19.03.2018 Views

Islam Ahlaki - Ali Bin Emrullah - Muhammed Hadimi

(İslâm Ahlâkı) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmiştir. I. kısım; (İslâm ahlâkı) kısmıdır. Alî bin Emrullah ve Muhammed Hâdimi hazretlerinin kitâblarından hâzırlanmışdır. Kötü ahlâk ve bundan kurtulma çâreleri, (40) tane kötü ahlâk ve tedâvî yolları, ahlâk ilminin fâideleri, neye yaradığı, rûh nedir, rûhun kuvvetleri, hikmet, şeca’at, iffet ve adâletden doğan huylar geniş olarak anlatılmakdadır. II. kısım; (Cennet Yolu İlmihâli)dir. Muhammed bin Kutbüddîn İznîkinin (Mızraklı İlmihâl) kitâbı esâs olarak hâzırlanmışdır. Îmânın altı şartı, küfre sebeb olan husûslar, islâmın beş şartı, ellidört farz, büyük günâhlar, Evlenmenin edebleri, Ölüme hâzırlık konularını anlatan bir ilmihâl kitâbıdır. III. kısım; (Ey oğul ilmihâli)dir. Osmânlı devleti âlimlerinden Süleymân bin Ceza’ hazretleri, Hanefî mezhebi âlimlerinin kitâblarını esâs olarak hâzırlamışdır. İbâdetler, îmân, Ana-baba hakkı, Sıla-ı rahm, Yime-içme adâbı, Hakîki müslimân nasıl olur konuları ile, ayrıca sonunda, Muhammed Ma’sûm-ı Fârûkî hazretlerinin rûhlara gıda olan onbir mektûb tercemesi vardır.

(İslâm Ahlâkı) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmiştir.

I. kısım; (İslâm ahlâkı) kısmıdır. Alî bin Emrullah ve Muhammed Hâdimi hazretlerinin kitâblarından hâzırlanmışdır. Kötü ahlâk ve bundan kurtulma çâreleri, (40) tane kötü ahlâk ve tedâvî yolları, ahlâk ilminin fâideleri, neye yaradığı, rûh nedir, rûhun kuvvetleri, hikmet, şeca’at, iffet ve adâletden doğan huylar geniş olarak anlatılmakdadır.

II. kısım; (Cennet Yolu İlmihâli)dir. Muhammed bin Kutbüddîn İznîkinin (Mızraklı İlmihâl) kitâbı esâs olarak hâzırlanmışdır. Îmânın altı şartı, küfre sebeb olan husûslar, islâmın beş şartı, ellidört farz, büyük günâhlar, Evlenmenin edebleri, Ölüme hâzırlık konularını anlatan bir ilmihâl kitâbıdır.

III. kısım; (Ey oğul ilmihâli)dir. Osmânlı devleti âlimlerinden Süleymân bin Ceza’ hazretleri, Hanefî mezhebi âlimlerinin kitâblarını esâs olarak hâzırlamışdır. İbâdetler, îmân, Ana-baba hakkı, Sıla-ı rahm, Yime-içme adâbı, Hakîki müslimân nasıl olur konuları ile, ayrıca sonunda, Muhammed Ma’sûm-ı Fârûkî hazretlerinin rûhlara gıda olan onbir mektûb tercemesi vardır.

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

4 - Cübndür. Korkaklık demekdir. Şecâ’atin lüzûmundan az olmasıdır.<br />

Korkmak câiz olmıyan yerde korkaklık gösterir.<br />

5 - Fücûrdur. İffetin aşırı olmasıdır. Dünyâ lezzetlerine düşkün<br />

olur. İslâmiyyetin ve aklın beğenmediği taşkınlıkları yapar.<br />

6 - İffetin az olması Humûd, ya’nî miskinlikdir. İslâmiyyetin ve<br />

aklın izn verdiği arzûlarını bırakmakdır. Bedeni, kuvveti gider.<br />

Hasta olur. Nesli tükenir.<br />

7 - Zulmdür. Adâletin sınırını aşmakdır. Başkasının hakkına<br />

tecâvüz etmekdir. Başkasının mâlına, cânına, nâmûsuna zarar verir.<br />

8 - Haysiyyetsizlikdir. Kendisine karşı yapılan zulm, işkence<br />

ve hakâretleri kabûl eder. Adâletin noksan olmasıdır. Adâletde<br />

bütün iyilikler toplandığı gibi, zulmde de, kötülükler toplanmışdır.<br />

Bunun içindir ki, ba’zı âlimler, gönül incitmiyen şeyler günâh<br />

olmaz dedi. Meselâ, Abdüllah-i Ensârî “kuddise sirruh” buyurdu<br />

ki:<br />

Hak yolcuları hiç gönül kırmaz,<br />

bunun gibi büyük günâh olmaz!<br />

Abdüllah-i Ensârî, sôfiyye-i aliyyenin büyüklerindendir. Şeyhul-islâm<br />

idi. 396 da Hiratda tevellüd, 481 [m. 1088] de orada vefât<br />

etdi. Ba’zı sapıklar, bu büyük zâtın sözünü iyi anlıyamadı. Başkasına<br />

kötülük yapma da, kendine ne yaparsan yap sandı. Böylece,<br />

ibâdetleri bırakıp, her günâhı işleyip, kimseye zararımız yok diye<br />

de övündüler. Hattâ:<br />

İster kâfir ol, ister Kâ’beyi yak,<br />

istersen şerâb iç, yalnız kırma kalb!<br />

diyerek islâmiyyetden ayrıldılar. Hâlbuki, dînin harâm etdiği herşey<br />

zulmdür. İster başkasına, isterse kendi kendine yapılması harâm<br />

olan herşey zulmdür. Zâlimler, ekseriyâ mâlı, mülkü, mevkı’i<br />

çok olanlardır. Mazlûmların çoğu da, fakîrlerdir. Orta hâlli olanların<br />

çoğu, adâleti gözetenlerdir.<br />

İyi huyların hepsi vasatî [ortalama] mikdârlardır. Herbirinin<br />

aşırı veyâ az olması, birer kötü huy olur. Bu muhtelif kötü huylar<br />

için, belki her lisânda, ism bile bulunmaz. Fekat, düşünülürse,<br />

ma’nâları [ne demek oldukları] kolay anlaşılır.<br />

İnsanda bulunması lâzım olan güzel ahlâkdan, ba’zısı vardır<br />

ki, ne kadar çok olursa, iyiliği de o kadar artar zan olunur. Hâlbuki<br />

öyle değildir. Her iyi huyun bir sınırı vardır. O sınırı aşınca,<br />

iyilik gider, kötülük olur. İyi huyun az olması kötülük olaca-<br />

– 157 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!