Cinsel yolla bulaşan infeksiyonlar - Hacettepe Üniversitesi Tıp ...

Cinsel yolla bulaşan infeksiyonlar - Hacettepe Üniversitesi Tıp ... Cinsel yolla bulaşan infeksiyonlar - Hacettepe Üniversitesi Tıp ...

tip.hacettepe.edu.tr
from tip.hacettepe.edu.tr More from this publisher
13.07.2015 Views

ZarakoluTablo 3. CYBİ’nin tedavisinde önerilen antimikrobiyal ajanlar ve dozları*Hastalık Önerilen tedavi Doz Alternatif tedaviBakteriyel • Metronidazol VEYA • 500 mg, oral 2 x 1/gün, 5-7 gün • Klindamisin, 300 mg, oral 2 x 1/gün, 7 günvajinozis • Metronidazol, jel %0.75 VEYA • 5 g intravajinal, 2 x 1/gün, 5 gün • Metronidazol, 2 g, oral, tek doz• Klindamisin krem %2• 5 g intravajinal, 2 x 1/gün, 7 günTrikomoniyaz • Metronidazol • 500 mg, oral 2 x 1/gün, 5-7 günVEYA 2 g, oral, tek dozVulvovajinal • Klotrimazol, vajinal tablet VEYA • 500 mg intravajinal, tek doz • Tekrarlayan olgular için 500 mg/haftakandidiyazisVEYA 200 mg/gün, 3 gün• Mikonazol, vajinal ovul VEYA • 1200 mg, tek dozVEYA 400 mg/gün, 3 gün• Flukonazol VEYA • 150 mg, oral, tek doz • Tekrarlayan olgular için 100 mg/hafta• itrakonazol• 200 mg, oral, 2 x 1/gün, 1 günNongonokoksik • Azitromisin VEYA • 1 g, oral tek doz • Eritromisin, 500 mg, oral 4 x 1/gün, 7 günüretrik/servisit • Doksisiklin • 100 mg, oral 2 x 1/gün, 7 gün • Ofloksasin, 400 mg/gün, oral, 7 günPersistan/ • Eritromisin VE • Eritromisin, 500 mg,tekrarlayanoral 4 x 1/gün, 14 gün VEüretrit • Metronidazol • 2 g oral, tek dozGonokoksik • Seftriakson VEYA • 250 mg, IM, tek dozüretrit/servisit • Siprofloksasin VEYA • 500 mg, oral, tek doz• Ofloksasin VEYA• 400 mg, oral, tek doz• Sefiksim VEYA• 400 mg, oral, tek dozVE• Azitromisin VEYA• 1 g, oral, tek doz• Doksisiklin• 100 mg, oral, 2 x 1, 7 günSifiliz • Benzatin penisilin G • 2.4 milyon üniteErken dönem • Prokain penisilin G • 2.4 milyon üniteGenital • Asiklovir VEYA • 200 mg, oral 5 x 1/gün, 5 günHerpes simpleks • Famsiklovir VEYA • 250 mg, oral 3 x 1/gün, 5 günİlk klinik epizod • Valasiklovir VEYA • 500 mg, oral 2 x 1/gün, 5 günEpizodik rekürren • Asiklovir VEYA• 200 mg, oral 5 x 1/gün, 5 güninfeksiyon • Famsiklovir VEYA • 125 mg, oral 2 x 1/gün, 5 gün• Valasiklovir VEYA• 500 mg, oral 2 x 1/gün, 5 günSüpresif tedavi • Asiklovir VEYA • 400 mg, oral 2 x 1/gün• Famsiklovir VEYA• 250 mg, oral 2 x 1/gün• Valasiklovir VEYA• 500 mg, oral 1 x 1/günPelvik • Seftriakson VE • 250 mg, IM, tek dozinflamatuvarhastalık • Doksisiklin VEYA • 100 mg, oral, 2 x 1, 7 gün(hastane dışı)• Ofloksasin VE• 400 mg, oral, 2 x 1, 14 günMetronidazol• 500 mg, oral, 2 x 1, 14 günGenital wart • Podofilotoksin, %0.5 solüsyon • 2 x 1/gün, 3 gün, 4-7 gün sonra Elektrocerrahiya da %15’lik krem VEYA tekrar, en fazla 4 kez Laser• İmikümod, %5’lik krem • 3 x 1/hafta, en fazla 16 hafta KüretajKriyoterapi%80-90 trikloroasetik asit* 21 ve 22 no’lu kaynaklardan uyarlanmıştır.30H ACETTEPE T IP D ERG‹S‹

