22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Ebü'l-Hasan-ı Şâzilî hazretleri insanlara nasihattan, İslâmiyetin emir ve yasaklarını<br />

anlattıktan sonra kalan zamanlarında Allahü teâlâya ibâdet eder, O'nun ismini zikrederdi.<br />

Hizbü'l-Bahr adlı kitabındaki tesbihleri ve duâları okur ve okuturdu. Hizbü'l-Bahr<br />

okumanın dertlerden, sıkıntılardan kurtulmaya vesîle olduğunu bildirirdi. Okunmasını<br />

istediği Hizbü'l-Bahr hakkında şöyle buyurdu:<br />

Dârimî'nin Müsned'inde Abdullah ibni Mes'ûd (radıyallahü anh) diyor ki: "Evde Bekara<br />

sûresi başından Müflihûn'a kadar beş âyet okunduğu gece, şeytan o eve girmez." Peygamber<br />

efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem buyurdular ki: "Bir evde, şu otuz üç âyet okunduğu<br />

gece, yırtıcı hayvan ve eşkıyâ, düşman, sabaha kadar canına ve malına zarar yapamaz:<br />

Bekara sûresi başından beş âyet, Âyet-el-Kürsî başından "Hâlidûn"a kadar üç âyet,<br />

Bekara sonunda "Lillâhi"den sûre sonuna kadar üç âyet, A'râf sûresinde, "İnne<br />

Rabbeküm"den "Muhsinîn"e kadar, elli beşten îtibâren üç âyet, İsrâ sûresi sonundaki<br />

"Kul"den iki âyet, Sâffât sûresi başından "Lazib"e kadar on bir âyet, Rahmân<br />

sûresinde "Yâ ma'şerelcin"den "Feizâ"ya kadar iki âyet, Haşr sûresi sonunda "lev<br />

enzelnâ"dan sûre sonuna kadar, Cin sûresi başından "Şatatâ"ya kadar dört âyet."<br />

Yedi defâ Fâtiha okuyup, dert ve ağrı olan uzva üflenirse, şifâ hâsıl olur. Âyet-i kerîmenin ve<br />

duânın tesir etmesi için, okuyanın ve okutanın Ehl-i sünnet îtikâdında olması, haram<br />

işlemekten, kul hakkından sakınması, haram ve habis şey yiyip içmemesi ve karşılık olarak<br />

ücret istememesi şarttır.<br />

Bâzıları bu kitaba îtirâz edince; "Yemin ederim ki, bu kitabı harf be harf, harfi harfine<br />

Resûlullah'ın mübârek ağzından, rüyâda işitip yazdım." buyurdu.<br />

Ebû Abdullah anlattı: "Ben, Ebü'l-Hasan-ı Şâzilî hazretlerini çok sever ve her sıkıntımda<br />

Allahü teâlâya onu vesîle ederek duâ ederdim. Cenâb-ı Hak da bütün istek ve ihtiyaçlarımı<br />

onun hürmetine ihsân eder, verirdi. Bir gün Resûlullah efendimize rüyâda, "Yâ Resûlallah!<br />

Siz Ebü'l-Hasan-ı Şâzilî'den râzı mısınız? Ben, her ne ihtiyâcım olursa, onu vesîle ederek<br />

Allahü teâlâdan isterim ve bütün ihtiyaçlarım yerine gelir." dedim. Bunun üzerine Peygamber<br />

efendimiz; "Ebü'l-Hasan benim evlâdımdır. Bütün evlâdlarda, babalarının bir cüz'ü bulunur.<br />

Her kim ki benim bir cüz'üme temessük ederse, onu vesîle ederse, benim bütünüm ile<br />

temessük etmiş olur. Sen, Ebü'l-Hasan'ı vesîle ederek Allahü teâlâdan bir şey istediğin<br />

zaman, beni vesîle ederek Allahü teâlâdan istemiş olursun." buyurdu.<br />

Ebü'l-Abbâs-ı Mürsî şöyle anlattı: "Cenâb-ı Hakk'a yemîn ederim ki, her ne zaman bir<br />

felâketle karşılaştım ve müşkilâta uğradımsa, hocam Ebü'l-Hasan-ı Şâzilî'yi imdâda çağırıp,<br />

kurtuldum. Ey kardeşim! Sen de bir sıkıntıya düşersen, hemen onun ismini an ve kurtul.<br />

Allahü teâlâ bilir ki, sana doğru bir nasihat veriyorum."<br />

Yine Ebü'l-Abbâs anlattı: "Bir gün hocam Ebü'l-Hasan hazretlerinin arkasında namaz<br />

kılıyordum. Beni hayretlere düşüren hallere şâhid olup, şunları gördüm. Hocamın<br />

vücûdundan o kadar çok ve parlak nûrlar çıkıyordu ki, onlara bakamıyordum."<br />

Ebü'l-Hasan-ı Şâzilî rahmetullahi aleyh şöyle anlattı: "Ayzâd Sahrâsında yolculuk<br />

yapıyordum. Hızır aleyhisselâm ile karşılaştım. Bana; "Ey Ebü'l-Hasan! Allahü teâlâ sana<br />

lütufta bulundu. Hazerde de seferde de senin arkadaşın var. Ben hep senin yanında<br />

bulunuyorum." dedi.<br />

Ebü'l-Hasan-ı Şâzilî hazretleri hemen her sene hac ibâdetini yerine getirmek üzere Mekke-i<br />

mükerremeye giderdi. Aynı zamanda Medîne-i münevvereye giderek sevgili<br />

Peygamberimizin kabr-i şerîfini ziyâret ederdi. Bir sene talebelerinden Ebü'l-Abbâs-ı Mürsî<br />

onunla bulunduğu sıradaki bir hâdiseyi şöyle anlattı:<br />

Hocam Ebü'l-Hasan ile birlikte Medînetürresûl'de yâni Medîne-i münevverede bulunuyorduk.<br />

Bu arada ben, hazret-i Hamza'nın kabrini ziyâret etmek istedim. Medîne-i münevvereden

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!