Hakikat Kitabevi Yayinlari - Faideli Bilgiler - Ahmed Cevdet Pasa - Huseyin Hilmi Isik
(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir. I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır. II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir. III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.
(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir.
I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır.
II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir.
III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
termiyen söz söylemesini düşünmek, ahmaklıkdır. O hâlde, herkes<br />
îmânlı bilinmelidir. İslâmiyyetde zındık kelimesi yokdur. Sonradan<br />
meydâna çıkmışdır) demekdedir. Küfrü açıkca görülmiyen<br />
bir müslimânın sözündeki bir îmân, onu küfrden kurtarır, kâidesini<br />
yanlış anlatarak, bütün kâfirlere, felesoflara mü’min demekdedir.<br />
Kendi de zındık olduğu için, bu kelimenin söylenmesini istememekdedir.<br />
(Künûz-üd-dekâik)da ve Deylemîde yazılı (Ümmetim<br />
arasında zındıklar çoğalacakdır) hadîs-i şerîfini inkâr etmekdedir.<br />
8: Zilzâl sûresindeki, (Zerre ağırlığında hayr işliyen, karşılığına<br />
elbet kavuşur) meâlinde olan âyet-i kerîmeyi tefsîr ederken,<br />
(Müslim olsun, kâfir olsun, sâlih amel işliyen herkes Cennete girecekdir)<br />
diyor. En câhillerin, en kalın kafalı olanların bile güleceği<br />
bu yanlış ve haksız savunmasını, onun hayranları, hattâ izinde yuvarlanan<br />
çömezleri bile kabûl etmemişdir. Bunlardan, Abduhcu<br />
Seyyid Kutb, Nisâ sûresinin yüzyirmidördüncü âyet-i kerîmesini<br />
tefsîr ederken, (Üstâd Muhammed Abduh, düşünüşünü nakz<br />
eden âyet-i kerîmelerin sarâhatini hiç hâtırlamıyor. Bu âyetler<br />
Abduhun görüşünü nakz etmekdedir) demek zorunda kalmışdır.<br />
Evet, Abduha Pârisde yutdurulan masonluk afyonunun dozu, o<br />
kadar çokdu ki, aklı ve şu’ûru, âyet-i kerîmeler arasındaki bağlantıları<br />
göremiyecek kadar altüst olmuşdu.<br />
9: (Asr sûresi) tefsîrinde, (Îmân; akl ve vicdânın elde edemiyeceği<br />
şeylere, taklîd ile inanmak değildir. Anadan, babadan işitilen<br />
birtakım sözleri ezberlemek, söylemek, îmân olmaz. İslâmiyyet<br />
taklîd düşmanıdır. Önceden gelmiş olmak, bir değer sağlamaz.<br />
Herşey akl ile araşdırarak çözülür) demekdedir. (Tevhîd) risâlesinde<br />
ise, (Dinde bulunan birşeyi akl kavrıyamazsa, ona inanması<br />
lâzımdır) demekde, sözleri birbirini tutmamakdadır.<br />
10: Mısrdaki Hilâl neşriyyâtının sâhibi ve (Medeniyyet-i islâmiyye)<br />
târîhinin müellifi Curci Zeydân, Abduh için diyor ki, (Muhammed<br />
Abduh, eskilerin sözlerine bağlanmamış, onların koyduğu<br />
kâidelere değer vermemişdir.)<br />
11: (Fâtiha) sûresinin tefsîrinde, (Kur’ân-ı kerîm, o zemân yaşayan<br />
kimselere hitâb etmiş, bunlara bir üstünlükden değil, onlar<br />
da insan olduğu için, hitâb etmişdir) demekde, Eshâb-ı kirâmın<br />
“radıyallahü teâlâ anhüm ecma’în” kavuşdukları üstünlüğü bildiren<br />
hadîs-i şerîfleri inkâr etmekdedir.<br />
12: (Fâcirlerin amel defteri Siccîndedir) meâlindeki âyet-i kerîmeyi<br />
kendisi tefsîr etmeğe kalkışarak, (Ba’zı kimselerin kitâbında<br />
– 358 –
Change language