22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

uğramış kişi olarak dolaşır." buyurdu.<br />

Namazlarını, gönlünü Hakk'a vererek kılardı. Bu sebeple kendisine; "Farz namazlarında<br />

tekbîr alırken renginiz niçin değişiyor?" diye sorduklarında; "Çünkü farz namazlara sıdk ve<br />

doğrulukla başlamamaktan korkuyorum. Kim namaza durup, Allahü ekber diye tekbir getirir,<br />

fakat o sırada kalbinde Allahü teâlâdan başka bir ilâh düşüncesi bulunursa veya hayâtı<br />

boyunca O'ndan başka birinin büyüklüğünü ve yüceliğini kabul ederse, kendi aklı ile kendini<br />

yalanlamış olur." buyurdu.<br />

Birgün bir grup insan; "Bir saat tefekkür, bir sene ibâdetten hayırlıdır." hadîs-i şerîfinin<br />

şerhi, açıklaması nedir?" dedi. Onlara; "Buradaki tefekkürün mânâsı, nefsi unutmak, yok<br />

bilmektir." buyurdu.<br />

Ona kaybolan eşyânın bulunmasından sordular. Şöyle anlattı: "Bir duâ şekli daha vardır ki,<br />

tecrübe edilmiş, kaybolan şeyin bulunduğu görülmüştür. Şöyle ki, önce üç defâ Duhâ sûresi<br />

okunur, sonra da üç defâ; ey Allah'ım! Geleceğinden şüphe olmayan günde insanları toplayan<br />

Rabbim! Bana kaybettiğim şeyimi bulmamı nasîb et, denir."<br />

"Bir kimse, kendinde olmadığı bir halden konuşursa, dinleyenleri fitneye sürükler. Kendisi de<br />

Allahü teâlâyı tanımaktan mahrûm kalır."<br />

HAC YOLCULUĞUN NASIL GEÇTİ<br />

Kendisi anlatır: "Bir gün hocam Cüneyd-i Bağdâdî hazretlerinin huzûruna çıkarak hacca gitmek<br />

arzumu bildirmiştim. Uygun görüp bana bir dirhem verdiler. Ben de onu alıp koynumda bir yere<br />

diktim. Daha sonra yola çıktım. Yolda nereye uğrasam bir yardımcı ve bir arkadaşla karşılaştım.<br />

İhtiyâcım görüldü. Koynumdaki paraya hiç hâcet kalmadı. Haccımı yapıp geri dönünce mübârek<br />

hocamın huzurlarına çıktım. Ellerini bana doğru uzatıp; "Dirhemi verebilirsin." buyurdular.<br />

Koynumdaki dirhemi çıkarıp verdim. Sonra da; "Haccın, yolculuğun nasıl geçti." buyurdular. Ben de;<br />

"Efendim! Bereketinizle hiç zahmet çekmedim, sâlimen edâ edip geldim." dedim. Sonra bana<br />

tebessüm ettiler.<br />

BERÂTIMI VER<br />

Hac zamânında yabancı birisi onun yanına gelerek; "Haccımı yaptım. Berâtımı ver. Senin<br />

arkadaşların, berâtımı almam için sana gönderdiler. Ebû Amr, o kimsenin gönlünün temiz ve saf<br />

olduğunu gördü. Ona şaka yaptıklarını anladı. Kâbe'nin kapısı ile Hacer-ül-esved arasındaki<br />

Mültezim'e işâret ederek; "Git oraya ve yâ Rabbî! Bana berâtımı ver, de!" dedi. Bir süre sonra o<br />

yabancı, elinde bir kâğıt ile geri döndü. Kâğıdın üzerinde yeşil hat, yazı ile;<br />

"Bismillâhirrahmânirrahîm. Bu falan oğlu falanın Cehennem'den berât kâğıdıdır." yazılı idi.<br />

1) Tabakât-üs-Sûfiyye; s.431<br />

2) Hilyet-ül-Evliyâ; c.10, s.376<br />

3) Risâle-i Kuşeyrî; s.166<br />

4) Nefehât-ül-Üns; s.267 (Fârisî 211)<br />

5) Ravd-ur-Reyyâhîn; s.180<br />

6) Meşre-ul-Ervâh; s.129<br />

7) Sefînet-ül-Evliyâ; s.151<br />

8) Hazînet-ül-Asfiyâ; c.2, s.199<br />

9) Tabakât-ül-Kübrâ; c.1, s.138<br />

10) Tabakât-ül-Evliyâ; s.156<br />

11) Tezkiret-ül-Evliyâ; c.2, s.308

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!