22.02.2018 Views

Hakikat Kitabevi Yayinlari - Faideli Bilgiler - Ahmed Cevdet Pasa - Huseyin Hilmi Isik

(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir. I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır. II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir. III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.

(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir.

I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır.

II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir.

III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

yandan Resûlullahın uzak yerlere ve ticâret merkezlerine gidip,<br />

çok şeyler öğrendiğini ileri sürmek, öte yandan da, İslâmın temel<br />

inançlarını, târîh bilgileri gibi çok nakl etmek, sinsi ve alçak plânların<br />

uygulanmakda olduğunu düşündürmekdedir. Ellidördüncü<br />

sahîfesinde:<br />

(Burnunun üstüne kadar uzayan kaşları kavsli idi. Bacakları ince<br />

idi) diyor.<br />

Bu saygısız yazıları ile, Resûlullahı sanki bir umacıya benzetmek<br />

istemekdedir. Hâlbuki, (Kısas-ı Enbiyâ)da, (Allahü teâlâ, bütün<br />

güzellikleri sevgili Peygamberinde toplamışdı. Mubârek kolları<br />

ve baldırları iri ve kalın idi. Hilâl kaşlı, çekme burunlu ve uzun<br />

kirpikli idi) diyor. (Mevâhib-i ledünniyye)de, (Mubârek kaşları ince<br />

idi. Mubârek elleri ve ayakları iri idi) diyor. Mubârek uzvlarının<br />

tenâsübünü, her sahâbî anlatmış, güzelliği ve sevimliliği dillere<br />

destân olmuşdur. Onu dahâ ilk görüşde, cemâline âşık olup, başka<br />

hiçbirşey aramadan, îmâna gelenlerin sayılarının az olmadığı kitâblarda<br />

yazılıdır. Onu görüp güzelliğine âşık olanlar, dilleri döndüğü<br />

kadar anlatmağa çalışmışlar, o güzelliği bildirmeğe insan gücü<br />

yetişmez demişlerdir. (Se’âdet-i Ebediyye) kitâbının birinci kısmında,<br />

o âşıkların haber verdiklerinden birkaçı yazılmışdır. Okuyanlar,<br />

Allahü teâlânın, sevgili Peygamberini, düşünülemiyecek<br />

bir düzende ve bakmağa doyulamıyacak bir güzellikde yaratmış olduğunu<br />

hemen anlar. Görmeden, Ona gönül verirler. Habîbullaha<br />

âşık olanlar, her nefesde, ciğerlerine giren havanın serinliğinde,<br />

Onun sevgisinin tadını duyarlar. Aya her bakışlarında Onun mubârek<br />

gözlerinden gelmiş olan ışınların akslerini aramakla zevklenirler.<br />

Onun güzelliği deryâsından bir damlaya kavuşanların her<br />

zerresi:<br />

Güzel yanağını bilen, güle hiç bakmaz.<br />

Senin sevginde eriyen, derman aramaz!<br />

demişlerdir. Onu görmeden âşık olanlardan, Mevlânâ (Hâlid-i<br />

Bağdâdî) “kaddesallahü teâlâ sirrehül’azîz”, fârisî divânında,<br />

Onun güzelliğini ve insan aklının eremiyeceği yüksekliğini, ince rûhundan<br />

çıkan kelimelerle ve edebiyyâtdaki büyük mehâreti ile,<br />

pek veciz, çok güzel yazmışdır. Okuyup anlıyabilenleri hayrân bırakmakdadır.<br />

Türkçeye tercemesinde, o ince san’atı ve derin<br />

ma’nâları anlatmak mümkin değil ise de, pek az da olsa, birşey duyurabilmek<br />

için, Kabr-i se’âdeti ziyâret ederken söylemiş olduğu<br />

beytlerden birkaçının tercemesini yazarak kitâbımızı kıymetlendirelim:<br />

– 449 – Fâideli <strong>Bilgiler</strong> - F:29

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!