Hakikat Kitabevi Yayinlari - Faideli Bilgiler - Ahmed Cevdet Pasa - Huseyin Hilmi Isik
(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir. I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır. II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir. III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.
(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir.
I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır.
II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir.
III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
(Şevkânî gibi kimseler, dinde söz sâhibi olmakdan çok uzakdır.<br />
Şevkânînin sözü, din işlerinde sened olamaz. Şevkânînin, (İbni<br />
Abbâs tefsîri, aslâ tefsîr değildir) dediğini yazıyorsunuz. İbni Abbâs<br />
tefsîri diye bir kitâb yokdur. Abdüllah ibni Abbâs “radıyallahü<br />
anhümâ” kitâb yazmadı. Kendisi Server-i âlemin “sallallahü<br />
aleyhi ve sellem” kıymetli sohbetlerine devâm etmiş ve Cebrâîl<br />
aleyhisselâmı görmüş ve Eshâb-ı kirâm “aleyhimürrıdvân” arasında<br />
en âlimlerden biri olarak tanınmış olduğundan, hadîs-i şerîfler<br />
için olduğu gibi, ba’zı âyet-i kerîmeler için de, beyânâtda bulunmuşdur.<br />
Tefsîr âlimlerimiz, bu yüksek beyânları alarak, tefsîrlerini<br />
süslemişlerdir. Beydâvî tefsîri bunlardandır. Bu, tefsîrlerin pek<br />
yüksek derecede olduklarını, islâm âlimleri sözbirliği ile bildirmişlerdir.<br />
Şevkânînin sözünü düzeltmek lâzımdır. Bunu düzeltmek<br />
için de, yüksek olan (Üsûl-i hadîs) ilminin ince kâidelerini bilmek<br />
lâzımdır. Şevkânînin bu derecelere erişmiş olması ise, belli değildir.<br />
Çünki, o makâmlarda bulunsaydı, büyük âlimlerin kâidelerine<br />
uymayan sözde bulunmazdı) demekdedir. Kuveyt müftîsi Muhammed<br />
bin <strong>Ahmed</strong> Halef’in (Cevâb-üs-sâil) kitâbının altmışdokuzuncu<br />
sahîfesinde, Şevkânînin, Zeydî fırkasından olduğu yazılıdır.<br />
Şevkânînin birkaç kitâbı, meselâ (İrşâd-ül-fuhûl) kitâbı uzun<br />
incelenirse, onun (Takıyye) yapdığı görülür. Ya’nî, Zeydî fırkasından<br />
olduğunu saklamakda, kendisini Ehl-i sünnet olarak tanıtmakdadır.<br />
Çünki, Ehl-i sünnet arasında bulununca, takıyye yapmaları<br />
farz imiş. Şevkânî, kitâbında, her konuda, ismleri ve kitâbları<br />
unutulmuş, fitneleri söndürülmüş olan eski sapık fırkalardaki<br />
âlimlerin ismlerini ve sözlerini, Ehl-i sünnet âlimlerinin sözleri<br />
arasına yazıp, aralarında tartışma yapmakda, reformcu ve mezhebsiz<br />
olanları haklı göstermekdedir. Mutlak ictihâdın kıyâmete<br />
kadar devâm edeceğini savunmakda, İbni Abdüsselâmın ve talebesi<br />
İbni Dakîk-ul-ıydin (vefâtı 702 [m. 1302]) ve bunun talebesi<br />
İbni Seyyidin-nâsın ve talebesi Zeyn-uddîn-i Irâkînin (vefâtı 806<br />
[m. 1404]) ve talebesi İbni Hacer-i Askalânînin ve başkalarının<br />
“rahmetullahi teâlâ aleyhim ecma’în” mutlak müctehid olduklarını<br />
yazmakdadır. Böylece, Ehl-i sünnet mezhebini sinsice içerden<br />
yıkmağa ve kendini âlimler arasında hakem olarak, hepsinden üstün<br />
bir müctehid olarak tanıtmağa çalışmakdadır. Ana dili olan<br />
arabî yüzlerce kitâb okumuş olduğunu ve âlimler arasında hakemlik<br />
yapdığını gören genç din adamları, Şevkânîyi müctehid zan etmekde<br />
ve gösterdiği zararlı yola saparak, Ehl-i sünnetden ayrılmakdadırlar.<br />
Muhammed Şevkânî, 1173 [m. 1760] da tevellüd, 1250 [m.<br />
– 150 –
Change language