13.07.2015 Views

Dr. Namık HÜSEYİNLİ “Azarbaycan'ın Sosyal Güvenlik Sistemi”

Dr. Namık HÜSEYİNLİ “Azarbaycan'ın Sosyal Güvenlik Sistemi”

Dr. Namık HÜSEYİNLİ “Azarbaycan'ın Sosyal Güvenlik Sistemi”

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

AZERBAYCAN’IN SOSYALGÜVENLĐK SĐSTEMĐ<strong>Dr</strong>. <strong>Namık</strong> HÜSEYĐNLĐGĐRĐŞTarih boyunca insanlar karşılaştıkları tehlikelerden korunmaiçgüdüsüyle değişik tedbirler almak zorunda kalmış ve yaşamın heraşamasında kendilerinin ve ailelerinin yüz-yüze kaldıkları problemleriaşmak için sorunları çözmek ve yaşamlarını güven altına almakamacıyla aşama aşama yeni metotlar üretmişlerdir. Zamanlaüretilen çözümler tarihi süreçte sosyal toplulukların tabi olduklarıdevletlerin yazılı kurallarıyla düzenlenerek kurumsallaşmış vegünümüzde mevcut olan sosyal güvenlik kurumlarını ortayaçıkarmıştır.Yarınları garanti altına alma, gelecekte karşılaşacaklarırisklerin sonuçlarından korunma içgüdüsü sosyal güvenlik fikriniortaya çıkarmıştır. Hastalık, kaza, işsizlik, yaşlılık, ölüm ve diğerbirçok risklerin doğuracağı olumsuz sonuçlara karşı önlem alınmasıiçin geliştirilen tedbirler zamanla daha planlı ve düzenli bir şekilalmıştır. Özellikle sanayileşme sürecinin gelişimi ile ortaya çıkansosyal güvenlik ihtiyacı, toplum için önemli bir gereksinimoluşturmuş ve ortaya çıkan sermaye ve çalışan kesim arasındakimücadelenin zayıf tarafı olan çalışanların korunması ve gelecekrisklere karşı önlemlerin alınması gündeme gelmiştir.<strong>Sosyal</strong> güvenlik sorunları her ülkede önemli yer tutmaktadır.Ülkenin gelişmişlik düzeyi, milli geliri ve diğer kıstaslara göredeğişen sosyal güvenlik harcamaları ülkeden ülkeye göre farklılıkarz etmektedir. Genel olarak ele alındığında günümüzde hiçbirülkede ideal bir sosyal güvenlik sistemi kurulmadığı ve oluşturulmuşsistemlerin çelişkilerden ve sorunlardan arındırılamadığıaraştırmalarla tespit edilmiştir.1


Belirli sosyal risklerden ve ekonomik sonuçlarından korunmakamacı ile devletlerin yasal düzenlemeler yaparak ve gerektiğindekatkı sağladıkları kurumlar bütünü olarak ifade edilen sosyalgüvenlik kurumları günümüzde önemini korumakta, ancak, küreselleşmesürecinin de ortaya çıkarmış olduğu olgular ve ekonomikkrizlerin de etkisiyle sürekli tartışılmaktadır. <strong>Sosyal</strong> güvenliksistemleri ve kurumların temel niteliğinden ve prensiplerindenuzaklaştırılması ve uluslararası finans kurumlarının da etkisiyleyaşanan iktisadi gelişmeler ve serbest pazar ihtiyaçları yönündekapsam ve yöntemleri açısından yeniden yapılandırılmaya gidilmesitartışmaların ana konularıdır.Azerbaycan Cumhuriyeti 18 Ekim 1991 tarihinde bağımsızlığınıkazandıktan sonra yasama sisteminde çeşitli değişimler vedüzenlemelere yer verilmiştir. Sovyetler Birliğinin çöküşünden sonrabağımsızlığını kazanması ile ortaya çıkan birçok sosyal sorunlar,yoksulluk oranının yükselişi ve sosyal yardıma muhtaç olan nüfussayısının olağanüstü sayıda artması, devleti, halkın yaşamını olağanbir düzene kavuşturmak için bu yönde tedbirler almaya yönlendirmişve köklü değişimler yapılmıştır.2001 yılından itibaren sosyal güvenlik alanında reformlaryapılarak değişen yaşam şartlarına ayak uydurma amacıyla projeleroluşturulmuştur. 17 Temmuz 2001 tarihli “Azerbaycan Cumhuriyeti’ndeEmeklilik Sistemi Reformu Konsepsiyası”nı değişim sürecininbaşlangıcı olarak kabul etmek mümkündür. Konsepsiya’nınöngördüğü değişim sürecinde 2001–2005 yıllarında yapılacakreformlar çerçevesinde fonun faaliyet alanında yenilikler yapılmasınıgerektirmekteydi. Konsepsiyanın kapsamında yürürlüğe girmesiplanlanan kanunlarla sosyal güvenlik sisteminde yapılması planlananzorunlu devlet sosyal sigortasının teşkili, sosyal sigortakapsamı dışında kalanların sosyal yardımdan yararlanmasınıntemini ve bireysel sosyal güvenlik sisteminin teşkili idi.27 Kasım 2001 tarihli “Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigorta SistemindeBireysel Kayıt Hakkında” ve 30 Nisan 2002 tarihli “Yaşlılara <strong>Sosyal</strong>Hizmet Hakkında” yasalar reform kapsamında yürürlüğe konan ilkyasalardır. Çalışanların sosyal sigorta primlerinin ödenmesi açısındankayıt altına alınmasını amaçlayan “Devlet <strong>Sosyal</strong> SigortaSisteminde Bireysel Kayıt Hakkında” yasa, sistemin işleyişi2


açısından önemli bir değişikliktir. Eski sosyalist rejimde mülkiyetintamamının devlete ait olduğu dikkate alınırsa, çalışanlar, işhayatına başladığı takdirde otomatik olarak bu sistemin sağladığıolanaklardan faydalanmaktaydı. Bağımsızlığın kazanılmasındansonra ülkede yürütülen özelleştirme politikaları kapsamında birçokdevlet müesseseleri ve fabrikaların özelleştirilmesi ve özel mülkiyetinoluşması ile kayıt dışı ve sosyal sigortasız çalışanlarınoranında artışlar yaşandı. Ortaya çıkan bu düzensizliği gidermekiçin “Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigorta Sisteminde Bireysel Kayıt Hakkında”kanun çerçevesinde toplumda çalışan kesimin tamamının kayıtaltına alınması, prim ödemelerinin sağlanması ve olası sosyalrisklerle karşılaştıkları taktirde sosyal güvenlik haklarından yararlanmalarınayasal zemin hazırlanmıştır.Ahalinin Emek ve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Bakanlığı’nın yürüttüğügörevlerin bir kısmını <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu’na devri yapılarak,sosyal sigorta kapsamında primli sistemin tek kurumda ve tek çatıaltında <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu nezdinde birleştirilmesi gerçekleştirildi.“Unvanlı Devlet <strong>Sosyal</strong> Yardımı Hakkında Kanun”, “EmeklilikHakkında Kanun” ve “<strong>Sosyal</strong> Muavenetler Hakkında Kanun”larınyürürlüğe girmesi ülkede sosyal güvenlik sisteminin kurumsallaşmasürecini geliştirdi ve primli rejim ile primsiz rejim sistemlerininayrılması sağlandı.Dört bölümden oluşan çalışmamızda sosyal güvenliğin temelkavramları ve sosyal güvenlik sistemleri birinci bölümde elealınmıştır. Ağırlıklı olarak Azerbaycan, Türkiye ve Rusya yazarlarınınsosyal güvenliğin tanımı, temel kavramları, araçları ve sosyalgüvenlik sistemlerine yönelik çalışmaları incelenmiştir. Çalışmamızınilk bölümünde temel bilgi niteliğinde sosyal güvenlik vemodelleri üzerine farklı görüşlere yer verilmiştir.Đkinci bölümde, ülkede sosyal güvenliğin tarihsel süreci, kurumsalyapısı, temel ilkeleri ve finansmanı alt başlıklar altındaincelenmiştir. <strong>Sosyal</strong> güvenlikte reform olarak nitelendirilen değişikliğegidilmesinin temel nedenleri olarak dört faktör elealınmaktadır. Bu nedenler nüfus oranı ve diğer demografik faktörleri,ekonomik ve sosyal sebepler, toplumsal ilişkilerin yozlaşması veküreselleşmenin ekonomide ve insan kaynakları üzerindekietkileridir. Nitekim bu faktörler nedeniyle yeni bir sistem arayışına3


girilmiştir. Çalışmamızın bu bölümünde tarihsel süreç içindeyaşanan değişiklikler ve uygulamak istenen yeni sosyal güvenlikmodeli, temel ilkeleri, kurumsal yapısı ve finansmanı incelenmiştir.Çalışmamızın üçüncü bölümünde ise, uzun vadeli sigortadalları ile kısa vadeli sigorta dalları ayrıntılı olarak incelenmiş veyasalar çerçevesinde açıklanmıştır. Türkiyede sosyal güvenlik üzerebilimsel çalışmalar genellikle tekdüze bir ardıcıllık izlenmektedir.Ancak Azerbaycan’a ve eski SSCB ülkeleri sosyal güvenliksistemlerine özgü inceleme ardıcıllığı sistemi daha iyi açıklamak içinbelirli ölçüde korunmuştur. Bu nedenle, üçüncü bölümde emekliliksistemi olarak adlandırılan uzun vadeli sigorta dalları ve bu sigortadallarına ilişkin genel kaideleri bir başlık altında, kısa vadeli sigortaaraçları ise diğer başlık altında ele alınmıştır.Dördüncü bölümde, ülkede mevcut olan primsiz rejim elealınarak sosyal yardım ve sosyal hizmet araçları incelenmiştir.Ülkemizin en önemli sosyal sorunlarından biri toplumun yoksullukoranındaki yükseliştir. Birleşmiş Milletler Teşkilat’ının 2001 yılındaAzerbaycan için hazırlamış olduğu raporda ülke nüfusunun %80’ningünlük geliri bir dolardan aşağı olduğu tespit edilmiştir. Diğerraporlarda da ülkede çocuklar, üç veya daha çok çocuk bulunanaileler ve özellikle aile reisi emekli olan aileler en çok yoksulluklayüzleşen risk grupları olduğu belirlenmiştir. Ahalinin Emek ve<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Bakanlığının üstlenmiş olduğu primsiz rejimaraçları olarak sosyal yardım ve sosyal hizmet konuları dördüncübölümde incelenmiştir.4


BĐRĐNCĐ BÖLÜMTEMEL KAVRAMLARI. SOSYAL GÜVENLĐK VE SOSYAL HUKUKĐnsanlar kendilerini ve ailelerini karşılaşacakları sosyal tehlikelerdenkorumak için tarih boyunca çeşitli tedbirler almış ve korumametotları geliştirmişlerdir. Zaman içinde uygulanan çözüm vemetotlar geliştirilerek günümüzde sosyal güvenlik sisteminioluşturmuş ve devletlerin yazılı kurallarıyla düzenlenerek kurumsallaşmıştır.<strong>Sosyal</strong> güvenlik toplumun karşılaştığı sosyal risklerinortaya çıkardığı sonuçları onarmaktadır.Tehlikeye uğrayanlara koruma ve korunma garantisi veren,örgütlenme, dayanışma ve devlet hizmetlerinden oluşan bir sistemolarak sosyal güvenliğin esas amacı “çalışma gücünü, beden ve ruhsağlığını devam ettirmek için gerekli kaynakları sürekli veya geçicibir şekilde kaybedenlere yardım etmek suretiyle onları ihtiyaçlarınesiri olmaktan kurtarmaya çalışan sistem 1 olduğu vurgulanmıştır.Diğer bir deyişle ise belirli ekonomik sonuçları olan, belirli sosyalrisklerden korunmak amacı ile devletlerin yasal düzenlemeleriniyaptığı, zaman zaman katkı sağladığı kurumlar bütünü olarak ifadeedilmiştir. 2<strong>Sosyal</strong> güvenlik, bireylerin kendi iradeleri dışında tehlikeyeuğramaları durumunda koruma garantisi veren bir sistem, örgütlenme,ihtiyaç, dayanışma ve devletin hizmet aracı olarak kabuledilebilir. Bazı ülkelerde diğer ülkelere göre daha geniş bir anlamifade etmektedir. 31YAZGAN, Turan; Đktisadi ve Mali Yönüyle <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, Akademi Yayınevi,Đstanbul, 1970, s.162TUNCAY, Aziz Can; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku Dersleri, 6. Bası, Beta, 1994, s.11–123KÜÇÜKKOCAOĞLU, Güray; Emeklilik Ve Sigorta Fonları, Đşssizlik Sigortası,Đş Güvencesi, SSK, Bağ Kur, Emekli Sandığı Borsası, http://www.baskent.edu.tr/~gurayk/finpazcuma20.doc, (Erişim Tarihi: 15.09.2008).5


A. <strong>Sosyal</strong> Güvenliğin TanımıGünümüzde çok kullanılan sosyal güvenlik terimi, Latincekökenli olan ve çok kullanılan birlik, eşitlik, dayanışma ve yardımzihniyetine dayanan “<strong>Sosyal</strong>” kelimesi ve emniyet karşılığı olarakkullanılmakta olan “<strong>Güvenlik</strong>” kelimesinden oluşmakta olup,toplumun bütün fertlerine muhtemel tehlikelere karşı korunmagarantisinin verilmesi anlamına gelmektedir.<strong>Sosyal</strong> güvenlik terimi 1935 yılında Amerika BirleşikDevletleri’nde doğmuş, 1941 yılında açıklanan Atlantik Şartı isimlibelge ile ilk kez uluslararası çerçevede kullanılmaya başlamış, 4 LordBeveridge'nin meşhur raporunu 1942 yılında Đngiliz Parlamentosu'nasunmasıyla daha da belirginleşmiş ve II. Dünya Savaşındansonra Birleşmiş Milletler’in Đnsan Hakları Beyannamesi’ndedüzenleme konusu yapılmıştır. 5Her ne kadar çağdaş bir kavram gibi görünse de sosyal güvenlikeski tarihlerden itibaren “ezeli ve ebedi bir ihtiyaç” 6 gibiinsanların sosyal bir varlık gibi bir arada yaşamasından kaynaklanansorunları önlemek için üretilen çözümler olarak ortayaçıkmıştır. Zamanla bazen gönüllü, bazen de insanların tepkileri sonucukurumsallaşmaya gidilmiş, ülkeler çapında yaşayan insanlarınbugününü ve yarınını güvence altına almayı amaçlayarak sıkı birbirlik ve uyum içinde kurulmuş bir kurumlar bütünü haline gelmiş 7ve özellikle pek çok Avrupa ülkesinde en kutsal haklardan biriolarak kabul görmüştür. 8Đnsanlar tarihi boyunca doğanın ve ekonomik yaşamınkarşılarına çıkardığı tehlikelerden korunma içgüdüsüyle yaşamışlardır.Çetin bir yaşam mücadelesi sürdüren ilkel toplumlartamamen güvencesiz ve korumasız olarak tehlikeler, zor şartlarlayüzyüze kalmışlardır. Hastalık, sakatlık ve yaşlılık gibi insanoğlununkaçınılmaz yazgısı niteliğindeki olayların, açlık, sefalet ve4DĐLĐK, Sait; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, Ankara, 1991. s. 95SÖZER, Ali Nazım; <strong>Sosyal</strong> Sigorta Đlişkileri, Đzmir, 1991, s. 56ARICI, Kadir; Avrupa Birliği <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku, Ankara, 1997, s. 1.7TALAS, Cahit; <strong>Sosyal</strong> Ekonomi, 6.bası, Ankara, 1983, s. 3238GÜZEL, Ali; “<strong>Sosyal</strong> Güvenliğin Çağdaş Dinamikleri”, Türkiye Toprak SeramikÇimento ve Cam San. Đşverenler Sendikası Toprak Đşveren Dergisi, Eylül, Sayı:43, Đstanbul. 1999, s. 106


yoksullukla eş anlama geldiği dönemlerde, bu olayların etkiçemberini kıramayan bireylerin gelecek endişelerinden arınarak,özgürlük içinde kişiliğini geliştirmesi, olguları bir gereksinim olarakyüreğinde taşımasına karşın, olanaklı değildir 9 . Tarihi süreç içindeinsanlar ihtiyaçlarını değişik yöntemlerle gidermeye çalışmıştır.Toplum içinde yardımlaşma, aile dayanışması, dini inançlarladayanışma, meslek kuruluşları dayanışması ile insanlar ihtiyaçlarınıgidermişlerdir. Sanayi devriminin de ortaya çıkmasıyla iktisadi,sosyal ve siyasi şartların değişmesine ve sosyal güvenlik açısındangeleneksel yöntemlerin öneminin kaybına sebep olmuştur. 10Đnsаnlаrın objektif nedenlere-(yaşlılık, malullük, işsizlik ve.d.) bağlı olarak toplumda sosyal güvenliğine gerek duyulmuştur.Her insan kendi hayatında yaşamak için esas gelir kaynağına dayalıve diğer sebeplerle birçok tehlikelerle yüz-yüze kalmaktadırlar.Genellikle insanlar tek başına bu gibi tehlikelerle baş edememekteve kendi iradesi dışında ülke içinde bu sorunları ortaya çıkaransosyal-iktisadi şartlara karşı koyamamaktadırlar. Đnsanları korunmasınısağlama amacı sosyal güvenlik yasalarının devreye girmesinigerektirmiştir. 11 Bu anlamda sosyal güvenlik bir mesleksel, fizyolojikveya sosyo-ekonomik riskten dolayı sürekli veya geçici gelirkaybına uğrayan şahısların geçinme ve yaşama ihtiyaçlarını karşılayanbir sistem gibi, 12 bu kimseleri fertlerin ve devletin yardımınamaruz bırakmaksızın yaşama ihtiyaçlarını ve giderlerini karşılamağıamaç edinmiş bir sistemdir. 13 Herkesin karşılaşabileceği tehlikeleriortadan kaldırmak ve mümkün olduğunca sonuçlarını azaltmakiçin önlemler alınmaktadır. Amaç tehlikelerle karşılaşan bireylerinbaşkasının yardımına gerek kalmaksızın hayatlarını devam ettirebilmelerinisağlamaktır. Đşte insanlardaki geleceği güvence altınaalmak gereksinimiyle ortaya çıkan sosyal güvenlik düşüncesi zamaniçinde olgunlaşarak sosyal güvenliğin kurumsallaşmasını sağlamıştır.149GÜZEL, Ali - OKUR, Ali Rıza; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku, 10 Bası, Đstanbul,2004. s. 110DĐLĐK, Sait; 1991, s. 911TUÇKOVOY, Elvera; Sbornik Metodiçeskik Ukazaniy Po “ Pravu SosialnogoObespeçeniya”, Moskva, 2000, s. 6512TALAS, 1983, s. 32313ERKUT, Đhsan- ALTAN, Ömer Zühtü,-GEREK, Nüvit; <strong>Sosyal</strong> Politika Dersleri,2. Bası, Đstanbul, 1990, s. 514TUNCAY, Can; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku Dersleri, 9.Bası,Đstanbul,2000, s.XXV.7


