22.02.2018 Views

Hakikat Kitabevi Yayinlari - Faideli Bilgiler - Ahmed Cevdet Pasa - Huseyin Hilmi Isik

(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir. I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır. II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir. III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.

(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir.

I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır.

II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir.

III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

1834] de vefât etmişdir. (İrşâd-ül-fuhûl) kitâbında diyor ki: ((Taklîd)<br />

bir kimsenin re’yini ya’nî ictihâdını, delîlini bilmeden kabûl<br />

etmekdir. Bir kimsenin rivâyetini, verdiği haberi kabûl etmek, rivâyet<br />

olunan kimsenin sözünü kabûl etmekdir. Âlimlerin çoğuna<br />

göre, mesâil-i şer’ıyyede, ya’nî amelde, taklîd aslâ câiz değildir.<br />

İbni Hazm, bunda icmâ’ olduğunu bildirdi. Mâlikî mezhebinin<br />

böyle olduğunu Kurâfî bildirdi. Şâfi’î ve Ebû Hanîfe de, bizi taklîd<br />

etmeyin dediler. Ölüleri taklîd etmek câiz olmadığında icmâ’<br />

vardır. Üsûl âlimlerinin çoğunun bunu bildirmediklerine şaşılır.<br />

Dört imâma tâbi’ olanların çoğu, âmî olanın taklîd etmesi vâcibdir<br />

dediler. Böyle söyliyenler mukallid oldukları için, sözleri huccet<br />

olamaz. Eshâb ve tâbi’în zemânında taklîd yokdu. Birbirlerinden<br />

Kitâbı ve sünneti sorup öğrenirlerdi. (Bilenlerden sorunuz!)<br />

âyeti de, hükm-i ilâhîyi sorunuz demekdir. Bilenlerin re’yini sorunuz<br />

demek değildir. (İhtilâf etdiğiniz şeyleri Allaha ve Resûlüne<br />

havâle ediniz!) âyeti, taklîdi men’ etmekdedir. Resûlullah “sallallahü<br />

aleyhi ve sellem”, bir yere gönderdiği Eshâbına, (Sünnetde<br />

bulunmıyan şeyleri re’yiniz ile bulup hükm ediniz!) buyururdu.<br />

Müctehidi taklîd eden kimse, onu islâmiyyetin sâhibi yapmış olur.<br />

Bu ise, Resûlullaha mahsûsdur.)<br />

Âlimlerin çoğuna göre amelde taklîd câiz değildir demesi, Şevkânînin<br />

kendi görüşüdür. Müctehidlerin birbirlerini taklîd etmeleri<br />

câiz olmadığını ileri sürerek, böyle söylemekdedir. İbni<br />

Hazm (vefâtı 456 [m. 1064]) gibi bir sapığı kendine şâhid gösteriyor.<br />

Dört mezheb imâmları, avâmın başkasını taklîd etmiyeceklerini<br />

bildirmemişdir. Bunu, dahâ önce uzun yazdık. Ölüler taklîd<br />

edilmez sözü ise Şevkânînin bağlı bulunduğu şî’î fırkasının inançlarından<br />

biridir. Ehl-i sünnet âlimlerinin böyle söylemediklerine<br />

şaşması da, bu şî’î inancına çok bağlı bir sapık olduğunu göstermekdedir.<br />

(Dört mezhebdeki fıkh âlimleri taklîdci oldukları için<br />

sözleri huccet olmaz) demesi de, Şevkânînin kendi sapık ve şiddetli<br />

te’assubu ile bocaladığını gösteriyor. Mukallid olan fıkh<br />

âlimleri, mezheb imâmını taklîd eder, kendiliğinden söylemez dediğine<br />

göre, mukallid olan âlimlerin sözü, mezheb imâmının sözü<br />

olur. Bunun ise, huccet olduğu, kendi sözünden de anlaşılmakdadır.<br />

Eshâb-ı kirâm zemânında, elbette taklîde lüzûm yokdu. Çünki,<br />

hepsi müctehid idi. Tâbi’înden mukallidlerin, müctehidlerden<br />

katkat fazla olduğunu gösteren binlerce misâl, kitâbları doldurmakdadır.<br />

Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” hâkim olarak<br />

gönderdiği Eshâbına re’yleri ile hükm etmelerini emr buyurduğunu<br />

kendi de yazmakdadır. Böylece, kendi iddi’âlarını kendi-<br />

– 151 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!