22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

her gelen kimse, kendisinden memnun ayrılırdı. Talebelerine; "Ziyâretimize bir kavmin<br />

büyüğü gelirse, bizi haberdar ediniz! Onlarla alâkadâr olalım." derdi. Böyle kimseler, gelip<br />

ziyâret ettikten sonra ayrılırlarken, dışarıya kadar çıkarak onları uğurlar; "Onlar, uzaklardan<br />

bizi ziyârete geliyorlar. Biz ise onları ziyâret edemiyoruz. Hiç olmazsa bu şekilde yapalım."<br />

buyururdu. Kendisine gelenler yanından ayrıldıkları zaman, onlara duâ eder. Müslümanın,<br />

müslüman kardeşinin gıyâbında, arkasından yaptığı duânın kabûl olacağını bildirirdi.<br />

Kendisine az bir şey hediye edilse, güler yüzle karşılar, kabûl ederdi. Çok fazla bir şey<br />

hediye edilse, karşıdakine külfet olmamak için, kabûl etmekten çekinirdi. Hased edilmek<br />

tehlikesi olmaması için, talebelerinden birini, diğer talebeleri arasında övmezdi. Her hâli<br />

edebe tam uygun idi. Allahü teâlânın, Resûlullah'ın ve bu yolun büyüklerinin muhabbeti ve<br />

aşkı ile yanardı. Bunlara karşı lüzumlu edebi göstermeye her zaman gayret ederdi. Bu güzel<br />

hasletleri ile evliyâlık yolunda çok yüksek derecelere kavuştu. "Kur'ân-ı kerîmi okuduğum<br />

zaman, Allahü teâlânın huzûrunda okuyor gibi oluyorum." buyururdu. Bir kimseden, Allahü<br />

teâlânın veya Resûlullah'ın (sallallahü aleyhi ve sellem) mübârek isimlerini işitse, hemen<br />

ağzını o kimsenin ağzına yaklaştırır, öyle dinlerdi. O mübârek ismi anlatan, bildiren sesin, o<br />

kimsenin ağzından çıktıktan sonra havaya değil, kendi ağzına, dolayısı ile kalbine girmesini<br />

ister gibi bir hâl alırdı. Bir kimseden, "Bu geceKadir gecesidir." sözünü duysa, "Allahü<br />

teâlâya hamdolsun ki, bizim her ânımız Kadir gecesidir." buyururdu. Yâni, diğer insanların<br />

sâdece Kadir gecesinde yapabildikleri ibâdetleri, tâat ve zikri, Ebü'l-Abbâs hazretleri her<br />

vakitte yapmaya devâm ederdi.<br />

Ebü'l-Abbâs-ı Mürsî hazretleri, sohbetlerinde daha çok, akl-ı ekber denilen en büyük akıldan,<br />

İsm-i a'zamdan ve isimlerden, harflerden bahsederdi. Evliyâlık derecelerini, Allahü teâlâya<br />

yakîn olanların makamlarını, Arş-ı âlâya yakın olanların sâhib oldukları üstünlükleri,<br />

evliyâdan yardım istendiği zaman imdâda yetiştiğini ve yardım ettiğini, sır ilimlerini, kader<br />

(kıyâmet) gününü, kişilerin ilimlerini, kıyâmet günü neler olacağını, Allahü teâlânın kullarına<br />

yumuşaklık, nîmet vermek, cömertlik ve intikam bakımından neler yapacağını ve bunun gibi<br />

yüksek ilimleri anlatırdı. "Akıllar zayıf olmasaydı (anlayamayacaklarından ve<br />

anlaşılamayacağından korkmasaydım) Allahü teâlânın rahmetinden çok haberler verirdim."<br />

buyurdu.<br />

Evliyânın halleri ve üstünlükleri husûsunda buyurdu ki:<br />

"Allahü teâlânın velî kulu, O'nun katında, ana kucağındaki arslan yavrusu gibidir. Acabâ o<br />

yavruya kötülük etmeyi kasdedene, anası imkân ve fırsat verir mi? Allahü teâlâ dostlarını<br />

muhâfaza eder."<br />

"Velîler, peygamberlerin makamlarını görebilirler, ancak varamazlar."<br />

"Evliyânın büyüklüğüne îtirâz ettikleri için helâk olanlar, velîlik yoluna girerek<br />

kurtulanlardan daha çoktur."<br />

"Evliyâlık yolunda bulunan bir kimse, ortaya çıkmak, meşhûr olmak, herkes tarafından<br />

tanınmak isterse, şöhretin kölesi olur. Gizli kalmayı, bilinmemeyi isteyen, gizliliğin kölesi<br />

olur. Kim de Allahü teâlâya kul olmak arzusunda ise ve başka bir niyeti yoksa, yâni evliyâlık<br />

yolunda bulunmak dâvâsında samîmî ise, o kimse için, meşhûr olmak ile gizli kalmak<br />

aynıdır."<br />

"Zâhirî ilimlerde âlim bir kimse, sıdk ile evliyânın sohbetinde bulunursa, o kimsenin ilmi<br />

artar."<br />

"Allahü teâlânın evliyâsından, sizi hatırlamasını, hatırında tutmasını taleb etmeyiniz. Bilâkis,<br />

siz devamlı olarak o velîyi hatırınızda tutmaya gayret ediniz. Çünkü, sizin yanınızda o ne ise<br />

(siz onu ne kadar çok hatırlar iseniz), onun yanında siz de öylesiniz (o da sizi o kadar<br />

hatırlar)."

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!