19.03.2018 Views

Islam Ahlaki - Ali Bin Emrullah - Muhammed Hadimi

(İslâm Ahlâkı) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmiştir. I. kısım; (İslâm ahlâkı) kısmıdır. Alî bin Emrullah ve Muhammed Hâdimi hazretlerinin kitâblarından hâzırlanmışdır. Kötü ahlâk ve bundan kurtulma çâreleri, (40) tane kötü ahlâk ve tedâvî yolları, ahlâk ilminin fâideleri, neye yaradığı, rûh nedir, rûhun kuvvetleri, hikmet, şeca’at, iffet ve adâletden doğan huylar geniş olarak anlatılmakdadır. II. kısım; (Cennet Yolu İlmihâli)dir. Muhammed bin Kutbüddîn İznîkinin (Mızraklı İlmihâl) kitâbı esâs olarak hâzırlanmışdır. Îmânın altı şartı, küfre sebeb olan husûslar, islâmın beş şartı, ellidört farz, büyük günâhlar, Evlenmenin edebleri, Ölüme hâzırlık konularını anlatan bir ilmihâl kitâbıdır. III. kısım; (Ey oğul ilmihâli)dir. Osmânlı devleti âlimlerinden Süleymân bin Ceza’ hazretleri, Hanefî mezhebi âlimlerinin kitâblarını esâs olarak hâzırlamışdır. İbâdetler, îmân, Ana-baba hakkı, Sıla-ı rahm, Yime-içme adâbı, Hakîki müslimân nasıl olur konuları ile, ayrıca sonunda, Muhammed Ma’sûm-ı Fârûkî hazretlerinin rûhlara gıda olan onbir mektûb tercemesi vardır.

(İslâm Ahlâkı) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmiştir.

I. kısım; (İslâm ahlâkı) kısmıdır. Alî bin Emrullah ve Muhammed Hâdimi hazretlerinin kitâblarından hâzırlanmışdır. Kötü ahlâk ve bundan kurtulma çâreleri, (40) tane kötü ahlâk ve tedâvî yolları, ahlâk ilminin fâideleri, neye yaradığı, rûh nedir, rûhun kuvvetleri, hikmet, şeca’at, iffet ve adâletden doğan huylar geniş olarak anlatılmakdadır.

II. kısım; (Cennet Yolu İlmihâli)dir. Muhammed bin Kutbüddîn İznîkinin (Mızraklı İlmihâl) kitâbı esâs olarak hâzırlanmışdır. Îmânın altı şartı, küfre sebeb olan husûslar, islâmın beş şartı, ellidört farz, büyük günâhlar, Evlenmenin edebleri, Ölüme hâzırlık konularını anlatan bir ilmihâl kitâbıdır.

III. kısım; (Ey oğul ilmihâli)dir. Osmânlı devleti âlimlerinden Süleymân bin Ceza’ hazretleri, Hanefî mezhebi âlimlerinin kitâblarını esâs olarak hâzırlamışdır. İbâdetler, îmân, Ana-baba hakkı, Sıla-ı rahm, Yime-içme adâbı, Hakîki müslimân nasıl olur konuları ile, ayrıca sonunda, Muhammed Ma’sûm-ı Fârûkî hazretlerinin rûhlara gıda olan onbir mektûb tercemesi vardır.

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

dedir. Nefs, yaratılışda ahkâm-ı islâmiyyeye düşmandır. Kalbin<br />

hasta olması, [nefse uyması demekdir, ya’nî islâmiyyete uymak istememesidir.<br />

Ya’nî, islâmiyyetin emrlerinin tadını duymamak, yasak<br />

etdiklerinden zevk almakdır.] Bu yasaklara (dünyâ) denildiği,<br />

yüzdoksanyedinci mektûbda yazılıdır. Dünyâya düşkün olmak,<br />

kalbdeki îmânı za’îfletmekdedir. Bir kimse, nefslerinin esîri olan<br />

gâfil insanların sohbetlerinden, sözlerinden, yazılarından, kitâblarından,<br />

radyolarından, televizyonlarından uzaklaşırsa ve nefsi (tezkiye)<br />

olursa,ya’nî inkâr hastalığından kurtulursa, bu dâhilî ve hâricî<br />

düşmanlardan kalbe hastalık gelmez. Mevcûd hastalık da, islâmiyyete<br />

uyarak ve (istigfâr okuyarak) tasfiye edilince, kalb hakîkî<br />

îmâna kavuşur. Nefsin cibillî hastalığından tezkiyesi ve kalbin hâricden<br />

gelen hastalıkdan tasfiyesi, mürşid-i kâmilin sohbetinde bulunmakla,<br />

kitâblarını okumakla ve ahkâm-ı islâmiyyeye uymakla<br />

nasîb olur. Kırkikinci ve elliikinci mektûblara bakınız! Mürşid-i<br />

kâmil, bütün sözleri, bütün işleri, islâmiyyete uygun olan, Ehl-i<br />

sünnet âlimi demekdir. İslâmiyyeti iyi bilmesi, derin âlim olması<br />

lâzımdır.]<br />

Din bilgilerini, akl ile isbât ederek [kalbe] inandırmak, kolay<br />

değildir. Yakînî, vicdânî bir îmân elde etmek için, isbât yoluna gitmekdense,<br />

kalbi hastalıkdan kurtarmak lâzımdır. Nitekim, safra<br />

hastasını, şekerin tatlı olduğuna inandırmak için, isbât etmeğe kalkışmakdansa,<br />

onu hastalıkdan kurtarmak lâzımdır. [Safrası bozuk<br />

olan hastaya] şekerin tatlı olduğu, ne kadar isbât edilirse edilsin,<br />

yakîn hâsıl edemez. Çünki, şeker ağzına acı gelmekde, vicdânı acı<br />

olduğunu bilmekdedir.<br />

[Seyyid Abdülhakîm “kuddise sirruh” buyurdu ki: (Müdrike)<br />

ya’nî bir şeyi (anlamak) kuvveti üçdür: Üçünün de doğru anlıyabilmeleri<br />

için, bulundukları uzvların hasta olmamaları lâzımdır. Birincisi,<br />

görünen (his organlarındaki kuvvetler) olup, görme, işitme,<br />

koklama, gıdânın lezzetini alma ve sıcaklık, sertlik anlama. Bu<br />

kuvvetler, insanda bulunduğu gibi, hayvânlarda da vardır. Bu kuvvetler<br />

olmasaydı, insanlar, taş gibi, odun gibi olurdu.<br />

İkincisi, (akl kuvvetleri) olup, hiss-i müşterek, hâfıza, vâhime,<br />

mütesarrıfa ve hazânet-ül-hayâl denilen görünmiyen beş organdaki<br />

kuvvetlerdir. Bu kuvvetler, insanların dimâgında [beyninde] bulunur.<br />

Hayvânlarda yokdur. Bir şeyin varlığını, bu kuvvetler,<br />

güvenilen bir haberi işitmekle veyâ tecribe ile yâhud hesâb ile<br />

anlar. İyiyi fenâdan, fâideliyi zararlıdan ayırırlar. Fen bilgileri, hesâb,<br />

bu kuvvetlerle yapılır.<br />

Üçüncüsü, (kalb kuvveti) olup, müslimânların havâssına,<br />

– 554 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!