22.02.2018 Views

Hakikat Kitabevi Yayinlari - Faideli Bilgiler - Ahmed Cevdet Pasa - Huseyin Hilmi Isik

(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir. I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır. II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir. III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.

(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir.

I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır.

II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir.

III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

yüzyılda, Ömer bin Abdül’azîz, meliklerin zulmlerini kaldırıp,<br />

adâletin esâslarını kurdu. İkinci yüzyılda, imâm-ı Şâfi’î îmân bilgilerini<br />

açıkladı ve fıkh bilgilerini ayırdı. Üçüncü yüzyılda Ebül-Hasen-i<br />

Eşarî Ehl-i sünnet bilgilerini şekllendirdi ve bid’at sâhiblerini<br />

susdurdu. Dördüncü asrda Hâkim ve Beyhekî ve benzerleri, hadîs<br />

ilminin temellerini kurdular. Ebû Hâmid ve benzerleri de fıkh<br />

bilgilerini yaydılar. Beşinci asrda imâm-ı Gazâlî yeni bir çığır açıp,<br />

fıkh, tesavvuf ve kelâm bilgilerinin birbirlerinden ayrı şeyler olmadıklarını<br />

bildirdi. Altıncı asrda, imâm-ı Fahrüddîn-i Râzî, kelâm<br />

bilgilerini yaydı. İmâm-ı Nevevî de fıkh bilgilerini yaydı. Böylece<br />

zemânımıza gelinceye kadar her asrda bir müceddid gelerek<br />

dîni kuvvetlendirdi. Yukarıdaki hadîs-i şerîfi ve benzerlerini, olacak<br />

şeyleri haber veren mu’cizedir diyerek geçmemelidir. Bildirilen<br />

şeylerin ehemmiyyetini ve kıymetlerini de anlamalıdır.<br />

Şâh Veliyyullah-ı Dehlevî “rahmetullahi teâlâ aleyh” (El-intibâh)<br />

kitâbının üçüncü kısmında diyor ki:<br />

İslâmın vâciblerinden biri, (Ahkâm-ı ilâhî)yi öğrenmekdir. Bu<br />

da, Kitâbdan, Sünnetden, Eshâb-ı kirâmın ve Tâbi’înin eserlerinden<br />

ve Kitâb ile Sünnetden istinbât olunan bilgilerden öğrenilir.<br />

Ahkâm-ı ilâhiyyeyi bildiren ilme (Fıkh) ilmi denir. Fıkh âlimlerine<br />

(Fukahâ) denir. Fukahânın muhtelif mezhebleri vardır. Sonra<br />

gelen âlimler, bu mezhebleri seçmekde ve bunlarla amel etmekde,<br />

birbirlerinden ayrılmışlardır. Bunların çoğu, meşhûr olan mezheblerden<br />

birini seçmeli, her işde bu mezhebi taklîd etmeli dedi.<br />

Kitâbdan, Sünnetden nasîbi olmıyan ve âlimlerin kitâblarından<br />

anlamıyanlar için, böyle taklîd etmek mubârekdir. Fekat taklîd<br />

ederken, Kitâba ve Sünnete uymağı niyyet etmiş olmaları şartdır.<br />

Bir iş için, müctehidin ictihâdının, açık bir âyete veyâ hadîse uymadığını<br />

çok zan ederse, bu işde, Kitâba ve hadîse dahâ uygun<br />

olan başka müctehide uymalıdır. Bu iş için başka mezhebe uymak<br />

yasakdır dememelidir. Sonra gelen âlimler arasında bir kimse,<br />

Sünneti ve Eserleri iyi öğrenmiş ve islâm fukahâsından birinin<br />

sözlerini iyi incelemiş ise, bir fakîhin sened edindiği hadîsi, râvîleri<br />

ile biliyor ise ve muhâlif görünen hadîsleri karşılaşdırarak bunlardan<br />

hükm çıkarabilip, mezhebine hizmet edebiliyor ve mezhebinin<br />

imâmının usûlüne uyarak yeni hükmler çıkarabiliyorsa, böyle<br />

âlimlere (Müctehid-i fil-mezheb) denir. Bu yol da mubârekdir.<br />

Müslimânların çoğu, kendi memleketlerinde yayılmış olan bir<br />

mezhebi veyâ babalarından, hocalarından işiterek öğrendikleri bir<br />

mezhebi taklîd ediyorlar. Yalnız bir mezhebin kitâblarını okuyabilen<br />

ve delîlleri incelemesini bilmiyen kimseler için bu yol uygun-<br />

– 344 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!