HAZAR WORLD - SAYI: 36 - KASIM 2015

11.11.2015 Views

G20 / G20 G20’NIN GÜNDEMINDE SURIYE VE MÜLTECILER MUTLAKA OLMALI SYRIA AND REFUGEES MUST BE ON G20 AGENDA DOÇ. DR. AHMET YÜKLEYEN İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ SIYASET BILIMI VE ULUSLARARASI İLIŞKİLER PROGRAMI ASSOCIATE PROFESSOR POLITICAL SCIENCE AND INTERNATIONAL RELATIONS DEPARTMENT ISTANBUL COMMERCE UNIVERSITY Türkiye’nin G20 dönem başkanlığında “güçlü uygulama, bütünsel kalkınma ve nitelikli büyüme” başlıklarıyla ön plana çıkarılan gündemi, G20’nin sonuç odaklı olabilme ve problem çözücü işlevselliğine de atıflarda bulunuyor. Yükselen pazarlar ile gelişmiş ekonomiler arasında bir yere sahip olan Türkiye’nin, dönem başkanlığı sürecinde bu başlıkları ön plana alması söz konusu konumuyla da doğrudan örtüşüyor. İş dünyasına etkileri açısından G20 Zirvesi, Türk iş dünyasının küresel ticaretin etkin bir aktörü olabilme düzeyine ulaşması bakımından önemli. KOBİ’lerin önemli bir kısmını oluşturduğu Türkiye ekonomisinin, KOBİ’den büyük şirkete giden süreçte G20 know-how transferi ile küresel şirketlerin büyüme stratejilerinin örneklem edilmesi hususunda, özellikle B20 (Business-20) inisiyatifi önemli rol oynuyor. İlk kez, Türkiye’nin G20 dönem başkanlığında Antalya G20 Zirvesi’nde düzenlenen Dünya KOBİ Forumu (World SME Forum), Türkiye’nin G20 literatürüne ve kendi ekonomik kaynaklarına sunmak istediği bu katkıyı da gözler önüne seriyor. Siyasal açıdan bakıldığında zirvede şu konuların öne çıkacağını tahmin edebiliriz. Örneğin, Türkiye siyaset ve ortaya atıldı. Çünkü artan gelir eşitsizliğinin büyüme üzerindeki negatif etkisi dünyanın önemli bir problemle karşı karşıya kalacağının sinyalini veriyor. Öyle ki Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) geçtiğimiz aylarda yayınladığı raporunda üye ülkeler arasındaki gelir adaletsizliğinin son 30 yılın en yüksek seviyesinde olduğunu belirtti. OECD ülkelerinde, nüfusun en zengin yüzde 10’u nüfusun en fakir yüzde 10’undan 9,6 kat daha fazla kazanıyorken Türkiye’nin de kapsayıcı büyümeyi gündeme getirmesi Turkish G20 presidency has been a term where G20 has focused its efforts on ensuring “inclusive and robust growth through collective action”, with a particular emphasis on contributing to G20’s result-oriented and problemsolving approach. Located between emerging markets and developed economies, Turkey’s determination to focus on these issues during its presidency has a direct link to this location. Considering its impacts on the business world, the G20 Summit is important for Turkish business world’s becoming an effective actor in global trade. SMEs have a major role in Turkish economy. The B20 (Business-20) potential is highly important for SMEs to become large companies as this initiative ensures know-how transfer and valuable experiences from global companies. For the first time, during Turkey’s G20 presidency, the “World SME Forum” was held in Antalya, which is a great indicator of the contribution Turkey desires to make to the G20 literature and its own economic resources. From political perspective, we can make some predictions about possible agenda items of the summit. For instance, the agenda may include the insecurity environment creaanced growth’ which is the main goal of all G20 states. Increasing inequality of income has a negative impact on growth, and it indicates a significant problem for the world. In the latest report of the Organization for Economic Cooperation and Development (OECD), it is noted that inequality of income among member states is at the highest level of the last three decades. Turkey’s decision to discuss inclusive growth is quite felicitous as in OECD countries, 10% wealthiest 32 KASIM 2015 SAYI 36 - NOVEMBER 2015 ISSUE 36