<strong>Sosyal</strong> güvenlik sosyal dayanışmanın ve karşılıklı yardımlaşmanınen somut uygulama alanı olarak, "bir toplumu oluşturanbütün fertlerin, içlerinden kim muhtaç düşerse onu bu muhtaçlıktankurtarmak için birlikte hareket etmeyi kabul ettiği ortak bir davranışıve somut uygulamalar" şeklinde de tanımlamak mümkündür.Tanımların kapsadığı unsurlar, sosyal dayanışma, muhtaçlık, kamuprogramları, zorunluluk ve buna katılma şeklinde sıralanır ve buanlamda sosyal güvenlik, toplumu oluşturan bireylerin karşılaştıklarıbelirlenen tehlikelere karşı kamu programları aracılığı ilezorunluluk esasına dayalı bir katılım ve dayanışmayı öngören birşekilde örgütlendiği söylenebilir. 15<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> evrensel bir kavram olarak dünyanın her birülkesinde çeşitli tanımlamalara ve nitelendirmeye açık olmuş ve buaçıdan doktrinde çeşitli fikirler ileri sürülmüştür. Bir görüşe göresosyal güvenlik vatandaşlаrа yaşlandıkta, çalışma gücünü yitirdiğindeve aile reisinin kaybı halinde yaralanmaya hak kazanmışolan insanın normal yaşamını sürdürmeye garanti veren bir paylaşımsistemidir. 16 Aynı zamanda sosyal güvenlik yasalarla belirlenmişdurumlarda vatandaşların yasal limitler çerçevesinde maddiihtiyaçlarını karşılayan sistem olarak tanımlandığı gibi 17 devletkurumları ile vatandaşlar arasında emeklilik ödemeleri, yardımlar,sağlık sigortası ve diğer sigorta nevilerini düzenleyen toplumsalilişkilerin bütününü ifade ettiği vurgulanmıştır. 18 Bir başka görüşegöre sosyal güvenlik devlet tarafından sosyal açıdan önem taşıyanolaylar gerçekleştiği hallerde devlet bütçeleri ve bütçe dışı fonlarvasıtasıyla vatandaşların maddi ihtiyaçlarının karşılanması, buvatandaşların sosyal durumunu toplumun diğer üyeleriyle aynıseviyede sağlamayı amaç edinmiş devletin sosyal siyaseti olarakdeğerlendirilmiştir. 19 <strong>Sosyal</strong> güvenlik kavramı 1936 yılından15KÜÇÜKKOCAOĞLU, Emeklilik ve Sigorta Fonları, 15.09.200816ĐVANOVA, Rozaliya; Pravootneşeniya Po Sotsialnomu Obespeçeniyu v SSSR,Moskva, 1986, s. 2217BATIGĐN, Konstantin; Pravo Sotsialnogo Obespeçeniya. Obşaya Çast; UçebnoePosobie, Moskva, 1998, с. 718ŞAYKADDĐNOV, Vladimir; Sistema Sosialnoy Zaşitı Đ ObespeçeniyaNaseleniya Sovremennoy Rossii/Sotsialnaya Zaşita Naseleniya v Regione,Moskva, 1999, s. 5819BUYAНОVА, Мarina - KOBZEVA, Svetlana - KONDRATEVA; Zoya; PrаvоSosialnogo Obespeçeniya, Uçebnik, Мoskva, 2004, с. 68


itibaren kullanılmasına rağmen tanımların yetersiz kaldığı kabuledilmektedir. 1951 tarihli Uluslararası Çalışma Komisyonu tarafındanyapılan tanım her ne kadar önemli ölçüde bu kavramı açıklasada hukuki kurallar için zorunlu bulunan yeterli tamlığa ulaşılmadığısöylenmiştir. Bu tanımda belirlenen koşullar, iyileştirici veyakoruyucu tedavi yahut iş gelirinin tamamı veya bir bölümününistenmeksizin yitirilmesi halinde geçim aracı sağlama veya yakınlarıölen kişiler ek gelir bağlama olmalı; ikincisi ödemenin yasa ilebuyrulması; üçüncüsü ise, ödemeyi yapan kuruluşun resmi veyabağımsız olması şeklinde ifade edilmiştir. 20Eski Sovyet literatüründe sosyal güvenlik geçim kaynağınınkaybı, ailelerin ihtiyacı olan ek giderlerin ödenilmesi veya sоsyаlnitelikli objektif sebeplerden dolayı asgari yaşam düzeyinden dahadüşük hallerde vatandaşların ihtiyaçlarının karşılanması amacıylasosyal amaçlar için toplanmış bütçe dışı fonların paylaşımı ve devletbütçesinin bir kısmının yeniden bölüştürülmesi ile bağlı ortayaçıkan toplumsal ilişkilerin bütünü olarak nitelendirilmiştir. 21 Diğerbir görüşe göre ise, sosyal güvenlik sistemi vatandaşlara ve onlarınaile üyelerinin yaşam kaynaklarının kaybı ve asgari yaşam standardındandaha düşük olduğu hallerde tıbbi yardım yapılması, aile veçocukların korunması, eğitilmesi ve gelişiminin sağlanması ve diğersosyal hizmetler ve yardımlar yapılarak sosyal harcamalar içinayrılan bütçenin paylaşımı için toplumsal ilişkilerin bütünü olarakifade edilmiştir. 22Tehlikeler, gelecek nesiller için de söz konusu olduğundan,sosyal güvenlik her dönem ve her toplum için evrensel bir ihtiyaçolmakta ve nihayetinde de çağdaş uygarlığın simgesi olarak kabuledilmektedir. 23 Evrensel bir ilkeye dönüşen ve çağdaş uygarlığınsimgesi olarak sosyal güvenlik kavramı bireyin önüne çıkacak tüm20TUNÇOMAĞ, Kenan; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Kavramı ve <strong>Sosyal</strong> Sigortalar, Đstanbul,1987, s. 6; DĐLĐK, Sait; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Ve <strong>Sosyal</strong> Hizmetler, SBFD, Ankara,1980, ss. 1-4, 80-8121МАÇУLСKАYA, Еlena; Prаvо Sоtsiаlnоgо Оbесpеçеniya: Уçеnnо-SprаvоçnoePоsоbiе. Мoskva, 1997, с. 722ĐSMAYILOV, Đbrahim–MÜRŞÜDOV, Rüfet; <strong>Sosyal</strong> Teminat Hukuku ve OnunTatbik Problemleri, Bakü, Kanun Yayınevi, 2001, s. 923UĞUR, Suat; <strong>Sosyal</strong> Güvenliğimizdeki Son Gelişmelerin Değerlendirilmesi,Dokuz Eylül Üniversitesi <strong>Sosyal</strong> Bilimler Enstitüsü Dergisi, Cilt 4, S. 2, Đzmir,2002, s. 1319


tehlike ve olaylara karşı bir güvence arayışı sonucu ortaya çıkmasınedeniyle, sosyal güvenliğin varoluş nedeni tehlikelerle karşılaşanbireylere asgari bir koruma güvencesi sağlama olduğunu söyleyebiliriz.Küreselleşme sürecinin de ortaya çıkarmış olduğu olgular veekonomik krizler günümüzde sosyal güvenlik kavramının öneminidaha da artırmış, 24 zaman içindeki gelişmeler ve yeni ihtiyaçlarkarşısında özellikle kapsam ve yöntem açısından yeniden yapılanmagereksinimi duyulmuştur. Bu gereksinimler sonucunda sosyal güvenliğinstandardizasyonu bakımından önemli değişiklikler yaşanmaktadır.Nitekim bir görüşte belirtildiği gibi, sosyal güvenlikkavramı nitelik ve kapsamında güçlük yaşanmaktadır ki, bu daonun dinamik ve devamlı gelişmeye açık yapısından kaynaklanmaktadır.Bu özelliğin doğal sonucu olarak bu kavram hakkında sonsözün söylenmediği, sosyal güvenliğin henüz evrimi tamamlamadığıve gelişme sürecinde bir hak olarak nitelendirildiği söylenebilir. 25<strong>Sosyal</strong> güvenlik kavramını açıklamak ve herkesçe anlaşılırşekilde çerçevesini çizmek o kadar da kolay değildir. Bu deyimiaçıklığa kavuşturmak için sadece sosyal güvenlik politikalarınınizahı ile mümkün olmayacağı ve aynı zamanda sosyal güvenliksistemlerinin de bu kapsamda incelenmesi gerekeceği ifade edilmektedir.Nitekim sosyal güvenlik politikaları sosyal korumanınamaç ve hedefini belirlediği gibi, sosyal güvenlik sistemleri ise hembu amaçları, hem de bu amaçlara ulaşmak için hukuksal tekniklerikapsar. Bu sebepledir ki, sosyal güvenlik teriminin açıklanması içinhem bu düşünceyi, hem de bu düşüncenin işlevini sağlayankurumsal yapının göz önünde tutulması ve tanımın yapılmasındakavramın her iki boyutuyla kapsamını belirlemek gerekir. 26<strong>Sosyal</strong> güvenliğin bir sistem olarak varlığının kaynakları; 27• Bir insan hakkı olması,24GÜZEL -OKUR, 2004. s. 225SÜZEK, Sarper; Đş Güvenliği Hukuku, Ankara, 1985, s. 29–3026GÜZEL -OKUR, 2004. s. 227ÇUBUK, Ali; “<strong>Sosyal</strong> Politika ve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>”, Gazi Üniversitesi, Ankara,1983, s.165; KOÇ, Muzaffer; <strong>Sosyal</strong> Güvenliğin Kökeni, Đş Güç EndüstriĐlişkileri ve Đnsan Kaynakları Dergisi, 2004 Cilt: 6 S (Erişim Tarihi: 22.01.2009)10


• Bir kamu görevi olması,• <strong>Sosyal</strong> risklerin yol açabileceği gelir kayıpları ile giderartışlarının zararlarından kurtarıcı bir sistem olması,• Bu zararlara karşı bireylere azami çalışma gücünü yenidenkazanma ve asgari insan haysiyetine yaraşır asgari gelirgarantisi sağlayan bir sistem olması,• Koruduğu esas birimin aile olması ve aile çevresine sahipolmayanlara da sosyal refah hizmetleriyle işbirliğigerektiren bir sistem olması,• Birbirini bütünleyen sosyal sigorta, sosyal yardım vehizmet araçlarını kullanarak ülkedeki tüm bireyleri açıktabırakmayacak şekilde kapsamayı amaçlayan sistem,olmasıdır.Sosyo-ekonomik haklar grubu olarak ikinci kuşak insanhakları olarak nitelendirilen sosyal güvenlik uygulamaları özellikleĐkinci Dünya Savaşı sonrası gündeme gelen refah devleti/sosyaldevlet kavramını gerçekleştirmiştir. 281. <strong>Sosyal</strong> RisklerÇağdaş hukuk sistemlerinde sosyal güvenlik kavramı, “sosyalrisk” olarak adlandırılan olayların olumsuz sonuçlarını onarmadüşüncesine bağlandığı görülmektedir. Genel olarak sigortanıntemel unsurları arasında yer alan risk kavramı 29 sosyal güvenlikhukukunu doğrudan ilgilendirmektedir. Bu anlamda sosyal riskhem sosyal güvenlik politikalarının hem de sosyal güvenlik sistemlerininvarlık nedeni olmakla birlikte, bu politika ve sistemleriyönlendirici işleve de sahiptir 30 . <strong>Sosyal</strong> riskler modern dünyadasadece bireysel değil, her şeyden önce toplumda yaşayan bir bireyinuğradığı zarardır. Bu anlamda bireysel tehlikelere toplumsal nitelik28GÜVERCĐN, Hüseyin Cemal; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Kavramı Ve Türkiye’de <strong>Sosyal</strong>Güvenliğin Tarihçesi, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Mecmuası, Cilt 57,Sayı 2, Ankara, 2004. s. 89-9529BAŞBUĞOĞLU, Tarık; Uygulamalı Türk Ticaret Kanunu, Açıklamalar,Đçtihatlar, 2. Cilt, Yetkin Yayınları, Ankara, 1988, s. 163630GÜZEL-OKUR, 2004. s. 211


kazanmakla birlikte, eski niteliği ile bir hak olma özelliğininötesinde yükümlülüğe geçiş yaptığı söylenebilir. 31Azerbaycan Hukukunda sosyal risk kavramı kullanılmamış,ancak kavram olarak aynı anlama gelecek diğer bir kelime “sosyalsigorta hadisesi” terimine yer vermiştir. “<strong>Sosyal</strong> Sigorta HakkındaYasa”’da yer alan tanıma göre sosyal sigorta hadisesi hadiseningerçekleşmesiyle kişiye sosyal sigorta kurumundan ödeme hakkıkazandıran hallerdir. Rusya Federasyonunun 1999 tarihli “Zorunlu<strong>Sosyal</strong> Sigortanın Esasları Hakkında” yasasına göre ise, bu kavram“sosyal sigorta riski” olarak yer almıştır. Kanuna göre sosyal sigortariski, çalışan ve diğer kategorilerde yer alan vatandaşların maddi vesosyal durumunu değiştiren ve meydana gelmesi ile zorunlu sosyalsigortadan yararlanması olasılığı olan hadiselerdir. Hukukliteratüründe sosyal riskin sosyal öneme sahip önem arz edennedenlerle gelirin kaybı, sosyal yardıma muhtaç çocuk ve ailenindiğer üyelerinin ihtiyacı olan harcamalar, tıbbi ve sosyal hizmetlerebağlı olarak maddi ihtiyaçların söz konusu olacağı haller olaraktanımlama yapılmıştır. Aynı zamanda nitelik olarak;• Toplumsal istihdamın teşkili,• Objektif sebeplere bağlı olarak meydana geldiği,• Gerçekleşmesinin muhtemel olması,şeklinde sosyal riskin niteliği vurgulanmaktadır. 32 Bu görüşdiğer yazarlarca da kabul görmüştür. 33<strong>Sosyal</strong> riskler gelir ve kazanç kaybına yol açan belirli sosyaltehlikelerdir. Başlıca olarak, mesleksel, fizyolojik veya sosyo-ekonomikriskten dolayı sürekli veya geçici olarak ortaya çıkan bu tehlikegelir ve kazanç kaybına uğrayan şahısların geçinme ve yaşamaihtiyaçlarını zorlaştırmaktadır 34 . Mesleksel riskler olarak, iş kazalarıve meslek hastalıkları, fizyolojik riskler olarak hastalık, analık,sakatlık, yaşlılık, ölüm gibi riskler, sosyo-ekonomik riskler olarakise aile ve işletme hayatında meydana gelen işsizlik, evlenme ve31TUNÇOMAĞ, 1987, s. 332MAÇULSKAYA, Elena; Pravo Sotsialnogo Obespeçeniya; PerespektivıRazvitiya, Moskva, 2000, s. 1233ALĐYEV, Маyis; Sоsyаl Teмinаt Hukuku, Аdilоğlu Matbaası, Bаkü, 2007. s. 2434TALAS, 1983, s. 323; ARICI, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, 1999, s. 812


çocuk sahibi olma, konut ihtiyacı olarak sayılması mümkündür. 35Sovyet yazarlarınca 36 ise, XX. Yüzyıl başlarında kapitalist sistemiçinde sosyal güvenliği gerekli kılan riskler yine üçe ayrılmıştır;• Đktisadi nitelikli riskler; örneğin işsizlik, iş kazaları, meslekhastalıkları;• Fizyolojik nitelikli riskler; örneğin hastalık nedeniyle geçiciveya sürekli işgücü kaybı, hamilelik, doğum, yaşlılık;• Dемоgrаfiк nitelikli riskler; örneğin çocukların korunmasıve gelişimi;Bir başka sınıflandırma fiziki riskler ve iktisadi risklerşeklindedir. Bu sınıflandırmaya göre; 37• Fizikî riskler: Hastalık, maluliyet, yaşlılık, analık, kazalar,ölüm.• Đktisadî riskler: Đşsizlik ve aile gelirinin çocuk sayısınabağlı olarak yetersizliğidir.Yukarıda da belirtildiği üzere gelir kayıplarına yol açanriskler, gider artışlarına yol açan riskler diye ayırıp, bunları dakendi içlerinde ayrıca sınıflandıranlar ve daha başka bakış açılarınagöre ayırım yapanlar da vardır. 38Sovyetler Birliğinin kurulması ile bu coğrafyada yaşayantoplumda birçok riskler ortadan kaldırılmıştır. Bu dönemde daranlamda sosyal risk kavramı çerçevesinde yalnız iktisadi sebeplerleortaya çıkan tehlikeleri kapsamakta idi. Örneğin, SSCB’de işsizlikkavramı sosyal risk olarak anlam ifade etmemekte idi. Çünküülkede tam anlamıyla işsizlik ortadan kaldırılmış, nüfusuntamamının istihdam sorunu karşılanmıştır. Teorik olarak “sosyalrisklerden korunma” kabul edilmemekte olup, sosyalist sistemdesosyal güvenliğe gerek duyulmadığı, söz konusu tedbirlere kapitalist35TUNCAY-EKMEKÇĐ, 2005, s. 8-936GЕLFЕR, А.L.; Prоlеtаrсkаya Rеvоlyutsiya Đ Sоsiаlnое ОbеspеçеniеTrudyaşiksya, Мoskva, 1919, s. 637YAZGAN, Turan; Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sistemi ve Meseleleri. Đstanbul, 1981,s.1438TUNÇOMAĞ, 1990, s. 1513


