Hakikat Kitabevi Yayinlari - Faideli Bilgiler - Ahmed Cevdet Pasa - Huseyin Hilmi Isik
(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir. I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır. II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir. III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.
(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir.
I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır.
II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir.
III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
halîfelerin sünnetlerine uygun olduğunu savunmak, te’assub değildir.<br />
Hak olan başka mezhebleri kötülemek te’assubdur. Dört<br />
mezhebi taklîd edenler, hiçbir zemân böyle te’assub yapmadı.<br />
Hiçbir asrda mezheb te’assubu olmadı.<br />
Yetmişiki bâtıl, sapık fırkanın hepsine (Bid’at ehli) ve (Mezhebsiz)<br />
denir. Bu mezhebsizler, Emevî ve Abbâsî halîfelerini<br />
Ehl-i sünnetin hak yolundan ayırmağa çalışdılar. Bunu başaranlar,<br />
kanlı hâdiselere sebeb oldular. Mezhebsizlerin sebeb oldukları<br />
bu zararları önlemek için islâm âlimlerinin halîfelere nasîhat<br />
vermelerine, onları Ehl-i sünnetin dört mezhebinden birini taklîd<br />
etmeğe çağırmalarına mezheb te’assubu demek, islâm âlimlerine<br />
karşı çirkin bir iftirâdır. Biraz arabî öğrenmiş birinin, târîh kitâblarını<br />
karışdırıp, tesâdüf etdiği çeşidli hâdiseleri, kendi açısından<br />
değerlendirmesi, bunları mezheb te’assubunun zararlarına vesîka<br />
olarak gençlerin önüne sürmesi, dört mezhebe saldırmanın yeni<br />
bir taktiği oldu. Dört mezhebe karşı olanlardan bir kısmı, kendilerini<br />
haklı göstermek için, ben mezheblere karşı değilim. Mezheb<br />
te’assubuna karşıyım diyorlar. Fekat, te’assuba yanlış ma’nâ<br />
vererek, mezheblerini savunan fıkh âlimlerine saldırıyorlar. İslâm<br />
târîhindeki kanlı hâdiselere bunlar sebeb oldu diyorlar. Böylece,<br />
gençleri mezhebsiz yapmağa uğraşıyorlar.<br />
(Kâmûs-ül a’lâm)da diyor ki, (Selçûkî sultânlarından Tuğrul<br />
beğin vezîri Amîd-ül-mülk Muhammed Kündürî, [mu’tezile mezhebinde<br />
idi. Ehl-i sünnet mezhebine] minberlerde la’net okutmak<br />
için fermân çıkarmış, bunun için Horasandaki âlimlerin çoğu başka<br />
yerlere hicret etmişlerdir). İbni Teymiyye (vefâtı 728 [m.<br />
1327]) gibi mezhebsizler, bu hâdiseyi, (Hanefîler ile Şâfi’îler birbirlerine<br />
düşmüş, minberlerde Eş’arîlere la’net edilmiş) şekline<br />
sokdular. Bu yanlış yazıları, vesîka olarak etrâfa yayıyorlar.<br />
İmâm-ı Süyûtînin (vefâtı 911 [m. 1505]) kitâblarından da yanlış<br />
tercemeler yaparak gençleri aldatıyorlar. Ehl-i sünnetin dört mezhebini<br />
yıkarak, mezhebsizliği yaymağa çalışıyorlar.<br />
Mezheb te’assubundan islâm târîhinde kardeş gavgaları olmuş,<br />
bunun misâllerinden biri de şu imiş: Hicrî 617 târîhinde Rey şehrini<br />
ziyâret eden Yâkût, burasının da harâb olduğunu görünce, rast<br />
geldiği kimselere, bunun sebebini sormuş. Hanefîler ile Şâfi’îler<br />
arasında te’assub başgösterdi. Harb başladı. Şâfi’îler gâlib geldi.<br />
Şehr harâb oldu demişler. Bunlar, Yâkûtun (Mu’cem-ül-büldân)<br />
kitâbında yazılı imiş. Hâlbuki, Yâkût-i Hamevî, bir târîhci değildir.<br />
Rum çocuğu idi. Esîr alınıp, Bağdâdda bir tüccâra satılmışdı.<br />
– 94 –
Change language