www.hazarworld.com ekonomisinin en önemli başlıklarından olan mültecilerin oluşturduğu ekonomik yük ve terör kaynaklı güvensizlik ortamı gündem olacaktır. G20’ye ev sahipliği yapan Türkiye’nin her iki konuda da küresel gündem oluşturarak destek istemesi ve yine bu iki konuda küresel işbirliği için çağrıda bulunmasını bekleyebiliriz. Suriye’deki iç savaşın 5. yılına girdiği bir dönemde Türkiye misafir ettiği 2,1 milyon Suriyeli mülteci ile en çok Suriyeliyi ağırlayan ülke. Ancak gerek Suriye gerekse Suriyeli mülteciler krizleri küresel ortak sorunlardır. Özellikle Avrupa’ya ulaşmaya çalışan mültecilerin dramı dünya kamuoyunda yer buldukça G20 ülkelerinin liderlerini de bu konuda harekete geçirmek mümkün olabilir. Bu bağlamda uluslararası bir fon oluşturarak mülteci krizinin ağır faturasını ödemek zorunda kalan ülkelerin yükü biraz daha hafifletilebilir. Ayrıca ekonomisi gelişmiş ülkelerin daha fazla mülteci kabul etmeleri konusunda bir kamuoyu oluşturulabilir. İkinci önemli konu olarak bütün dünyayı sarsan terör tehdidine karşı ortak hareket edilmesinin gerekliliği üzerinde durulabilir. Bu amaca yönelik olarak terör örgütleri arasında fark gözetmeksizin bir dayanışma olması gerektiğinin altı çizilebilir. Bu konuyla ilgili somut öneriler şu maddeleri içerebilir: Terör örgütlerinin tarihi eser ve insan kaçakçılığı, fidye, uyuşturucu ve enerji gibi gelir kaynaklarına engel olmak için küresel koordinasyon sağlanabilir. Terörü ve şiddeti teşvik edici bilgilerin internette paylaşımını engellemek için ortak kararlar alınabilir. Terör örgütlerine katılım amacıyla yola çıkanlarla ilgili bilgi paylaşımı için nasıl bir koordinasyon sağlanacağına dair çalışmalar yapılabilir. ted by terror, and the economic burden stemming from refugees –one of the most important agenda topics in Turkish politics and economy. We can expect G20 host country Turkey to request support by setting a global agenda for both issues, and to call for global cooperation in these issues. Civil war continues for 5 years in Syria, and Turkey becomes the top refugee-receiving country by hosting 2.1 million Syrian refugees. However, both the Syria crisis and the Syrian refugee crisis are global problems. Leaders of G20 states may be prompted to take a step in this regard as the tragedy of refugees trying to reach Europe has a wider coverage in the world media. Within this context, an international fund may be created to relieve the burden of those countries which have to pay for this grave crisis. Besides, developed economies may be pushed to admit more refugees by creating a public opinon. As a second vital issue, the need for collective action against appalling terrorism threat throughout the world can be discussed. In this context, the necessity for solidarity may be underlined against all terrorist organizations without exception. Concrete recommendations for these problems may include: Ensuring global coordination to cut off the income sources of terrorist organizations, such as illegal trafficking of historical artifacts and people, ransom, selling drugs and energy theft; taking joint action to prevent online sharing of information which encourage terror and violence; and determining steps to establish coordination for sharing information about those who want to be a member of a terrorist organization. elbette çok isabetli bir karar. OECD Genel Sekreteri Angel Gurria ise bu durumun ülkelerin ekonomik büyüme potansiyeline zarar verdiğini söylüyor ve hükümetlerin bu sorunla mücadeleden kaçarak kendi geleceklerini olumsuz yönde etkilediklerine dikkat çekiyor. Türkiye tarafında ise kapsayıcılığın alanı sadece ülke içi ile sınırlı kalmıyor. Düşük gelirli gelişmekte olan ülkeler de gelir adaletinin sağlanması açısından bu başlık altında değerlendiriliyor ve bugün ülkenin gayri safi milli hasılasının (GSMH) population earns 9.6 times more than 10% of the poorest population. OECD Secretary General Angel Gurria expresses that this is very detrimental for the economic growth potential of countries, and governments endanger their future by avoiding the struggle against this problem. On Turkey’s side, inclusiveness is not limited to the domestic dynamics of the country. Low-income and developing countries are included in this pillar in terms of ensuring income equality. Today, 0.4% of Turkey’s HAZAR WORLD 33

