22.02.2018 Views

Hakikat Kitabevi Yayinlari - Faideli Bilgiler - Ahmed Cevdet Pasa - Huseyin Hilmi Isik

(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir. I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır. II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir. III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.

(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir.

I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır.

II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir.

III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

nı ortadan kaldırdı. Nûşirvân şâhın adâleti hadîs-i şerîfde övülmekdedir.<br />

1917 de Rusyada komünist ihtilâlini hâzırlıyarak binlerle vatandaşın<br />

birbirini öldürmesine ve koca bir milletin küçük bir azılı<br />

azınlık elinde köle olmasına sebeb olanların, Nûşirvân şâhın yok<br />

etdiği ahmakların yolunda oldukları anlaşılmakdadır.<br />

İslâm devletinin vazîfesi, milletin mallarını, canlarını ve ırzlarını<br />

korumakdır. Mazlûmların haklarını zâlimlerden almakdır. Milletin<br />

mâlına, cânına, nâmûsuna [ya’nî karısına] dokunmağa, devletin<br />

hiçbir zemân hakkı yokdur.<br />

54 — Yine (Cihân Sulhu) kitâbında: (Yağma, soygunculuk,<br />

gasb, hırsızlık, rüşvet, hîle ve fâiz, ihtikâr ve bunlara vesîle olan<br />

yollardan şahsî mülkiyyet meydâna gelmez. Devlet istediği zemân<br />

bunu temâmen veyâ kısmen hazîneye alabilir. Târîhi örnekler, bu<br />

hakkın temâmen devlete verildiğini göstermekdedir) diyor.<br />

Bu sözü de pek yanlışdır. Evet bu haksız kazançlar halâl olmaz.<br />

Devletin bunları geri alması lâzımdır. Hem de, istediği zemân değil,<br />

hemen alması lâzımdır. Fekat geriye aldığı, devletin olmaz.<br />

Bunları sâhiblerine ulaşdırması lâzımdır. Devletin vazîfesi, âcizin<br />

hakkını zâlimden alıp, ona yardımcı olmakdır. Bunları mazlûma<br />

ulaşdırmayıp, hazîneye alırsa, devlet de zâlim olur. (İbni Âbidîn)<br />

beşinci cildde kadınlara Beyt-ül-mâldan aylık verilmesini anlatırken,<br />

(Harâmdan elde edilen, meselâ gasb edilen mallar, sâhiblerine<br />

geri verilir. Böyle mallar, Beyt-ül-mâlın olmaz. Bütün müslimânların<br />

ortak malı da olmaz) buyurmakdadır. Milletden gayr-ı<br />

meşrû’ toplanan, meselâ gasb edilen mallar da devletin olmaz. Sâhiblerine,<br />

sâhibleri ölmüş ise vârislerine geri verilir. Sâhibleri bilinmiyorsa,<br />

fakîrlere dağıtılır. Bunu bilenlerin de almaları, kullanmaları<br />

harâm olur.<br />

Harâm malı, sâhibini bildiği hâlde, geri vermeyip, bununla bir<br />

ibâdet yapan, meselâ câmi’ yapdıran, sadaka veren kimse, bundan<br />

sevâb beklerse, kâfir olur. Başkaları da, bunun harâm mal olduğunu<br />

bilerek, sevâb kazandığını söylerse, kâfir olurlar. Çünki, bu malı,<br />

eğer bozulmuş ise benzerini, benzeri yoksa değerini sâhibine veyâ<br />

vârislerine geri vermesi, bunları bulamıyorsa, sevâbın onlara olmasını<br />

niyyet ederek, fakîrlere dağıtması farzdır. Başka yerde kullanılması,<br />

harâmdır. Başkalarının da, bu malı, harâm olduğunu bilerek,<br />

almaları ve kullanmaları harâm olur.<br />

Harâm olarak gelen malı, harâmdan veyâ halâldan gelmiş olan<br />

başka mal ile karışdırıp, bu karışımdan sadaka vererek sevâb beklerse,<br />

kâfir olmaz. Çünki, karışınca, kendi habîs mülkü olur. Sâhi-<br />

– 378 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!