19.03.2018 Views

Islam Ahlaki - Ali Bin Emrullah - Muhammed Hadimi

(İslâm Ahlâkı) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmiştir. I. kısım; (İslâm ahlâkı) kısmıdır. Alî bin Emrullah ve Muhammed Hâdimi hazretlerinin kitâblarından hâzırlanmışdır. Kötü ahlâk ve bundan kurtulma çâreleri, (40) tane kötü ahlâk ve tedâvî yolları, ahlâk ilminin fâideleri, neye yaradığı, rûh nedir, rûhun kuvvetleri, hikmet, şeca’at, iffet ve adâletden doğan huylar geniş olarak anlatılmakdadır. II. kısım; (Cennet Yolu İlmihâli)dir. Muhammed bin Kutbüddîn İznîkinin (Mızraklı İlmihâl) kitâbı esâs olarak hâzırlanmışdır. Îmânın altı şartı, küfre sebeb olan husûslar, islâmın beş şartı, ellidört farz, büyük günâhlar, Evlenmenin edebleri, Ölüme hâzırlık konularını anlatan bir ilmihâl kitâbıdır. III. kısım; (Ey oğul ilmihâli)dir. Osmânlı devleti âlimlerinden Süleymân bin Ceza’ hazretleri, Hanefî mezhebi âlimlerinin kitâblarını esâs olarak hâzırlamışdır. İbâdetler, îmân, Ana-baba hakkı, Sıla-ı rahm, Yime-içme adâbı, Hakîki müslimân nasıl olur konuları ile, ayrıca sonunda, Muhammed Ma’sûm-ı Fârûkî hazretlerinin rûhlara gıda olan onbir mektûb tercemesi vardır.

(İslâm Ahlâkı) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmiştir.

I. kısım; (İslâm ahlâkı) kısmıdır. Alî bin Emrullah ve Muhammed Hâdimi hazretlerinin kitâblarından hâzırlanmışdır. Kötü ahlâk ve bundan kurtulma çâreleri, (40) tane kötü ahlâk ve tedâvî yolları, ahlâk ilminin fâideleri, neye yaradığı, rûh nedir, rûhun kuvvetleri, hikmet, şeca’at, iffet ve adâletden doğan huylar geniş olarak anlatılmakdadır.

II. kısım; (Cennet Yolu İlmihâli)dir. Muhammed bin Kutbüddîn İznîkinin (Mızraklı İlmihâl) kitâbı esâs olarak hâzırlanmışdır. Îmânın altı şartı, küfre sebeb olan husûslar, islâmın beş şartı, ellidört farz, büyük günâhlar, Evlenmenin edebleri, Ölüme hâzırlık konularını anlatan bir ilmihâl kitâbıdır.

III. kısım; (Ey oğul ilmihâli)dir. Osmânlı devleti âlimlerinden Süleymân bin Ceza’ hazretleri, Hanefî mezhebi âlimlerinin kitâblarını esâs olarak hâzırlamışdır. İbâdetler, îmân, Ana-baba hakkı, Sıla-ı rahm, Yime-içme adâbı, Hakîki müslimân nasıl olur konuları ile, ayrıca sonunda, Muhammed Ma’sûm-ı Fârûkî hazretlerinin rûhlara gıda olan onbir mektûb tercemesi vardır.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ca çıkdığı gece, Cenneti ve Cehennemi ve beyt-i ma’mûru, melâike<br />

tavâf edip giderlerdi. Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem”<br />

etdi: (Yâ karındaşım Cebrâîl! Bu beyt-i mamûru tavâf edip giden<br />

melâike geri dönmüyor. Onlar nereye giderler?) Cebrâîl “aleyhisselâm”<br />

etdi: (Yâ Habîballah! Ben halk olunduğum günden bugüne<br />

kadar, bu beyt-i ma’mûru tavâf edip giden melâikenin geri döndüğünü<br />

görmedim. Bir kere tavâf edene, -kıyâmete değin- bir dahâ<br />

nevbet gelmez) dedi.<br />

Bir kimse nemâzda, E’ûzü Besmele okudukda, Allahü azîmüş-şân,<br />

o kula, bedenindeki kılların sayısınca sevâb verir. Ve bir<br />

Fâtiha-i şerîfe okudukda, Allahü teâlâ hazretleri, o kula kabûl olmuş<br />

hac sevâbı verir. Ve rükû’a vardıkda, Allahü azîm-üş-şân, o<br />

kula nice bin altın sadaka vermiş sevâbı ve rükû’da sünnet üzere<br />

üç kerre tesbîh etdikde, o kula, Allahü azîm-üş-şân hazretleri,<br />

gökden inen dört kitâbı ve yüz suhufu okumuş kadar sevâb verir.<br />

(Semi’allahü limen hamideh) dedikde, o kulu, Allahü azîm-üşşân,<br />

rahmet deryâsına gark eder. Secdeye vardıkda, o kula, Allahü<br />

azîm-üş-şân, insanlar ve cinnîler adedince, sevâb verir. Secdede<br />

sünnet üzere üç kerre tesbîh etdikde, o kula, Allahü azîm-üşşânın<br />

bahş etdiği fezâil çokdur. Ammâ, birkaçını beyân etmişlerdir:<br />

Evvelki fazîleti, Arş ve Kürsî ağırlığınca sevâb verse gerekdir.<br />

İkincisi, Allahü azîm-üş-şân o kulunu mağfiret etse gerekdir.<br />

Üçüncü fazîleti, o kul öldükde, Mikâîl “aleyhisselâm” o<br />

kulun kabrine kıyâmete değin devâm etse gerekdir. Dördüncüsü,<br />

kıyâmet gününde, Mikâîl “aleyhisselâm” o kulu mubârek<br />

kanadı üzerine alıp, şefâ’at etse ve Cennet-i a’lâya götürse gerekdir.<br />

Ve ka’de-i ahîreye oturdukda, Allahü azîm-üş-şân, o kula fukarây-ı<br />

sâbirîn sevâbı verir.<br />

Fukarây-ı sâbirîn, agniyây-ı şâkirînden beşyüz yıl evvel Cennete<br />

girse gerekdir. Agniyây-ı şâkirîn, onları görünce, ne olaydı da<br />

dünyâda iken, fukarây-ı sâbirînden olsaydık diye temennîde bulunsalar<br />

gerekdir.<br />

Süâl melekleri kabre geleler,<br />

nemâzı doğru kıldın mı diyeler.<br />

Hemen kurtuldun mu sandın ölünce?<br />

senin için azâb hâzır diyeler.<br />

– 263 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!