22.03.2018 Views

Evliyalar Ansiklopedisi - Turkiye Gazetesi Yayinlari

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Dâvûd-i Tâî'ye göre ilim, amel etmek içindi. "Amel edilmeyen ilmin faydası yoktur. Bir ilim<br />

talebesi, ömrünü ilim öğrenmeye harcarsa, nerede ve ne zaman amel etmeye vakit bulacak."<br />

buyururdu.<br />

Rebî'i Vâsıtî, Dâvûd-i Tâî'ye seslenerek; "Bana nasîhat eyle." dedi. O da; "Dünyâ hayâtında<br />

oruçlu gibi ol. Ölüm geldiğinde bayram sevinci içinde, halktan yırtıcı hayvandan kaçar gibi<br />

kaçıp kendini mesûd kıl. Dilini koru. Lüzumsuz şeylerden kaçın. Dünyâ ile çok az ilgilen.<br />

Âhirete götüreceğin şeyler nisbetinde dünyâ ile ilgilen." buyurdu.<br />

Dâvûd-i Tâî hazretleri çok az görüştüğü insanlardan zaman zaman kendisinden nasîhat<br />

isteyen kimselere şöyle buyurmuştur:<br />

"Her nefs, dünyâdan susuz olarak gidecektir. Ancak Allahü teâlâyı zikreden kullar<br />

bundan müstesnâdır."<br />

"Uzun emele dalan bir kul, üzerindeki kul borçlarını unutur ve tövbe etmeyi sonraya bırakır.<br />

Siz böyle yapmayınız."<br />

"Her an kusur ve günahları çoğalan, kabahatları yenilenen bir kul, nasıl olur da üzülmez."<br />

"Dünyâya düşkün kimsenin, insanlardan ayrı yaşamasının ve uzlete çekilmesinin bir faydası<br />

olmaz. Dostu, Allahü teâlâ, nasîhatçısı Kur'ân-ı kerîm olmayan kimse, şüphesiz yolu<br />

şaşırmıştır. Onun uzleti uygun değildir."<br />

"Dünyâyı sevenler, dünyâlıkları için âhiretlerini terkediyorlar. Sen, Allahü teâlânın<br />

emirlerini yapabilmek için dünyâyı terket."<br />

"Senin ayıplarını araştıran, kötü insanlarla arkadaş olma."<br />

"Hayâtımda, gece ibâdet edenlerden başka hiç kimseye imrenmedim."<br />

Vefâtından bir gün önce kendisini ziyâret eden zât şöyle anlatmıştır: "Hazret-i Dâvûd'un<br />

hastalandığını duydum ve ziyâretine gittim. Hava çok sıcaktı. Evine geldim, yastık yaptığı bir<br />

kerpicin üzerine başını koymuş, hem çok ızdırap çekiyor, hem de Kur'ân-ı kerîmden,<br />

Cehennem ateşi geçen bir âyet-i kerîmeyi okuyor, onu durmadan tekrar ediyordu. "Açık<br />

havaya çıkarayım ister misin?" dedim. Cevâben; "Hayâtımda nefsim, bana hiç bir isteğini<br />

kabûl ettirememiştir. Nefs için, böyle bir şey istemekten Allahü teâlâya sığınırım. Ben<br />

ölünce, şu duvarın arkasına gömünüz ki beni kimse görmesin. Sağlığımda uzlet ve yalnızlıkta<br />

idim, ölünce de öyle, kimsenin görmediği bir yerde yatayım." dedi. Benimle helâllaştı."<br />

Vefât ettiği gece sabaha kadar Kur'ân-ı kerîm okumuş, duâ ve zikirde bulunmuş, uzun uzun<br />

ağlamıştı. Namaz kılarken uzun rükû ve secdeler yapmıştı. Secdeden uzun müddet başını<br />

kaldırmadığını gören annesi merak edip yanına vardığında, rûhunu Hakk'a secdede teslim<br />

etmiş olduğunu gördü.<br />

Vefât ettiğinde semâdan bir ses; "Ey insanlar! Dâvûd, Allahü teâlânın rahmetine<br />

kavuşmuştur. Allahü teâlâ ondan râzı olmuştur." diyordu.<br />

Salât bin Hâkim diyor ki: "Dâvûd-i Tâî'nin vefât edeceği gece, nur ve çok melekler<br />

gördüm."Cennet-i âlâ, Dâvûd'un gelişi için süslenip, hazırlandı. Dâvûd murâdına erdi."<br />

diyorlardı. Birisi, o gece rüyâsında Dâvûd-i Tâî'yi gördü; "Artık zindandan kurtuldum."<br />

diyordu. Sabah olunca rüyâyı anlatmak için evine geldiğinde onu vefât etmiş buldu. Vefât<br />

haberi Bağdât'ta çabuk duyuldu. Cenâzesini taşımakla şereflenmek için binlerce insan<br />

toplandı. Kabrin başında İbn-i Semmâk, "Ey Dâvûd! Kendini, kabir zindanına konmadan<br />

önce dünyâda hapsettin. Hesap günü gelmeden önce, sen kendini hesâba çektin. Sen geceleri<br />

insanlar uyurken uyumazdın. İnsanlar kaybederken, zarar yaparken, sen kazanırdın. İnsanlar<br />

batarken sen selâmette idin. Bugün Allahü teâlânın rahmetine ve Rıdvânına kavuşursun."<br />

dedi. O sözünü bitirince, Ebû Bekr-i Nahşebî kalkıp, Allahü teâlâya hamd ve Resûlullah'a<br />

selâmdan sonra; "Yâ Rabbî! İnsanlar sâdece bildiklerini söylediler. Allah'ım sen onu

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!