Metod Koleji Dergisi - 4. Sayı (Nisan 2017)

13.05.2017 Views

FEN-MATEMATİK ETKİNLİKLERİ Okul öncesi dönemdeki çocuklar meraklı, araştırmacı, hayal güçleri kuvvetli ve sorgulayıcıdırlar. Çocukların bu yöndeki gelişimlerini desteklemek amacıyla, onların araştırabilecekleri, meraklarını giderebilecekleri, neden sonuç ilişkisini görebilecekleri, çeşitli fikirler öne sürerek tahminlerde bulunabilecekleri fırsatlar verilmeli, oynayarak öğrenecekleri eğitim ortamları hazırlanmalıdır. Çünkü çocuklar en iyi şekilde yaparak yaşayarak, oynayarak öğrenir. Çocuklar, oynarken görmek, dokunmak, hissetmek, tadına bakmak ya da koklamak isterler. Bu davranışlar çocuğun zihinsel kapasitesini geliştirir. Metod Koleji anasınıfı olarak fen-matematik etkinliklerimizi bu düşünce ile programımıza aktarmaktayız ve çocuklarımızın ne kadar keyifli ve eğlenerek öğrendiklerini görmekteyiz. ALAN GEZİLERİ Alan gezileri çocukların tüm gelişim alanlarını etkilemektedir. Çocuklar gezilerde gözlem yapma, inceleme, merak duygularını giderme gibi fırsatlar bularak bilişsel gelişimle ilgili kavramları kazanmaktadırlar. Yaparak, yaşayarak öğrenip daha kalıcı bir eğitim almaktadırlar. Arkadaşlarıyla uyum içinde olup toplumsal kurallara uyumu öğrenmektedirler. Toplumdaki sıra bekleme, sessiz olma, başkasının hakkına saygı duyma, hoşgörü gösterebilme, çevresindeki güzelliklerin farkına varabilme konularında da gelişmektedirler. Çocuğun çevresi ile iyi iletişim kurması, arkadaşları ile iş birliği yapması, grupla beraber çalışma, sorumluluğunu yerine getirme ve yaratıcılığın gelişmesi içinde bu tür geziler önemli fırsattır. Tematik proje “kâğıtlar” konusu kapsamında gerçekleştirdiğimiz matbaa gezisinde öğrencilerimiz kâğıdın nasıl gazete haline geldiğini, gazetelerin bilgisayar ortamında hazırlanışı ve baskı aşamalarını yerinde görerek öğrenmeyi kalıcı hale getirdiler. MİSAFİRİMİZ VAR…. Başka bir okuldan gelen misafir öğrencilerimizle çok keyifli bir gün geçirdik. Animasyon ekibi ile dans ettik, yarıştık, doyasıya eğlendik. Ardından ilkokul birinci sınıf ve anasınıflarımızı tanıttık. Son olarak da minik hediyelerle arkadaşlarımızı uğurladık. 20 Metodergi

