20.09.2017 Views

ŞamataPlus Sayı 21

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

AĞUSTOS 2017 | Yıl 4 | <strong>Sayı</strong> <strong>21</strong> | 7 TL<br />

MARMARİS’TE<br />

ÜNLÜLER GEÇİDİ<br />

Sevdim’in<br />

‘Mücadele’si<br />

Elibelinde<br />

Kuşkonmaz<br />

Gül Hasadı<br />

En Lezzetli<br />

Kahvaltılar<br />

Bunları Yapmadan<br />

Dönmeyin<br />

Marmaris’te Bir Yıldız<br />

GÖKÇE<br />

Kırmızı Kurdele


Marmaris'te Yaz<br />

Palamutbükü'nde<br />

Otel Mavi Beyaz


otelmavibeyaz<br />

www.otelmavibeyaz.com<br />

+90 252 725 5555


Teşekkürler MARMARİS<br />

DEMİR<br />

YAPI<br />

Elite Parke<br />

kuruluşudur.


GRAND YAZICI HOTELS • İDEAL HOTELS<br />

BLUE BAYS HOTEL • TURUNÇ HOTEL<br />

JOYA DEL MAR HOTEL • KALEMCİ HOTEL<br />

POSEIDON HOTEL • ROMANCE HOTEL<br />

CİHANTÜRK HOTEL • MIRAGE HOTEL<br />

İDAŞ HOTEL • LʼETOILE BEACH HOTEL<br />

HALICI HOTEL • KOÇER BEACH<br />

ANTALYA AKAY TURİZM • FETHİYE MANAS HOTEL<br />

Ulusal Egemenlik Cad. No:15/Z5 Kemeraltı Mah.<br />

Tel: 0 252 413 63 61 • Gsm: 0 532 684 50 93<br />

www.eliteparke.com


www.grandyazicihotels.com


HER CUMARTESİ<br />

Ahmet Cemal ve Orkestrası<br />

HER PAZARTESİ<br />

Evrim Ateşleri ile Rembetiko<br />

İçmeler Mah. Atatürk Cad. No:62 Marmaris<br />

(0252) 455 55 55


kahvaltıda<br />

mangal mı<br />

yapsak?<br />

Sakin olun.<br />

Önce eşsiz köy kahvaltımızın keyfine varın,<br />

akşama doğru günlük et çeşitlerimizden istediğinizi seçin,<br />

ister burda pişirin, ister yanınızda götürün.<br />

Yörük sucuğumuzu da mutlaka deneyin.


0530 898 30 72<br />

Muğla Marmaris Karayolu Üzeri Çetibeli - Marmaris<br />

www.pasaailekasabi.com


MARMARİS’TE<br />

ÜNLÜLER GEÇİDİ<br />

Sevdim’in<br />

‘Mücadele’si<br />

Gül Hasadı<br />

Önsöz<br />

Kırmızı Kurdele<br />

Şamataplus Magazin Dergisi<br />

Aylık Yerel Süreli Yayındır.<br />

Aktüel magazin şehir ve yaşam dergisidir<br />

Yıl: 4 | <strong>Sayı</strong>: <strong>21</strong><br />

AĞUSTOS 2017<br />

İmtiyaz Sahibi<br />

Seycan AKMAN<br />

Sorumlu Yazıişleri Müdürü<br />

Seycan AKMAN<br />

Hukuk Danışmanları<br />

Av.Tunç TELLİ<br />

Haber & Fotoğraflar<br />

Ajans Dora<br />

Grafik / Tasarım<br />

Uğur SERİN<br />

ugur@samataplus.com<br />

samatamagazin@gmail.com<br />

Katkıda Bulunanlar<br />

Ahmet KARACA<br />

İrfan BİLİR<br />

Reklam Pazarlama<br />

Ajans Dora<br />

0252 417 51 55<br />

0536 328 48 72<br />

Merkez İrtibat<br />

Yunus Nadi Cd. Yaylalı Center<br />

No:20/12 Armutalan<br />

Marmaris / MUĞLA<br />

Tel: 0252 417 51 55 pbx<br />

info@samataplus.com<br />

Baskı<br />

TEKNOFSET Matbaacılık Ltd. Şti.<br />

5632 Sokak No:26<br />

Çamdibi/Bornova-İZMİR<br />

Tel: 0232 458 58 09<br />

Baskı Tarihi : 14 Haziran 2017<br />

www.samataplus.com<br />

Dergide yayınlanan köşe yazılarından yazarları<br />

sorumludur. Şamata Plus dergisinde yayınlanan<br />

fotoğrafların telif hakkı kendisine aittir.<br />

Şamata Magazin Plus Basın Yayın İlkelerine<br />

uymayı taahhüt eder.<br />

Online: www.dijimecmua.com/samata/<br />

AĞUSTOS 2017 | Yıl 4 | <strong>Sayı</strong> <strong>21</strong> | 7 TL<br />

Elibelinde<br />

Kuşkonmaz<br />

En Lezzetli<br />

Kahvaltılar<br />

Bunları Yapmadan<br />

Dönmeyin<br />

Marmaris’te Bir Yıldız<br />

GÖKÇE<br />

Olmasa da olur<br />

Bazı harcamalar olmasa da olur. Eksikliğini<br />

hissetmediğiniz harcamalarınızın birikimiyle<br />

okutacağınız çocukların geleceğine dair en<br />

anlamlı söz; “olmasa da olur”. Darüşşafaka,<br />

bir buçuk asırdır toplumun her kesiminin desteğiyle,<br />

babası ya da annesi hayatta olmayan,<br />

maddi durumu yetersiz çocuklara eğitim imkanı<br />

sunarak yeni bir yaşam armağan ediyor. Günlük<br />

hayatınıza baktığınızda bazı küçük şeylerden<br />

vazgeçerek bir çocuğun eğitimine destek<br />

olabilecekleri ve onun hayatında fark yaratabilecekleri<br />

ana fikri üzerine kurulan bu kampanyaya<br />

sosyal medyadan ve şarkıcı Yalın’dan da büyük<br />

destek gelmişti. Yalın ‘Olmasa da Olur’ parçasını<br />

Darüşşafaka’da eğitimin sürdürülebilirliği için<br />

söylemişti.<br />

Alışkanlıklarınızda yapacağınız küçük bir değişiklikle<br />

ve birikimle belki de bir hayata dokunacağınızın<br />

bir farkındalığıydı bu giriş.<br />

Peki ya olmazsa olmazlarımız nelerdir?<br />

Vazgeçilmez prensipleriniz olsun hayatta,<br />

Asla ödün vermediğiniz ideolojileriniz,<br />

Onsuz düşünmediğiniz tatilleriniz,<br />

Büyüklerinizin ellerini öperek geçirdiğiniz bayramlarınız<br />

olsun mesela<br />

Hayatınızda kurallarınız olsun ama bilgece olsun<br />

o kurallar<br />

Asla demeyin mesela;<br />

Belki bir değişim döngüsü sizi de yakalar,<br />

Hiç gezmem derken biz gezginin peşinden<br />

giderken görürsünüz kendinizi.<br />

En çok da aynaya bakın kendi içinizi, taaa<br />

derinliklerinizi görün, gözlerinizden başlayabilirsiniz.<br />

Mucize ile başlayan hayat ve hayatınız belki de<br />

bir çağrı yapıyor size görmelisiniz geç kalmadan.<br />

Bir de uyarılar var<br />

son dönemde moda olan<br />

şu kitapları okumadan ölmeyin,<br />

şu filmleri mutlaka izleyin<br />

şu ülkeye gittinizde mutlaka görün…<br />

Ben de diyorum ki sabah her uyandığınız da<br />

mutlaka düşleyin.<br />

Bu gün daha çok güleceğim<br />

Bu gün daha çok kişiye selam vereceğim, daha<br />

çok dostumu arayacağım.<br />

Annesi uzakta olanlar için; annemle daha çok<br />

konuşacağım,<br />

ya da onu ziyaret edeceğim, onunla daha çok<br />

vakit geçireceğim,<br />

Kendime daha çok vakit ayıracak belki de birini<br />

sevindireceğim.<br />

Bir hayali gerçekleştirmek için ne yaptın mesela?<br />

Hayır hayır almak istediğin o ayakkabı hayalini<br />

değil! Birisinin hayaline ne kadar dokundun,<br />

geçen yazımda yazmıştım dokunabildiğin kadar<br />

varsın diye…<br />

Hadi bu kez vazgeçilmezler listemizi yeniden<br />

oluşturalım.<br />

Bir sepet hazırlayalım, içine umutlarımızdan<br />

koyalım; karamsar<br />

olmayan<br />

aşk koyalım sonu<br />

ayrılık olmayan<br />

On yıl önce yola<br />

çıktığımda tam da<br />

bu günleri koymuştum<br />

kolumdaki<br />

umut sepetime.<br />

Her şey planladığım<br />

gibi işliyor, daha<br />

çok hayata dokunuyor,<br />

daha büyük<br />

sevgi çemberi oluşturabiliyoruz. Öyle güçlü ki<br />

sarılmalarınız, öyle büyük ki özlemleriniz bunlar<br />

beni mutlu ediyor, ama şımartmıyor tabi ki. En<br />

ince detayları bile gözden kaçırmıyor olmanızla<br />

da motive oluyorum. Lütfen buna devam edin.<br />

Hele o tavsiyeleriniz, görmek istedikleriniz duymak<br />

istedikleriniz, işte bunlardan enerji alıyoruz.<br />

Her sayımızda kendinizden birşeyler bulmanız<br />

bu yüzdendir.<br />

İşte tam da bu heyecanla bir sayı hazırladık<br />

sizlere.<br />

Bir Marmaris aşığı, İstanbul doğumlu Gökçe.<br />

O’na Marmaris’in güzel bir köşesinde rastlayabilirsiniz.<br />

Kliplerinde mutlaka Marmaris’i kullanıyor,<br />

spor yapıyor bisikletle Marmaris’i turluyor.<br />

Konserlerinden kalan zamanlarını da burada<br />

geçiriyor. Barlar sokağında gittiği rock barda<br />

alıyor mikrofonu eline bazen de batarinin başına<br />

geçiyor. Hayatı dilediği gibi yaşıyor. ‘Kırmızı<br />

Kurdele’ isimli son albümünü de şans getirsin<br />

diye çıkardı sevenlerine. Keyifli röportajı mutlaka<br />

okuyun.<br />

Biz de bu sayımızda Marmaris’in 15 özel<br />

köyünü daha yakından tanıyın, mutlaka gezin<br />

istedik. Datça’da bağ bozumu şenliklerinin<br />

fotoğraflarını fotoğraf sanatçısı İrfan Bilir çekti.<br />

Umur Özlüer’in bağbozumu yazısını mutlaka<br />

okuyun.<br />

Gül Özdündar Şenay’ın röportajları ise çok<br />

samimi. Sıkılmadan okuyacaksınız.<br />

Tabi bol bol gezin Marmaris sahillerini, gecelerini,<br />

yürüyüş yollarını, ormanlarını, koylarını, köylerini…<br />

Yapacak çok şey var, gidilecek çok yer,<br />

sevilecek çok insan, okunacak çok kitap var.<br />

İzlenecek çok film, söylenecek çok şarkı var.<br />

Hepsini sırayla ama keyifle yaşamanızı dilerim.<br />

Yaklaşan bayram tatilinizi keyifle, huzurla geçirin.<br />

Kurban Bayramınızı en içten dileklerimizle<br />

kutlarız.<br />

Elinizde tuttuğunuz bu dergi Marmaris’i yaşadı<br />

ve sizin de yaşamanız için büyük bir sevgi ile<br />

hazırlandı.<br />

Neşe kaynağınız, umudunuz, vazgeçilmeziniz<br />

olsun diye elinize kadar geldi.<br />

Keyifle okumanız dileği ile<br />

Seycan AKMAN<br />

seycan@samataplus.com<br />

Seycan Akman<br />

12 Ağustos 2017


Siteler Mah. Kemal Seyfettin Elgin Bulvarı No:47/26 Blueport AVM Marmaris, Muğla<br />

0252 413 03 22


Cadde-Sokak<br />

Joya’da<br />

Yoga<br />

güzelliği<br />

Eğitmen Tuğçe Kalkuz İnce güzelliğini Yoga'ya borçlu<br />

olduğunu söyledi. Marmaris'te yaşayan Tuğçe Kalkuz<br />

İnce Yoga derslerinin dışında bol bol geziyor. Doğa ile<br />

başbaşa kalmaktan çok hoşlanan Tuğçe Hanım Joya Del<br />

Mar Butik Otel'de huzur bulduğunu, hem dinlenmek<br />

hem de yoga yapmak için sık sık geldiğini belirti.<br />

Saraç Ailesi Tatilde<br />

Özel Türk Koleji Marmaris Kampüs Müdürü Aşkın Saraç, eşi Suna<br />

Saraç, kızı Aleyna Saraç ve kızkardeşi Gül Saraç ile birlikte Turgut<br />

Köyü’nde bulunan Zakkum Restoran’da mutlu bir aile tablosu çizerek<br />

neşeli bir hafta sonu geçiriyorlardı.<br />

B&B Yüzbaşı<br />

Beach Keyfi<br />

İnşaat Mühendisi Ersan Düzenli ve bankacı<br />

eşi Aylin Hanım'ı ortağı oldukları mekanda<br />

görüntüledik. Turban’da bulunan B&B Yüzbaşı<br />

Beach'te görüntülenen Düzenli Çifti<br />

"Yoğun iş tempomuzdan pek gelemiyoruz<br />

ama mekanımız çok güzel tüm dostlarımızı<br />

bekleriz" dedi.<br />

14 Ağustos 2017


B&B Yüzbaşı Beach’in<br />

ağır misafirleri<br />

Mekan sahipleri ‘Yüzbaşı’ lakaplı Ali <strong>Sayı</strong>n,<br />

Avukat Oğuz Ünsal, yönetici Gökhan Dirik<br />

ve Art Maris Kurucu Ortağı Enis Bilgiç B&B<br />

Yüzbaşı Beach’te akşam yemeği için buluşmuşlardı.<br />

Objektiflerimize gülümseyen<br />

yakın arkadaşlar “Turban mevkii yeni hali ile<br />

çok güzel oldu. Tüm dostlarımızı mekanımıza<br />

bekliyoruz” dedi.<br />

Maris Beach'in<br />

Yakışıklı Baba ve Oğulu<br />

Kumlubük Maris Beach’in sahipleri ve yöneticileri Hüseyin<br />

Oruk ve oğlu Orhan Oruk müdavimlerini ağırlamaya<br />

devam ediyor. 2017 yazında da mavi bayraklı sahili ile en<br />

gözde beach olma ünvanını taşıyan mekanın yöneticileri<br />

“her yıl daha da büyüyerek kaliteli hizmet vermeye<br />

devam ediyoruz. Mekanımızın doğası ve yemekleri<br />

sağlıklı atmosferi ve oksijeni insanı gençleştiriyor. Tüm<br />

dostlarımızı bekliyoruz” dedi.<br />

Serin Kültür’de Buluştular<br />

Özel bir marka zincirinin Marmaris temsilcileri Armutalan Kültür Merkezi’nde<br />

bulunan Serin Kültür Kitap & Kafe’de bir araya geldi. İş toplantısı yaptıkları<br />

mekanda güne kahvaltı ile başladılar. Ardından çay, kahve ile devam ettikleri<br />

toplantılarında tüm üyeler kitap almayı ve okumayı da ihmal etmedi.<br />

Ağustos 2017<br />

15


Cadde-Sokak<br />

Girginç ve Endican Dostluğu<br />

Marmaris Yapı Kurucu Ortaklarından Mimar Arzu Girginç ve<br />

ünlü modacı Dilara Endican'ı birlikte görüntüledik. Çoğunlukla<br />

Bozburun'da yaşayan Endican Marmaris ziyaretinde<br />

yakın arkadaşı Arzu Girginç'i ziyaret etti. Oldukça neşeli<br />

bir görüşme yapan güzel hanımlar birlikte yiyecekleri öğle<br />

yemeği için plan yapıyorlardı.<br />

Beyazoğlu Ailesinde<br />

Tatlı Bekleyiş<br />

Geçtiğimiz yıl görkemli bir düğün töreni ile dünya evine<br />

giren Beyazoğlu çifti heyecanlı bekleyiş içerisinde olduğu<br />

günlerde Turgut Köyü’nde bulunan Zambak Restaurant’ta<br />

keyifli bir hafta sonu geçirdiler. Lineadecor Marmaris Bayi<br />

Sahibi & İç Mimar & Mutfak Tasarım Uzmanı Fatoş Beyazoğlu<br />

ve Venn Emlak İnşaat Sahibi Emrah Beyazoğlu yaz aylarının<br />

oldukça yoğun geçtiğini belirterek ‘ Oğlumuz Baran’ı sağlıklı<br />

bir şekilde kucağımıza almayı ümit ediyoruz’ dedi.<br />

Trendy Şıklığı<br />

Golden Rose Make-Up Stüdyo ve Mağaza<br />

sahibi Goncay Akgül şıklığını Trendy<br />

Mağazası’ndan tamamlıyor. Mağaza<br />

sahibi Derya Balcı'nın tavsiyeleri ile güzelliğine<br />

güzellik katan Goncay Hanım<br />

mağazada özellikle İtalyan ürünleri<br />

çok beğendini tüm yazlık kreasyonunu<br />

Trendy'den tamamladığını belirtti.<br />

16 Ağustos 2017


Özkan Tamirak<br />

‘Marmaris’ Tatilinde<br />

Şamataplus Okudu<br />

İç turizm pazarındaki payını her yıl daha yükseğe<br />

taşıyan Marmaris, medya dünyasının önemli isimlerinin<br />

de gözdesi haline geldi. AKŞAM Gazetesi<br />

Haber Müdürü Özkan Tamirak ve ailesi de tatil<br />

için Marmaris’i tercih edenlerdendi. Tamirak'lar,<br />

konakladıkları Orka Lotus Beach Otel’de dergimizle<br />

de tanıştı. Özkan Tamirak, 'aile boyu' ilgi gören<br />

dergimiz hakkında, “İnanın ilk gördüğümde<br />

ülke genelinde yayın yapan bir dergi zannettim,<br />

çok ama çok beğendim. Marmaris böylesine bir<br />

yayın organına sahip olduğu için çok şanslı. Şamata<br />

Plus’ın hazırlanmasında ve yayınlanmasında<br />

emeği geçen herkesi kutluyorum” dedi.<br />

Yazarlar Serin Kültür’de buluştu<br />

Meditatif danışman ve yazar Mert Güler ve ‘Perizat’ ile beşinci kitabını yayınlayan Uluslararası Aktivist Sanatçılar Birliği üyesi yazar Çetin<br />

Korkut Serin Kültür Kitap Kafe’de buluştu. İmza günü ve özel bir seminer için Marmaris’e gelen Mert Güler yazar meslektaşı ile sohbet etti.<br />

Birbirlerine kitap imzalayan yazarlar Şamataplus Magazin dergisini de beğendiklerini belirttiler.<br />

Teo Alışverişte<br />

Marmaris’i<br />

Tercih Etti<br />

Marmaris eğlence dünyasının yakından<br />

tanıdığı ünlü Dansçı ve DJ Teo her<br />

fırsatta Marmaris’e geliyor ve alışveriş<br />

yapmadan da gitmiyor. Netsel Marina’da<br />

bulunan Otto Watch mağazasından<br />

alışveriş yapan Teo, dünyaca<br />

ünlü saat markalarını çok beğendiğini<br />

koleksiyonuna yeni bir marka daha<br />

eklediğini belirtti. Marmaris’i hiçbir<br />

yere değişmem dünyanın en güzel<br />

kenti burası diyen Teo her fırsatta<br />

Marmaris’e kaçtığını belirtti.<br />

Ağustos 2017<br />

17


Cadde-Sokak<br />

YALI BEACH<br />

Kalitesi Lezzeti<br />

Tam Puan Aldı<br />

Marmaris'e bağlı Turunç mevkiinde bulunan<br />

Yalı Beach yılın dört mevsimi müdavimlerine<br />

kaliteli hizmet veriyor. Özellikle<br />

masmavi denizi, bakımlı sahili ile tercih<br />

edilen mekan müdavimlerinden tam not<br />

alıyor. Deniz ürünleri ağırlıklı menüsü olan<br />

mekan mutfağının hijyeni ve lezzetleri ile<br />

de çok konuşuluyor. Sezgin Demir yönetimindeki<br />

mekan profesyonel ekibi ile 2017<br />

yazının gözdesi konumunda.<br />

Motorsiklet Tutkusu<br />

Anatolian Soldiers MC Motorsiklet Kulübü üyeleri gündüz Marmaris yollarında gezip gece de Barlar sokağında eğleniyorlar. Netsel Marina’da<br />

karşılaştığımız kulüp üyeleri Marmaris’e tatile gelen Berkey Özbey ile hatıra fotoğrafı çektirdiler. Motorsiklete ilgi duyan Berker<br />

Özbey’in sorularını yanıtlayan kulüp sözcüsü Doğuş Esat Berme ‘motorsiklet bir tutkudur bir heyecandır. Özellikle çocuklarda bu heyecanı<br />

bilinçli bir şekilde yönlendirmek, kurallarını öğretmek gerekiyor’dedi.<br />

18 Ağustos 2017


Gülşah Güyük Hasret Giderdi<br />

Marmaris'te uzun yıllar basın yayın sektöründe emek vermiş<br />

Gülşah Güyük, bu kez tatil için memleketine geldi. İstanbul'un<br />

Sarıyer semtinde yine basın yayın sektöründe faaliyet gösteren<br />

Gülşah Güyük annesi ile birlikte özlediği Marmaris gecelerinde<br />

yürüyüş yapıyordu. Barlar sokağında karşılaştığımız Gülşah Güyük<br />

<strong>ŞamataPlus</strong> Magazin Dergisi’ni internetten beğenerek takip<br />

ettiğini ve böylece Marmaris'ten haberdar olduğunu belirtti.<br />

Hem Aşkları<br />

Hem İşleri yolunda<br />

Marmaris’in tanınmış ailelerinden Duygu ve Mehmet Sayar<br />

çiftini sahibi oldukları Pukka Bar’da görüntüledik. Uzunyalı’da<br />

iki yaz önce hizmete giren Pukka Bar’da müdavimlerine<br />

gece ve gündüz hizmet veriyor olmaktan çok mutlu olduklarını<br />

belirten Sayar Çifti ‘Pukka severlerin sürekli mekanımızı<br />

tercih ediyor olmaları onların da memnuniyetlerini gösteriyor’<br />

dedi. “Bölgemiz turizmine en iyi katkı işini iyi yapmaktan<br />

geçer” diyen Duygu Sayar ‘canlı müzikte de oldukça ses getiren<br />

gecelere imza attık. Tüm dostlarımızı bekliyoruz’ dedi.<br />

İngiliz Misafirlere Türk Yemekleri<br />

Marmaris’in en seçkin butik oteli Joya Del Mar yaz boyu birbirinden<br />

ünlü konuklarını ağırlarken otel sahibi Tancan Kurdoğlu da misafirlerini<br />

ağırlıyordu. Kızı ve eşinin de olduğu masada İngiltere’den gelen misafirleri<br />

ile güzel bir akşam yemeği yiyen Kurdoğlu ailesi, misafirlerinin Marmaris’i,<br />

doğasını ve Joya Del Mar mutfağını çok beğendiklerini belirtti.<br />

Ağustos 2017<br />

19


Cadde-Sokak<br />

Bu Uysal’lara dikkat<br />

Marmaris’te düğün, davet ve özel gece organizasyonlarının<br />

başarılı ismi Özlem Uysal ve ünlü kuzeni DJ Tufan Uysal<br />

yine muhteşem bir organizasyona imza atmışlardı. Joya Del<br />

Mar Butik Otel’de özel bir organizasyonda görüntülenen<br />

Uysal’lar yaptıkları her işte adlarından söz ettiriyorlar. Siz<br />

de unutulmaz partiler yapmak ve partilerin yıldızı olmak<br />

istiyorsanız Özlem Organizasyon’a bir danışın. Düşlediğiniz<br />

düğün ya da partinin konsepti mutlaka onda vardır.<br />

Moda Trendy, Trendy Moda’dır<br />

Marmaris'te kadın giyim konusunda uzman Trendy markası 25<br />

yıldır iki farklı noktada hizmet veriyor. Tepe Mahallesi Postane sokağı<br />

ile Blue Port AVM' de bulunan Trendy mağazası sahibi Derya<br />

Balcı, Mağaza Müdürü Fatoş Akyürek ve Müdür Yardımcısı Betül<br />

Fidan, yaz boyu onbinlerce çeşitteki ürünlerle şıklığına önem veren<br />

hanımlara hizmet vermenin onurunu yaşıyorlar. İstanbul'da bulunan<br />

üretim fabrikalarında yılın moda ürünlerini tasarlayıp üreten<br />

Derya Hanım mağazadaki konseptin tamamı ile bizzat ilgilendiğini<br />

belirtti. Mağazada bulunan İthal ürünleri de İtalya'dan özel bir tasarımcıdan<br />

özenle seçerek getiren Derya Hanım 'özellike İthal elbise<br />

grubunda Türkiye'de en zengin ürün çeşitliliğine sahip mağazamıza<br />

tüm Marmaris'li hanımları bekliyoruz. dedi<br />

Mezunlar Buluştu<br />

Marmaris'te 1949 yılında kurulan, ancak adı 1993 yılında Sabancı Lisesi olarak değişen okulun, 1993-1994 yılı mezunları bir araya geldi. Yat<br />

Limanı’nda bulunan Gusta Restoran’da bir araya gelen mezunlar öğretmenleri Hatice Altunay, Işık Engin, Turan Tuğrul eşliğinde sohbet ettiler,<br />

eskileri yaad ettiler. Marmaris'te yaşayan ancak bir kısmının katıldığı mezunlar birlikte yedikleri yemeğin ardından mezuniyet pastası da<br />

üflediler. Katılamayan arkadaşları için hatıra fotoğrafı çektiren Sabancı Lisesi mezunları önümüzdeki yıl daha büyük bir organizasyon yapma<br />

sözü verdiler.<br />

20 Ağustos 2017


Cadde-Sokak<br />

Serkan & Sinem Yaylalı ‘nın Gece Keyfi<br />

Marmaris’in sevilen çiftlerinden Yelken Meyhane sahibi Serkan Yaylalı<br />

ve güzel mimar eşi Sinem Hanım’ı uzun süreden beri ilk kez başbaşa<br />

gece dışarıda görüntüledik. ikinci bebekleri Efe’ye kavuşmanın<br />

ardından geceleri dışarıya pek çıkmayan Sinem Hanım ‘nihayet Efe de<br />

büyüdü, artık kendimize zaman ayırabiliriz’ dedi.<br />

Baba Kız<br />

Lezzete Yelken Açtılar<br />

Çanakkale Seramik Bayisi Ömer İnsel’i, güzel kızı Sezin İnsel<br />

ile Yelken Meyhane’den çıkarken görüntüledik. Lezzete<br />

Yelken Açan baba kız güzel Marmaris akşamlarının keyfini<br />

yaşıyorlardı. Yemek sonrası barlar sokağına gidecek olan<br />

Ömer İnsel ‘bu geceyi kızımla keyif gecesi ilan ettim’ dedi.<br />

Aquarium Bar’ın Güzel PR’ı<br />

Marmaris’in gözde mekanlarından Aquarium Bar’ın genç ve güzel halkla ilişkiler<br />

müdürü Duygu Başekin 2017 yazına yenilenerek giren mekanını tanıttı. Akdeniz<br />

ve ege mutfağından seçme lezzetlerden oluşan menüsü, günün her saati özel sunum<br />

kahveler, kokteyl ve içecekler ile yat limanının en çok tercih edilen mekanları<br />

arasında olduklarını belirtti. Yıl boyu açık olacak Aquarium Bar; maç yayınları,<br />

grup toplantı ve yemek organizasyonları, konsept geceler ile hizmet verecek.<br />

22 Ağustos 2017


Restaurant<br />

Restaurant & Bar<br />

SPA & Hamam<br />

Live the great experience<br />

You deserve it!<br />

Marina<br />

Organizasyon<br />

Canlı Müzik<br />

Adaköy Mah. Adaağzı Mevkii No:24 Marmaris<br />

Tel: +90 252 412 39 47-48 / www.joyadelmar.com.tr


Doğum Günü<br />

Minik Şener 2. Yaşında<br />

Aydın şehrinin tanınmış işadamlarından Vural Pekgüzel ve güzel<br />

eşi Dilek Pekgüzel, minik oğulları Şener'in 2. yaş gününü görkemli<br />

bir parti ile kutladılar. Özlem Organizasyon'un konsept oluşturma,<br />

tasarım ve organizasyonunu yaptığı doğum günü partisi Joya Del<br />

Mar Butik Otel' de gerçekleşti. Genç çiftin yakın dost ve akrabalarının<br />

katıldığı parti birlikte yenen yemeğin ardından pastanın mumlarının<br />

üflenmesi ile devam etti. Abisi Nural Junior Pekgüzel de kardeşi Şener'i<br />

yalnız bırakmadı. Aile dostları olan ünlü şarkıcı Metin Şentürk'ün<br />

de katıldığı doğum günü partisinde tüm davetliler doyasıya eğlendi.<br />

Deniz Ece 4 Yaşında<br />

Serin Kültür Kitap & Kafe işletmecisi Filiz Serin ile<br />

Şamataplus Magazin Dergisi grafik ve tasarım yönetmeni<br />

Uğur Serin’in güzel kızı Deniz Ece Serin 4. yaşını<br />

kutladı. Karnaval kreşinde kutlanan doğum gününde<br />

Deniz’i minik kardeşi Güneş de yalnız bırakmadı. Kreş<br />

arkadaşlarına kitap dağıtan Serin ailesi Deniz’e gelen<br />

hediyeler için de teşekkür etti. Angry Birds figürleri<br />

ile yapılan pasta ise Pastasarım Kamila’nın eseri idi.<br />

24 Ağustos 2017


Uysal Ailesinde Doğum Günü Sürprizi<br />

Karen Pastanesi ve Otellerinin sahiplerinden Organizatör Özlem Uysal, kardeşi Özgür Uysal’a<br />

Yelken Meyhane’de harika bir doğum günü partisi düzenledi. Uysal ailesinin kuzenlerinin<br />

katıldığı doğum günü partisi birlikte yenen yemekle başladı. 25. yaş gününe özel<br />

konsepte hazırlanan doğum günü pastasındaki pasaport resmi ile Özgür’e yeni ülkeler yeni<br />

keşifler yapması ve bol bol gezmesi dileğinde bulunan ablası Özlem Uysal ve davetliler<br />

Yelken Meyhane’de güzel bir gece geçirdiler.<br />

Gülsiye Moralı'ya Sürpriz Doğum Günü<br />

Marmaris ve Muğla'nın tanınmış simalarından Gülsiye Altaş Moralı doğum gününü kutladı. Goya Meyhane'sinde kutladıkları<br />

doğum gününe yakın arkadaşları da katıldı. bol bol fotoğraf çekilen Altaş ve arkadaşları bu mutlu gününde Gülsiye Hanım'a mutlu<br />

yıllar diledi. Canlı müzik eşliğinde eğlenen yakın arkadaşlar birlikte şarkılar söyledi.<br />

Ece’ye Bol Hediyeli Sürpriz Doğum Günü<br />

Marmaris Zihinsel Engelli Eğitilebilir, Öğretilebilir Çocukları Koruma Derneği Başkanı ve öğretmen Ayhan<br />

Dursun kızı Ece Dursun’a yeni yaşında harika bir doğum günü hazırladı. Yakın dostlarının hazırlığında yardımcı<br />

olduğu doğum günü Koral Travel’e ait Navy Otel’de gerçekleşti. Ece’yi seven dost ve arkadaşları da bu mutlu<br />

gününde Ece’yi yalnız bırakmadı. Doğum gününde gelinlik giyen Ece arkadaşları tarafından çok beğenildi. Bibirinden<br />

özel hediyeler alan Ece sevinçten gözyaşlarına hakim olamadı. geç saatlere kadar süren doğum günü<br />

partisinde tüm davetliler geç saatlere kadar eğlendi.<br />

Ağustos 2017<br />

25


Hayatın İçinden<br />

Hürrİyet Gazetesİ yazarı<br />

Bahar Akıncı, Marmarİs’te<br />

Marmaris’e beşinci kez tatile gelen Akıncı, her<br />

seferinde cennetin bir başka köşesini keşfediyor.<br />

Yazar Akıncı, Söğüt’ün ünlü restoranı<br />

Manzara Restoran’da sorularımızı yanıtladı.<br />

Her yıl ilçenin farklı köşesini keşfetmeyi<br />

amaçlayan ünlü yazar Akıncı:”Marmaris’i<br />

çok seviyorum.Marmaris’e beşinci gelişim.<br />

Marmaris’i keşfetmek için her yıl bir bölgesini<br />

gezmek gerekiyor.”dedi.<br />

Bahar Akıncı, turizm sektörüne ilişkin de değerlendirmelerde<br />

bulundu: “Bizim yeniden<br />

yüzümüzü dünyaya dönmemiz gerekiyor.<br />

Tamamen bir topluma hitap ettiğiniz<br />

zaman, gelen turistlerdeki farklılık ortadan<br />

kalkıyor.” dedi.<br />

Akıncı’ya Marmaris Belediyesi ve Marmaris<br />

Ticaret Odası tarafından hazırlanan bölgeye<br />

özel ürünlerin yer aldığı hediye paketleri de<br />

verildi. Akıncı, Marmaris Belediyesi’ni bisiklet<br />

yolu projesi için de kutlarken Marmaris<br />

Ticaret Odasının Ekim ayında düzenleyeceği<br />

Apiterapi sempozyuma katılacağını belirtti.<br />

Turizm’de ekolojik hareket başlatmamız ve<br />

tarıma dayalı üretimlere ağırlık vermemiz<br />

gerektiğini belirten Akıncı Şamataplus Magazin<br />

dergisini yakından takip ettiğini sosyal<br />

medyadan ve internetten okuyabildiğini<br />

belirtti. Söğüt, Turunç, Kumlubük gezilerinin<br />

ardıdan Datça ve Bodrum’a gideceğini<br />

belirten Bahar Akıncı ‘Marmaris’in her yerini<br />

keşfedeceğini Muğla İlinde ençok Marmaris’e<br />

vakit ayırmak gerektiğini belirtti.<br />

26 Ağustos 2017


Kısa Kısa<br />

Ak Parti Temsilcileri ve Basın Mensupları Yemekte Buluştu<br />

AK Parti Marmaris İlçe Başkanı Osman Ülgen işletmecisi olduğu<br />

Club İdaş Hotel’de kentteki yerel ve ulusal medya temsilcileri ile<br />

akşam yemeğinde bir araya geldi. Karşılıklı sohbet ortamında geçen<br />

toplantıda Marmaris Gündemi konuşuldu. Gecede kongre süreci<br />

ile ilgili fikir belirten Ak Parti Marmaris İlçe Başkanı Ülgen, “Bize ne<br />

görev verilirse yaparız. Görev verilmese bile biz her zaman partimiz<br />

Marmaris<br />

Semenderi’nin<br />

Nesli<br />

Tükenmesin<br />

Adını yaşadığı coğrafyadan alan Marmaris<br />

Semenderi'nin neslinin tükenmemesi için<br />

Marmaris Belediyesi ve Akdeniz Koruma<br />

Derneği ortak bir çalışma yürütecek. Çalışmayla<br />

yöre halkına, çocuklara ve sivil toplum<br />

kuruluşlarına türü tanıtarak, farkındalık<br />

yaratılması amaçlanacak.<br />

Akdeniz Koruma Derneği’nin de destekçileri<br />

arasında yer aldığı “Muğla'da, Nesli Tehlike<br />

Altında Olan Marmaris Semenderinin<br />

Türünün İzlenmesi Ve Popülasyon Dinamiklerinin<br />

Araştırılması” konulu farkındalık çalışması<br />

kapsamında proje yürütücüsü Dilara<br />

Aslan ve Akdeniz Koruma Derneği Başkanı<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Kızılkaya Marmaris<br />

