22.02.2018 Views

Hakikat Kitabevi Yayinlari - Faideli Bilgiler - Ahmed Cevdet Pasa - Huseyin Hilmi Isik

(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir. I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır. II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir. III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.

(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir.

I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır.

II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir.

III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

in sözlerinin ve kitâblarının ve dergilerinin hatâlı olması, islâmiyyetin<br />

temel kitâblarına kusûr ve leke kondurmağa sebeb olamaz.<br />

Bu temel kitâbları her asrın modasına, gidişine göre değişdirmeğe<br />

kalkışmak, her zemân için yeni bir din yapmak demek olur.<br />

Böyle değişiklikleri, Kur’ân-ı kerîme ve hadîs-i şerîflere dayanarak,<br />

bunlara uydurarak yapmağa kalkışmak, Kur’ân-ı kerîmi ve<br />

hadîs-i şerîfleri bilmemenin, islâmiyyeti anlamamanın bir alâmetidir.<br />

İslâmın emrlerinin, yasaklarının zemâna göre değişeceğini<br />

sanmak, islâm dîninin hakîkatine inanmamak olur. Bir âyet-i kerîmede<br />

meâlen, (Mü’minler ma’rûf olan şeyleri emr eder) buyuruldu.<br />

Kur’ân-ı kerîme, islâmiyyete saygısızca saldıran aşırı reformculardan<br />

Ziyâ Gökalp ve benzerleri, bu âyet-i kerîmedeki<br />

ma’rûf kelimesine, örf, âdet diyerek, islâmiyyeti âdete, modaya<br />

göre değişdirmeğe, böylece mason üstâdlarının gözüne girip sandalya,<br />

koltuk kapmağa kalkışdılar. Dünyâlık ele geçirmek için<br />

dinlerini satdılar. Ziyâ Gökalp, bu hizmetine karşılık, ittihadcıların<br />

genel merkez a’zâlığına getirildi. Bunun dediği gibi, islâmiyyet<br />

âdetlere yer verseydi, dahâ kuruluşunda câhil arabların kötü âdetlerini<br />

yasak etmez, o zemânın en kıymetli âdeti olan ve Kâ’benin<br />

içine kadar girmiş bulunan putperestliği hoş görürdü. Âyet-i kerîmedeki<br />

(Ma’rûf) kelimesi, (islâmiyyetin kabûl etdiği iyilikler) demekdir.<br />

İslâm dîni ilm üzerine kurulmuşdur. Her bakımdan, selîm<br />

olan akllara uygundur. Kur’ân-ı kerîmde ve hadîs-i şerîflerde<br />

açıkça bildirilmemiş olan şeylerde, akla ve ilme uygun yeni emrler<br />

çıkarmak, ya’nî kıyâs ve ictihâd yapmak islâmiyyetin ana kaynaklarından<br />

biri olur ise de, bunu yapabilmek için, herşeyden önce<br />

müslimân olmak ve lüzûmlu bilgilere mâlik olmak lâzımdır.<br />

Dinde reform istiyenler, temel kitâblara dokunmayıp, yalnız câhil<br />

halk arasına yerleşmiş olan hurâfeleri yok etmeği düşünüyorlarsa,<br />

buna birşey denemez. İslâmiyyete hizmet etmiş olurlar. Fekat,<br />

böyle iyi düşündüklerine inanabilmemiz için, önce hakîkî ve<br />

samîmî müslimân olduklarını isbât etmeleri gerekir. Müslimân<br />

olmıyan bir kimsenin, müslimân görünerek, kendi silâhımızla bize<br />

hücûm etmeğe kalkışması, büyük bir haksızlık, pek ayıp ve çok<br />

küçüklük olur. (Dinde reform) istiyenlerin, müslimân görünmeleri<br />

ve yalnız müslimânım demeleri değil, müslimân olduklarını<br />

isbât etmeleri lâzımdır. Bir müslimânın ölüm korkusu olmadıkça<br />

dinsiz görünmesi câiz değildir. Buna karşılık, dinsizlik demek, iki<br />

yüzlülük, yalancılık demek midir ki, işlerine geldiği zemân müslimân<br />

görünüyorlar. Evet, müslimânım diyen bir kimseyi sorguya,<br />

– 202 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!