www.hazarworld.com<br />

ekonomisinin en önemli başlıklarından olan mültecilerin<br />

oluşturduğu ekonomik yük ve terör kaynaklı<br />

güvensizlik ortamı gündem olacaktır. G20’ye ev sahipliği<br />

yapan Türkiye’nin her iki konuda da küresel<br />

gündem oluşturarak destek istemesi ve yine bu iki<br />

konuda küresel işbirliği için çağrıda bulunmasını<br />

bekleyebiliriz. Suriye’deki iç savaşın 5. yılına girdiği<br />

bir dönemde Türkiye misafir ettiği 2,1 milyon Suriyeli<br />

mülteci ile en çok Suriyeliyi ağırlayan ülke. Ancak<br />

gerek Suriye gerekse Suriyeli mülteciler krizleri<br />

küresel ortak sorunlardır. Özellikle Avrupa’ya<br />

ulaşmaya çalışan mültecilerin dramı dünya kamuoyunda<br />

yer buldukça G20 ülkelerinin liderlerini de<br />

bu konuda harekete geçirmek mümkün olabilir. Bu<br />

bağlamda uluslararası bir fon oluşturarak mülteci<br />

krizinin ağır faturasını ödemek zorunda kalan ülkelerin<br />

yükü biraz daha hafifletilebilir. Ayrıca ekonomisi<br />

gelişmiş ülkelerin daha fazla mülteci kabul<br />

etmeleri konusunda bir kamuoyu oluşturulabilir.<br />

İkinci önemli konu olarak bütün dünyayı sarsan<br />

terör tehdidine karşı ortak hareket edilmesinin<br />

gerekliliği üzerinde durulabilir. Bu amaca yönelik<br />

olarak terör örgütleri arasında fark gözetmeksizin<br />

bir dayanışma olması gerektiğinin altı çizilebilir. Bu<br />

konuyla ilgili somut öneriler şu maddeleri içerebilir:<br />

Terör örgütlerinin tarihi eser ve insan kaçakçılığı, fidye,<br />

uyuşturucu ve enerji gibi gelir kaynaklarına engel<br />

olmak için küresel koordinasyon sağlanabilir. Terörü<br />

ve şiddeti teşvik edici bilgilerin internette paylaşımını<br />

engellemek için ortak kararlar alınabilir. Terör örgütlerine<br />

katılım amacıyla yola çıkanlarla ilgili bilgi paylaşımı<br />

için nasıl bir koordinasyon sağlanacağına dair<br />

çalışmalar yapılabilir.<br />

ted by terror, and the economic burden stemming<br />

from refugees –one of the most important agenda<br />

topics in Turkish politics and economy. We can<br />

expect G20 host country Turkey to request support<br />

by setting a global agenda for both issues,<br />

and to call for global cooperation in these issues.<br />

Civil war continues for 5 years in Syria, and Turkey<br />

becomes the top refugee-receiving country<br />

by hosting 2.1 million Syrian refugees. However,<br />

both the Syria crisis and the Syrian refugee crisis<br />

are global problems. Leaders of G20 states may<br />

be prompted to take a step in this regard as the<br />

tragedy of refugees trying to reach Europe has<br />

a wider coverage in the world media. Within this<br />

context, an international fund may be created to<br />

relieve the burden of those countries which have<br />

to pay for this grave crisis. Besides, developed<br />

economies may be pushed to admit more refugees<br />

by creating a public opinon.<br />

As a second vital issue, the need for collective<br />

action against appalling terrorism threat throughout<br />

the world can be discussed. In this context,<br />

the necessity for solidarity may be underlined<br />

against all terrorist organizations without exception.<br />

Concrete recommendations for these problems<br />

may include: Ensuring global coordination<br />

to cut off the income sources of terrorist organizations,<br />

such as illegal trafficking of historical<br />

artifacts and people, ransom, selling drugs and<br />

energy theft; taking joint action to prevent online<br />

sharing of information which encourage terror<br />

and violence; and determining steps to establish<br />

coordination for sharing information about those<br />

who want to be a member of a terrorist organization.<br />

elbette çok isabetli bir karar. OECD Genel<br />

Sekreteri Angel Gurria ise bu durumun<br />

ülkelerin ekonomik büyüme potansiyeline<br />

zarar verdiğini söylüyor ve hükümetlerin<br />

bu sorunla mücadeleden kaçarak kendi<br />

geleceklerini olumsuz yönde etkilediklerine<br />

dikkat çekiyor. Türkiye tarafında ise kapsayıcılığın<br />

alanı sadece ülke içi ile sınırlı kalmıyor.<br />

Düşük gelirli gelişmekte olan ülkeler<br />

de gelir adaletinin sağlanması açısından bu<br />

başlık altında değerlendiriliyor ve bugün<br />

ülkenin gayri safi milli hasılasının (GSMH)<br />

population earns 9.6 times more than 10%<br />

of the poorest population. OECD Secretary<br />

General Angel Gurria expresses that<br />

this is very detrimental for the economic<br />

growth potential of countries, and governments<br />

endanger their future by avoiding<br />

the struggle against this problem. On<br />

Turkey’s side, inclusiveness is not limited<br />

to the domestic dynamics of the country.<br />

Low-income and developing countries are<br />

included in this pillar in terms of ensuring<br />

income equality. Today, 0.4% of Turkey’s<br />

<strong>HAZAR</strong> <strong>WORLD</strong><br />

33

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!