19.03.2018 Views

Islam Ahlaki - Ali Bin Emrullah - Muhammed Hadimi

(İslâm Ahlâkı) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmiştir. I. kısım; (İslâm ahlâkı) kısmıdır. Alî bin Emrullah ve Muhammed Hâdimi hazretlerinin kitâblarından hâzırlanmışdır. Kötü ahlâk ve bundan kurtulma çâreleri, (40) tane kötü ahlâk ve tedâvî yolları, ahlâk ilminin fâideleri, neye yaradığı, rûh nedir, rûhun kuvvetleri, hikmet, şeca’at, iffet ve adâletden doğan huylar geniş olarak anlatılmakdadır. II. kısım; (Cennet Yolu İlmihâli)dir. Muhammed bin Kutbüddîn İznîkinin (Mızraklı İlmihâl) kitâbı esâs olarak hâzırlanmışdır. Îmânın altı şartı, küfre sebeb olan husûslar, islâmın beş şartı, ellidört farz, büyük günâhlar, Evlenmenin edebleri, Ölüme hâzırlık konularını anlatan bir ilmihâl kitâbıdır. III. kısım; (Ey oğul ilmihâli)dir. Osmânlı devleti âlimlerinden Süleymân bin Ceza’ hazretleri, Hanefî mezhebi âlimlerinin kitâblarını esâs olarak hâzırlamışdır. İbâdetler, îmân, Ana-baba hakkı, Sıla-ı rahm, Yime-içme adâbı, Hakîki müslimân nasıl olur konuları ile, ayrıca sonunda, Muhammed Ma’sûm-ı Fârûkî hazretlerinin rûhlara gıda olan onbir mektûb tercemesi vardır.

(İslâm Ahlâkı) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmiştir.

I. kısım; (İslâm ahlâkı) kısmıdır. Alî bin Emrullah ve Muhammed Hâdimi hazretlerinin kitâblarından hâzırlanmışdır. Kötü ahlâk ve bundan kurtulma çâreleri, (40) tane kötü ahlâk ve tedâvî yolları, ahlâk ilminin fâideleri, neye yaradığı, rûh nedir, rûhun kuvvetleri, hikmet, şeca’at, iffet ve adâletden doğan huylar geniş olarak anlatılmakdadır.

II. kısım; (Cennet Yolu İlmihâli)dir. Muhammed bin Kutbüddîn İznîkinin (Mızraklı İlmihâl) kitâbı esâs olarak hâzırlanmışdır. Îmânın altı şartı, küfre sebeb olan husûslar, islâmın beş şartı, ellidört farz, büyük günâhlar, Evlenmenin edebleri, Ölüme hâzırlık konularını anlatan bir ilmihâl kitâbıdır.

III. kısım; (Ey oğul ilmihâli)dir. Osmânlı devleti âlimlerinden Süleymân bin Ceza’ hazretleri, Hanefî mezhebi âlimlerinin kitâblarını esâs olarak hâzırlamışdır. İbâdetler, îmân, Ana-baba hakkı, Sıla-ı rahm, Yime-içme adâbı, Hakîki müslimân nasıl olur konuları ile, ayrıca sonunda, Muhammed Ma’sûm-ı Fârûkî hazretlerinin rûhlara gıda olan onbir mektûb tercemesi vardır.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

İFTİTÂH TEKBÎRİNİN FEZÂİLİ<br />

Ve dahî, bir kimse iftitâh tekbîrini imâm ile berâber alsa, sonbehâr<br />

günlerinde ağaçların yaprakları, rüzgâr estikçe ne şeklde dökülürse<br />

o kişinin günâhları da öylece dökülür.<br />

Birgün, Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” nemâz kılarken,<br />

bir kimse sabâh nemâzında, iftitâh tekbîrine yetişemedi. Bir<br />

kul âzâd etdi. Ba’dehu, gelip Resûlullaha “sallallahü aleyhi ve sellem”<br />

etdi: (Yâ Resûlallah! Ben bugün, iftitâh tekbîrine yetişemedim.<br />

Bir kul âzâd etdim. Acabâ iftitâh tekbîrinin sevâbına nâil<br />

olabildim mi?) Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem”, hazret-i<br />

Ebû Bekre “radıyallahü teâlâ anh” (Sen ne dersin bu iftitâh<br />

tekbîrinin hakkında?) diye sordu. Ebû Bekr-i Sıddîk “radıyallahü<br />

anh” buyurdu ki, (Yâ Resûlallah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem”!<br />

Kırk deveye mâlik olsam, kırkının da yükü cevâhir olsa,<br />

cümlesini fakîrlere tasadduk etsem, yine imâm ile berâber alınan<br />

iftitâh tekbîrinin sevâbına nâil olamam.) Ondan sonra, (Yâ<br />

Ömer! Sen ne dersin bu iftitâh tekbîrinin hakkında?) dedikde,<br />

hazret-i Ömer “radıyallahü anh”, (Yâ Resûlallah “sallallahü teâlâ<br />

aleyhi ve sellem”! Mekke ve Medîne arası dolu devem olsa ve<br />

bunların yükleri cevâhir olsa, cümlesini fakîrlere tasadduk etsem,<br />

yine imâm ile berâber alınan iftitâh tekbîrinin sevâbına nâil olamam)<br />

dedi. Ondan sonra, (Yâ Osmân sen ne dersin bu iftitâh tekbîri<br />

hakkında?) dedikde, hazret-i Osmân zin-nûreyn “radıyallahü<br />

anh” (Yâ Resûlallah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem”! Gece iki<br />

rek’at nemâz kılsam, her birinde Kur’ân-ı azîm-üş-şânı hatm eylesem,<br />

yine imâm ile berâber alınan iftitâh tekbîrinin sevâbına nâil<br />

olamam) dedi. Ondan sonra, (Yâ Alî! Sen ne dersin bu iftitâh tekbîri<br />

hakkında?) dedikde, hazret-i Alî “kerremallahü vecheh”: (Yâ<br />

Resûlallah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem”! Mağrib ile meşrik<br />

arasındaki kâfirlerin hepsi, müslimânları yok etmek için saldırsalar,<br />

Rabbim bana kuvvet verse, bunlarla cihâd edip, cümlesini<br />

katl eylesem, yine imâm ile alınan iftitâh tekbîrinin sevâbına nâil<br />

olamam) dedi.<br />

Sonra Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem”, (Ey benim<br />

ümmet ve Eshâbım! Yedi kat yerler ve yedi kat gökler kâğıd olsa<br />

ve deryâlar mürekkeb olsa ve bütün ağaçlar kalem olsa ve cümle<br />

melâike kâtib olsalar ve kıyâmete kadar yazsalar, yine imâm ile alınan<br />

iftitâh tekbîrinin sevâbını yazamazlar) buyurdu.<br />

Ve eğer, Allahü azîm-üş-şânın yaratdığı melekler bu kadar mıdır?<br />

dersen, Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem”, mi’râ-<br />

– 262 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!