Belediyesi Başkan Yardımcısı İsmet<br />

Kamil Öner’i ziyaret etti. Ziyarette gerçekleştirilmesi<br />

planlanan Marmaris Semenderi<br />

tanıtım günü üzerinde konuşuldu.<br />

İki kurumun birlikte yürüteceği proje kapsamında<br />

Atatürk Bilim ve Eğitim Parkı’nın ev<br />

sahipliğinde Marmaris Semenderi tanıtım<br />

günü düzenlenecek. Etkinlikte yetişkinlere<br />

yönelik Marmaris semenderi tanıtımı ve<br />

koruma projesi hakkında bilgi verilecek.<br />

Marmaris semenderi konulu bir tiyatro gösterisi<br />

sahnelenirken, Marmaris semenderini<br />

tanıtmak ve korumak amaçlı eğitici oyunlar<br />

oynanacak. Ayrıca semender kurabiyesi<br />

yapımı yarışması gerçekleştirilecek. Tarihi<br />

ilerleyen günlerde belirlenecek etkinlik<br />

kamuoyuna duyurulacak.<br />

için çalışmaya devam edeceğiz ” dedi. Marmaris’in otopark sıkıntısını<br />

da değinen İlçe Başkanı çözüm önerilerinde de bulundu. Ülgen;<br />

“Bununla ilgili şehrin otopark sıkıntısının bir nebze rahatlaması için<br />

Marmaris’e yapılacak olan Şehir Stadının altı otopark üstü stadyum<br />

olarak düzenlenebilir” şeklinde konuştu.<br />

28 Ağustos 2017


Marmaris Uluslararası Kısa Film Festivali Başlıyor<br />

2014 yılında “Bu Festival Marmaris’in<br />

Marmaris Hepimizin” sloganıyla yola çıkan<br />

ve tamamen gönüllülük esasına dayanan<br />

Marmaris Uluslararası Kısa Film festivaline<br />

başvurular başladı.<br />

Ekim ayında üçüncüsü düzenlenecek Festival,<br />

Uluslararası ve Ulusal olmak üzere<br />

iki ana bölümden oluşuyor. Sadece film<br />

gösterimlerinin yapılacağı Uluslararası<br />

kısa film bölümünde yarışma yapılmayacak.<br />

Kurmaca, belgesel, canlandırma/<br />

animasyon ve deneysel alanlarda başvuru<br />

yapılan Ulusal kısa filmler bölümden ise<br />

kısa filmlerinin arasından gösterim programına<br />

koyulacak ve yarışmaya katılacak<br />

filmler belirlenecek.<br />

“MarmariSANart” topluluğunun bir projesi<br />

olan festival, sanatı geniş kitlelere ulaştırmayı,<br />

alternatif turizme zemin oluşturmayı,<br />

yerli ve yabancı genç yönetmenlerin<br />

çalışmalarını seyirciyle buluşturmayı<br />

amaçlıyor. Festival süresi boyunca yapılacak<br />

film gösterimlerinin yanı sıra söyleşi,<br />

panel ve atölye çalışmaları gibi etkinliklerde<br />

davetli yönetmen, oyuncu, akademisyen<br />

ve sinema emekçileri sinema sanatı ve<br />

sektörü üzerine deneyimlerini izleyicilerle<br />

paylaşacak.<br />

Festival Başkanlığını Şeref Öztürk’ün<br />

üstlendiği 3. Marmaris Uluslararası Kısa<br />

Film Festivali’nin Danışma Kurulu, gazeteci<br />

ve yapımcı Gürkan Hacır, yönetmen<br />

Engin Ayça, tiyatro oyuncusu Gülsen<br />

Tuncer, yapımcı Özlem Küskü, yönetmen<br />

Jale İncekol, kameraman Filiz Çakmak’tan<br />

oluşuyor.<br />

DTO’dan Basın Bayramı’na Pastalı Kutlama<br />

24 Temmuz Basın Bayramı nedeniyle Deniz Ticaret Odası Marmaris Şubesi Marmaris’te<br />

bulunan yerel ve ulusal basın mensupları için kahvaltılı bir program gerçekleştirdi.<br />

Marmaris Kalesi ve Müzesi’nin olduğu<br />

Sünger Butik Cafe’de düzenlenen programa<br />

Deniz Ticaret Odası Marmaris Yönetim<br />

Kurulu Başkanı Hasan Mengi, Şube Müdürü<br />

Çağla Akkuş, Marmaris Su Sporları yeni Başkanı<br />

Cihat Dinç, Başkan Yardımcısı Kenan<br />

Pelit, yönetim kurulu üyeleri ve gazeteciler<br />

katıldı.<br />

Marmarisli gazetecilerin gece gündüz<br />

demeden doğru haberi kamuoyuna ulaştırmak<br />

için çalıştığını belirten DTO Başkanı<br />

Mengi, “ 24 Temmuz Basın Bayramı dolayısıyla<br />

Marmaris’te bulunan gazetecilerimizle<br />

bir araya gelmek istedik. Bu özel günde tüm<br />

gazetecilerin bayramını kutluyorum. ” dedi.<br />

Üzerinde “Basın Günü Kutlu Olsun” yazlı<br />

özel olarak hazırlatılan pasta DTO Başkanı<br />

Hasan Mengi basın mensuplarıyla birlikte<br />

kesildi. Pasta ikramının ardından DTO<br />

logolu basın kiti çantası ile beraber hediye<br />

edildi. Günün anısına toplu fotoğraf çekimi<br />

yapıldı.<br />

Ağustos 2017<br />

29


Kısa Kısa<br />

Elit Parke Yeni Yerinde<br />

Marmaris’in yerli ve ithal marka parke ve laminantları ile ünlü şirketi Elit<br />

Parke Ulusal Egemenlik Caddesi’ndeki yeni yerinde hizmetine devam<br />

ediyor. Dünyaca ünlü parke markalarının bulunduğu mağazada ev ve<br />

iş yerleri, açık ve kapalı alan parke ve laminant kaplamalarında uzman<br />

ekibi ile hizmet veriyor. Türkiye’nin parke konusunda Lider markası<br />

Bubinga ile iş ortaklığı yapan Elit Parke sahibi Hakan Timur Marmaris<br />

inşaat sektörünün önde gelen müteahhit ve mimarları ile çalıştığını<br />

belirtti. 2017 yılı bitiminde Marmaris’te tüm yeni yapılan ve yenilenen<br />

noktalarında Elit Parke imzası olacağını belirtti.<br />

Akçıl &<br />

Torunoğulları A.Ş.<br />

Sinan Akçıl, yakın arkadaşları Torunoğulları<br />

ailesinin veliahtlarıyla ortaklık yaparak,<br />

Marmaris’teki “Sentido Orka Lotus Beach”<br />

sahilinde Avrupa’nın en güzel” beach club’ını<br />

açtılar.<br />

Sinan Akçıl, “Avrupa’da Yılın İşadamı’” seçilen<br />

Turgut Torunoğulları’nın kurucusu ve<br />

Yönetim Kurulu Başkanı olduğu uluslararası<br />

yatırım firması Edelstaal’ın bünyesinde faaliyet<br />

gösteren Marmaris’teki “Sentido Orka<br />

Lotus Beach” adlı otelde 4 saat içerisinde iki<br />

kez sahne aldı.<br />

Sinan Akçıl, akşamüzeri otelin sahilindeki<br />

‘ICON’ adlı beach club’ın açılışına şarkılarıyla<br />

renk kattı, ardından aynı akşam, aynı konaklama<br />

tesisinin konser alanında sahneye<br />

çıktı, kendisini izleyen yerli ve yabancı<br />

tatilcilere unutamayacakları anlar yaşattı.<br />

“Yüzyılın Aşkı”yla 2017 yazına damga vuran<br />

şarkılardan birine imza atan besteci ve pop<br />

müzik şarkıcısı Akçıl, gazetecilerin sorularını<br />

da yanıtladı.<br />

ICON BEACH’İ AVRUPANIN<br />

EN İYİSİ YAPACAK<br />

Akçıl, yakın arkadaşları olduğunu belirttiği<br />

Torunoğulları ailesinin veliahtları Caner ve<br />

Ercan Tortunoğulları’yla birlikte, ‘ICON’u<br />

marka, Avrupa’nın ‘en güzel’, beach club’ı<br />

haline getirmek için<br />

hazırlıklara başladıklarını<br />

söyledi. Akçıl, “Bugünkü<br />

açılış bir adımdı. önümüzdeki<br />

yaz sevgili, değerli<br />

arkadaşlarım, Ercan ve<br />

Caner Torunoğulları’yla<br />

ortak olup, burayı geliştireceğiz.<br />

Hedefimiz, önce,Çeşme<br />

ve Bodrum’daki<br />

beach club’ları gölgede<br />

bırakma, sonra ise Avrupa’nın<br />

1 numarası olmak<br />

olacak” diye konuştu.<br />

30 Ağustos 2017


“Galactic Mix"<br />

Kültür ve<br />

Sanat Evi'nde<br />

Alexia Bahar Karabenli Yılmaz ve<br />

eşi Güçlü Kadir Yılmaz geçtiğimiz<br />

ay ‘ Galactic Mix’ adını verdikleri<br />

sergide eserlerini sanatseverlerle<br />

buluşturdu. Marmaris Belediyesi<br />

Kültür ve Sanat Evi'nde gerçekleşen<br />

serginin açılışını Marmaris<br />

Belediye Başkan yardımcısı Halil<br />

Gökovalı yaptı. Kültür ve Sanat<br />

evinde 3. kez sergi açan sanatçı<br />

çift ilginin az olduğunundan<br />

şikayetçi oldu. 7 gün açık kalan<br />

sergi genç sanatçılar resim ve<br />

heykel çalışmalarını sergiledi.<br />

AKUT’tan Doğal<br />

Afetler ve Korunma<br />

Yöntemleri Semineri<br />

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği<br />

(Ç.Y.D.D.) yaz okulu etkinlikleri kapsamında<br />

Marmaris Belediyesi Kültür Ve Sanat Evi'nde<br />

AKUT ( Arama Kurtarma Derneği) ‘un katkılarıyla<br />

Doğal Afetler ve Korunma Yöntemleri<br />

konulu seminer gerçekleştirdi.<br />

ÇYDD Marmaris Başkanı Yusuf Sivri’nin açılış<br />

konuşmasının ardından AKUT sorumlusu<br />

Tolga Gözüm ve AKUT eğitmeni Aygün<br />

Günay öncülüğünde deprem öncesi ve<br />

sonrasında yapılması gerekenler anlatıldı.<br />

Deprem anında yapılması gerekenler<br />

anlatılırken Aygün Günay deprem oluyor<br />

demesiyle deprem tatbikatı yapıldı ve tüm<br />

katılımcılar ‘yaşam üçgeni pozisyonu’ alarak<br />

kendilerini güven altına aldılar.<br />

AKUT sorumlusu Tolga Gözüm katılım ve<br />

destekleri için ÇYDD üyelerine, Akademi<br />

Garaj eğitmenlerine, ayrıca desteklerini<br />

esirgemeyen Müzeyyen Çeşmebaşı, resim<br />

öğretmeni Meral Erkan ve MARFOD ‘i<br />

başkanı fotoğraf eğitmeni Koray Ürkmez'e<br />

teşekkür etti.<br />

Ağustos 2017<br />

31


Kısa Kısa<br />

Yüzme, dalma, kürek ve halat çekme<br />

mücadelelerinin ardından gerçekleşen<br />

yağlı direk yarışmasını Aşkın<br />

Aydın kazandı. Denizden çıkar çıkmaz<br />

elindeki Bayrağı öpen Aşkın Yılmaz,<br />

çok mutlu olduğunu ifade etti.<br />

Yarışlarda derecelere girenlere kupa,<br />

madalya ve çeşitli hediyeler verildi.<br />

Kabotaj Coşkusu<br />

Marmaris’teki 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı<br />

kutlamaları sırasında coşkulu, renkli görüntüler ortaya çıktı.<br />

Türk denizcilik tarihinin ve deniz turizminin önemli merkezlerinden Marmaris'teki<br />

Kabotaj Bayramı kutlamaları, aşırı sıcak sebebiyle akşam saatlerinde yapıldı. Kaymakam<br />

Celalettin Yüksel ile Aksaz Deniz Üs Komutanı Tuğgeneral Ali Çekiç'in de katıldığı kutlama<br />

programında birbirinden renkli görüntüler ortaya çıktı. Protokol üyeleri, bindikleri<br />

tekneyle açıldıkları sulara deniz şehitleri anısına çelenk bıraktı. Bu arada su sporları merkezi<br />

çalışanlarının gösterileri hem karadaki hem de yatlarında tatilin keyfini çıkaranların<br />

büyük ilgi ve beğenisini topladı. Yat Limanı'nda ise yarış heyecanı vardı.<br />

Yeshill Residence’ da<br />

Şeftali Şenliği<br />

Armutalan Mahallesi’nde bulunan<br />

Yeshill Residence’ da yaşayan çocuklar,<br />

Ayşe Sevinç Aydemir öncülüğünde hem<br />

eğlenceli hem de eğitim dolu bir yaz<br />

tatili geçiyorlar. Yaşları 4 ile 14 arasında<br />

olan 7 kişilik bir grup kendilerine<br />

“Şeftali Çekirdekleri” adını verdiler. 3 yıl<br />

önce Sevinç Aydemir tarafından dikilen<br />

şeftali ağacının meyvelerini alan çocuklar<br />

kendi hazırladıkları davetiyelerle<br />

tüm site yaşayanları şenliklerine davet<br />

ettiler. Henüz 2 metre boyunda bile<br />

olmayan ağaçtan 50’ye yakın meyve<br />

toplayan çocuklar büyük bir mutlulukla<br />

kendi yetiştirip korudukları ağacın meyvelerini<br />

birlikte yediler. Şeftali Şenliği<br />

adını verilen etkinlikte ayrıca sitedeki<br />

büyükler çocuklar için çeşitli ikramlar da<br />

hazırlayarak şenliği renklendirdi. Tema<br />

Vakfı üyesi ve Zirve Dağcılık Kulübü<br />

üyesi olan Sevinç Hanım çocuklara Mühendis<br />

Erhan Merdanoğulları tarafından<br />

da depremden korunmanın yolları<br />

hakkında eğitim verilmesini sağladı.<br />

Aydemir ayrıca çocuklarla çadır kurma,<br />

doğa yürüyüşleri, Nimara Mağarası<br />

ziyareti gibi etkinlikler düzenledi. Bu<br />

örnek davranışla çocuklar hem yaz<br />

tatillerini sıkılmadan geçirdiler, hem de<br />

aynı sitede yaşadıkları komşuları ile iyi<br />

ilişkiler kurdular.<br />

32 Ağustos 2017


Açılış<br />

Marmaris Kitap<br />

Kafesine kavuştu<br />

Marmaris'te bir ilki gerçekleştiren Filiz & Uğur Serin<br />

çifti görkemli bir açılış kokteyli ile mekanlarını tanıttı.<br />

Armutalan Kültür Merkezi'nde hizmete giren Serin<br />

Kültür Kitap & Kafe, düzenlediği açılış kokteylinde Ot<br />

dergisi yazarlarını ağırladı. Tuna Kiremitçi başta olmak<br />

üzere, Ali Lidar, Cemil Cahit Yavuz, Başak Buğday ve<br />

Birol Tezcan'ı okurlarıyla buluşturan Serin Kültür Kitap<br />

& Kafe, yazarların hikayeleri ve kitapları hakkında kesitleri<br />

içeren seminerlerle de etkinliğini devam ettirdi.<br />

Marmaris Belediyesi Başkan Yardımcısı İsmet Kamil<br />

Öner ve CHP Marmaris İlçe Başkanı Acar Ünlü'nün kurdele<br />

kestiği açılışta tüm kitap severler aradığı kitaplarla<br />

buluştu. mekanın ev yapımı tatlılar ve kahvelerinin<br />

de ikram edildiği kafede Özlem Organizasyon da<br />

süslemeleri ve ikramlık servisi ile hizmet verdi. Açılış<br />

kokteyli ile bir araya gelen davetliler hem bol bol kitap<br />

satın aldı hem de kahvelerini içerken sevdikleri yazarlarla<br />

sohbet etmenin, imza almanın keyfini yaşadı.<br />

Yılın her günü açık olan Serin Kültür’de, en çok satan<br />

kitaplardan dünya klasiklerine bir çok kitabı bir arada<br />

bulabilirsiniz.<br />

Açılış kurdelesini Marmaris Belediyesi Başkan Yardımcısı<br />

İsmet Kamil Öner ve Chp Marmaris İlçe Başkanı<br />

Acar Ünlü beraber kesti.<br />

Tuna Kiremitçi, Uğur Serin, Başak Buğday, Filiz Serin, Birol Tezcan, Ali Lidar, Cemil Cahit Yavuz<br />

34 Ağustos 2017


Gül Çetinkol, Aysun Dinler, Filiz - Uğur Serin, Mert Güler<br />

Açılış gününün ertesinde ünlü yazar ve Meditatif<br />

danışman Mert Güler de okurları ile buluştu. "Aşkla<br />

Gülümse" adlı kitabını imzalayan Güler düzenlediği<br />

seminerle de okuyucularına gülmenin önemini anlattı.<br />

Ağustos 2017<br />

35


Advertorial<br />

Milano Modelİ Marmarİs’te<br />

Dünya metropollerinden İtalya’nın Milano<br />

şehrinin benimsediği bir alışveriş tarzı olan<br />

Food & Fashion alışveriş konsepti Marmaris’te<br />

de uygulanıyor. ”Ye, iç, alışveriş yap<br />

ve güzel vakit geçir” sloganları ile yola<br />

çıkan modacıların benimsediği bu tarz,<br />

yeme içme mekanlarının bir bölümünü<br />

butik bir alışveriş konseptine ayırmasından<br />

ibaret. Stil danışmanlarının kullandığı bu<br />

model Marmaris’te ilk defa Zola'da karşımıza<br />

çıkıyor. Zola Concept Style adı ile bu<br />

bölümde dünyaca ünlü markalar moda-severlerle<br />

buluşuyor. Zola Concept Style’dan<br />

önce ünlü markalara satış danışmanlığı ve<br />

interaktif pazarlama uzmanlığı yapmak olan<br />

Fatma Akgül: “Bu butik mağazada hanımlar<br />

alışveriş yaparken, beylerin sıkılmadan Zola<br />

atmosferinde yemekleri ve içecekleri ile<br />

hoşça vakit geçirebilmesini amaç edindik.<br />

Abiye, günlük giyim, spor giyim, aksesuar<br />

ve çantalarla hanımlara özel stil danışmanlığı<br />

veriyoruz. Abiyelerde Sherri Hill, Jovanni,<br />

Gülşah Ozdin Design gibi markaların yanı<br />

sıra spor giyimde de Tight Club, çantalarda<br />

Herschel Supply, günlük giyimlerle de<br />

mağazamızda özel bir kreasyon oluşturduk.<br />

Ayrıca ikinci el gece elbiselerin de olacağı<br />

mağazamızda kiralama ya da satın alma<br />

gerçekleştirilebiliyoruz.” diyerek Zola Style<br />

Concept’in tarzını tanımlıyor. Artık sizin de<br />

Zola'ya gitmek için bir bahaneniz daha var.<br />

Stilinizi yaratmak, gecelerin yıldızı olmak<br />

için Zola Concept Style’da olmalısınız.<br />

36 Ağustos 2017


Hayatın İçinden<br />

Sen bİr<br />

‘Melek’sİn<br />

Marmaris’te yaşayan, 6 yıl önce beyin<br />

kanseri teşhisi konulan ve ‘6 ay ömrü<br />

kaldı’ denilen Melek Gökduman, adeta<br />

ölüme kafa tutuyor. Doktorların tüm<br />

itirazlarına rağmen, “Anne olmadan<br />

ölmem diyerek” hamile kalıp, iki kez<br />

hayatını fonksiyonlarının durduğu<br />

doğumda oğlunu dünyaya getiren kadının<br />

beynindeki portakal büyüklüğündeki<br />

tümör, fındık kadar kaldı. İdari hakim<br />

olmak yerine, KOSGEB’den hibe kredi<br />

anlaya hak kazanarak küçük bir restoran<br />

açan Melek Gökduman’ın yeni hedefi,<br />

kiradan kurtulup ev sahibi olabilmek ve<br />

tabi ki, beynindeki tümörü yok edebilmek..<br />

Melek Gökduman, Marmaris’te, banka<br />

güvenlik görevlisi eşi ve 3,5 yaşındaki<br />

oğluyla kiradaki evlerinde yaşıyor, yakın<br />

zaman önce açtığı ve Uygur Türklerinin<br />

tarihinde önemli bir yer tutan ‘Beşbalık’ın<br />

adını verdiği küçük bir balık restoranı işletiyor,<br />

yaşam öyküsü ise film senaryolarını<br />

aratmıyor.<br />

FİLM GİBİ<br />

Henüz 3 yıllık evliyken, görme kaybı<br />

şikayetiyle gittiği hastanede beyin kanseri<br />

olduğunu ve 6 aylık ömrünün kaldığını<br />

öğrenince ilk sözü “Anne olmadan ölmek<br />

istemiyorum” olmuş..<br />

Melek Gökduman, hastalığını ve öğrendiğinde<br />

nasıl tepki verdiğini şu sözlerle<br />

anlattı:<br />

ANNE OLMADAN ÖLMEK İSTEMİYORUM<br />

“2011’in Eylül ayıydı. 2-3 senedir olduğu<br />

gibi, ama bu kez daha ağır görme kaybı<br />

ve daha şiddetli baş ağrısı oluştu. Bu kez<br />

ve ilk kez, muhasebeci olarak çalıştığım<br />

otelle anlaşması bulunan Özel Ahu Hastanesi’ne<br />

gittik. Göz doktoru Reşit Süha<br />

Ökten, yaptığı muayene sonucu daha önce<br />

beni tetkik eden diğer meslektaşlarının<br />

aksine rahatsızlığımın gözlerimden kaynaklı<br />

olmadığını söyledi. Diğer bölümdeki meslektaşlarını<br />

çağırdı, yoğun çaba gösterdiler<br />

ve beynimdeki tümörü tespit ettiler. Şimdi<br />

geriye dönüp bakıyorum da, önce sayın<br />

Ökten’e muayene olmaya gitseymişim, 2-3<br />

sene önce rahatsızlığım teşhis edilecekmiş.<br />

Ondan önce gittiğim doktorlar, ‘migren’, ‘göz<br />

tansiyonu’ dedi, ilaç verdi.. Neyse, tümör<br />

tespit edilince, İstanbul’daki başka bir özel<br />

hastaneye gittik. Neticede burada bana,<br />

özetle ‘Beyninizin sağ tarafında iyi huylu bir<br />

tümör var. Yani beyin kanserisiniz. Sıkıntı ve<br />

stresten uzak durmaz, mutlu olmazsanız 6<br />

ay ömrünüz var’ dendi. Bunun üzerine ilk<br />

sözüm ‘Anne olmadan ölmek istemiyorum’<br />

oldu. Nasıl olsa birgün ölecektim ama ölmeden<br />

mutlaka anne olmak istiyordum.”<br />

OĞLU İÇİN İKİ KEZ ÖLDÜ<br />

Melek Gökduman, doktorlarının tüm itirazlarına<br />

rağmen ölümü göze almış, iki kez hayati<br />

fonksiyonları durduğu doğumda şimdi<br />

38 Ağustos 2017


3,5 yaşında olan oğlu Ömer Mete’yi dünyaya<br />

getirmiş. En büyük hayalini gerçekleştirdikten<br />

sonra beynindeki portakal büyüklüğündeki<br />

tümör fındık kadar küçülmüş.<br />

Gökduman, ‘anne’ olmayı nasıl başardığını,<br />

öncesi ve sonrasıyla anlatırken şunları<br />

söyledi: “Beyin kanseri teşhisi konduktan<br />

sonra iki kez kapalı ameliyat geçirdim. Bana<br />

stres, olumsuzluk ve umutsuzluk yasaktı.<br />

Hastanede yattığım süre boyunca, kafama<br />

iyice koymuştum. Anne olacaktım. Daha<br />

sonra mümkün olursa küçük bir restoran<br />

açacaktım. Ama mutlaka ama mutlaka<br />

çocuk sahibi olacaktım. Doktorlar, doğum<br />

sırasında beyin içi basıncında ve omurilik<br />

sıvı seviyesinde oluşacak değişimlerin<br />

ölümle sonuçlanabileceğini belirterek anne<br />

olmamın riskli olduğunu söylediler. Kısacası<br />

çocuk benim için büyük riskti.<br />

Ama dedim ya, kararlıydım. Hatta ‘ömrüm<br />

yetmeyebilir’ düşüncesiyle eşimle birlikte<br />

bir kız çocuğunu evlat edinmek için Mayıs<br />

2013’te Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı<br />

Muğla Çocuk Esirgeme Kurumu’na başvurduk,<br />

23 Ağustos 2013’e randevu verdiler.<br />

Ama, Ramazan Bayramı’nın 2. günü 11<br />

Ağustos 2013’te hayatımın en mutlu haberlerinden<br />

birini aldım, hamile kalmıştım.<br />

Doktorlar yine uyardı ama dinlenmedim.<br />

Ben zaten er yada geç ölecektim. Ölmeden<br />

çocuk sahibi olmak, eşime, bu dünyaya bir<br />

hatıra bırakmak istiyordum. Çok zorlu bir<br />

hamilelik dönemi geçirdim. Nitekim doğum<br />

da öyle oldu. Beyin basıncımda değişiklik<br />

olmaması için normal doğum yapmadılar,<br />

ayrıca yine aynı gerekçeyle narkoz da kullanılmadı.<br />

İki kez hayati fonksiyonlarım durdu,<br />

ikisinde de beni hayata döndürdüler. Ve<br />

nihayet, Ömer Mete’m dünyaya geldi. Ömer<br />

Mete’den sonra 1,5 yıl içinde çektirdiğim<br />

emar neticeleri şunu gösterdi ki, beynimdeki<br />

portakal büyüklüğündeki tümör, önce<br />

mandalina, sonra ceviz, son olarak da fındık<br />

kadar kalmıştı. Yani kendisi için ölümün<br />

kıyısından döndüğüm oğlum, ömrüme<br />

ömür kattı.”<br />

HAKİMLİK YERİNE İŞYERİNE 'HAKİM'<br />

OLMAYI TERCİH ETTİ<br />

Anadolu Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü’nden<br />

‘Onur Öğrencisi’ sıfatıyla mezun<br />

olan ‘Melek’, anne olduktan sonra bu kez<br />

ailesinin dar gelirli bütçesine katkıda bulunmak<br />

için kolları sıvamış. Bir başka hayali<br />

olan küçük bir balık restoran açmak istiyormuş<br />

ama eşi Barış Gökduman’ın ısrarıyla<br />

idari hakimlik sınavına girmiş, kazanmış<br />

ama mülakata gitmemiş. Eşini de razı edip,<br />

KOSGEB’in Kadın Girişimcilik Desteği’nden<br />

50 bin lira hibe kredi almaya hak kazanmış.<br />

Barış Gökduman, KOSGEB’in hibesini hak<br />

edebilmek için yapılacak faturalı harcamalar<br />

için kredi çekmiş. Altı yıl önce, 6 ay ömrü<br />

kaldığı söylenen, ölüme inat hayata sıkı<br />

sıkı tutunarak ömrüne ömür katan Melek<br />

Gökduman, şimdilerde konservatuarda Türk<br />

Müziği eğitimi alan erkek kardeşinin de yardımıyla<br />

sadece 8 masası bulunan alkolsüz<br />

bir balık restoranı ’Beşbalık’ta ekmek parası<br />

için yemek pişiriyor, temizlik, servis ve muhasebe<br />

yapıyor.<br />

‘DOĞRU YANIT’ KARARINI NETLEŞTİRDİ!<br />

‘Melek’ anne, neden hakim olmayı istemediği,<br />

neden ‘Beşbalık’ yönündeki soruları şöyle<br />

cevapladı: “Eşim Barış, kendince haklı sebeplerle,<br />

hakimliğin, bana esnaflıktan daha<br />

dingin, daha az stresli bir hayat sağlayacağına<br />

inandığı için sınava girmemde çok ısrarcı<br />

oldu. O’nu kıramadım. Ama içimden, farklı<br />

düşünüyordum. Bir kere, hakimlik yaparak<br />

birçok insanın hayatı hakkında çok önemli<br />

kararlar verecektim. Bu benim için çok büyük<br />

stres ve sıkıntı kaynağı olabilirdi. Ayrıca,<br />

hakimlik demek başka bir yere gitmemiz<br />

demekti ki, ben bu değişikliği de yani<br />

Marmaris’ten ayrılmayı da istemiyordum.<br />

Ama eşime verdiğim sözü de tutuyor, sınav<br />

için ders çalışıyordum. Yine birgün çalışır,<br />

deneme testi sorularını çözerken karşıma<br />

‘Beşbalık’ çıktı. Çin zulmünden kaçan Uygur<br />

Türklerinin sığındığı mağaranın ismi soruluyordu.<br />

Bilmiyordum, öğrendim, ‘Beşbalık’mış.<br />

Sonra kaynaklara baktım, ‘Beşbalık’,<br />

en özet haliyle, İslamiyet’ten çok önce Çin<br />

zulmünden kaçan Uygur Türklerinin sığındığı<br />

Tanrı Dağları’nın eteklerindeki mağara<br />

olan ve daha sonra bereketi sebebiyle kente<br />

dönüşen mağaraymış. Çok etkilendim. Benim<br />

de sığınacak bereketli bir yere ihtiyacım<br />

vardı. İşte o gün beynimde iyice yer edindi,<br />

küçük bir restoran açacak ve adını ‘Beşbalık’<br />

koyacaktım. Sonuçta sınava girdim, kazandım<br />

ama eşimi de ‘Beşbalık’ konusunda ikna<br />

edince, mülakata gitmedim.<br />

Daha önce bir boşlukta KOSGEB’in kadın<br />

girişimciler için açtığı kurslara katılmıştım.<br />

‘Beşbalık’ için hibe kredi desteğine başvurdum.<br />

50 bin lira hibe kredi çıktı. Ancak,<br />

söz konusu hibeyi alabilmenin koşulu olan<br />

faturalandırılmış harcamaları yapabilmek<br />

için eşim bankadan kredi çekti. Öyle, böyle<br />

derken açtık restoranımızı. Çok şükür, aile<br />

fertlerimizle çalışıyor, evimize ekmek götürüyoruz.”<br />

EV SAHİBİ OLUP, TÜMÖRÜ YOK ETMEK<br />

İSTİYOR<br />

Melek Gökduman’ın yeni hedefi ise kiradan<br />

kurtulup ev sahibi olabilmek ve tabi ki, beynindeki<br />

tümörü yok edebilmek.. Beşbalık’ın<br />

bereketine inanan Gökdüman,<br />

“Kendime bir hedef daha koydum, kiradan<br />

kurtulup, kendi evimizde oturmak. ‘Beşbalık’ın<br />

sayesinde bunu da başararak, Allah’ın<br />

izniyle, beynimdeki tümörü yok edeceğim.<br />

Ben de Uygur Türkleri gibi ‘Beşbalık’a sığındım,<br />

O’nun bereketine inanıyorum” dedi.<br />

Hayatını 2011 Eylül’den bu yana tehdit eden<br />

beynindeki tümörün son durumu, önümüzdeki<br />

ay yapılacak tetkiklerle bir kez daha<br />

gözden geçirilecek.<br />

Haberi son satırına kadar okuyanlar merak<br />

edebilir, ‘Melek’ hanımın işlettiği Beşbalık,<br />

Çıldır mahallesindeki Söğütlü Marketin<br />

neredeyse tam karşısındaki 140 Sokak’ın<br />

girişinde..<br />

Melek hanım, küçük restoranında pişiricilik<br />

de yapıyor. Hem de sadece balık değil, malzemesi<br />

getirilen her türlü yemeği, benzer<br />

işyerlerine oranla daha düşük ücret karşılığı<br />

pişiriyor.<br />

Röportaj: Ender TÜRKKAN<br />

Ağustos 2017<br />

39


Röportaj<br />

Elibelinde<br />

Adı: Aslı<br />

Soyadı: Aksoy<br />

Yaş: (Bayanlara sorulmaz<br />

ama çaktırmadan<br />

kulağınıza fısıldayayım (37)<br />

Doğum: Muğla; Ula<br />

Büyüme: İzmir<br />

Öğrenim: Ankara<br />

İş: İstanbul<br />

Yaş 35! Yolun, çizilen değil seçilen olduğunu anladığım zaman. Ömrün yarısı mıdır bilemiyorum ama<br />

buraya kadar olan kısmın hızla geçmesinden dehşete kapıldığımı; daha çok hayal kurup daha fazla özlem<br />

duyduğumu çok iyi biliyorum. İzmir’deki mutlu çocukluğumu, ODTÜ’teki öğrenciliğimi, İstanbul’daki çok<br />

yıllık profesyonel iş ve hayat tecrübemi bir cebime; hayallerimi ve iyi yemek tutkumu diğerine koydum…<br />

