13.07.2015 Views

90819f1c3862fb4fbd80db6103a4a4aefc0ad1be

90819f1c3862fb4fbd80db6103a4a4aefc0ad1be

90819f1c3862fb4fbd80db6103a4a4aefc0ad1be

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

liginde Suatla oynarken, onu kucaklayıp öptüğümü,tam o sıra arka kapıdan bize doğru geldiğinigördüğüm büyük hanımefendiyi hatırladım.Durdum gene o günkü-gibi-. KucağımdaSuatın soluyan ağırlığını duydum. Ama bugünkapı açılmadı. Suata "Büyük hanım geliyor,kocaninen" demiştim; "bizi gördü, geliyor";başka bir şey söylemiyordum. "Aldırma" demişti,"görse de bir şey anlamaz, deli olduğunubilmiyor musun sanki?" Büyük hanımefendisarmaşıktı yolun ortasında durmuştu. Biz,katılaşmış, karanlıkla kavurtunun kesiştiğiağızda duruyorduk. Büyük hanımefendinindudakları kıpırdıyordu. Durdu. "Ahlâksızlar"dediğini bir daha duyabildim bugün. Sessizlikpıtırdıyordu karanlıkta. "Ahlâksızlar yeşilinekler denizde mavi efendi sütlü otlar içeriyapma demiştim zaten fıkırdıyorlar gene" dediğinibir daha duydum. Sonra, gözü bizdedeğil, herhangi bir yerde, sarmaşıkların arasından,koca gövdesiyle bir sinek kadar küçük,geçmişti ötedeki kavurtuya. Suatm saçı terlemişti."Deli ama gene de korktum bir ara. Bizigörecek diye..." Yol bomboştu bugün. Yıvışıkderimden başka bir şey yaşamıyordu. Suatıevde bulamıyacağımı bildim. Dünden sonra banagörünmek istemeyeceğini bildim... Kapıyıtıkırdattım.100 Çatal

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!