Cinsel yolla bulaflan infeksiyonlarMaya vulvovajinitinde tek doz topikal tedaviler yeterliolmamaktadır. Antifungal antibiyotikleri içeren(mikonazol, klotrimazol, butokonazol) içeren vajinalkrem ya da suppozituarlar önerilmektedir [21].4. Pelvik inflamatuvar hastalık (PİH)Kadında üst genital sistemde çoğunlukla endometrit,salpenjit, tuba-ovarian apse ve pelvik peritonit tablolarınınbir veya birkaçının birarada oluşturduğu tabloyapelvik inflamatuvar hastalık (PİH) denir. Bu tablovajen ve endoserviksteki mikroorganizmaların, gebelikveya cerrahi girişimle ilgili olmaksızın endometriyum,tuba uterina ve/veya komşu yapılara asendan olarakilerlemesiyle gelişen akut bir sendromdur. Etyolojisindebaşta N. gonorrhoeae ve C. trachomatis olmak üzerecinsel yolla bulaşan mikroorganizmalar sorumlu tutulmaktadır.Bu etkenlerle infekte olmuş ve tedavi edilmemişkadınların %10-40 kadarı PİH ile sonuçlanmaktadır.Bunun yanı sıra normal vajen florasında bulunananaeroplar, G. vaginalis, gram-negatif enterik basiller,Streptococcus agalactiae, M. hominis ve U. urealyticumda diğer etkenleri oluşturmaktadır. Endometriyalbiyopsi sonucu gelişmiş ve grup A beta-hemolitikstreptokokların etken olduğu akut salpenjit tablosu dabildirilmiştir [12].PİH gelişiminde rol oynayan faktörler çok eşlilik,son 30 gün içinde yeni eş, çok sık cinsel ilişki olabilmektedir.Bakteriyel vajinozis varlığı, menstrüasyon,sigara içimi ve uyuşturucu kullanımıyla da ilişki gösterilmiştir.Doğum kontrol yöntemlerinden mekanik vekimyasal bariyerlerin riski azalttığı bilinmektedir. Oralkontraseptiflerin etkisi değişkendir. Rahim içi araç(RİA) uygulanmasının ise uygulamayı takiben üç ayiçinde riski arttırdığı gözlenmiştir. Günümüzde RİA vePİH gelişimi arasındaki ilişkinin eskiden düşünüldüğükadar kuvvetli bir ilişki olmadığı gözlenmiştir. Actinomycescinsi mikroorganizmaların RİA ile ilişkiliPİH’te rolü olduğu düşünülmüş ancak kesin olarak gösterilememiştir[12].Semptom ve bulguların farklılık göstermesi nedeniyletanıda zorluklar yaşanmaktadır. Tanı çoğunluklaklinik bulgulara göre yapılmaktadır. Bu nedenle semptomlarınhafif seyrettiği vakalarda tanı ve tedavi geciktiğiiçin komplikasyonlar daha sık görülmektedir. Ensık görülen bulgular karın alt kadranında ve adnekslerdehassasiyet, bimanüel muayenede servikal hareketlerdeağrı olarak saptanmıştır. Bu kriterlerin yanı sıraoral ölçümde sıcaklığın > 38.3°C olması, anormal servikalya da vajinal akıntı bulunması, eritrosit sedimentasyonhızında artış, C-reaktif protein düzeyinde artış,laboratuvar testleriyle servikal N. gonorrhoeae veya C.trachomatis infeksiyon varlığının gösterilmesi deönemlidir. Ultrasonografi ve laparoskopi tanıda yardımcıolmaktadır [12].Tedavi N. gonorhoeae, C. trachomatis ve anaeropbakterilere yönelik olmalıdır. Hastaneye yatırılan hastadaizlenecek tedavi önerileri: sefoksitin intravenöz(IV) 2 g, 6 saatte bir (veya sefotetan IV 2 g, 12 saattebir) ve doksisiklin IV veya oral 100 mg, 12 saatte birşeklindedir. Klinik iyileşme görüldükten sonra en az 48saat daha tedaviye devam edilmelidir. Doksisiklin 14gün süreyle kullanılmalıdır. Tedaviden iyi sonuç almakiçin erken tanı ve uygun antibiyotik seçimi önem taşımaktadır[21,22].II. GEN‹TAL ÜLSER ile SEYREDEN CYB‹Bu sendrom başta HSV infeksiyonları ve sifiliz olmaküzere şankroid, LGV ve donovanoziste gözlenmektedir.Genital ülseri olan her hastada sifiliz serolojiktestlerle mutlaka araştırılmalıdır. Ayrıca, lezyon varlığındaTreponema pallidum saptamak için karanlık sahamikroskopisinden faydalanılabilir. HSV için hücrekültürü ya da antijen testleri, Haemophilus ducreyi içinkültür yapılması