13.03.2017 Views

KOAH Bülteni 2013 Sayı 2

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

literatür özetleri<br />

değişikliklerin birkaç inflamatuar yolağı işaret ettiğine<br />

dair güçlü deliller bulmuştur.<br />

Yukarıda tarif edilen bulgulara ilaveten, hem akciğer<br />

kanseri hem de <strong>KOAH</strong>’ın gelişiminden sorumlu olan<br />

hücreleri işaret eden yolaklar üzerine giderek artan bir<br />

ilgi vardır. Günümüzde sigara içimi kısmen genetik ve<br />

sistemik dolaşımdan kaynaklanan makrofajlar ve nötrofiller<br />

tarafından sürdürülen uzamış veya abartılı bir<br />

inflamatuar duruma yol açar. Doğuştan gelen bu bağışıklık<br />

hücreleri bir epitelyal süreci ve değişen derecelerde<br />

epitelyumun aşırı mukus ürettiği, hava yollarının<br />

fibrotik olduğu ve alveollerin harabiyetini, mezenkimal<br />

hücre yeniden yapılanmasını içeren bir oluşumu<br />

yönetirler. Her ne kadar gerçek mekanizma henüz<br />

anlaşılmasa da, ilk deliller bu süreçlerin aşırı büyüme<br />

faktörleri ve matriks metalloproteinaz aktivitesinden<br />

kaynaklandığını düşündürmektedir. Akciğer kanseri<br />

ve <strong>KOAH</strong>’ın altında yatan gerçek yolakların veya her<br />

ikisinin genetik epidemiyolojik çalışmalarla daha fazla<br />

aydınlatılması gerekmektedir.<br />

GENETİK DEĞİŞİKLİKLERİ BİRLEŞTİREREK<br />

AKCİĞER KANSERİ İÇİN RİSK TAHMİNİ<br />

Çok sayıda grup, akciğer kanseri için çeşitli risk faktörleri<br />

geliştirmişlerse de, ancak sadece 2 tanesi kendi<br />

risk algoritmalarının parçası olarak genetik belirteçleri<br />

(SNP) kullanmışlardır. Akciğer kanseri riskini tespit etmek<br />

için, Bach tarafından ilk non-gen modeli sadece<br />

yaş, paket-yıl sayısı ve asbest maruziyetini kullanmıştır.<br />

Bu sadece tahminsel kullanım ile sınırlı bir yaklaşımdır.<br />

Spitz ve ark. kullandığı, non-gen risk modelleri, bir risk<br />

değişikliği olarak yaş faktörünü göz ardı ederken, Field<br />

ve ark. <strong>KOAH</strong>’ı da göz ardı etmişlerdir. Bu son model<br />

yaş, paket-yıl, mevcut sigara içme durumu, <strong>KOAH</strong>,<br />

aile hikayesi, toz maruziyeti, akciğer filmi ve VKİ’yi<br />

içerir. Benzer şekilde genetik belirteçleri de içine alan<br />

risk faktörlerinin katkısı modeldeki diğer değişkenler<br />

ve üzerinde çalışılan topluluğa bağlıdır. Tammengi’nin<br />

açık bir şekilde gösterdiği şey bu değişkenleri birleştirmenin<br />

yaşın, sigara içmenin ve <strong>KOAH</strong>’ın modelde ne<br />

kadar önemli olduğuna dikkat çeken ve büyük tahmin<br />

edilebilirliği başarmasıdır. Bütün modellerde yaş en<br />

önemli değişkenlerden biridir. Muhtemel etkenler ya<br />

sigara içmenin kümülatif etkileri ya da bu riskin katlanarak<br />

arttığı zaman olan 60 yaşın üzerindekiler veya<br />

sigara içmeyenlerin üzerindeki akciğer kanseri riskinin<br />

bulunduğu yaş olan yaklaşık 40’lı yaşlarda bağışıklık<br />

sisteminin yetersizliğidir. Spitz’in modelinin yaştan,<br />

Field’in modelinin <strong>KOAH</strong>’dan yoksun olmasının yanı<br />

sıra, genetik faktörlere de yer verilmemiştir.<br />

Bizim (Young ve ark.) modelimiz akciğer kanseri ve<br />

<strong>KOAH</strong>’ı gösterecek GWA çalışmaları ile tanımlanmış<br />

genleri içerir. Bu diyabetliler için bir risk modelinde<br />

obezite genlerini veya kalp krizi için bir risk modelinde<br />

kolesterol genlerini içermesi ile benzerdir. Diğer<br />

risk modellerinin aksine bizim modelimiz gelir düzeyi<br />

düşük geniş çaplı ağır sigara içicilerini karşılaştırarak<br />

geliştirilmiştir. Bu sigara içicileri kullanarak akciğer<br />

kanseri ve <strong>KOAH</strong> gelişimine hassas olan genleri içerdiğini<br />

gösteren ilk çalışmadır. Her ne kadar bu sezgisel<br />

gözükse de, önemli olan <strong>KOAH</strong> üzerine etkisi olan<br />

bazı genler ve akciğer kanseri için de koruyucu etkilere<br />

sahip bazı genler bulmamızdır. Bu koruyucu genlerin<br />

katkısı en az genetik risk ve en çok genetik risk taşıyan<br />

içicileri ayırt etmeye yardım ettiği için bu risk modelinde<br />

çok önemlidir.<br />

Yukarıda tarif edilen çoğu risk modelinin önemli bir<br />

kısıtlaması, sigara içmeyenleri veya hafif içicileri içeren<br />

popülasyonlarda geliştirilmiş olmalarıdır. Bu insanlar<br />

model gelişimine dahil edildiklerinde sigara öyküsü<br />

gibi faktörler eğer sadece ağır içiciler rol gelişimine dahil<br />

edilecek olursa gerçekte olacağından daha önemli<br />

olur. Gen penetransı üzerine kritik etkilere sahip olan<br />

sigara maruziyet miktarı, genetik faktörler (SPN ve aile<br />

hikayesi gibi) ve <strong>KOAH</strong> varlığının etkilerini azaltabilir.<br />

Bu gruplarda akciğer kanseri riski BT taraması gibi<br />

erken tanı stratejilerine dahil edilemeyecek kadar düşüktür.<br />

Ağır sigara içicisi yüksek riskli gruplarda önerilen<br />

BT taramaları, düşük riskli grupları kapsayan daha<br />

geniş popülasyonlarda geliştirilen akciğer kanseri risk<br />

modellerinde uygulanmayabilir.<br />

SİGARA BIRAKMA VE BT TARAMALARINDA<br />

AKCİĞER KANSERİ RİSK MODELİNİN KLİNİK<br />

UYGULAMASI<br />

Günümüzde bahsi geçen akciğer kanseri, tüm kanser<br />

ölümlerinin %20-30’unu oluşturur. Bu oran 1900’lerden<br />

önce oldukça seyrekti. Bu da bize akciğer kanseri<br />

gelişiminde sigaranın önemli rolünü hatırlatır. Ancak<br />

genetik yapı da, hangi sigara içicisinin <strong>KOAH</strong> ve akciğer<br />

kanseri gelişimine yüksek derecede hassas veya dirençli<br />

olduğunu saptamada önemlidir. Bu yatkınlığın temelini<br />

oluşturan genetik faktörler, birkaç genetik lokusu<br />

tanımlayan GWA çalışmaları sayesinde günümüzde<br />

20

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!