22.02.2018 Views

Hakikat Kitabevi Yayinlari - Faideli Bilgiler - Ahmed Cevdet Pasa - Huseyin Hilmi Isik

(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir. I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır. II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir. III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.

(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir.

I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır.

II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir.

III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

mikleri Efganistâna götürüldü. Masonlar, bunun islâm düşmanlığını,<br />

ihtilâlci ve fesadcı hareketlerini başka dürlü yazıyorlar. Bunu<br />

büyük gösterebilmek için, şeyh-ul-islâm efendiye ve islâm âlimlerine<br />

câhil, gerici demekden sıkılmıyorlar. [Bunların islâmiyyete<br />

verdikleri zararlar, Prof.Dr. Muhammed Hüseynin arabî olarak<br />

yazdığı ve İnsan yayınlarının terceme etdirerek 1986 senesinde,<br />

“Modernizmin İslâm Dünyâsına girişi” ismi ile İstanbulda neşr etdiği<br />

kitâbda uzun yazılıdır.]<br />

1362 [m. 1943] senesinde vefât etmiş olan, büyük islâm âlimi<br />

Seyyid Abdülhakîm Efendi hazretleri buyurdu ki, (Dinde reform<br />

sapıklığını ortaya ilk çıkaran, (İbni Teymiyye) oldu. Bu sapıklık<br />

sonradan, câhiller ve islâm düşmanları tarafından küfre kadar götürüldü).<br />

İbni Teymiyye, 661 [m. 1263] de Harrânda tevellüd ve<br />

728 [m. 1328] de Şâmda kal’ada habs iken hastalanarak öldü. Ehl-i<br />

sünnet âlimlerini beğenmiyordu. Tesavvufu büsbütün inkâr ediyordu.<br />

Muhyiddîn-i Arabî, Sadreddîn-i Konevî “rahmetullahi teâlâ<br />

aleyhimâ” gibi islâmın göz bebeklerine kâfir diyordu. Hâlbuki,<br />

bir müslimâna kâfir diyenin kendisi kâfir olacağını bilmiyecek kadar<br />

câhil değildi. Ne yazık ki, islamiyyeti kendi görüşüne, dar kafasına<br />

uydurmağa kalkışmış, aklı ermediği hakîkatleri inkâr ederek,<br />

dalâlete düşmüşdü. İslâm âlimlerinin büyüklerinden ve tesavvuf<br />

ilminin mütehassıslarından Abdülvehhâb-i Şa’rânî “rahmetullahi<br />

aleyh”, (Tabakât-ül-kübrâ) kitâbında, İbni Teymiyyenin bu<br />

acıklı hâlini ortaya koymakda, önsözünde (Velîyi, ancak Velîler<br />

tanır. Velî olmayanın ve vilâyetden haberi olmayanın, vilâyete<br />

inanmaması, onun inâdcı ve câhil olduğunu gösterir. Şimdi ibni<br />

Teymiyyenin tesavvufu inkâr etmesi ve âriflere dil uzatması böyledir.<br />

Bunun gibi kimselerin kitâblarını okumamalı, yırtıcı hayvanlardan<br />

kaçar gibi, onlardan sakınmalıdır. Tesavvuf büyüklerinden<br />

Ebül Hasen Şâzilî de, Evliyâyı inkâr edenlerin hâllerini uzun anlatmakdadır)<br />

demekdedir. İbni Teymiyyeciler, bunun için Abdülvehhâb-i<br />

Şa’rânîye “rahime-hullahü teâlâ” düşman olmuşlar, islâmın<br />

bu büyük âlimini yalan ve iftirâ oklarına hedef yapmışlardır.<br />

(İbni Teymiyye), ilk müslimânların, Kur’ân-ı kerîme ve hadîs-i<br />

şerîflere uyduklarını, sonradan gelen mezheb imâmlarının, kendi<br />

görüşlerini de işe karışdırdıklarını söylüyor, Ehl-i sünnete çatıyordu.<br />

Hâlbuki, onyedinci maddenin cevâbında bildirildiği gibi, Ehl-i<br />

sünnet âlimleri “rahime-hümullahi teâlâ”, din bilgilerinde, hiçbir<br />

zemân naklden ayrılmamışlardır. Kendi görüşlerine uymamışlardır.<br />

Hele imâm-ı a’zam Ebû Hanîfenin “rahmetullahi aleyh” kendi<br />

görüşünü naklden aşağı tutduğu, islâm âlimlerinin sözbirliği ile<br />

– 308 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!