Hakikat Kitabevi Yayinlari - Faideli Bilgiler - Ahmed Cevdet Pasa - Huseyin Hilmi Isik
(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir. I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır. II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir. III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.
(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir.
I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır.
II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir.
III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
lıp, döğüşmeği, ölmeği göze aldılar. Ebû Zer “radıyallahü teâlâ<br />
anh” hazretlerinin kardeşi Üneys ünlü şâ’ir idi. Oniki şâ’ire üstün<br />
gelmişdi. Kur’ân-ı kerîmi işitir işitmez, Allah kelâmı olduğunu anlayıp,<br />
hemen müslimân oldu). Ankebût sûresinin kırksekizinci<br />
âyetinde meâlen, (Sen bu Kur’ân gelmeden önce, bir kitâb okumazdın.<br />
Yazı yazmazdın. Okur yazar olsaydın, başkalarından öğrendin<br />
diyebilirlerdi) buyuruldu. Allahü teâlânın ve islâm âlimlerinin<br />
bu şâhidlikleri karşısında, îmânı ve aklı olan herkes, Hamîdullahın<br />
yukarıdaki yazısı hakkında kesin hükmünü vermekde güçlük<br />
çekmez.<br />
Kırkıncı sahîfede: (Bilinmiyen bir sebeble, süt kardeşi olan kızın<br />
omuzunu öyle kuvvetle ısırdı ki, izi hayâtı boyunca kaldı. Bir<br />
gazâda, alınan esîrler arasında süt kardeşi Şeymâ da vardı. O hâdiseyi<br />
anlatıp ısırılan yeri gösterince, Resûlullah bunu tanıdı) diyor.<br />
İslâm düşmanları, Resûlullaha birçok iftirâlar söylediler. Siyâh<br />
dediler, gençleri ondan soğutmak için, kara köpeklere arab dediler.<br />
Hamîdullah dahâ da ileri giderek, o yüce Peygamberi, gençlere<br />
yamyam olarak tanıtmağa kalkışmakdadır. Hâlbuki, Halîme<br />
hâtun, Resûlullahı yanından ayırmaz, uzağa gitmeğe bırakmazdı.<br />
Birgün nasılsa gözetmedi. Süt kardeşi Şeymâ ile kuzuların arasına<br />
gitdi. Halîme, Resûlullahı göremeyince, Onu aradı, buldu. Şeymâya,<br />
niçin sıcakda dışarı gitdiniz? dedi. Şeymâ, anneciğim! Kardeşimin<br />
başı üzerinde bulut bulunuyor. Ona hep gölge yapıyor, dedi.<br />
Resûlullahdan şikâyet etmek şöyle dursun, Onu övdü. Onun yanında<br />
bulunan büyük küçük herkes, kendisini övmekde ve sevmekde<br />
idi. İncindiğini bildiren hiç olmadı. Resûlullah “sallallahü<br />
aleyhi ve sellem”, süt kardeşini hiç incitmediği gibi, onun haklarına<br />
hattâ, sütüne bile saygı gösterir, onun emdiği memeden hiç emmezdi.<br />
Halîme diyor ki, (O emerken kendi oğlum emmez, Ona<br />
saygı gösterirdi. Bu da süt kardeşlerinin Ondan hiç incinmediklerini,<br />
Onu hep sevip saydıklarını bildirmekdedir. O emerken, güzel<br />
yüzüne bakmağa dayanamazdım. Konuşmağa başlayınca, ilk olarak<br />
(Kelime-i tevhîd) söyledi. Herşeyi tutarken (Bismillah) derdi.<br />
Çocukların oyunlarına karışmazdı. (Biz oyun oynamak için yaratılmadık)<br />
derdi. Hiç ağlamaz, kimseyi incitmezdi). Hicretin sekizinci<br />
senesinde Huneyn gazvesinden sonra, alınan esîrler arasında,<br />
Şeymâ adındaki bir kadın, yâ Resûlallah! Ben senin süt kardeşinim<br />
dedi. O günlerdeki birkaç şeyi anlatdı. Resûlullah “sallallahü<br />
aleyhi ve sellem”, Şeymânın sözlerini dinledi. Onu tanıyıp, çok<br />
ihsân eyledi. Dahâ çocuk iken, onda görülen mu’cizeleri, hâri-<br />
– 447 –
Change language