Hakikat Kitabevi Yayinlari - Faideli Bilgiler - Ahmed Cevdet Pasa - Huseyin Hilmi Isik
(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir. I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır. II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir. III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.
(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir.
I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır.
II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir.
III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Şah Veliyyullah <strong>Ahmed</strong> Sâhib Dehlevînin “rahmetullahi teâlâ<br />
aleyh” de kendisi gibi, dinde reformcu olduğunu bildiriyor. Müslimânların<br />
îmânları asrlarca şübhelerle dolu idi demek, hep mezhebsizlik<br />
çöplüğünden çıkan pis kokuların esintileridir. Veliyyullah-ı<br />
Dehlevînin, Ehl-i sünnet olduğuna eserleri şâhid olduğu gibi,<br />
Abdüllah-i Dehlevî hazretleri de bildirmekdedir. Mevdûdîyi de,<br />
şübheli îmânın, îmân olmadığını anlamıyacak kadar câhil sanmıyoruz.<br />
Fekat asrlar boyunca müslimânların îmânlarının şübheli îmân<br />
olduğunu söylemek, câhillikden dahâ kötü bir sapıklıkdır. Yeryüzündeki<br />
müslimânların yüzde doksanını teşkîl eden Ehl-i sünnetin<br />
îmânları her asrda doğru idi ve inandıkları şeyde de şübheleri yok<br />
idi. Bozuk fırkalar zâten, müslimânlığı temsîl edecek bir sayıda değil<br />
idi.<br />
Seksenbirinci sahîfesinde, (Hilâfet fikri ve doktrini ile saltanat<br />
arasındaki fark, Şah Veliyyullah tarafından îzâh edilmiş ve hadîs-i<br />
şerîfden, eskilerin pek bilemediği tablolar onun tarafından çizilmişdir)<br />
diyor.<br />
Şâh Veliyyullahın (Musaffâ) denilen kitâbında, (Çağımızın budala<br />
adamları ictihâdı terk etdiler. Deve gibi, burunlarına takılı<br />
halka ile nereye gitdiklerini bilmiyorlar. Hepsi ayrı ayrı yollar tutmuşlar.<br />
Müşterek şu’ûra sâhib olmamaları acınacak hâllerdendir)<br />
dediğini överek bildiriyor.<br />
Şâh Veliyyullah-ı Dehlevî, hiçbir kitâbında Ehl-i sünnet âlimlerine<br />
budala dememişdir. Dört mezhebden ayrılmış olan sapık<br />
fırkalardan şikâyet etmekdedir. Şâh Veliyyullahın, Ehl-i sünnet<br />
âlimlerine olan saygısını anlatmak için, onun (İzâle-tül-hafâ) kitâbının<br />
ikinci cildinin üçyüzyetmişyedinci sahîfesinden birkaç satırı<br />
terceme ediyoruz: Resûlullah buyurdu ki, (Fârisden [ya’nî Îrândan]<br />
büyük âlimler hâsıl olacakdır). Buhârî ve Müslim ve Tirmüzî<br />
ve Ebû Dâvüd ve Nesâî ve İbni Mâce ve Dârimî ve Dâre-Kutnî<br />
ve Hâkim ve Beyhekî ve dahâ nice büyük hadîs âlimleri “rahmetullahi<br />
teâlâ aleyhim ecma’în” hep Fârisde yetişdikleri gibi, Ebüttayyib<br />
[Kâdı Tâhir Taberî] ve şeyh Ebû Hâmid [İsferâînî] ve şeyh<br />
Ebû İshak-ı Şîrâzî ve Cüveynî [Abdüllah bin Yûsüf] ve oğlu<br />
imâm-ül Haremeyn Abdülmelik bin Abdüllah Cüveynî ve imâm-ı<br />
Muhammed Gazâlî gibi fıkh âlimleri Fârisde yetişmişlerdir. Hattâ<br />
imâm-ı Ebû Hanîfe ve Mâverâ-ün-nehrdeki ve Horasandaki talebeleri<br />
de Fâris âlimleridir ve bu hadîs-i şerîfdeki müjdeye dâhildirler.<br />
Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem”, (Her yüz senede<br />
bir müceddid hâsıl olacakdır) buyurdu. Buyurduğu gibi, her yüz<br />
senede bir müceddid hâsıl olup, dîni kuvvetlendirdiler. Birinci<br />
– 343 –
Change language