Hakikat Kitabevi Yayinlari - Faideli Bilgiler - Ahmed Cevdet Pasa - Huseyin Hilmi Isik
(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir. I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır. II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir. III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.
(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir.
I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır.
II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir.
III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
samış olan gençlerin, bu mezhebsiz ve sapık yazılara ve bunları<br />
türkçeye yanlış ve bozuk terceme eden sahte din adamlarına aldanacaklarını<br />
düşünerek, bunlara çok acıyor ve üzülüyoruz.<br />
Câhil ve âciz kimselerde yayılmış bir hastalık var: Geçmişleri<br />
kötülemek, ecdâdı kusûrlu göstermek. Bu hâstalık, vehhâbînin kitâbında<br />
ve Seyyid Kutbda hâd (taşkın) hâle gelmişdir: (Eshâb-ı kirâmdan<br />
sonra, nice yıllar, müslimânlar, Kur’ânla hayât arasına yıkılmaz<br />
sedler çekmişler. Kur’ân, mihrâb nağmeleri, mezâr düâları<br />
olmuş. İşte Seyyid Kutb, islâmın bu büyük derdine parmak basmak<br />
için Fî-zılâl-il-Kur’ânı yazdı) diyorlar. Bunlara sorarız ki,<br />
Kur’ân-ı kerîmin bilgilerini, nûrlarını üç kıt’aya yayan, bugünkü<br />
medeniyyetin beşiğini kuran islâm üniversitelerini kimler açdı?<br />
Ecdâdımız, ilmde, cihâdda, fende ve ahlâkda, hayâtlarını Kur’ân-ı<br />
kerîme tâm uydurmuşlardı. Yazdıkları binlerle kitâb ve kurdukları<br />
çeşidli islâm medeniyyetleri, dünyâ târîhlerinde öğülmekdedir.<br />
Ecdâdımızın ölülere Kur’ân okumaları ile alay eden Seyyid Kutbcular<br />
şunu iyi bilsinler ki, kabr ziyâretini, ölülere Kur’ân okumağı,<br />
Resûlullah emr etmiş ve kendileri de yapmışdır. Ecdâdımız, bu<br />
emre, bu sünnete uymak için, ölüleri ziyâret etmiş ve rûhlarına<br />
Kur’ân-ı kerîm okumuşlardır. Böylece her işlerinde Kur’âna ve<br />
sünnete sarılmışlardır. (Seyyid Kutbun kitâbı rivâyetler silsilesi<br />
değildir) diyenler, onu övdüklerini sanarak, yüzkarasını ortaya çıkarmakdadırlar.<br />
Çünki, Resûlullahdan “sallallahü teâlâ aleyhi ve<br />
sellem” ve Eshâb-ı kirâmdan “rıdvânullahi teâlâ aleyhim ecma’în”<br />
rivâyet edilmiyen din bilgilerine bid’at denir. Hadîs-i şerîfde, (Bizden<br />
rivâyet edilmiyen, sonradan meydâna çıkarılan din bilgileri<br />
bid’atdir, hepsi sapıklıkdır) buyuruldu. Başka bir hadîs-i şerîfde,<br />
(Bid’at ortaya çıkaranların hiçbir ibâdetleri kabûl olmaz. Onlar,<br />
Cehenneme gideceklerdir) buyuruldu. Bu hadîs-i şerîfler, Seyyid<br />
Kutbcuların çok aldandıklarını, yalnız Ehl-i sünnetin kurtulacağını<br />
açıkça göstermekdedir. Çünki, Seyyid Kutb, Selef-i sâlihînden<br />
gelen rivâyetleri kabûl etmiyor. Ehl-i sünnet ise Selef-i sâlihînin<br />
Resûlullahdan getirdikleri rivâyetlere sarılıyor. (Birgivî vasıyyetnâmesi)<br />
şerhinde buyuruyor ki, (Ehl-i sünnet mezhebini ve bu<br />
âlimlerin bildirdiği i’tikâdı öğrenip, i’tikâdını buna göre düzeltmek<br />
her müslimâna farzdır. Bunu herkes öğrenmelidir. Câhil kalmamalıdır.<br />
Zîrâ, islâmiyyete uymıyan i’tikâdın büyük zararı vardır.<br />
Zemânımızda bid’atler her tarafa yayıldı. Ehl-i sünnet vel-cemâ’at<br />
i’tikâdını bilen az kaldı. Bu câhillik bütün dünyâyı kapladı.<br />
İlmi ile amel eden âlimlerin sözlerine güvenilir. Çok kimseler vardır<br />
ki, ilmden mahrûmdur. Fekat, âlim şekline girmiş, şöhret sâhibi<br />
olmuşlardır. Bunların şekllerine ve şöhretlerine aldanmamalı-<br />
– 395 –
Change language