yönetim sorunları - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

yönetim sorunları - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı yönetim sorunları - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

kitaplar.ankara.edu.tr
from kitaplar.ankara.edu.tr More from this publisher
13.07.2015 Views

çalışkan bir kişiydi. Almanya'da mühendislik öğrenimi görüp doktora samda kazanmış bulunan Yönetici 1, bu göreve kamu yönetiminde üst yönetimgörevlerinde de bulunup emekli olduktan sonra sözleşmeli olarak gelmişti.Danışman'la arasında karşılıklı saygıya, sevgiye dayanan ilişkiler bulunanYönetici 1, başkalarıyla olduğu gibi astlarıyla olan ilişkilerinde de çelebi,ciddiyetle nezaketi birincisini biraz daha çok vurgulayarak bir arada yürüten,daha çok "işe yönelik" yapıda bir yöneticiydi. Danışman'ın, kendisiniaralarında herhangi bir tanışıklık olmaksızın, salt görevin gereklerinigöz önünde bulundurarak göreve alan, danışmandan en iyi biçimdeyararlanmasını bildiğine inandığı bu yöneticiye karşı özel bir saygısı vardı.Daha önce Yönetici l'in yardımcısıyken onun bu görevden ayrılmasıüzerine Genel Sekreterliğe atanan Yönetici 2 ise, hukuk öğrenimi görmüş,bir kamu iktisadi kuruluşunda Teftiş Kurulu Başkanlığı gibi yüksek görevlerdede bulunduktan sonra emekli olup bu kurumda görev almıştı. Danışman'laGenel Sekreter Yardımcılığı döneminde başlayan ilişkileri sonunadek eksiksiz bir karşılıklı anlayış havası içinde sürmüş, üstelik aradabiçimsel ilişkileri aşan bir dostluk da doğmuştu. Daha çok "kişiye yönelik"bir yönetici yapısında olan Yönetici 2, tatlısı sertine ağır basan "tatlısert,"babacan, sakin yaradılışlı bir yöneticiydi.Danışman'ın birlikte çalıştığı Genel Sekreterlerin sonuncusu olan Yönetici3, Avrupa'da, bu arada İngiltere'de mühendislik öğrenimi görmüş,Türkiye'de kamu iktisadi kuruluşlarında genel müdürlük gibi üst düzeyyöneticilik görevlerinde de bulunduktan sonra emekli olup bu kurumunbaşına getirilmiş, sakin yaradılışlı, zeki, çelebi bir kişiydi. Herkesle olduğugibi Danışman'la olan ilişkilerini de uygarca bir çizgide yürütürdü.Üçü de emeklilik yaşım aşmış bulunan bu yöneticilerin üçünün de birrastlantı sonucu Konya'lı olması dışında ortak bir özelliği tümünün yaşlarıgereği sağlık sorunlarının bulunmasıydı. Bu arada Yönetici 3, göreve atanmasınıizleyen günlerde ciddi sayılabilecek bir kalp rahatsızlığı geçirmişti.DANIŞMANIN ZAMANINI DEĞERLENDİRMESİDanışman, görev sözleşmesinde toplam on saati geçmemek üzere haftadaüç yarım gün olarak belirlenen çalışma süresini en verimli bir biçimdedeğerlendirmeye çalışırdı. Bu konuda özel bir titizlik göstermesininkendi görev anlayışı dışındaki bir nedeni de asıl görevinin bulunduğuüniversitedeki çalışmalarıyla öbür uğraşılarının çok yoğun olmasıydı. Danışman,Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesindeki öğretim görevinikesiksiz olarak sürdürmekle kalmıyor, Basın-Yayın Yüksek Okuluile Eğitim (Bilimleri) Fakültesinde de ders okutuyor, bu kurumlardaki198

