22.02.2018 Views

Hakikat Kitabevi Yayinlari - Faideli Bilgiler - Ahmed Cevdet Pasa - Huseyin Hilmi Isik

(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir. I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır. II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir. III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.

(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir.

I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır.

II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir.

III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

müslimânların mallarını yağma etdiler. Erkeklerini öldürdüler.<br />

Kadınlarını ve çocuklarını esîr aldılar. Kâfirlerin yapmadıkları<br />

kötülükleri, alçaklıkları yapdılar.<br />

FÂİDE: Yukarıdaki âyet-i kerîmelerde, tekrâr tekrâr (Ey<br />

îmân edenler!) buyuruldu. Bu da, Kıyâmete kadar gelecek olan<br />

bütün müslimânların, Resûlullaha “sallallahü aleyhi ve sellem”<br />

edebli olmalarını emr etmekdir. Yalnız Eshâb-ı kirâm için “radıyallahü<br />

teâlâ aleyhim ecma’în” emr edilseydi, (Ey Eshâb) denirdi.<br />

Nitekim, (Ey Resûlün zevceleri) ve (Ey Medîne ehâlîsi) buyurulmuşdur.<br />

Nemâzın, orucun, haccın ve zekâtın ve başka ibâdetlerin,<br />

kıyâmete kadar, bütün müslimânlara farz olduklarını bildirmek<br />

için (Ey îmân edenler?) buyurulmuşdur. Böylece, vehhâbîlerin<br />

(Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” diri iken<br />

ta’zîm lâzım idi. Öldükden sonra saygı gösterilmez ve Ondan yardım<br />

istenmez) sözleri, âyet-i kerîme ile çürütülmüş oldu.<br />

Yukarıdaki âyet-i kerîmeler, Allahü teâlâdan başkalarını da<br />

ta’zîm lâzım olduğunu göstermekdedir. Bekara sûresinin yüzdördüncü<br />

âyetinde meâlen, (Ey îmân edenler! Râ’inâ demeyiniz! Bize<br />

nazar et deyiniz. Allahü teâlânın hükmlerini dinleyiniz!) buyuruldu.<br />

Mü’minler, Resûlullaha “sallallahü aleyhi ve sellem”<br />

(Râ’inâ), ya’nî bizi gözet, koru derlerdi. Râ’inâ, yehûdî lisanında<br />

söğmek, kötülemek olup, yehûdîler, Resûlullaha “sallallahü teâlâ<br />

aleyhi ve sellem”, bu ma’nâda Râ’inâ derlerdi. Kötü ma’nâsı da<br />

olduğu için bu kelimeyi kullanmağı, Allahü teâlâ, mü’minlere yasak<br />

etdi. Enfâl sûresinin otuzüçüncü âyetinde meâlen, (Sen aralarında<br />

olduğun için, Allahü teâlâ onlara azâb yapmaz) buyuruldu.<br />

Kıyâmete kadar azâb yapılmayacağı va’d edildi. Bu âyet-i kerîme,<br />

vehhâbîlerin (O, aranızdan gitdi. Toprak oldu) sözlerini red<br />

etmekdedir.<br />

Bekara sûresinin otuzdördüncü âyetinde meâlen, (Meleklere,<br />

Âdeme karşı secde ediniz dediğimiz zemân, secde etdiler. Yalnız<br />

İblîs secde etmedi) buyuruldu. Bu âyet-i kerîme, Âdem aleyhisselâma<br />

ta’zîm olunmasını emr etmekdedir. Şeytân, Allahü teâlâdan<br />

başkasına ta’zîm olunmasını inkâr ederek ve Peygamberlere<br />

hakâret ederek, bu emri dinlemedi. Vehhâbîler de şeytânın yolundadırlar.<br />

Yûsüf aleyhisselâmın anası, babası ve kardeşleri de<br />

kendisine secde ederek saygı gösterdiler. Allahdan başkasına<br />

saygı, ta’zîm şirk ve küfr olsaydı, Allahü teâlâ, sevdiği kullarını<br />

anlatırken bununla övmezdi. Ehl-i sünnete göre, Allahdan baş-<br />

– 83 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!