Şimdi evine, Ege’ye, toprağa dönen beyaz yaka bir çiftçiyim. Her gün toprağa dokundukça şaşkına dönen,<br />

eken, ektiğini emekle büyüten, büyüttüğünden ekmek yiyen bir çiftçi…”<br />

İşte böyle özetliyor Aslı Aksoy tüm yaşantısını.<br />

37 yılını 7 satıra sığdıracak kadar kısa ve<br />

öz. Ama hadi gelin hikayesini bir de benim<br />

gözümle ve yazdıklarımla inceleyelim.<br />

Radikal bir kararla başlayan yeni hayatında<br />

merdivenleri ne kadar çabuk tırmanarak<br />

Türkiye’nin iki numaralı Kuşkonmaz üreticiliğine<br />

eriştiğini birlikte gözlemleyelim:<br />

7 Kasım 1980’de gözünü Ula’nın Kızılyaka<br />

mahallesinde açan Aslı çocukluğunu<br />

İzmir’de yaşadı. 2003 yılında ODTÜ İşletme<br />

Bölümü’nden mezun olduktan sonra Koç<br />

Üniversitesi’nde yüksek lisansını tamamlayarak<br />

İstanbul’da tekstil ve gıda üretim<br />

alanlarında pazarlama müdürü olarak<br />

çalışırken Amerika’ya iş gezisine<br />

gitti ve hayatı New York kentinde<br />

yediği kuşkonmaz ile değişti. 13<br />

yıllık iş hayatını bir kenara bırakıp<br />

Kızılyaka’da 42 dönümlük arazide<br />

kuşkonmaz üretimine başladı.<br />

Türkiye’nin Eskişehir’den sonra<br />

ikinci büyük kuşkonmaz üreticisi<br />

konumuna geçen Aslı Aksoy, 7 aylık<br />

üretim sezonunda 15 ton hedeflediği<br />

kuşkonmaz üretiminde ilk bir<br />

buçuk ayda 5 tona ulaştı.<br />

“Bir gün bir kuşkonmaz yedim<br />

ve o gün, hayatım değişmedi<br />

elbet…<br />

O gün tabağımdaki kuşkonmazların<br />

görüntüsü ve lezzetine, yanındaki<br />

enfes ızgara et ile birlikte uyumuna<br />

bayıldım! Aslında ilk görüşte aşk sayılmaz<br />

bizimki… Ege’de biz, kuşkonmazın yabanisini<br />

biliriz. Baharda kısa bir süre pazar tezgâhlarında<br />

tilkişen, tilki kuyruğu, sarmaşık<br />

gibi farklı isimlerle görünür. Otu ve yeşilliği<br />

bilen, bol tüketen Egeliler için tilkişen<br />

faydalıdır, dahası pek lezizdir. Hele üzerine<br />

şöyle iki yumurta çaktın mı…<br />

Oysa o tabaktaki kuşkonmazlar daha başkaydı!<br />

Dolgun, sulu, nasıl desem…<br />

Tek başına mükemmel!<br />

Türkiye’ye döndüğümde yabani kuşkonmazın<br />

kültüre alınmış bu çeşitlerini araştırmaya<br />

başladım. Üretimi meşakkatli deniyor, sen<br />

ne etcen kuşkonmazı ceviz yap diyenler<br />

çıkıyor, anavatanı Anadolu coğrafyası olmasına<br />

karşın mutfağımızda yeri yok, nerde<br />

yetişir, nasıl pişirmeli… Kimse pek bilmiyor.<br />

Literatür yok, bilgi yok.<br />

Ben üzerine mba’li falan işletme okumuşum,<br />

ne anlarım ziraattan… Bir yandan<br />

araştırıyorum, Hollanda ve İspanya’daki<br />

üreticilerden bilgi almaya çalışıyorum,<br />

çokça okuyup internette Asparagus’un izini<br />

sürüyorum, Türkiye’de kuşkonmazın en<br />

büyük üreticisi Nomad Tarım’ın Eskişehir<br />

Sarıcakaya’daki tarlalarında çalışıyorum, en<br />

çok da orada öğreniyorum; diğer<br />

yandan kendime tarla arıyorum,<br />

toprak analizleri yaptırıyorum.<br />

Bergama’dan, Torbalı’ya; Aydın’dan<br />

Dalaman’a tüm Ege’yi<br />

geziyorum. Her yer bereketli<br />

topraklar, tarım arazisi! Toprağı<br />

işleyen yok ama çok yıllık kiralamaya<br />

gelince, bana tarla yok…”<br />

İşte kuşkonmazın Aslı’nın hayatına<br />

girişinin kendi kaleminden<br />

hikayesi bu.<br />

İş değil nasıl mutlu olduğumuz<br />

önemli<br />

Aslı, kuşkonmaza öylesine<br />

tutunuyor ki, artık yatarken<br />

kuşkonmaz, uyurken kuşkon-<br />

40 Ağustos 2017


maz, kalkerken kuşkonmaz. Rüyalarında<br />

bile kuşkonmaz görüyor hemen her gün.<br />

Türkiye’de fazla üretim ve tüketim yaygın<br />

gerekli bilgiler fazla olmadığından Almanya,<br />

Fransa, İspanya ve Hollanda’daki üreticilerle<br />

irtibata geçerek bilgi dağarcığını artırmaya<br />

çalışıyor uzunca bir süre. Türkiye’de bu işi<br />

yapan ziraat mühendisleriyle çalışıyor. İlk<br />

olarak hafızasına “Kuşkonmaz Folik Asit<br />

açısından çok önemli. Mineral ve vitaminleri<br />

çok zengin, sindirime yardımcı, kalp dostu.<br />

Kan dolaşımını temizliyor. Çok sağlıklı, çok<br />

lezzetli ve henüz Türkiye’de çok tüketimi<br />

olmayan, üretimi gelişmemiş bir ürün” sözlerini<br />

kazıyor. Kesin kararını veriyor ve arazi<br />

de buluyor hemencecik.<br />

2,5 dönümden 42 dönüme<br />

O günleri şöyle dillendiriyor Aslı Aksoy:<br />

“İlk olarak Muğla Ortaca’da kendi de ismi<br />

gibi güzel, Güzelyurt Köyünde, Dalaman<br />

çayının hemen yanında, benim gördüğüm<br />

toprağı en iyi bilen, toprağa aşık adam<br />

Hasan Abi ile 2,5 dönüm arazide deneme<br />

üretimi yaptık. Ben toprakla, işte o zaman<br />

tanıştım! İlk kez avuçlarımın içi patladı; ilk<br />

gelen sürgünün toprağı çatlattığını gördüğümde<br />

hayatın mucizesine tanıklığım,<br />

aklımı başımdan aldı! Bizim toprak ve iklim,<br />

kuşkonmazı seviyor mu, bir sene boyunca<br />

deneme tarlamızda çalıştık, her anını gözlemledik.<br />

İlk hasadımızda, bizi başından beri<br />

destekleyen ailemizde öyle bir sevinç oldu<br />

ki, en şenlikli hasat festivallerini gölgede<br />

bırakır.<br />

Önce 24, sonra ilave araziler derken bugün<br />

42 dönüme ulaşan Elibelinde tarlalarını,<br />

Muğla Kızılyaka Mevkii Yeşilçam Köyündeki<br />

komşularımla, tüm köyün kadınları ile<br />

birlikte işliyoruz. Ahırdan dönüştürdüğümüz<br />

damı; içinde deposu, hydrocooling<br />

soğutma sistemi ve soğuk odası bulunan bir<br />

paketleme tesisi yaptık. Büyük bir özveri ile<br />

ilk hasada kadar tek tek bakımını yaptığımız<br />

her fide, bu Mart ayında uyandı.<br />

Bu yolculuğumda ben, bildiğimi zannettiğim<br />

her şeyi unuttum. Şimdi Elibelinde<br />

7 Kadın ve Toprak, bana hayatı yeniden<br />

öğretiyorlar…”<br />

Dünyada kuşkonmaz<br />

Kuşkonmaz üretiminde Çin birinci, Peru ise<br />

ikinci sırada. En büyük tüketici Almanya.<br />

Türkiye’de 500 dönümlük arazide üretim ile<br />

Eskişehir birinci. Aslı ve 7 kadın çalışanı 42<br />

dönümle ikinci. Balıkesir 30 dönümle üçüncü.<br />

Ülkemizde irili ufaklı kuşkonmaz üreticisi<br />

sayısı 5’i geçmiyor. Türkiye’de geçen yıl 120<br />

ton kuşkonmaz üretildi. Bu seneki beklenti<br />

180 ton. Burada Elibelinde’lerin şansı ortaya<br />

çıkıyor. Çünkü bulundukları bölgenin havası<br />

nemli ve yağışlı olarak 7 aya yaygın olması.<br />

Bu nedenle de ilk yıldaki beklentileri 7 ayın<br />

sonunda 15 ton.<br />

Ama..?<br />

Dinleyelim neymiş işin aması?<br />

Artık gerçekten elimiz belimizde<br />

“Bir buçuk ay önce ilk aldığımız kuşkonmazın<br />

ardından tahminlerimizin çok üstünde<br />

üretim oldu. Bizim bu sene ilk yılımız<br />

olduğu için ürünün ne şekilde ve nasıl<br />

üreyeceğini tahmin edememiştik.<br />

Günde iki kez hasata çıktığımız zamanlar<br />

oldu ve çok şaşırdık. Havamız çok güzel.<br />

Toprağımız verimli ve bereketli. Böyle olunca<br />

da tüm tarlaları günde iki kez gezerek<br />

ürün alıyoruz. Bu durum bizim için tahmin<br />

etmeyi bir kenara bırakın öngöremediğimiz<br />

bir olaydı. Bize de sürpriz oldu. Biz burada<br />

tamamen doğal üretim yapıyoruz. Tek<br />

yaptığımız çok özel ve iyi bir bakım. Yabancı<br />

otlar sürekli temizleniyor. Bu sene Nisan yağışları<br />

çok güzel gitti. Gerçi yağan dolu bir<br />

günlük ürünü vurdu ama köklerinden yeni<br />

sürgünler devam etti. Hava ılıman olunca<br />

da üründe patlama oldu. Artık gerçekten<br />

şirketimizin adı gibi elimiz belimizde. Her<br />

bir kuşkonmaza takım arkadaşlarımla birlikte<br />

gözümüz gibi bakıp büyütünce toprak<br />

da bunun karşılığını verdi”<br />

Erkeğe karşı değiller ama Çalışanların<br />

hepsi bayan<br />

Çalışanların hepsinin kadın olması dikkat<br />

çekiyor. Aslı’nın 7 yardımcısı da bayan.<br />

Neden erkek yok aranızda diye soruyorum<br />

tabii ki ben de bir erkek olarak.<br />

İşte yanıtı:<br />

“Yanlış anlaşılmasın<br />

erkeğe<br />

karşı<br />

değiliz<br />

ama bu<br />

bizim işimizin<br />

doğası gereği.<br />

Çünkü kuşkonmaz<br />

kadın emeği isteyen<br />

bir ürün. Sürekli<br />

eğilerek çalışıyo-<br />

Ağustos 2017<br />

41


uz. Her bir ürünün bakımı çok hassasiyet<br />

gerektiriyor. Bunu da kadınlarla birlikte çok<br />

daha rahat sergileyebiliyoruz. Ekip uyumu<br />

çok önemli. Zaten biz burada her gün<br />

ailelerimizden çok birbirimizi görüyoruz.<br />

Bazen zaman yetişmediğinde burada gece<br />

12’ye kadar türkülerle şarkılarla pür neşe<br />

içinde çalışmaya devam ediyoruz. Çok güzel<br />

bir birliktelik yakaladık. Bu yüzden de kadın<br />

kadına devam edeceğiz gözüküyor. Bizim<br />

için geri dönüşler çok önemliydi. Öncelikle<br />

lezzet anlamında çok iyi not aldık. Üretim ve<br />

kalitemizle çok güzel geri dönüşler aldık.”<br />

Burada çok mutluyuz<br />

7 çalışan bayandan Güler Karadağ “Her<br />

şey iyi geçiyor. Aslı hanım mükemmel bir<br />

insan. İşimiz ve arkadaşlarımızdan memnunuz.<br />

Ortam çok iyi. Daha önce hayvancılık<br />

yapıyordum ama burada gerçekten çok<br />

mutluyum” diyor.<br />

Şengül Bağcıoğlu “İşe yeni başladım ve<br />

bundan da mutluluk duyuyorum”<br />

Birgül Yayla “İşe başlayalı 1,5 ay oldu.<br />

Gerçekten burada olmaktan çok mutluyum.<br />

Kendi arazi ve hayvanlarımız var olmasına<br />

rağmen burada çalışmaktan daha huzurluyum”<br />

Hatice Kırkan “Aldığım parayla üniversitede<br />

kızımı okutuyorum”<br />

Üniversite mezunu Hatice Kırkan ise<br />

şimdiden Aslı Aksoy’un sağ kolu olmuş.<br />

Hesap işleri ona bağlanmış. Kırkan “Okuldan<br />

mezun olunca iş bulamadım ve 1,5 aydır<br />

burada çalışıyorum. Sağlıklı ürün yetiştiriyoruz<br />

ve hasat çok güzel. Köyümüz ve toplum<br />

için burası çok iyi oldu. Aslı hanım olmadığı<br />

zaman hesap kitap işlerini de yapıyorum. Şu<br />

ana kadar 5 ton civarında ürün topladık. Bu<br />

kadarını beklemiyorduk çok şaşırdık” dedi.<br />

Aynur Yıldırım, Özge’nin annesi ve bakın o<br />

da neler söylüyor: “Kuşkonmazın en yaşlı işçisiyim.<br />

Yağmurun devam etmesi haşatımızı<br />

yükseltti. Satışlar da ortam da güzel”<br />

Kuşkonmaz nasıl üretiliyor?<br />

Tohumdan elde edilen fideler tarlaya<br />

dikiliyor. İki yıllık titiz bir bakımın ardından<br />

üçüncü yıl azar azar ürün vermeye başlıyor.<br />

Tarladaki kökler 10-12 sene boyunca verimli<br />

bir şekilde ürün veriyor. Genellikle Şubat<br />

ayı sonu Mart başında bitkinin sürgünleri<br />

toprak yüzeyinden dışarı çıkmaya başlıyor.<br />

Sürgünler 25 santim boyutuna geldiğinde<br />

toprağa yakın bir şekilde kesiliyor. Kesimde<br />

hassas davranmak gerekiyor çünkü topraktan<br />

çıkmak üzere olan bir sürgün küçük bir<br />

bıçak darbesiyle zarar görerek dik çıkması<br />

gerekirken eğiliyor ki bu da kalite kriterlerini<br />

ters yönde etkiliyor. Tarladan toplanan<br />

kuşkonmazlar toprağını atması için yarım<br />

saat soğuk suda tepelerini suya değdirmeden<br />

bekletiliyor. Serinleme sonunda<br />

boylarına göre ayrılıyor ve dipleri kesilerek<br />

400 gramlık bağcıklar haline getiriliyor.<br />

Neden eli belinde?<br />

İş şekli ve çalışma ortamına seçtiği “Eli<br />

Belinde’nin anlamını da Aslı Aksoy şöyle<br />

yanıtladı:<br />

“Eli Belinde’yi geleneksel motiflerimizden,<br />

kilim ve halılarımızdan hatırlamalısınız.<br />

Temel olarak kadını, doğurganlığı, verimi ve<br />

bereketi temsil eden bir figür. Biz her sabah<br />

bu tarlaya girdiğimizde aynı şeyleri kalbimizden<br />

geçiriyoruz. Bereket olsun, verimli<br />

bir hasat yapalım diyoruz. Zannediyorum<br />

ki başka sözcük bizi tarif edemez. Çalışan 7<br />

kadınız ve 7 kadının sembolü eli belinde.”<br />

Röportaj: Mustafa Sarıipek<br />

KUŞKONMAZIN FAYDALARI<br />

• Kök, tomurcuk ve gövdesi tüketilen bu<br />

şifalı bitki, aynı zamanda evlerde süs<br />

bitkisi olarak da kullanılır.<br />

• A, B ve C vitaminleri açısından zengin bir<br />

içeriğe sahiptir.<br />

• Hindistan ve Çin gibi ülkelerde çokça<br />

kullanılır.<br />

• Ülser için şifalı olması da kuşkonmaz<br />

faydaları arasındadır.<br />

• Kıyı bölgelerinde, yol kenarlarında, bayırlarda,<br />

kırlarda kolaylıkla yetişebilir.<br />

• Kalsiyum, magnezyum ve demir gibi<br />

elementler içerir.<br />

• Soğuk algınlığı, öksürük gibi rahatsızlıklara<br />

karşı faydalıdır.<br />

• Hazımsızlık, şişkinlik ve ödem atılmasına<br />

yardım eder.<br />

• Sindirim sistemini rahatlatır.<br />

• Afrodizyak etkisi de bulunmaktadır.<br />

• kuşkonmaz faydalarıİdrar söktürücü<br />

etkisi de herkes için önem taşımaktadır.<br />

Bu özelliği sayesinde kuşkonmaz sıklıkla<br />

kullanılır.<br />

• Romatizma ağrısı çekenler, kemikleri<br />

ağrıyan kişiler de bu şifalı bitkiyi kullanarak<br />

şifa bulabilirler.<br />

• Vücuttaki toksinlerin atılmasına yardım<br />

eder.<br />

• Artrit hastalığına karşı da fayda ve yarar<br />

sağlar.<br />

• Özellikle et ve tavuk yemekleri ile oldukça<br />

sık tüketilen bir bitkidir. Birçok ülkede<br />

lokantalarda et ve tavuk yemeklerinin<br />

yanında servis edilir.<br />

• Potasyum, fosfor ve kükürt elementleri<br />

açısından da zengindir.<br />

• İyi bir folik asit kaynağıdır.<br />

• Kahvaltılarınız için omletlerin içine de bu<br />

leziz bitkiyi ekleyebilir ve şifa bulabilirsiniz.<br />

• Karaciğer ve safra kesesi için de olumlu<br />

etki sağlar.<br />

• Kalp ile dosttur.<br />

• Kuşkonmaz lif açısından zengindir.<br />

• Kemikleri korur, içerdiği kalsiyum sebebiyle<br />

kemikleri güçlendirir.<br />

• Kolesterolün düşürülmesine yardım<br />

eder.<br />

• kuşkonmazın faydalarıKadınlar adet<br />

yani regl dönemi öncesinde de bu şifalı<br />

bitki tüketilmelidir. Adet öncesi oluşan<br />

şişlikler ve ödem için iyi gelmesi de kuşkonmaz<br />

faydaları arasındadır.<br />

• Diyet yemeklerinde de sıklıkla tercih<br />

edilir.<br />

• Ayrıca probiyotik bakterilerin gelişimini<br />

destekler, bağırsaklar açısından da<br />

fayda sağlar.<br />

• Kabızlık gibi hazımsızlık ve sindirim<br />

sorunları için de fayda sağlar.<br />

• Egzama gibi cilt hastalıklarına karşı da<br />

kullanılır.<br />

• Anemi yani kansızlık rahatsızlığı olan<br />

kişiler de bu şifalı bitkiyi kullanabilirler.<br />

• Özellikle Hindistan’da doğurganlığı<br />

teşvik etmek için kullanılır.<br />

• Kanı temizleme özelliği vardır.<br />

42 Ağustos 2017


Hayatın İçinden<br />

Datça VıneyarD<br />

Bağ Bozumu Şenliği<br />

“Derler ki eskiler, bağbozumu<br />

geldiğinde üzümler gelin olur...”<br />

5 yıl önce Datça’ya yerleşen Bursa doğumlu Mühendis Melih Karaer, Bursa Tirilye’deki fermente üzüm suyu tesislerinden sonra<br />

Datça’da ‘DATÇA VINEYARD’ adında 45 dönümlük bir arazi üzerinde bir bağ kurdu. Sektörün en prestijli ödüllerinden olan Iwc,<br />

Iwsc ve Decanter World Wine Awards (DWWA) platformlarından 25’in üzerinde ülkemize ödül getirdi. Fransız danışmanlarla<br />

başladığı işinde şimdi ise girişimci Hasan İşleyici ile birlikte şato usulü* üretim yapıyorlar. Eşi ve kızları ile birlikte yaklaşık 9<br />

kişilik bir ekiple her yıl binlerce kişiyi ağırlıyor. Ağustos aylarında düzenledikleri bağ bozumu şenliklerine yerli ve yabancılar da<br />

büyük ilgi gösteriyor. Yöresel içki üreticisi olarak Datça’nın adını deniz kum güneş turizminin dışında yaz kış duyurmak ve farklı<br />

destinasyon oluşturmak için ilgi çeken nokta haline getiriyor. Seçkin noktalarda satışa sunulan ürünleri Yunan adalarındaki<br />

restoranlarda da çok seviliyor. Bu yıla özel ürettiği ürünlerin içine Datça bademi atarak fermente ettiği ürünleri keçiboynuzu ballı<br />

bademli ezme ile sunuyor Datça’ da bulunan Olive Farm ve Kozmetik üretimi dışında Datça Vineyard da Datça’ya 4 mevsim<br />

yeni bir soluk getireceğe benziyor. Datçamerkezine 7 km kala sol taraftan girildiğinde 100 mt sonra karşımıza çıkan bu harika<br />

destinasyona ünlülerden de ilgi büyük. Fazıl Say, Filiz Akın gibi ünlülerde müdavimi durumunda.”<br />