ejiminin hakim olduğu batılı ülkelerde ihtiyaç duyulduğu görüşühakimdir. <strong>Sosyal</strong>ist devlet işgücü kaybına uğramış vatandaşlarınakapitalist rejimlerde olduğu gibi yardım ve merhamet göstermezihniyetiyle yanaşmadığı savunulmaktadır. Çalışanlar işgücü kaybıve diğer risklerle karşılaşıldığı durumlarda, devlet nezdinde toplananbu gelirle yaşamını garanti altına alma düşüncesi, üretmişoldukları gelirin bir kısmını devlete bırakmakta olduğu görüşüağırlık kazanmıştır. 39 Buna rağmen çalışanların ve onun aile üyelerifizyoloji veya demografik nedenlerle gelirlerinin olmaması veyadüşük olması nedeniyle sosyal güvenlik sistemine gerek duyulduğu,objektif bir zaruret var olduğu, bu nedenle rejim içinde sosyalist tiplisosyal güvenlik sistemine gerek olduğu ifade edilmiştir. 40Sovyet hukuk sisteminde birinci ve ikinci grup sosyal güvenlikteminat çeşitleri şeklinde ayrıma gidilmiştir. Birinci grubaemeklilik ve yardım sigortalarını kapsayan nakit ödemeler şeklindeuygulanan geçici işgöremezlik, kadınlara hamileliye ve doğuma göreyardım, çocuğun doğumuna göre ve çocuğun 1.5 yaşına kadar bakımyardımı, defin yardımı, az gelirli ailelere çocuk yardımı, yaşlılıkaylığı, ölüm aylığı, maluliyet aylığı ve bazı kategoride çalışan işçilereuzun yıl hizmet aylığı uygulanmakta idi. Đkinci gruba ise, çalışanlarınsanatoryum ve kaplıca tedavisi, dinlenme evleri temini, perhizyemekleri, çalışanların çocuklarının yaz ayları dinlenme evler uygulamalarıve diğer sağlık ve sıhhiye uygulamaları dahil idi. Sağlık vetedavi hizmetleri ülke çapında ücretsiz uygulanmakta idi. 41Günümüzde kabul edilen normlar açısından ILO'ya 42 göresosyal güvenlik sistemi kamu programları aracılığı ile hastalık,analık, çalışma gücü kaybı, işsizlik, maluliyet, yaşlılık, ölüm nedenleri,çocuk sayının artmasına bağlı olarak kazancın önemli ölçüdeazalması veya kesilmesi ile ortaya çıkan ekonomik ve sosyal tehlikelerekarşı bireylerin koruma altına alınması, sağlık açıdan korunmasıve çocuklarla birlikte aile yaşamının desteklenmesini kapsamaktadır.Uluslararası Çalışma Örgütünün 28 Haziran 1952 tarih39GЕLFЕR, Prоlеtаrskаya, 1919, s.740ALĐYЕV, Sоsiаl Teмinаt Hukuku, s. 2841Hukuk Ensklopedi Luğeti, Bakü, 1991. s. 385;42DĐLĐK; Sait, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, Ankara, 1991, s. 6; BUYANOVA. Marina-KOBZEVA, Svetlana-KONDRATEVA, Zoya; Pravo Sotsialnogo Obespeçeniya,Moskva, 2004, с. 8; TUNÇOMAĞ, 1987, s. 4–514


ve 102 sayılı sözleşmesi ulusal hukuklar için bir model teşkiletmekte ve sosyal riskleri liste halinde belirterek bunların tümüneveya bir kısmına sosyal koruma sağlanmasını üye devletten istemektedir.Bu riskler; hastalık, analık, sakatlık, yaşlılık, iş kazası vemeslek hastalığı, ölüm (sağ kalan hak sahiplerinin korunması),ailevi yükler, işsizlik olarak sayılmıştır.Batı ülkelerinin tümü 102 sayılı antlaşmanın tüm risklerinikarşılamış olup, hatta bazı ülkeler; örneğin Yeni Zelanda sosyalgüvenlik sistemi kapsamına doğa risklerini de alarak bu sınırıaşmışlardır. 43 Gelişmiş ülkelerde sosyal güvenlik alanında kazanılmışolan tecrübe ve gelişmeler, bir örnek olarak diğer ülkelere yolgöstermektedir. Hatta bazı ülkelerde sosyal güvenlik veya sosyalsigortalar sistemi bulunmayan ülkeler de bu sistem ve kurumlarınbulunmayışına rağmen uluslararası tecrübeleri dikkate alarak,ülkede ortaya çıkan sosyal riskleri çözmeye uygun politikalaryürütmektedirler. 44Yukarıda sayılmış olan riskler insanların yaşamında karşılaşabileceğive sosyal yaşamdan kaynaklanan riskler olup genel olaraksadece bunlarla kısıtlı kalmamaktadır. <strong>Sosyal</strong> yaşama bağlı olansavaş, trafik kazası gibi birçok riskler vardır ki, sosyal güvenlikpolitikaları bu riskleri kapsamamakta ve benimsememektedir. 45<strong>Sosyal</strong> yaşama bağlı olduğu halde sosyal güvenliğin kapsamınaalınamayacağı gerçeğinden yola çıkarak sosyal risklerin özelliklerinibelirlemek için bu risklerin ortaya çıkış nedenine dayanılamayacağısöylenmektedir.<strong>Sosyal</strong> riskleri tanımlamak için risklerin bireyler üzerindekietkileri dikkate alınmalıdır. <strong>Sosyal</strong> riskler bireylerin ekonomikdurumlarını etkilemekte olup, bazı durumlarda bireylerin gelirininazalmasına, bazen de giderlerinin çoğalmasına yol açmaktadır.<strong>Sosyal</strong> güvenliğin sağlanabilmesi için sosyal risklerin doğuracağıgelir kayıpları ve gider artışlarının karşılanması gereklidir. Çünküsosyal risklerin yalnız kişi için istenmeyen sonuçlar doğurmaklasınırlı kalmayacağı, toplum için de birçok sakıncalar doğuracağı43TUNÇOMAĞ, 1987, s. 544PĐETERS, Deni; <strong>Sosyal</strong> Güvenliğin Esas Prensipleri, Bakü, 2001, s. 3545TUNCAY-EKMEKÇĐ, 2008, s. 515


kesin olup, risklerin karşılanması yalnız kişinin değil, toplumuntamamının yararına olacaktır.2- Dar Anlamda <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Sanayi devriminin ürünü olarak ortaya çıkmış sosyal güvenlikkavramı 46 , “esas amacı, çalışma gücünü, beden ve ruh sağlığınıdevam ettirmek için gerekli kaynaklarını, sürekli veya geçici birşekilde kaybedenlere kolektif veya toplum olarak yardım etmeksuretiyle onları ihtiyaçların esiri olmaktan kurtarmaya çalışan” 47 birsistemi ifade etmektedir. Nitekim insanların sosyal güvenlik sorunlarısanayileşme öncesi, yoksulluktan ve tehlikelerden korunma,temel ihtiyaçları sağlama ve yarınları güvenceye alma, gelenekselkurumlarca karşılanırken, sanayileşmenin hızlanmasıyla farklı birboyut ve nitelik kazanmıştır. 48Dar ve geniş anlamda ifade edilen soysal güvenlik kavramıfarklı şekillerde ifade edilmektedir. Dar anlamda sosyal güvenliktemel olarak kişilerin istek ve iradeleri dışında meydana gelen veonların malvarlığında, gelirlerinde ve çalışma gücünde kayıplara yolaçarak kendilerinin ve geçimini sağlamakla yükümlü olduklarıkişilerin yaşamlarının devamını güçleştiren ya da imkânsız halegetiren tehlikelerin zararlarını telafi ve tanzim etmeye yönelikönlemlerden oluştuğu ifade edilmektedir. 49 Genel olarak tümülkelerde karmaşık hukuk normlarının belirli bir kısmının “sosyalgüvenlik sistemi” şeklinde nitelendirildiği ve genel olarak sosyalgüvenlik politikalarının dar bir çerçevede sosyal güvenlik kavramınabırakıldığı izlenmektedir. 50 Bu anlamda sosyal güvenliğin fertlerinyüzyüze kaldığı tehlikelere, diğer ifadeyle sosyal risklere karşıkorunmasını ve risklere karşı bir sosyal güvence sağlanacağışeklinde dar çerçeve çizilmiştir. 5146YAZGAN, Turan; Đktisatçılar Đçin <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Ders Notları, Đstanbul, 1992,s. 37-4547YAZGAN, Đktisadi ve Mali Yönüyle <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, s. 1648AYDIN, Ufuk; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sorunlarının Çözümünde Özel Sigortalar,Anadolu Üni. Yay. No.117, Eskişehir, 1999, s. 449 Türk Sanayici ve Đşadamları Derneği, 1997, Ekim, Yayın No: TÜSĐAD-T/97-10/21750GÜZEL -OKUR, 2004. s. 751ARICI, Kadir; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Dersleri, 1999, s. 316


Günümüzde sosyal güvenlik sistemleri fertlerin yaşamınıetkileyen risklerin tamamını kapsamamakta, sadece onun ekonomikgüvencesini etkileyen sosyal riskleri kapsamaktadır. Bu risklerdenfizyolojik olanları-hastalık analık sakatlık yaşlılık, ölüm gibi meslekiolanları- (meslek hastalığı ve iş kazaları), sosyo-ekonomik niteliğesahip olanları (işsizlik ve aile yardımlar gibi) riskler sosyal kapsamadâhil edilmiştir. 523- Geniş Anlamda <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Karşılaşılabilecek risklerin iktisadî sonuçlarına karşı güvencesağlamayı hedefleyen sosyal güvenliğin değişik açılardan farklıtanımı yapılmıştır. Yukarıda da belirtildiği üzere dar anlamda sosyalgüvenlik; “bireyin, belirli sosyal risklerin ekonomik sonuçlarınakarşı güvence altına alınması” şeklinde; geniş anlamda sosyal güvenlikise; “dar anlamdaki sosyal güvenliğin kapsamına giren risklerinyanında ayrıca, aile, konut, şehircilik, eğitim, meslek seçmedeyardım vb. durumlardaki tedbirlerin alınması” şeklinde ifade edilmektedir.53 Buna göre, dar anlamda sosyal güvenlik; ilke olarak,asgari bir yaşam seviyesinin sağlanması ve sürdürülmesini hedefalırken, geniş anlamdaki sosyal güvenlik; mevcut refah düzeyinindaha da yukarı çıkarılmasını hedeflemekte, böylece sosyal politikave ekonomi politikası kapsamına girmektedir. 54 Ayrıca sosyal güvenliğindinamik bir niteliğe sahip olması sosyal politika ile sosyalgüvenliğin belirli bir kapsamda bütünleşmesine sebebiyet vermektedir.55Bir sosyal güvenlik sisteminin, sosyal güvenlik ihtiyacınınkarşılanması ile ilgili üç temel fonksiyonu bulunmaktadır. Gelirinyeniden dağılımını sağlama fonksiyonu fakirlik ve muhtaçlık probleminiortadan kaldırmak üzere tehlikeye uğramayandan uğrayana,yüksek gelirlilerden düşük gelirlilere, çalışan ve geliri olanlardançalışmayan ve muhtaç durumda olanlara doğru bir gelir dağılımısağlamayı amaçlamaktır. Sigorta fonksiyonu önceden bilinemeyen52DEMĐRBĐLEK, Sevda; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sosyolojisi, Đzmir, 2005, s. 19-20;DIHON, John Social Security Đn Global Perpective, London, 1999, s. 3; GÜZEL-OKUR; 2004. s. 853YAZGAN, Đktisatçılar Đçin <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, 17-23; DĐLĐK, Sait; <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong>, Ankara, 1991, Türk Tarih Kurumu Basımevi, 1991, 5-1054Türk Sanayici ve Đşadamları Derneği, 199755GÜZEL-OKUR, 2004. s. 517


veya yeterli tedbir alınamayan durumlar için ortaya çıkabilecekzararları karşılama garantisi yönünde çözüm yolları içermektedir.Tasarruf fonksiyonu ise gelecekte daha yüksek bir hayat standardısağlamak üzere, bugünkü tüketimi azaltmayı amaçlamaktadır. 56<strong>Sosyal</strong> güvenlik hukuku, bir “yeniden dağıtım hukuku” olaraktanımlanmış, ama bu dağıtımın tabi olduğu kuralların orijinalkurallar olması ve bağımsız sosyal güvenlik hukukunun varlığıiçinde bu amacın başarılı olacağı vurgulanmıştır. 57 Geniş anlamdasosyal güvenlik kavramı, kapsam ve nitelik açısından günümüzdeyürütülmek istenen sosyal güvenlik politikalarının çok dahaüzerinde bir anlam ifade etmektedir. Nitekim bu kapsamda sosyalgüvenliğin öncelikli olarak önemli fonksiyonu, siyasal iktidar, sosyalrisk anlayışını bir yana iterek ülke dâhilinde yaşayacak tümbireylere sağlayacağı asgari bir yaşam düzeyi ve bireysel ekonomikgüvenceyi sağlamaya yönelik yeniden dağıtım hukuku niteliğinebürünmesi olacaktır. 58<strong>Sosyal</strong> güvenliğin diğer bir fonksiyonu, sosyal risklerin sonuçlarınıonarmaktan öte, risklerin önlenilmesinin daha gerçekçi olacağıdüşüncesidir ki, çok yönlü bir koruma hukuku niteliğine sahipolması gerekir. Diğer bir ifadeyle, sosyal güvenlik insanların zararauğramadan korunmalarını sağlamayı ifade etmekte olup, iş yerlerindetehlikesizliğin sağlanması, istihdam projelerinin oluşturulması,işsizlere yeni iş bulunması, mesleğe yönelik eğitim ve yenimesleklere uygun olarak tedbirleri de kendi kapsamına alacaktır.Bu noktada birçok sosyal politikayla kesişecek olması ve kapsam vesınırları açısından sosyal güvenlik hukuku sınırlarının çok dahaötesine aşmış olacaktır. 59Üçüncü olarak da, görünürde sosyal risklere karşı bireysel birgüvence sağlamak olan sosyal güvenlik politikasının temel amacı,ülkede herkese kişiliğin geliştirilmesi ve insanlara mutlu bir yaşamolanağı tanımaktır. <strong>Sosyal</strong> güvenliğin kapsam ve sınırını bu şekildebelirleme her ne kadar kendi içinde olumlu görünse de, bireyin tüm56ALPER, Yusuf; “<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>te Yeni Bir Adım: Bireysel Emeklilik”;Çimento Đşverenler, Cilt: 16; Sayı: 2; Cilt 16, Ankara, 2002, s. 13,57TUNÇOMAĞ, 1987, s. 1258GÜZEL-OKUR, 2004. s. 559PĐETERS, <strong>Sosyal</strong> Güvenliğin Esas Prensipleri, s. 15; GÜZEL -OKUR, 2004, s. 618


yaşamına bağlı toplumsal sorunları bu kapsama dâhil etmek mümkündeğildir. Geniş anlamda sosyal güvenliğin bu şekilde ifadeedilmesi sosyal güvenlik hukukunun bağımsız bir hukuk dalı olmaözelliğini ortadan kaldırmaktadır. 60Sonuç olarak, sosyal güvenliğin içinde yaşanan toplumunstandartları ölçüsünde ekonomik refah ve sosyal güvenlik gibi haklarasahip olmaktan, çağdaş bir birey gibi yaşayabilme hakkına değinuzanan ve eğitim, sağlık, konut ve sosyal hizmetlerin de bu çerçevededeğerlendirilerek geniş bir sosyal haklar dizini olduğusöylenebilir. 61B- <strong>Sosyal</strong> Hukukun Tanımı<strong>Sosyal</strong> hukuk kavramı sosyal devlet kavramıyla sıkı birşekilde bağlı bir kavram olup, düzenleyeceği alan açısından kapsamve genişliğine göre tartışılmaktadır. Öncelikle bu kavrama girişyapmak için sosyal devletin tanımına dikkat edelim. <strong>Sosyal</strong> devletikısaca, “sosyal adalet ve sosyal güvenliği sağlamak ve herkes içininsan haysiyetine yaraşır asgari bir hayat düzeyini gerçekleştirmekleyükümlü bir devlet olarak” tanımlamaktadır. 62Devletin sosyal barışı ve sosyal adaleti sağlaması amacıylasosyal ve ekonomik hayata aktif müdahalesini gerekli ve meşrugören bir anlayış” olarak tanımlanan “sosyal devlet” diğer bir ifadeyle,herkese insan onuruna yaraşır asgarî bir hayat seviyesi 63 sağlamayıamaçlayan bir devlet anlayışı olarak ifade edilebilir. Devletile endüstri toplumu ve işçi sınıfı arasındaki karşıtlıktan ortayaçıkan sanayi devriminin ürünü olan sosyal devlet, 64 devletin sosyalve ekonomik hayata müdahalesi yoluyla, sınıf çatışmalarını yumuşatanve millî bütünleşmeyi sağlamaya çalışan bir devlet anlayışıdır”.6560GÜZEL -OKUR, 2004. s. 761MARSHALL, Thomas-BOTTOMORE, TOM.; Yurttaşlık ve Toplumsal Sınıflar.(Çev. A. Kaya), Gündoğan Yayınları, Ankara, 2000, s. 21.62ÖZBUDUN, Ergün; Türk Anayasa Hukuku, Ankara, 2005, s.102.63ÖZBUDUN, age. s. 10464HUBER, Ernest, Modern Endüstri Toplumunda Hukuk Devleti ve <strong>Sosyal</strong>Devlet,” AÜHFD, C.XXVII, S. 3–4, Ankara, 1970, s.3465ÖZBUDUN, age. s. 9919


