13.07.2015 Views

Cilt 1 Pdf - Batıya Yön Veren Metinler

Cilt 1 Pdf - Batıya Yön Veren Metinler

Cilt 1 Pdf - Batıya Yön Veren Metinler

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

BATI’YA YÖN VEREN METİNLERidare edilmez mi? Havarinin söylediği gibi “Tanrı öküzler için kaygılanmaz”(1. Korintliler, 9:9) ama onları ilahi idarenin tamamen dışında da tutmaz,ancak onları akıllı yaratıkları idare ettiği gibi idare etmez. (...)Aziz Augustine der ki (Contra Faust., XXVI): Tanrı bazen doğanın alışılmışakışına zıt şeyler yapar.Benim buna cevabım şudur: Her sebep belirli bir düzene sebep olur çünküher sebep bir prensiptir; böylece sebeplerin çokluğuna bağlı olarak düzenlerde çoktur ve sebeplerin birbirine tabi olması gibi düzenler de birbirlerinetabidir. Üst düzey bir sebep daha alt düzey bir düzene tabi olmaz, bununtam tersi geçerlidir. İnsan ilişkilerinde bunun örneklerini görebiliriz.Bir ailenin geçimi babaya bağlıdır; bu düzen bir şehir düzenine bağlıdır; budüzen şehrin hükümdarına bağlıdır; bu son düzen ise tüm kraliyete hükmedenkrala bağlıdır.Bu yüzden eğer şeylerin düzeninin ilk sebebe bağlı olduğunu düşünürsek,Tanrı bu düzene ters düşecek bir şey yapamaz; çünkü böyle yaparsaönceden sahip olduğu kendi bilgisine, kendi iradesine veya kendi iyiliğineters bir şey yapmış olur. Ama şeylerin düzeninin ikincil sebeplere bağlı olduğunudüşündüğümüzde Tanrı bu düzenin dışına çıkabilir; O kendini ikincilsebeplere bağlı hissetmez, aksine bu düzen O’nun hükmü altındadır veO’ndan kaynaklanır; doğal bir gereklilikten değil kendi iradesinden dolayıböyledir, çünkü şeylerin düzenini isterse başka biçimde de yaratabilir. Tanrıistediği zaman kendisi tarafından yaratılan düzenin dışında şeyler yapabilir,yani örneğin ikincil sebepler olmadan bunların etkilerini yaratabilir veyaikincil sebeplerin yeterli olmayacağı bazı etkiler yaratabilir. Yani Augustineşöyle demektedir (Contra Faust., XXVI): Tanrı doğanın alışılmış akışınınaksine hareket eder ama asla en yüksek kanuna aykırı hareket etmez; çünkükendisine karşı hareket etmez. (...)(...) İlahi Güç ile karşılaştırıldığında hiçbir şey mucize değildir, çünkühiçbir fiil Tanrı’nın gücüyle karşılaştırılamaz; Yeşeya, 40:15 der ki “Tanrıiçin uluslar kovada bir damla su, terazideki toz zerreciği gibidir.” Ama birşey doğanın gücüyle karşılaştırıldığında onu aşarsa mucize olarak adlandırılır.Yani doğanın gücü ne kadar aşılırsa mucize o kadar büyüktür. Doğanıngücü üç biçimde aşılabilir: İlki fiilin özüne bağlıdır, örneğin aynı yerde ikifarklı nesnenin olması veya güneşin tersine dönmesi ya da insan vücudunungöklere çıkarılması gibi doğanın asla yapamayacağı şeylerdir; bunlar mucizeleriçinde en üst sıradadır. İkincisi, eğer bir şey fiilde değil de gerçekleştiğidurum açısından doğanın gücünü aşıyorsa; örneğin ölülerin canlanması,körlerin görmeye başlaması ve benzerleri gibiyse; ikinci düzey bir mucizedir242

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!