Bağbozumu Çoğalmaktır<br />

Coşkudur Berekettir<br />

Gidin elinize bir avuç toprağı alabileceğiniz<br />

bir yere. Biraz kulak verin toprağa. Duyacaklarınız,<br />

yüz binlerce yıldır, insanlığa hediye<br />

ettiği çocuklarının, buluşma gününde<br />

yaşadığı mutluluk olacaktır. Toprağın tarihi,<br />

en çok hasat günlerinin neşesiyle harmandır.<br />

Bağbozumu da bu neşenin en davullu<br />

zurnalısıdır. Derler ki eskiler, bağbozumu<br />

geldiğinde üzümler gelin olur.<br />

Rivayet odur ki çocukluğunda Titanlar onu<br />

kaçırıp küçük parçalara bölerek kazanda<br />

pişirirler, ancak büyükannesi Rhea parçalarını<br />

birleştirerek onu kurtarır. Bu yüzden iki<br />

kere doğduğu kabul edilir. Adının Dionysos<br />

olmasının sebebi budur: Dionysos ‘iki kere<br />

doğan’ anlamına<br />

gelir.<br />

Dionysos’un<br />

sembolü<br />

asma ağacıdır,<br />

bu yüzden<br />

bağbozumu<br />

tanrısı olarak<br />

da bilinir. Hatta<br />

tiyatronun<br />

temeli de onun<br />

adına düzenlenen<br />

bağbozumu<br />

şenliklerinde<br />

atılmıştır.<br />

Hazır zamanı<br />

gelmişken<br />

44 Ağustos 2017


gelin başlangıcı Dionysos adına yapılan şenlikler<br />

olan bağbozumuna yakından bakalım,<br />

nedir, neler yapılır öğrenelim.<br />

2600 yıl öncesinde Yunan mitolojisine kadar<br />

uzanan bağbozumu şenlikleri şarap tanrısı<br />

Dionysos adına düzenlenirken aynı zamanda<br />

bereketi, çoğalmayı, birlikte olmayı,<br />

coşkuyu da kutlamak içindir. O yılın mahsulü<br />

kutlamalarla toplanır, pekmez veya şarap<br />

yapılır ya da üzümler kurutulur. Bununla<br />

birlikte güzel yemekler yapılır, yenilir, içilir,<br />

eğlenilir. Bağbozumu şenlik demek, mutluluk<br />

demektir.<br />

Sonbaharın göbek adı olacak kadar önemli<br />

olan bağbozumu için üzümlerin son olgunlaşma<br />

dönemine girmesi gerekir. Bu yüzden<br />

ülkemizde mevsimlere ve bölgelere göre<br />

yakın ancak farklı tarihlerde yapılır. Koruk<br />

daha parlak, suyu daha tatlı oldu mu üzüm<br />

için vakit tamamdır. Ancak yine de bağcıların<br />

üzümlerin olgunlaştığını anlamak için<br />

üzümü ezip suyunu laboratuvara göndermek<br />

gibi farklı yolları olduğu da bilinir.<br />

Bozuma hazır olan üzümler için bağ makası<br />

ya da bağ bıçağı kullanılır. Elde makas ya da<br />

bıçak, kesilen üzüm salkımları küfelere doldurulur.<br />

Ardından üzümler salkımlarından<br />

ayıklandıktan sonra potasyum nitratlı bir<br />

çözelti içine daldırılıp güneşte bekletilirler.<br />

Sonrasında ise pekmez ya da şarap hangisi<br />

yapılacaksa ona göre hazırlanırlar.<br />

Bağdan toplanan üzümler farklı çeşitlerde<br />

olabilir. Az önce de söylediğimiz gibi üzümlerin<br />

toplanması için olgunlaşmış olması<br />

şarttır. Yoksa erken toplanan üzümler ekşi<br />

olur.<br />

Bu kadar güçlü bir tarihe ve derin bir anlama<br />

sahip olan bağbozumu sadece üzüm<br />

toplamak değil elbette. Her kültürün bağbozumunu<br />

karşılama ve kutlama anlayışları<br />

farklı olsa da ortak olan şey kutlama, umut<br />

ve berekettir.<br />

Bu anlatılanları 12 Ağustos Cumartesi günü<br />

Dadya Vine Yard bağlarında aynen yaşadık.<br />

Dadya Vine Yard Şarapları sahibi, Hasan ve<br />

Meltem işleyicinin daveti üzerine Kalimerhaba<br />

Kültür Sanat Gezileri organizasyonu<br />

ile Marmaris’ten bir grup olarak katıldığımız<br />

Dadya Vine Yard bağbozumu şenliğinde,<br />

gün ağarırken klasik batı müziği dinletilen<br />

bağlarda, Şiraz, Oküzgözü, Boğazkere<br />

Ağustos 2017<br />

45


Hayatın İçinden<br />

DATÇA VİNEYARD BAĞ BOZUMU ŞENLİĞİ<br />

12 Ağustos Cumartesi günü ilk kez deneyimleyeceğimiz<br />

Datça Vineyard bağ<br />

bozumu şenliğine katılmak için büyük bir<br />

heyecanla sabah 06:00 da bağa vardık. Bu<br />

yıl dördüncüsü yapılan şenlik çok keyifli<br />

geçti. Bağ sıralarının paylaşılıp üzümlerin<br />

toplanmasının ardından mükellef bir şekilde<br />

hazırlanmış kahvaltıda enerji topladık.<br />

Üzümlerin çiğnenmesi ritüeli ise çok eğlenceliydi.<br />

Büyük bir katılımın olduğu şenliğe,<br />

fotoğraf dostlarının da ekipçe katılımı ile<br />

renkli anlar yaşandı.<br />

Bağdan yorgun ama, büyük bir keyif ve<br />

mutlulukla ayrıldık. Sevgili Meltem ve Hasan<br />

İşleyici dostlarımız bu yılki ürününüz bol bereketli<br />

olsun. Datça’ya bu kadar yakışan bir<br />

mekan yarattığınız için iyi ki varsınız. Emeği<br />

geçen herkese sonsuz sevgiler.<br />

Datça’ya yolu düşen arkadaşlarımıza bu mekana<br />

gün batımında uğramalarını özellikle<br />

öneriyoruz.<br />

İsmet Arıcı<br />

üzümlerini toplayıp kasalara doldurduk,<br />

ardından zeytin ağaçlarının gölgesinde<br />

nefis bir kahvaltı yaptık. Şenliğe katılan<br />

genç kızların dans ederek çiğnediği üzümlerin<br />

bilahare nasıl şarap olduğu sürecini<br />

fabrikayı gezerek öğrendik ve Dadya Vine<br />

Yard şarapları özel koleksiyonunun tadım<br />

seansına katıldık. Damağımıza yoldaş olan<br />

bu lezzetle Kargı koyunda denize girdik,<br />

Reşadiye’de bulunan Mehmet Ali Ağa Konağını<br />

ziyaret ederek UKKSA sanat merkezine<br />

geçtik. Burada yedi ayrı sergi izleyip,<br />

sanatçılarla söyleşerek, atölye çalışmalarına<br />

katıldık. Dönüşte, Olive Farm ve Datça<br />

Köy Ürünleri tesislerine uğrayarak Datça<br />

lezzetlerini Marmaris’e taşıdık. Kalimerhaba<br />

“Kültür Sanat ve Damak Tadı” gezilerimiz<br />

aralıksız devam ediyor, bize katılmak için<br />

0532 3148838 numaralı telefonumuzdan<br />

bizi arayabilirsiniz.<br />

Hoşça kalın, dostça kalın.<br />

Umur Özlüer<br />

Fotoğraflar: İrfan Bilir<br />

46 Ağustos 2017


Röportaj<br />

SABUNCU<br />

DEDE<br />

Endemik bir ağaç olan sığla (günnük)<br />

ağaçlarının 300 yıllık ömürleri var. Buzul<br />

çağından günümüze kadar gelebilen<br />

ender bir ağaç türü. Üstelik bu ağaçlar<br />

Marmaris civarında, Orhaniye, Çetibeli,<br />

Köyceğiz, Dalaman, Fethiye de yetişiyor. Bu<br />

ağaçlardan elde edilen yağ ise tam bir şifa<br />

kaynağı. Sığlacı Dede olarak tanınan İhsan<br />

Yurtseven bize sığla yağının faydalarını,<br />

sığla yağından elde ettikleri ürünleri ve<br />

sığla ağaçlarının korunmasını anlattı<br />

1- Kendinizi anlatır mısınız?<br />

Aslen Akhisarlıyız. Marmaris’ e eşimle birlikte<br />

İlk defa 1969 yılının Haziran ayında geldik<br />

ama ben bekârlık yıllarımda yani 60 lı yıllarda<br />

da gelirdim. Marmaris’i çok sevdiğimiz<br />

için buraya yerleşmeye karar verdik. 4 tane<br />

oğlum ve torunlarım var. Torunlarımdan biri<br />

gıda mühendisi oldu.<br />

Zeytin üretiminin ve imalatının içinden geldik.<br />

24 yıllık zeytincilik geçmişimiz, 13 yıllık<br />

da sığla yağı ve sığla sabunu üreticiliğimiz<br />

var. Bu işi iyi yaptığımıza inanıyorum.<br />

2- Bize biraz sığla (günnük) ağaçlarından<br />

elde edilen sığla yağı ve sabunlardan söz<br />

eder misiniz?<br />

Sığla ağacından elde edilen yağ çok kıymetli<br />

bir yağdır. Kozmetik ve sağlık alanlarında<br />

kullanılır. Biz Marmaris’ e yerleştikten sonra<br />

sığlayı tanıdık ve ne kadar kıymetli olduğunu<br />

öğrendik, önce kendimiz kullandık.<br />

Sonra resmi makamlara % 18 KDV siyle<br />

fatura bedelini ödeyerek sığla yağını satın<br />

almaya başladık.<br />

Bu yağ gastrit, ülser gibi mide rahatsızlıklarına,<br />

yaralara çok iyi geliyor çünkü doku<br />

yenileme özelliğine sahip. Bu yağın içinde<br />

50-60 çeşit madde varmış. Hipokrat döneminden<br />

beri de ilaç olarak kullanılmış.<br />

Sabunlarımıza gelince; biz bu kadar özelliği<br />

olan bir yağdan sabun da yaptık. Türkiye’ de<br />

ilk olarak biz yaptık. Sığla yağından ürettiğimiz<br />

sabunlar saç dökülmesini durduruyor,<br />

kepek oluşumunu önlüyor ve vücut mantarlarını<br />

tedavi ediyor.<br />

Sabunlarımızı kullanan binlerce kişiden<br />

teşekkürler alıyoruz. Özellikle kadınlardan.<br />

Çünkü sığla sabunlarının köpüğü güzellik<br />

iksiri gibidir.<br />

Marmaris’te doğum oranı Türkiye geneline<br />

göre çok yüksektir. Ben bunu da sığla<br />

ağaçlarına yoruyorum. Zaten Eski Mısır<br />

Kraliçesi Kleopatra'da sığla yağını aşk iksiri<br />

ve parfümü olarak kullanırmış.<br />

3- Sığla yağı nasıl elde ediliyor?<br />

Ağaçlardan sığla yağını çıkarmak hiç kolay<br />

değil. Ağacın gövdesine Nisan ayında çeltik<br />

denilen yaralar açılır. Yaralardan sızan madde<br />

özel bıçaklar ile kazınarak toplanır. Bu<br />

salgı ve kabuklar sıcak su ile kaynatıldıktan<br />

sonra özel preslerde sıkılarak sığla yağı elde<br />

edilir.<br />

4-Sığla ağaçlarını korumak için neler<br />

yapılıyor?<br />

Batmış Fenike gemilerinden çıkarılan içi<br />

sığla yağı dolu amforalar geçmişte sığla<br />

yağının Akdeniz ticaretinde önemli bir yer<br />

tuttuğunu gösteriyor. Elbette bu kadar değerli<br />

bir yağın elde edildiği sığla ağaçlarının<br />

korunması gerekir. Maalesef sığla ormanları<br />

köylüler tarafından tarım alanlarına dönüştürülerek<br />

hızla yok ediliyor.<br />

Bir başka tehlike de kaçak toplayıcılar. Kaçak<br />

toplanmaması gerekiyor çünkü bilinçsiz<br />

toplayıcılar ağaçlara zarar veriyorlar ve çok<br />

yazık ediyorlar. Tabiat Varlıkları Koruma<br />

Genel Müdürlüğü sığla ormanları için 2008<br />

yılında ''Sığla Ormanları Koruma Eylem<br />

Planı'' başlattı. Ayrıca resmi makamlar sığla<br />

ağaçlarının çoğaltılması için sığla fidanları<br />

dağıtıyor.<br />

Ben de her fırsatta sığla ağaçlarının faydaları<br />

ve korunmaları ile ilgili konuşmalar yapıyorum,<br />

anlatıyorum, bilgi veriyorum.<br />

5-Sizi herkes sığlacı dede olarak tanıyor.<br />

Aslında “Sığlacı Dede” bizim tescilli markamızın<br />

adıdır. Sabunlarımızın formülü ve<br />

markası bize aittir.<br />

6-Sığla yağının dışında size ait ürünleriniz<br />

var mı?<br />

Sığla yağı ve sabunlarımızın dışında bazı<br />

özel imalatlarımız da var. 18 yaş güzellik<br />

iksiri yaptık. Bu iksirin içinde çay ağacı yağı<br />

ve argan yağı ile birlikte toplam 19 farklı<br />

yağ var. İçinde kimyasal olmadığı için deriye<br />

zararı olmuyor ve deri tarafından hemen<br />

emiliyor. Ayrıca ağrılar için de bir yağ ürettik.<br />

24 yıldır zeytincilikle de uğraşıyoruz. Egeyurt<br />

1993 ten beri bizim zeytinde tescilli<br />

markamızdır.<br />

Şu anda 2 tane tescilli markamız var.<br />

7-Satış noktalarınız nereler?<br />

Sadece bu görmüş olduğunuz dükkânımda<br />

satış yapıyorum. Internetten de satış<br />

yapmamızı istiyorlar. Ben kabul etmiyorum,<br />

dükkânıma gelen müşterilerim bana yeter.<br />

Çok müşterim geliyor hem onlarla tanışmış<br />

oluyorum hem de memnuniyetlerini ifade<br />

ediyorlar bu da bana yetiyor.<br />

8- Marmaris’te yaşamaya nasıl karar<br />

verdiniz?<br />

Marmaris’i çok seviyoruz. Burada yaşamaya<br />

eşimle birlikte karar verdik. Eski yıllarda bu<br />

sahiller bomboştu. Bir Lidya oteli vardı, bir<br />

de Turban oteli vardı. Turban çok güzeldi.<br />

Ağaçtan evlerimiz, evlerimizin içinde her<br />

türlü ihtiyacımızı karşılayacak eşyalar vardı.<br />

En yakın komşumuz 15-20 metre uzaklıktaydı.<br />

Bence Turban o yıllarda dünyanın en<br />

iyi tesisiydi.<br />

Ropörtaj: Gül Özdündar Şenay<br />

48 Ağustos 2017


Bunları Yapmadan<br />

Dönmeyin<br />

Marmaris’in çevresini saran toprakların altında el değmemiş binlerce<br />

yıllık tarihe ev sahipliği yapan, verimli arazilerinde Türkiye’nin en<br />

lezzetli sebze ve meyvelerini yetiştiren, dantel gibi koylarında huzura<br />

yolculuk yapacağınız çevrenin gerçek hazinesi 16 köy…


Gezi<br />

Görülecek Yerler: Kameriya<br />

Adası, Küçükada Feneri kalıntısı,<br />

Sarıayan Kalesi, Karaincir Kalesi,<br />

Aşarkale kalıntıları,Dişlice adası<br />

SELİMİYE<br />

Turgut Köyü’nün yeşillik denizinden kurtulmanızla<br />

beraber Selimiye’nin kristal mavi<br />

güzelliğiyle karşılaşırsınız,hayran kalırsınız.<br />

Dağlar birden koyu orman dokusunu yitirip<br />

tipik Akdeniz-Ege makiliklerine dönüşür.<br />

Bunlara badem, zeytin ağaçları eklenir.<br />

Ardından Selimiye Köyü tablo gibi,yamaçlardan<br />

kıyıya doğru serpilmiş evleriyle<br />

sizi selamlamaya başlar.Burası Marmaris-Bodrum<br />

arasında kalan en önemli mavi<br />

yolculuk duraklarından birisi.Denizi çok<br />

berrak ve durgun Selimiye köyü’nün.Akşam<br />

üzeri ise yapabileceğiniz en güzel şey sahil<br />

kenarına sıralanmış restaurantlarda taze<br />

deniz ürünleri ve zeytinyağlılara doymak<br />

olacak.Kalabalıktan uzak,huzurlu bir köy<br />

Selimiye.Kalacak yerler ise aynı dinginliği<br />

korumakta.Köyde küçük ama kaliteli<br />

pansiyonlar,moteller ve apartlar bulmanız<br />

mümkün. Gezelim görelim kısmında ise 3<br />

adet antik kalıntı bekliyor sizi. Denizden<br />

çıkarılmış antik kalıntıları ve kaleleri görmenizi<br />

tavsiye ederiz. Selimiye içinde yer<br />

alan minik adaları da gezme şansınız var.<br />

Dişlice ve Kameriye adalarını günlük tekne<br />

turlarıyla görebilmeniz mümkün.<br />

Marmaris-Hisarönü-Orhaniye-Turgut–Selimiye<br />

hattını takip ederek buraya ulaşmanız<br />

mümkün.<br />

Akçapınar<br />

Görülecek Yerler:<br />

Okaliptuslü yol,<br />

Uzun Plaj, Azmak<br />

Marmaris koyunun deniz sporlarına<br />

elverişli bölgelerinden bir tanesi Adaköy.<br />

Marmaris’e en yakın köy olmasına rağmen<br />

Bill Gates,Abramoviç gibi ünlülerin<br />

özel yatlarıyla sakince tatil yaptığı bir<br />

yer aynı zamanda.Köyün sınırları içinde<br />

Türkiye’nin en önemli deniz üssü Aksaz<br />

bulunmakta.Burası NATO gemileri olmak<br />

üzere birçok yerli-yabancı deniz aracının<br />

ziyaret ettiği bir limandır.<br />

Adaköy Marmaris’e en yakın dinlenme ve<br />

piknik yeri olarak bilinir. Çevredeki Aktaş<br />

sahilde denize girebilir ve yeme-içme<br />

alanlarında vakit geçirebilirsiniz. Yaz-kış<br />

fark etmeksizin sakin bir ortam arayanların<br />

tercihi Adaköy Adaköy’ün tarihi<br />

ve doğal zenginlikleri arasında bir çok<br />

seçenek var.Özellikle Nimara Mağarası<br />

3bin yıl öncesine uzanan insan yaşamını<br />

ortaya koymuştur.Mağara aynı zamanda<br />

‘’kaplan kelebekleri’’nin üreme alanı<br />

olması açısından da önemlidir.<br />

Marmaris merkezden her yarım saatte<br />

bir kalkan seferlerle ile Adaköy’e ulaşım<br />

sağlamanız mümkün.<br />

Ağustos 2017<br />

51


Lorem ipsum dolor sit t, consectetur<br />

adipiscing t. Ergo elita: non posse<br />

ame<br />

honeste vivi, nisi te hones vi vatur?<br />

Utinam quidem cerent di alium alio<br />

beatiorem! Iam ruinas res. vide Esse<br />

enim, nisi ris, enon tes. po<br />

EN UYGUN FİYAT<br />

Bu zorlu rekabet ortamında<br />

mülkünüz için en uygun fiyata<br />

nasıl karar vereceksiniz?<br />

PAZAR ANALİZİ<br />

Mülkünüzün gerçek değerini tam<br />

ve doğru olarak saptamak için pazar<br />

analizini hazırlayacak mısınız?<br />

ZAMAN AYIRMA<br />

Mülkünüzü satmak için her<br />

gün ne kadar zaman ayırmayı<br />

düşünüyorsunuz?<br />

MAKSİMUM TANITIM<br />

Mülkünüze pazardaki<br />

maksimum tanıtımı nasıl<br />

yapacağınızı düşündünüz mü?<br />

PAZARLAMA PLANI<br />

Mülkünüzün pazarlanması<br />

için gerekli adımların yer<br />

aldığı bir pazarlama planı<br />

hazırlayacak mısınız?<br />

DEĞERLENDİRME<br />

Mülkünüze talip olacak<br />

potansiyel müşterileri<br />

değerlendirme işlemi<br />

konusunda deneyiminiz var mı?<br />

BÜROKRASİ<br />

Bürokratik işlemlerle<br />

uğraşacak sabır ve<br />

uzmanlığa sahip misiniz?<br />

GÖRÜŞME<br />

Evinizin kapısını kime<br />

açıyor olabileceğinizi hiç<br />

düşündünüz mü?<br />

PAYLAŞIM<br />

Satılık gayrimenkulünüzün<br />

pazarlanması konusunda size<br />

yardımcı olacak Gayrimenkul<br />

Danışmanlarından oluşan<br />

2.500 kişilik bir paylaşım<br />

ağına sahip misiniz?<br />

EĞİTİM<br />

Gayrimenkul Danışmanlarının<br />

size doğru hizmeti verebilmek<br />

için katılmış oldukları pek<br />

çok zorunlu ve seçmeli<br />

mesleki eğitimi siz de almayı<br />

düşünüyor musunuz?<br />

ALICI TAKİBİ<br />

Pazarlık şansınızı<br />

kaybetmeden potansiyel<br />

alıcıların takibini<br />

yapabilecek misiniz?<br />

FİYAT TEKLİFLERİ<br />

Alıcının size önereceği<br />

fiyatın, mülkünüz için en iyi<br />

fiyat olup olmadığını nasıl<br />

anlayacaksınız?<br />

Siz en iyisi, konusunda uzman bir RE/MAX Gayrimenkul Danışmanı ile çalışın<br />

AYŞE ASLAN<br />

YUSUF PINARLI<br />

YELİZ KAN<br />

KEMAL KERETLİ<br />

Marmaris ve Bölgesi Konut Satış ve Kiralama<br />

Sertifikalı Uzman Danışman<br />

Marmaris ve Bölgesi Konut, Arsa Satış-Kiralama<br />

Sertifikalı Uzman Danışman<br />

Bildiği Diller : İngilizce, Arapça.<br />

Konut, Arsa, Villa Satış ve Kiralama Muğla<br />

Marmaris Bölgesi Expertiz Değerleme<br />

Sertifikalı Uzman Danışman<br />

Konut ve Konut Arsaları Satış-Kiralama<br />

Sertifikalı Uzman Danışman<br />

Bildiği Diller : İngilizce<br />

Ticari M<br />

Uzman<br />

Bildiğ


EVİNİZİ<br />

KENDİNİZ Mİ<br />

SATMAYI<br />

DÜŞÜNÜYOR<br />

SUNUZ?<br />

Tamer Balcı<br />

Broker / Owner<br />

MÜLKÜNÜZÜN SATIŞI İLE İLGİLİ<br />

KONULARDA İŞİNDE UZMAN BİR<br />

RE/MAX GAYRİMENKUL DANIŞMANI<br />

İLE ÇALIŞIRSANIZ KENDİNİZE VE<br />

AİLENİZE AYIRACAK BOL BOL<br />

VAKTİNİZ OLUR.<br />

SİZİN YERİNİZE TÜM İŞLEMLERİ<br />

DANIŞMANINIZ HALLEDER.<br />

HAVVA BİLGİÇ<br />

GIORDANO LEONI<br />

GÜLÇİN GAZELCİ<br />

SEZGİN ÜÇÜNCÜ<br />

BİRCAN DALAN<br />

ülkler Devir ve Kiralama Sertifikalı<br />

Danışman<br />

i Diller : İngilizce, Almanca<br />

Uluslar arası Ticari Mülkler Sertifikalı<br />

Uzman Danışman<br />

Bildiği Diller : İtalyanca, İngilizce,<br />

İspanyolca, Fransızca, Türkçe<br />

Marmaris Bölgesi Kiralık, Satılık<br />

Mülkler Sertifikalı Uzman Danışman.<br />

Bildiği Diller: İngilizce.<br />

Marmari Bölgesi Konut, Villa Satış<br />

Kiralama Sertifikalı Uzman Danışman<br />

Bildiği Diller : İngilizce<br />

Kurumsal İletişim – Resepsiyon


Gezi<br />

TURGUT<br />

Sahip olduğu tarihi ve doğal zenginlikler sayesinde<br />

‘’sit alanı ilan edilerek korumaya alınmış<br />

Turgut Köyü.Bu sebeple bakirliğini ve güzelliğini<br />

hala korumakta.Manzarası,sahili,plajları özellikle<br />

şelalesi görülmeye değer yerler arasında.Çok<br />

eski çağlarda deniz olan Turgut Köyü zamanla<br />

suların çekilmesiyle yerini kızılçam ağaçlarına<br />

bırakmış bir ova yerleşkesi.Topraklarının çok verimli<br />

olması yerlileri geçim kaynağı olan tarıma<br />

yöneltmiş.Köy turuna çıktığınızda mutlaka uğrak<br />

yeriniz olacak bir meydan camii var,yanındaki<br />

çınar ağacının gölgesinde serinleyip köylülerle<br />

birlikte çayınızı yudumlayabilirsiniz.Meydanın<br />

yanıbaşındaki tezgahlara uğrayarak bölgenin en<br />

meşhur ekini olan yer fıstığını ,el işi ürünlerini ve<br />

çeşitli hediyelik eşyaları alabilirsiniz.<br />

Turgut’a gelip şelaleyi görmeden dönmek olmaz.<br />

Çok büyük ve ulu bir şelale değil,6-7 metre<br />

yükseklikten dökülür Turgut Şelalesi. Ancak siz<br />

kendinizi şelalenin altındaki küçük ama buz gibi<br />

gölcüklere bırakıp çam ve amber kokularıyla<br />

dinlenebilirsiniz.<br />

Köyün güneydoğusunda denize dik inen dağların<br />

üzerinde kurulu bir yerleşim yeri var. Adı<br />

Hydas/Hygassos Antik Kenti.Ege ve Akdeniz<br />

ticaret yollarının kontrolü için önemli bir konum<br />

olmuş eski zamanlarda.Antik yerlere merakınız<br />

varsa bu kale Bozburun Yarımadası’nda varlığı<br />

bilinen 18 kaleden biri.Tarihini yerinde gidip<br />

öğrenmekte yarar var.<br />

Turgut Köyü’ne de Marmaris’ten kalkan seferlerle<br />

ulaşmanız mümkün.<br />

Görülecek Yerler: Şelale,<br />

Kale, Piramid Mezar,<br />

Hydas Kalıntıları, Sahil<br />

ÇETİBELİ<br />

Görülecek Yerler: Asartepe,<br />

Akçakapız sahili, Sığla ormanı<br />

Marmaris çevresini saran bölgenin en küçük köylerinden birisi Çetibeli.<br />

Adını bir zamanla köydeki çeteden aldığı zamanla da Çetibeli’ne döndüğü<br />

söyleniyor. Buranın Karadeniz’i andıran bir yapısı var. Kırsal yerleşim<br />

içinde dağınık haldeki evlerin bahçelerinde rengarenk bitkiler görebilirsiniz.Köy<br />

havasını almak için yürüyüşe çıktığınızda burnunuza gelen Sığla<br />

ağacı kokularıyla da mest olabilirsiniz. Özellikle Mart-Aralık ayları arasında<br />

Çetibeli’nin içindeki manzarayı görmeden, sığla ağaçlarının yanında mola<br />

verip amber kokusuna doymadan bu köyden dönmeyin deriz.<br />

Akçakapız Yalısı isimli plajı sizi turkuaz mavisi sularıyla bekliyor olacak.<br />

