AramızdanAyrılanlar

Sayfa 105
Gelişmiş ülkelerin gelip de elimizden tutup bizi gelişmeye götüreceğini zannetmiyoruz.
Dışarıdan gelen yardım heyetleri belki özel bir iki güçlüğü çözer, ama gene de ülkeyi buldukları
gibi bırakıp dönerler. Dışarı öğrenci göndererek bilim insanı yetiştirmek yararlı ise de, güçlükleri
tam olarak çözmez. Bu yol büyük sayılarda çok zor ve pahalı. İkincisi, dışarıda yetişen bilim
insanları dönüşte gelişmiş ortam, tesis, teknolojik alt yapı bulamayınca ya çalışmalarına devam
edemeyecekler ya da etkileri azalacak. Gereksinime göre sınırlı sayıda eleman dışarıya
gönderilebilir. Bilim insanı yetiştirmeyi kendi kendimize yapmalıyız ki, bu da bilim için lâzım
olan laboratuarların, kütüphanelerin, yayınların, teknolojik alt yapının paralel olarak
geliştirilmesi demektir. Yetişmiş kişi ve toplum, ancak kendi çabasıyla bilim ve kültürü
hazmetmiş, onu ilerletebilecek düzeye gelmiş olanıdır. Kendimizi bilimin gelişimine bilinçli
olarak seferberlik biçiminde adarsak, bu kendi kendine yoğunlaşmak olayı (kendi kendini
düzenlemek) güçlükleri birdenbire kolaylaştırır. Dışarıda bilimı insanı yetiştirme
programlarından böyle olaylar bekleyemeyiz. Ayrıca, önemli eğitim ve araştırma merkezlerinin
olması ve buralarda Batı düzeyinde araştırma yapılması, bu merkezlerin bilimin zirvesinde
bulunan merkezlerle ve hızla gelişen bilim sonuçlarıyla iletişim kurması, aynı zamanda yeni
yetişen nesil için yükselecek bir amaç olur. Yetenekli ve istekli gençlerin ileride böyle yerlerde
çalışabilmek için, daha baştan matematik ve temel bilimleri meslek olarak seçmelerine yol
açar. Bir genç için ‘büyük bir âlim olacağım’ sözü yeniden mümkün ve gerçekleşebilir bir hedef
haline gelir. Bilim insanlarının, öğretmenlerin, profesörlerin lâyık oldukları yüksek saygınlığı
yeniden kazanmalarının topluma her bakımdan yararı olur.
GAP (Güneydoğu Anadolu Projesi), Atatürk Barajı, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü gibi
büyük çaplı projelerimiz var. Üniversitelerimizden dört veya beşini yüksek nitelikli programlar
uygulayan, doktora düzeyinde bilim insanı yetiştiren ve araştırma yapılan “Mükemmeliyet
Merkezleri (Center of Excellence)” haline dönüştürmeye de adını saydığımız büyük çaplı
projeler gözüyle bakılabilir. İçeride ve dışarıda bulunabilecek en iyi bilim insanlarını en kısa
zamanda bu merkezlerde toplamak, onlara en iyi maddî ve diğer kolaylıkları sağlamak,
bürokrasiyi azaltmak, en yüksek düzeyde öğretme ve araştırma ortamı sağlamak zorundayız.
Zamanla, diğer üniversiteleri de bu merkezlerde yetişen bilim insanlarıyla doldurup, onların da
aynı düzeye gelmeleri sağlanabilir.
Aramızdan Ayrılanlar
Türk Fizik Derneği