22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

götürdüm. Sonra cenâze namazını kılıp defnettik. Oradakilere; "Size yardımda bulunacak bir başka<br />

komşunuz yok muydu?" deyince; "Vardı ama bunu hor ve hakîr görüyorlardı." dediler. Ben yine;<br />

"Peki ne yapmıştı?" dedim. Onlar; "Çünkü bu çok günahkârdı." dediler. Sonra oradan ayrıldık. Vefât<br />

eden kişiye acımıştım. O gece bir rüyâ gördüm. Rüyâmda biri yanıma geldi. Yüzü ayın on dördü gibi<br />

parlıyordu. Ayrıca çok kıymetli elbiseler giymişti ve tebessüm ediyordu. Kendisine; "Sen kimsin?"<br />

dedim. Bana; "Cenâze namazını kılıp defnettiğiniz, günahkâr kişiyim. Halk tarafından horlanmıştım.<br />

Lâkin yüce Rabbim son ânımda bana merhâmet eyledi. Şimdi bu merhâmetin nîmetleri içindeyim."<br />

diye cevap verdi.<br />

1) Nefehât-ül-Üns; s.249<br />

2) Şezerât-üz-Zeheb; c.2, s.315<br />

3) Tabakât-üş-Şâfiiyye; c.3, s.192<br />

4) Tabakât-ül-Kübrâ; c.1, s.107<br />

5) Risâle-i Kuşeyrî; s.153<br />

6) Tabakât-üs-Sûfiyye; s.361<br />

7) Tezkiret-ül-Evliyâ; s.413<br />

8) Tabakât-ı Ensârî; s.381<br />

9) Sefînet-ül-Evliyâ; s.147<br />

10) Vefeyât-ül-A'yân; c.7, s.348<br />

11) Hazînet-ül-Evliyâ; c.2, s.192<br />

12) İslâm Âlimleri <strong>Ansiklopedisi</strong>; c.4, s.22<br />

EBÛ AMR EZ-ZÜCÂCÎ;<br />

Evliyânın büyüklerinden. İsmi Muhammed bin İbrâhim bin Yûsuf bin Muhammed, künyesi<br />

Ebû Amr ez-Zücâcî'dir. AslenNişaburlu olup, doğum târihi bilinmemektedir. Mekke-i<br />

mükerremede ikâmet etti. Kırk sene Mescid-i Harâmdan ayrılmadı. 959 (H.348) senesi<br />

Mekke-i mükerremede vefât etti.<br />

Evliyânın büyüklerinden Cüneyd-i Bağdâdî, Ebû Osman en-Nûrî, Ruveymâ, İbrâhim Havvâs<br />

hazretlerinin sohbetlerinde yetişip kemâle geldi, olgunlaştı. Mekke-i mükerremeye yerleşip<br />

orada hak yolun bilgilerini öğretmekle meşgul oldu. Mekke-i mükerreme evliyâsının büyüğü<br />

adıyla meşhur oldu. Altmış defâ hac yaptı.<br />

Kendisi anlatır: "Babamın vefâtından sonra, bana elli dinâr mîras kaldı. Hacca gitmek<br />

maksadıyla yola çıktım. Yolda bir şahıs yanıma yaklaşarak kaç paran var diye sordu.<br />

Kalbimden; "Doğru söylemekten daha güzel bir şey yoktur." diye geçirdim ve o şahsa; "Elli<br />

dinârım var.' dedim. Parayı benden isteyip kesedekileri saydı. Dediğim kadar çıkınca; "Al<br />

sende kalsın, doğru sözlülüğün beni sevindirdi." dedi. Sonra merkebinden inerek beni<br />

bindirdi ve bana; "Arkandan yetişirim." dedi. Ertesi yıl bana Mekke'de yetişti. Vefât edinceye<br />

kadar hep benim yanımda kaldı."<br />

Ebû Amr ez-Zücâcî'nin sohbetini Harem-i şerîfte herkes dinler, konuşmaya başladığında<br />

herkes büyük bir huşû içerisinde kendinden geçerdi. Dinleyenler arasında el-Kettânî,<br />

en-Nehrecûrî, el-Mürteiş ve başka velîler de vardı. Mekke-i mükerremede kaldığı kırk yıl<br />

içerisinde büyük ve küçük abdest için Harem hudûdlarının, Mekke'nin çok uzaklarına<br />

giderdi. Mekke'de ihtiyâc için abdesthâneye gittiği görülmedi. Fazîletleri üstünlükleri pek<br />

çoktu. Mekke-i mükerremede mücâvir yâni komşu olup geçici kalanlar için; "Kim ki Harem-i<br />

şerîfte mücâvir kalırken, kalbini Allahü teâlâdan başkasına bağlarsa, ziyân içinde olduğunu<br />

kendi hâli ile açığa çıkarmış olur." buyurur, gelenleri îkâz ederdi. Hırsızlık yapanlar için de;<br />

"Hacılardan kim bir hırsızlık yaparsa ve bununla ihtiyâcını temin etmek isterse, Allahü teâlâ<br />

böylesini zâtından uzaklaştırır; kalbine hırs, cimrilik, başkalarının yapacağı iyiliğe engel<br />

olma hâlini koyar. Dili dâimâ şikâyetçi olur. İnsanlar arasında Allahü teâlânın gadabına

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!