Hakikat Kitabevi Yayinlari - Faideli Bilgiler - Ahmed Cevdet Pasa - Huseyin Hilmi Isik
(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir. I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır. II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir. III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.
(Fâideli Bilgiler) kitâbı üç kısımdan meydâna gelmişdir.
I.kısımda; Ma’lûmât-ı Nâfia (Fâideli Bilgiler), İslâm dîni hakkında kısa ve öz bilgiler; Ehl-i Sünnet i’tikâdı, islâmî ilimlerin ve fıkh âlimlerinin sınıflandırılması, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin hayâtı, Ehl-i Sünnet dışı bu inanç sistemi olan vehhâbîlik hakkında bilgi vardır.
II. kısımda; (Din Adamı Bölücü Olmaz) kitâbı vardır. Burada Mısırlı bir din adamı Reşid Rızânın bölücü yazılarına cevâb verilmekdedir. Ayrıca dört mezheb imâmı hakkında kısa bilgi verilmekdedir. Din adamı nasıl olmalıdır; Muhammed Ma’sûm-i Fârûkî hazretlerinin kaleminden anlatılmakdadır. Îmânda ve amelde bid’at konusu da geniş olarak îzâh edilmekdedir.
III. kısımda, (Doğruya İnan, Bölücüye Aldanma) kitâbı vardır. Birkaç dinde reformcunun bozuk düşüncelerine cevâb verilmekdedir. Cebriyye, Mu’tezîle ve Ehl-i Sünnet fırkalarının insanın yapdığı iş ve kaza-kader konusunda görüşleri; îmân yalnız inanmak mıdır, Kur’ân-ı kerîm tefsîri ve tercemeleri, Allah sevgisi ve Allah korkusu; İslâm dîninin kadına verdiği değer anlatılmakda, dinde reform yapmak istiyenlere cevâb verilmekdedir.
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
u kimselerdir. Keşf ve kerâmet, böyle kimselerin tevâtür hâlindeki<br />
haberleri ile bildirilmişdir. Evet bunlar, (Ümûr-i vicdâniyye),<br />
(Ümûr-i zevkıyye)dir. Başkalarına huccet olamaz. Bunlara<br />
inanmak emr olunmadı. Fekat, inanmak yasak da edilmemişdir.<br />
Allahü teâlânın sevdiği sâlih müslimânların tevâtür hâlinde bildirdiklerine<br />
inanmak, inanmamakdan dahâ iyidir. Müslimâna<br />
hüsn-i zan olunur. Haberlerine güvenilir. İbâdetlerde bile, sözlerine<br />
güvenilir. (İnkâr eden, mahrûm olur) sözü, kadıyye-i mukarreredir.<br />
Abdülvehhâb-ı Şa’rânî “rahmetullahi teâlâ aleyh” hazretleri,<br />
derin âlim, büyük velîdir. 898 [m. 1493] de tevellüd, 973 [m. 1565]<br />
de vefât etmişdir. Şâfi’î mezhebinin temel direklerinden biridir.<br />
Ehl-i sünnetin gözbebeğidir. Okuduğu, ezberlediği kitâblar, sayılamıyacak<br />
kadar çokdur. Bir kısmı (Mîzân-ül-kübrâ)sının önsözünde<br />
yazılıdır. Yüzlerle eseri (Keşfüzzünûn)da yazılıdır. Kitâblarından<br />
herbiri, Onun, kemâlini gösteren birer âbidedir. Hanefî<br />
mezhebinde olan âlimler de, Onun derin ilminin, keşflerinin, şühûdlarının<br />
hayrânıdırlar. Onun yeryüzünün yıldızlarından biri olduğunu<br />
bildirmişlerdir. Hadîs-i şerîfde, (Kıyâmet günü Peygamberler<br />
ve âlimler ve şehîdler şefâ’at edecekdir) buyuruldu. Bu<br />
hadîs-i şerîfe sarılarak Ondan şefâ’at bekleriz. Ehl-i sünnetin<br />
böyle gözbebeklerine saldıranların, zındık oldukları meydândadır.<br />
Zındıklar, kâfirler; müslimânların rehberi olan Muhammed<br />
aleyhisselâma da böyle saldırdılar. Meşhûr islâm düşmanı Volter<br />
kâfiri, insanların efendisini iğrenç piyeslerine mevzû’ yapacak<br />
kadar alçalmışdı. O yüce Peygamberin vârisleri olan Ehl-i sünnet<br />
âlimlerine de, bu alçak saldırılar elbet olacakdır. Bu büyük insanlar<br />
düşmanların kirli ağızlarına ve çatlak kalemlerine takılmakla<br />
elbet lekelenmez. Yere düşmekle cevherin kadri, kıymeti azalmaz.<br />
Abdülvehhâb-ı Şa’rânî ve bunun gibi, Allahü teâlânın çok sevdiği<br />
büyükler “rahmetullahi teâlâ aleyhim ecma’în”, biz Cenneti,<br />
Cehennemi, Mevkıfı, Sırâtı, bu gözümüzle gördük demiyor. Hattâ,<br />
bu dünyâda görülemez diyorlar. Bilinemez, anlaşılamaz, anlatılamaz<br />
bir hâlde kalblerimize keşf olundu. Rü’yâ gibi gösterildi<br />
diyorlar. Bu sırrı, sevdiklerine, mahremlerine haber veriyorlar.<br />
(Men-lem yezuk lem-yedri), buyuruyorlar. Ya’nî tatmıyan anlamaz<br />
diyorlar. Anlaşılmıyan şeyi inkâr etmek câhillik ve ahmaklık<br />
olur. Anlamadığına, imkânsızdır, olamaz demek ise, bir te’assubun,<br />
bir inâdın, yobazlığın ifâdesidir. Bunun için, dinde reformcu-<br />
– 109 –
Change language