kullanılabilecek diğer tanı yöntemleridir[23].1. Genital herpesGelişmiş ülkelerde genital ülserlerin en sık nedenigenital herpestir. Genital herpes tekrarlayan ve tedavisiolmayan bir hastalıktır. Etken virüsün HSV-1 ve HSV-2olmak üzere iki tipi vardır. Genital herpes %90 oranındaHSV-2 ile meydana gelmektedir. Birçok vaka asemptomatikseyretmektedir. Hastalık 2-20 günlük bir inkübasyonsüresinden sonra kaşıntı, yanma gibi prodromalbelirtilerle başlamaktadır. Lezyonlar geliştiğinde ağrılısüperfisiyal veziküllerin ardından ülserler oluşmaktadır.Lezyonlar genellikle birden fazladır. Erkekte en fazla penisgövdesinde, glans veya prepusyumda, kadında vulvave servikste meydana gelmektedir. Primer infeksiyondavar olan ateş, halsizlik ve ağrılı bölgesel lenfadenopatigibi belirti ve bulgular genellikle üç-dört hafta sürmektedir.İlk ataktan sonra %70 oranında tekrarlama olmaktadır.Rekürren infeksiyon primer infeksiyona göre dahahafif seyretmekte ve 10 gün kadar sürmektedir.HSV’nin laboratuvar tanısında kullanılan testlerinduyarlılığı veziküllü evrede daha yüksektir. Hücre kültürü,antijen saptamaya yönelik floresan mikroskopi yada enzim immünassay (EIA) yöntemleri tanıda kullanılabilecekyöntemlerdir. Tzanck testi kolay uygulanan sitolojikbir testtir. Lezyon tabanından alınan kazıntı Giemsaveya Wright boyasıyla boyanıp incelendiğindeCilt 37 • Say› 1 • 200631

<strong>Cinsel</strong> <strong>yolla</strong> bulaflan <strong>infeksiyonlar</strong>Maya vulvovajinitinde tek doz topikal tedaviler yeterliolmamaktadır. Antifungal antibiyotikleri içeren(mikonazol, klotrimazol, butokonazol) içeren vajinalkrem ya da suppozituarlar önerilmektedir [21].4. Pelvik inflamatuvar hastalık (PİH)Kadında üst genital sistemde çoğunlukla endometrit,salpenjit, tuba-ovarian apse ve pelvik peritonit tablolarınınbir veya birkaçının birarada oluşturduğu tabloyapelvik inflamatuvar hastalık (PİH) denir. Bu tablovajen ve endoserviksteki mikroorganizmaların, gebelikveya cerrahi girişimle ilgili olmaksızın endometriyum,tuba uterina ve/veya komşu yapılara asendan olarakilerlemesiyle gelişen akut bir sendromdur. Etyolojisindebaşta N. gonorrhoeae ve C. trachomatis olmak üzerecinsel <strong>yolla</strong> bulaşan mikroorganizmalar sorumlu tutulmaktadır.Bu etkenlerle infekte olmuş ve tedavi edilmemişkadınların %10-40 kadarı PİH ile sonuçlanmaktadır.Bunun yanı sıra normal vajen florasında bulunananaeroplar, G. vaginalis, gram-negatif enterik basiller,Streptococcus agalactiae, M. hominis ve U. urealyticumda diğer etkenleri oluşturmaktadır. Endometriyalbiyopsi sonucu gelişmiş ve grup A beta-hemolitikstreptokokların etken olduğu akut salpenjit tablosu dabildirilmiştir [12].PİH gelişiminde rol oynayan faktörler çok eşlilik,son 30 gün içinde yeni eş, çok sık cinsel ilişki olabilmektedir.Bakteriyel vajinozis varlığı, menstrüasyon,sigara içimi ve uyuşturucu kullanımıyla da ilişki gösterilmiştir.Doğum kontrol yöntemlerinden mekanik vekimyasal bariyerlerin riski azalttığı bilinmektedir. Oralkontraseptiflerin etkisi değişkendir. Rahim içi araç(RİA) uygulanmasının ise uygulamayı takiben üç ayiçinde riski arttırdığı gözlenmiştir. Günümüzde RİA vePİH gelişimi arasındaki ilişkinin eskiden düşünüldüğükadar kuvvetli bir ilişki olmadığı