Burada en çok tüketilen besin pırasa.Lezzetli pırasa yemeklerinin yanında<br />

‘’lak lak’’ adıyla bilinen patlıcan yemeği de çok meşhur. Marmaris’e 16 km<br />

olan bu minik köye Muğla’ya giden her otobüsle ulaşabilirsiniz.<br />

54 Ağustos 2017


Görülecek Yerler:<br />

Narenciye Bahçeleri, Plaj<br />

GÖKÇE<br />

Rotamızı narenciye bahçeleriyle<br />

meşhur, 2 katlı, beyaz renkli<br />

kendine özgü evleriyle Gökçe<br />

Köyü’ne çeviriyoruz.<br />

Gökçe köyünün Gökova kıyısındaki<br />

denizi, komşu Akçapınar<br />

köyü gibi rüzgar sörfünün uğrak<br />

noktalarından. Köy içinde turizm<br />

amaçlı 5 villa hizmet verse de köy<br />

halkı geçimini ağırlıklı olarak narenciye<br />

tarımından sağlıyor. Yılın<br />

12 ayı yol kenarındaki restaurant<br />

ve marketlerden taze portakal<br />

suyu bulabilir, Gökçe’nin meşhur<br />

çam balından alabilirsiniz.<br />

Köy düğünlerinin vazgeçilmezi<br />

keşkek Gökçe’nin de vazgeçilmezleri<br />

arasında. Köy halkından<br />

‘’ Ne zaman keşkek yiyeceğiz?’’<br />

soruları duyarsanız bilin ki yakın<br />

zamanda düğün bekleniyor. Öyle<br />

sevilir keşkek burada.<br />

Gökçe Köyü’ne de Muğla-Marmaris<br />

arası sefer yapan her otobüsle<br />

kolayca ulaşabilirsiniz.<br />

ÇAMLI<br />

Görülecek Yerler: Sedir Adası, İncekum<br />

Plajı, Boncuk Koyu,Gökova Körfezi<br />

Doğa ve tarih kavramlarıyla ziyaretçilerini en<br />

estetik biçimde buluşturan bir köy Çamlı. Köy adını<br />

etrafını saran çamlardan almış. Çamlı’yı daha önce<br />

duymadıysanız içinde bulundurduğu Kleopatra<br />

Plajı’nı muhakkak duymuşsunuzdur. Sedir adasının<br />

içinde bulunan plaj beyaz renkli kumsalıyla Çamlı’yı<br />

taçlandırır. Çamlı’ya gelirseniz haftanın her günü<br />

sıcacık köy ekmeğiyle gelen köy kahvaltısını yapmadan<br />

dönmeyin deriz.<br />

Çamlı köyü geleneklerine bağlı bir köy, her yıl 5<br />

Mayıs’ta Hıdralllez için yaprak sarmaları, dolama<br />

tatlıları,yufka kırmaları en özenli haliyle yapılır.<br />

Yaprak sarmalarının bir tanesine konulan çöp kime<br />

çıkarsaşans getireceğine inanılır.Gün doğmadan<br />

önce çiğden yoğurt atılması ve kekik suyunun elde<br />

edilmesi gelenekler arasında asırlardır yaşamaktadır.Çamlı’ya<br />

gelip kendini egenin serin sularına<br />

atmak isteyenler Gökova Körfezi’nin sonunda<br />

bulunan Boncuk Koyu’na mutlaka gitmeli.Berrak ve<br />

dinlendirici suyuyla Ege Denizi’nin en özel koylarından<br />

birisi olan Boncuk Koyu özel mülkiyet arazisi<br />

olmasına rağmen sahibi tarafından ücretli olarak<br />

halka açık tutuluyor.Bir diğer tercihiniz ise İncekum<br />

Plajı’ndan yana olmalı ‘’Marmaris’in Hawaii’si’’ olarak<br />

bilinen plajda incecik altın sarısı rengindeki kumların<br />

üzerinde dinlenebilir, denize girebilirsiniz.<br />

Marmaris’ten gelmek isteyenler için Çamlı Köyü 12<br />

km mesafede. Temmuz ve Ağustos aylarında ise<br />

saat başı servis bulmanız mümkün.<br />

Ağustos 2017<br />

55


Gezi<br />

YeşİLBELDE<br />

Yeşillikler arasında gizlenmiş, kızılçam,-<br />

sığa ve okaliptus ağaçlarının çerçevelediği<br />

köy adını bul yeşillik cennetinden<br />

almış.Sit alanları arasında olduğu için<br />

köyde çok fazla bir yapılaşma gözükmüyor.Köy,<br />

Gökova kıyısındaki Dünyaca<br />

ünlü koylara gelen yatların organik sebze-meyve<br />

ihtiyaçlarını karşılayarak gelir<br />

elde ediyor.Hemen her evin bahçesini<br />

süsleyen asmalar ve zeytin ağaçlarına<br />

sık sık rastlayabilirsiniz bu köyde.Köy<br />

mezarlığının yanında küçük tepeciğe<br />

yaslanmış antik mezar bu bölgenin<br />

Dalyan ve Akyaka’dan sonra aynı tarzda<br />

yapılmış mezarlarından 3.sü.Karşısındaki<br />

antik akropol de kazı yapılmamış<br />

şekilde keşfedilmeyi bekliyor.Yeşilbelde’ye<br />

yolunuz düşerse çam ve okaliptus<br />

balı almadan dönmeyin.<br />

Marmaris’e 10 km uzaklıktaki köye hem<br />

Datça yolu üzerinden ayrılan yoldan<br />

hem de Muğla yönündeki Yeşilbelde<br />

yol ayrımını takip ederek ulaşabilirsiniz.<br />

Köye toplu toplu taşıma seferi olmadığı<br />

için ancak özel aracınızla Yeşilbelde’ye<br />

ulaşmanız mümkün.<br />

Görülecek Yerler: Antik Kaya Mezarı,<br />

orman içi yürüyüş yolları<br />

Görülecek Yerler: Hisarönü kalesi, Kastabos<br />

kalıntıları, İnbükü Koyu, Bencik Koyu,Tavşan<br />

Adası, Bördübet Koyu, Tarihi Değirmen<br />

HİSARÖNÜ<br />

Yeşillikler arasında gizlenmiş, kızılçam,sığa<br />

ve okaliptus ağaçlarının<br />

çerçevelediği köy adını bul yeşillik<br />

cennetinden almış.Sit alanları arasında<br />

olduğu için köyde çok fazla<br />

bir yapılaşma gözükmüyor.Köy,<br />

Gökova kıyısındaki Dünyaca ünlü<br />

koylara gelen yatların organik sebze-meyve<br />

ihtiyaçlarını karşılayarak<br />

gelir elde ediyor.Hemen her evin<br />

bahçesini süsleyen asmalar ve<br />

zeytin ağaçlarına sık sık rastlayabilirsiniz<br />

bu köyde.Köy mezarlığının<br />

yanında küçük tepeciğe yaslanmış<br />

antik mezar bu bölgenin Dalyan<br />

ve Akyaka’dan sonra aynı tarzda<br />

yapılmış mezarlarından 3.sü.<br />

Karşısındaki antik akropol de kazı<br />

yapılmamış şekilde keşfedilmeyi<br />

bekliyor.Yeşilbelde’ye yolunuz<br />

düşerse çam ve okaliptus balı<br />

almadan dönmeyin.<br />

Marmaris’e 10 km uzaklıktaki köye<br />

hem Datça yolu üzerinden ayrılan<br />

yoldan hem de Muğla yönündeki<br />

Yeşilbelde yol ayrımını takip<br />

ederek ulaşabilirsiniz. Köye toplu<br />

toplu taşıma seferi olmadığı için<br />

ancak özel aracınızla Yeşilbelde’ye<br />

ulaşmanız mümkün.<br />

56 Ağustos 2017


Görülecek Yerler: Kızkumu,<br />

Bybassos kalıntıları, Tarihi cami<br />

ORHANİYE<br />

Mavi Yolculuk ve Gökova Körfezi<br />

deyince akla gelen ilk yer kuşkusuz<br />

Karacasöğüt köyüdür. Denizi sevin<br />

sevmeyin, köyün güzel bir tabloyu<br />

andıran görünümü karşısında etkilenmemek<br />

elde değil. Çevresi çam<br />

ağaçlarıyla çevrili köy, çevresindeki<br />

arkeolojik kalıntılarıyla tam bir Helenistik<br />

tarih yuvası haline gelmiş.<br />

Köy adını denizcilikle duyurmuş<br />

olsa da geçiminin büyük bir kısmını<br />

tarımdan karşılıyor aynı zamanda<br />

Marmaris’in de sebze ve meyve<br />

ihtiyacının yüzde 70’ini karşılıyor.<br />

Bir deniz köyü olsan Karaca içinde<br />

meraklılar için balık avlama turu<br />

düzenleyen tekneler de var.Sadece<br />

yemekten yana olanlar içinse<br />

taze balıklarıyla bir çok restaurant<br />

köyde hizmet vermekte. Gezi görmeye<br />

doyamayanlara Karacasöğüt<br />

Şelalesi ve Karacain Mağarası’nı<br />

tavsiye ederiz. Amatörler için mağaraya<br />

rehber eşliğinde girmek ve<br />

10 metreden fazla uzaklaşmamak<br />

önemli detaylar arasında.<br />

Marmaris’ten köye ulaşım için<br />

ayın her günü 3 kez dolmuş seferi<br />

düzenlenmekte.<br />

KARACA<br />

Mavi Yolculuk ve Gökova Körfezi<br />

deyince akla gelen ilk yer kuşkusuz<br />

Karacasöğüt köyüdür. Denizi sevin sevmeyin,<br />

köyün güzel bir tabloyu andıran<br />

görünümü karşısında etkilenmemek<br />

elde değil. Çevresi çam ağaçlarıyla<br />

çevrili köy, çevresindeki arkeolojik kalıntılarıyla<br />

tam bir Helenistik tarih yuvası<br />

haline gelmiş.Köy adını denizcilikle<br />

duyurmuş olsa da geçiminin büyük bir<br />

kısmını tarımdan karşılıyor aynı zamanda<br />

Marmaris’in de sebze ve meyve<br />

ihtiyacının yüzde 70’ini karşılıyor.Bir<br />

deniz köyü olsan Karaca içinde meraklılar<br />

için balık avlama turu düzenleyen<br />

tekneler de var.Sadece yemekten yana<br />

olanlar içinse taze balıklarıyla bir çok<br />

restaurant köyde hizmet vermekte. Gezi<br />

görmeye doyamayanlara Karacasöğüt<br />

Şelalesi ve Karacain Mağarası’nı tavsiye<br />

ederiz. Amatörler için mağaraya rehber<br />

eşliğinde girmek ve 10 metreden fazla<br />

uzaklaşmamak önemli detaylar arasında.Marmaris’ten<br />

köye ulaşım için ayın<br />

her günü 3 kez dolmuş seferi düzenlenmekte.<br />

Görülecek Yerler: Euthenna<br />

ve Amnistos Kalıntıları,Somaklı<br />

Kaya Mağarası, Ayın Koyu,<br />

Okluk Koyu, İngiliz Limanıi<br />

Ağustos 2017<br />

57


Gezi<br />

TAŞLICA<br />

Görülecek Yerler: Euthenna<br />

ve Amnistos Kalıntıları,Somaklı<br />

Mavi Yolculuk ve Gökova Körfezi<br />

deyince akla gelen ilk yer kuşkusuz<br />

Karacasöğüt köyüdür. Denizi sevin<br />

sevmeyin, köyün güzel bir tabloyu<br />

andıran görünümü karşısında etkilenmemek<br />

elde değil. Çevresi çam<br />

ağaçlarıyla çevrili köy, çevresindeki<br />

arkeolojik kalıntılarıyla tam bir Helenistik<br />

tarih yuvası haline gelmiş.Köy<br />

adını denizcilikle duyurmuş olsa da<br />

geçiminin büyük bir kısmını tarımdan<br />

karşılıyor aynı zamanda Marmaris’in<br />

de sebze ve meyve ihtiyacının<br />

yüzde 70’ini karşılıyor.Bir deniz köyü<br />

olsan Karaca içinde meraklılar için<br />

balık avlama turu düzenleyen tekneler<br />

de var.Sadece yemekten yana<br />

olanlar içinse taze balıklarıyla bir çok<br />

restaurant köyde hizmet vermekte.<br />

Gezi görmeye doyamayanlara Karacasöğüt<br />

Şelalesi ve Karacain Mağarası’nı<br />

tavsiye ederiz. Amatörler için<br />

mağaraya rehber eşliğinde girmek<br />

ve 10 metreden fazla uzaklaşmamak<br />

önemli detaylar arasında.<br />

Marmaris’ten köye ulaşım için ayın<br />

her günü 3 kez dolmuş seferi düzenlenmekte.<br />

Kaya Mağarası, Ayın Koyu,<br />

Okluk Koyu, İngiliz Limanıi<br />

Görülecek Yerler: Phoenix antik<br />

kalıntıları, Kırkkuyular, Asarkale,<br />

Serçe Limanı, Loryma, Kıran Gölü<br />

Görülecek Yerler: Çınar<br />

Ağacı, Çiftlik Koyu, Gebekse<br />

Koyu, Syrna Kenti kalıntıları<br />

,Çengirek Mağarası<br />

BAYIR<br />

Bayır köyü Evliya Çelebi’nin bahsettiği ‘’Geçit<br />

vermez, her türlü vahşi hayvanın yaşadığı<br />

dağların’’ eteklerinde kurulu bir köy. Köydeki<br />

1500-2300 yıl arasında olduğuna ilişkin iddiaları<br />

olan‘’Anıtsal Çınar Ağacı’’ köyün sembolü<br />

haline gelmiş burada.Bölge ziyaretçileri için<br />

buradaki ağaç altında mola verip gözleme<br />

yemek günün en güzel saatleri arasındadır.Molanın<br />

yanı sıra etraftaki tezgahlardan da küçük<br />

çaplı alışverişler yapmanız mümkün.<br />

Bayır köyünde hem tekneyle hem de karayoluyla<br />

uğrayabileceğiniz gezi durakları ise<br />

bolca bulunmakta. Syrna buranın antik kenti.<br />

Antik taşlı yolu kullanarak buraya yarım saatte<br />

ulaşabilirsiniz. Çengirek Mağarası ise bir diğer<br />

rota. Mağarada hangi dönemden kaldığı belli<br />

olmayan duvar yazıları ile girişinde sunak<br />

olduğu düşünülen kalıntılar var.Denize girmek<br />

isteyenleri ise pırıl pırıl sularıyla Çiftlik Koyu<br />

beklemekte. Buraya hem çeşitli tekne turlarıyla<br />

hem de karayolundan ulaşım mümkün. Koyun<br />

suları o kadar berrak ki 10 metre aşağıdaki taşları<br />

tek tek saymanız mümkün. Dalış severler<br />

için ise en uygun nokta Gebekse Koyu. Küçük<br />

bir kumsal ve bir çardak lokantanın olduğu koy<br />

dalışseverlere sualtında bin bir renk sunuyor.<br />

Buraya Marmaris’ten kalkan seferlerle ve özel<br />

aracınızla gelmeniz mümkün.<br />

58 Ağustos 2017


OSMANİYE<br />

Görülecek Yerler: Kumlubük, Amos Çınar<br />

Ağacı, Bal evi,Palamut tepesi, Eren Dağı’nda<br />

gün batımı, Kavacık Kalyonu, Çakmaklı Kalyonu<br />

Yaşam kaynağı arı ve bal olan,denizden 550<br />

metre yükseklikte bir dağ köyüdür Osmaniye.<br />

Geniş bir alana dağınık olarak yerleşen köyün<br />

içinden geçerken yol kenarında bulacağınız<br />

en önemli ürün Dünyaca ünlü ‘’çam balı’’dır.<br />

Köyün içinden geçen yol boyunca birkaç noktada<br />

küçük köy lokantası veya kahvehaneler<br />

var. Buralarda doğal köy kahvaltısı yapmadan<br />

Osmaniye köyünden ayrılmamanız tavsiye<br />

edilir.Dağlardan toplanan otlarla yapılan<br />

gözlemeler ve ayran bu köyün vazgeçilmezleri<br />

arasında .Yöresel lezzetler arasında köy tavuğu<br />

dolması,imambayıldı,ballı çerezli sac böreği,ballı<br />

çorbayı mutlaka denemelisiniz.Bahar<br />

aylarında gelmeyi tercih ederseniz köyün<br />

çevresindeki yürüyüş turları sırasında bir çok<br />

sayıda çiçek türüne rastlayabilirsiniz.Yöreye<br />

özgü yani endemik bir çok bitki, özellikle şakayık<br />

en çok Osmaniye’de bulunur.<br />

Serinlemek isteyenler için ise Osmaniye köyünün<br />

denizle buluşma noktasını Kumlubük<br />

koyu sağlıyor.Güzel plajı ve denizi yanında<br />

sahildeki balıkçılarda uğrak noktalarından biri.<br />

Kumlubük’te yürüyüş yapmak isterseniz burada<br />

5bin yıl önceki yerleşime ev sahipliği yapan<br />

mağara ziyaret noktalarından bir tanesi.<br />

Marmaris merkeze yaklaşık 18 km olan Osmaniye<br />

köyüne özel aracınızla 20 dakikada ulaşabilirsiniz.<br />

Marmaris’ten ise her gün düzenli<br />

seferler yapılmakta.<br />

ADAKÖY<br />

Marmaris koyunun deniz sporlarına<br />

elverişli bölgelerinden bir tanesi Adaköy.<br />

Marmaris’e en yakın köy olmasına rağmen<br />

Bill Gates,Abramoviç gibi ünlülerin özel<br />

yatlarıyla sakince tatil yaptığı bir yer aynı<br />

zamanda.Köyün sınırları içinde Türkiye’nin<br />

en önemli deniz üssü Aksaz bulunmakta.<br />

Burası NATO gemileri olmak üzere birçok<br />

yerli-yabancı deniz aracının ziyaret ettiği<br />

bir limandır.<br />

Adaköy Marmaris’e en yakın dinlenme ve<br />

piknik yeri olarak bilinir. Çevredeki Aktaş<br />

sahilde denize girebilir ve yeme-içme<br />

alanlarında vakit geçirebilirsiniz. Yaz-kış<br />

fark etmeksizin sakin bir ortam arayanların<br />

tercihi Adaköy Adaköy’ün tarihi ve<br />

doğal zenginlikleri arasında bir çok seçenek<br />

var.Özellikle Nimara Mağarası 3bin yıl<br />

öncesine uzanan insan yaşamını ortaya<br />

koymuştur.Mağara aynı zamanda ‘’kaplan<br />

kelebekleri’’nin üreme alanı olması açısından<br />

da önemlidir.<br />

Marmaris merkezden her yarım saatte<br />

bir kalkan seferlerle ile Adaköy’e ulaşım<br />

sağlamanız mümkün.<br />

Görülecek Yerler: Günnücek Parkı, Aktaş<br />

plajı, Yalancı Boğaz, Cennet adası, Nimara<br />

mağarası,Adaköy kalıntıları,Fosforlu mağara<br />

Ağustos 2017<br />

59


Gezi<br />

SÖĞÜT<br />

Yunan adalarına yakınlığı nedeniyle ticaret<br />

limanı haline gelmiş Söğüt köyü. Geçim<br />

kaynaklarını da turizm ve denizcilik haline<br />

gelmiş. Karayoluyla ulaşmak isteyenler için<br />

Bozburun adasının sapa bir noktasında<br />

kalması dolayısıyla turizm hareketi çok<br />

yok ancak mavi yolculuklar için vazgeçilmez<br />

bir adres. Söğütte de antik kalıntıları<br />

ziyaret ederek tarihi bir yolculuğa çıkmanız<br />

mümkün. Köyün güneybatısındaki tepecik<br />

üzerinde Thysannos antik kalıntıları var.<br />

Kazı yapılmadığından çok fazla bir şey<br />

görünmüyor ancak belirli duvar kalıntılarını<br />

ve temel izleri görebilirsiniz.<br />

Köy turizmin yanı sıra badem ve keçiboynuzu<br />

üreterek de ekonomisine katkı<br />

sağlıyor.Burada üretilen keçiboynuzu şehir<br />

dışındaki bir çok yerden ilgi görüyor.Keçiboynuzu<br />

dışında buraya yolunuz düşerse<br />

söğüt baklasını tatmadan dönmeyin deriz.<br />

Mezesi de yapılan yemeğim Söğüt köyünde<br />

yaşayanlar için ayrı bir yeri var.Diğer<br />

rotalarda da bulabileceğiniz gibi Söğüt de<br />

deniz ürünleri açısında bollukta olan bir<br />

yer.Buradaki restaurantlarda bir yemek arası<br />

verebilir ve çeşitli ürünleri deneme tadını<br />

çıkarabilirsiniz.<br />

Söğüt’e Bozburun veya Bayır yolu üzerinden<br />

ulaşabilirsiniz. Marmaris’ten yaklaşık 1<br />

saatlik yol ile buraya ulaşmanız mümkün.<br />

Görülecek Yerler: Taş evler,<br />

Thynassos antik kenti,<br />

keçiboynuzu ve sakızağaçları<br />

BOZBURUN<br />

Marmaris’in hemen yanı başında Ege ile Akdeniz’i<br />

buluşturan ‘Bozburun Yarımadası’nda,<br />

yani, yolun bittiği yerde, tarihin ve doğanın<br />

keşfedilmeyi bekleyen güzellikleriyle koyun<br />

koyuna adeta bir tatil cennetidir Bozburun. Burası,<br />

geniş bir koy olup, ‘Ada Boğazı’ adı verilen<br />

geçişle Ege ve Akdeniz’e bağlanır. Dantel gibi<br />

kıvrımları ve adalarıyla ‘mavi yolculuk’ teknelerinin<br />

gözdesi bu deniz kasabası, çevresindeki<br />

topraklarda yüzlerce, binlerce yıl yaşayan medeniyetin<br />

ayak izlerini taşır. Kıyılarındaki mavi<br />

turkuaz renkli sularında batıklardan dalgıçlar<br />

tarafından yüzeye çıkarılan amforalar dâhil her<br />

türlü nesne Bozburun’un geçmişte önemli bir<br />

ticaret limanı oluşunun kanıtlarıdır. Yaşam çok<br />

sakin ve ortam çok sessizdir. Bozburun daha<br />

çok yat ve gulet tersaneleri ile bilinir.<br />

BOZBURUN’A ULAŞIM<br />

Bozburun Marmaris’e 57 kilometre uzaklıkta<br />

yeralıyor. Marmaris’ten Bozburun’a her gün<br />

boyunca minibüs seferleri var. Bu minibüsler<br />

ile yaklaşık bir saatlik yolculuktan sonra<br />

Bozburun’a veya buradan Marmaris’e gidiliyor.<br />

Ulaşımınızı araba kiralayarak veya taksi ile de<br />

gerçekleştirmeniz mümkün.<br />

60 Ağustos 2017


0252 413 45 02<br />

www.barbossalunch.com


Gezi<br />

Aylardan Mayıs,<br />

şehirlerden Isparta,<br />

zamanlardan<br />

Gül Hasadı<br />

Sabahın erken saatlerinde Marmaris’ten<br />

başlayan yolculuğumuzun ilk molası Akçapınar<br />

Tostçusu’nda idi. Kahvaltı ettiğimiz<br />

bu molada tüm yolcular birbirini yakınen<br />

tanımış oldu. Kahvaltıda ayrıca önceden tanıdığım<br />

bir çok güzel insanla aynı otobüste<br />

harika bir yolculuğa çıktığımı fark ettim. Koral<br />

Travel’in müşteri portföy seçiminde son<br />

derece hassas davrandığını güzergahlardaki<br />

molalarda da anladım. Mola sonrası hepimiz<br />

merakla rehberimiz Burhan Taş’ı dinledik.<br />

Tur programımızdan kısaca bahsedip az<br />

da olsa merakımızı giderdi. İkinci durağımız<br />

olan Salda Gölü’ne kadar artık Burhan<br />

Bey’in harika sohbeti ile güne hazırdık. Gül<br />

Hasadı turuna giderken Gül ile Bülbül’ün<br />

hikayesini bilmemek de olmazdı. Tura çok<br />

iyi hazırlandığını iyice anladığım Koral Travel’in<br />

profesyonel rehberi Burhan Bey bize<br />

gül ile bülbülün hikayesinin yazdığı kağıtları<br />

dağıttı. Çok etkilendiğim bu hikayeyi sizler<br />

de mutlaka okuyun.<br />

Burdur’a gitmek üzere olduğumuz karayolunda<br />

dikkatimizi çeken bir noktada<br />

durduk. Bu mola program dışı idi ve Burhan<br />

Bey onayımızı aldıktan sonra bir mola<br />

verdi. Harika bir tesiste durduk. Sıra ile<br />

Kale ve Tavas yollarından geçerken bizler<br />

de “Denizli leblebisi de mi yemeyelim?”<br />

diye söyleniyorduk. Kapıda bizi alçılardan<br />

yapılmış horoz heykeller, su testileri, saksılar<br />

gibi çeşitli bahçe süsleri karşıladı. İçeri de<br />

ise hiç bu kadar çeşit olabileceğini düşünmediğim<br />

leblebiler vardı. Tarçınlısı favorim<br />

oldu. Kurutulmuş meyveler, çerezler ve<br />

yöresel bir çok tatlara saldırdık resmen. Bu<br />

kocaman görkemli market bize bol bol da<br />

çay ikram etti. Yörede el işçiliği ile yapılan<br />

ve çok dayanıklı görünen makaslar bıçaklar<br />

çakılar bu markette özel bir rafta idi. Ülkemizde<br />

kısmen meşhur olan bu bıçaklarımız<br />

Almanya’nın Solingen şehrindeki bıçaklardan<br />

makaslardan hiç bir eksiği yoktu ama<br />

yine de markalaşma ve pazarlama sorunu<br />

ise içinizde güller açıyor,<br />

çevreniz buram buram<br />

gül kokuyorsa, geçmiş<br />

olsun artık her yıl aynı<br />

mevsimde orada olmak<br />

için can atacaksınız<br />

demektir. Gül hasadı<br />

adını duyunca aklınıza<br />

sadece çiçek toplamak<br />

gelmesin, dünyanın gül<br />

yağı ihtiyacının %65 ‘ini<br />

karşılayan Gülün Başkenti<br />

Güneykent İlçesi’nde<br />

yaşayan halkın hemen<br />

hemen hepsi geçimini gül<br />

ile sağlıyor. Kozmetikten<br />

sağlığa, gıdadan güzellik<br />

ürünlerine kadar yüzlerce<br />

ürünün üretildiği bu harika<br />

ilçede insanlar çok mutlu.<br />

Gülle yatıp gülle kalkıyorlar,<br />

gül kokulu güler yüzlü<br />

insanlar yaşıyor Isparta’nın<br />

Gönen ilçesinde, 1000<br />

üretici tarafından, toplam<br />

3745 dekar arazide gül<br />

tarımı yapılıyor. Ziyaret<br />

ettiğimiz Güneykent ilçesi<br />

ise 2060 dekarlık gül<br />

tarlaları ile başı çekiyor.<br />

62 Ağustos 2017


yaşıyordu. Hepimiz bol bol alışveriş yaptık.<br />

Otobüse döndüğümüzde herkes aldıklarından<br />

bir birine ikram etti.<br />

Salda Gölü’ne inmeden göle kuşbakışı<br />

baktığımız manzarada ilk grup fotoğrafımızı<br />

çektirmek için durmuştuk. Çeşmesi de olan<br />

bu tepede fotoğraf çekmenin sınırı yoktu<br />

ama zamanı da iyi değerlendirmek istiyorduk.<br />

Orada bulunan çeşmeden bol bol<br />

su içtim, üstelik rehberimiz Burhan Bey’in<br />

anlattığı komik ama pek de hoş olmayan<br />

anısına aldırış etmeden :)<br />

Maldivler Kadar Güzel Mars Kadar<br />

Gizemli<br />

Ülkemizin nadide güzelliklerinden birini<br />

daha keşfetmenin heyecanı içerisinde olan<br />

ben notlarımı alıyor, Burhan Bey’in göl<br />

hakkında verdiği muazzam bilgileri de can<br />

kulağı ile dinliyordum. Yolculuğumuzun<br />

üçüncü saatinde; yolun ise 2<strong>21</strong>. kilometresinde<br />

iken Türkiye’nin Maldivleri olarak<br />

adlandırılan Salda gölüne varmıştık. Suları<br />

cam göbeği renginden başlayıp en derin<br />

yerlerinde çivit mavisine ulaşan, bembeyaz<br />

kumsalı ile Türkiye’nin Maldivleri olarak<br />

adlandırılan bu krater gölü bizi büyüledi.<br />

Yazın en sıcak günlerinde dahi ayakları<br />

yakmayan kumsal, berrak sular, şifa kaynağı,<br />

çamur banyosu, benzersiz manzara,<br />

yüzmek, piknik, kamp, sessizlik, huzur,<br />

Maldivler ve Mars bu kelimelerin hepsini<br />

birleştirip Salda Gölü’nü anlatmak için kullanabilirim.<br />

İTÜ ve İskoçya’da bir üniversitenin<br />

Salda Gölü’ünün Mars’ın yüzey özelliklerini<br />

taşıdığını belirten makaleler yayınladığını<br />

ve sık sık ziyarete geldiklerini duyduk. İlk<br />

defa gördüğüm bu muhteşem güzellikteki<br />

gölde çok istesem de ne yazık ki vakitsizlikten<br />

yüzemedim. Ancak bizi üzen diğer konu<br />

ise yine bir çok yerde maalesef dikkatimizi<br />

çeken çevre kirliliği idi. Cam şişeler, içecek<br />

kutuları, yiyecek ambalaj atıkları o kadar<br />

çoktu ki.. Toplayabildiğimizi topladık, sadece<br />

2 metre ötedeki çöp koyteynırlarına attık.<br />

Hepimiz çevreci olduğumuz kadar hayvan<br />

severdik de, orada durup bu harika manzaranın<br />

büyüsüne kapılan bol bol fotoğraf çeken<br />

Koral Travel gezginlerinin dikkatini bir<br />

şey daha çekti; evsiz bir köpek. Aç ve susuz<br />

olduğunu anladığımız bu zavallı köpeğe su<br />

ve yiyecek vermek de Burhan Bey’e düştü.<br />

Ardından, tekrar gelmek üzere bu muhteşem<br />

Salda Gölü’nden ayrıldık.<br />

Burdur’un Yeşilova ilçesinde bulunan<br />

Salda gölünden ayrılırken ormanlarla<br />

kaplı tepeler kayalık araziler küçük alüvyol<br />

ovalar ve irili ufaklı bir çok göl daha dikkatimizi<br />

çekti. Devam eden yolculuğumuzda<br />

Burhan Bey’in yol üzerinde dikkatimizi<br />

çeken yerlerde durması da pek hoşumuza<br />

gitti doğrusu. Hemfikir olduktan sonra<br />

program dışı durduğumuz yer ise Salda<br />

gölüne bakan tepelik alanda bol basamaklı<br />

bir restorandı. Yemyeşil alanda kurulu bu<br />

restoranın göl manzarası ve saksıda envai<br />

çeşit çiçekler olması da dikkat çeken diğer<br />

özelliği idi. Sultan Pınarı Aile Restoranı adını<br />

taşıyan bu kocaman bina biraz uyumsuz<br />

ve bakımsız olmasına rağmen doğallığını<br />

koruyordu. Dağlardan oldukça güçlü gelen<br />

buz gibi akarsu restoranın bir çok yerinden<br />

geçiyordu. Mekan da adını bu sudan almış<br />

zaten. Salda gölünü bir kez daha doyasıya<br />

izledik. Restoranda sarmaşıklar ve çiçekler<br />

arasında gizlenmiş 500e yakın basamaktan<br />

Salda Gölü’ne inen harika bir geçit vardı.<br />

Avlusunda yetişen alabalık ızgara, kavurma<br />

ve kahvaltısının meşhur olduğunu öğrendiğimiz<br />

restoranda sadece çay ve kahve içtik.<br />

Iştahımızı Isparta merkezde bulunan Ke-<br />

Ağustos 2017<br />

63


Gezi<br />

bapçı Kadir’e sakladık. Bir kez daha<br />

vedalaştığımız bu krater gölünü<br />

panaromik görme imkanı da<br />

yakalamış olduk<br />

Yolculumuz harika bir öğle<br />

yemeği molası ile tatlandı.<br />

Isparta Merkezinde verdiğimiz<br />

molada tarihi bir çarşıya<br />

konuşlanmış restoranlardan<br />

en ünlüsü olan Kebapçı Kadir bizi<br />

bekliyordu. Servislerimiz açılmış bir halde<br />

karşılandık. Siparişlerimizi önceden verdiğimizden<br />

yemekler hiç beklemeden masamıza<br />

geldi. Bakır bardakta ikram edilen güllü<br />

üzüm hoşafı buz gibiydi. Tarifini alamadım<br />

ama kesinlikle içmeden geçmeyin derim.<br />

Gelelim kebabına Isparta fırın kebabı, tandır<br />

gibi lezzetler menünün ünlüleri arasında<br />

idi ve bakır tabaklarda servis ediliyordu.<br />

1851 yılından günümüze gelen bu lezzet<br />

markası Isparta merkezinde Ulu Cami Yanı,<br />

Valilik Arkası Kebapçılar Arastası No:8’de yer<br />

alıyor. Tekrar gittiğimde uğrayacağım ilk yer<br />

olacak. Aynı arasta içerisinde yer alan minik<br />

ve tarihi bir kapalı çarşıya konuşlanmış<br />

dükkanları gezdik. Çin malı ürünlerin önde<br />

olduğu çarşıda alacak birşeyler bulamadık,<br />

el yapımı deri çantaların olduğu mağaza<br />

özgün ürünler satıyordu, bir de kurutulmuş<br />

lavanta aldık bol bol. Gül Hasadına geldik<br />

ama bölgenin lavantaları da çok ünlü idi. O<br />

da bir başka gezinin konusu olacak.<br />

Isparta Merkezde çok büyük tartışmalara<br />

mahal vermiş dev gül heykelleri, ferforjeden<br />

yapılmış araba heykelleri de dikkatimizi<br />

çekti. Bol bol fotoğraf çektiğimiz bu mola<br />

sonrası otelimize yerleştik. Koral Travel’de<br />

özellikle Turgay Yılmaz’ın yaptığı rezervasyondan<br />

herkes çok memnun kaldı. 5 yıldızlı<br />

otelimizin adı Barida idi. Isparta’nın eski adını<br />

olan otel, Süleyman Demirel Caddesi’nde<br />

yer alıyordu. Şehir otogarının yakınında<br />

olan otel karşısında bir de dev bir avm vardı.<br />

Gezi grubumuz arasında Burhan Bey ve<br />

Turgay Bey tarafından kurulan grup mesaj<br />

uygulaması sayesinde odasına çıkan herkes<br />

memnuniyetlerini dile getirdi. Banyosundaki<br />

diş fırçası, traş seti, gül şampuanları losyonları<br />

mini bardak ikramlık çay ve kahveler,<br />

oda konforu, yerli<br />

tekstil ürünlerin tercih edilmesi dikkatimden<br />

kaçmadı. Birlikte yenen harika bir<br />

akşam yemeğinin ardından yorgun bir gün<br />

geçirmemiz alışveriş merkezine gitmemize<br />

engel olmadı. Tüm şehirlerde birbirinin aynı<br />

olan avm’de kısa bir vakit geçirdim. Ertesi<br />

günki gül hasadı turu için enerji toplamak<br />

üzere dinlendik. Sabahın erken saatlerinde<br />

yine otelin açık büfe kahvaltısında buluştuk.<br />

Bütün ekip dinlenmiş, meraklı bir şekilde<br />

güne başlamıştı. Otelin kahvaltısı harika<br />

idi. Yöresel peynirler bile vardı. Büfeye bol<br />

çeşitli taze ve özgün lezzetler hakimdi.<br />

Otobüsümüz bizi bekliyordu. Yine fotoğraf<br />

seremonisinden sonra Güneykent’e doğru<br />

yol aldık. Güzergahımızda yer alan dev<br />

Süleyman Demirel Üniversitesi, yeni yapılan<br />

hastaneler, geniş yollar, heykeller ve milyonlarca<br />

güller manzaramızı süsledi. O kadar<br />

çok gülü bir arada görebileceğimiz tek şehir<br />

olan Isparta daha büyük yatırımları, daha<br />

özgün mimarileri, dünya çapında tanınmışlığı<br />

ve daha temiz olmayı hakediyor diye<br />

düşündüm. Yol üzerinde lavanta bahçeleri<br />

de mor mor göz kırptı ama duramadık onu<br />

da bir başka tura sakladık. Zira lavanta hasadı<br />

tarihi Haziran Ağustos idi.<br />

İtiraf ediyorum çok fazla bir beklentim<br />

olmadan koyulmuştum Isparta yoluna.<br />

Benim için güller şehriydi ve muhteşem bir<br />

manzaraya sahip Eğirdir Gölü vardı sadece.<br />

Oysa yola koyulmadan yapılan her önyargı<br />

gibi yanıldığımı varınca anladım.<br />

Isparta tarihi ve kültürel değerlerinin yanı<br />

sıra doğal güzellikleri ile de insanı büyülüyor.<br />

Baharda yapılan gül hasadı, lavanta<br />

vadisi, yazın girilen Eğirdir Gölü, Türkiye’nin<br />

Maldivleri Salda Gölü, Kovada Gölü ve<br />

Yazılı Kanyonu ve irili ufaklı bir çok gölleri,<br />

Kaya Mezarları, Antik ören yerleri, tarihi<br />

camileri, lilisesi, müzeleri, halıları, Süleyman<br />

Demirel Demokrasi ve Kalkınma<br />

Müzesi ile Külliyesi, Medreseleri Kalesi,ve<br />

kış sporları merkezi Davraz Dağı ile dört<br />

mevsimde de ziyaret edilebilecek bir şehir<br />

var karşınızda. Kebapları, kompostoları, gül<br />

tatlıları ve bizim de geliş amacımızı taşıyan<br />

gül bahçeleri ve güzellik bakım ürünleri, reçeller<br />

hepsi Koral Travel’in beni ikna etmesi<br />

ile keşfedildi. Turumuz bu saydıklarımdan<br />

bir kısmını kapsıyor tabiki ancak Isparta’ya<br />

daha geniş zamanda tekrar gelmek farz<br />

oldu.<br />

2. Günün ilk rotası Türkiye Cumhuriyeti’nin<br />

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel<br />

Demokrasi ve Kalkınma<br />

64 Ağustos 2017


Müzesi ile Külliyesi’ne idi. Isparta’nın Atabey<br />

ilçesi’ne Bağlı İslamköy’ünde olan bu müze<br />

Selçuklu ve Osmanlı mimarisi tarzında<br />

kubbeli olarak inşa edilmiş 1500 m2’lik bir<br />

alanı kaplamaktadır. Süleyman Demirel Külliyesi’nin<br />

içinde yer alan Müze’de, özellikle<br />

Cumhuriyet tarihimizin son 50 yıllık dönemine<br />

ait demokrasi ve kalkınma dönüşümünün<br />

belge, bilgi ve fotoğrafları sergileniyor.<br />

İslamköy’de, 16 bin m2’lik bir alanı kaplayan<br />

Süleyman Demirel Külliyesi’nde, Müze’nin<br />

yanı sıra, 9. Cumhurbaşkanı’nın doğup<br />

büyüdüğü, 1920 yapımı, ahşap ve kerpiçten<br />

inşa edilmiş, baba Hacı Yahya Demirel’in<br />

adını taşıyan ev de yer alıyor. 90 yıllık birikime<br />

şahitlik yapan bu müzeyi ve külliyeyi<br />

1 tam gün gezmek okumak incelemek<br />

gerektiğini düşündüm. Ama yinede gazete<br />

küpürlerinden oluşan geçmişi anlatan<br />

bölümler ve karikatürler, giysiler objeler ve<br />

kolleksiyonlar dikkatlerimizi çeken başlıcalarıydı.<br />

Kısa bir tur ile yine de bir çok bilgiler<br />

edindik ve anıların önünde saygıyla eğildik.<br />

Ardından merhum Süleyman Demirel’in<br />

anıt mezarına gittik. Henüz görkemli bir<br />

anıt inşaa edilmemiş ama yakında bir anıt<br />

yapılacağının bilgisini aldık. Kerpiçten evleri<br />

geniş bahçeleri topraklı yolları ile İslamköy<br />

bana teknolojinin uğramadığı taş binaların<br />

gelmediği komşulukların yaşandığı mahalle<br />

oyunlarının oynandığı 1980li yılları hatırlattı.<br />

Gülün Başkenti Gül Kenti Güneykent<br />

Ve nihayet turumuza adını veren Gül Hasadı<br />

için gül bahçelerinin olduğu Güneykent<br />

köyüne hareket ediyoruz. Isparta’ya 40 km,<br />

Burdur-Antalya kavşağına 15 km mesafede,<br />

Isparta’nın en büyük gül bahçelerinin<br />

bulunduğu, ‘Güller Vadisi’nde Güneykent<br />

Beldesi Belediye Başkanı Fahretdin Gözgün<br />

ve ekibi bizi karşıladı. Petrol ve Doğalgaz<br />

Mühendisi olan başkan aslen ‘gül mühendisi’<br />

benim nazarımda.<br />

Bir kentin kaderini değiştiren çiçek ve<br />

başkan<br />

Isparta’ya gülü ilk getiren ve gülcülüğü<br />

başlatanın Gülcü İsmail Efendi mi yoksa<br />

Îslamköylü Hacı Abdilağazade İzzet Ağa mı<br />

olduğu konusunda tartışmalar var. En kabul<br />

gören hikaye şöyle: İsmail Efendi, askerliğini<br />

yapmak üzere Bulgaristan’a gider ve burada<br />

gül çiçeği ile tanışır. Bulgarlar’ın gülleri<br />

toplayıp, kazanlarda kaynatıp yağ çıkarıp<br />

satmasının ne kadar karlı bir iş olduğunu<br />

fark eder. Teskere alanlar evlerine kına<br />

götürürken, İsmail Efendi Isparta’ya bir gül<br />

fidesiyle döner. Rivayete göre fide, Kızanlık’tan<br />

Isparta’ya, yolculuk boyunca İsmail<br />

Efendi’nin bastonunun içinde saklıdır.<br />

Gülü Ispartaya kimin getirdiği tartışıladursun<br />

gül Güneykent’te Başkan Fahredtin<br />

Gözgün ile hayat bulur. 2004 yılında seçildiği<br />

makamında hala başkan. 3 Dönemde büyük<br />

hayaller kurdu ve hepsini gerçekleştirdi<br />

hem de bütün engellemelere rağmen.<br />

Çuval dahi bulamaz dediler 5000 çiftçinin<br />

ortak olduğu Gülbirlik markasını, Güneykent<br />

Kozmetik A.Ş.’yi kurar. ‘Türkiye’de tek gül<br />

kokan makam tuvaleti benim odamdadır<br />

fakat ben menşeili değil gül menşelidir,<br />

çelik kasalar içinde 6 milyon liralık gül yağı<br />

biriktirdik. 350 bin TL kar elde ettik. Dünya<br />

gül yağı ihtiyacının yüzde 64’ünü biz karşılıyoruz.<br />

Tarım bakanlığından destekler aldık.<br />

4 Japon yayıncı ve 2 Amerikalı ile başlağımız<br />

gül festivallerine şimdi 1000’e yakın yabancı<br />

turist katılım sağlıyor. 13 yıldır köyün kadınları<br />

ile üretim yapıyor güçleniyoruz. Çılgınlar gibi<br />

büyüyoruz. Gülderen evleri üretim ve eğitim<br />

merkezleri açtık, tamamı kadınlardan oluşan<br />

gülderen kadın kooperatifi kurduk fakat<br />

kadınlara olan kışkırtma engellemelerinden<br />

dolayı kadınlardan kurulu kooperatife başkan<br />

malesef yine ben oldum:) Atık mataryellerden<br />

hediyelik eşya, halı, tasarım iğne oyası yapan<br />

bu kadınlarımız beldemiz evlerinin geçim<br />

kaynağı oldular.<br />

Güneykent, dağların arasında bir köy, 900<br />

rakımdan 1450 rakıma kadar tüm arazilerimiz<br />

gül bahçesidir. Biz burada gülü olmayana<br />

kız vermeyiz. Gülün kıymetini bilmeyen<br />

kızın da kıymetini bilmez deriz. Gül<br />

suyu ve özellikle gül yağı kozmetiğin ana<br />

maddesidir. Antiseptik, anti bakteriyel, anti<br />

agent, cilt kanserleri için etkin madde içerir.<br />

Göz tansiyonuna iyi gelir. Tatlılarda hatta<br />

kahvelerde de kullanılır. Gül aşkını yaşayın<br />

aşkınızı görmek üzere tekrar gelin.’’’<br />

Öğrencilik yıllarında ağır bir kekeme olduğunu<br />

belirten Başkan Gözgün bu problemi<br />

ortadan kaldırdığından beri çok hızlı ve<br />

seri konuştuğunu ifade ederek, “Konuşamadığım<br />

yılların acısını çıkartıyorum, beni<br />

susturamazlar büyümeye devam edeceğiz<br />

gülün başkenti Güneykent için daha bir çok<br />

projelerim var” dedi.<br />

Samimi espiritüel ve son derece akıllıca yaptığı<br />

bu konuşması tam 16 dk sürdü. Hepimiz<br />

çok etkilendik ve alkışladık. Karizmatik<br />

görüntüsü ile de etkileyici olan bu başkanla<br />

hatıra fotoğrafı çektirmeyi de ihmal<br />

etmedik. Ama anladım ki bir şehre, köye,<br />

bir mahalleye hatta yaşadığın siteye yada<br />

apartmana dahi yapacağın bir yenilik bir<br />

iyilik ve bir değişiklik tepki ile karşılanıyor<br />

ama başarmanı da azimli olman ve yılmaman<br />

sağlıyor.<br />

Sen yeterki doğru yolda ol.<br />

Evet biz de doğru bir yolda olduğumuzu<br />

Ağustos 2017<br />

65


Gezi<br />

anladık. İyi bir karar vermişiz, ekimizde olan<br />

Güçsüzler ve Kimsesizler Derneği Başkanı<br />

Yasemin Tümer gül bahçesinden çıkarken<br />

‘burada olduğuma inanamıyorum’ diye<br />

neşeyle haykırdı evet hiç birimiz bu mis kokular<br />

arasında olduğumuza inanamıyorduk<br />

ama rüyasını bile göremediğimiz bu bahçenin<br />

içinde idik. Bize verilen keselere gül<br />

yaprakları toplamıştık. Unutmadan belirteyim<br />

sadece bu bahçelerde yetişen güller<br />

ya da onların fideleriyle yetişen gül<br />

yaprakları ile kozmetik ve gıdada<br />

kullanım gerçekleşiyor diğerleri<br />

sadece güzellik katıyor, yaprakları<br />

yenmiyor. Tül keselerle aldığım gül<br />

yaprakları ile reçel yapabilirdim, hatta<br />

kek ya da başka tatlılar ama ben<br />

tüketmeye kıyamadım kuruttum ve<br />

gardorbumda duruyor. Kokusu mu?<br />

Missss, seneye gül hasadına gidene<br />

kadar yetecek sanırım.<br />

Gül hasadının hemen ardından<br />

Gülkent Beldesi girişinde yer alan<br />

Gülbirlik Kooparatifine ait bir fabrikaya<br />

girdik. Eski ve yeni teknolojinin<br />

aynı anda tanıtıldığı tesisi bize Gülbirlik Fabrikalar<br />

Müdürü Erkan Acar anlattı. 1800lü<br />

yıllardan kalma buhar makinasının olduğu<br />

bölümde nostalji yaşadık. Ama asıl gül suyu<br />

ve gül yağı üretilen fabrikanın büyüklüğü<br />

karşısında şaşkınlığımızı gizleyemedik. 4<br />

ton gülden sadece 1lt gül yağı çıkartılıyor<br />

olduğunu ve bunu da Fransa’ya sattığımızı<br />

üzülerek öğrendim. Yeterli araştırma geliştirme<br />

yapılmadığını ve kendi ülkemizde<br />

kullanılmıyor oluşunu da kınadım. Ardından<br />

Erkan bey bize gerekli Arge çalışmaları<br />

başlatacaklarını belirtti. Fabrika tesisinde<br />

ayrıca büyük merakla beklediğimiz alışveriş<br />

mağazasını da merak<br />

Dünüş yolunda gün kızıla dönmüştü<br />

gül bahçelerinden ayrılırken yolun diğer<br />

bölümünde lavanta vadileri bize göz kırptı.<br />

Eflatun mor renkli vadiler güneş kızıllığında<br />

fon oluşturuyordu. Durmaya fırsat bulamadık<br />

ama Koral Travel’in 1 ay sonrakı Lavanta<br />

Hasadı turunda buluşmak üzere sözleştik.<br />

Dönüş yolumuzda çöken hüznü rehberimiz<br />

Burhan ‘oğlumuz’ ( artık iki günde iyice<br />

samimileşmiştik. Profesyonel Tur Rehberi<br />

Burhan Taş kiminin oğlu kiminin abisi kimin<br />

kardeşi olmuştu gösterdiği içtenlik ve samimiyetle<br />

kurduğumuz bu bağ diğer turlara<br />

katılmamızda en önemli etken olacaktı. Her<br />

meraklı sorumuza verilecek bir cevabı her<br />

yöre hakkında geniş bilgisi vardı.)<br />

Hüznümüzü rehberimiz sayesinde dağıttık,<br />

istek parçaları ile otobüsümüz şenlenmiş<br />

oyunlar oynanmış kahkahalar atılmıştı.<br />

Burdur’da İnsuyu Mağarasına uğrayacaktık<br />

olmadı mağara bakımda imiş. Dönüş yolunda<br />

yine harika yerlerde mola verdik. Nefis<br />

yemekler yediğimiz bu molalarda günün<br />

keyfi ve tatlı yorgunluğu sinmişti üzerimize.<br />

Harika 3 gün geçirdiğimiz turumuz vedalaşmalarla<br />

son buldu. Tur dönüşünde ayrıca<br />

Koral Travel ve La Bella Güzellik Salonu<br />

işbirliğinde gezginlere sürpriz çekiliş yapıldı.<br />

150 TL değerinde cilt ve güzellik bakımı<br />

kazanan hediye çekinin sahibi ise<br />

aramızdaki en özel kişi Ece Dursun<br />

oldu.<br />

Koral Travel’in bütün turlarında<br />

yolcularına yaptığı özel sürprizlerini<br />

kaçırmayın. Sosyal medyada<br />

yayınladığı duyurulardaki gezi<br />

tarihlerini ajandanıza kaydedin.<br />

Gezmek istediğiniz destinasyonları<br />

da Turgay Bey’e ilettiğinizde size<br />

özel bir tur programı hazırlıyor.<br />

Tura katılan üyeler arasında bebek<br />

ve çocuklardan, 90 yaşında olan<br />

enerjik ve fit çiftlerin olduğunu ve<br />

harika vakit geçirdiklerini, yalnız<br />

gelenlerin hiç yabancılık çekmediklerini,<br />

birçok yolcuyla yaptığım sohbette en az 15.<br />

kez Koral Travel ile tura katıldığını, fiyatların<br />

ekonomik, gezilecek noktaların çok özel<br />

olduğunu, otobüslerinin ve şoförlerinin<br />

güvenli ve sertifalı olduğunu, rehberlerinin<br />

tümünün profesyonel ve belgeli olduğunu<br />

da belirtmeliyim.<br />

Koral Travel ile güzel anılar biriktirin.<br />

Bir başka turda birlikte olalım.<br />

Seycan Akman<br />

66 Ağustos 2017


EN İYİLER<br />

özel dosyası<br />

Bi Kahvaltı?<br />

Pazar günlerinin diğer günlerden en büyük farkı<br />

zengin kahvaltısıdır.<br />

Kahve ya da yeni demlenmiş çay kokusu ile uyanmak...<br />

Mis kokulu kızarmış ekmekler, bazlamalar masada...<br />

Dileyenler için taze meyve suları sıkılmış, çeşit çeşit<br />

peynirler, doğal reçeller ve diğer kahvaltılıklar sofrada<br />

yerini almış. Bu keyfi zevke dönüştüren porselen<br />

kahvaltı takımı ve çay setleri de mizanseni tamamlamış.<br />

Sevdikleriniz masanın çevresinde yerini almış. Tek<br />

eksiğiniz günün gazetesi ve dergileriniz... Onu da kahvaltı<br />

sonrasında keyif kahvesi ile birlikte okuyacaksınız.<br />

Daha ne istersiniz?<br />

Günün en önemli öğünü kahvaltıyı hızlı yaşam temponuz<br />

için feda etmeyin! Çeşitlilik ve damak tadı açısından da<br />

oldukça cezbedici bir öğün olan kahvaltının keyfi için<br />

bazen ne yazık ki hafta sonunu beklemek gerekebiliyor.<br />

Bunca özlemle beklenen bir sofradan da doğal olarak<br />

insanın beklentileri yüksek oluyor. Mükemmel kahvaltıyı<br />

herkes farklı tanımlayabilir ancak herkesin kendi<br />

mükemmel kahvaltısını oluşturması için buluşacağı<br />

ortak noktalar var elbette. Biz de bu ortak noktalardan<br />

bazılarını sayfalarımıza taşıdık.<br />

Ağustos 2017<br />

67


Özel Haber<br />

Bono<br />

Nefis bir kahvaltı için uzun vakit bulamayanlar kentin<br />

hemen göbeğinde yer alan Bono Beach ya da Bono<br />

Marina’yı tercih edebilirler. İdris Akgül yönetimindeki<br />

mekanın klasik serpme kahvaltısında ekmekler özel<br />

fırından çıkıyor. Tercihinize göre yapılan yumurta ise<br />

sahanda özellikle sucuklu tavsiye ediliyor. Kahvaltınıza<br />

eşlik eden deniz manzarası ise bu kısa molanızda<br />

sizi dinlendiren tüm maviliği ile yanı başınızda.<br />

BONO GOOD TIMES | BEACH<br />

Çıldır Mahallesi 207 Sokak No: 4/C Uzunyalı - Marmaris<br />

PR: +90 541 400 08 36<br />

BONO GOOD TIMES | MARINA<br />

Barbaros Mah. No:269/Z2 Yat Limanı Marmaris Marina<br />

PR: +90 541 400 08 35<br />

Beluga Beach<br />

Aktaş mevkiinde yer alan Beluga Beach yaz kış ayrı bir<br />

atmosferle karşılıyor misafirlerini. Serpme kahvaltısına<br />

eklenen kırmızı közlenmiş biber, kurutulmuş domates ve<br />

kızartma da kahvaltıyı ayrıcalıklı kılıyor. Bol zeytin çeşidi<br />

bulunan kahvaltıda özelikle çemen de yöresel tatlar arasında<br />

damaklarda iz bırakıyor.<br />

Adres: Adaköy Mahallesi Marmaris Adaköy Yolu<br />

Caddesi No: 4 Marmaris<br />

Telefon: 0532 546 1801<br />

Egevera<br />

Marmaris’e yepyeni lezzetlerle merhaba diyen Ege Vera, pideleri ile olduğu<br />

kadar kahvaltısı ile de şimdiden çok konuşuluyor. Özenle hazırlanan kahvaltı<br />

çeşitlerinde sıcak ekmekler iştah açıyor. Peynirler ise Ege Vera’nın hünerli<br />

aşçıları tarafından özenle hazırlanıyor. Özel yapım kasap sucuklarıyla<br />

yapılan sahanda yumurta ise kahvaltının en gözdesi. Mekanın özel tatları<br />

arasında yer alan kumkuat reçeli de kahvaltının vazgeçilmezleri arasında.<br />

Adres: Tepe Mah. Kubilay Alpugan Sok.No:5 Marmaris<br />

Telefon: 0252 413 03 94<br />

68 Ağustos 2017


Joya Del Mar<br />

Kahvaltınıza biraz deniz, biraz yeşil ve huzur eklemek istiyorsanız<br />

Joya Del Mar Boutique Otel’e rotanızı çevirmenizi öneririz.<br />

Serpme kahvaltının tadına varacağınız peynir zeytin çeşitlerinin<br />

yanı sıra efsane böreği de özel tatları arasında. Özel<br />

fırınlarında pişen ekmekleri üzerinde çörekotu ve susam da<br />

kahvaltıyı tamamlıyor.<br />

Adres: Adaköy Mah. Adaağzı Mevkii No:24 - Marmaris<br />

Telefon: 0252 412 39 47 - 48<br />

Havuzlubahçe<br />

işte hafta sonu kahvaltı efsanesini muhteşem şova dönüştürme<br />

zamanı.Serpme kahvaltının tadına varacağınız tüm çeşitler<br />

HavuzluBahçe’de yer alıyor. Yöresel tatlara çevre köylerden<br />

alınan peynirler, zeytinler, yumurtalar ekleniyor. Çambalını<br />

ister tereyağında ister kaymakla ister sade ama mutlaka sıcak<br />

ekmekle yemenizi öneriyorum.<br />

Adres: Çamlıköy - MUĞLA<br />

Telefon: 0252 495 8081<br />

Mado<br />

Dünyaca ünlü Mado yöresel tatlarına eklediği kahvaltı seçenekleri ile seçkin<br />

