19.04.2016 Views

AramızdanAyrılanlar

Türk Fizik Derneği : " Aramızdan Ayrılanlar"

Türk Fizik Derneği : " Aramızdan Ayrılanlar"

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Sayfa 317<br />

1968 yılında bir gece sınıfında Bedi Hoca, çarpışmaları anlatıyordu. Tahtaya formülü<br />

yazdıktan sonra konuyu daha ilginç hale getirmek için bir futbol maçında çarpışan iki<br />

futbolcu örneği verir. Ortak düşme hızını hesaplayarak, ısıya dönüşen enerjinin<br />

ifadesini de yazdı. Bunun üzerine öğrencilerden biri sordu “Efendim, ısıya dönüşen bu<br />

enerji ne olur?” Bedi Hoca cevap verir “Futbolcular çarpışında bu ısıdan kızışır ve<br />

birbirlerine küfrederler.”<br />

İhtisas bölümünde bir modern fizik dersinde Bedi Ilgım çekirdek reaksiyonlarının enerji<br />

bilançosunu açıklıyordu. Genelde çok soru soran çocuklardan biri kalktı ve “Efendim,<br />

bu verdiğiniz örnekte iki ürün var. Halbuki daha çok sayıda ürünlerin olabileceği<br />

reaksiyonlar da mümkün diyorsunuz, o zaman hesapları nasıl yürüteceğiz?” Hoca<br />

cevapladı “Ben burada esasları izah ediyorum, şüphesiz bir soru olarak yalnız ikiz<br />

meydana gelmesi sorunu ile değil, üçüz, dördüz hatta sekizli bir doğum ile de<br />

karşılaşabilirsiniz.” Talebelerden birisi arka sıralardan ekledi “İşte hocam, o zaman biz<br />

de dokuz doğururuz!”<br />

Bedi Hoca altmışlı yıllarda uygulamaya koyduğu modern fizik derslerinin ikincisinde<br />

elektromanyetik radyasyon teorisinin son konularını işliyordu. 212 numaralı anfinin<br />

sıralarının altına her seneki gibi yavrulamış olan tekir kedi ortaya çıktı ve kapının<br />

yanında miyavlamaya başladı. Çocuklar gülüştüler. Bedi Bey dersin ciddiyeti ile<br />

sahnenin laubaliliğini dengelemek üzere “Galiba bir şeye itiraz ediyor, kapıyı açın da<br />

çıksın bari” dedi. Bunun üzerine öğrencilerden Uğur Beynam “Efendim, dersin başında<br />

kapıyı açtık gitmedi, herhalde dersten sıkılmış olacak” dedi. Bedi Hoca hemen taşı<br />

gediğine koydu “Olabilir, hayvandır!”<br />

Bir arkadaşımızın cehaletiyle Bedi Hoca’yı sinirlendirmesi üzerine, hoca derin bir<br />

lahavle çekip, Mehmet Akif’in ünlü şiirini arkadaşımıza uygulamıştı.<br />

“Sana zor gelmeyecek soruyu kimler sorsun,<br />

Babanın ismini sorsam “bilmem ki” diyorsun<br />

Herc-ü merc ettiğin a’male yetmez de kitap<br />

Seni ancak çöp kovaları eder istiap.”<br />

Aramızdan Ayrılanlar<br />

Türk Fizik Derneği

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!