Hakikat Kitabevi Yayinlari - Faideli Bilgiler - Ahmed Cevdet Pasa - Huseyin Hilmi Isik
(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir. I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır. II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir. III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.
(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir.
I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır.
II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir.
III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
hennemdekilerin hepsi çıkacak. Cehennemin hepsi boş kalacak diyenler,<br />
Kur’ân-ı kerîme ve hadîs-i şerîflere karşı gelmiş oluyorlar.<br />
Cehennem azâbının kâfirlere ebedî olduğunu Ehl-i sünnet âlimleri<br />
ve âdil imâmlar sözbirliği ile bildirdiler. (Nisâ) sûresinin 169.cu<br />
âyetinde, (Kâfirler Cehennemde ebedî kalacaklardır) buyuruldu.<br />
(Mü’minlerin yolundan ayrılanları Cehenneme atarız) meâlindeki<br />
âyet-i kerîmeler, bunlara cevâbdır. Mü’minlerden günâhı çok olanların<br />
bulundukları Cehennemin birinci tabakası boşalacakdır. Kâfirlerin<br />
bulundukları başka tabakaları hiç boşalmıyacakdır.<br />
Mü’minler şefâ’ate kavuşarak azâbdan kurtulacak, yalnız bunların<br />
yerleri boşalıp, Cehennemin yalnız birinci tabakasının dibinde otlar<br />
bitecekdir. İmâm-ı Kurtubî yukardaki hadîsin (Mevkûf) olduğunu<br />
yazıyor. Resûlullahdan işitildiği bildirilmemişdir, diyor.<br />
Muhyiddîn-i Arabî hazretleri de, Cehennemin kapıları hiç açılmaz.<br />
Kâfirler Cehennemde ebedî kalırlar, diyor. Cehennemden çıkılacak<br />
diyenler, mü’minlerin çıkacaklarını bildirmişlerdir.) İbni Teymiyye,<br />
mü’minlerin Cehennemden çıkacaklarını bildiren hadîs-i<br />
şerîfleri kâfirlere teşmîl ederek, âyet-i kerîmeleri ve tevâtür ile icmâ’ı<br />
inkâr etmiş oluyor. Ehl-i sünnet âlimlerine kâfir demek, insanın<br />
küfrüne sebeb olur. Selef-i sâlihînin başka başka te’vîl yapmadıkları<br />
âyetleri ve tevâtür hâsıl olmuş hadîsleri inkâr etmenin küfr<br />
olduğu (Redd-ül-muhtâr)da (Kâdîlık) bahsinde de yazılıdır. Tancalı<br />
(İbni Battûta) adı ile meşhûr olan mâlikî âlimlerinden Muhammed<br />
bin Abdüllah, (Tuhfetünnüzzâr) târîhini İbni Cezî adındaki<br />
kâtibine yazdırmış, bu kitâb çeşidli dillere terceme edilmişdir.<br />
Türkçeye ikinci tercemeyi Muhammed Şerîf beğ yapmış ve 1335<br />
[m. 1917] yılında İstanbulda basılmışdır. Bunun 9. cu sahîfesi sonunda<br />
(İbni Teymiyyenin ilmi çokdu. Fekat, aklında bozukluk vardı)<br />
diyorlar. İslâmiyyete uymıyan çeşidli sözlerini bildiriyorlar.<br />
Meselâ (Şâmda idim. Cum’a nemâzında idim. İbni Teymiyye hutbe<br />
okudukdan sonra, benim şimdi indiğim gibi, cenâb-ı Allah dünyâ<br />
göküne iner diyerek merdivenlerden indi. Mâlikî âlimi (İbni<br />
Zehrâ) bu sözün kötülüğünü cemâ’ate uzun anlatdı. Cemâ’atin çoğu<br />
câhil olup, İbni Teymiyyeyi hak yolda sanıyor. Onun yaldızlı<br />
sözlerini çok seviyorlardı. Bu mâlikî âliminin sözü ile İbni Teymiyyenin<br />
üzerine yürüdüler. Elleri ile, na’lınları ile döğdüler. Yere<br />
yıkıldı. Sarığı düşdü. İpek takkesi meydâna çıkdı. Bunu behâne<br />
ederek, hanbelî kâdîsına götürdüler. Kâdî tarafından habs ve<br />
ta’zîr olundu. Mâlikî ve şâfi’î âlimleri, bu ta’zîrin haksız olduğunu<br />
söylediler. İş, melik Nâsıra intikâl etdi. Kurulan âlimler hey’eti, İbni<br />
Teymiyyenin fitne çıkardığına karar verdi. Sultânın emri ile,<br />
Şâmda habs edildi) diyor. İbni Battûtanın bu yazısı, Yûsüf-i Neb-<br />
– 314 –
Change language