konuklarına eşsiz lezzetler sunuyor. kahvaltılarına eklenen özel tatlarla<br />

sabahların vazgeçilmezi oluyor. Sini kahvaltısındaki su böreği, çemen<br />

ve yöresel peynirlerinden keçi peynirli sunumu da özel tatlar arasında.<br />

sucuklu yumurtasının yanında özel ekmekleri de kahvaltının en iyi adresi<br />

olmaya aday.<br />

Adres: Kemeraltı Mah. Atatürk Cad. No:8/A-B Marmaris<br />

Tel: 0252 413 80 80<br />

Ağustos 2017<br />

69


Özel Haber<br />

Ros Beach<br />

İşte efsane hafta sonlarının meşhur kahvaltı adresi Ros Beach.<br />

Deniz kenarına hazırlanan masamızda biz kahvaltı çeşitlerini<br />

saymakla bitiremedik. Özellikle ev yapımı çemenin yanında<br />

‘çingen pilavı’ da yöresel lezzetler arasında. Közde patlıcanın da<br />

olduğu kahvaltı sunumu uzun kahvaltılarınız için oldukça ideal.<br />

Adres: Aktaş Mevkii 1. Sokak No:12 Marmaris<br />

Tel: 0252 412 44 42 - 0533 716 05 35<br />

Saklıgöl<br />

İşte Kahvaltının festival hali. Saklıgöl’de kahvaltı için ayıracağınız<br />

zaman dilimi çok uzun olmalı. Gün boyu sürecek<br />

lezzet şölenine köy ürünlerinden oluşan terayağ, bal, yumurta,<br />

çemen, peynirler, kasap sucuklar, kızartmalar, bazlama<br />

ekleniyor. Bol oksijen, yemyeşil doğa, göl manzarası ve<br />

bol aktiviteli bir kahvaltı için ilk adresiniz Saklıgöl olsun.<br />

Adres: Çamlı Köyü Okul Yanı Mevkii - Marmaris<br />

Tel: 0 252 495 81 04<br />

Saranda Beach<br />

Aktaş mevkiinde yer alan Saranda Beach zengin kahvaltısına<br />

deniz sahil huzur ve yeşil eklemiş. Gözünüzü açmak isteyeceğiniz<br />

en güzel yerde olabilirsiniz. Kahvaltınıza da yumurtalı ekmek, özel<br />

karışımlı çökelek, kurutulmuş domates, patates kızartması, özel<br />

seramik tavalarda gelen yumurta ve sucuk da eklenince oradan<br />

ayrılmak istemeyeceksiniz.<br />

Adres: Adaköy Mah. Adaağzı Mevkii No:24 - Marmaris<br />

Telefon: 0252 413 00 39<br />

70 Ağustos 2017


Mavi Beyaz<br />

Dünyaca ünlü Ege ve Akdeniz mutfağının en güzel<br />

örneklerini tadabileceğiniz Deli Zeytin Restaurant’ında<br />

gurme damak tadına hitap eden, seçkin<br />

lezzetler sizi bekliyor.<br />

Lezzeti dilden dile yayılan restoranda, Datça otellerinden<br />

ve dışarıdan gelen konuklar için de harika<br />

sürprizleri var. Güne nasıl başlarsan öyle bitirirsin<br />

inancındaysanız kesinlikle güne Otel Mavi Beyaz’da<br />

ve kahvaltı ile başlayın değil gününün yılınız çok iyi<br />

geçer. Yöresel ürünlerle donanmış sofrada, reçeller<br />

mevsimine göre yapılmış meyvelerden oluşuyor.<br />

Herşey sağlıklı ve doğal. Peynir zeytin bile yörenin<br />

köylülerinin imalatı, balı ise meşhur Datça balı<br />

dışında bir balı masada bulamazsınız. Tercihe göre<br />

alacağınız kahvaltı ekstralarından menemen de<br />

sağlıklı kahvaltınızın en güzel detayı olacak.<br />

Adres: Palamutbükü - Datça<br />

Tel: 0252 725 55 55<br />

Taşhanpark<br />

Kahvaltınızda leziz temiz bol çeşitli<br />

sunum arıyorsanız Taşhan Park’a uğrayacaksınız<br />

demektir. Sadece ekmeği<br />

bile yeter diyebilirim. Taş fırınından<br />

susamlı, çörekotlu, çekirdekli ekmeği<br />

sımsıcak servis ediliyor. Kahvaltının<br />

olmazsa olmazı menemen ise özel<br />

seramik tavada geliyor. Yumurtası bol<br />

tereyağlı geliyor. Peynir ve zeytin, bal<br />

ve kaymak, tahin ve pekmez, ayrılmaz<br />

ikililer masanızda başrolde.<br />

Adres: Çamlı Köyü Okul<br />

Yanı Mevkii - Marmaris<br />

Tel: 0 252 495 81 04<br />

Sakız<br />

Marmaris’te kahvaltı deyince akla gelen ilk<br />

mekanlardan. Şanı şöhreti şehirleri aşmış<br />

bu mekanın efsane lezzetinin sırrı ise<br />

Şükran Dorkip adını taşıyor. O muhteşem<br />

kahvaltı masanıza gelen tüm lezzetlere<br />

elleri değen bu çok özel hanımefendi<br />

40’ı aşkın reçel çeşidi, minik kahvaltılık<br />

börekleri, tam istediğiniz gibi pişen köy<br />

yumurtası, özel kırma zeytinleri, portakal<br />

suyu, 10 çeşit peyniri ile tam bir efsane.<br />

Denemeyenler için belki de bu sayfaları<br />

okuduktan sonra tam zamanı.<br />

Adres: Çetibeli Köyü Marmaris Gökova Yolu<br />

Okul Yanı No. 35, 48700 Marmaris, Muğla<br />

Tel: 0 252 426 0019 - 0 535 843 8824<br />

Ağustos 2017<br />

71


Röportaj<br />

Marmaris’te Bir Yıldız<br />

GÖKÇE<br />

Kırmızı Kurdele<br />

İlk röportajımızın üzerinden<br />

4 yıl geçmiş. İkimiz de<br />

inanamadık zamanın<br />

bu kadar hızlı geçtiğine.<br />

Gökçe’ye “Neler değişti?”<br />

diye sorduğumda, neler<br />

değişmedi ki cevabını<br />

aldım. Öncelikle evlendi.<br />

Hem de damat Marmarisli<br />

diş hekimi. Burada yaşıyor<br />

oluşundan bir Marmaris<br />

güzeli olan Gökçe, eş<br />

durumundan da yengemiz<br />

olur ayrıca. Sonra başarılı<br />

iki albüm daha ekledi<br />

bu dört yıla ve böylece 5.<br />

albümü yayınlandı. Onlarca<br />

klip yaptı görüşmeyeli<br />

ve yüzlerce konser verdi.<br />

Sevimli Cavalier King<br />

Charles cinsi köpeği Fadik<br />

ve kedileri ise hala onunla.<br />

Kendi şarkılarını yazıp söyleyen,<br />

rock’tan pop müziğe, rap’ten Balkan<br />

müziğine ve son albümünde Karadeniz<br />

türkülerini de yorumlayan, birçok tarzı<br />

başarıyla sentezleyen Gökçe, yine iddialı<br />

bir albüm ile gündemde. “Kırmızı Kurdele”<br />

adını taşıyan albümünde ‘Armağan’<br />

adlı parçasına da Marmaris’te klip<br />

çekti. Güzelliğine eşlik eden Marmaris<br />

sahillerinde bisiklet kullanan Gökçe saç<br />

stili ile bizi 80’li yıllara götürdü.<br />

Röportajımızı da üyesi olduğu Gymberry<br />

Spor Salonu’nda gerçekleştirdik. Bize<br />

şahane bir kaç hareket gösterdikten<br />

sonra İstanbul’dan Marmaris’e uzanan<br />

hikayesini, müzik yaşamını konuştuk.<br />

Gelecek planları ve hayallerinden<br />

bahseden Gökçe’ye tabi ki bu kadar<br />

güzel olmasının ve formunu korumasının<br />

sırlarını sorduk. Uzun sohbetimizde<br />

50’ye yakın soru yönelttik kendisine.<br />

Profesyonel fotoğraf sanatçısı İrfan<br />

Bilir’in çekimlerini yaptığı röportajımızda<br />

biz sorduk, O da tüm samimiyetiyle<br />

cevapladı.<br />

Son röportajımızın üzerinden 4 yıl geçti,<br />

neler değişti bu arada?<br />

-Oldu mu o kadar. Evlenmişim daha ne<br />

olsun. Bir albümüm daha oldu geçtiğimiz<br />

ay. Kırmızı Kurdele adlı albüme bir de klip<br />

çektik.<br />

Önce albümü konuşalım. Bizlere güzel bir<br />

sürpriz yaptınız. Harika bir albüm olmuş.<br />

Marmarisli klibiniz de muhteşem.<br />

-Teşekkürler. Albüm, Pasaj Müzik etiketi<br />

ile yayınlandı. Klibimizi ise ‘Armağan’ adlı<br />

parçamıza çektik. Söz ve müziği Barlas<br />

Erinç'e, düzenlemesi Alen Konakoğlu'na ait<br />

"Armağan"ın video klibi Marmaris'in doğal<br />

güzellikleri arasında, Raşit Algül yönetmenliğinde<br />

çekildi. Müzik<br />

direktörlüğünü<br />

ve aranjörlüğünü<br />

diğer albümlerimde<br />

de olduğu gibi<br />

Alen Konakoğlu'nun<br />

yaptı. Bu albümde<br />

kendi şarkılarımın<br />

dışında Barlas ve Danny<br />

Brillant'ın şarkıları<br />

da yer alıyor. Toplam<br />

8 parçadan oluşan<br />

albümde Ne Yapardım ve Tabancamın Sapı<br />

adlı parçalar da canlı performans sırasında<br />

yapılan kayıtlardan oluşuyor.<br />

Şarkı söylemenin dışında, enstrüman da<br />

çalabiliyorsunuz. Hangi enstrümanı çalarken<br />

daha mutlusunuz. ?<br />

-Kesinlikle Davul çalarken çok mutluyum.<br />

Milyonlarca kez dinlenen bir şarkı yapmak<br />

nasıl bir duygu?<br />

-Çok güzel bir duygu. Hala devam ediyor.<br />

90’lı yıllarda bir şarkı çıkardı, herkes uzun<br />

süre her yerde parçayı dinlerdi. Son yıllarda<br />

ise bir şarkı çıkış yapsa bile sadece piyasadaki<br />

ömrü en fazla 2 ay<br />

sürüyor. “Tuttu Fırlattı Kalbimi,<br />

Napardım Bilmem,<br />

Her şey Bitmedi Bitemez”<br />

adlı şarkılarım hala dinleniyor.<br />

Bunu sağlamak<br />

günümüzde çok zor bir<br />

şey. Ama hala dinleniyor<br />

olması beni çok mutlu<br />

ediyor. İnşallah diğer<br />

şarkılarımda da aynısı<br />

olur.<br />

72 Ağustos 2017


Bu kadar başarılı olmanın sırrı nedir?<br />

-Öncelikle samimiyet, kendin olmak, doğal<br />

olmak. Şarkıların çoğu ‘bu tutar’ diye yapılmıyor.<br />

Tuttu Fırlattı Kalbimi şarkısının sözleri<br />

çok tutsun diye yazılmadı. Üç kız samimi<br />

bir ortamda oturmuş sohbet ediyorduk, o<br />

ortamdan çıktı bu sözler. Tutar dediğimiz<br />

şey bazen tutmuyor, ya da bu parça olmaz<br />

dediğimizde bir bakıyoruz ki, çok sevilmiş<br />

bu önceden planlanamıyor. Ama ben seviyorsam<br />

bir çok kişi sevecektir diyorum. Yani<br />

önce kendim beğenmeliyim.<br />

Her klibinizde ayrı bir enerji görüyoruz.<br />

Bunun sırrı nedir?<br />

-Kendim öyleyim. İçimde bir sürü enerji<br />

barındırıyorum. Kadınlarda öyle bir ruh hali<br />

vardır ya, saçlarına göre, giydiklerine göre<br />

hatta bulunduğu ortama göre bir mod<br />

haline girerler, bu bende tam anlamı ile var.<br />

Giyindiğim gibiyim rahat, böyle olunca da<br />

enerji her zaman yüksek oluyor bende.<br />

Müzikal anlamda gelecek projeleriniz<br />

neler?<br />

-Kafamda konsept bir albüm var. Uzun süre<br />

çalışmam gereken bir albüm. En sevdiğim<br />

tarzda R&B Rock ya da R&B Balkan tarzında<br />

özel bir albüm var. Bakalım üzerinde düşünüyorum<br />

henüz.<br />

Türk Rock müziğinin dünyadaki yeri ve<br />

önemi nedir? Dünyaca ünlü Türk rock<br />

müzisyenlerimizin çoğalması için neler<br />

yapılabilir?<br />

-Rock’n Roll tarzda söylediğim parçalarım<br />

var ama Rockçı değilim. Alternatif pop diyebiliriz.<br />

Türk rock ve pop müziği de henüz<br />

bir yere sahip değil. Mesela Amerika’da<br />

çıkan albümlerimiz var ama dünya müzikleri<br />

arasında yer alıyor. Bir yere sahip değiliz<br />

ama çok iyi sesler var. Olabilir miydi, evet<br />

olabilirdi ama onlar gibi düşünüp onlar gibi<br />

yaşamak hatta orada yaşamak gerekiyor. Ya<br />

da interneti çok iyi kullanarak, Türkiye’den<br />

bir sanatçı dünya listesine girebilir ki, öyle<br />

bir şey de oldu. DJ Mahmut Orhan ve Sena<br />

Sener dünya listelerindeki Türk müzisyenler.<br />

İşte bu şekilde dikkat çekecek şarkıları<br />

yapmak ve çoğaltmak önemli. Kendilerini<br />

de kutluyorum ayrıca.<br />

Peki ya Tarkan ?<br />

-Benim starım O değil, Kenan Doğulu daha<br />

iyi bence. Tarkan’ı çok beğenmiyorum<br />

tarzım değil. Tarkan 90’lı yıllarda müthişti<br />

benim için. Ama günümüzde öyle değil<br />

bana göre.<br />

Sahnenizi kiminle paylaşmak isterdiniz?<br />

-Özel bir sanatçı yok ama özel bir sirk ekibi,<br />

sahne şovu ya da özel bir dans grubu. Ya<br />

da sırf nefesli çalgılarda özel bir orkestra ile<br />

çalışabilirim.<br />

Boş zamanlarınızda nerede ve nasıl vakit<br />

geçirirsiniz?<br />

-Yatarım bol bol.. Şaka şaka. Zaten çok yoğun<br />

çalıştığım için pek boş vaktim olmuyor.<br />

Marmaris’e gelirken bana iyi tatiller diyen<br />

arkadaşlarım için söylüyorum bunu henüz<br />

burada denize bile giremedim. Enerjim<br />

varsa hiç boş durmam zaten. Evde isem<br />

bahçemle ilgileniyorum. Konserlerden fırsat<br />

buldukça Marmaris’te vakit geçiyorum,<br />

spora geliyorum, bisiklete biniyorum.<br />

Herhangi bir sosyal proje çalışmalarınız<br />

var mı, ya da bir dernek üyeliğiniz?<br />

-Kas hastalıkları ile alakalı bazı araştırmalar<br />

ve duyurular yapıyorum. Pek bilinmiyor.<br />

Kas hastalarının iyileşmesi için kök hücre<br />

tedavisi gerekiyor ve bu konuda gelişme<br />

olursa yaşatabiliyoruz bu hastalarımızı. O<br />

yüzden kök hücre tedavisinin gelişmesi için<br />

duyurular yapmaya çalışıyorum.<br />

Gece hayatını seviyor musunuz?<br />

-Evet, gece vakit geçirmeyi daha çok<br />

seviyorum. Eğer keyfim yerinde ise dışarıda<br />

eğlenmeyi canlı müzik mekanlarında<br />

olmayı da seviyorum. Ama yıllar ilerledikçe<br />

bu azalsa da evcimen olsam da, yine de<br />

özellikle iyi bir grup varsa dışarıda eğlenmeyi<br />

seviyorum.<br />

İdeal bir akşam yemeği sizce nasıl olmalı?<br />

-Eşimle tek çeşit yemek yemeğe çalışıyoruz.<br />

Sağlık açısından da olması gereken bu.<br />

Ayrıca kalabalık sofraları pek sevmem. Çocukluğumdan<br />

beri de ayrı yerim. Kalabalık<br />

aileleri severim. Ama sofrada uzun uzadıya<br />

yemekler kalabalık masalar falan pek sevemiyorum.<br />

Başbaşa sakin bir yemek sofrası<br />

en güzeli bence.<br />

En favori şarkınız nedir?<br />

-İdil Üner ‘Güneşim’<br />

En son aldığınız albüm?<br />

-MFÖ<br />

Günlük hayatınızda nasıl giyinirsiniz?<br />

-Bohem seviyorum. Şapka takıntım var.<br />

Saçlarınız, cildiniz ve formunuz hep aynı<br />

güzellikle bunun sırlarını tek tek istiyoruz.<br />

-Cildim için; yüzümü pek yıkamıyorum. Yani<br />

şöyle, sabunlar peelingler falan yapmıyorum.<br />

Cildi sürekli çitiler gibi yıkamamak<br />

gerekiyor. Cildin kendi ürettiği yağları<br />

yüzde muhafaza etmek gerekiyor. Sadece<br />

su ile yıkamalıyız. Ben de öyle yapıyorum.<br />

Onun dışında doğal gül suyu ve gül yağı<br />

kullanıyorum. Vücudum için yağ bakımları<br />

yapıyorum, kuruyan cildin emebileceği<br />

yağlar. Saçlarım için ise yine az yıkıyorum ve<br />

her yıkamada şampuan ile köpürtmüyorum,<br />

ısırgan otlu şampuan kullanıyorum. Hint<br />

yağı ve B vitaminleri kullanıyorum arada bi.<br />

Ağustos 2017<br />

73


Röportaj<br />

Konserlerde dahi saçlarımı kendim yapıyorum<br />

fönden uzak duruyorum.<br />

Çocukken en büyük hayaliniz neydi?<br />

-Çöpçü olmak istemişim küçükken. Ne<br />

alaka ben de bilmiyorum. Çöpçüler geldiğinde<br />

mahallemizde onların ışıklı arabaları<br />

vardı çok beğenirdim ben de çöpçü olmak<br />

isterdim. Sonraları da dansöz olmak istedim.<br />

Dans etmeyi çok seviyorum hala. Bazı kliplerimde<br />

de bazı dans figürleri yapıyorum<br />

ama öyle profesyonel dansözler gibi değil.<br />

Çocukken hatırladığım bir de hayvanlara<br />

karşı özel bir ilgim oluşmuş. Ailemde bu kadar<br />

fazla bir ilgi olmasa da ben de oluşmuş<br />

ve hatta kürk giyen bir kadını tükürük içinde<br />

bırakmışım. Hiç kimse bana bu kürkler hayvanlardan<br />

üretiliyor demediği halde bunu<br />

çocuk aklımda düşünebilmiş ve kendimce<br />

bir tepki oluşturmuşum. Bu nedenle bir<br />

zamanlar da veteriner olmayı istedim. Ama<br />

okunması gereken dersler çok ilgi alanıma<br />

girmediği için veteriner de olmadım.<br />

Seyahat etmeyi sever misiniz?<br />

-Müzisyen olduğum için seyahat etmeyi<br />

seviyorum ama aslında üşengeç bir insanım.<br />

Seyahat için biletimi çok önceden<br />

alıp kendimi ona göre programlıyorum.<br />

Görmek istediğim çok yer var evet.<br />

Tatil için daha çok nereleri tercih ediyorsunuz?<br />

-Marmaris’te yaşadığım için buradaki<br />

günlerimi çok tatilden saymıyorum. Kapadokya<br />

hayranıyım. Karadeniz turuna<br />

çıkmayı çok istiyorum. Konserler için<br />

gittiğimde pek gezme şansım olmuyor.<br />

O yüzden kapsamlı bir Karadeniz turu<br />

istiyorum. Tatil için ise küçük şirin kasabalarda<br />

olmayı tercih ediyorum.<br />

Sosyal medya ile aranız gayet iyi sizi<br />

takip ediyoruz. Ya sosyal medya olmasaydı?<br />

-Olmasaydı diyenlerdenim açıkçası. Ama<br />

tek bir açıdan iyi ki var diyorum. Kötü<br />

olaylar gün yüzüne çıkıyor. Özellikle çocuklara<br />

yapılan, kadınlara yapılan ve ayrıca<br />

hayvanlara yapılan kötülükler gün yüzüne<br />

çıkıyor ve ciddi ciddi seferberlik ilan edilip,<br />

tepkiler ortaya konabiliyor. Bu açıdan sosyal<br />

medya gibi paylaşım alanlarının varlığı bir<br />

bakıma önemli katkı sağlıyor. Tabi ister<br />

istemez takipte olmak zorundayız. İyi bir<br />

sosyal medya kullanıcısıyım diyebilirim tabi<br />

ölçülü olarak.<br />

Dünya’da ve ülkemizde yaşanan terör<br />

olaylarından dolayı bir çok kez konser<br />

ertelendi. Bir mesaj hakkınız olsa dünyaya<br />

ne söylemek isterdiniz. ?<br />

-Elbette şiddetin savaşın her türlüsüne<br />

karşıyım. Bununla yaşamayı öğrenip hayata<br />

devam etmemiz de gerekiyor. Sindirmeye<br />

çalışan sistemin esiri olmak istemiyorum.<br />

Hayranlarınız için sürpriz var mı?<br />

-Bu soru üzerine hoş bir tesadüf oldu. Az<br />

önce gelen bir e-posta da Yonca Evcimik<br />

İrem Derici ve Ben ‘Kendine Gel’ şarkısına<br />

özel bir klip çektik. Nihat Odabaşı’nın çektiği<br />

klipte bol aksiyon var. Ve Az önce yayın<br />

protokolünü imzaladık yakında yayınlanacak.<br />

bakalım beğenecek misiniz?.<br />

Ayrıca hayranlarınız için Marmaris’te harika<br />

bir klip yaptınız daha ne olsun<br />

-Evet Marmaris’te çekilen ‘Armağan’ adlı<br />

klibimiz çok beğenildi gayet güzel izlenimler<br />

alıyoruz. Sabahın çok erken saatlerinde<br />

çekilen klipte sokaklar bomboştu ama yine<br />

de görenleri baya şaşırttık galiba.<br />

Tekrar albüme dönelim Neden Kırmızı<br />

Kurdele ?<br />

-Şamanizmden beri kırmızı kurdelenin<br />

başarı, uğur, şans ve bereket getirdiğine<br />

inanılıyor. O yüzden okumayı sökenlere, doğuranlara,<br />

açılış törenlerinde takılır. Ben de<br />

albümü dinleyenlere şans getirsin istedim.<br />

Peki evdeki kedi nüfusunuz ne durumda<br />

şuan kaç kediniz var?<br />

-Şu an iki kedim var. Yadigar ve Minnoş.<br />

Yadigar 13 yıldır benimle. Hayatımın<br />

önemli bir bölümünde o var. Albümlerim<br />

bile yoktu onu edindiğimde. ( Bu soru ile<br />

birlikte parmak hesabı yaparak bu güne<br />

kadar sahiplendiği kedilerinin isimlerini tek<br />

tek saydı) Üniversite yıllarımdan beri kedi<br />

besliyorum sayısından emin değilim ama 6,<br />

7 tane olmuştur.<br />

Köpeğiniz Fadik’le hoç vakit geçiriyorsunuz?<br />

Onu her zaman yanınızda mı taşıyorsunuz<br />

yoksa emanet ettiğiniz birileri var<br />

mı?<br />

-Evet çok seviyorum Fadik’i. Yüz ifadesi ile<br />

beni çok eğlendiriyor. Palyaçoya benziyor.<br />

İngiliz köpeği olduğu için havaalanlarında<br />

özellikle İngilizler çok ilgi gösteriyor. Bu bize<br />

çok komik geliyor. İstanbul’da köpek oteli<br />

var, çok mecbur kaldığımda bazen oraya<br />

bırakıyorum, otel kafessiz o yüzden çok güveniyorum.<br />

Kuaförünü de çok seviyor. Ama<br />

çoğunlukla hep benimle.<br />

Eşinizle birlikte çoğunlukla Marmaris’tesiniz.<br />

Neler yapıyorsunuz ? Marmaris’te en<br />

çok ne yapmayı seviyorsunuz?<br />

-Aslında Kite Board yapmayı istemiştim ama<br />

sahnem açısından sakatlanmamam lazım.<br />

O yüzden ne yazık ki risk alamadım. Onun<br />

dışında bisiklete ve motora biniyorum tabi<br />

kaskımla. Geziyorum bol bol ama gezemediğim<br />

çok yer var daha. Nimara Mağarası’na<br />

henüz gitmedim mesela. Ayrıca Marmaris’te<br />

Gökçe adının bir önemi olduğunu düşünüyorum;,<br />

köyü var köprüsü var barajı var<br />

hayratı var…Bunu bilen biri varsa lütfen<br />

bana yazsın.<br />

Çocuk yapmak gibi bir planınız var mı?<br />

-Hiçbir zaman evlilik ve çocuk hayalim<br />

olmadı. Ki, ailem mutlu bir evlilik içerisinde<br />

olmasına rağmen hep yalnız yaşama hayalim<br />

vardı. Ama hep çocukları sevdim.<br />

Derken yıllar geçti. Bir baktım evlenmişim.<br />

Çok düşünmüyor olmama rağmen<br />

çocuk konusunda da çok ileri yaşları<br />

düşündükçe bir aile olmanın sürekliliği<br />

açısından bir çocuk fikri aklıma düştü<br />

bu aralar. Özgür ruhlu olmama rağmen<br />

biraz hassas bir anne olurum herhalde.<br />

Beslenme konusunda da çok pimpirik<br />

olacağımı düşünüyorum. Üniversite<br />

yıllarımda 3 günlükken alıp büyüttüğüm<br />

bir kedim vardı. Veteriner 2 saate bir<br />

beslemezsen ölebileceğini söyledi. Gece<br />

uyanıp o kedileri o kadar iyi besledim<br />

ki sağlıkla büyüdüler. Yani ne kediler<br />

büyüttüm çocuk mu büyütemeyeceğim<br />

diyorum ama işte hala düşünüyorum<br />

bakalım zaman ne gösterecek bilemiyorum.<br />

Okuyucularımıza ve Marmaris yaşayanlarına<br />

mesajınız nedir?<br />

-Marmaris yaşayanlarına, Marmaris’te<br />

yaşamanın kıymetini bilsinler diyorum.<br />

Havasının özellikle. İstanbul’dan geldiğimde<br />

sanki burnuma oksijen maskesi<br />

takıldığını düşünüyorum. O derece oksijen<br />

bol. Çevreyi temiz görüyorum. Belediye<br />

çok güzel çalışıyor ama özellikle karayolları<br />

üzerinde arabasından çöp atan, çocuk bezi<br />

atan, pet şişe atan insanlara çok sinir oluyorum.<br />

Arabanda sakla en yakın çöp sepetine<br />

gelince at dimi! Ama yok illa arabadan fırlatacak!<br />

Temiz oluşumuzu korumamız gerekir.<br />

Ayrıca buradan Marmaris Belediyesi’ne de<br />

bir çağrımız olsun, hayvanlar için sokaklarda,<br />

meydanlarda geri dönüşüm dolabı<br />

olmalı. Sokak hayvanlarının beslenmesi için<br />

cam şişe atık dolabı var. Bir bölmesinden<br />

içine cam şişe atıldıkça diğer bölmesinden<br />

hayvanlar için mama ve su birikiyor. İstanbul’da<br />

gördüğüm bu uygulama çok hoşuma<br />

gitti her yerde olmalı. Özellikle doğa<br />

dostu Marmaris’te de görmeyi çok isterim.<br />

Marmaris’te ayrıca bisiklet yollarına hayran<br />

oldum. Tamamını gezemedim ama çok<br />

beğendim en kısa zamanda bütün yollarda<br />

bisiklete bineceğim.<br />

74 Ağustos 2017


Röportaj<br />

SEVDİM’İN<br />

‘MÜCADELE’ Sİ<br />

Marmaris onu yıllar önce Club Ra ile tanıdı. “Jimmy“<br />

lakaplı ünlü gece kulübü işletmecisi Rüstem<br />

Calagan keşfetti onu. Keman çalıyordu sahnesi<br />

ve sesi ile büyülüyordu dinleyenlerini. İzmir’de<br />

müzik öğretmenliği yapıyor boşta kalan<br />

zamanlarında Marmaris’te ve ünlü<br />

gece kulüplerinde sahne alıyordu.<br />

Sonra bir baktık ki bu sesi güzel<br />

kendi güzel adı güzel kızla<br />

Jimmy arasında büyük bir<br />

aşk doğmuş. Bu büyük aşkın<br />

sonu mutluluk tabi. Evlilik<br />

ve sonrası ‘Hanzade’<br />

isimli güzel bir kızları<br />

geldi dünyalarına. Bu<br />

sahne tozu sanat aşkı<br />

ve şarkı söyleme<br />

tutkusu hiçbir<br />

şeye değişilmiyor<br />

demek ki.<br />

76 Ağustos 2017


Sevdim Selkuşu’nu muhteşem bir şarkı ile<br />

Marmaris’in masmavi koylarında ‘Mücadele’<br />

isimli şarkısına klip çekerken görüntüledik.<br />

Kısa bir röportaj gerçekleştirdiğimiz<br />

Sevdim ile müzik yolculuğunu ve yeni<br />

şarkısını konuştuk<br />

Seni biraz daha yakından tanıyabilir<br />

miyiz?<br />

İzmir’de doğdum ve büyüdüm müziğe<br />

ortaokulda Türk Sanat müziği korosunda<br />

başladım. İlk solo konserimi o yaşlarda TRT<br />

orkestrası ile verdim. Güzel Sanatlar Lisesi<br />

ve Eğitim Fakültesini bitirdim. 17 yaşımdan<br />

bu yana kendi şarkılarımı yazıyorum ve<br />

profesyonel olarak sahne yapıyorum. Lisede<br />

okurken müzikle ilgili yarışmalara katılmaya<br />

başladım Tanju Okan ses yarışmasında pop<br />

müzik dalında 3. oldum en son 2016 yılında<br />

Star Tv de yayınlanan Ve kazanan şarkı<br />

yarışmasındaydım Ege TV ve İzmir tv de 3<br />

yıl canlı yayın program sunuculuğu yaptım.<br />

Kent orkestrasında 3 yıl solist olarak halk<br />

konserlerinde yer aldım. 1 yıl İstanbul’da<br />

Tepebaşı oyunculuk atölyesinde oyunculuk<br />

eğitim aldım. 7 yıldır evliyim ve 18 aylık bir<br />

kızım var.<br />

Mutlu bir evlilik yürütüyorsun, hem<br />

annesin hem öğretmen, şarkı söylüyor<br />

ve sahne alıyorsun nasıl yetişiyorsun bu<br />

kadar işe.<br />

Sahip olduğum her şey için her an şükretmeyi<br />

bilince üstesinden gelecek gücü Tanrı<br />

size veriyor. Evet çok yoğun olduğum doğru<br />

tabii ama her an annemin hayatımı kolaylaştırması<br />

da en büyük şansım. Eşim Jimmy<br />

bu yolda benim en büyük destekçim oldu<br />

tüm bağlantıları ve görüşmeleri o sağladı<br />

O olmasa bu kadar işin üstesinden gelmem<br />

mümkün değildi o yüzden de kızımla daha<br />

fazla bir aradayım<br />

Bize klibinden bahseder misin?<br />

MÜCADELE isimli şarkımın klibi Yusuf Kayaalp<br />

yönetmenliğinde Marmaris’te çekildi.<br />

Ekip İstanbul’dan geldi ve 11 kişilik kadro<br />

çekimler 2 gün sürdü. Zorlu ama bir o kadar<br />

da keyifli bir çekim oldu. Teşekkür etmek istediğim<br />

çok kişi var bize ekibimle kapılarını<br />

açan Paşa Beach grubuna, oyuncu desteği<br />

veren Beach Club’a gece kulüp çekimlerini<br />

gerçekleştirdiğimiz Hovarda Club ailesine<br />

ve Back Garden’a da sonsuz teşekkürlerimi<br />

sunarım. Ayrıca dans ekibi ile yanımızda<br />

olan Cengiz Akarçay’a Ali Kaptan’a Erman<br />

Altun’a çok teşekkür ederim. Tabii ki bu işte<br />

en büyük teşekkürü bir borç bildiğim Jimmy<br />

Production ı unutmamalıyım. Marmaris’i<br />

bilen yeşilin ve mavinin bir arada olduğu<br />

harika koylarını klipte uzun uzun seyredebileceksiniz.<br />

Müzik kariyerin açısından gelecek planların<br />

nedir?<br />

Şarkılarımın herkes tarafından söylenmesi<br />

en büyük hayalim, konser ve canlı performansla<br />

hep bir ağızdan şarkı söyleyelim<br />

istiyorum. Bu single ilk bir araya gelişimiz<br />

sözü müziği Zeynep Akın’a düzenlemesi<br />

Oben Akın’a a ait Mücadele tam da benim<br />

için yazılmış bir şarkıydı ki benim çok sayıda<br />

kendi şarkım olmasına rağmen enerjisine<br />

çok inandığım ve bir demo kaydı sırasında<br />

okuyup bu şarkıyla çıkış yapacağım dediğim<br />

3 yıl öncesi alınmış bir karardı tabii araya<br />

kızımın haberi ve dünyaya gelişi girince<br />

kısmet bu zamanmış. Zeyno’ya ve Oben’e o<br />

gün dediğim gibi ‘Mücadele’miz başladı ve<br />

daha uzun yıllar devam edecek.<br />

Ağustos 2017<br />

77


Röportaj<br />

Rekorların Sultanı<br />

POLİNA RAHİMOVA<br />

Fenerbahçe Kadın Voleybol<br />

Takımının yeni transferi Polina<br />

Rahimova, bir maçta 58 sayıya<br />

imza atarak kırdığı “Dünya<br />

skor rekortmeni” unvanını,<br />

sakatlığının da iyileşmesinde<br />

önemli rol oynadığını kaydettiği<br />

Muğla’daki çamur banyoları ile<br />

sahillere borçlu olduğunu söyledi.<br />

Fenerbahçe’nin yeni transferi, kurşun gibi<br />

servis ve smaçlarıyla Dünyaca ünlü Polina<br />

Rahimova, yaz tatili için yine Güney Ege’yi<br />

tercih etti. Köyceğiz, Dalyan ve Marmaris’te<br />

güneşin, denizin tadını çıkararak, zorlu sezon<br />

öncesi stres atıp, moral depoladı. Fenerbahçe’nin<br />

yeni sultanı Rahimova, yakın arkadaşı<br />

İzzettin Yakut’un Marmaris Blue Port İş<br />

Merkezi’ndeki “Forum Saat” adlı işyerine de<br />

her zaman olduğu gibi ihmal etmedi. Saat ve<br />

güneş gözlüğü meraklısı olduğunu öğrendiğimiz<br />

Polina Rahimova, yüzlerce marka ürünün<br />

satışa sunulduğu İzzettin Yakut’un işyerinde<br />

sorularımızı yanıtladı. İzzettin Yakut’un<br />

“Sıcakkanlı, samimi, neşeli ve esprili bir insan”<br />

diye tanımladığı 1.98’lik Rahimova ile söyleşimizden<br />

öne çıkan başlıklar şöyle:<br />

ANNESİ RUS BABASI UKRAYNALI SAVAŞ<br />

PİLOTU<br />

-Herkes sizi ‘Azeri voleybolcu’ olarak<br />

tanıyor ama adınız ve soyadınız... Aslen<br />

nerelisiniz?<br />

Annem eski bir Rus atlet, babam Ukraynalı<br />

emekli savaş pilotu. Ben ise Özbekistan’da<br />

doğmuşum. Ama, Azerbaycan’ın yeri benim<br />

için bambaşka. Beni ben yapan Azerbaycan.<br />

Bu sebeple ‘Azeri’ denmesi bana gurur<br />

veriyor.<br />

REKORLAR KRALİÇESİ<br />

-Voleybol yaşantınız nasıl başladı, nasıl<br />

gelişti?<br />

15 yaşında Ukrayna’da başladım kısa süre<br />

sonra Azerbaycan’a gittim. Azerrail’in 17 yaş<br />

altı ekibinde forma giymeye başladım, A<br />

takımına yükseldim. Azerbaycan’ın genç ve<br />

A Milli takımlarında da oynadım. Hala Azerbaycan’ın<br />

Milli oyuncusuyum. 2014-2015<br />

sezonunda Kore’ye transfer oldum, 1sezon<br />

Hyundai Hillstate, 2 sezon da Japonya’da<br />

Toyota Auto Body Quenseis’te forma giydikten<br />

sonra Fenerbahçe’yle anlaştım. Bu arada<br />

Azerrail’de oynarken <strong>21</strong>-22 yaşındayken<br />

ciddi bir sakatlık geçirdim. Ama üstesinden<br />

geldim. Hatta sakatlıktan çıktıktan sonra<br />

Azerbaycan formasıyla mücadele ettiğim<br />

2014’te İtalya’daki Dünya Şampiyonası’nda<br />

78 Ağustos 2017


hem ‘en skorer’ oyuncu oldum, hem ‘en<br />

iyi servis atan’ seçildim. Toyota Auto Body<br />

Quenseis formasıyla çıktığım lig maçında 58<br />

sayıyla da ‘Dünya skor rekortmeni’ unvanını<br />

kazandım. Japon liginin en skorer oyuncusu<br />

oldum.<br />

REKORLARIM VE BAŞARILARIMDA<br />

MUĞLA’NIN DOĞASININ KATKISI BÜYÜK<br />

-Türkiye’yle ne zaman tanıştınız?<br />

2006’dıydı sanırım, maç için gelmiştik<br />

