19.03.2018 Views

Islam Ahlaki - Ali Bin Emrullah - Muhammed Hadimi

(İslâm Ahlâkı) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmiştir. I. kısım; (İslâm ahlâkı) kısmıdır. Alî bin Emrullah ve Muhammed Hâdimi hazretlerinin kitâblarından hâzırlanmışdır. Kötü ahlâk ve bundan kurtulma çâreleri, (40) tane kötü ahlâk ve tedâvî yolları, ahlâk ilminin fâideleri, neye yaradığı, rûh nedir, rûhun kuvvetleri, hikmet, şeca’at, iffet ve adâletden doğan huylar geniş olarak anlatılmakdadır. II. kısım; (Cennet Yolu İlmihâli)dir. Muhammed bin Kutbüddîn İznîkinin (Mızraklı İlmihâl) kitâbı esâs olarak hâzırlanmışdır. Îmânın altı şartı, küfre sebeb olan husûslar, islâmın beş şartı, ellidört farz, büyük günâhlar, Evlenmenin edebleri, Ölüme hâzırlık konularını anlatan bir ilmihâl kitâbıdır. III. kısım; (Ey oğul ilmihâli)dir. Osmânlı devleti âlimlerinden Süleymân bin Ceza’ hazretleri, Hanefî mezhebi âlimlerinin kitâblarını esâs olarak hâzırlamışdır. İbâdetler, îmân, Ana-baba hakkı, Sıla-ı rahm, Yime-içme adâbı, Hakîki müslimân nasıl olur konuları ile, ayrıca sonunda, Muhammed Ma’sûm-ı Fârûkî hazretlerinin rûhlara gıda olan onbir mektûb tercemesi vardır.

(İslâm Ahlâkı) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmiştir.

I. kısım; (İslâm ahlâkı) kısmıdır. Alî bin Emrullah ve Muhammed Hâdimi hazretlerinin kitâblarından hâzırlanmışdır. Kötü ahlâk ve bundan kurtulma çâreleri, (40) tane kötü ahlâk ve tedâvî yolları, ahlâk ilminin fâideleri, neye yaradığı, rûh nedir, rûhun kuvvetleri, hikmet, şeca’at, iffet ve adâletden doğan huylar geniş olarak anlatılmakdadır.

II. kısım; (Cennet Yolu İlmihâli)dir. Muhammed bin Kutbüddîn İznîkinin (Mızraklı İlmihâl) kitâbı esâs olarak hâzırlanmışdır. Îmânın altı şartı, küfre sebeb olan husûslar, islâmın beş şartı, ellidört farz, büyük günâhlar, Evlenmenin edebleri, Ölüme hâzırlık konularını anlatan bir ilmihâl kitâbıdır.

III. kısım; (Ey oğul ilmihâli)dir. Osmânlı devleti âlimlerinden Süleymân bin Ceza’ hazretleri, Hanefî mezhebi âlimlerinin kitâblarını esâs olarak hâzırlamışdır. İbâdetler, îmân, Ana-baba hakkı, Sıla-ı rahm, Yime-içme adâbı, Hakîki müslimân nasıl olur konuları ile, ayrıca sonunda, Muhammed Ma’sûm-ı Fârûkî hazretlerinin rûhlara gıda olan onbir mektûb tercemesi vardır.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ÜÇÜNCÜ CİLD, 84. cü MEKTÛB<br />

Allahü teâlâya hamd olsun ve Onun seçdiği, sevdiği kullarına<br />

selâm olsun! Bu yolda çalışmak [Allahü teâlânın sevgisine kavuşmak]<br />

istiyenin, önce i’tikâdını, hak yoldaki âlimlerin [ya’nî Ehl-i<br />

sünnet âlimlerinin] bildirdiklerine göre düzeltmesi lâzımdır. [Bu<br />

derin âlimler, bütün bilgilerini, Eshâb-ı kirâmdan aldılar. Kendi<br />

düşüncelerini ve felsefecilerin fikrlerini, bunlara karışdırmadılar.]<br />

Allahü teâlâ, onların çalışmalarına bol bol mükâfat [karşılık] versin!<br />

Sonra, herkese lâzım olan fıkh bilgilerini öğrenmelidir. Bundan<br />

sonra, bu öğrendiklerini yapmalıdır. Ondan sonra, her zemânında,<br />

Allahü teâlâyı zikr etmelidir. [Ya’nî kalb hep Onun ismini<br />

ve sıfât-ı zâtiyyesini düşünmelidir.] Fekat, zikr yapmasını kâmil ve<br />

mükemmil olan bir zâtdan öğrenmesi şartdır. Nâkıs olandan [hele<br />

câhil ve sapık şeyhlerden] öğrenirse, kemâle eremez. Başlangıçda<br />

o kadar çok zikr etmelidir ki, farz nemâzları ve bunların sünnetlerini<br />

kıldıkdan sonra, zikrden başka bir ibâdet yapmamalı,<br />

Kur’ân-ı kerîm okumağı ve nâfile ibâdetleri başka zemâna bırakmalıdır.<br />

Abdestli de, abdestsiz de zikr etmelidir. Ayakda iken,<br />

otururken, yürürken, yatarken, hep bu vazîfeyi yapmalıdır. Sokakda<br />

giderken, yirken ve uyuyacağı zemân, zikrsiz olmamalıdır.<br />

Fârisî beyt tercemesi:<br />

Zikr et hep zikr, oldukça cânın!<br />

Kalbin pâklığı, zikrîledir Cânânın.<br />

Zikri o kadar çok yapmalıdır ki, zikr olunandan [Allahü teâlâdan]<br />

başka, kalbinde hiçbir arzû, düşünce kalmamalıdır. Ondan<br />

başka şeylerin ismleri ve nişânları kalbine gelmemelidir. Başka<br />

şeyleri düşünmek için kendini zorlasa da, kalbine getirememelidir.<br />

Kalbin, Allahü teâlâdan başka herşeyi böyle unutması, Ona kavuşmanın<br />

başlangıcıdır. Bu nisyân, matlûbun rızâsına, sevgisine kavuşmanın<br />

müjdecisidir. Arabî beyt tercemesi:<br />

Nasıl Sü’âda kavuşulur acabâ!<br />

Dağlar ve uçurumlar var arada.<br />

[Sü’âd, bir ma’şûkanın ismidir.] İnsanı herşeye kavuşduran,<br />

yalnız Allahü teâlâdır. Doğru yolda olanlara selâm olsun! [Üçüncü<br />

cild, 17. ci mektûbda buyuruyor ki, (Kalb ile zikr etmek, onu<br />

Allahü teâlâdan başka şeylere düşkün olmakdan kurtarır. Bu<br />

düşkünlük, kalbin hastalığıdır. Kalb bu hastalıkdan kurtulmadıkca,<br />

hakîkî îmâna kavuşamaz ve ahkâm-ı islâmiyyeye, ya’nî Allahü<br />

teâlânın emrlerine, yasaklarına uyması güç olur. Bunlara<br />

uyarken niyyet etmek ve mubâhları yaparken, nefsin lezzet alma-<br />

– 356 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!