22.02.2018 Views

Hakikat Kitabevi Yayinlari - Faideli Bilgiler - Ahmed Cevdet Pasa - Huseyin Hilmi Isik

(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir. I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır. II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir. III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.

(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir.

I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır.

II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir.

III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

her bakımdan âcizdir. Fekat, müslimânlar kendilerini âciz, başkalarını<br />

kuvvetli bilseydi, o zemân reformcunun birşey söylemeye<br />

hakkı olurdu.<br />

30 — (Çocukların zihnindeki anlama ve inceleme hâssasını ve<br />

bunları sormasını Osmânlı âilesinde kahhâr ve câhil cevâblarla<br />

körletmeyen, öldürmeyen yok gibidir. İnsanların sonsuz bir acz<br />

içinde olduğuna, herşeyin Allah tarafından yapıldığına, mezârların<br />

Allah ile kulları arasında bir vâsıta, bir şefâ’atçı olduğuna, devlet<br />

reîsinin hâkim-i mutlak bulunduğuna inanan ve cinler, periler,<br />

vampirler ile dolu rü’yâlar içinde boğulan kara câhiller, çocuklarının<br />

(niçin?)lerine her zemân: Allah yapıyor. Allah böyle takdîr etmiş,<br />

çok sorma, sus, günâhdır, küfrdür cevâbını verirler. Din âlimleri<br />

de, millete ibâdetlerin ahlâkî, ictimâ’î fâidelerini anlatmazlar.<br />

Yâhud anlatamazlar. Ana-babanın çocuk üzerindeki ezici davranışları,<br />

âlimlerin islâmiyyeti böyle yanlış anlamalarından ve anlatmalarından<br />

olmuşdur. Din, ahlâk, âdetler ve nâmûs üzerinde çocuğun<br />

düşünmesi, sorması yasakdır. Böylece çocuklarda tevekkül ve<br />

teslîmiyyet, irâdenin çökmesi, kararsızlık ve bunların netîcesinde,<br />

seciyyesizlik ve şahsiyyetsizlik hâsıl olmakdadır. Bunların hepsi<br />

ise, mağlûb olmak için ve kötü huyların yerleşmesi için elverişli sebeblerdir)<br />

diyor.<br />

Cevâb: Dinde reformcunun yazdığı fenâlıkların hepsi dönüp<br />

dolaşıp dîne ve dînin dahâ ziyâde kazâ ve kader bilgisine ve din bilgilerinde<br />

süâl sorulamıyacağına yükletilmekdedir.<br />

Mezârların Allahü teâlâ ile insanlar arasında bir vâsıta olması<br />

fikrini ileri sürerek, islâmiyyeti ve din âlimlerini suçlamak hiç doğru<br />

değildir. İslâm âlimlerinin hepsi, bu fikri red etmekdedir. Ehl-i<br />

sünnet âlimleri, müslimânları Allahdan başka kimseye tapınmakdan<br />

söz birliği ile men’ etmişlerdir. Allahü teâlâ ile kulları arasında<br />

ölülerin hattâ dirilerin vâsıta olması, müslimânlıkda değil, hıristiyanlıkda<br />

vardır. Papasların para karşılığında her günâhı afv<br />

edeceklerine inanıyorlar. [İslâmiyyetde hiçbir âlim, hiçbir velî,<br />

hiçbir Peygamber kimsenin günâhını afv edemez. Her müslimân<br />

günâhlarının afv edilmesi için, Allahü teâlâya kendisi düâ eder,<br />

yalvarır. Allahü teâlâ, sevdiği kullarının düâlarını kabûl edeceğini<br />

bildirdi. Bunun için, müslimânlar, Allahü teâlânın sevdiği kullarının<br />

dirilerine ve ölülerine yalvararak kendileri için düâ etmelerini<br />

isterler.] Bunu müslimânlara yükleyip seciyyesizlik diyorlar da, hıristiyanlarda<br />

bulunduğu hâlde, Avrupalılara neden seciyyesiz demiyorlar?<br />

Son zemânlarda ilerici âilelerde alafranga yetişdirilen<br />

çocuklarda, o beğenilmeyen din terbiyesi olmadığı hâlde seciyye-<br />

– 230 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!