Hakikat Kitabevi Yayinlari - Faideli Bilgiler - Ahmed Cevdet Pasa - Huseyin Hilmi Isik
(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir. I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır. II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir. III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.
(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir.
I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır.
II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir.
III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
anılan meşhûr molla Alî bin <strong>Ahmed</strong> Basrî şâfi’înin, (Fasl-ül-hitâb)<br />
ve (Keşf-ül-hicâb) kitâbları, bunun doğru yoldan sapdığını isbât etmekdedir.<br />
<strong>Ahmed</strong> Kabânî 1235 [m. 1819] da vefât etdi.<br />
(Delâil-i hayrât) kitâbında, Seyyidinâ, Mevlânâ gibi kelimeler<br />
bulunduğu için, bu kitâbı yakdırdı. Hâlbuki, sultân ikinci Abdülhamîd<br />
Hân, hergün Delâil-i hayrât okurdu. Abdülvehhâb oğlu, elimden<br />
gelseydi, Hücre-i se’âdeti yıkardım. Kâ’be üstündeki altın oluğu<br />
atar, yerine tahta oluk kordum derdi. Kendisine inanmıyanlara<br />
kâfir derdi. Ömer bin Fârıd ile Muhyiddîn-i Arabî hazretlerinin<br />
kâfir olduklarını söylerdi. (Ümmetimin mezheblere ayrılması rahmetdir)<br />
hadîs-i şerîfi ile alay ederdi. Vakflara inanmaz, islâmiyyetde<br />
evkâf yokdur derdi. Kâdîların, hâkimlerin aldıkları ma’âş rüşvetdir<br />
derdi. Kabânî Alî efendi, bunlara birer birer cevâb yazmış,<br />
hepsini vesîkalarla çürütmüşdür.<br />
İbni Teymiyye, nehr, kaplıca, kaynarca, ağaç, dağ ve mağara gibi<br />
yerlere şifâ için gitmek, mezârlara adak yapmak, hep günâhdır,<br />
derdi. Kabr ziyâreti ve türbelerde kurban kesilmesi ve ölülerden<br />
yardım istenmesi şirkdir derdi.<br />
Ehl-i sünnet âlimlerine göre, Resûlullahın “sallallahü teâlâ<br />
aleyhi ve sellem” kabrini ziyâret etmek sünnetdir. Vâcib diyenler<br />
de oldu. İbni Âbidîn (Dürr-ül-muhtâr) hâşiyesinde diyor ki, (İbni<br />
Teymiyyeden önce, hiçbir âlim kabr ziyâretini yasak etmedi. O, yeni<br />
bir bid’at çıkardı. Bütün müslimânların gözünden düşdü). Müslimdeki<br />
hadîs-i şerîfde, (Kabr ziyâretini yasak etmişdim. Şimdiden<br />
sonra, ziyâret ediniz!) buyuruldu. Necmeddîn Ömer bin Haccî (Elcevâb<br />
fî reddi alâ İbni Teymiyye) kitâbında türbeleri ziyâret etmek<br />
câiz olduğunu isbât etmekde ve İbni Teymiyyeyi kuvvetli delîllerle<br />
red etmekdedir. Burhaneddîn İbrâhîm bin Muhammed de, aynı<br />
ismde güzel bir kitâb yazmışdır. Bu iki kitâb, Süleymâniyye kütübhânesi,<br />
Beşir Ağa kısmında mevcûddur.<br />
Abdülvehhâb oğlu, İbni Teymiyyenin yasak dediği şeylere<br />
küfrdür dedi. Türbelere adak yapanlara, türbelerde düâ edenlere,<br />
etrâfında dönenlere, örtüsünü öpenlere, toprak alanlara ve Evliyâdan<br />
“rahime-hümullahü teâlâ” yardım istiyenlere kâfir dedi.<br />
Bunları yapanlara kâfir demiyenler de kâfir olur dedi. (Keşf-üşşübühât)<br />
kitâbında, (Şefâ’at, yâhud Allaha yakınlık niyyeti ile<br />
Peygamberlere, Evliyâya istigâse, ya’nî tevessül edenlerin kanları<br />
ve malları halâldır) diyerek müslimânları öldürmeği, mallarını yağma<br />
etmeği emr etmekdedir. Bu kitâbı türkçeye de çevrilmişdir.<br />
Hâlbuki, dinde zarûrî olarak bilinen şeylere, meselâ Allahü teâlânın<br />
var ve bir olduğuna, beş vakt nemâzın farz olduğuna inanmı-<br />
– 320 –
Change language