Ülkede yaşanan olumsuzlukları asgari bir düzeye indirmeyeçalışan sosyal devlet amacına ulaşmak için sosyal program uygulamaktadır.<strong>Sosyal</strong> güvenliğe insanların geleceğini garanti altınaalmak ve güvence sağlamak için sadece bir kurallar bütünü olarakdeğil, daha geniş manada sosyal program veya sosyal politika olarakbakmak daha doğru olacaktır. Nitekim sosyal güvenlik kendisinioluşturan hukuk kuralları açısından bir hukuk dalı olmakla birlikte,sosyal politikanın bir parçası olarak sosyal risklere karşı korunmave sosyal adaletin sağlanması için oluşturulan kural, ilke, yöntem veönlemler bakımından bir sistemdir. 66 <strong>Sosyal</strong> güvenlik politikalarısosyal korumanın amaç ve hedefini, sistemler ise hem amaçları hemde amaçlara ulaşmak için oluşturulan özgün hukuksal tekniklerikapsar. 67Avrupa’da sistem <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukukunu da içine alacakşekilde, tüketicinin, kiracının, çocukların, analığın, sağlığın korunması,işsizlere iş bulunması, eğitim, konut hakkı, gibi birçok sorunlarıda içine alacak şekilde “<strong>Sosyal</strong> Hukuk” olarak adlandırılmaktadır.68 Örneğin, Alman Hukukunda, <strong>Sosyal</strong> Hukuka dâhilkanunların bir düzenleme çerçevesinde toplanması amacıyla1970’lerde çalışmalar başlatılmış olup ve halen bu süreç devametmektedir. 69 <strong>Sosyal</strong> hukuk kavramı çok geniş bir tanım olup,günümüz devletlerinde devlet, toplum ve hukuk düzeni bakımındanoldukça büyük bir önem taşımakla birlikte tek anlamlı olmayan bukavramın sınırlarının çizilmesinin kesin olarak mümkün olmadığıve sosyal hukukun düzenlediği sosyal ilişkilerin çerçevesininbelirlenmesi hakkında doktrinin ortak bir noktada birleşmediğisöylenmektedir. 70Đnsanların sosyal korumasını sağlayan 71 <strong>Sosyal</strong> Hukuk özelliklesosyal devlet ve sosyal politika kavramlarından yola çıkılarak66TUNCAY-EKMEKÇĐ; 2008, s. 4–567GÜZEL-OKUR; 2004. s. 268SÖZER, Ali Nazım; Türkiye’de <strong>Sosyal</strong> Hukuk, Đzmir, 1998, s. 25; TUNCAY-EKMEKÇĐ, a.g.e. s. 569CANĐKLĐOĞLU, Nurşen; <strong>Sosyal</strong> Sigortalar Ve Genel Sağlık SigortasıKanununa Gore Kısa Vadeli Sigorta Hükümleri, Çalışma ve Toplum dergisi,Đstanbul, 2006/1, Sayı 8, s. 5070KODOMTSEVA, S.B.; Sosialnaya Zaşita Naseleniya, Moskva, 1999, s. 4171KOBETS, Nikolay; Sosialnoe Pravo Đ Ego Đstoçniki/Regulirovanie SotsialnoySferı V Usloviyak Perohoda K Rınku, Moskva, 1999, s. 1020


tanımlanmaya çalışılmakta olup sosyal devlet prensibinin hayatageçirilmesini sağlayan hukuk dalı gibi sosyal politika içeriklidüzenlemelerin bütünü olarak tanımlanabilir. 72 Başka bir ifadeyle,geniş anlamda ifade edilen sosyal güvenlik kavramının kapsamınıçizmek kolay olmamakla birlikte, 73 bu kavram günümüzde “sosyalhukuk” adı verilen hukuk dalının düzenleme alanını ifade ettiği ilerisürülmüştür. 74Geniş anlamda toplumsal gerçekliklerin değiştirilmesi, ya dayeni bir toplumsal birlik yaratma, amacına yönelik kurallar bütünüseklindeki tanımlardan yola çıkılarak <strong>Sosyal</strong> Hukukun kapsamınakiracıların korunması, adli yardımda bulunma, borçlunun yaşamınısürdürebilmesi için zorunlu mallarının haciz dışı kalması, tüketicininkorunması gibi birçok konu girebilmektedir. 75 Aslında çok yönlübir kavram olan <strong>Sosyal</strong> Hukuk güçsüzleri koruyan, kişiler arasındaekonomik farklılıkları gidererek fırsat eşitliği tanımaya çalışan birhukuk dalı gibi, zayıfları ekonomik anlamda koruma için Vergihukuku, Kira Hukuku, Usul Hukuku, Ceza Hukuku gibi birçokalanda kendini göstermektedir.Genellikle <strong>Sosyal</strong> Hukuk kavramı Türkiye ve Azerbaycan’datam olarak yerleşmediği için, Türkiye’de <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku, 76Azerbaycan’da ise “<strong>Sosyal</strong> Teminat Hukuku ” deyimleri kullanılmaktadır.Bazı görüşlerde sosyal koruma kavramı ile özdeşleştirilensosyal hukuk “<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku” olarak ifade edilmekte vekoruma hukukunun kapsamına çocukların, ailelerin, annelerinkorunması, sosyal güvenlik, göç sorunları, istihdam, konut, himayegibi birçok problemler dâhil edilmektedir. 77“Ulusal devletlerin çocukları” gibi olduğu ifade edilen <strong>Sosyal</strong>hukuk, her ülkenin kendisi tarafından oluşturulan ve bağımsız bir72SÖZER, Ali Nazım; <strong>Sosyal</strong> Sigorta Đlişkisi, Đzmir, 1991, s. 373DEMĐRBĐLEK, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sosyolojisi, s. 2074SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Sigorta s. 775SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Sigorta s. 2-376TUNCAY-EKMEKÇĐ, 2008, s. 577Aktualnıe Problemı Usileniya Sosialnoy Napravlennosti Ekonomiki Rossii-(Voprosı Teori Đ Praktiki), Moskva, 1999, s. 314-315; MĐRONOVA, Tamara;Pensionnoe Strahovanie V Konventsiyah MOT, “Sosialnaya Zaşita”, 1998, No:2, s. 43-4721


sosyal sistemin bulunduğu ve de ortak bir tarih olması anlamınageldiği, ama diğer ülkelerden etkilenmediği veya yabancı bir modelinöncelik etmediği anlamına gelmediği söylenebilir. 78 Toplumunsosyal korumasının teşkili ve gerçekleştirilmesi ile ilgili sosyalilişkileri düzenleyen kurallar bütünü olarak sosyal hukuk çok yönlübir hukuk dalı olarak cemiyette sosyal gerginliği azaltmaktadır. 79Günümüzde sosyal güvenlik inkişaf etmekte olup serbestpiyasa şartları kapsamında nitelik değiştirmektedir. Mükemmel birsosyal koruma sağlanması adı altında sosyal ilişkiler nitelik değişikliğineuğramakta ve yeni riskler ortaya çıkmaktadır. Değişimsosyal güvenlik teriminin sosyal hukuk terimi ile değiştirilmesine vesosyal koruma gerektiren problemlerin tamamının bu sistem kapsamındaçözümlendirilmesi doğru olacaktır.C- <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> ve <strong>Sosyal</strong> Hukuk KavramlarınınMukayesesi<strong>Sosyal</strong> Hukuku geniş ve dar anlamda ele almak mümkündür.Geniş anlamda <strong>Sosyal</strong> Hukuk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukukundan dahakapsamlıdır. Diğer hukuk dallarını; örneğin, Ticaret Hukuku,Tüketim Hukuku, Kira Hukuku gibi dalları içine alacak olan sosyalhukuk sosyal korumaya ihtiyaç duyan birey ve gruplar açısından çokgeniş bir yelpaze çizmesi gerekir. Diğer hukuk dallarıyla iç-içegirmesi sosyal hukukun sınırlarının belirsizleşmesine neden olmaktadır.80Dayanağı sosyal sorunlar olan sosyal hukuk, sosyal politikaile ilgili kurallar bütünüdür. Dar anlamda çalışma mevzuatındanmeydana gelmekte ve bireylerin karşılaştıkları işgöremezlik, çokçocukluluk gibi sosyal sigortalar kapsamı içinde değerlendirilenmesleki, fizyolojik ve sosyal risklere karşı korunmayı ifade78BERND, Baron Von Maydell; <strong>Sosyal</strong> Reform ve Karşılaştırmalı Hukuk, (Çev.Alpay HEKĐMLER), s. 8, ÇEĐS. Dergisi, http://www.ceis.org.tr/dergiDocs/makale117.pdf, Erişim Tarihi-22.01.200979LEPĐHOV, M.Đ.; Pravo i Sotsialnaya Zaşita Naseleniya v Rossii, Moskva, 2000,s. 11; ALĐYEV; Mayis, <strong>Sosyal</strong> Teminat Hukuku ve <strong>Sosyal</strong> Hukuk; KarşılıklıĐlişki ve Çağdaş Bakış, Аzerbаycаn МЕА-nın Haberleri, Huмаnitаr VeToplumsal Đlimler Serisi, No: 7, Bakü, 2006, s. 244-25380Bkz. SÖZER, Türkiye’de <strong>Sosyal</strong> Hukuk, s. 2622


etmektedir. Kavramın kapsamının çok daha geniş tutulması halindeçalışma koşullarını düzenleyen Đş hukuku kurallarının da aynıkapsamda olduğu düşünülecek ve yukarıda da ifade edildiği gibisınırlar belirsizleşerek diğer hukuk dallarıyla iç-içe girme halleri sözkonusu olacaktır. Bu nedenle, sınırları daha belirgin tutarak,korunmalarını sağlamak üzere haklarında özel düzenleme gerekliliğiolan özel olarak korunması gerekli olan yaşlı, yoksul, sakatkesimi sosyal hukukun kapsamı içinde sayılarak diğerleri tekniknedenlerle kapsamın dışında tutmak lazımdır. 81Belirtmek gerekir ki, tıpkı <strong>Sosyal</strong> Hukukta olduğu gibi, <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> Hukuku da dar ve geniş anlamlı olmak üzere ikiyeayrılabilir. Dar anlamda ele alındığında işgöremezlik hallerindegelir kaybının telafi ve sağlık yardımları yanında aile ve issizlik yardımlarınıkapsar. Geniş anlamda ele alındığında ise ayrıca istihdam,genel ve mesleki eğitim, meslek seçmede yardım, genel sağlık vekonut gibi konulan kapsar. Dar anlamda <strong>Sosyal</strong> Hukuk ile genişanlamda <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukukunun eş anlamlı olmadığı ifadeedilir. 82Sözü edilen iki kavram arasında çizginin kesin olarak belirlenmesineredeyse imkânsız olarak görünmektedir. <strong>Sosyal</strong> hukukunkapsamı içinde sayılan kavramların geniş anlamda ifade edilensosyal güvenlik kavramı ile özdeşleştiği, diğer anlatımla dar anlamdasosyal hukuk kavramıyla geniş anlamda sosyal güvenlikkavramının aynı anlamı ifade ettiği söylenebilir. Geniş anlamdasosyal güvenlik mesleki ve genel eğitim, istihdam sorunları, koruyucuve tedavi edici tıp ve konut ihtiyaçlarını kendi yelpazesi içinealdığı ve aynı zamanda sosyal refah önlemleri, yoksulluğa karşıyapılan mücadele kapsamında konut ve ulaşım gibi birçok sosyalyardım ve hizmetleri kendi içine aldığı ifade edilmektedir. 83 Diğerbir görüşe göre ise, çözümlenmesi gerekli birçok sosyal problemlersosyal güvenlik hukuku kapsamı dışında kalmakta olup, geniş veçok yönlü sosyal alanın sosyal güvenlik hukukunun imkân veyöntemleriyle düzenlenmesi beklenemez. Neticede sosyal güvenliğinsosyal hukukun bir dalı olarak değerlendirilmesi 84 ve sosyal alanın81SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Sigorta s. 7; DEMĐRBĐLEK, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sosyolojisi, s. 2082SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Sigorta s. 783ARICI, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, 1999, s. 4-584LEPĐHOV, Pravo., s. 1123


tek bir sosyal hukuk kapsamında sosyal korunmasının teşkili için buçerçevede yasal mevzuatın oluşturulması gerektiği vurgulanmıştır. 85<strong>Sosyal</strong> güvenlik terimi günümüzde en çok kullanılan terimolarak literatürde kullanılmaktadır. 19. yüzyılın sonunda Almanya’da Bismarck, sosyal güvenlik kavramına başvurmuş, bir sosyalpolitika aracı olarak sosyal sigorta modeli oluşturmuştur. 86 Gelişmeleriizleyen Avrupa ülkeleri Bismark modelini örnek alarakgelişme kat etmişlerdir. 1930'lu yıllardan sonra Amerika Birleşik-Devletleri Başkanı F.D. Roosevelt'in yaslılık ve 'ölüm sigortası yasasını<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Yasası olarak adlandırmasıyla sosyal güvenlikkavramının resmiyet kazandığının kabulü ile terimin eski bir tarihedayanmadığı söylenebilir. Genellikle batı ülkeleri olmak üzerebirçok ülkede sosyal güvenlik yerine “sosyal koruma” olarak ifadeedilen bu terim bazı hallerde primsiz sosyal güvenlik rejiminin, bazıhallerde de iş hukukunu içine alacak şekilde geniş anlamda sosyalhukukun karşılığı olarak kullanılmaktadır. 8724D- <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukukunun Araçları<strong>Sosyal</strong> güvenlik sisteminde öngörülen koruma tekniklerikendi içinde ayrılmaktadır. Çeşitli araçlarla toplumun sosyal korumasınıamaç edinmiş sistem toplumun katkısı ile ve katkısı olmadanödevlerini yapmaktadır. Yukarıda da belirttiğimiz üzere ülkedenülkeye göre her ne kadar farklılık söz konusu olsa da, genelliklepirim ödenerek sosyal güvenliğin sağlanması yanında, prim ödemedende devlet tarafından bu hizmetler verilmektedir. Birincisindekural olarak devlet katkısı olmadan sistemin gideri ödenenprimlerle karşılanmaktadır. Primsiz rejimlerde ise devlet korumayaihtiyacı olan insanlara hizmet ve yardım götürmektedir.Bu anlamda sosyal güvenlik sistemi sosyal sigorta, sosyaltazmin, sosyal yardım, sosyal hizmet ve sosyal teşvik şeklindekiyöntemler 88 sosyal güvenlik sistemi içinde yer alarak kendi aralarındada ikiye ayrılmaktadır. Primli rejim ve primsiz rejim olarakadı altında ayrılan bu araçlar sosyal güvenliğin amacını yerine getir-85ALĐYEV, Mayis; <strong>Sosyal</strong> Teminat Hukuku ve <strong>Sosyal</strong> Hukuk, s. 251-25386GÜVERCĐN, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> s. 9087TALAS, Cahit: Toplumsal Politika, 5. Baskı, Đmge Kitapevi, Ankara, 1997, s.399; SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Sigorta, s. 6; TUNCAY-EKMEKÇĐ, 2008. s. 3,88SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Devlet Uygulamaları, Đzmir, 1997, s.27


mekteler. <strong>Sosyal</strong> güvenlik sistemi bu araçlar vasıtasıyla bireyleri vegiderek tüm toplumu tehdit eden sosyal risklerin ortaya çıkaracağısosyal sorunları çözümlemeye çalışmaktadır. Nitekim toplumuoluşturan sosyal sınıfların gerek birbirleriyle gerekse toplumla olanilişkilerinden oluşan uyuşmazlık ve çatışma halleri sosyal sorunlarıkörüklemekte ve toplum düzenini tehlikeye düşürücü niteliktedir. 89Bu aşamaya gelmeden sorunları çözümlenmesi için devreye girensosyal güvenlik araçları barış, toplumsal huzur ve sosyal adaletinkorunmasında önemli görevler yüklenmiştir.<strong>Sosyal</strong> güvenlik sistemi içinde yer alan koruma teknikleriolarak genellikle primli rejimde sosyal sigorta; primsiz rejim için isesosyal hizmet ve sosyal yardım teknikleri araçları sayılmaktadır. 90Bunların dışında primsiz rejim içinde sosyal tazmin ve sosyalteşvikin bu araçlardan sayılması yerinde olacaktır. 91 Ama “<strong>Sosyal</strong>Tazmin” ve “<strong>Sosyal</strong> Teşvik” araçlarının <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>ten daha çok<strong>Sosyal</strong> Devlet kavramı içinde yer aldığı nitekim bu sebeple buaraçlardan sayılmaması savunulmaktadır. 921- Primli RejimModern dönemde kurumsallaşan sosyal ve ayrıca özel sigortalarsosyal koruma hizmeti alacak olanın önceden kuruma yapacağımaddi katkı esası üzerine faaliyet sürdürmekte olup, sigortalılarınsosyal güvenlik kurumlarından alacakları hizmet de, yaptıklarıödemelerle paralellik arz ettiği için primli sosyal güvenlik sistemleridenmektedir. 93 Prim-karşı edim, nimet–külfet ya da fayda–maliyetesaslarına dayanan primli rejimlere örnek olarak; <strong>Sosyal</strong> Sigortalarıgösterebiliriz. 94a) SigortalarĐnsan doğal afetlerin ve medeniyetin sebep olduğu tehlikelerintamamına karşı korunma gücüne sahip olmayıp, umulmayantehlikelerle her zaman karşı karşıya kalmakta ve basit önlemlerle89BOTTOMORE, B. Tom; Toplum Bilimi, Đstanbul, 1984, s. 35190GÜZEL -OKUR, 2004. s. 627; TUNCAY-EKMEKÇĐ, 2005, s. 791SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Hukuk, s. 29–3392GÜZEL -OKUR, 2004. s. 627,93TUNCAY, Can; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku Dersleri, 10. Bası, Đstanbul, 2002. s. 594ALCEYLAN, Çetin; “<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Açıkları Ve Dünden Bugüne <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> Sistemimiz”, Bütçe Dünyası, Cilt 2, S. 26, Ankara, 2007, s. 71-7225


unları gidermek mümkün olmamıştır. 95 Yaşamları boyunca tehlikelerdenkorunma, tehlikelerin meydana getirdiği zararları en azaindirgemek düşüncesi 96 ile hayatta karşılaşacakları zarar ve giderlereneden olan olayların ekonomik sonuçlarından kendilerinikorumak için önceden önlem alma ihtiyacından doğan sigorta kavramıortaya çıkmıştır. 97 Đktisadi sonuçlar doğuran tesadüfî risklerinolumsuz sonuçlarının kurumsal çerçevede bir araya gelen risktaşıyıcıları arasında paylaşılmasını sağlayan bir müessese 98 olansigorta, toplumsal dayanışmayı ve güveni sağlamakta, sosyoekonomikzararları önlemekte, uluslararası ekonomik ilişkilerin veticaretin genişlemesine yardım etmektedir. 99 Ayrıca sigorta birikimlerinyatırım alanlarına aktarılması sonucu ekonominin önemliölçüde gelişmesine sebebiyet vermektedir. 100Toplumsal yaşamda bireylerin günübirlik geçici tedbirlerlehayatını garanti altına almasının mümkün olmadığını anladığıandan itibaren sigorta kavramının ortaya çıkması başlamıştır.Medeniyetler inkişaf ettikçe, yaşam tarzları geliştikçe bu kavramortaya çıkmış, insanlar yalnız başına sorunlara karşı koyamayacaklarınıanlamış ve zorunlu olarak toplumsal yaşamdan kaynaklanançözümler bulma yoluna gitmişlerdir. Nitekim hukuki bir müesseseolarak ortaya çıkan sigorta kanun veya mukavele yolu ile bireylerinmeydana gelecek sosyal tehlikelerin sonuçlarını telefi etme düşüncesiyletasarruf ederek, sigortanın sağlamış olacağı emniyet içindesermaye birikimine aracı olmaktadır. 101 Gelecekteki bir harcama içinbugünkü harcamalardan kaçınan birey bu minvalle karşılaşacağıtehlikelere karşı kendisini ve ailesini koruma altına almayı belli95BOZER, Sigorta, s. 396UĞUR, Suat; <strong>Güvenlik</strong> Sistemlerinde Özel Emeklilik Programlarının Yeri VeGelişimi, TĐSK Yayınları, Yayın No: 244, Haziran, Ankara, 2004, s. 2097KENDER, Rayegan; Türkiye’de Hususi Sigorta Hukuku I Sigorta Müessesesi-Sigorta Sözleşmesi, 6.Baskı, Đstanbul, 1999, s. 1;98MERTOL,Can; Sigorta Hukuku Ders Kitabı,Đmaj Yayıncılık, Ankara, 2005,s.13.99GÜVEL, Enver Alper-GÜVEL, Afitap Öndaş: Sigortacılık, Seçkin Yayınları,Ankara, 2002, s. 29–31100ULAŞ, Işıl; Uygulamalı Sigorta Hukuku-Mal ve Sorumluluk Sigortaları,Ankara, 1998, s. 2101KENDER, Rayegan; Türkiye’de Hususi Sigorta Hukuku, Sigorta Müessesesi-Sigorta Sözleşmesi, 6. Baskı, Đstanbul, 1999, s. 2; BOZER, Ali; Sigorta Hukuku,Ankara, 1981, s. 526