İstanbul’a ilk kez o zaman gördüm Türkiye’yi.<br />

Çok sevmiştim. 2010’da da tatil için<br />

geldim. 7 yıldır da Türkiye benim değişmez<br />

tatil adresim ve çok önemli bir yer oldu.<br />

mağlubiyeti kabullenemiyorum. Ben her<br />

zaman ‘en iyi’ olmak için, kazanmak için<br />

mücadele verdim. Burada da ‘en iyi’ olmaya,<br />

takımımın kazanması için çaba sarf edeceğim.<br />

Gerek ligde gerekse katılacağımız tüm<br />

şampiyonaları zirvede tamamlamak tüm<br />

kupaları kaldırmak istiyorum. Fenerbahçe’nin<br />

taraftarının bağlılığını çok iyi biliyorum.<br />

Eminim onlar da tüm maçlarımızda<br />

bizi yalnız bırakmayacak ve hedeflerimize<br />

onlarla birlikte ulaşacağız.<br />

AGRESİF GÖRÜNÜMLÜ GÜLER YÜZLÜ!<br />

-Voleybol camiası, sizi, zaman zaman<br />

sahadaki ‘agresif’ tavırlarınızla anıyor.<br />

Agresif bir insan mısınız?<br />

‘Çok önemli oldu’ diyorum çünkü geçirdiğim<br />

ciddi sakatlık sırasında, kemiklerimin<br />

güçlenmesi için çamur banyosu tedavisi<br />

önerilmişti. Dalyan’daki çamur banyosuna<br />

gittim, İztuzu’nda güneşlendim ve büyük<br />

faydasını gördüm. Buna öylesine inanıyorum<br />

ki, her yıl, her sezon öncesi Dalyan’daki<br />

çamur banyolarına, İztuzu sahiline mutlaka<br />

geliyorum.<br />

-Yani, tüm rekorlarınızda, unvanlarınızda<br />

Dalyan’ın, İztuzu’nun katkısı var, belki de<br />

başarınızı Türkiye’nin doğasına borçlusunuz<br />

diyebilir miyiz?<br />

Evet diyebilirsiniz. Mutlaka ve mutlaka<br />

benim sağlığıma spor hayatıma olumlu<br />

katkıları oldu.<br />

TÜM KUPALARI KALDIRMAK İSTİYORUM<br />

-Fenerbahçe’ye transfer oldunuz, artık<br />

çok sevdiğinizi söylediğiniz Türkiye’desiniz.<br />

Sarı-lacivert formayla ne hedefliyorsunuz?<br />

Benim için ‘mağlubiyet’ diye bir şey yok.<br />

Tam aksine beni tanıyanlar iyi bilir, neşeli,<br />

esprili, güler yüzlü biriyim diyebilirim. Ama<br />

sahaya çıkınca, bir tek hedefe kilitleniyorum,<br />

az önce dediğim gibi ‘en iyi’ olmak, kazanmak<br />

istiyorum. Mağlubiyeti düşünmek<br />

bile istemiyorum. Bu hislerle zaman zaman<br />

dışarıya ‘agresif’ izlenimi veriyor olabilirim<br />

ama kesinlikle öyle biri değilim.<br />

AZERBAYCAN EVİM, TÜRKİYE HAYALLE-<br />

RİM<br />

-Özbekistan, Azerbaycan, Japonya ve<br />

Türkiye spor yaşamınızı da içeren bu dört<br />

ülke için, bir kelime yada, bir cümle ile ne<br />

demek istersiniz?<br />

Özbekistan, doğduğum yer, ailemin geçmişi.<br />

Azerbaycan, minnet ve şükran duyduğum<br />

ülke, evim. Japonya, başarı. Türkiye,<br />

rüyam, hayallerim.<br />

-Peki size Azerbaycan dışındaki tüm bu<br />

ülkelerin Milli takımlarından, mesela<br />

Türkiye’den teklif gelse…<br />

Kimse kusura bakmasın, ama asla Azerbaycan’dan<br />

vazgeçmem. Ama Türkiye’yi de<br />

çok seviyorum. Türkiye vatandaşı da olmak<br />

istiyorum.<br />

ACILI ÇİĞ KÖFTE DÜŞKÜNÜ<br />

-Bu son soru, Türkiye’ye yıllardır geldiğinize<br />

göre, Türk mutfağını da tanımışsınızdır.<br />

Kendinize Türk mutfağından bir<br />

akşam yemeği hazırlasanız mönünüzde<br />

hangi yiyecekler olur?<br />

Çok seviyorum Türk yemeklerini, hele hele<br />

İstanbul’daki restoranlarda.. Hımm akşam<br />

yemeği seçeceğim öyle mi? Tamam.. Mercimek<br />

çorba, bol acılı çiğ köfte, balık, çoban<br />

salata.. Çiğ köfteyi çok seviyorum..<br />

Ağustos 2017<br />

79


Röportaj<br />

Genç Modacı<br />

MERTCAN<br />

ÖZTEKİN<br />

Moda dünyasının genç, yetenekli ve gelecek vaat<br />

eden tasarımcıları arasında yer alan Mertcan Öztekin<br />

Marmaris doğumlu, emekli bir anne ve babanın tek<br />

çocuğu. Üniversitede İç mimarlık eğitimi alan Mertcan<br />

mimari konusundaki bilgi ve tecrübelerini modayla<br />

birleştiriyor. Ropörtajımızda Mertcan’ın başarı öyküsünü<br />

başlangıcından bugüne kadar tüm ayrıntılarıyla konuştuk.<br />

Ropörtaj: Gül Özdündar Şenay<br />

Mertcan bize kendini anlatır mısın?<br />

Temmuz 1993 te Marmaris’te doğdum. İlk<br />

ve ortaokulu Marmaris’te okudum. Resim<br />

yapmayı severdim, resim kurslarına gidiyordum,<br />

kendim resimler yapıyordum . Bu<br />

konuda eğitim almak ve kendimi geliştirmek<br />

için Denizli Güzel Sanatlar Lisesinin<br />

yetenek sınavlarına girdim, resim bölümünü<br />

kazandım. Güzel sanatlar lisesinden<br />

sonra İstanbul Mimar Sinan Güzel Sanatlar<br />

Üniversitesini hedefledim ve kazandım. O<br />

yıllarda iç mimar olmak istiyordum. İstediğim<br />

bölümde okuma şansım oldu. İstanbul<br />

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi<br />

gerçekten çok iyi bir üniversite ve bana çok<br />

şeyler kattı. Her şeyden önce bir vizyon<br />

kazandırdı. Üniversitede okuduğum yıllarda<br />

iyi bir firmada staj yaptım ve Tuvana Büyükçınar’ın<br />

yanında çalıştım. Bu deneyimlerim<br />

CV me geçince de son sınıfta iki firmada<br />

birden iç mimar olarak çalışmaya başladım.<br />

Firmalardan biri mobilya tasarımı diğeri de<br />

iç mimarlık proje uygulaması üzerineydi.<br />

Şimdi vitrin tasarımı üzrine yüksek lisans<br />

yapıyorum.<br />

Mertcan iç mimarlık eğitimi almışsın ve<br />

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi<br />

‘nde iç mimarlık konusunda yüksek<br />

lisans yapıyorsun. Öte yandan da moda<br />

tasarımcılığı çalışmaların var. Birbirlerinden<br />

çok farklı konular değil mi?<br />

Her iki alanda da kendimi geliştirmek<br />

istedim çünkü her ikisi de tasarıma dayalı<br />

eğitimler. Her iki branşın da birbirine katkısı<br />

olduğunu düşünüyorum, önemli olan tasarım<br />

prensibini kabul etmek. Yetenek varsa<br />

ve tasarımın prensibini almışsan her şeyi<br />

yapabilirsin.<br />

Tasarımcılık nasıl başladı?<br />

Aslında tekstille uğraşmayı hep istedim.<br />

Kendime bir portfolyo oluşturmaya başladım.<br />

Tekstille uğraşan bir arkadaşım vardı<br />

ve bana portfolyomu geliştirip değerlendirmem<br />

konusunda hep destek veriyordu.<br />

Lisans eğitimimi tamamlayınca tekstil<br />

konusunda da kendimi geliştirmek istedim.<br />

İMA da (İstanbul Moda Akademisi) burslu<br />

olarak bir eğitim hakkı kazandım. Orada<br />

moda tasarım eğitimi aldım. Sadece eğitim<br />

almak yeterli değil, tasarımcının kendini<br />

göstermesi de gerekiyor. Bu nedenle tekstil<br />

yarışmalarına katılmaya başladım. İlk katıldığım<br />

yarışmada dereceye girdim ve ödül<br />

olarak Paris’ teki moda fuarını ziyaret hakkı<br />

kazandım. Bu yarışma plaj giyimi tasarımı<br />

yarışmasıydı. Paris’ ten dönünce deri ürünleri<br />

yarışması için bir koleksiyon hazırladım.<br />

Ardından Koza Genç Moda Tasarımcıları<br />

yarışmasına tasarımlarımı gönderdim. Bu<br />

yarışma sektör için çok önemliydi. Önce ilk<br />

otuz kişi arasına girerek finale kaldım sonra<br />

da mülakata alındım ve ilk ona girdim. İlk<br />

ona kalan tasarımcılar 10 ünlü tasarımcı ile<br />

eşleştiriliyorlar ve birlikte çalışıyorlar. Ben<br />

Arzu Kaprol ile eşleştirildim. Arzu Kaprol ile<br />

çalışma sürecinde Arzu Hanımdan çok şey<br />

öğrendim. Ayrıca yine ilk ona kalanlar Şubat<br />

ayında düzenlenecek olan Paris moda<br />

fuarına gönderilecekler dolayısıyla Paris<br />

Moda Fuarını 2. kez görme şansım olacak.<br />

Koza Genç Moda Tasarımcıları yarışmasının<br />

sektör için çok önemli olduğun<br />

söyledin. Neden önemli?<br />

Bu 25 yıldır yapılan ve Türk tasarımcıları<br />

destekleyen bir yarışma. Koza, yetenekli<br />

tasarımcıların kozalarından çıkarak kelebeğe<br />

dönüşmelerini ve kendi kanatlarıyla uçabilmelerini<br />

simgeliyor. Bahar Korçan, Özgür<br />

Masur , Niyazi Erdoğan, Hakan Yıldırım, Arzu<br />

Kaprol gibi ünlü tasarımcılar Koza yarışmasından<br />

çıkan tasarımcılardır.Tasarımcılara<br />

çok şey katıyorlar, hem isimlerimizi duyuruyorlar<br />

hem de tasarımcılara iş olanakları<br />

yaratıyorlar. Yarışmadan hemen sonra bana<br />

bir firmadan teklif geldi. Biri erkek giyimi<br />

üzerineydi, ben erkek giyimi tasarlamayı<br />

çok sevmediğim için kabul etmedim.<br />

Aslında erkeklere yönelik tasarımlarım da<br />

var ama kadınları giydirmeyi daha çok seviyorum.<br />

Kadın giyimiyle daha çok oynayabiliyorum<br />

çünkü kadın giyiminin sınırı yok.<br />

Dökümlü ve asimetrik çalışmaları seviyorum,<br />

bu tür tasarımlar da kadın giyimine<br />

çok uygun.<br />

Nasıl bir kadını giydirmeyi düşünüyorsun?<br />

Kesinlikle kentli bir kadını. Tasarımlarımda<br />

spordan ziyade şık, özenli, zarif ve kent<br />

koşturmasına uygun detaylara önem<br />

80 Ağustos 2017


veriyorum. Ben şık kadınları seviyorum.<br />

Şıklık derken kokoşluk olarak algılamayın.<br />

Benim kafamdaki kadının elegant bir<br />

çizgisi olmalı. Hedef kitlem 30 yaş üzeri<br />

kentli kadınlar ama tasarımlarımdaki bazı<br />

parçaları çok genç insanlar da alabilirler ve<br />

kombinleyebilirler. Aralıksız tasarımlar daha<br />

çok hoşuma gidiyor. Benim tasarımlarımı<br />

satın alan kadınlar benim sunduğuma bağlı<br />

kalmasınlar, kendileri de yorum katabilsinler<br />

istiyorum. Örneğin benim tasarımlarımı<br />

plaza çalışanı bir kadının ofis ortamında<br />

kullanmasının çok zor olduğunu biliyorum<br />

ama parçaları kombinleyerek çalışma koşullarına<br />

uygun hale getirebilirler. Zaten bu<br />

yaklaşım dünya genelindeki tasarımlar için<br />

de geçerlidir.<br />

Tasarımların nerelerde satılıyor?<br />

Bilstore “Beyaz Gömlek” konseptli bir proje<br />

başlattı. Bilstore, müşterilerine Fred Perry,<br />

Muji, Lole Woman gibi seçilmiş markalar ve<br />

ürünler sunan bir mağazalar zinciri. İMA<br />

öğrencileri Blstore un tarzına uygun, oranın<br />

müşteri kitlesine yönelik gömlekler tasarladılar.<br />

Seçilen bir gömlek tasarımcının etiketi<br />

ile mağazalarında satılacaktı. Bu projede benim<br />

tasarladığım gömlek seçildi ve Bilstore<br />

un İstanbul Kanyon avm deki mağazasında<br />

satılmaya başladı. Gömlekler benim isim<br />

etiketimle satılıyor. Etiketlerimin arkasında<br />

da özgeçmişim ve esin kaynağım yazıyor.<br />

Henüz Haydarpaşa koleksiyonumu vermiyorum<br />

çünkü bu koleksiyonumu satıştan<br />

ziyade dergi çekimlerinde kullanmak<br />

istiyorum ve bu çekimlerin bana ilham<br />

veren mekânlarda yapılmasını arzu ediyorum.<br />

Veya ünlü birilerine vermek istiyorum.<br />

Kafamda canlandırdığım kadının giymesini<br />

arzu ediyorum. Böylece kimlik yapımında<br />

belli olacağına inanıyorum. Örneğin<br />

Şebnem Schaefer için bir elbise tasarladım.<br />

İstanbul Fashion Week kapanış<br />

partisine benim tasarımım olan bir<br />

elbiseyle katıldı.<br />

Yurtiçinde ve yurtdışında beğendiğin<br />

tasarımcılar kimler?<br />

Raf Simons çok beğendiğim ve izlediğim<br />

bir tasarımcı. Dior un tasarımcısıydı<br />

şimdi Calvin Klain e tasarımlar<br />

yapıyor. Erkek giyimi üzerine de<br />

markası var. Tarzını seviyorum düz<br />

ve şık bir kentli kadın tarzını tasarlıyor.<br />

Şuan ki Louis Vuitton'un kratif<br />

direktörü Nicolas Ghesquiere de çok<br />

çok severim.Arzu Kaprol beğendiğim<br />

bir tasarımcı. Benim hayalimdeki<br />

plaza kadınlarına hitap ediyor zaten<br />

Network te çalışmıştı. Bora Aksu var.<br />

Naif ve romantik bir kadın tarzı var.<br />

Danteller kullanıyor ve çok güzel modernize<br />

ediyor. Bora’ yla İMA da çalışma<br />

şansım oldu. Bana drapaj dersi<br />

vermişti ondan çok şey öğrendim.<br />

Bir koleksiyonunda anneannelerimizin<br />

annelerimizin sandıklarındaki el<br />

emeği dantel sehpa örtülerini kullanmıştı.<br />

Çok farklı ve güzel bir çalışmaydı.<br />

Geleneksel yapıyı alıp modernize<br />

etmesi çok hoşuma gidiyor. Londra<br />

da yaşıyor. Türkiye ye ders vermek ve koleksiyon<br />

oluşturmak için geliyor.<br />

Koleksiyonlarının oluşum sürecini anlatır<br />

mısın? Nelerden ilham alıyorsun?<br />

Her şey ilham veriyor. Mesela bir koleksiyonumda<br />

Haydarpaşa garından esinlendim.<br />

Ben Anadolu yakasında oturuyorum, okulum<br />

Avrupa yakasında. Her sabah ve akşam<br />

Haydarpaşa Tren istasyonun üzerindeki<br />

köprüden geçiyordum ve her geçişimde<br />

istasyonda bekleyen trenleri görüyordum.<br />

Bir süre sonra kafamda bir şeyler canlanmaya<br />

başladı, koleksiyonumun ilham kaynağı<br />

oldu. Burada da öyle oluyor. Yolda yürürken<br />

bir şeyler dikkatimi çekiyor ve bana ilham<br />

kaynağı olabiliyor. Önemli olan görebilmek<br />

ve yakalayabilmek.<br />

Tasarımlarında özellikle kullanmayı tercih<br />

ettiğin kumaşlar neler?<br />

Konseptim, ilham kaynağıma göre, nasıl bir<br />

kadın giydirmeyi hedeflediysem ona göre<br />

değişebiliyor. Çok modern kumaşları da<br />

kullanabilirim, geleneksel kumaşları da kullanabilirim.<br />

Çok feminen bir kumaş ta olabilir,<br />

erkeksi bir kumaş ta olabilir. Seçeceğim<br />

materyaller tamamen konseptimle ilintili.<br />

Türk tasarımcıları değerlendirecek olursan<br />

bu konuda neler söylersin?<br />

Türkiye’de de çok iyi işler yapılıyor. Teknoloji<br />

çağındayız buradaki tasarımcılar yurtdışındaki<br />

tasarımcıları izliyorlar ama onlar kadar<br />

cesur olamıyoruz. Türkiye de tasarım yaklaşımı<br />

farklı, çok özgün değil, ticari kaygılar<br />

nedeniyle çoğunlukla kitleye hitap ediliyor.<br />

Neden?<br />

Çünkü Türk kadınının giyim kriterleri var ve<br />

yeniliklere çok açık değiller. Gelenekselci<br />

yaklaşıyorlar, bu da tasarımcıları kısıtlıyor<br />

maalesef.<br />

Mertcan Öztekin 2017-18 Kış Koleksiyonu<br />

Sana göre moda ikonlarından tasarımcı<br />

çıkar mı?<br />

Bana göre ikonlar tasarımcı olamazlar.<br />

Çünkü tasarım farklı bir şey styling başka bir<br />

şey. İkonların yaptığı styling. Görebiliyorlar,<br />

cesaretliler ve vizyonları var ama tasarım<br />

yapamıyorlar. Ancak tasarım ürünleri satın<br />

alıp basic parçalarla kombinleye biliyorlar<br />

ve çok da güzel görünüyorlar.<br />

Bazı firmalar ikonlardan tasarımcı yaratmaya<br />

çalışıyorlar, anlaşmalar yapıyorlar, koleksiyonlar<br />

çıkartıyorlar ama olmuyor. Zaten<br />

bu koleksiyonlar da ekip çalışması ile ortaya<br />

çıkıyor. İşin mutfağında olmak çok farklı bir<br />

şey. Bu işi yapı inşaatı gibi düşünün. İnşaatı<br />

yapmak ayrı bir şey, yapılanı sunmak ayrı<br />

bir şey.<br />

Yapmak isteyip de yapamadığın<br />

bir şeyler var mı? Mesela sporla<br />

aran nasıl?<br />

Saatlerce kitap okumak istiyorum<br />

ama zamanım olmuyor. 5 ay önce<br />

Terkan Ercan ile tanışıp kickbox<br />

yapmaya başladım. Keşke daha önce<br />

başlasaydım diye düşünüyorum. Yapabildiğim<br />

yere kadar devam etmek<br />

istiyorum. Fizik olarak geliştirmesinin<br />

yanı sıra zihinsel olarak da çok<br />

rahatlatıyor.<br />

Son olarak projelerinden ipuçları<br />

alabilir miyim?<br />

Kendi markamı yavaş yavaş oluşturdum.<br />

Benim ürünlerim kendi adımla<br />

satılıyor. Ayrıca freelance olarakta<br />

mimari projelerde yapmaktayım. Yaptığım<br />

işlerle tanınmak istiyorum.<br />

Butik açmak çok zor olabilir.Şimdilik<br />

düşünmüyorum, belki ileride.<br />

Bir üretim merkezim ve showroom<br />

um olmasını ve firmalarla anlaşarak<br />

ürünlerimin oralarda satılmasını düşünüyorum.<br />

Zaten pek çok tasarımcı<br />

da artık böyle çalışıyor.Siparişe göre<br />

ürün vermek çok daha uygun oluyor.<br />

Ağustos 2017<br />

81


Röportaj<br />

mona titti art’ın<br />

yaratıcı<br />

ressam ÇİFTİ<br />

Marmaris’in genç ve yetenekli sanatçı<br />

çifti Alexia Bahar & Güçlü Kadir. Hayal<br />

dünyalarının sınırı yok. İkisi de hem<br />

birbirlerine hem de Marmaris’e sevdalılar.<br />

Birlikte düşünüp birlikte yaratıyorlar.<br />

Hem kale içindeki evlerine hem de Netsel<br />

Marina’daki sanat galerilerine girdiğiniz<br />

zaman renklerin ve yaratıcılığın içinde<br />

kayboluyorsunuz. Alexia Bahar ressam bir<br />

annenin, genç yaşta sonsuz yolculuğuna<br />

çıkmış olan Yasemin Karabenli’nin<br />

kızı. Güçlü Kadir ise yetenekli ve sanat<br />

sevdalısı bir genç adam.<br />

Röportaj: Gül Özdündar Şenay<br />

Bana kendinizi tanıtır mısınız?<br />

Alexia Bahar: 12 Nisan 1987 de Kanada’ da<br />

doğdum. Ben 6 aylıkken ailem Türkiye’ ye<br />

dönmeye ve Marmaris’e yerleşmeye karar<br />

vermişler. Liseyi bitirdikten sonra resim eğitimi<br />

için tekrar Kanada’ya gittim, eğitim sürecimden<br />

sonra Marmaris’e ailemin yanına<br />

döndüm. Halen resim çalışmalarıma devam<br />

ediyorum. Şimdi eşimle birlikte eserlerimizi<br />

sergilediğimiz ve sattığımız Netsel Marina’daki<br />

Mona Titti Art Galeriyi yönetiyorum.<br />

Güçlü Kadir: 24 Ekim 1984 yılında Diyarbakır’da<br />

doğdum. Daha sonra ailemle birlikte<br />

İstanbul’a yerleştik. Çocukluğumun büyük<br />

bölümü İstanbul’da geçti. Liseyi bitirdikten<br />

sonra Spor Akademisine girdim. Doğrusu<br />

Spor Akademinde çok da isteyerek okumadım.<br />

Çünkü çocuk yaşlarımdan beri sanata<br />

karşı büyük bir ilgim ve sevgim vardı. Sanatla<br />

ilgili bir eğitim almayı çok isterdim.<br />

Yeteneğiniz nasıl ortaya çıktı?<br />

Alexia Bahar: Yeteneğim ailemin yardımıyla<br />

çocuk yaşlarımda ortaya çıktı. Çocukluğumdan<br />

beri bir sanat galerimiz vardı ve<br />

annem çok iyi bir ressamdı, sanatçıydı. Yani<br />

kendimi bildim bileli hep sanatın içinde<br />

oldum.<br />

Güçlü Kadir: Yeteneğim ailemden özelikle<br />

anne tarafımdan geliyor. Anne tarafımda<br />

sanatla ilgilenenler var. Küçük yaşlarımda<br />

çamur, kil, toprak gibi materyallere şekil<br />

vermeyi çok severdim. İlkokul, ortaokul<br />

ve lise yıllarımda yaptığım küçük heykellerle,<br />

resimlerle ödüller alırdım. Üniversite<br />

dönemimde bu çalışmalarıma ara verdim<br />

ama eşim ve kayınvalidemle tanıştıktan<br />

sonra onların da teşvikiyle yeniden sanatla<br />

ilgilenmeye başladım.<br />

Aranızdaki müthiş etkileşimi ve sevgiyi<br />

görmemek imkânsız. Nasıl tanıştığınızı<br />

anlatır mısınız?<br />

Güçlü Kadir: Birkaç yıl önce Netsel Marina’ya<br />

gitmiştim. Sanata düşkün olduğum<br />

için Mona Titti Art Galeri dikkatimi çekti<br />

ve mağazaya girdim. Mağazada Bahar’la<br />

karşılaştık. İlk gördüğüm anda Bahar’dan<br />

çok etkilendim. Dolayısıyla Bahar’ı yeniden<br />

görebilmek için Netsel Marina ziyaretlerim<br />

başladı. Anne ve babasının dikkatini çekmemeye<br />

çalışarak Mona Titti’nin etrafında bir<br />

hayli dolandım. Bahar’ın bakışlarından beni<br />

görmekten mutlu olduğunu fark edince<br />

marina dışında Bahar’ı yakalama çalışmalarım<br />

başladı ve başarıya ulaştım. Sonuç<br />

gördüğünüz gibi.<br />

Aileleriniz yeteneklerinizi desteklediler<br />

mi?<br />

Alexia Bahar: Evet desteklediler. Annem<br />

beni serbest bıraktı ama yeteneğimin<br />

gelişmesi için de gerekli bütün materyalleri<br />

sağladı. Önüme hep boyalar, kalemler,<br />

defterler koyardı. Şimdi bakıyorum da 2.5<br />

yaşımdan beri bütün çizdiklerimi tarihlendirerek<br />

saklamış.<br />

Güçlü Kadir: Ailemden değil ama okuldaki<br />

öğretmenlerimden destek aldım. Özellikle<br />

resim öğretmenim renkler ve çizimler konusunda<br />

çok yardımcı oldu, okul sergilerine<br />

katılmamı sağladı ve teşvik etti. Babam işi<br />

gereği yurtdışına çok giderdi. Bana gittiği<br />

yerlerden boyalar, kalemler getirirdi ama<br />

bu hediyeler yeteneğimi geliştirmek için<br />

değildi galiba.<br />

Tarzınızı nasıl belirlediniz?<br />

Alexia Bahar: Çok araştırırdım, çok okurdum<br />

ve annemi çok izlerdim. Annemin tekniği<br />

çok iyiydi, onu resim yaparken izlemek<br />

bana çok şey kattı. Ders vermek şeklinde<br />

değil ama ihtiyacım olduğu zamanlarda<br />

beni yüreklendirir ve desteğini verdi. Önceleri<br />

annemi taklit ettim zamanla kendi<br />

tarzımı oluşturdum.<br />

Çok renkli ve eğlenceli figürleriniz var.<br />

Tablolarınızdaki ve diğer çalışmalarınızdaki<br />

karakterler nasıl ortaya çıktılar?<br />

Alexia Bahar: Her şey hayal gücüyle alakalı.<br />

Kanada’dan döndükten sonra annemle<br />

birlikte bir sergi açmaya karar verdik ve<br />

sergimizin sıra dışı, farklı bir konsepti olması<br />

gerektiğini düşündük. İç karartmayan, eğlenceli,<br />

renkli, ince burunlu, dolgun dudaklı,<br />

iri gözlü bir kadın figürü geliştirdim. Hem<br />

annemin hem de benim resimlerimizde<br />

gözler çok önemli. Kadınların duygularını<br />

gözleriyle, bakışlarıyla dile getirdiklerini<br />

düşünerek birlikte açtığımız ilk sergimizin<br />

82 Ağustos 2017


adını “Gözümser, Gözler Yalan Söylemez”<br />

koyduk. Bu figürün marka patenti var ama<br />

farklı figürler de çiziyorum. Örneğin yine<br />

çok severek çizdiğim ve baykuş olarak<br />

bilinen bir karakterim var. Aslında çizdiklerim<br />

baykuş değil. Marmaris deyince akıllara<br />

hemen kedi ve balık geliyor ama Marmaris<br />

ormanlarında yaşayan baykuş ailesine mensup<br />

bir puhu kuşu vardır. Ben puhu kuşlarını<br />

çiziyorum. Puhu kuşlarımı çizerken de şekilden<br />

şekile sokuyorum. Korsan oluyorlar,<br />

sevgili oluyorlar, kadın oluyorlar erkek oluyorlar,<br />

şahmaran oluyorlar hatta milletvekili<br />

bile olabiliyorlar. Değişik duyguları, olayları<br />

hayvanlarla dile getirmek hoşuma gidiyor.<br />

Güçlü Kadir: Ben çizimlerimdeki balıklara<br />

mitolojik anlamlar yükledim. Bereket ve<br />

yenilenmeyi sembolize ediyorlar. Köpek<br />

çizimlerimdeki modelim ise benim kendi<br />

köpeğim Thysson. Ahtapotlar bütünleşmeyi,<br />

elma cennet meyvesini, kurukafa yaşam<br />

ve ölümü, kadehteki içecek ab-ı hayatı<br />

sembolize ediyor.<br />

Eski kapılar üzerine çizimlerim ve boyamalarım<br />

var. Kapı boyamayı seviyorum.<br />

Parçalanarak atılmak veya yakılmak üzere<br />

olan eski kapılara yeniden bir şans verdiğime<br />

inanıyorum.<br />

Aslında heykellerim de dahil bütün çalışmalarım<br />

yaşam ve ölümü betimliyor.<br />

Çalışmalarınızda hangi materyalleri kullanıyorsunuz?<br />

Alexia Bahar: Boyamalarımızda akriliği tercih<br />

ediyoruz. Renkler çok canlı. Bizim atölye<br />

ortamımız yok bu nedenle boyamalarımızın<br />

çabuk kuruması gerekiyor. Akrilik çabuk<br />

kuruduğu için çok uygun. Ahşap, taş, farklı<br />

metaller, çamur, altın varak, guaş gibi farklı<br />

materyalleri bir arada kullanmayı seviyoruz.<br />

Etkilendiğiniz sanatçılar ve sanat akımları<br />

var mı?<br />

Güçlü Kadir: Salvador Dali, Picasso favorilerim.<br />

Rönesans dönemi ressamlarına<br />

hayranım. Çağdaş Amerikalı çizerlerin pin<br />

up kızları ilgimi çekiyor. Benim tarzım çok<br />

farklı, bu sanatçıların eserlerini inceleyerek<br />

teknik geliştirebiliyorum.<br />

Alexia Bahar: Kadın figürü çok kullanıldı<br />

ama benim kadın figürüm tamamen bana<br />

ait. Rönesans dönemi tüm sanat eserleri<br />

beni çok etkiliyor. Resim, mimari, heykel<br />

gibi tüm sanat eserlerinin başyapıtlarının o<br />

dönemde yaratıldığına inanıyorum. Güncel<br />

sanatçılardan Rovi Jesher sevdiğim sanatçılardan.<br />

Sanatımı etkilemiyor ama beni<br />

besliyor.<br />

Sergileriniz?<br />

Alexia Bahar: Kanada’ da okulumun açtığı<br />

sergilere katıldım, ilk sergim annemle<br />

birlikte açtığımız “Gözümser”, daha sonra<br />

Kadirle birlikte “72. Sokak” karma sergisine<br />

katıldık. Kadirle birlikte açtığımız ilk kişisel<br />

sergimiz, “Denizci Buldoğun Maceraları<br />

ve Deniz Mahlukatları”. Marmaris’ te “Ekim<br />

Coşkusu”na katıldık. Salvadorlu bir arkadaşımızla<br />

Marmaris’te “Muhteşem Üçlü”<br />

sergisini açtık. Kadir’le birlikte Alaçatı’da<br />

Mare 1, Mare 2 adında iki sergi açtık. Ben<br />

“Cumhuriyet Kadınları” sergisine katıldım.<br />

Geçtiğimiz günlerde ise Marmaris Kültür ve<br />

Sanat evinde “Galaktik Mix” adında yeni bir<br />

sergi açtık.<br />

Ürünleriniz Mona Titti Art Galer’nin<br />

dışında nerelere satılıyor?<br />

Alexia Bahar: İstanbul’da Big Shop adında<br />

bir mağazalar zinciri var. Big Shop bir tasarım<br />

markasıdır biz de bu markanın tasarımcılarıyız.<br />

Bizden aldıkları görsellerle farklı<br />

ürünler yaptırıyorlar. Ayrıca kendi tasarladığımız<br />

ürünleri de corner olarak satıyorlar.<br />

Yurt dışında ürünlerimizin satıldığı birkaç<br />

bağlantımız var. Internetten, instagramdan<br />

satışlarımız devam ediyor. Büyük firmalarla<br />

tasarımcı olarak çalışmayı tercih ediyoruz.<br />

Dünya çapında satış yapan ve fuarlara<br />

katılan Victoria’s Journals la uzun süredir<br />

çalışıyoruz. Akça Kuyumculuk la çalışıyoruz.<br />

Yakın zamanda Zorlu Center daki Eatly’ de<br />

bir corner ımız olacak.<br />

Gelecek için neler planlıyorsunuz?<br />

Güçlü Kadir: Biz büyük firmalarla tasarımcı<br />

olarak çalışmayı planlıyoruz. Yurtdışı planlarımız<br />

var. Los Angles, California, Mikenos,<br />

Floransa gibi şehirlerden davetler alıyoruz.<br />

Değerlendirme aşamasındayız. Yurtiçinde<br />

ise büyük organizasyonlara katılmayı hedefliyoruz.<br />

Başka sanatlarla ilgileniyor musunuz?<br />

Güçlü Kadir: Ben zaten resmin yanında<br />

heykel seramik, taş oymacılığı ahşap boyama<br />

gibi sanatın pek çok dalıyla uğraşıyorum.<br />

Alexia Bahar: Fotoğraf çekmeyi seviyorum.<br />

Klasik piyano eğitimi aldım, caz öğrendim,<br />

gitar çalıyorum ve söylüyorum. Amatörce<br />

tabi ki ama sanatla ilgilenince sanatın her<br />

dalı bir arada oluyor. Sanat bir bütün halinde<br />

işliyor. Gümüş ve değerli taşlarla takı<br />

tasarlıyorum.<br />

Marmaris kalesinde sanat galerisi gibi bir<br />

evde yaşıyorsunuz. Tarihle iç içe yaşamak<br />

nasıl bir duygu?<br />

Güçlü Kadir: Gerçek Marmaris te yaşadığımızı<br />

hissediyoruz. Apayrı bir atmosferi var.<br />

Bizim gibi sanatla ilgilenen insanlar için çok<br />

uygun, sürekli beslenecek bir şeyler çıkıyor.<br />

Yaşam tazınızı, düşüncelerinizi etkiliyor. Düş<br />

gücünüzü geliştiriyor.<br />

Bir mesajınız var mı?<br />

Gelişmekte olan bir ülke olduğumuz için<br />

sanata sıra gelemiyor. Sanatsever olmak<br />

için sanat eseri satın alınmak gerekmiyor.<br />

Eserlerin fotoğraflarına bile bakmanın,<br />

sergilere gitmenin, sanatla ilgili okumanın,<br />

araştırmanın sanat sevgisini geliştirdiğini<br />

düşünüyoruz. Ülkemizde maalesef sanat<br />

yaşamın içinde değil. Sanatçıyı anlayan,<br />

kırmayan, değer veren bir toplumumuz<br />

olmasını istiyoruz.<br />

Teşekkürler Alexia Bahar ve Güçlü Kadir<br />

Ağustos 2017<br />

83


Röportaj<br />

-Mehmet Ali Bey nasılsınız?<br />

-Hastalarım iyi, ben de iyiyim. Hastalarım iyi<br />

olunca ben de kendimi iyi hissediyorum.<br />

Beyin ve Sinir Cerrahisi Doktoru Mehmet Ali Uygun’a<br />

ne zaman hatırını sorsam hep aynı cevabı alıyorum.<br />

Mehmet Ali Bey’i hastaları sadece mesleki başarılarıyla<br />

değil centilmenliği, nezaketi, duyarlılığı, güler yüzü<br />

ve sabrıyla da tanıyorlar, seviyorlar. Aslen Konya’lı<br />

,sağlıkçı ve köklü bir aileye mensup.<br />

Konya’dan Marmaris’e uzun ve zorlu bir yolu kat eden<br />

Mehmet Ali Bey’i yakından tanımak için ropörtaj teklif<br />

ettiğimde büyük bir incelikle kabul etti.<br />

ALİ UYGUN<br />

BEYİNLERE DOKUNAN DOKTOR<br />

1-Mehmet Ali Bey bize kendinizden ve<br />

kariyerinizden bahseder misiniz?<br />

1959 yılında Konya’da doğdum. Beyin ve<br />

sinir cerrahisi doktoru olarak Marmaris’te<br />

görev yapıyorum. Konya Maarif Kolejinden<br />

mezun olduktan sonra Hacettepe Tıp<br />

fakültesini bitirdim. İhtisasımı Konya Selçuk<br />

Üniversitesinde tamamladım. Konya Eğitim<br />

Araştırma Hastanesinde baş asistan olarak<br />

görev yaparken emekli oldum. Emekli<br />

olduktan sonra da farklı özel hastanelerde<br />

çalışmaya devam ettim.<br />

2. Ailenizde pek çok sağlıkçı olduğunu<br />

biliyorum. Bize ailenizin tıp geçmişini<br />

anlatır mısınız?<br />

Evet sağlıkçı bir ailenin oğluyum. Babam<br />

rahmetli Ahmet Uygun dahiliye mütehassısıydı.<br />

Annem Mübeccel Uygun ise diş hekimi.<br />

Ben beyin cerrahıyım, kız kardeşim diş<br />

hekimi. Şimdi oğlum diş hekimi, kızım da 15<br />

gün önce doktor oldu. Amca çocuklarım ve<br />

birçok akrabalarımız da sağlıkçıdırlar.<br />

Aslında içinde bulunduğumuz Anadolu<br />

toprakları sağlıkla çok iç içe. Hipokrat yıllarca<br />

Kos adasında yaşamış. Lokman Hekim<br />

Galenos Bergama’da yaşamış. Dünyanın ilk<br />

