19.03.2018 Views

Islam Ahlaki - Ali Bin Emrullah - Muhammed Hadimi

(İslâm Ahlâkı) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmiştir. I. kısım; (İslâm ahlâkı) kısmıdır. Alî bin Emrullah ve Muhammed Hâdimi hazretlerinin kitâblarından hâzırlanmışdır. Kötü ahlâk ve bundan kurtulma çâreleri, (40) tane kötü ahlâk ve tedâvî yolları, ahlâk ilminin fâideleri, neye yaradığı, rûh nedir, rûhun kuvvetleri, hikmet, şeca’at, iffet ve adâletden doğan huylar geniş olarak anlatılmakdadır. II. kısım; (Cennet Yolu İlmihâli)dir. Muhammed bin Kutbüddîn İznîkinin (Mızraklı İlmihâl) kitâbı esâs olarak hâzırlanmışdır. Îmânın altı şartı, küfre sebeb olan husûslar, islâmın beş şartı, ellidört farz, büyük günâhlar, Evlenmenin edebleri, Ölüme hâzırlık konularını anlatan bir ilmihâl kitâbıdır. III. kısım; (Ey oğul ilmihâli)dir. Osmânlı devleti âlimlerinden Süleymân bin Ceza’ hazretleri, Hanefî mezhebi âlimlerinin kitâblarını esâs olarak hâzırlamışdır. İbâdetler, îmân, Ana-baba hakkı, Sıla-ı rahm, Yime-içme adâbı, Hakîki müslimân nasıl olur konuları ile, ayrıca sonunda, Muhammed Ma’sûm-ı Fârûkî hazretlerinin rûhlara gıda olan onbir mektûb tercemesi vardır.

(İslâm Ahlâkı) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmiştir.

I. kısım; (İslâm ahlâkı) kısmıdır. Alî bin Emrullah ve Muhammed Hâdimi hazretlerinin kitâblarından hâzırlanmışdır. Kötü ahlâk ve bundan kurtulma çâreleri, (40) tane kötü ahlâk ve tedâvî yolları, ahlâk ilminin fâideleri, neye yaradığı, rûh nedir, rûhun kuvvetleri, hikmet, şeca’at, iffet ve adâletden doğan huylar geniş olarak anlatılmakdadır.

II. kısım; (Cennet Yolu İlmihâli)dir. Muhammed bin Kutbüddîn İznîkinin (Mızraklı İlmihâl) kitâbı esâs olarak hâzırlanmışdır. Îmânın altı şartı, küfre sebeb olan husûslar, islâmın beş şartı, ellidört farz, büyük günâhlar, Evlenmenin edebleri, Ölüme hâzırlık konularını anlatan bir ilmihâl kitâbıdır.

III. kısım; (Ey oğul ilmihâli)dir. Osmânlı devleti âlimlerinden Süleymân bin Ceza’ hazretleri, Hanefî mezhebi âlimlerinin kitâblarını esâs olarak hâzırlamışdır. İbâdetler, îmân, Ana-baba hakkı, Sıla-ı rahm, Yime-içme adâbı, Hakîki müslimân nasıl olur konuları ile, ayrıca sonunda, Muhammed Ma’sûm-ı Fârûkî hazretlerinin rûhlara gıda olan onbir mektûb tercemesi vardır.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

sanların yaratıcısı, yetişdiricisi, her an tehlükelerden koruyucusu<br />

olan ve kıyâmetde hesâba çekecek, sonsuz azâb yapacak olan,<br />

sonsuz kuvvet, kudret sâhibi, benzeri, ortağı olmayan tek hâkim<br />

ve kâdir olan Allahü teâlâ, (Tekebbür edenleri sevmem, tevâdu’<br />

edenleri severim) buyuruyor. Âciz, elinden hiçbir şey gelmiyen<br />

zevallı insana bunlardan hangisini yapmak yakışır? Aklı başında<br />

olan, kendini ve Rabbini tanıyan kimse, hiç tekebbür edebilir mi?<br />

İnsan, aşağılığını, âcizliğini, Rabbine karşı her an izhâr etmek<br />

mecbûriyetindedir. Bunun için, her an, her yerde aczini göstermesi,<br />

tevâdu’ üzere bulunması lâzımdır. Ebû Süleymân Dârânî “rahime-hullahü<br />

teâlâ” diyor ki, (Bütün insanlar, beni olduğumdan dahâ<br />

aşağılamak, hakâret etmek isteseler, bunu yapamazlar. Çünki,<br />

herkesin, hakâret derecelerinin en aşağısı olarak düşünebileceklerinden<br />

dahâ aşağı olduğumu biliyorum). İnsan, kendini herkesden,<br />

hattâ İblîsden, Fir’avndan dahâ aşağı düşünebilir mi? Çünki,<br />

bu ikisi [ve Stalin, Mao ve çömezleri gibi islâm ve insanlık düşmanı<br />

olan zâlimler] kâfirlerin en kötüleridir. Tanrılık da’vâsı eden,<br />

dilediğini yapmaları için milyonlarca insanı öldüren ve işkence altında<br />

inletenlerin, kâfirlerin en aşağısı oldukları muhakkakdır. Allahü<br />

teâlâ, bunlara gadab etmiş, küfrün en kötüsüne düşürmüşdür.<br />

Bana ise, merhamet etmiş, îmân ve hidâyet ihsân etmişdir.<br />

Dileseydi, bunun aksini yapardı. Elhamdülillah, yapmadı. Bununla<br />

berâber, bu yaşa gelinceye kadar, çok günâh işledim. Kimsenin<br />

yapmadığı kötülükleri yapdım. Son nefesimin nasıl olacağını da<br />

bilmiyorum, diyerek tevâdu’ yapması lâzım geldiğini, kendi kendine<br />

anlatmalıdır.<br />

Hadîs-i şerîflerde buyuruldu ki: (Allahü teâlâ, tevâdu’ üzere olmağı<br />

bana emr eyledi. Hiçbiriniz, hiçbir kimseye tekebbür etmeyiniz!)<br />

Zimmî denilen gayr-ı müslim vatandaşlara ve izn ile [pasaport<br />

ile] gelmiş olan yabancı tüccârlara, ecnebî iş adamlarına ve turistlere<br />

de, tekebbür etmemek lâzım olduğu, bu hadîs-i şerîfden<br />

anlaşılmakdadır. Her insana tevâdu’ yapmak lâzım olunca, onlara<br />

hıyânet yapmak, incitmek hiç câiz değildir.<br />

[Dâr-ül-harbde bulunan kâfirlerin mallarına, canlarına, ırzlarına,<br />

nâmûslarına saldırmak, orada da hırsızlık, çapulculuk yapmak,<br />

can yakmak, kâfirlerin de kanûnlarına karşı koymak, idârecilerine<br />

hakâret etmek, huzûrsuzluk, karışıklık çıkarmak, vergi<br />

kaçakçılığı yapmak, nakl vâsıtalarının ücretlerini ödememek<br />

ve islâmın şerefine ve güzel ahlâkına yakışmayan herhangi bir<br />

çirkin hareketde bulunmak câiz olmadığı, bu hadîs-i şerîfden ve<br />

yukarda yazılı açıklamasından da anlaşılmakdadır. Kâfir memleketlerindeki<br />

hıristiyan kanûnlarına karşı gelmemek, onları ülül-<br />

– 60 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!