ölçüde başarmaktadır. 102 Ekonomik ve sosyal hayatta çok büyüköneme sahip olan sigorta bir emniyet ve tasarruf aracı olması, kredisağlamayı kolaylaştırması ve sermaye birikimine de aracı olmasıgibi özelliğiyle milli ekonomiyi kuvvetlendirdiği gibi sermaye veemeğin muhafazasını da sağlamış olur. 103Türk Ticaret Kanununda yer alan tanıma göre; “Sigorta birakittir ki, bununla sigortacı bir prim karşılığında diğer bir kimseninpara ile ölçülebilir bir menfaatini halele uğratan bir tehlikeninmeydana gelmesi halinde tazminat vermeyi yahut bir veya birkaçkimsenin hayat müddetleri sebebiyle veya hayatlarında meydanagelen belli birtakım hadiseler dolayısıyla bir para ödemeyi veya sairedalarda bulunmayı üzerine alır”, 104 şeklinde düzenlenmiştir.Sigorta kavramı, “ana düşünce olarak kendi kendine yardımdüşüncesi” 105 taşıyarak ekonomik anlamda; bilinmeyen, ancak topluolarak tahmin edilebilen risklerin yol açacağı zararların giderilmesiamacıyla, zararların yol açtığı para gereksinimine ilişkin bir karşılıkayrılması seklinde tanımlanabilir. 106 Bir başka tanıma göre; “aynıveya benzer rizikolara maruz bulunan kişiler topluluğundarizikonun gerçekleşmesi sonucunda ortaya çıkacak ihtiyacın belirlibir para (prim) karşılığında giderilmesine matuf bağımsız birhukuki talebe sahip olunmasıdır”. 107aa) Sigortaların Tarihsel GelişimiĐnsanlar sosyal tehlikelere karşı 19. asra kadar kendilerigeleneksel yöntemlerle tedbirler almaya çalışıyordu. Sigorta işlemitarihinin daha eskilere dayanmasına rağmen, sigortacılığın tamolarak yaygınlaşması ve bir sektör haline dönüşmesi endüstrileşmeningelişmesi ile paralellik göstermiştir. 108102GÜZEL -OKUR, 2004. s. 9103KENDER, 1999, s. 4; BOZER, Sigorta., s. 510429.06.1956 Tarih ve 6762 Sayılı TTK. md. 1263 (09.07.1956 Tarih ve 9353Sayılı RG).105ULAŞ, Uygulamalı Sigorta. s. 1106ASUNAKUTLU, Tuncer; "Sigorta Đsletmelerinde Maliyet Unsurları Ve MaliyetOluşumu", Dokuz Eylül Üniversitesi <strong>Sosyal</strong> Bilimler Enstitüsü Dergisi, Cilt 2,Sayı 3, Đzmir, 2000, S. 1.107KENDER, 1999, s. 2;108GÜMÜŞ, Fatih; Türk Sigortacılık Sektörünün Sorunlarının Tespiti Ve ÇözümÖnerileri, Türkiye Sigorta Resurans ve Şirketler Birliği Dergisi, Đstanbul, 2006,S. 2, s. 6927


Batı ülkelerinde ticaretin ve sanayinin gelişimi ile kurumsalbir yapılaşma yönünde gelişmeler yaşanmıştır. Nitekim bu gelişmeöncelikli olarak özel sigorta alanında ortaya çıkmıştır. <strong>Sosyal</strong>güvenlik açısından özel sigortadan yararlanma düşüncesiyle ilkolarak 19. yüzyılda Đngiltere’de uygulanmaya başlamış olup dahasonra Avrupa ve ABD gibi ülkelere yayılmıştır. Haftalık prim karşılığındaölüm ve yaşlılığa karşı sigorta yapan bir şirketin başlatmışolduğu bu uygulama sosyal güvenlik açısından hızla geliştirilerekileri dönemlerde emeklilik programlarının ortaya çıkmasına vesileoldu. Nitekim 1875 yılında ilk özel emeklilik programının ABD’deuygulanmaya başlamasından sonra geliştirilen bu sistem sonrakiyıllarda Đngiltere, Đsviçre ve Hollanda gibi ülkelerde daha dagelişerek ABD’nin önüne geçilmiştir. 109Almanya’da da sosyal güvenliğin sağlanmasında, sosyalsigortalardan önce özel sigortalardan yararlanılmış ve başlıca araçolarak özel sigorta şirketleri ve yardımlaşma ve dayanışma sandıklarıetken olmuşlardır. Almanya'da özel sigortalar yangın ve deniztaşımacılığı sigortasından başlayarak ve sonra da aynı zamandahayat sigortası alanında faaliyet göstererek 19. Yüzyılda yaygınlaşmayabaşlamıştır. Ama özel sigortanın sosyal güvenliğe etkileri dolaylıolup sosyal güvenlik ve işçiler açısından fiili bir önem taşımadığıvurgulanmıştır. 110 1877 yılında yaşanan ağır bunalım ülkedeçalışanların durumunu daha da ağırlaştırmış olup sefalet içindeyaşayan işçilerin durumunu iyileştirmek için geleneksel ve özelsigorta yöntemleri yetersiz kalması reformlar yapılmasını gerektirmiştir.Nitekim özel sigortalarla başarı sağlanmaması yönetimisosyal sigortaya yönlendirmiştir. 111Sigorta şirketlerinin yaygınlık kazanarak rekabet ortamıiçinde gelişme sağlaması üzerine toplumun sosyal güvenlik sorunlarınınbu tür bir yapı üzerinden çözümlenemeyeceği anlaşılmış vebu nedenle Bismarck’ı sorunların çözümü için sosyal sigorta an-109UĞUR, Özel Emeklilik, s. 45-46110DĐLĐK; Sait, <strong>Sosyal</strong> Güvenliğin Tarihsel Gelişimi, Ankara Üniversitesi, SBFDergisi, Ankara, 1988, Cilt 43, s. 76-77111GÜZEL-OKUR, 2004, s. 17-18; MOLLAMAHMUTOĞLU, Hamdi; “<strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> ve Özelleştirme” Tebliğler, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sorunlar-Çözümler,Özçelik-Đş Sendikası Yay. No:15, Şubat, Ankara, 1999, s. 99; UĞUR, ÖzelEmeklilik, s. 4628


layışına yönlendirmiştir. 112 Bismarck’ın 1981 yılında Alman Parlamentosunasunmuş olduğu reformlar kapsamında tüm vatandaşlarınve özellikle yoksulların yaşamını iyileştirme düşüncesiAlman <strong>Sosyal</strong> Sigortalar Sisteminin esasını koymuştur. Bu doğrultudatemel yasalar olarak 1883’te Almanya’da hastalık sigortası,1884 yılında Đş Kazası, 1889’da Yaşlılık ve Malullük sigortaları kurulduve yaklaşık 20 yıl boyunca dünyada tek örnek olarak kaldı. 113Diğer ülkelerde de 19. asrın sonlarından itibaren birer ikişersigorta kolları kurulmaya ve yaygınlaşmaya başladı. Norveç’te 1905yılında hastalık sigortası, Đsveç’te 1913 tarihli yaşlılık ve sakatlıksigortası, 1911’de Đsviçre’de iş kazalarına karşı zorunlu sigorta,sistemi kuruldu. Đngiltere’de 1908’de yaşlılık sigortası, 1911’debütün işçiler için hastalık, sakatlık sigortası ve bazı kategori işçileriiçin dünyada ilk kez işsizlik sigortası, Fransa’da ise 1910’da sınırlıbir uygulama alanı olan ilk zorunlu sigorta olan yaşlılık sigortasıkuruldu. 1929 ekonomik bunalımını izleyen yıllarda <strong>Sosyal</strong> Sigortauygulamaları Güney Amerika ülkelerinde, Birleşik Amerika veKanada’da yayıldı ve Đkinci Dünya Savaşı’ndan sonra sosyalsigortalar hemen bütün ülkelerde kabul edilme yoluna girdi veyavaş-yavaş sosyal güvenlik sistemlerine dönüştü”. 114bb) Sigorta TürleriSigorta hukuku sosyal sigortalar ve özel sigortalar olmaküzere iki büyük kola ayrılır. Özel sigortalar ihtiyari ve kaynağınısözleşmeden almasına karşılık, sosyal sigortalar genel kamuçıkarlarının korunması amacına yönelik, zorunlu olup, devletçeörgütlenmiş ve kaynağını yasadan almaktadır. 115<strong>Sosyal</strong> sigortalara kişiler bulundukları statüler dolayısıylatabi olur. Temelinde bir zorunluluk unsuru yatan sosyal sigortalaraçısından kişinin iradesinin bir önemi bulunmamaktadır. Bu anlamdabelli bir geçim düzeyine erişmek ve çalışma imkânı olmayan hallerdeyeterli derecede güvence sağlamak amacıyla kurulmuştur. 116112AYHAN, Abdurrahman; <strong>Sosyal</strong> Sigorta ve Özel Sigorta Arasında Đlişki veFarklara Bir Bakış, Esader, C. 5, S. 1 Haziran, Eskişehir, 1987, s. 399113GÜZEL-OKUR, 2004, s. 18-19;114TALAS, Cahit; <strong>Sosyal</strong> Ekonomi, Ankara, 1976, s. 533-35115ULAŞ, Uygulamalı Sigorta, s. 1; TUNCAY, 2005, s. 14116BOZER, Sigorta, s. 529


30aaa) Özel SigortaĐsteğe bağlılık ve akit serbestîsi ilkesinin egemen olduğu özelsigorta Özel Hukuk içinde düzenlenmiştir 117 . Bugün dünyadagelişmiş bir teknik olarak özel sigorta, bir araya gelerek bir topluluğuoluşturan kişileri ve onların malvarlığını tehlikeler, rizikolarsonucu oluşacak zararlara karşı güvence altına almayı hedeflemektedir.Doğacak zararların karşılanması için bu topluluğa mensupkişiler tarafından belirli bir prim sigortacıya ödenerek ileride olasıtehlike gerçekleştiği takdirde, sonuçları bir topluluk arasındadağıtılarak karşılanmaktadır. 118Yasalardan kaynaklanan zorunluluk ilkesinin hâkim olduğusosyal sigortalardan farklı olarak, özel sigortalarda asıl amaç karetmek olup bu niteliği sosyal sigortalardan farkını ortaya koyan enönemli faktörlerden biridir 119 . Tehlikeye maruz kalmış kişiye pirimkarşılığında bağımsız bir talep hakkı veren özel sigorta 120 , kişilerinkarşılaşmaları kesin olmayan ekonomik kaybın giderilmesi için miktarıkesin belli olan bir limit kapsamında zararları karşılamaktadır.121Sigorta hukukunun iki ana kolundan biri olan özel sigorta 122niteliği gereği sosyal sigortalarla aynı noktada birleşmiş olmasınarağmen, gerçek anlamda sosyal güvenliğin dışında kaldığı söylenebilir.Her şeyden önce isteğe bağlı özel bir akit olması, kar amacıgüdülmesi, sigorta şirketlerinin ağır rizikolardan kaçınmaları,müşteriler arasında seçim yapma tercihleri bu fikri doğrulamaktadır.123 Nitekim özel sigorta deyiminin kullanılması sigortayısosyal nitelikten arındırmakta ve özel sigortanın isteğe bağlılıkniteliğini vurgulamaktadır.117ŞAKAR, Müjdat; “<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>te Çözüm, Özelleştirme Değil, Özerkleştirmedir”Đşveren, C. XXX, S:11, Ağustos, Ankara, 1992, s.12;118TUNCAY-EKMEKÇĐ, 2008, s.11–12119TUNÇOMAĞ, Kenan; “<strong>Sosyal</strong> Sigortalar Kavramı ve Özellikleri”, Reasürör,S:23, Ocak 1997.s. 10120KENDER, Rayegan; Türkiye’de Hususi Sigorta Hukuku, 7. Bası, Đstanbul,2001, s. 2-3121ELVEREN, Ali Haydar; Evolution of The Turkish Insurance Sector and TheReinsurance Menopoly, Başbakanlık Hazine ve Dış Ticaret MüsteşarlığıAraştırma ve Đnceleme Dizisi, No: 2, Ankara, 1996, s. 6122 BOZER, Sigorta, s.13123TUNCAY-EKMEKÇĐ, 2008, s.12


Dünyada genel olarak sosyal sigortalar sisteminin kullanılmasınakarşılık, Şili, Meksika ve diğer Latin Amerika ülkelerindezorunlu olarak özel sigorta uygulanmaktadır. Özellikle gelişmekteolan ülkelerde teşvik edilmek istenen özel sigortanın uygulanmasıdır.Uluslararası kuruluşların bu yönde özellikle çaba harcadığıaçıkça ortadadır. Kredi veren uluslararası kuruluşların yönlendirmesiyleözellikle de devletin sağlık hizmetlerindeki gelenekselrolünün özel sektörle paylaşılacağı ve sağlık hizmetlerinin sunumundave finansmanında yer alması gerektiği konusu günümüzdeen çok tartışılan konudur. 124Genel olarak yukarıda sayılan ülkeler dışında özel sigortasosyal sigorta zorunlu uygulanmakta, özel sigortalar ise isteğe bağlıolarak tamamlayıcı sistem olarak kabul görmektedir. Sigorta şirketlerininkurdukları özel güvenlik ağlarıyla devletlerin sosyal güvenlikalanlarında yapacakları harcamaların azalmasına ve devletinayıracağı fonların devletin kasasından kalmasına sebebiyet verereksosyal sigortayı dolaylı da olsa tamamladığı vurgulanmaktadır. 125bbb) <strong>Sosyal</strong> Sigorta<strong>Sosyal</strong> güvenlik tekniklerinden en gelişmiş biri olarak sosyalsigorta aracı pirim ödeme yoluyla sisteme katılım prensibiyleyürütülerek 126 devletçe organize edilen, kendi kendine yönetimesasına göre işleyen, kamu hukuku karakterli, baskın olarakzorunluluk esasına dayanan ve çalışanların gelir elde etme yeteneğininkaybı, ölümü ve işsizlik hallerinde deveye giren bir sigorta dalıolarak tanımlanmaktadır 127 . Bir başka ifadeyle kısaca sosyal sigorta,"organizeli kendi kendine yardım yöntemidir". 128<strong>Sosyal</strong> sigortalar sosyal güvenlik tekniklerinin en gelişmiş veyaygını olarak ülke içinde belli sayıda sosyal riskleri işçi ve işveren124ENER, Meliha-DEMĐRCAN, Esra; Küreselleşme Sürecinde Değişen DevletAnlayışından Kamu Hizmetlerinin Dönüşümüne: Sağlık Hizmetlerinde PiyasaMekanizmaları, S.D.Ü. Đktisadi ve Đdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 2008, C. 13,ss. 1, 79125GÜMÜŞ, Türk Sigortacılık Sektörünün Sorunlarının Tespiti, s. 69126TUNCAY-EKMEKÇĐ, 2005, s. 14127SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Hukuk, s. 28.128SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Sigorta, s. 11-1231


katılmasıyla, devlet tarafından kurulup yönetilen özerk bir kurumtarafından karşılamaya çalışan bir sigorta tekniğidir. Đlgililerinkatkısının zorunlu olduğu bu sistemde genel olarak işçi, işveren vedevlet üçlüsünün mali desteğiyle sistemin işleyişi sağlanmaktadır. 129Bireylerin kazanç ve çalışma yeteneklerini etkileyen risklerekarşı korumak ve risklerin zararlarını telafi etmeyi amaç edinensosyal güvenlik sistemleri, yıllar boyunca her ülkede kendine göredeğişimlerden geçmiş ve yirminci yüzyılın ikinci yarısında dünyadakitüm sosyal güvenlik sistemlerinin kabul ettiği bazı uluslararasıstandartlar oluşmuştur. Bu uluslararası standartlar arasında, 1948tarihli Đnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, 1952 yılında 35.Uluslararası Çalışma Konferansı'nda kabul edilen “<strong>Sosyal</strong> GüvenliğinAsgari Normlarına Đlişkin” 102 sayılı sözleşme, diğer ILOsözleşmeleri ve Türkiye'nin 1976 yılında onayladığı Avrupa <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> Şartı, öncelikli olarak sayılabilir. 130<strong>Sosyal</strong> sigortaların 9 ana kolu vardır. Uluslararası ÇalışmaÖrgütü'nün 102 sayılı ve 1952 tarihli <strong>Sosyal</strong> Güvenliğin AsgariNormları Anlaşması hükümlerine göre 131 , Hastalık halinde sağlıkyardımı (tıbbi bakım), Hastalık ödenekleri, (kaybedilen kazancınkarşılanması), Analık, Malullük, Yaşlılık, Đş Kazası ve MeslekHastalığı, Ölüm (yakın mirasçıların korunması), Aile ödenekleri veĐşsizlik kolları olarak sayılmıştır.ccc) Özel Sigorta ve <strong>Sosyal</strong> Sigortaların KarşılaştırılmasıKarşılaştırma yapılacağı takdirde, birçok bakımdan özelsigorta ve sosyal sigorta arasında birçok benzerlikler ve farklılıklarortaya çıkmaktadır. Her iki sigortanın topluma hizmet yöntemleri,gerek amaç, gerek kapsam, gerekse de uygulama açısından benzer129TUNCAY, 2005, s. 14130ŞEKER, Murat-YILMAZ, Binhan Elif, Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> SistemindeYaşanan Sorunlar Ve Bir Alan Araştırması, Türkiye Sigorta Resurans veŞirketler Birliği Dergisi, sayı 2, Đstanbul, 2006, s. 55131GĐNNEKEN, Wouter Van; "Social Security For The Đnformal Sector: Issues,Options And Tasks" Social Security Department, International Labour Office,Geneva.; TOSYÖV;-(Türkiye Orta Ölçekli Đşletmeler, Serbest MeslekMensupları ve Yöneticileri Vakfı), KOBĐ'ler ve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> (2), Ankara,1994, S.1932