tıp medresesi Gevher Nesibe Kayseri’dedir.<br />

Birçok ünlü ilâçbilimci Anadolu’da yetişmiş.<br />

Kısacası bu topraklar pek çok eczacı ve<br />

hekim yetiştirmiş.<br />

3-Tıp doktorluğu kendi terciniz miydi<br />

yoksa bir aile geleneğini mi sürdürmek<br />

istediniz?<br />

Tabi ki ailemin de etkisi oldu, gözümü<br />

açtığımdan beri sağlık camiası içindeydim.<br />

Bir ara uçak mühendisliğini de düşünmedim<br />

değil ama yine de tıp fakültesini tercih<br />

ettim.<br />

4-Beyin cerrahisi son derece zor ve yorucu<br />

bir uzmanlık alanı. Böyle bir branşı<br />

nasıl seçtiniz?<br />

Planlanmış bir tercih değildi. Tıp fakültesi<br />

4. Sınıftayken bir gün ufak bir trafik kazası<br />

yaptım. Aslında küçük bir kazaydı. Bardan<br />

çıkan bir seyyar satıcı arabamın arka tarafına<br />

çarptı. Benden birkaç yaş küçük genç bir<br />

çocuktu. İsmi Necatiy di. Yere düştü, biraz<br />

alkollüydü. Görünürde herhangi bir şey yoktu.<br />

Ben de tıp fakültesi öğrencisi olduğum<br />

için “Seni hastaneye götüreyim” dedim.<br />

Kendisi “Benim bir şeyim yok, iyiyim” dedi<br />

ama herhangi bir sorun çıkma olasılığını<br />

göz önünde bulundurarak ısrar ettim. Kabul<br />

etti. Bu arada rahmetli babamın arabasını<br />

da babamdan habersiz almıştım. Arabaya<br />

yerleştirdim ve Hacettepe Tıp fakültesinin<br />

aciline götürdüm. Bu arada Necati arabada<br />

uyumaya başladı. Kapıyı açtım inmiyor. Bir<br />

tuhaflık olduğunu fark ettim. Asistan ağabeyleri<br />

çağırdım. “Oğlum bunda hafif hafif<br />

uykuya meyil başlamış” dediler. Sedyeye<br />

aldık, filmler çekildi. “İyi ki getirmişsin, beyin<br />

kanaması var” dediler ve yarım saat sonra<br />

ameliyata aldılar. Epidural homotom dediğimiz<br />

beyin kanaması gerçekleşmiş. Beyinin<br />

kemiği ile dış zarı arasında kan birikmesi<br />

meydana gelmiş. Sabaha kadar bekledik.<br />

Tabi bir de işin sosyal tarafı var. Hemen<br />

Necati’nin ailesine ve kendi aileme haber<br />

verdim. Neyse ki kurtuldu. O yıllarda Konya<br />

da tek bir beyin cerrahisi uzmanı vardı. Yıllar<br />

sonra kendisiyle birlikte çalışma zevkine<br />

eriştim. Düşünebiliyor musunuz koca kentte<br />

sadece bir tane beyin cerrahisi uzmanı var.<br />

Eğer ben bu kazayı Konya da yapmış olsaydım<br />

hastaneye götürdüğüm zaman Doktor<br />

Demir beyin bulunması, hastaneye gelmesi,<br />

filmlerin çekilmesi, ki o zamanlar Konya da<br />

tomografi cihazı bile yoktu,hemen teşhis<br />

konulması ve ameliyata alınması mümkün<br />

değildi.Uzun zaman alacaktı ve Necati geri<br />

dönülmez noktaya gelecekti. Onun hayatını<br />

kaybetmesi ya da felçli kalması beni, bütün<br />

hayatımı, eğitimimi her şeyimi olumsuz<br />

etkileyecekti. O zaman beyin cerrahı olmaya<br />

karar verdim. Eğer bu olayı yaşamamış<br />

olmasaydım rahmetli babam gibi dâhiliye<br />

uzmanı olmayı düşünüyordum. Hatta daha<br />

tıp fakültesi 4. Sınıftayken dahiliye kitaplarımı<br />

almıştım bile. Gerçi son sınıftayken 2 ay<br />

beyin cerrahide intern olarak staj yaptım ve<br />

orada beyin cerrahinin ne kadar zor olduğunu<br />

gördüm. Asistanlar 48 saatin yaklaşık 32<br />

saatini hastanede geçiyorlardı. Çok yoğun<br />

bir tempo vardı, stres vardı. Hacettepe<br />

84 Ağustos 2017


eyin cerrahisi Türkiye de 1 numaraydı,<br />

şimdide eminim öyledir. Ben bu tempoyu<br />

görünce neredeyse vaz geçiyordum ama<br />

daha sonra beyin cerrahisinde devam ettim.<br />

Çok yoğun tempoyla çalışıyorsunuz ve<br />

yoruluyorsunuz. Evinize geldiğinizde<br />

günün yorgunluğunu stresini kapının<br />

dışında bırakabiliyor musunuz?<br />

Maalesef bırakamıyoruz. Çünkü her şey<br />

sadece fiziki yorgunluktan ibaret değil. Evet<br />

gündüz belli bir yoğunluk ve ameliyatların<br />

fiziki yorgunluğu var ama aslında olay<br />

birkaç gün önceden başlıyor. Ameliyattan<br />

önce doğru ameliyatı nasıl yapacağınızı<br />

planlıyorsunuz dolayısıyla bunun yarattığı<br />

bir gerginlik oluyor. Ameliyata giriyorsunuz,<br />

elbette ameliyatın yorgunluğu oluyor<br />

ama ameliyattan sonra da iyileşme süreci<br />

başlıyor. Bu süreç kimi hastada 3 gün kimi<br />

hastada 2 ay sürebiliyor. Bu dönemde<br />

daima tedirgin bekliyorsunuz. Erken dönem<br />

terslikler olabileceği gibi geç dönem terslikler<br />

de olabiliyor. Bu bazen yapılan ameliyatla<br />

ilgili olabiliyor, bazen anesteziyle ilgili<br />

olabiliyor bazen de hastalığın kendisiyle<br />

ilgili olabiliyor Bu da bizim devamlı gergin<br />

ve yorgun beklememize yol açıyor ve evime<br />

geldiğim zaman çoğunlukla kafam karışık<br />

geliyorum.<br />

6-Dinlenmek için neler yapıyorsunuz?<br />

Eve gelince rahatlayabilmek için yarım saat<br />

televizyonda ne varsa seyrediyorum. Aslına<br />

bakarsanız ne seyrettiğim önemli değil<br />

sadece ortamdan biraz uzaklaşmayı hedefliyorum.<br />

Eşim de bunu bildiği için özen<br />

gösteriyor ve hiç kimse yanıma gelmiyor.<br />

Daha sonra bir şeyler yiyoruz ardından da<br />

rahatlayabilmek için eşimle birlikte kısa<br />

mesafe yürüyüşler yapıyoruz.<br />

7-Kızınızın da kısa süre önce tıp fakültesinden<br />

mezun olduğunu söylediniz. Çok<br />

yoğun ve stresli bir uzmanlık alanınız var<br />

ama işinizi çok sevdiğinizi görüyoruz.<br />

Kendi yaşantılarınızdan yola çıkarak kızınızın<br />

da aynı uzmanlık alanını seçmesini<br />

ister miydiniz?<br />

Biz onun kesinlikle cerrahi branşını seçmesini<br />

istemiyoruz. Ben onun mümkün olduğu<br />

kadar dahili branşlarda, gece uyuyabileceği,<br />

hastayla ilişkisinin hasta yanından ayrıldıktan<br />

sonra bitebileceği bir branş seçmesini<br />

istiyorum. Bu hastayı hiç görmeyeceği<br />

patoloji olabilir, biyokimya olabilir, cildiye<br />

olabilir. Ben, ev hayatını da rahatlıkla<br />

sürdürebileceği, eve geldikten sonra rahat<br />

uyuyabileceği bir branş tercih etmesini çok<br />

arzu ediyorum. Ama kızım tercihini bize<br />

belli etmiyor, kendi isteğini bizden saklamaya<br />

çalışıyor<br />

8- Mesleki ve özel yaşamınızı sürdürmek<br />

için Marmaris’i tercih ettiniz, nedeni<br />

nedir?<br />

Aslen Konyalıyız ama meslek gereği önce<br />

Samsun’ da görev yaptım sonra Konya’ ya<br />

geri döndüm. Ailemin çok eskiden beri Marmaris’<br />

te bir evi var dolayısıyla Marmaris’ i<br />

zaten çocukluğumdan beri biliyordum, yaz<br />

aylarında buradaki evimize gelirdik. Şimdi<br />

annem senenin büyük bir kısmını Marmaris’te<br />

geçiriyor. Daha sonra kız kardeşim de<br />

Marmaris’ e yerleşti. Böylece annem ve kız<br />

kardeşim bir arada olmaya başladılar. Kız<br />

kardeşim Marmaris’ te benim branşımda bir<br />

boşluk olduğunu söyledi. Ben de annem<br />

ve kız kardeşimle bir araya gelelim, birlikte<br />

olalım diye düşündüm. Bu vesileyle Marmaris’<br />

i tercih ettim. Burada sıfırdan, yepyeni<br />

bir çevreyle başladım ama yavaş yavaş<br />

kendime göre bir çevre oluşturduğumu<br />

düşünüyorum.<br />

9-Bir doktor için 25-30 yıllık hasta çevresini<br />

bırakıp yeni bir çevre oluşturmak zor<br />

bir karar. Marmaris’te yaşamaktan, verdiğiniz<br />

karardan memnun musunuz?<br />

Marmaris ‘te olmaktan çok memnunum.<br />

Bilirsiniz Marmaris’ in girişinde bir inci heykeli<br />

var. Dünyanın incisi anlamına geliyor.<br />

Bu çok doğru bir anlatım. Mesleğim gereği<br />

dünyanın pek çok ülkesini görme şansım<br />

oldu. Derlerdi ki Havai dünyanın en güzel<br />

yeri. Oraya da gittim. Ama samimi olarak<br />

söyleyebilirim ki Marmaris hepsinden çok<br />

daha güzel. Doğasıyla, körfezleriyle, koyarıyla,<br />

gerçekten muhteşem.<br />

10- Hastalarınızla konuştuğum zaman<br />

bana tedavi konusundaki başarılarınızın<br />

dışında kendilerine sevecen, sabırlı ve<br />

olumlu yaklaşımlarınızdan söz ettiler.<br />

Bunca stres altındayken bunu nasıl başarıyorsunuz?<br />

Hastalarımın ve hasta yakınlarının hastalıklarıyla<br />

ilgili bilgi edinme hakları olduğuna<br />

inanıyorum ve elimden geldiğince hastalığı<br />

izah etmeye çalışıyorum. Çünkü hasta da<br />

karşıma hastalığının ne olduğu, başına neler<br />

gelebileceği, tedavisinin olup olmayacağı<br />

veya nasıl olacağı ile ilgili endişelerle geliyor.<br />

Hastam soru sorduğu zaman cevabını<br />

onların anlayabileceği şekilde veriyorum.<br />

Yeter ki hem hastalarım hem de hasta yakınları<br />

sorularını belli bir sırayla sorsunlar o<br />

zaman bilgi aktarımı daha kolay ve anlaşılır<br />

olur. Her soruya karşımdaki dinleyebildiği<br />

kadar uzun cevaplar vermeye çalışıyorum<br />

ve bundan müthiş keyif alıyorum.<br />

11-Yapmak isteyip de yapamadığız bir<br />

şeyler var mı?<br />

Sörf yapmak istiyorum aslında. Şöyle bir<br />

mantığım var mademki deniz kenarında yaşıyoruz,<br />

bu denizden de yaralanmak lazım.<br />

Birçok doktor arkadaşımla yaptığımız sohbetlerde<br />

fark ettim ki arkadaşlarım yoğunluları<br />

nedeniyle denizden yeterince yararlanamıyorlar.<br />

Ben bunun üstesinden gelmeye<br />

çalışıyorum ve ara ara sörf yapıyorum ama<br />

yeterince ustalaştığımı zannetmiyorum. Bu<br />

sene daha iyi olacağımı düşünüyorum.<br />

Teşekkür ederim Mehmet Ali Bey. Başarılarınızın<br />

devamını ilerim.<br />

Röportaj: Gül Özdündar Şenay<br />

Ağustos 2017<br />

85


Düğün<br />

Taşkıran Ailesinde<br />

Sünnet Sevinci<br />

Yücelen Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahi<br />

Uzmanı Op. Dr Niyazi Taşkıran ile Maden<br />

Şirketi işletmecisi Dilek Taşkıran’ın oğlu Yağız<br />

Ege erkekliğe ilk adımı attı. Pineta Otel<br />

bahçesinde gerçekleşen görkemli sünnet<br />

törenine Yücelen Hastanesi yönetim kurulu<br />

üyesi Erdinç Gürsoy, Hastane Başhekimi Erol<br />

Kaya, Hastane doktor ve hemşireleri, Marmaris<br />

cemiyet hayatının tanınmış simaları<br />

ve kalabalık bir davetli topluluğu katıldı.<br />

Davetlileri kapıda karşılayan Taşkıran çifti<br />

ITK Koleji’nde okuyan oğulları Yağız Ege’nin<br />

erkekliğe adım attığı bu günün de oğullarının<br />

ilk mürüvvetini dostlarıyla paylaştılar.<br />

Bu mutlu gününde 2 yaşındaki Beril Ece de<br />

abisini yalnız bırakmadı.<br />

86 Ağustos 2017


Düğün programına katılan yüzlerce<br />

kişi, Özdemir Orkestrası’nın söylediği<br />

bir birinden güzel şarkılar ve oyun<br />

havaları ile coşarken, Erkekliğe ilk adımını<br />

atan Yağız Ege ise arkadaşlarıyla<br />

birlikte Palyoçoların animasyon oyunları<br />

ve yüz boyamaları ile eğlendiler.<br />

Bu mutlu anları fotoğraf sanatçısı<br />

Türkcan Fidan ölümsüzleştirdi.<br />

Ağustos 2017<br />

87


Kutlama<br />

Erhan ve Senem’den İlk Adım<br />

Turizmci Semih Özkan'ın Tasarımcı ve Enerji terapi uzmanı<br />

kızı Senem Özkan ile Modern Şifa Uzmanı ve Hipnoterapist<br />

Erhan Çatı evliliğe giden yolda ilk adımı attılar. 40<br />

kişilik yakın dost ve akrabalarının katıldığı nişan töreni<br />

İçmeler’deki evlerinin bahçesinde gerçekleşti. Senem ve<br />

Erhan çiftinin nişan yüzüklerini ise anneanne Fikriye Özbeyler<br />

taktı. Ünlü Kuaför Mevlüt Bayındır’a ait saç modeli<br />

ve Make-Up Demet Bayındır tarafından yapılan makyajla<br />

Senem Hanım çok beğeni topladı.<br />

‘Benimle Evlenir misin?’<br />

İzmir’de yaşayan ve kurumsal bir şirkette ürün müdürü olan Güven Murat<br />

Işık ve Diş Hekimi Merve Koçak tatil için geldikleri Marmaris’te güzel bir<br />

anı yaşadılar. Kız arkadaşı ile 1 yıldır beraber olan Güven Murat Işık, ablası<br />

Aysun Işık Dinler’in de katkıları ile güzel bir evlilik teklifi organizasyonu gerçekleştirdi.<br />

Yat limanında birlikte yedikleri romantik bir yemeğin ardından<br />

yürüyüş yaparak 19 Mayıs Gençlik Meydanı’na gelen genç çifti güzel bir<br />

sürpriz bekliyordu; görkemli su gösterisi anında projektör ile yayınlanan<br />

slayt gösterisi bitiminde ‘Benimle evlenir misin?’ sorusu ile karşılaşan Merve<br />

Koçak şaşkınlığını gizleyemedi. ‘Evet’ cevabını alan Güven Işık sevgilisine<br />

gül ve balonlar eşliğinde tek taş yüzük hediye etti.<br />

88 Ağustos 2017


Düğün<br />

Hayalleri gerçek oldu<br />

İstanbul’da özel bir şirkette çalışan marka yöneticisi Başar Karaca ve IK<br />

uzmanı Şeyma Karaca, hayalleri olan kumsal düğününü Marmaris’te<br />

gerçekleştirdiler. En yakın arkadaşlarıyla birlikte masalsı bir ortamda<br />

gerçekleşen düğün Özlem Organizasyon imzasını taşıyordu. Özlem<br />

Organizasyon’un yaratıcı sahibesi Özlem Uysal’ın ‘Hawaii Beach Party’<br />

konsepti ile gerçekleştirdiği düğün organizasyonu yaza damgasını vurdu.<br />

Eğlenceli sahneleri ile hatırlanacak düğün Joya Del Mar Butik Otel’in<br />

kumsalında yapıldı. Bu muhteşem organizasyonun anlarını İrfan Bilir<br />

muhteşem kareleri ile ölümsüzleştirirken, DJ Tufan Uysal ise eğlenceli<br />

şarkıları ile gecenin nabzını yükseltti. Geç saatlere kadar süren düğün<br />

töreninde genç davetliler pistten inmedi. Çeşitli animasyonlarla tüm<br />

davetliler bol kahkahalı düğün yaşadılar.<br />

Mehmet ve Uliia ‘nın en mutlu günü<br />

Anastasia Otel Koordinatörü Mehmet Kanar ve Moskovalı güzel Uliia Baryshko ile<br />

dost ve akrabalarının katıldığı düğün töreni ile dünya evine girdiler. 2015 yılından<br />

beri birlikte olan Kanar çiftinin bu mutlu gününde anne Ruşide Kanar ve Evgeniya<br />

Baryshko da davetlilerle tek tek ilgilendi. Romance Otel kumsalında gerçekleşen romantik<br />

düğün töreninde damat Mehmet Kanar tüm davetlilere tek tek teşekkür etti.<br />

Ağustos 2017<br />

89


Düğün<br />

Funda ve Çağdaş’a<br />

Çifte Düğün<br />

Club Aida Otel’de mağaza işleten<br />

eski banka çalışanı Funda (Şentürk)<br />

Salgın ile su altı özel polisi olan Çağdaş<br />

Salgın Barselona’da kıyılan nikahları ve<br />

kutlamalarının ardından Joya Del Mare<br />

Butik Otel’ de özel bir düğün organizasyonu<br />

gerçekleştirdiler. 150 kişilik<br />

özel bir organizasyon ile gerçekleştirdikleri<br />

düğün töreninde gelin Funda<br />

Salgın’ın şıklığı Londra’dan Wed2B,<br />

damat beyin ise Damat markası imzası<br />

taşıyordu. Hair Club Akın’dan Gülşah<br />

Make-Up ve Vizyon Kuaför’den Cem’in<br />

de şıklığını tamamladığı Gelin Funda<br />

Salgın güzelliği ile göz kamaştırıyordu.<br />

Az sayıda seçkin davetlinin katıldığı<br />

düğün töreninde 6 kişilik nedimeler<br />

de genç çiftin mutluluğuna ortak oldu.<br />

Funda ve Çağdaş çiftinin bu mutlu<br />

gününde dünür olan Havva Mehmet<br />

Salgın çifti ile Havana Raşit Şentürk<br />

çifti de davetlilerle yakından ilgilendi.<br />

90 Ağustos 2017


Gizem &Hakan<br />

Sonsuza Kadar Evet Dedi<br />

Muğla’nın tanınmış ailelerinden Türkan ve İzzet Özcan çiftinin avukat oğlu<br />

Hakan Özcan ile ile Marmaris’in köklü ailelerinden Naciye Samet Sayar çiftinin<br />

güzel kızları avukat Gizem (Sayar) Özcan Muğla’da Saray Düğün Salonu’nda<br />

gerçekleşen görkemli bir düğün töreni ile hayatlarını birleştirdiler. Binbeşyüzü<br />

aşkın davetlinin huzurunda kıyılan nikah töreninde ise genç çift en anlamlı<br />

‘evet’ lerini derken Marmaris Belediye Başkanı Ali Acar ve Gülten Abulafya<br />

Gelinin şahidi, Muğla Barosu Başkanı Cumhur Uzun ve Ayşe Polat ise damat<br />

beyin şahitliğini yaptı. Güzelliği ile göz kamaştıran Gizem Özcan’ın gelinliği ve<br />

Hakan Özcan’ın damatlığı Vakko imzası taşıyordu. Kalabalık bir davetli grubunun<br />

katıldığı düğün görkemli düğün töreninde sevilen sanatçı Coşkun Sabah<br />

romantik şarkılarını Özcan çifti için seslendirdi. Hayatlarına Muğla’da devam<br />

edecek olan genç çift balayına ise Hong Kong ve Çin’in Macau adasına gittiler.<br />

Ağustos 2017<br />

91


Etkinlik<br />

Marmaris’te Ünlüler Geçidi<br />

MFÖ<br />

Sıla<br />

2017 yazında Marmaris Belediyesi katkıları ile Açıkhava Tiyatrosunda<br />

bir dizi konser gerçekleşti. Temmuz ve Ağustos aylarında gerçekleşen<br />

konserlere Marmaris yaşayanlarının yanı sıra tatile gelen yerli ve yabancı<br />

turistler de büyük ilgi gösterdi. Ata Demirer ile başlayan konserlerin<br />

ikincisi Mazhar Fuat Özkan üçlüsüne aitti. Marmaris’e ilk kez<br />

konsere gelen MFÖ grubu “burayı çok sevdik tekrar geleceğiz ayrıca<br />

Marmaris için şarkı yazmayı da düşünüyoruz” dedi. Ünlü sanatçıları<br />

ağırlayan Marmaris bu kez sevilen sanatçı Sıla konseri ile Marmarislileri<br />

büyüledi. Alanı dolduran 6 binin üzerinde Sıla hayranı, yaklaşık üç saat<br />

süren konserde güzel şarkıcıya, her şarkısında eşlik etti. İyeoka konseri<br />

ise hayranlarından tam puan aldı. ABD'li şarkıcı yeni piyasaya çıkan<br />

'Altın' adlı albümünden şarkılarını seslendirdi. Marmaris Amfi Tiyatro<br />

Konserleri" kapsamında düzenlenen gecede sahne alan Sibel Can ise<br />

"Lale Devri, "Kış masalı", "Hangimiz sevmedik" gibi sevilen şarkılarını<br />

seslendirdi. Hayranlarından sık sık şarkılarına telefonlarının ışıklarıyla<br />

eşlik etmesini isteyen Can, yaptığı dans figürleriyle de izleyenlere<br />

keyifli bir gece yaşattı. Devam eden konserler kapsamında Münakaşa<br />

adlı gösterisi ile Yılmaz Erdoğan izleyicileri ile buluşacak.<br />

92 Ağustos 2017


Iyeoka<br />

Sibel Can<br />

Temmuz ve Ağustos aylarında<br />

gerçekleşen konserlere Marmaris<br />

yaşayanlarının yanı sıra tatile<br />

gelen yerli ve yabancı turistler de<br />

büyük ilgi gösterdi.<br />

Marmaris açık hava<br />

konserlerinde,<br />

halkın güvenliğini<br />

sağlayan İlçe Emniyet<br />

Müdürlüğü amirleri<br />

ve çalışanları da<br />

objektiflerimize görev<br />

anında yansıdı.<br />

Ağustos 2017<br />

93


Geceler<br />

Kurtalan Ekspres<br />

Davy Jones's'ta<br />

Barlar Sokağının Rock Starı Davy Jones's<br />

Bar rock severleri ünlü gruplarla buluşturmaya<br />

devam ediyor. Efsane Rock grubu<br />

Kurtalan Ekspres'i ağırlayan mekan geç<br />

saatlere kadar müzik ziyafeti verdi. Sevilen<br />

şarkıları birlikte seslendiren bar müdavimleri<br />

gecenin sonunda ünlü rock grubu ile<br />

bol bol fotoğraf çektirdi. Aykut Mertel ve<br />

Köksal Sütçüoğlu yönetimindeki mekan yaz<br />

kış himzet veriyor. Yerli ve yabancı turistlerin<br />

de ilgisini çeken Davy Jones's haftanın her<br />

günü açık.<br />

96 Ağustos 2017


Hem müzikleri hem yemekleri ile<br />

Tam bir ziyafet<br />

Grand Yazıcı Club Marmaris Palace<br />

Sea Food Restaurant<br />

İçmeler mevkiinde bulunan Palace Beach<br />

gündüz sahilleri ile olduğu kadar akşamları<br />

da Sea Food restoranı ile müdavimlerine hizmet<br />

veriyor.İçmelerin prestijli 5 yıldızlı otellerinden<br />

Grand Yazıcı Club Marmaris Palace<br />

yönetiminde olan restoran haftanın iki günü<br />

canlı müzikleri ile de davetlilerine çok özel<br />

saatler yaşatıyor. Deniz mahsülleri ve akdeniz<br />

mutfağından oluşan yemekleri ve sahile sıfır<br />

konumuyla özellikle Marmaris yaz akşamlarının<br />

en gözde mekanlarından. Sea Food Restoran<br />

yemekleriyle olduğu kadar müzikleri ile<br />

de çok konuşuluyor. Ünlü sanatçı Ahmet Cemal<br />

ve orkestrası yüzde yüz canlı performansı<br />

ile her Cumartesi akşamı müdavimlerine eşsiz<br />

geceler yaşatıyor. Mekanda ayrıca rembetiko<br />

şarkılarının dünyadaki İzmirli temsilcisi Evrim<br />

Ateşler ve orkestrası da her Pazartesi akşamı<br />

Palace Beach Sea Food restoranda müdavimleri<br />

ile buluşuyor. Haftanın her günü açık olan<br />

mekan diğer akşamları da Dj Akif’in mekana<br />

özel müzikleri ile eğlenceli saatler yaşatıyor.<br />

18 30 ‘ da akşam servisine başlayan Sea Food<br />

Restorana rezervasyonlu gitmenizi öneririz.<br />

Ağustos 2017<br />

97


Geceler<br />

El Divino<br />

Nostaljisi<br />

Eski El divino Restoulonge sahipleri Hülya<br />

ve Kenan Yaylalı çifti kendilerine ait Cosmopolitan<br />

Otel’e taşıdıkları mekanlarında<br />

‘Greek Night’ düzenlediler. Özel müdavimlerine<br />

düzenledikleri bu özel gecede dünyaca<br />

ünlü modacı Natalia Kurkina, turizmci İlhan<br />

ve Semra Gündoğan çifti, Esra Ceyhun Eroğlu<br />

çifti ve seçkin konuklar katıldı. El Divino<br />

özel spesyallerinden oluşan menü davetliler<br />

tarafından çok beğenildi. Yunan müzikleri<br />

ile renklenen gece için davetliler Yaylalı<br />

çiftine teşekkür etti.<br />

İlhan Tarık<br />

ve Selçuk<br />

hayranlarını<br />

coşturdu<br />

Marmaris’in sevilen sesi İlhan Tarık<br />

hayranları ile buluşmak için ekstra<br />

sahne aldığı Fiskos Bar’da coşkulu<br />

anlar yaşattı. Geniş repertuarı ve<br />

sesi ile hayranlarını büyüleyen<br />

İlhan Tarık. sahnenin sahibi sevilen<br />

sanatçı Selçuk ile birlikte şarkılar<br />

söyledi. Yaz ayı için özel olarak Marmaris’e<br />

gelen İlhan Tarık İstanbul’da<br />

bulunan Bizbize Fasıl’da haftanın<br />

her günü sahne alıyor. Sesi ve fiziği<br />

ile hayranlarını büyüleyen sanatçı<br />

İlhan Tarık yıllara meydan okuyor.<br />

98 Ağustos 2017


HIX Bar<br />

Eğleniyor<br />

Eğlendiriyor<br />

İdris Akgül yönetimindeki HIX Bar Marmaris<br />

akşamlarının vazgeçilmezi oldu. Yat limanında<br />

özel konumu ve dekoru ile hizmet<br />

veren mekan müdavimlerine eğlenceli dakikalar<br />

yaşatıyor. DJ Cengiz'in Deep House<br />

müzikleri ile çoşan müdavimler bistro ya da<br />

localarda eğlenmenin keyfini doyasıya yaşıyorlar.<br />

Rezervasyonla girilen HIX Bar'da özel<br />

karışım içecekler de oldukça beğeniliyor.<br />

İthal ve yerli içecek grupları ile de dikkatleri<br />

çeken HIX Bar Marmaris'te alışılmış eğlence<br />

anlayışının dışında hizmet veriyor.<br />

Ağustos 2017<br />

99


Yılmaz Taner<br />

Geceler<br />

Barlar Sokağında<br />

Bir Hovarda<br />

Barlar sokağında eğlence dünyasına hızlı bir giriş yapan Mustafa<br />

Aşıkuzun yönetimindeki Club Hovarda ziyaretçilerinden tam<br />

puan aldı. 2017 yazında hizmete giren mekan, dekoru, sahnesi,<br />

ses ve ışık sistemi ile dikkatleri çekiyor. Sevilen sanatçı Serhatcan’ın<br />

her Cuma gecesi sahne aldığı Hovarda geç saatlere kadar<br />

durmaksızın eğlendiriyor. Geçtiğimiz günlerde Misafirperver<br />

adlı albümünü çıkaran Yılmaz Taner ise Hovarda sahnesinde her<br />

çarşamba hayranları ile buluşuyor. Yaz boyunca ünlü sanatçıları<br />

ağırlamaya hazırlanan mekan yöneticisi Mustafa Aşıkuzun<br />

“Marmaris yaşayanlarına ve tatil için Marmaris’i tercih eden tüm<br />

eğlence severlere canlı ve coşkulu geceler yaşatmak için kapılarımız<br />

yaz kış açık, sürprizlerimiz devam edecek” dedi.<br />

Serhatcan<br />

100 Ağustos 2017


Geçtiğimiz günlerde Misafirperver adlı albümünü<br />

çıkaran Yılmaz Taner ise Hovarda sahnesinde her<br />

çarşamba hayranları ile buluşuyor.<br />

Ağustos 2017<br />

101


Geceler<br />

Yelken’e Lezzet Mutluluğa Evet<br />

Marmaris’in lezzeti, dekoru, müzikleri ve sunumları<br />

ile adından söz ettiren mekanı Yelken<br />

Meyhane birbirinden özel gecelerle yat limanında<br />

hizmetine devam ediyor. Yaz kış açık olan<br />

mekan müdavimlerine tam kapasite hizmet veriyor.<br />

Volkan Yaylalı ve Serkan Yaylalı yönetimindeki<br />

mekan deniz ürünleri ve mezeleri ile tam<br />

puan alıyor. Ünlülerin de tercihi olan mekana<br />

rezervasyonlu gidilmesi tavsiye ediliyor. Mevsimine<br />

göre balık çeşitleri de bulunan mekanın<br />

müzikleri de oldukça beğeni topluyor. Özellikle<br />

grup yemeklerinde ve kalabalık masalarda<br />

mutlu insanların keyifle yemek yemesine alışık<br />

olduğumuz mekanın objektiflerimize yansıyan<br />

görüntülerini paylaşıyoruz sizlerle.<br />

Uğur & Filiz Serin, Ali Lidar, Hakan Unudulmaz, Birol Tezcan,<br />

Tuna Kiremitçi, Başak Buğday, Cemil Cahit Yavuz<br />

Ot Dergisi Yazarları Marmaris’te<br />

Serin Kültür Kitap Kafe’<br />

‘de tanıtım ve imza günü<br />

düzenlediler. Seminer sonrası<br />

okuyucularına kitaplarını ve<br />

Ot dergisini imzalayan yazarlar<br />

günün sonunda yorgunluk gidermek<br />

için Yelken Meyhane’yi<br />

tercih etti. Harika bir yemek<br />

yediklerini belirten Ot dergisi<br />

yazarları kendilerini ağırlayan<br />

Serin ailesine de teşekkür etti.<br />

102 Ağustos 2017


Geceler<br />

Zuhal Olcay<br />

Budha Bar’da<br />

Hayranlarıyla<br />

Buluştu<br />

Türkiye’nin önemli sanatçılarından Zuhal<br />

Olcay Budha Bar sahnesinde sevenleri<br />

ile buluştu. ‘Başucu Şarkıları 3’ isimli yeni<br />

albümünden şarkılar seslendiren Zuhal<br />

Olcay 3 saat aralıksız sahnede kaldı.<br />

Sevenleri ile birlikte şarkılar seslendiren<br />

Olcay’ı dinlemeye gelenler arasında ünlü<br />

müzisyen Bülent Ortaçgil ve ünlü sanatçı<br />

Gökçe de vardı. 2017 yaz aylarında ünlü<br />

sanatçıları sevenleri ile buluşturmaya<br />

devam edecek Budha Bar’da haftanın<br />

belirli günlerinde Sinestezi ve Yağmur<br />

Akoğlu sahne alıyor.<br />

104 Ağustos 2017


Gezmek<br />

Yaşamaktır<br />

BAYRAMA ÖZEL İSTANKÖY TURU MUHTEŞEM DOĞASI İLE<br />

RODOS<br />

+ SİMİ<br />

ADASI TURU<br />

30 Ağustos -01 Eylül 2017 (2 gece, 3 gün)<br />

01–03 EYLÜL 2017 (2 Gece,3 Gün)<br />

kos adası<br />

01-03 Eylül 2017 (2 gece, 3 gün)<br />

27-29 Ekim 2017 (2 gece, 3 gün)<br />

karadenİz - batum<br />

30 Eylül – 5 Ekim 2017 (5 gece, 6 gün<br />

TUR FİYATINA DAHİL HİZMETLER: Koral turizm rehberlik<br />

hizmeti, butik otelde 2 gece-3 gün, oda- kahvaltı (sabah açık<br />

büfe kahvaltı) konseptinde konaklama, İlk gün Şehir Turu,<br />

Seyahat sigortası, Marmaris-Rodos, Rodos-Marmaris feribot<br />

biletleri, Konforlu araçlarla ulaşım ve transfer hizmeti.<br />

TUR FİYATINA DAHİL HİZMETLER: Koral Turzim rehberlik hizmeti, 4<br />

yıldızlı otelde 2 gece-3 gün , oda- kahvaltı (sabah açık büfe kahvaltı)<br />

konseptinde konaklama, Şehir turu, Köy turu, Seyahat sigortası, Kos-<br />

Bodrum, Bodrum-Kos feribot biletleri, Marmaris-Bodrum, Bodrum-<br />

Marmaris transfer ücretleri, Konforlu araçlar ile ulaşım hizmetleri.<br />

TUR FİYATINA DAHİL HİZMETLER: 4 yıldızlı otellerde yarım<br />

pansiyon konaklama(Akşam yemeği ve sabah kahvaltısı dahil),<br />

Konforlu araçlar ile ulaşım, Batum gezisi, Profesyonel Koral<br />

rehberlik hizmetleri, Ören yerleri giriş ücretleri, Zorunlu seyahat<br />

sigortası, Marmaris-İzmir, İzmir-Marmaris havaalanı transferleri.<br />

MASALSI<br />

KAPADOKYA<br />

TURU<br />

14 - 17 Eylül 2017 (3 gece, 4 gün)<br />

20 - 23 Ekim 2017 (3 gece, 4 gün)<br />

5 yıldızlı otelde yarım pansiyon konaklama, tüm giriş<br />

ücretleri ve rehberlik hizmeti dahil Kapadokya’nın<br />

tadını çıkarıyoruz.<br />

SAFRANBOLU<br />

safran çİçeğİ hasadı<br />

18 - 22 Ekim 2017<br />

(4 gece, 4 gün)<br />

MİSTİK<br />

KAZ DAĞLARI<br />

ve cunda adası<br />

22 - 24 Eylül 2017 (2 gece, 3 gün)<br />

13 - 15 Ekim 2017 (2 gece, 3 gün)<br />

Kendinizi özel hissedin. Muhteşem bir butik otel,<br />

harika bir doğa... Sadece 15 kişiye özel butik bir tur.<br />

DOĞUNUN İNCİSİ,<br />

MARDİN TARİHİN BAŞKENTİ<br />

Ekim ayında gerçekleşek program ile ilgili detaylı bilgi için arayınız<br />

Dünyanın en değerli<br />

çiçeklerinden<br />

safranın hikayesi<br />

eşliğinde keyifli bir<br />

tatil sizleri bekliyor.<br />

Ege’nİn Cennet Adaları<br />

Gökçeada-Bozcaada<br />

<strong>21</strong> - 24 Eylül 2017 (3 gece, 4 gün)<br />

En keyifli gezi<br />

ayı olan Eylül’de<br />

gelin en güzel Türk<br />

adalarını bizimle<br />

keşfedin.<br />

ARAPAPIŞTI KANYONU<br />

VE KAVAKLIDERE TURU (GÜNÜBİRLİK)<br />

türkülerle BİZBİZE MUĞLA<br />

DAMLA DERESİ<br />

(GÜNÜBİRLİK)<br />

GÖCEK<br />

GULET TURU<br />

(GÜNÜBİRLİK)<br />

Her ay iki tur düzenlenir<br />

Turizme yeni kazandırılan Arapapıştı Kanyonu’nu ziyaret ediyoruz.<br />

Kavaklıdere’de bulunan Yerküpe Mağarası da programımızda vardır.<br />

Her ay iki tur düzenlenir<br />

Doğa ananın cömertliğini sergilediği harika bir restaurantta lezzetli<br />

bir öğlen yemeği eşliğinde, güzel türkülerle birlikte keyifli bir gün...<br />

Her Cumartesi düzenlenir<br />

Sadece gruba özel guletimizle Göcek’in en güzel koylarını geziyoruz.<br />

İki haftada bir Fethiye’nin en ünlü yoga eğitmeni eşliğinde yoga<br />

seansları.<br />

Tur program detayları ve fiyatlar hakkında bilgi edinmek için lütfen arayınız<br />

Rezervasyon: 444 80 98 (Ofis) | 0533 923 31 24 (Gsm)<br />

info@koraltravel.com - www.koral travel.com<br />

koralturizm

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!