22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

geldiğimde Nahl sûresi 90'ıncı âyetine rastladım. Bu âyet-i kerîme üzerinde düşündüm.<br />

Kendi kendime; senden, adâlet ve ihsân sâhibi olman isteniyor, dedim. Bu âyet-i kerîme<br />

üzerinde yine düşünmeğe devâm ettim. Bundan sonra elime geçen az çok ne olursa olsun,<br />

üçte birini kendime bırakıp, geri kalan üçte ikisini Allah rızâsı için fakirlere ve muhtaçlara<br />

sarfetmeye karar verdim. Sonra Allahü teâlânın ihsân makâmında olan bir kimseye, ilk önce<br />

farz kıldığı şeyin ne olduğunu araştırınca, bunun, nîmetine şükür olduğunu anladım.<br />

Ebû Abbâs Ahmed Sebtî, bir gece ilim ile meşgûl olan talebelerin yanında bulunuyordu.<br />

Derslerini müzâkere ettikleri için, fazla gürültü oluyordu. Bu sırada bekçiler, talebelerin<br />

kaldığı evin kapısını çaldı. Talebelerin hizmetleri ile uğraşan hizmetçi, onları karşıladı.<br />

Bekçiler, hizmetçiye; "Geceleyin gürültü yapanların cezâlandırılacağını bilmiyor musunuz?"<br />

dedi. Sonra bekçilerden ikisi, sabah olunca oradaki talebeleri karakola götürmek için,<br />

medresenin kapısı önünde beklemeye başladı. Hizmetçi, bu durumu talebelere haber verince,<br />

çok korktular. Eğer götürürlerse, bizi mutlakâ öldürürler, diyorlardı. Bu sırada orada hazır<br />

bulunan Ebû Abbâs gülüyor ve talebelerin endişe ettikleri husus için hiç aldırmıyordu. Seher<br />

vakti bir müddet yalnız kaldıktan sonra, talebelere; "Hiç korkmayın! Ben, Allahü teâlâdan<br />

sizi muhâfaza buyurması için duâ ettim. Onlar size hiçbir şey yapamıyacaklar." dedi ve<br />

dediği gibi çıktı. Bekçiler, bir şey yapmaya muvaffak olamadılar.<br />

Bâzıları Ebû Abbâs Ahmed bin Âfir'e evliyânın kerâmeti hakkında sordular. O da şöyle<br />

cevap verdi: Ölüm ile velînin kerâmeti kesilmez. Merrâkûş'da defnedilmiş bulunan Ebû Abâs<br />

Sebtî'yi işâret ederek; fakirlere sadaka verdikten sonra, onun kabrinin yanında, onu vesîle<br />

ederek Allahü teâlâya duâ eden kimsenin ihtiyâcının nasıl giderildiğine bak!" dedi."<br />

Nefh-ut-Tîb kitabının sâhibi Makkarî şöyle anlatır: "Ebû Abbâs Ahmed Sebtî'nin kabrinin<br />

yanında birkaç defâ durup, Allahü teâlâdan dileklerde bulundum. Dileklerimden birisi de;<br />

ilim sâhibi olmam ve öğrenmek istediğim bazı kitapları bana anlamayı nasîb etmesi idi. Ebû<br />

Abbâs Sebtî'nin kabrinin yanında duâ ettim. Allahü teâlâ benim bu duâmı kısa zamanda kabûl<br />

etti."<br />

Abdurrahmân bin Yûsuf Hıstî, Ebû Abbâs Sebtî'nin aleyhinde konuşan biri idi. Bir gece<br />

rüyâsında Resûlullah efendimizi gördü: "Ey Allah'ın Resûlü! Sebtî hakkında ne buyurursun?"<br />

diye sordu. Resûlullah efendimiz tebessüm ettikten sonra, Sebtî'nin iyi kimselerden<br />

olduğunu, buyurdu. "Yâ Resûlallah! Bana bunu açıklar mısın?" dedi. O zaman Resûlullah<br />

efendimiz onun Sırat köprüsünden şimşek gibi, pek süratli bir şekilde geçeceğini buyurdu.<br />

SUYA KANDI<br />

Ebû Hasan Habbâz, Ebû Abbâs Sebtî'ye; "İnsanlar kuraklık ve pahalılık sebebiyle büyük bir sıkıntı<br />

içerisindeler" deyince, ona; "Cimriliklerinden dolayı, Allahü teâlâ onlara yağmur vermiyor. Eğer siz,<br />

elde ettiğiniz mahsûllerin zekâtı ile fakirlere sadaka verseydiniz, buna karşılık Allahü teâlâ da size<br />

yağmur verirdi." dedi. Ebû Abbâs'ın bu sözleri üzerine Ebû Hasan Habbâz, fakirlere sadaka verip,<br />

yardımda bulundu. Güneş pek kızgın, hava çok sıcaktı. Yağmurdan, ümîdini kesmişti. Ağaçların ve<br />

diğer bitkilerin kurumaya yüz tuttuğunu gördü. Bir müddet sonra, öyle bir yağmur yağdı ki, bütün her<br />

taraf suya kandı.<br />

1) Câmiu Kerâmât-il-Evliyâ; c.1, s.303<br />

2) El-A'lâm; c.1, s.107<br />

3) Keşf-üz-Zünûn; s.748<br />

4) İslâm Âlimleri <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.8, s.201

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!