ve farklı özelikler taşımaktadır. Zira özel ve sosyal sigortaları birbirindenayıran kıstaslara göre sosyalist, liberal ve karma ekonomisistemlerindeki uygulamalarda da farklılıklar görülmektedir. 1321) Özel Sigorta ve <strong>Sosyal</strong> Sigortaların Benzer YönleriHer iki sigorta nevinin temel amacı koruma insanları risklerekarşı koruma ilkesine sahip olmasıdır. Belirli sosyal olaylarıngerçekleşmesi ve sosyal tehlikelerin sonucu meydana gelen zararlarıgiderme özelliği her iki sigorta nevini bir noktada birleştirmektedir.Her ne kadar özel sigortada tarafların iradesi sözkonusu olmuşolsa da bazı durumlarda, örneğin trafik sigortası-sigortalı olmazorunluluğunu öngörmektedir. Đstisnai de olsa her iki sigortanın zorunlulukilkesi doğrultusunda aynı noktada benzerlik göstermektedir.133Özel sigortanın risk telafisi unsuru yanında sosyal telafi unsurunuda taşıdığı vurgulanmaktadır. Bu niteliği nedeniyle özelsigortanın sosyal sigortaya benzerlik gösterdiği söylenebilinse deunutmamak lazımdır ki, sosyal sigorta ne saf sigorta, ne saf sosyalyardım, ne de saf bir devletçe bakılma olarak nitelendirilmesi mümkünolmayıp, kendine özgü bir hukuki yapıya sahip olmaktadır. 134Karşılık ilkesi doğrultusunda sosyal ya da özel sigortalarsosyal güvenlik hizmeti alacak olanın önceden kuruma yapacağımaddi katkı esası üzerine faaliyet sürdürerek, sigortalıların bugüvenlik kurumlarından alacakları hizmet yaptıkları ödemelerleparalellik arz etmekte 135 ve karşılaştıkları zararların telafisinde özelveya sosyal sigortalılıklarına göre kendi aralarında eşit yardım vehizmet görmektedirler. 136 Nitekim her iki sigorta aracının sistemeyaptıkları katkı oranında fayda sağlaması özelliği nedeniyle benzerlikgöstermekte ve özel sigorta bu özelliği ile Bismarck tipi sis-132UĞUR, Özel Emeklilik, s. 37133SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Sigorta, s. 30134SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Sigorta, s. 13135DALGIN, Nihat; <strong>Sosyal</strong> Güvenliğe Katkısı Bağlamında Karşılıklı Sigortalar,Türkiye Sigorta Ve Reasürans Şirketler Birliği, Sigorta Araştırmaları DergisiEkim Đstanbul, 2005, Sayı-I, s. 47136UĞUR, Özel Emeklilik, s. 3733


temlere benzerlik gösterdiği vurgulanmıştır. 137 Ama diğer birdurumu vurgulamakta fayda vardır ki, Bismarck tipi sosyal güvenliksistemlerin uygulandığı ülkelerde özel sigortaların yaygın olmadığıve Bismarck tipi sosyal güvenlik sistemlerinin özel emeklilikprogramlarını engelleme etkisine sahip olduğu söylenebilir. 138<strong>Sosyal</strong> güvenliğin temini amacıyla bir toplumda hukuk kurallarıorganizesinden oluşan bütünü sosyal güvenlik sistemi olarakadlandırılmakta ve sosyal güvenliğin sağlanması için yararlanılanteknikler bireysel ve kolektif olmak üzere iki yere ayırt edilmektedir.Nitekim bireysel teknikler olarak bireylerin kendi çabaları ileyapılan şahsi tasarrufları, kolektif teknik olarak ise yardımlaşmakurumları, işverenin sorumluluğu, özel sigortalar, sosyal sigortalarve sosyal hizmetler sayılmaktadır ki, bu noktada her iki sigortaaracı kolektif teknikler adı altında bir araya gelmektedir. 1392) Özel Sigorta ve <strong>Sosyal</strong> Sigortaların FarklılıklarıÖzel sigorta ve sosyal sigorta farklılıkları açısından aşağıdabelirtilen farklılıklar göstermektedirler:Her şeyden önce özel sigorta özel hukukun dalı olup kaynağınısözleşmeden, sosyal sigorta ise kamu hukukunun dalı olarakkaynağını yasadan almaktadır. Nitekim bundan kaynaklanarak sosyalsigortada hangi risklerin karşılanacağı ve sağlanacak faydalaryasayla belirlenmekte olup, özel sigortada ise, isteğe bağlılık ve akitserbestîsi ilkesi egemendir.Yasalardan kaynaklanan zorunlu niteliğe sahip sosyalsigortada, kişinin iradesinin sigortaya tabi olup-olmamak konusundaönemi bulunmamasına karşılık, özel sigorta ihtiyarilik prensibiesas olup, istisnalar dışında herkes için gönüllüdür. 140137ARABACI, Rabihan Yüksel; Gelirin Yeniden Dağılımında Bir Araç Olarak<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> (Yayınlanmamış Doktora Tezi) Bursa, 2007, s. 45138DĐSNEY, Richard; “Are Contributions To Public Pension Programmes A TahOn Employment?”, Economic Policy, 2004, p. 286.139DALGIN, Karşılıklı Sigortalar, s. 47; TUNÇOMAĞ, Kenan; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Kavramı ve <strong>Sosyal</strong> Sigortalar, Đstanbul. 1990, s. 10140UĞUR, Özel Emeklilik., s. 39; BOZER, Sigorta, s.1234


Đlişkiler bakımından belirsiz süreli bir hukuki ilişki kuransosyal sigortanın aksine, özel sigortada sözleşmeden kaynaklananbelirli bir süre sözkonusudur. 141 Diğer yönden sosyal sigortadaprimlerin gecikmesi sigortalılığı sona erdirmeyeceği halde, özelsigortada primlerin yatırılmaması sözleşmeyi sona erdirecektir.Tasarruf, bireye gelecekte karşılaşacağı risklere karşı"psikolojik rahatlık" verdiği gibi; gelecekte gelirini daha özgür birşekilde kullanmasına da imkan sağlar. Tasarruf edilen primlerle,sosyal riskleri karşılayarak “psikolojik rahatlık” sağlayarak, sosyalihtiyaçları ve insan hayatını ilgilendiren rizikoları esas alan sosyalsigortanın sağladığı yardımlarla, ödenen pirimler arasında matematikselbir karşılık bulunmamakta 142 , ama alınan primle sağlananyardım arasında sıkı bir ilişki bulunan özel sigortada sosyal risklerlebirlikte ekonomik riskler de karşılanmaktadır. 143Asıl amaç kar elde etmek olmayan sosyal sigortada dolayısıylahizmet kalitesi düşük olup, buna karşılık asıl amaç kar eldeetmek olan özel sigortada hizmet kalitesinin yüksek olması sosyalsigortanı yetersiz bulan sigortalıları daha iyi güvence almak içinözel sigortaya yönlendirmektedir. 144 Kar amacıyla özel sigortalar,sosyal sigortaların kapsamındaki bütün riskleri sigortalamaktankaçınmakta veya karı maksimize etme amacıyla riskin büyüklüğünegöre pirimin büyüklüğü esas alınarak ve riskle karşılaşma olasılığıfazla olan kişileri sigortalamak istememektedir. 145 Nitekim kar sağlayamayacakbir kısım sosyal riskleri sigorta etmekten kaçınan özelsigortaların primlerinin yüksek olması nedeniyle dar gelirlilerinistifadesi mümkün olmayacağı ve bu gibi nedenlerle, bu sigortalarınsosyal güvenliğe önemli bir katkı sağlayamayacakları söylenmiştir.146141TUNCAY-EKMEKÇĐ, 2005, s. 121142RĐCHARDSON, J. Henry; Đktisadi ve Mali Yönüyle <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, (Çev.Turan YAZGAN), Fakülteler Matbaası, Đstanbul, 1970, s. 63-64; BOZER,Sigorta.., s.12143UĞUR, Özel Emeklilik, s. 39-45, ŞAKAR, Đşveren, s. 12144ECER, Hayati; “Özel Sigortacılıkta Önemli Gelişmeler Sağlanmıştır” Đşveren,C:HHVIII, S:8, Mayıs 1990, s.28.145ŞAKAR, Đşveren, s.11.146DALGIN, Karşılıklı Sigortalar, s. 48; TUNCAY, A. Can; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Hukuku Dersleri, Đstanbul, 1990, 2002, s. 12; DĐLĐK, Sait; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>,Türk Tarih Kurumu Basımevi. 1991, s. 64-6535


Özel sigorta ilişkisi tarafların sözleşme özgürlüğü çerçevesindebir sözleşmeyle kurulur. Sözleşmeyi yapıp yapmama konusundamuhatapla teklif edilen sözleşme yapıp yapmamakta serbesttirler.Bu durum sosyal sigorta için geçerli olmayıp yasanın öngördüğüşartların gerçekleşmesiyle kurumun ve çalışanın iradesinden bağımsızolarak otomatik olarak ilişki kurulmuş olur. 147Özel sigorta reşit ve mümeyyiz kişiler tarafından yapılabilmektedir.Nitekim temyiz kudretine sahip olmayanların yapmış olduğuişlem geçerli olmadığı gibi, temyiz kudretine sahip küçüklerinve mahcurların yapmış olduğu işlem temsilcilerinin icazetiyle geçerliolmaktadır. <strong>Sosyal</strong> sigortada ise, bu kuralın aksine temyiz kudretiaranmayarak yasal koşulların gerçekleşmesi aranacaktır. Bu doğrultudatemyiz kudretinin olması da şart olmadığı gibi, küçüklerinyapmış olduğu işlemler doğrultusunda sigortalı sayılabileceklerdir.1482. Primsiz Rejim<strong>Sosyal</strong> güvenlik sistemi ülkede yaşayan tüm vatandaşlarıkendi kapsamına alma oranına ve sağladığı edime göre başarılı olupolmadığı değerlendirilmelidir. Nitekim bu vatandaşların tamamınınsosyal sigortalar kapsamında olması imkansız olduğundan, ülkedesosyal sigortaların kapsamı dışında kalan grupları veya sosyal sigortalaradâhil olup yeterince korunamayanları çeşitli sosyalrisklere karşı korumak için sosyal yardım ve sosyal hizmetler müesseselerikapsamında bu sorunlar çözmekte ve sosyal sigortalarınkapsamı dışında kalan grupları veya sosyal sigortalara dâhil olupyeterince korunamayanları çeşitli sosyal risklere karşı korumaktadır.149Primsiz rejime dâhil edilen “<strong>Sosyal</strong> Yardım” ve “<strong>Sosyal</strong> Hizmet”yöntemleri, primsiz rejim çerçevesinde en yaygın başvurulantekniklerdir. Genellikle primli rejimlerin yanında primsiz rejimlerinsosyal güvenlik sistemimizin tamamlayıcısı olarak yerini aldığı ve147SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Sigorta, s. 31148SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Sigorta, s. 32149ĐZGĐ, Berna Balcı; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sisteminin Özel Tasarruflar ÜzerindekiEtkisi: Türkiye Örneği Ç.Ü. <strong>Sosyal</strong> Bilimler Enstitüsü Dergisi, Cilt 16, Sayı 1,2007, s. 36336


uygulandığı görülmektedir. Primsiz rejimin belirleyici özelliği, yardımlardanyararlananların, bu yardımlar için yapılan giderlerekatılmamaları oluşturur. Bu rejimin finansmanı, sadece devlet bütçesindenkarşılanır. Primsiz rejim, genellikle, primli rejimin kapsamıdışında kalmış, sosyal korunmaya en fazla gereksinimi bulunanlarahizmet götürmeyi amaçlar. 1502828 sayılı <strong>Sosyal</strong> Hizmetler ve Çocuk Esirgeme KurumuKanunu’nun 3. maddesine göre, sosyal hizmetler, kişi ve ailelerinkendi bünye ve çevre şartlarından doğan veya kontrolleri dışındaoluşan maddi manevi ve sosyal yoksulluklarının giderilmesine veihtiyaçlarının karşılanmasına, sosyal sorunların ortadan kaldırılmasınıve hayat standartlarının iyileştirilmesini amaçlayan hizmetlerbütünüdür.<strong>Sosyal</strong> yardımlar ise, muhtaç kimselere yönelik olarak, zorunlukatılım ilkesine dayanmayan, katılma ile yapılan yardımarasında bir ilişki bulunmayan, devlet bütçesiyle ya da özelvergilerle finanse edilen kamu yardımları olarak tanımlanabilir. 151Genel olarak primsiz rejim kapsamında sosyal güvenliğinsağlanmasında “<strong>Sosyal</strong> Tazmin” ve “<strong>Sosyal</strong> Teşvik” araçlarının sosyalgüvenli içinde değil de “<strong>Sosyal</strong> Devlet” kavramı içinde değerlendirilmesiyapılmış olsa da her iki aracı da dâhil ederek <strong>Sosyal</strong>Yardım ve <strong>Sosyal</strong> Hizmet araçları ile birlikte bu bölümde incelenmesiyerinde olacaktır. 152a) <strong>Sosyal</strong> YardımGelişmiş ülkelerde genellikle, tarihi gelişim sürecinde sosyalsigortaların devriyeye girmesi sıralama olarak sosyal yardımlardansonra gelmekte, öncelikle sosyal yardımlar gözlenmiş, sonra sosyalsigortalar kurulmuş ve günümüzde sosyal yardımlar hız kazanarakbir gelişim göstermiştir 153 .<strong>Sosyal</strong> yardımlar, yerel ölçüler içinde minimum düzeyde dahikendisini ve bakmakla yükümlü olduğu kişileri geçindirme olanağın-150GÜZEL, Ali-OKUR, Ali Rıza; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku, 9. Baskı, Đstanbul,Ekim 2003, s.581.151ĐZGĐ, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sisteminin Özel Tasarruflar Üzerindeki Etkisi, s. 363152GÜZEL-OKUR, 2004. s. 627; SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Hukuk, s. 29-33153ÇELĐKOĞLU, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sistemlerinin Finansman Yöntemleri, s.1337


dan yoksun kalmış bireylere, muhtaçlık tespitine ve kontrolünedayalı olarak yapılan ve onları kendi kendilerine yeterli hale getirmekamacını taşıyan, ayni-nakdi nitelikteki geçici veya sürekli,sistemli ve düzenli karşılıksız yardımlardır. 154Genellikle vergiler ile finanse edilen sosyal yardımlar; "geçinmegüçlüğü içinde olan" ve "toplumdan dışlanma tehlikesiyle karşılaşankişilerin", yoksul ve az gelirli insanların veya sosyal gruplarınyaşamlarının güvence altına alınması konusunda, kamu sorumluluğuilkelerinin kabul edilmesinden doğmaktadır. Kavramın lafzındanda anlaşılacağı üzere, nitelik olarak bir karşılık olmaksızın,gereksinim içinde bulunan kişileri kapsayan sosyal yardımmüessesesi, yararlanan kişinin herhangi bir mali katkısı söz konusuolmadan tek yanlı olarak da kamu makamlarınca veya yasal yetkive görev verilmiş gönüllü kuruluşlar tarafından yapılmaktadır. 155Ülkelere göre farklılık gösteren sosyal yardımlar kamu yardımı,milli yardım, yaşlılık, işsizlik ve diğer adlarla uygulanmaklabirlikte yardım edilecek toplumun fakirlik derecesinin tespiti deülkeden ülkeye göre farklılık arz etmektedir 156 . Bazı ülkeler, temeldeĐskandinavya kendi sosyal güvenlik sistemlerini bugün sosyalyardım kabul edilen programlarla başlatmış, daha sonra ise sosyalsigortaların ortaya çıkışına temel vesile teşkil etmiştir.Kişinin ihtiyacı önem kazanmakta ve bunun belirlenmesi içinbir yoklama yapılmaktadır. <strong>Sosyal</strong> sigortaların yetersiz kalması vebunların kapsamı dışında kalan kesimlere sosyal koruma sağlamakamacıyla bu yardımlar zamanla artırılmış ve kapsamı genişlemiştir.Tanım içinde yer alan unsurlar ana hatlarıyla şöyledir: 1571. Programın tüm maliyeti devlet ve hükümetin bölgeselbirimleri tarafından karşılanmaktadır.2. Belirlenen ihtiyaç kategorileri ile ödenen yardımlarınyasal çerçevesi tespit edilmektedir.154SGK, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sistemi: Sorunlar ve Çözüm Önerileri”, Nisan 2005155DPT, Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı, <strong>Sosyal</strong> Hizmetler ve Yardımlar ÖzelĐhtisas Komisyonu Raporu, Ankara, 2001, s. 51156TUNA, Orhan-YALÇINTAŞ, Nevzat; <strong>Sosyal</strong> Siyaset, Der Yayınları, Đstanbul,1981, s. 129157KÜÇÜKKOCAOĞLU, Güray; Emeklilik ve Sigorta Fonları, 15,09.2008;ÇELĐKOĞLU, Đlyas; ”<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sistemlerinin Finansman Yöntemleri veTürkiye Uygulaması”, DPT, Ankara, 1994, s. 1338


