22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Dostları anlatır: Gönlünü her şeyden nefret ettirerek, hiçbir şey yememeye ahdetti. Mescid-i<br />

Şünûziyyede otururken yemek getirdiler. Yine gönlünü ondan nefret ettirerek yemedi.<br />

Dostları; "Her getirilen şeyi reddediyorsun. Artık şundan yiyiniz." dediler. Isrâra<br />

dayanamayıp ondan birkaç lokma yedi. O gece rüyâsında; "Gönlünün istemediği şeyi yedin.<br />

Sana bir belâ ereceğini bilmez misin denilip azarlandı.<br />

Üstâdı Ebû Bekr-i Zekkâk-ı Mısrî'ye; "Kiminle sohbet edeyim?" diye sordu. "Senden olan<br />

her şeyi Allahü teâlâ görür, dediğin zaman, senden nefret ederek ayrılmayan kimse ile sohbet<br />

et." buyurdu.<br />

1) Nefehât-ül-Üns; s.173<br />

2) Tabakât-ı Ensârî; s.258<br />

3) Nesâyim-ül-Mehabbe; s.74<br />

EBÛ ABDULLAH DÎNEVERÎ;<br />

Evliyânın büyüklerinden. İsmi Muhammed bin Abdülhâlık Dîneverî künyesi, Ebû<br />

Abdullah'tır. Medîne-i münevvere ve Şam arasında Vâdi-i Kurâ'da ikâmet etti. Doğum ve<br />

vefât târihleri bilinmemektedir. Dînever şehrinde vefât etti.<br />

Ebû Abdullah Dîneverî zamânındaki bâzı âlim ve evliyâ ile görüşüp mânevî ilimlerde yüksek<br />

dereceye ulaştı. İslâmiyete uymaktaki gayreti ve talebelerini mânevî yönden yetiştirmekteki<br />

azmi çok fazlaydı. Vâdi-i Kurâ denilen yerde senelerce hak yoluna gönül verenler için<br />

lüzumlu edepleri öğretmekle meşgûl oldu. Âlim ve velîlerin dersleri ile sohbetlerine koşmayı<br />

teşvik eder; "Küçüklerin büyüklerle berâber olmak, onların sohbetlerinde bulunmak arzuları,<br />

akıllılıktır." derdi. Güzel ve temiz giyinirdi. Sebebi soruldukta; "Tasavvuf yolunda<br />

bulunanlardan bâzısının kıymetli elbiseler giymesi seni şaşırtmasın. Onlar bâtınlarını,<br />

kalplerini iyice temizlemeden evvel, gördüğün o kıymetli ve süslü elbiseleri giymezler."<br />

buyurdu. Nefsi gözetmeyi bildirir; "Nefsini hayırlı işlerle meşgul eyle. Aksi halde o seni kötü<br />

şeylerle meşgul eder." derdi.<br />

Ebû Abdullah Dîneverî hazretleri zaman zaman başından geçen hâdiselerden anlatırdı:<br />

"Çok kere sefere çıkardım. Bir defâsında birisini gördüm Tek ayağı vardı. Uzun bir yolculuğa<br />

çıkmıştı. Aksayarak gidiyordu. Ona; "Bu hâlin nedir? Bu kadar uzak yere nasıl gidersin? Bu<br />

hâlinle nasıl yolculuğa çıktın?" dedim. Bana; "Sen müslüman mısın?" diye sordu. Ben de;<br />

"Evet." dedim. Sonra bana; "Peki sen Allahü teâlânın Kur'ân-ı kerîmdeki meâlen; "Biz<br />

hakîkaten insanoğlunu şan ve şeref sâhibi kıldık. Onları karada ve denizde taşıdık.<br />

Kendilerine güzel güzel rızıklar verdik. Yine onları yarattıklarımızın birçoğundan<br />

üstün kıldık." (İsrâ sûresi: 70) âyet-i kerîmesini taşıyan o olduktan sonra bize ne düşer."<br />

dedi. Bunun üzerine emin, tevekkül sâhibi biri olduğunu anladım."<br />

Kendisine çok konuşmanın zararlarından soruldu. O zaman; "Çok söz, iyilikleri yer bitirir.<br />

Hattâ yer, kurutur. Tıpkı kuru arâzinin suyu yuttuğu gibi olur." buyurdu.<br />

1) Tabakât-ül-Kübrâ; c.1, s.125<br />

2) Tabakât-üs-Sûfiyye; s.515<br />

3) Nefehât-ül-Üns; s.312 (Fârisî 252)<br />

4) Tabakât-ı Ensârî; s.479<br />

5) Tabakât-ül-Evliyâ; s.296

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!