1-A SINIFI ETKİNLİKLERİMİZ ÇOCUKLARA OKUMA ALIŞKANLIĞI NASIL KAZANDIRILIR? Kitapla yetişen nesiller, başarılı ve iyi bir geleceğe doğru koşan insanlar olacaktır. Kendini yetiştirmiş, okuyan fertlerin günlük sohbetleri bile farklıdır. Kitap okuyan ve okuduklarını oldukça iyi değerlendirebilen öğrenciler öteki öğrencilere göre daha çok başarıya ulaşmış olmaktadırlar. Kitaplar yardımıyla kimi zaman uçan bir halıya biner, bilmediğimiz diyarlara seyahat ederiz; yeni arkadaşlıklar kurar, kimi zaman hüzünlerimizi kimi zaman neşemizi bu yeni arkadaşlarla paylaşır, asla tanımadığımız evlere konuk oluruz. Tarihin sayfalarında koşar adım dolaşır; destanlara, trajedilere tanıklık ederiz. Geçmişin elem verici vakalarını değiştirmeye gücümüz yetmese de geleceğimizi kitaplardan edindiğimiz tecrübelerle inşa ederiz. Okumayı öğrenen birinci sınıflar şimdi de kendilerine kitap seçmeye başladılar. Okumanın aslında küçük yaştan itibaren başlaması gerekir. “Ağaç yaş iken eğilir.” tam bu noktada söylenebilir. Çocuklara okuma alışkanlığı kazandırmak için, öncelikle çocuğa onun ilgi duyacağı, kısa yazılar okutulmalıdır. Örneğin; arabaları çok seven bir kişi, öncelikle araba resimlerinin olduğu kitap, dergilerden başlayabilir. Daha sonra yine arabaları konu alan küçük hikayeler, yazılarla devam edebilir. Bir süre sonra kendi isteği yönünde birkaç kitap okuduğunda aslında farkında olmadan bu alışkanlığı kazanmış olur. Ardından araba ile başlayan okuma faslı gemilerle devam eder; sonra bitkiler, insanlar olarak dallara ayrılır. Her okuduğu bilgide yeni bilgiler edinir ve meraklanır. Bir kitabın içerisinde geçen bir cümle, onu bambaşka yerlere götürebilir. Araştırma eğilimine girer. Böylelikle aslında, bilgi bilgiyi doğurmuş olur. Daha sonra tavsiyeler işin içine girer. İnsanlar başkalarının övdüğü şeyleri daha çok merak eder. Hepimiz, etrafımızdaki insanların bir kitabı çok dillendirmesinden ve bizim onu merak etmemizden dolayı okumuşuzdur. Kitaplar da bu şekildedir. Çevrenizde size bir kitabı okumanızı öneren insanlar var ve size o kitabı övüyor ise siz de okumak istersiniz. Bu sebeple kitap okuma alışkanlığı bu şekilde de tetiklenebilir. Öğrencilerimiz, kendi ilgi alanlarına uygun kitapları seçtiler ve okumaya bu şekilde heveslenip okumaktan zevk almaya başladılar. 1-B SINIFI ETKİNLİKLERİMİZ HİÇBİR ŞEY ÇÖP DEĞİLDİR, ONLARI DEĞERLENDİRMEYİ BİLELİM! 1. sınıflar tematik projelerinde teneke kutulardan mumluk yaparak geri dönüşüme katkı sağladılar. Hiçbir şeyin çöp olmadığını, çöp olarak düşündükleri malzemeleri aslında yeniden kullanabileceklerini anladılar. İçtiğimiz içeceklerin teneke kutuları toprakta 10 yılda kaybolur. Sıfırdan bir teneke kutu yapmak için gerekli olan enerji ile geri kazanılmış malzemeden tam 20 teneke kutu üretebilirsiniz. Bir ton geri kazanılmış kâğıt, üç odalı bir eve bir yıl boyunca yetecek elektrik tasarrufuna denktir. Bunları öğrenince biz çok şaşırdık. Anladık ki yarınlara güzel bir dünya bırakabilmek için hiçbir malzemeyi çöpe atmayalım, yeniden kullanalım. En azından bu yazıyı okuduktan sonra çöplerin de bir işe yaradığını öğrenen çocuklarımız, cam şişeleri çöpe atmak yerine; belediyelerin belirli yerlere yerleştirdiği cam toplama kutularına atarak hem çevreye hem de ülke ekonomisine katkıda bulunabileceklerini öğrendiler. Metodergi 21