3. Muhtaçlık ve derecesi önem kazanmakta ve bunun içinaraştırma yapılmakta veya genel ölçüler belirlenmektedir.4. <strong>Sosyal</strong> yardımların günümüzde sayısı ve miktarı artmaktadır.Bu yardımlar, sosyal sigortaların yetersiz kaldığı veyaulaşamadığı durumlarda boşlukları doldurma işlevini yerine getirmektedir.<strong>Sosyal</strong> yardım, esas olarak vergilerle finanse edilmektedir.Toplum içinde sosyal güvenceyi sağlamak adına çalışmayan ve muhtaçkonumunda olan insanlara devletin yardım şarttır. <strong>Sosyal</strong> güvencesizliğinyoksunluğun toplumsal barışı ortadan kaldıracağı vesosyal adaletsizliği yaratacağı gerçeğinden yola çıkılarak sisteminsosyal açıkları sosyal yardım gibi araçlarla kapatılmaya çalışılmaktadır.b) <strong>Sosyal</strong> Hizmet<strong>Sosyal</strong> hizmetler insanların kendi bünye ve çevre şartlarındandoğan veya kontrolleri dışında oluşan maddi ve manevi sosyalyoksunluklarının giderilmesi, sağlık ve iyilik halinin geliştirilmesi,insanların kendilerine daha yeterli hale gelmeleri ve başkalarınabağımlı olma hallerinin önlenmesi, aile bağlarının güçlendirilmesindeönemli role maliktir. Ayrıca bireylerin, ailelerin,grupların veya toplulukların sosyal işlevlerini başarıyla yerine getirilmesiamacıyla gerçekleştirilen etkinlik ve programlar bütünü 158olarak sosyal hizmet toplumsal zaruretten veya ihtiyaçtan ortayaçıkan bu anlayış toplum içinde ihtiyacı olan insanlara karşılıksızveya kısmi karşılıksız olarak hizmet sunulmasını ifade etmektedir.159Toplum içinde geniş bir hedef kitleyi kapsayacak niteliğesahip sosyal hizmetler geniş bir uygulama alanına sahip olup birey,grup ve toplulukların gelişmesini, refah ve mutluluklarının sağlanmasınıtemel olarak amaçlamaktadır. Bu amaç çerçevesinde sosyalhizmetler, aileler, çocuklar, gençler, yaşlılar, engelliler, güç koşullar-158BARKER, Robert L.; The Social Work Dictionary, Silver Spring, Maryland,NASW Press, 1991’den Aktaran: DPT, Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı,<strong>Sosyal</strong> Hizmetler ve Yardımlar Özel Đhtisas Komisyonu Raporu, Ankara, 2001,s. 11.159ALĐYEV, Mayis, <strong>Sosyal</strong> Hizmet <strong>Sosyal</strong> Teminat Hukukunun Đnstutu Gibi, s. 839


daki kadınlar, sığınmacı ve göçmenler, tıbbi ve psikiyatrik yöndenyardıma muhtaç hastalar, sosyal sapma gösteren gruplar, suçlular,yoksullar gibi birey ve gruplar ile yerel düzeydeki toplumlarıgelişme ve değişmesi yönündeki hizmet ve yardım programlarınıiçermektedir. 160c) <strong>Sosyal</strong> Tazmin<strong>Sosyal</strong> Tazmin, adından da anlaşılacağı üzere, tazminat özelliğibulunan bir yardım şeklidir. Ancak, sosyal yardımlar, tek taraflıolarak devletçe sağlanan bir yardım iken, sosyal tazmin, devletinüstlenmek zorunda olduğu bir durumu ifade etmektedir. Nitekimuğranılan zararın karşılığı olarak sunulması gereken edimleri ifadeeden bu kavram yardım özelliği taşımadığı için, sosyal yardımkavramının dışında tutulması gerekir. Örneğin vergilerle finanseedilmekte olup ve ilgili düzenlemelerde öngörülen durumlar meydanageldiğinde, kişiler için hak doğurucu nitelik taşımaktadır. 161<strong>Sosyal</strong> güvenlik yöntemleri birbirinden, gerek hizmet programı,gerek finansman yapısı, gerekse hizmet anlayışı ve türüaçısından farklı niteliğe sahip olsalar bile, bu yöntemleri birbirindenayırmak her zaman kolay olmamaktadır. Nitekim bu benzerliklerülkelerarası terminolojide kavram kargaşasına sebebiyetvermekte olup, ülkelerin farklı iktisadi ve sosyal gelişmişliğinin otoplumun sosyal güvenlik yöntemlerinin boyutunu ve kavramsaliçeriğini de etkileyerek bu kargaşaya sebep olduğu söylenebilir.Örneğin, ülkemizde mevcut olan "sosyal tazmin" kavramı yerineAlmanya’da önceleri “devletçe bakılma” deyimi kullanılmıştır. Çocukparası ve çocuk bakımı parası gibi devletçe herkese, yanivarlıklı ailelere de sağlanan maddi destekler bir Refah Devleti olanAlmanya'da Devletçe Bakılma kapsamında değerlendirilmektedir.Ancak, ülkemizde bunlara benzer devlet destekleri olmadığı gibi,belirli sosyal kesimlere yapılan benzer destekler de <strong>Sosyal</strong> Teşvik160DĐLĐK, Sait; “<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> ve <strong>Sosyal</strong> Hizmetler Arasındaki Đlişkiler”, SBFDergisi, Cilt: 35, Ocak–Aralık Ankara 1980, s. 74–75.161ÖZDEMĐR, Süleyman; ‘Refah Devleti Ve Üstlendiği Temel Görevler Üzerine BirĐnceleme’, “Ab-Türkiye & Endüstri Đlişkileri, (Der: Alpay Hekimler), BetaYayım, Đstanbul, 2004, s. 599; SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Hukuk, s. 27;40


olarak tanımlanmaktadır. 162 Almanya’da da süreç içerisinde devletçebakılma kavramı sosyal yardım kavramı gibi terk edilmiş,yerine rejim ve savaş sonuçlarından etkilenenlerden başkaaşılanmadan, kan vermeden doğan zarar ve yaşam kurtaranlarınuğradıkları zararı da kapsamak üzere "sosyal tazminat" kavramıkullanılmaya başlanmıştır. 163d) <strong>Sosyal</strong> Teşvik<strong>Sosyal</strong> Güvenliğin ulaştığı son aşama olarak ifade edilen“<strong>Sosyal</strong> Teşvik” kavramı, diğer yöntemlere göre daha yenikavramdır. <strong>Sosyal</strong> yardımda olduğu gibi, kişilere asgari bir yaşamdüzeyi sağlamanın ötesindedir ve klasik risklerin dışında kalangereksinimlere cevap vermektedir. Örneğin, çocuk yardımı, kirayardımı, eğitim yardımı, mesleki geliştirme gibi devlet olanaklarıbunların başında gelmektedir. Bunların sağlanmasındaki amaç,kişiye belli bir yaşam standardı garantisinden ziyade, kişinin yaşamstandardını bulunduğu noktadan daha yukarıya çekmektir. 164II. BAŞLICA SOSYAL GÜVENLĐK SĐSTEMLERĐ VETARĐHSEL GELĐŞĐMĐ<strong>Sosyal</strong> güvenlik sisteminin formalaşma süreci başlangıcını19. yüzyıl sonlarından başlandığını kabul edilse bile, bu sistemintemelini çeşitli tarihlerde bulunan değişik uygulamalara, çeşitliyardımlaşmalara ve toplumların dayanışma psikolojisine dayandırmakmümkündür. <strong>Sosyal</strong> güvenlik sistemi özünde dayanışmagereksiniminin ülke ölçeğinde kurumsallaşması olarak da tanımlanabilir.Zamanla ülkeler çapında insanların sosyal risklere karşıkorunmasının temin amacıyla sosyal güvenlik alanına müdahalelerartmış ve günümüz dünyasında gelişmiş olan sistemler ortayaçıkmıştır.Oldukça uzun bir tarihsel evrimin ürünü olan sosyal güvenliğinekonomik dayanaklarını ve hukuksal mekanizmalarını kavraya-162SEYYAR, Ali; “<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Nedir?”,http://www.sosyalsiyaset.com/ documents/sg.htm, (05.06.2008).163SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Sigorta, s. 11164SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Hukuk, s. 28-32.41


ilmek için, sistemi kendi tarihi süreci içinde değerlendirmek gerekir.Günümüzde sistemin sorunlarını daha iyi anlayıp, çözebilmekaçısından bu tarihi oluşum sürecinin çok önemi vardır. 165Sanayi devriminin toplumsal yapı üzerindeki etkileriningerçekleştiği 18. yüzyılda, toplumda sosyal güvencesizliğin egemenolduğu, ekonomik risklere karşı sosyal önleme metotlarının yetersizkaldığı bir ortamda devlet müdahalesine daha fazla ihtiyaç duyulmuştur.Nitekim bu dönemde yaşanan ekonomik ve demografikgelişmelerin etkisiyle üretim biçimi ve aile yapısı değişmiş, sanayileşmeve kentleşme, geniş ailelerin yerini çekirdek ailelerin almasıgibi olgular bu sürece hız vermiştir. Bu gelişmeler devleti öncelikliolarak iş kazası ve meslek hastalıkları açısından işverenleri sorumlututma, ardından bütün toplumu kapsayan sosyal güvenlik tedbirlerialmaya, politikaları üretmeye zorlamıştır. 166<strong>Sosyal</strong> güvenlik ve sosyal yardım mekanizmalarını içerenrefah sistemleri devlet, aile, gönüllü örgütlenmeler ve piyasa örgütlerininbir araya gelmesinden oluşarak, yetersiz gelirleri olanbireyleri korumayı amaçlamaktadır. Bu dört öğe farklı bileşimleriçinde biçimlenerek farklı felsefelere sahip sosyal refah ve sosyalgüvenlik rejimlerini ortaya çıkarmıştır. 167<strong>Sosyal</strong> güvenliğin eski yıllarda toplum yaşamında yeri ve şekliaile ve toplum içinde bulunan yardımlaşma ve dayanışmafaaliyetleridir. Aynı zamanda ülkelere göre farklı şekillerde olarakdini düşüncelere ve güdülere bağlı olarak ve dini güdülerden bağımsızbiçimde insanlara yardımlar yapılmış, yaşam şartları iyileştirilmeyeçalışılmıştır. Yunanistan’da esnaf ve lonca birliklerininyardımlaşma teşkilatları, defin dernekleri, hastalara yardım dernekleri,Roma’da hastalık ve ölüm sandığı birlikleri gibi teşkilatlanmalarsözkonusu olmuştur. 168 Özellikle kiliselerin XVI. yüzyıldayoksul ve hasta halkın sorunlarına destek olmak amacıyla yapmışoldukları yardımlar, XVII. yüzyılda bu kiliselerin kurmuş oldukları165GÜZEL-OKUR, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, 2008. s. 15166ŞAKAR, Müjdat; <strong>Sosyal</strong> Sigortalar Uygulaması”, Đstanbul, s.22167ARIN, Tülay; Türkiye’de <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonlarının Açıkları: Liberal <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> Rejiminin Çelişkileri”, Kamu Kesimi finansman Açıkları, H TürkiyeMaliye Sempozyumu, Đstanbul, 1996. s. 378168DĐLĐK, Sait; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, Ankara, 1992, s. 21–2242


özel yardım kurumlarının sosyal sorunların çözülmesi açısındanönemli etkisi olmuştur. Manastırlarda ve manastır dışında hastanelerkurularak ihtiyacı olanlara tıbbi bakım, ilaç yardımı, ayni venakdi yardımlar yapılır, hasta ve yoksul kişilere ücretsiz muayeneve tedavi hizmetler halkın sorunlarını tamamen çözmese bile,hafifletmeye çalışılırdı. 169Sonraki dönemlerde devletin yardım mekanizmasını eleştirenfelsefi düşünceler ışığında, yardımların insanları küçültücü etkiyaptığı, bireylerin toplumsal haklara sahip olduğu yönünde fikirlerileri sürülmüştür. Özellikle Montesguieu’nun XVIII. yüzyılda savunmuşolduğu görüşlere göre, devlet sadaka dağıtmakla kendi yükümlülüğündenkurtarmayacak, kendi vatandaşına belirli bir yaşam düzeyive güvence sağlamakla yükümlü olacaktır 170 . Nitekim bu düşüncelerdaha sonraki dönemler için sosyal güvenliğin bir hak olarakbireyler tarafından devletten talep edilmesine ve bireylerin haklarınıiktidarlardan almak için vermiş oldukları mücadelelere zeminoluşturmuştur.1789 Fransız Devrimi ile bildirgeye yansıyan bireyci yönü ile“eşitlik ve özgürlük esaslarına dayalı irade özgürlüğü ilkesinibenimsemiş” ve devlet ile birey arasındaki ilişkiye yeni bir bakışaçısı kazandırmış, giderek değişik bir yardım anlayışı ortayaçıkmıştır. Tüm dikkatler yoksulluk kavramı üzerinde toplanmış,tam istihdam, tıbbi yardım vb. konularda yeni düşünceler ortayaatılmıştır. Kamu yardımlarından yararlanmanın bir hak olduğu1793 tarihli Đnsan Hakları Bildirisi’yle de onaylanmış olsa bile, budüşüncelerin yaşama geçirilmesi mümkün olmamış ve 19.yüzyılınbaşlarına kadar sözkonusu düşünceler kâğıt üzerinde kalarak somutbir ilerleme sağlanamamıştır 171 .Sanayi Devriminin toplum yapısında yapmış olduğu değişimlersonucu, üretim ilişkilerinin değişimine bağlı olarak toplumsalyapı ve iş bölümü değişmiş ve iki sınıfa; çok zenginleşen kapitalistlerile tek geliri emek gücü olan yoksul işçi sınıfına ayrılmıştır. Nitekimköklü dönüşümlere uğrayan toplumsal hayatta, en önemli değişim169GÜZEL-OKUR, 2004, s. 15; DĐLĐK, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, 1992, s. 21–22;170GÜZEL-OKUR, 2004, s. 15171GÜZEL-OKUR, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku, Đstanbul, 1999, s. 1-70, 459-460.43


sosyal güvenlik alanında yaşanmış ve dolayısıyla bu haktan yoksunolan işçi kesimi içinde bulundukları kötü koşullar, uzun çalışmasüreleri, çok sayıda iş kazası, yetersiz ücret, yoksulluk, hastalıklar,iş ve gelecek güvencesi bulunmamasının verdiği huzursuzluklarnedeniyle zengin sınıfıyla mücadeleye yönelmişlerdir. 172 1791 yılındaFransa’da yürürlüğe giren Le Chapelier Kanunu, her türlü meslekibirlikleri ve koalisyonları yasaklayarak neticede işçi sınıfının durumunuağırlaştırmıştır. Ama sanayi devrimi ile bağımlı işçi sınıfınındoğmasına ve gelişmesine yol açan süreçte, liberal toplumun kurumsallaşmıştemelleri, işçi sınıfının sorunlarına çözüm getirememekteve devlet yardımlarından ancak hizmet sözleşmeleri dışında kalanlarfaydalanmaktaydı. Nitekim ortaya çıkan ilk yasalar bu uyumsuzluğugidermek zorunda kalmış ve yoksullar yanında işçileri dekapsamıştır. 173Sanayi devrimi ile başlayan süreçte, üretim ilişkilerinde meydanagelen değişim, ekonomik ve sosyal gelişmeler karşısında,geleneksel yöntemler yetersiz kalmış, ekonomik korumaya ihtiyaçduyanların sayısında büyük artış meydana gelmiş, yardıma ihtiyaçduyanların sayısındaki artış, toplumsal bütünlüğü zedelemeye başlamıştır.Toplumsal düzen için tehdit oluştukça sosyal güvenlikuygulamalarının gelişerek kurumsallaşması ve toplumun bütünlüğününsağlanması için yeni tekniklerin devreye girmesi gündemegelmiştir. 174Toplumun hareketlenmesi ve sınıf çatışmasının giderekkeskinleşmesi, zengin kesimi toplum içinde kendi gücünü, iktidarıkaybetme korkusu, sosyal güvenceden ve haklardan yoksun kesimledolayı da olsa bir anlaşma yoluna gidilerek problemlerin çözümüyoluna itmiştir. Çözüm yolu olarak sosyal devlet prensiplerini geliştirecekilk değişim projelerinin XIX. Yüzyıl sonlarında temeli atıldı.Geleneksel sistemlerin iyi işleyememesinin neticesinde, mecburisigorta sisteminin kurulması zaruriliği benimsenmiş oldu. XIX.Yüzyıl sonları XX. Yüzyıl başında sanayileşmiş ülkelerde, işçiler ya-172GÜVERCĐN, Cemal Hüseyin; Gemlik Eğitim ve Araştırma Bölgesi’nde YeşilKart Sahiplerinin Bazı Özellikleri Yeşil Kart Kullanımı Ve Bunu EtkileyenFaktörler. Yayınlanmamış Uzmanlık Tezi. Bursa, 2000, 2–7.173TUNÇOMAĞ, 1987, s. 19–20174GÜZEL-OKUR, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>,1999, s. 16–1844


arına üç noktada tedbirler alınmış olup bunlar; iş kazası ve meslekhastalıklarının tazmini sistemleri, sosyal sigortalar sistemleri veaile yardımları sistemleridir. 175Gerçekten de ekonomik ve sosyal koşullar, modern anlamdakisosyal güvenlik sistemlerinin hazırlayıcı ve yönlendirici etmenleriolmuştur. Genel olarak değerlendirmelerde, Batı Avrupa’da sosyalgüvenlik sisteminin gelişimi iki döneme göre ayrılarak incelenmektedir.Bunlar; birinci dönem, Klasik dönem olarak adlandırılan veAlmanya’da Bismarck’ın etkisiyle sosyal sigortaların ilk kez kabuledilmesiyle başlayan dönemdir. Đkinci dönem ise, Birinci DünyaSavaşı’ndaki sonraki yılları kapsamaktadır. 176 <strong>Sosyal</strong> güvenliksistemi sosyal sigorta tekniğine dayalı ilk sosyal güvenlik sistemininBismarck tarafından kurulması ile başlamış, ABD’de BaşkanRoosevelt tarafından yürürlüğe konulan 1935 tarihli <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Yasasının kabul edilmesi ile gelişmiş ve yenileşmenin öncüsüolarak kabul edilen Beveridge’nin 1942 tarihli ünlü Raporu ileçağdaş yapıya sahip olmuştur. 177Bismarck’ın sosyal sigortalara dayalı sosyal güvenlik girişimi,daha sonra Sovyetler Birliğinin ortaya çıkışının da etkisiyle toplumadaha fazla ödün verme zorunluluğu duyan batıda, özellikle sosyalgüvenlik harcamaları arttırılarak ekonomik durgunluğun önünegeçilmeye çalışılmış ve süreç içinde Beveridge sisteminin ortayaçıkışına ve topluma daha kapsamlı hakların tanınmasına tanıkolunmuştur.Özellikle, Đkinci Dünya Savaşından sonra, sosyal güvenliğintüm nüfusu kapsaması yönündeki çabaları ile sosyal güvenlik sistemleriningösterdiği olağanüstü gelişme izlenmiş ve bu gelişmenin1980’li yıllardan itibaren yaşanan krize kadar, genel bilançoyaolumlu olarak yansıdığı söylenebilir. Nitekim bu sürecin gelişiminde,uluslararası siyasal konjonktür, demografik ve ekonomik faktörlerinbelirleyiciliği ve sistemlerin olağanüstü bir gelişme göstermesindeise, belirtilen dönemde, özellikle ekonominin sürekli büyüme175TUNÇOMAĞ, 1987, s. 19–20176TUNÇOMAĞ, 1987, s. 18; GÜZEL -OKUR, 2004. s. 15177GÜZEL, Ali; Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sisteminde Öngörülen Reform MevcutSorunlara Çözüm Mü? , Çalışma ve Toplum, S. 4, 2005, s. 6345


