22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

hürmetle huzûruna geldiler. Şeyh Abdullah Sirâc, Şâfiî müftîsi Şeyh Ömer, Müftî Seyyid<br />

Abdullah Mirgânî Hanefî, amcası Şeyh Yâsîn Hanefî, Şeyh Muhammed Âbid Sindî ve diğer<br />

meşhûr zâtlar onunla görüşmeye geldiler.<br />

Haremeyn-i şerîfeyni ziyâretten sonra, vatanına dönmek üzere yola çıktı. Yolda hastalığı<br />

gitgide şiddetlendi. Ramazân-ı şerîfin ilk günü oruç tutup, zarar vermezse hepsini tutarım<br />

buyurdu. Ramazanın yirmi ikisinde Tunk beldesine geldi. Nevvab Vezîrüddevle çok hürmet<br />

ve ikram gösterdi. Bayram günü sekarât ve ölüm hâli görüldü. Öğle namazından sonra,<br />

hâfızın Yâsîn-i şerîf okumasını emretti. Üç defâ dinledi. Sonra "Yeter." buyurdu. Az kaldı<br />

dedi ve; "Bugün Nevvâb eve gelmesin. Ümerânın gelmesinden zulmet hâsıl oluyor" buyurdu.<br />

1834 (H.1250) senesinde elli üç yaşında iken Ramazan bayramı günü öğle ile ikindi arası<br />

vefât eyledi. Günlerden Cumartesi idi. Nevvâb ve şehir halkı gelip toplandılar.<br />

Mevlevî Habîbullah Sâhib ve kâfilede olan diğerleri gasl işi ile meşgûl oldular. Şehrin kâdısı<br />

Mevlevî Halîlurrahmân imâm oldu. Cenâze namazını kıldırdı. Cenâzesini Dehli'ye<br />

naklettiler. Hocası Abdullah-ı Dehlevî hazretlerinin batı tarafına defnedildi.<br />

Vefâtında, "Mâte kutb-ul-vera'" (İnsanların kutbu, Allahü teâlânın emri ile vefât etti)<br />

mânâsında bir cümle, ebced hesabına göre vefât târihi olarak düşürüldü.<br />

Ebû Saîd hazretlerinin üç oğlu vardı. Birincisi Ahmed Saîd'dir. İkincisi Abdülganî<br />

Müceddidî, üçüncüsü de Abdülmugnî'dir.<br />

Şâh Ebû Saîd Fârûkî hazretleri buyurdu ki: "Allahü teâlânın sonsuz ihsânı, kullarından birine<br />

eriştiği zaman, o kulunu kendi dostlarından birinin hizmetine ulaştırır. O da nefsinin<br />

isteklerine uymamağı ve ona ağır gelen şeyleri yapmayı, yâni İslâmiyete uymağı emir<br />

buyurur. Böylece onun bâtınını yâni kalbini ve nefsini temizler. Bu zamanda talebenin<br />

hizmetleri kusurlu ve dağınık olduğu için, bu yolun büyükleri önce talebeye zikretmeyi, yâni<br />

Allahü teâlâyı kalbi ile anmayı emrederler. Amel ve ibâdetlerde ve her işte orta yolda olmayı<br />

emredip nice kırk günlük çilelere bedel olan teveccühlerini dâimâ talebeleri üzerinde<br />

bulundururlar. Talebelerine, Ehl-i sünnet îtikâdına göre inanmayı, sünnet-i seniyyeye<br />

uymayı, bütün bid'atlerden sakınmayı emrederler. Mümkün oldukça azîmetle amel edip<br />

ruhsatlara kapılmamalarını tenbih ederler."<br />

AĞIR HASTAYIM<br />

Abdullah-ı Dehlevî hazretleri vefâtı hastalığında, Luknov'da bulunan Ebû Saîd Müceddidî'yi Dehli'ye<br />

çağırmak için birkaç mektup yazdı. Maksatları onu kendi makam ve yerlerine oturtmak idi. Bu<br />

mektuplardan biri şöyledir:<br />

"Sâhibzâde, nesebi ve hasebi yüksek, Şâh Ebû Saîd Sâhib hazretleri: Allahü teâlâ size selâmet versin.<br />

Esselâmü aleyküm ve rahmetullah! Bugünlerde kaşıntım, zaîfliğim ve nefes darlığım arttı. Oturmak<br />

ve kalkmak çok güçleşti. Ayrıca bel ağrıları da bunlara eklendi. Namazları ayakta kılamıyorum. Şu<br />

anda ağır hastayım. Oturmaya bile tâkatim yoktur. Sizin gelmeniz çok uygun olur. Mevlevî<br />

Beşâretullah Sâhib, evindekiler hasta olduğu için, evine gitti. Gelip gelmeyeceği belli olmaz. Bundan<br />

önce, yine sizi buraya çağıran birkaç mektup yazıp göndermiştim. Buraya gelmeyi düşünmediğinize<br />

hayret ettim. Fakîrin görünüşe göre düzelmesi, sıhhat bulması imkânsız gibidir. Çok yazık ki, siz bu<br />

kadar gecikebiliyorsunuz.<br />

Mısra':<br />

"Bu işte güzeller naza çekerler."<br />

Görüyorum ki, bu yüksek hânedânın makâmına oturmak bizden sonra size verildi. Önceki hastalığım<br />

esnâsında sizin, bizim makâmımızda oturduğunuzu ve kayyumluğun size verildiğini gördüm. Bu<br />

garib teveccühlere kâbiliyetli sizden başka biri yoktur. Bu mektubumu alır almaz bu tarafa hareket<br />

ediniz ve olgun oğlumuz Ahmed Sâîd'i, orada kendi yerinize bırakınız."

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!