gözlenmiştir. Actinomycescinsi mikroorganizmaların RİA ile ilişkiliPİH’te rolü olduğu düşünülmüş ancak kesin olarak gösterilememiştir[12].Semptom ve bulguların farklılık göstermesi nedeniyletanıda zorluklar yaşanmaktadır. Tanı çoğunluklaklinik bulgulara göre yapılmaktadır. Bu nedenle semptomlarınhafif seyrettiği vakalarda tanı ve tedavi geciktiğiiçin komplikasyonlar daha sık görülmektedir. Ensık görülen bulgular karın alt kadranında ve adnekslerdehassasiyet, bimanüel muayenede servikal hareketlerdeağrı olarak saptanmıştır. Bu kriterlerin yanı sıraoral ölçümde sıcaklığın > 38.3°C olması, anormal servikalya da vajinal akıntı bulunması, eritrosit sedimentasyonhızında artış, C-reaktif protein düzeyinde artış,laboratuvar testleriyle servikal N. gonorrhoeae veya C.trachomatis infeksiyon varlığının gösterilmesi deönemlidir. Ultrasonografi ve laparoskopi tanıda yardımcıolmaktadır [12].Tedavi N. gonorhoeae, C. trachomatis ve anaeropbakterilere yönelik olmalıdır. Hastaneye yatırılan hastadaizlenecek tedavi önerileri: sefoksitin intravenöz(IV) 2 g, 6 saatte bir (veya sefotetan IV 2 g, 12 saattebir) ve doksisiklin IV veya oral 100 mg, 12 saatte birşeklindedir. Klinik iyileşme görüldükten sonra en az 48saat daha tedaviye devam edilmelidir. Doksisiklin 14gün süreyle kullanılmalıdır. Tedaviden iyi sonuç almakiçin erken tanı ve uygun antibiyotik seçimi önem taşımaktadır[21,22].II. GEN‹TAL ÜLSER ile SEYREDEN CYB‹Bu sendrom başta HSV <strong>infeksiyonlar</strong>ı ve sifiliz olmaküzere şankroid, LGV ve donovanoziste gözlenmektedir.Genital ülseri olan her hastada sifiliz serolojiktestlerle mutlaka araştırılmalıdır. Ayrıca, lezyon varlığındaTreponema pallidum saptamak için karanlık sahamikroskopisinden faydalanılabilir. HSV için hücrekültürü ya da antijen testleri, Haemophilus ducreyi içinkültür yapılması kullanılabilecek diğer tanı yöntemleridir[23].1. Genital herpesGelişmiş ülkelerde genital ülserlerin en sık nedenigenital herpestir. Genital herpes tekrarlayan ve tedavisiolmayan bir hastalıktır. Etken virüsün HSV-1 ve HSV-2olmak üzere iki tipi vardır. Genital herpes %90 oranındaHSV-2 ile meydana gelmektedir. Birçok vaka asemptomatikseyretmektedir. Hastalık 2-20 günlük bir inkübasyonsüresinden sonra kaşıntı, yanma gibi prodromalbelirtilerle başlamaktadır. Lezyonlar geliştiğinde ağrılısüperfisiyal veziküllerin ardından ülserler oluşmaktadır.Lezyonlar genellikle birden fazladır. Erkekte en fazla penisgövdesinde, glans veya prepusyumda, kadında vulvave servikste meydana gelmektedir. Primer infeksiyondavar olan ateş, halsizlik ve ağrılı bölgesel lenfadenopatigibi belirti ve bulgular genellikle üç-dört hafta sürmektedir.İlk ataktan sonra %70 oranında tekrarlama olmaktadır.Rekürren infeksiyon primer infeksiyona göre dahahafif seyretmekte ve 10 gün kadar sürmektedir.HSV’nin laboratuvar tanısında kullanılan testlerinduyarlılığı veziküllü evrede daha yüksektir. Hücre kültürü,antijen saptamaya yönelik floresan mikroskopi yada enzim immünassay (EIA) yöntemleri tanıda kullanılabilecekyöntemlerdir. Tzanck testi kolay uygulanan sitolojikbir testtir. Lezyon tabanından alınan kazıntı Giemsaveya Wright boyasıyla boyanıp incelendiğindeCilt 37 • Say› 1 • 200631

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!