22.02.2018 Views

Hakikat Kitabevi Yayinlari - Faideli Bilgiler - Ahmed Cevdet Pasa - Huseyin Hilmi Isik

(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir. I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır. II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir. III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.

(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir.

I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır.

II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir.

III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

çokluğu meydândadır. Şark edebiyyâtında, şi’rlerde şehvânî düşüncelerin<br />

yayılmış olması, şarkda fuhş ve sefâhet hayâtının yok<br />

denecek kadar az olmasındandır. Şarklı bir şâ’ir, dilberin söz verdiği<br />

bûseyi gazeline kıymet vermek için yazmak ister. Çünki, bu<br />

görülmemiş birşey gibidir. Hâlbuki, Avrupada, bunlar caddelerde<br />

yapılır da, aldırış eden olmaz. Dul kadınlar dahâ ucuzdur. Bugün<br />

Avrupada ve sosyetenin, kadın hürriyyetinin yayıldığı islâm memleketlerinde,<br />

erkekler kolay evleniyor. Kadınların koca bulması<br />

ise, çok güç oluyor. Erkekler nazlı olup, kadında güzellik veyâ para<br />

arıyor. Kadın ise, erkeğin izdivâç talebini kabûl etmekdedir. Ev<br />

kurmak için kadınların çekdiği bu güçlüklere karşılık olarak, bir<br />

veyâ birkaç gecelik eş arıyan gençlerden, pek kolaylık görüyorlar.<br />

Müslimân memleketlerinde vakti geçmiş ve kocasız kalmış kız<br />

bulunamaz. Erkeklerle kadınlar birbirine taksîm olunmuş ve artan<br />

kadınlar da, islâmiyyetdeki, (teaddüd-i zevcât) ni’meti sâyesinde,<br />

bir ev hanımı olmuşdur. Hâlbuki, Avrupada, artan kızlar, nikâhsız,<br />

gayr-i meşrû’ erkeklerden kazandıkları paraları birikdirerek, nikâhlı<br />

zevc ararlar.<br />

Avrupada ve sosyete hayâtı bulunan yerlerde aşk denilen şey<br />

yokdur. Çünki, her tarafa kadınlar, kızlar serpilmişdir. Hâlbuki islâm<br />

memleketlerinde, bir erkek, kırk yılda bir güzel kadın görür.<br />

Bu nâdir tesâdüfle, ona âşık olur. Dahâ güzelini ona göstermemek<br />

için, aşkın gözüne çekdiği perde ile etrafdaki tesettür perdesi bir<br />

araya gelir. Hattâ, ikinci perdenin, değil başkasını, yine o kadını bile<br />

bir dahâ göstermemesi yüzünden aşk ateşi körüklenir. Şu hâl, islâm<br />

memleketlerinde, kadının çok kıymetli ve ehemmiyyetli olduğunu<br />

göstermekdedir. Kadını, ma’şûkalık makâmından uzaklaşdıran<br />

sosyete hayâtında, kadınların ne kıymeti olabilir?<br />

Sosyete kadınlarının acınacak hâlini (madame le Lara Mardirous)<br />

adında, Fransanın büyük bir şâ’ir kadınından dinleyelim. Bunları<br />

Cenâb Şihâbüddîn beğ (Evrâk-ı eyyâm) adındaki mecmû’asında<br />

terceme etmişdir.<br />

(Kadınlarınıza söyleyiniz! Se’âdetlerinin kıymetini bilsinler!<br />

Kapalı yaşamağa alışsınlar! Kapalı yaşamak, onları öyle sıkıntılardan<br />

korur ki... Ah, şu omuzumda hıçkırarak ağlamış kızların adedini<br />

bilseler. Kulaklarım, sevilmiş kızların çok fecî’ ve kalbleri yakan<br />

şikâyetleri ile dolu. Evet, ışıklar ve çiçeklerle dolu bir baloya<br />

girebilmek, çok tatlı gibi görünür. Fekat, sevdiği zevci ile oraya gelen<br />

kadının kalbini kemiren kıskançlığı, ne çok elem verici bir yılandır?<br />

Bunu düşünebilir misiniz? Balo, tiyatro, bütün buluşma<br />

yerleri, zevcesine bağlı olan bir erkek, yâhud kocasını seven bir<br />

– 290 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!