13.07.2015 Views

Cilt 1 Pdf - Batıya Yön Veren Metinler

Cilt 1 Pdf - Batıya Yön Veren Metinler

Cilt 1 Pdf - Batıya Yön Veren Metinler

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

BATI’YA YÖN VEREN METİNLERlenler” (homogalaktes) derler. Bu yoldan kurulmuş olunca, yönetimi de isteristemez krallık oluyordu; günümüzdeki bazı uluslar gibi, şehir-devletleri debaşlangıçta krallıkla yönetilmekteydi. Her evin en yaşlı üyesi, adeta bir kralgibi yönetiyordu; bütün bu evler topluluğu da aralarındaki kan ilişkilerindenötürü aynı biçimde yönetiliyordu. Homeros, bu ataerkil yönetimi, “Heradamın, çocukları ve kadınları üstünde yasa koyma yetkisi vardır,” diyeanlatır. Homeros bu sözüyle köylerdeki topluluklara değil, dağınık aileleredeğinmektedir, çünkü eski zamanlarda dağınık yerleşmeler gerekti. İnsanlarbaşlangıçta kendileri kralların yönetimi altında yaşadıkları için -hâlâ birçoklarıöyle ya- tanrıların da bir kralları olduğunu söylerlerdi. İnsanlar, tanrılarıinsan biçiminde tasarladıkları gibi, onların yaşayışlarının da kendi yaşayışlarınabenzediğini sanırlar.Son birlik, çeşitli köylerden oluşan şehir ya da devlettir (polis). Bununla,hemen her bakımdan süreç tamamlanmıştır; kendi kendine yeterliğe erişilmişve böylelikle, yaşamın kendisini sağlamak için başlamışken, şimdi iyiyaşamı sağlayabilecek bir duruma gelmiştir. Bundan dolayı, içinden çıktığıdaha eski topluluklar nasıl doğalsa, şehir-devleti de öylece yetkinlikle doğalbir topluluk biçimidir. Bu birlik, ötekilerin amacıdır ve bunun doğasınınkendisi bir amaçtır; çünkü biz herhangi bir şeyin yetkinleşme sürecinin tamamlanmışürününe o şeyin doğası deriz – insan, ev, aile, her şey o olmayı(kendi doğasına erişmeyi) amaçlar. Bundan başka, amaç ve son (sonul neden)ancak en iyi olandır; kendi kendine yeterlik ise hem amaç hem yetkinliktir.Bundan, devletin doğada var olan şeyler sınıfına girdiği ve insanın doğadansiyasal bir hayvan olduğu sonucu çıkar. Düpedüz bahtsızlığından değilde doğası gereği şehri ya fazla iyidir ya fazla kötü, ya insanlığın altındadırya üstünde – insanlığın altında olmaya bir örnek, Homeros’un, “saygısızlıkeder, soyuna, düzene, ocağına,” diye kınadığı savaş düşkünü kişidir; böylebir kimse, doğası gereği savaşa düşkün olur, tek başına kalmış bir dama taşıgibi hiçbir işbirliğine girmez. Fakat önümüzdeki, yalnızca bir işbirliği yapıpyapmama sorunu değildir; çünkü besbelli ki, insan arının ya da toplulukiçinde (sürü halinde) yaşayan başka herhangi bir hayvanın olmadığı anlamdabir siyasal hayvandır. Çoğu kez dediğimiz gibi, doğa hiçbir şeyi boşunayapmaz; insanı siyasal bir hayvan yapmak amacıyla da bütün hayvanlararasında yalnız ona dili, anlamlı konuşma yetisini vermiştir. Konuşmak sesçıkarmaktan oldukça ayrı bir şeydir; ses çıkarma yetisi öteki hayvanlarda davardır, bununla duydukları acı ya da hazzı anlatırlar; çünkü gerçekten bazıhayvanların doğal güçleri, onların hem haz ve acı duymalarına, hem de buduygularını birbirlerine aktarmalarına elverişlidir. Oysa dil yararlı ve zararlıolanı, doğru ve yanlışı bildirmeye yarar. Çünkü insan ve öteki hayvanlar144

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!