duyar ve<br />

yardımına geliriz." buyurdu.<br />

Talebelerinin ve onların âile fertlerinin giyim ve iâşelerini de düşünen Abdurrahmân bin<br />

Muhammed es-Sekkâf hazretleri bir defâsında talebesi Abdurrahîm ile Şu'ayb'e bir parça<br />

kumaş verdi ve; "Bu kumaştan çocuklarınıza üç tane elbise dikiniz." buyurdu. Şu'ayb terzi<br />

idi. Kumaşı görünce; "Efendim, bu kumaştan çıksa çıksa iki elbise çıkar. Üç elbisenin<br />

çıkması mümkün değildir." dedi. "Siz Besmele ile kesmeye başlayın. İnşâallah bu kumaştan<br />

üç elbise çıkar." buyurdu. Dedikleri gibi üç elbise çıktı.<br />

Abdurrahmân hazretlerinin hizmetçilerinden birisi huzurda, bir elbiseye ihtiyâcı olduğunu,<br />

bunun için on beş dirhem lâzım geldiğini bildirdi. Hizmetçiye; "Falan yerde bulunan kesenin<br />

içinde on beş dirhem olacak. Onu al! İhtiyâcın için kullan!" buyurdu. Hizmetçi, keseye<br />

baktığını ve boş olduğunu bildirdi. Bunun üzerine; "Sen git bak! O kesede on beş dirhem<br />

bulursun." buyurdu. Bildirilen yerdeki kesenin yanına tekrar giden hizmetçi, kesede on beş<br />

dirhem bulunduğunu gördü ve alıp ihtiyâcına sarfetti.<br />

Abdurrahmân es-Sekkâf'ın talebelerinden, Abdürrahîm bin Ali anlatır:<br />

Hocam Abdurrahmân bin Muhammed bana bir mikdâr gümüş para vererek, mutfağın<br />

ihtiyaçlarını almak üzere, vekil etmişti. Elimdeki para bitmek üzere iken, gidip; alacağımız<br />

nevâle için, bu paranın yetmeyeceğini bildirdim.Biraz düşündü. "Hangi şeyler ihtiyaç ise, siz<br />

onları almak üzere gidin. İnşâallah yeter." buyurdu. "Peki efedim" deyip gittim.<br />

İhtiyaçlarımızı aldıktan sonra, paranın bir mikdârını artmış buldum ve bunun bir kerâmet<br />

olduğunu anladım.<br />

Başka pekçok kerâmetleri de görülen Abdurrahmân es-Sekkâf hazretleri, bir defâsında<br />

bulunduğu Izz köyünden bir yolculuğa çıkacaktı. O sırada hanımı hâmile idi. Yola çıkacağı<br />

zaman hanımına bir bez verdi ve dedi ki:"Ben yolda iken, belki bir oğlumuz doğabilir. Aynı<br />

gün vefât edebilir. Eğer öyle olursa, bu bezi ona kefen yaparsınız." Hanımına bunları<br />

söyledikten sonra yola çıktı. Hakîkaten, bir erkek çocuğu oldu. Bildirdikleri gibi, aynı gün<br />

vefât etti. Bıraktığı bezi çocuğa kefen yaptılar.<br />

Abdurrahmân bin Muhammed'in hurma ağaçlarından birisinin, boyu çok kısa ve dalları yere<br />

yakın olduğundan, gece köpekler gelerek hurmaları yerdi. Bunun için hizmetçilerden birisi,<br />

her gece o hurma ağacının yanında bekçilik yapar, köpeklerden korurdu. Bir gece<br />

Abdurrahmân hazretleri hizmetçiye; "Sabaha kadar beklemenize ne lüzum var. Ağacın<br />

etrâfında genişçe bir dâire çizin! Kendiniz de gidip istirahat edin!" buyurdu. Hizmetçi<br />

bildirilen şekilde yaptı. Sabahleyin baktıklarında, çizginin dışında köpek izleri görüldü,<br />

gerçekten içeri girememişlerdi.<br />

BENDEN NE FARKI VAR?<br />

Kardeşim Abdurrahmân ile hurmaların taksimi husûsunda aramızda bir husûmet meydana<br />

gelmişti. Kendi kendime; "Onun benden üstün yanı nedir, o oruç tutuyorsa ben de tutuyorum,

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!