KOAH Bülteni 2013 Sayı 2
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
yovasküler ve respiratuar morbidite ile ilişkili<br />
olduğunu göstermiştir. Düşük doğum ağırlığı,<br />
hem preterm doğum hem de intrauterin gelişme<br />
geriliği ile ilişkilidir. İntrauterin gelişme geriliği,<br />
fetüse transplasental besin ve oksijen geçişinin<br />
bozulmasına bağlı, alveol gelişiminde bozulma<br />
ve hava-kan bariyerinde kalınlaşmalar, akciğer<br />
gelişiminde yavaşlamayla sonuçlanır. Hayvan<br />
modelleri, bu değişikliklerin erişkin döneme<br />
kadar devam ettiğini göstermiştir. Yapılan çalışmalarda<br />
intrauterin gelişme geriliğinin, infant<br />
dönemde, çocukluk çağı ve erişkin dönemde<br />
azalmış akciğer fonksiyonları ve respiratuar risk<br />
faktörleriyle ilişkili olduğu gösterilmiştir.<br />
Bronkopulmoner displazi (BPD), immatür<br />
akciğerlere olan oksidan stres, mekanik travma<br />
sonucu gelişen pulmoner inflamasyona bağlı<br />
normal alveoler ve vasküler gelişimde sorunlara<br />
yol açmaktadır. BPD nedeniyle kaybedilen infantların<br />
değerlendirildiği bir çalışmada bu hastalarda<br />
hava yolu duvar kalınlığının fazla olduğu<br />
ve bu durumun da hava yolu obstrüksiyonu ile<br />
ilişkili olduğu gösterilmiştir. İmmatür akciğerlerin<br />
hiperoksik hasara bağlı düz kas hipertrofisi<br />
ve hava yolu remodellingi yanında, viral enfeksiyonlara<br />
azalmış direnç ve uzun dönemde <strong>KOAH</strong><br />
gelişimi ile sonuçlandığı hayvan çalışmalarında<br />
gösterilmiştir. Yine bir kısım uzun dönemli çalışmada<br />
preterm infantların çocukluk çağı, adolesan<br />
ve erişkin dönemde persistan hava yolu<br />
obstrüksiyonu ve bronş hiperreaktivitesi ile klinik<br />
olarak geldiği saptanmıştır. Bir çalışmada da<br />
BPD olan hastalarda genç erişkin dönemde azalmış<br />
solunum fonksiyonları ve anormal akciğer<br />
yapısı olduğu rapor edilmiştir (48).<br />
Prematüre doğan infantlarda izlenen respiratuar<br />
komplikasyonlar ve <strong>KOAH</strong> gelişimi üzerine<br />
çalışmalar yapılmaya devam etmektedir. Hava<br />
yolu epitel hücrelerinde “CCAAT/enhancer binding<br />
protein” (C/EBP) düzeyinin <strong>KOAH</strong> olan<br />
hastalarda düşük olduğu önceden bilinmektedir.<br />
Bu konuda yapılan bir çalışmada erken dönemde<br />
“C/EBP” gen hasarı olan farelerde akciğer epiteli<br />
ve pnömositlerin diferansiyasyonunun bozulduğu,<br />
bu durumun BPD ilişkili akciğer hasarının<br />
patogenezinde önemli olduğu ve <strong>KOAH</strong> gelişimine<br />
zemin hazırladığı düşünülmüştür (50).<br />
Çocukluk Çağı Wheezingi ve <strong>KOAH</strong> İlişkisi<br />
Üç yaşa kadar geçirilen viral enfeksiyonlar alerjik<br />
sensitizasyona neden olmakta ve astım gelişme<br />
riskini artırmaktadır. <strong>KOAH</strong> olan hastalara<br />
bakıldığında bu hastaların hava yolu obstrüksiyonu<br />
ile doğduğu görülmüştür. Bu hastalar çocukluk<br />
çağında virüslerle indüklenen wheezing<br />
ve çocukluk çağı geçici wheezingi klinik bulguları<br />
ile gelirler. Hastalar büyüdükçe küçük hava<br />
yolu obstrüksiyonu bulguları azalmaktadır. Ancak<br />
bu hastalarda özellikle sigara ve diğer çevresel<br />
faktörlerin varlığı akciğerlerin yaşlanmasını<br />
hızlandırmakta ve erken hava yolu obstrüksiyonu-<strong>KOAH</strong><br />
gelişimi ile sonuçlanmaktadır (49).<br />
Çocukluk çağı wheezingi üç gruba ayrılabilir.<br />
Geçici wheezingi olan çocuklar (Üç yaşından<br />
önce wheezingi başlayan ve altı yaşında şikayeti<br />
olmayan çocuklar) doğumda düşük solunum<br />
fonksiyonları ile doğarlar, normali yakalasalar<br />
da altı yaşında hava yolu obstrüksiyonu bulguları<br />
mevcuttur. Persistan wheezingi olan çocuklar<br />
(Üç yaşından önce wheezingi başlayan ve altı<br />
yaşında şikayetleri devam eden çocuklar), doğumda<br />
normal solunum fonksiyon testlerine sahiptir,<br />
ancak altı yaşına geldiklerinde hava yolu<br />
obstrüksiyonu bulguları mevcuttur. Geç başlangıçlı<br />
wheezingi olan çocuklara (Üç yaşından<br />
sonra wheezingi başlayan ve altı yaşında şikayetleri<br />
devam eden çocuklar) bakıldığında solunum<br />
fonksiyonlarında anlamlı düşme izlenmemiştir.<br />
Bu durum hayatın ilk altı yılının solunum fonksiyonlarında<br />
önemli etkiye sahip olduğunu göstermiştir.<br />
Geç başlangıçlı wheezingi ve persistan<br />
wheezingi olan çocuklar incelendiğinde bu durumun<br />
maternal astım ve atopi ile ilişkili olduğu<br />
bulunmuştur. Geçici wheezingi olan çocukların<br />
7