çeşitli kurullarla komisyonların çalışmalarına da eksiksiz olarak katılmayısürdürüyordu. Danışman'ın araştırma, yayın çalışmalara da oldukçayoğundu. Bu göreve başladığında üzerinde çalışmakta çlduğ^ı önemli biraraştırmanın sonuçları 1972 yılında "Daha iyi Bir Kamu Hizmeti İçin—Siyasal Bilgiler Fakültesi Üzerinde Bir Araştırma" başlığını taşıyan birkitap olarak yayımlanmış, Üniversitelerarası Kurul'un verdiği bir görevlebağlantılı olarak giriştiği "Dünya Üniversitelerinde Hastane YönetimiEğitimi ve Türkiye" konulu araştırma bu dönemde gerçekleştirilmiş, Danışman'ınkurucusu olduğu, üniversitelere öğrenci seçmede uygulanan"merkezi sistem"in yeniden düzenlenmesine dayanak olan "ÜniversiteyeGirişin Yeniden Düzenlenmesi— Bugünkü Durum ve Öneriler" adlı yayınıbu dönemde (1974) oluşturulmuş, "İşe Giriş Yarışma Sınavları: 1965-1974•—Çeşitli Öğretim Kurumlarının Başarı Durumları Üzerinde KarşılaştırmalıBir Araştırma" (1976), "Eğitimde Yörelerarası Dengesizlik" (1980)başlıklı yayınlarına konu olan araştırmaları da bu dönemde yapılmıştı.Danışman, İngilizceden dilimize çevirdiği "Kamu Yönetimi" adlı yayını1973, 1975, 1980 baskıları için dilini özleştirmek üzere olağanüstü sayılabilecekbir çaba göstererek gözden geçirmiş, bu dönemde •—MPM yönetimininisteği üzerine ortaya koydukları da içinde olmak üzere— yirmiyayın yapmıştı. 2 Danışman, bu sekiz yıllık dönemin son dört buçuk yıllıkkesiminde yukarıda sözü edilen çalışmaların yanı sıra dil çalışmalarınada geniş yer ayırmış, Türk Dil Kurumunda oluşturulan Batı Kaynaklı SözcüklereKarşılık Bulma Yarkurulu çalışmalarına etkin bir biçimde katılmıştı.3Bu yoğun çalışmalar arasında Danışman, Pazartesi, Çarşamba, Cumagünleri öğleden sonraları görev yaptığı kuruma gelerek oradaki işlerien iyi bir biçimde yürütmek için özel çaba gösterirdi. Kimi günler birbaşka kurumda danışmanlık görevi bulunan hukukçu bir öğretim üyesi2 Cumhuriyet döneminin önemli bir kesimini kapsayan bu sekiz yılın toplumsalkoşulları üzerinde de açık bir görüş kazandıracağı kuşkusuz olan bu yayınlarınhazırlanış öyküsü için daha önce anılan Özkaynakça adlı yayınımızın 58-81.sayfalarına (73-91 sırasayılı yayınlarla ilgili açıklamalara) bakın.z. Okuyucularbu sayfalarda yalnız Danışman'ın değil, tüm üniversite öğretim üyelerinin çalkantılıçalışma ortamına ışık tutacak açıklamalar bulacaklardır.3 Yazarın bu dönemde doğrudan doğruya ya da başkalarıyla birlikte kalemealdığı dil yazılarının hazırlanış öyküsü Özkaynakça'nın 108-152. sayfaları arasındakiDördüncü Bölüm'ünde yer almaktadır (1-44 sırasayılı yazılarla ilgili açıklamalarladaha sonrakiler). Yukarıda sözü edilen yayınlar gibi günün toplumsal koşullarıüzerinde aydınlatıcı bilgilerin de yer aldığı bu sayfalardı, 1980 sonrasıdönemde tutucu çevrelerin haksız, hayınca saldırılarına uğrayan Türk dilini özleştirmeçalışmalarının içyüzü, o günün kısır düşüngüsel cepheleşmelerinin dışındakalmış bir bilim adamının nesnel bakış açısından ayrıntılı bir biçimde açıklanmaktadır.199

çalışkan bir kişiydi. Almanya'da mühendislik öğrenimi görüp doktora samda kazanmış bulunan Yönetici 1, bu göreve kamu <strong>yönetim</strong>inde üst <strong>yönetim</strong>görevlerinde de bulunup emekli olduktan sonra sözleşmeli olarak gelmişti.Danışman'la arasında karşılıklı saygıya, sevgiye dayanan ilişkiler bulunanYönetici 1, başkalarıyla olduğu gibi astlarıyla olan ilişkilerinde de çelebi,ciddiyetle nezaketi birincisini biraz daha çok vurgulayarak bir arada yürüten,daha çok "işe yönelik" yapıda bir yöneticiydi. Danışman'ın, kendisiniaralarında herhangi bir tanışıklık olmaksızın, salt görevin gereklerinigöz önünde bulundurarak göreve alan, danışmandan en iyi biçimdeyararlanmasını bildiğine inandığı bu yöneticiye karşı özel bir saygısı vardı.Daha önce Yönetici l'in yardımcısıyken onun bu görevden ayrılmasıüzerine Genel Sekreterliğe atanan Yönetici 2 ise, hukuk öğrenimi görmüş,bir kamu iktisadi kuruluşunda Teftiş Kurulu Başkanlığı gibi yüksek görevlerdede bulunduktan sonra emekli olup bu kurumda görev almıştı. Danışman'laGenel Sekreter Yardımcılığı döneminde başlayan ilişkileri sonunadek eksiksiz bir karşılıklı anlayış havası içinde sürmüş, üstelik aradabiçimsel ilişkileri aşan bir dostluk da doğmuştu. Daha çok "kişiye yönelik"bir yönetici yapısında olan Yönetici 2, tatlısı sertine ağır basan "tatlısert,"babacan, sakin yaradılışlı bir yöneticiydi.Danışman'ın birlikte çalıştığı Genel Sekreterlerin sonuncusu olan Yönetici3, Avrupa'da, bu arada İngiltere'de mühendislik öğrenimi görmüş,Türkiye'de kamu iktisadi kuruluşlarında genel müdürlük gibi üst düzeyyöneticilik görevlerinde de bulunduktan sonra emekli olup bu kurumunbaşına getirilmiş, sakin yaradılışlı, zeki, çelebi bir kişiydi. Herkesle olduğugibi Danışman'la olan ilişkilerini de uygarca bir çizgide yürütürdü.Üçü de emeklilik yaşım aşmış bulunan bu yöneticilerin üçünün de birrastlantı sonucu Konya'lı olması dışında ortak bir özelliği tümünün yaşlarıgereği sağlık <strong>sorunları</strong>nın bulunmasıydı. Bu arada Yönetici 3, göreve atanmasınıizleyen günlerde ciddi sayılabilecek bir kalp rahatsızlığı geçirmişti.DANIŞMANIN ZAMANINI DEĞERLENDİRMESİDanışman, görev sözleşmesinde toplam on saati geçmemek üzere haftadaüç yarım gün olarak belirlenen çalışma süresini en verimli bir biçimdedeğerlendirmeye çalışırdı. Bu konuda özel bir titizlik göstermesininkendi görev anlayışı dışındaki bir nedeni de asıl görevinin bulunduğuüniversitedeki çalışmalarıyla öbür uğraşılarının çok yoğun olmasıydı. Danışman,<strong>Ankara</strong> <strong>Üniversitesi</strong> Siyasal Bilgiler Fakültesindeki öğretim görevinikesiksiz olarak sürdürmekle kalmıyor, Basın-Yayın Yüksek Okuluile Eğitim (Bilimleri) Fakültesinde de ders okutuyor, bu kurumlardaki198

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!