1-A SINIFI ETKİNLİKLERİMİZ<br />

ÇOCUKLARA OKUMA ALIŞKANLIĞI<br />

NASIL KAZANDIRILIR?<br />

Kitapla yetişen nesiller, başarılı ve iyi bir geleceğe<br />

doğru koşan insanlar olacaktır. Kendini<br />

yetiştirmiş, okuyan fertlerin günlük sohbetleri<br />

bile farklıdır. Kitap okuyan ve okuduklarını<br />

oldukça iyi değerlendirebilen öğrenciler öteki<br />

öğrencilere göre daha çok başarıya ulaşmış<br />

olmaktadırlar.<br />

Kitaplar yardımıyla kimi zaman uçan bir halıya<br />

biner, bilmediğimiz diyarlara seyahat ederiz;<br />

yeni arkadaşlıklar kurar, kimi zaman hüzünlerimizi<br />

kimi zaman neşemizi bu yeni arkadaşlarla<br />

paylaşır, asla tanımadığımız evlere konuk<br />

oluruz. Tarihin sayfalarında koşar adım<br />

dolaşır; destanlara, trajedilere tanıklık ederiz.<br />

Geçmişin elem verici vakalarını değiştirmeye<br />

gücümüz yetmese de geleceğimizi kitaplardan<br />

edindiğimiz tecrübelerle inşa ederiz.<br />

Okumayı öğrenen birinci sınıflar şimdi de<br />

kendilerine kitap seçmeye başladılar. Okumanın<br />

aslında küçük yaştan itibaren başlaması<br />

gerekir. “Ağaç yaş iken eğilir.” tam bu noktada<br />

söylenebilir. Çocuklara okuma alışkanlığı<br />

kazandırmak için, öncelikle çocuğa onun ilgi<br />

duyacağı, kısa yazılar okutulmalıdır. Örneğin;<br />

arabaları çok seven bir kişi, öncelikle araba<br />

resimlerinin olduğu kitap, dergilerden başlayabilir.<br />

Daha sonra yine arabaları konu alan<br />

küçük hikayeler, yazılarla devam edebilir. Bir<br />

süre sonra kendi isteği yönünde birkaç kitap<br />

okuduğunda aslında farkında olmadan bu<br />

alışkanlığı kazanmış olur. Ardından araba ile<br />

başlayan okuma faslı gemilerle devam eder;<br />

sonra bitkiler, insanlar olarak dallara ayrılır.<br />

Her okuduğu bilgide yeni bilgiler edinir ve<br />

meraklanır. Bir kitabın içerisinde geçen bir<br />

cümle, onu bambaşka yerlere götürebilir.<br />

Araştırma eğilimine girer. Böylelikle aslında,<br />

bilgi bilgiyi doğurmuş olur.<br />

Daha sonra tavsiyeler işin içine girer. İnsanlar<br />

başkalarının övdüğü şeyleri daha çok merak<br />

eder. Hepimiz, etrafımızdaki insanların bir kitabı<br />

çok dillendirmesinden ve bizim onu merak<br />

etmemizden dolayı okumuşuzdur. Kitaplar<br />

da bu şekildedir. Çevrenizde size bir kitabı<br />

okumanızı öneren insanlar var ve size o kitabı<br />

övüyor ise siz de okumak istersiniz. Bu sebeple<br />

kitap okuma alışkanlığı bu şekilde de tetiklenebilir.<br />

Öğrencilerimiz, kendi ilgi alanlarına<br />

uygun kitapları seçtiler ve okumaya bu şekilde<br />

heveslenip okumaktan zevk almaya başladılar.<br />

1-B SINIFI ETKİNLİKLERİMİZ<br />

HİÇBİR ŞEY ÇÖP DEĞİLDİR, ONLARI<br />

DEĞERLENDİRMEYİ BİLELİM!<br />

1. sınıflar tematik projelerinde teneke kutulardan<br />

mumluk yaparak geri dönüşüme katkı<br />

sağladılar. Hiçbir şeyin çöp olmadığını, çöp<br />

olarak düşündükleri malzemeleri aslında yeniden<br />

kullanabileceklerini anladılar. İçtiğimiz<br />

içeceklerin teneke kutuları toprakta 10 yılda<br />

kaybolur. Sıfırdan bir teneke kutu yapmak için<br />

gerekli olan enerji ile geri kazanılmış malzemeden<br />

tam 20 teneke kutu üretebilirsiniz. Bir<br />

ton geri kazanılmış kâğıt, üç odalı bir eve bir<br />

yıl boyunca yetecek elektrik tasarrufuna denktir.<br />

Bunları öğrenince biz çok şaşırdık. Anladık<br />

ki yarınlara güzel bir dünya bırakabilmek için<br />

hiçbir malzemeyi çöpe atmayalım, yeniden<br />

kullanalım.<br />

En azından bu yazıyı okuduktan sonra çöplerin<br />

de bir işe yaradığını öğrenen çocuklarımız, cam<br />

şişeleri çöpe atmak yerine; belediyelerin belirli<br />

yerlere yerleştirdiği cam toplama kutularına<br />

atarak hem çevreye hem de ülke ekonomisine<br />

katkıda bulunabileceklerini öğrendiler.<br />

<strong>Metod</strong>ergi<br />

21

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!