süreci, ücretli sayısının artışı ve tıp alanındaki yeniliklerin etkiliolası sebep olarak gösterilmektedir. 178Tarih süresince sosyal güvenliğin gelişiminde rol oynayan etkenlerive günümüze kadar değişim sürecini de göz önünde bulunduracakolursak sosyal güvenliğin gelişimini dört dönem içindeincelenmesinin uygun olacağı kanaatindeyiz.• Birinci dönem, sosyal güvenliğin Bismarck dönemine kadarolan süreçte, devlet, vakıf, dini veya diğer kurumlar tarafındankurumsallaşmamış bir yapı içerisinde yürütülmüşolan faaliyet dönemidir.• Đkinci dönem, yukarıda da söylendiği üzere, Bismarck’ınetkisiyle sosyal sigortalar yasasıyla başlayan dönemdir.• Üçüncü dönem, Birinci Dünya Savaşı’ndaki sonraki dönemdeyeni gelişmelerin yaşanmasıyla sosyal güvenlikte yenibir sürece başlanması dönemdir.• Dördüncü dönem ise, 1980’li yıllardan itibaren yeni gelişmelereve değişimlere tanık olan sosyal güvenliğin tamamenyeni bir sürece başlamış olduğu bir dönemdir.Ancak, 1980’li yıllardan itibaren sosyal güvenliğin ülkebütçeleri üzerindeki yükünün ve işverenlerin ödemesi gereken primyükünün artışı, maliyetleri artırdığı, verimliliği düşürdüğü veküresel rekabeti zayıflattığı 179 ve sosyal güvenlik sistemlerinde başgösteren finansman krizi, sistemlerin meşruiyetini tartışmaya açmıştır.Nitekim gelişmiş Batı ülkelerinde, sosyal güvenlik sistemlerinindoyum noktasına ulaşmış olması, nüfusun yaşlanması, işsizlikve nihayet sağlık harcamalarının faturasının, tıptaki gelişmelerekoşut olarak, her geçen gün ağırlaşması önemli bir sorun teşkiletmektedir. Diğer yandan, nüfusun yaşlanması, yaşlılık sigortalarınınfinansman yükünün aşırı ölçüde ağırlaştığı, sağlık harcamaları,yaşlılık aylıkları, işsizliğin artması, işsizlik ödenekleri sistem-178GÜZEL, Ali; “Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sisteminde Yeniden Yapılandırma:Nedenler Ve Amaçlar,” <strong>Sosyal</strong> Güvenliğin Yeniden Yapılandırılması Semineri,Ankara 2006, s. 27179UÇKAN, Banu; Küreselleşme ve Devletin Đş Piyasasındaki Rolü, ÇimentoĐşveren Dergisi, Mart, Cilt 12, S. 2, Ankara, 1998, s. 746


lerin gelir kaynaklarını ve sigorta fonlarını tükettiği belirtilmektedir.180 Yukarıda açıklamış olduğumuz tüm bu açıklamalardan sonradünyada ülkelere göre farklılık arz eden sosyal güvenlik sistemlerinive bu sistemler arasındaki farklılıkları kısaca da olsa incelememizuygun olacaktır. Çok sayıda yapılan sınıflandırma çalışması sosyalgüvenlik sistemlerini farklı değerlendirmeler açısından ülkelere göreayırma çalışmaları olmuştur.Geleneksel olarak yapılan sınıflandırmada, esas olarak çalışanlarısosyal risklere karşı koruyan sosyal koruma sistemininfinansmanının kim/kimler tarafından sağlandığına göre bir ayrımyapılmaktadır. Birincisi, her çalışanın sosyal refah hakkını, kendisininya da işvereninin ödediği katkıya bağlı kılan Bismarck Modeli;ikincisi, bir ülkenin tüm nüfusuna yönelik genel bir sigorta anlamınagelen Beveridge Modeli; üçüncüsü ise her iki sistemin karışımındanoluşan Karma Modelidir 181. Bu üç sisteme ek olarak 1980’lerdenitibaren yeniden önem kazanan liberal politikalar doğrultusundasosyal güvenliğin “seçicilik”-(selectivity) ilkesi doğrultusunda “hedefeyönelik”-(targeted) olarak yeniden yapılandırılması amacıyla yenimodeller oluşturulmaktadır. Nitekim sadece yoksullara korumasağlamayı amaç edinen Hedefe Yönelik Neo-liberal <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Modelleri olarak adlandırabileceğimiz bu modellerin sadece gerçektenihtiyacı olanların yaşamlarını sürdürmesi için minimumdüzeyde bir koruma sağlayarak yoksulluğun azaltılmasını hedefleyicişekilde çözüm yöntemlerini amaçladığı söylenebilir. 182Bir başka sınıflandırmada sosyal güvenliğin sağlanması veuygulanması teknikleri açısından yine dünya ülkeleri üç gruptatoplanılmıştır: 183• Maktu yardımlara dayalı ulusal sosyal güvenlik tekniğininegemen olduğu ülkeler: Y.Zelanda, Avustralya, Đzlanda ileEski Sovyetler Birliği bu gruba dâhil edilmiştir.180GÜZEL, Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sisteminde Yeniden Yapılandırma, s. 27181Lebedev, ОLEG -yazvenko SVETLANA; SOTSĐALNAYA ZAŞĐTANASELENĐYA, SANKT-PETERBURG, 1999. С. 91–92; ÖZDEMĐR,SÜLEYMAN; REFAH DEVLETĐ, S. 599; SÖZER, SOSYAL HUKUK, S. 26–27182ARABACI, Gelirin Yeniden Dağılımı, s. iii-160183TUNCAY-EKMEKÇĐ, 2005, s.2047


• Maktu yardımlar ile kazançlara göre aylık ödenmesinibirleştiren ülkeler: Đsveç, Danimarka, Finlandiya, kanada,Đrlanda ve Birleşik Krallık gibi devletler dâhil edilmiştir.• <strong>Sosyal</strong> sigorta tekniğine dayalı sistemi benimsemiş olanülkeler: Avusturya, Almanya, Fransa, Hollanda, Belçika,Portekiz, Đspanya, Đsviçre, Japonya, Hindistan, ABD veTürkiye ülkeleri bu grup içinde tasnif edilmiştir.Dünyada uygulanan sosyal güvenlik modellerinin her hangibir ülkeye tam olarak diğer sistemlerden arınarak uygulandığınısöylemek mümkün değildir 184 Konumuz açısından bu modelleriincelemek faydalı olacaktır. Genel olarak, ülkeden ülkeye görefarklılıklar arz eden bu sistemleri aşağıdaki olarak sıralayabiliriz. 185• Đşçi Sigortası Modeli,• Halk Sigortası Modeli,• Karma Model,• Devletçe Bakılma Modeli,• Koruyucu Fon Modeli• Özel Sigorta Modeli• Hedefe Yönelik ModellerBu farklı modellerin uygulandığı sistemlerin bütçeleri arasındada büyük farklar mevcuttur. Sistemin bütçesi aynı zamandayeniden dağıtılabilir gelirin ne kadar olduğunu da ortaya koymaktadır.Ancak geliri yeniden dağıtmadaki başarı yalnızca bütçeninbüyüklüğü ile değil aynı zamanda yoksulları hedefleme derecesi ilede ilişkilidir. Diğer bir ifade ile nihai yeniden gelir dağılımı, bütçebüyüklüğü ile yoksulları hedefleme derecesinin çarpımıdır. Fakat buiki değişken arasında ters yönlü bir ilişki vardır. Yani sistemininyoksulları hedefleme derecesi ne kadar artarsa yeniden dağıtılabilirbütçenin büyüklüğü o kadar azalmaktadır. Đki değişken arasındakibu ilişki, hem bütçe büyüklüğünü hem de yoksulları hedeflemederecesini aynı anda artırmayı imkânsız kılmaktadır. Bu nedenle,refah devletinin tüm riskleri ve kaynakları aynı havuzda toplaması,orta sınıf, çalışan sınıfı ve yoksulların koalisyonunu sağlaması,yeniden dağıtılabilir bütçenin büyüklüğünü etkilemektedir. Daha184LEBEDEV-YAZVENKO, Sotsialnaya Zaşita, c. 91-92185UĞUR, Özel Emeklilik, s. 59;48


açık bir ifadeyle, sosyal güvenlik sistemleri herhangi bir sosyo-ekonomikgrubu dışlamadan toplumdaki tüm gelir gruplarını kapsamakta,sistemin kaynaklarının artmasını ve böylece yeniden dağılımiçin kullanılacak bütçenin daha büyük olmasını sağlamaktadır. 186Günümüzde gelişme seviyesi ne olursa olsun her ülkede birsosyal güvenlik sistemi mevcut olup, bu sosyal güvenlik sistemleriarasında ülkeden ülkeye göre bir takım farklar bulunmaktadır. Zirabu farklılıklar, ülkelerin sosyo-ekonomik yapısı, tarihsel gelişimsüreci, ekonomik gelişmişlik seviyesi ve diğer toplumsal kurumlarınave o ülkece benimsenen sosyal güvenlik modeline göre ortayaçıkmaktadır.A- Đşçi Sigortası ModeliÇalışanların sosyal güvenceden yararlanmalarını amaçlayanĐşçi Sigortası Modeli, 19. yüzyıl sonlarında Almanya’da uygulanmayabaşlanmış olup, daha sonra Avusturya, Đtalya, Belçika, Đsveç,Norveç gibi diğer ülkelere öncülük etmiştir. Ancak daha önce işkazasına ilişkin yasalar vasıtasıyla geleneksel koruma yöntemleriile yeni gelişmeler arasında uyum sağlanarak sosyal güvenliğintemeli atılmıştır. Unutmamak gerekir ki, 1925 yılında sadece devletçalışanları için bile olsa sigorta fonu kurulmuş olup bu deneme birbakıma Almanya’nın bu konuda tarihsel bir tecrübesinin olduğunaörnektir. 187 Çalışanlar tarafından kurulan karşılıklı sosyal yardımsandıkları da ileride kurulacak sosyal sigortaların formalaşmasıyönünde ilk adımları olmuştur. Bu örgütlenme Danimarka, Đsviçregibi ülkelerde başarı sağlamıştır. 188Özellikle Batı ülkelerinde işçi sınıfının gelişimi, mali dengebozuklukları, ekonomik sıkıntılar ve buna dayalı işsizliğin artışıdevleti sıkıntıya sokmuş ve ayrıca sosyalist düşüncenin de artışgöstermesinden korkan yönetimi baskı politikası uygulamaya ve sorunlarıçözmek için sosyal reformlar politikası izlemeye yönlendirmiştir.Nitekim 1880–1898 tarihleri arasında yürürlüğe konulan186ARABACI, Gelirin Yeniden Dağılımı., s. 55-56187GUTNĐK, Vladimir-Zimkov, Andrey; Pensionnaya Reform V Germanii,“Sovremennaya Evropa”, Obşestvenno-Politiçeskiy Jurnal, No: 2, Moskva, 2001,http://www.ieras.ru/journal/journal2.2001/8.htm , (11.10.2008),188TUNÇOMAĞ, 1987, s. 22;49


yasalarla Almanya’da çalışanların ağır şartlarını hafifletmek istenmişve Bismarck tarafından sosyal sigorta sistemleri oluşturularak1883’te hastalık, 1884’te iş kazaları ve 1889’da yaşlılık ve malullüksigortaları kurulmuştur. 189Bismarck, Almanya’da sosyal sigorta sistemlerini oluştururken,birçok ülke, daha çok iş kazaları ve meslek hastalıklarıüzerinde yoğunlaşmış ve XIX. Yüzyıl sonları ile XX. Yüzyıl başlarında,sanayi kesiminde çalışan işçileri, iş kazaları riskine karşı korumayayönelik yasalar çıkarmışlardır. Bunlar, 1883 tarihli Đtalyan,1884 Alman, 1894 Norveç, 1897 Đngiliz, 1898 Fransız ve Danimarka,1903 Belçika ve Hollanda Yasalarıdır. 190 Liberal doktrinlerin hâkimbu-lunduğu dönemlerde ve dolayısıyla bu doktrinlerin hükümsürdüğü ülkelerde işçi ve yoksul diye ayrılan iki kesim arasında,sadece yoksulların sorunlarını yardımlarla çözümlemeği yükümlülükedinen devlet, işçileri ihmal ederek sadece hizmet sözleşmesisınırları içinde haklarını kabul etmiştir. Nitekim uyumsuzluğunsonuçlarından çekinen devletler, daha sonra çıkarmış olduklarıyasalarda her iki kesimi kapsama almaya çalışmışlardır. 191“Devlet <strong>Sosyal</strong>izmi”(diğer adı kürsü sosyalizmi teorileri),ideologlarının tezlerine dayanan Bismarck, devletin yalnızca varolan hakları koruyucu bir işleve değil, aynı zamanda elverişlikurumları oluşturmak ve sahip olduğu toplumsal araçları da kullanaraktüm vatandaşların ve özellikle yoksulların yaşamlarınıiyileştirmek yükümlülüğü altında olduğu düşüncesinden yola çıkmıştır.Nitekim Bismarck vergiler aracılığıyla ulusal gelirin vatandaşlararasında yeniden dağıtımın devlet eliyle gerçekleştirilmesihalinde ülkede yaşanan sıkıntıların giderileceği düşüncesindeydi 192.Bu anlayış içinde Bismarck, “devletin, yalnızca var olan hakları korumayadeğil, aynı zamanda uygun kurumlar ve toplumsal araçlarlavatandaşların ve özellikle zayıf ve güç durumda olanların iyililiğiniolumlu yönde hızlandırmak görevini de yüklendiğini” belirtmiştir. 193189TUNÇOMAĞ, 1987, s. 23;190ALĐYEV, 2007, s. 36; GÜZEL-OKUR, 2004, s. 17;191TUNÇOMAĞ, 1987, s. 20;192GÜZEL -OKUR, 2004. s. 18193KORAY Meryem; <strong>Sosyal</strong> Politika, Ezgi Kitapevi Yayınları, Bursa, 2004, s. 199;TUNÇOMAĞ, 1987, s. 23;50


Sanayileşme sürecindeki Almanya’da, kentlerde sefalet içindeyaşayan ve 1877’deki ağır ekonomik bunalım nedeniyle yaşam koşullarıdaha da ağırlaşan işçi sınıfına güvence sağlamak amacıyla 194Bismarck ilk sosyal sigorta sistemini oluşturmak için reformlarıbaşlattı. Ücreti belirli bir miktarın altında kalan sanayi işçilerinikapsamına alan üç temel yasayı 1883 tarihli hastalık sigortası, 1884tarihli iş kazaları, 1889 tarihli sakatlık ve yaşlılık sigortaları yasasıyürürlüğe kondu. 195Bismarck Modeli olarak bilinen, diğer bir deyimle “kategoriselsistem” adlandırılan 196 , işçi sigorta modelinde sosyal güvenlikhakkı, kural olarak mesleki faaliyet ölçütünden yola çıkarak kişileribağımlı ya da bağımsız çalışma statülerine bağlı olarak, onları sosyalgüvenlik sisteminin kapsamına almaktadır. 197 Orijinal tasarımıile Bismarck’ın sosyal sigortaları, özel sigortalardan ilham alan birfon sistemidir. Özel ticari sigortaların riskleri ve sigortalıları seçereksigortalaması ve ülkede ücretlerin düşük olması nedeniyle sistem birkamu örgütü şeklinde örgütlendirilmiştir. 198 Bu model kapsamındakiler,ücret gelirinin belirli bir yüzdesini prim olarak ödeyereksosyal risklere karşı sosyal sigorta tekniği kullanılarak korunmaktadır.Nitekim riskler meydana geldiğinde, risklerin mali yükü sosyalsigorta tarafından karşılanmaktadır. 199Sistemde asıl finansman kaynağı, kazanç esas alarak toplanansigorta primleri teşkil etmektedir. Sözkonusu finansın toplanmasıiçin işçiler, ücret gelirinin belirli bir yüzdesini prim olaraködemekte ve sigortaya işvereni ile eşit miktarda katkıda bulunmaktadır.Ayrıca, işçi ve işveren primlerinin yanında devletin de katkısıvardır. Bu durumda zorunluluk ilkesinin esas olduğu ve özel sigortatekniği uygulamalarına dayanan bu sistemde işverenin katılımı vebunun yetersiz kalması halinde devletin de finansmana katılacağıgibi ilkeler de bu modelin ilkelerine eklenmiştir. 200194GÜZEL, Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sisteminde Öngörülen Reform, s. 63195TUNÇOMAĞ, 1987, s. 23; GÜZEL-OKUR, 2004. s. 18–19196ÖZDEMĐR, Süleyman; Refah Devleti, s. 601; SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Devlet, s. 34;197GÜZEL, Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sisteminde Öngörülen Reform, s. 65198ŞAKAR, Müjdat; <strong>Sosyal</strong> Sigortaların Uygulaması, Beta, Đstanbul, 2002. s. 9199UĞUR, Özel Emeklilik, s. 62200UĞUR, a.g.e., s. 63; GÜZEL, Ali; “Türkiye’de <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sistemi Đçin YeniBir Örgütlenme Modeli”, Türk Endüstri Đlişkileri Derneği, III. Uluslararası51


Sonuçta kişilere sağlanan hizmet edimlerinde bir değişiklikbulunmamasına rağmen, sağlanan maddi edimler değişebilmekte vefarklı seviyedeki gelirlerden farklı düzeyde prim alınarak edim-karşıedim ilişkisi gözetilmektedir. 201 Almanya’daki sosyal sigorta sistemizorunlu sigorta ilkesinin hafifletilmesine hizmet eden özerk yönetimanlayışı taşımakla birlikte, bu modelde sosyal güvenliğin sosyalsorunlara karşı önleyici ve telafi edici niteliği, 202 sosyal sigortalardaişçilerin dayanışması sonucu ortaya çıkan sosyal telafi ilkesi ilegerçekleşmiş olmaktadır. 203Günümüzde en yaygın bir model olarak Avrupa Birliğiülkelerinin büyük kısmında uygulanmaktadır. 204 <strong>Sosyal</strong> sigorta tekniğinedayalı bu sistem Avusturya, Almanya, Fransa, Hollanda,Belçika, Portekiz, Đspanya, Đsviçre, Norveç, Japonya, Hindistan,ABD ve Türkiye gibi birçok ülkede mevcut ulusal sistemlerintemelini teşkil etmektedir. 2051990 yılından sonrası <strong>Sosyal</strong> Sigortalar Sisteminde bir çözülmeninyaşandığı, reformlar adı altında bu sistemin günümüzşartlarında bir krizle yüz-yüze olduğu da inkâr edilemez birgerçektir. Diğer ülkelerle mukayesede Almanya sosyal sigortalaraen çok destek veren ülkelerden biridir. Sıralamada yüksektenazalana doğru Đtalya, Fransa, Almanya, Đsveç, ABD, Đngiltere, Rusyaolmak üzere bu ülkeler sosyal güvenliğe harcama yapıldığıvurgulanmaktadır. 206Özellikle dağıtım yönetiminin kullanılması eleştirilerek, günümüzşartlarında, dağıtım yönteminin uygulandığı sosyal sigortasistemlerinin bir kriz ile karşı karşıya olduğu hususu sürekli gündemdedir.Bu yöntemin ortalama insan ömrünün 45 yaş olduğu,Endüstri Đlişkileri Kongresi, TÜHĐS Yayın No:36, 14–16 Ekim, Ankara, 1998,s.276.201SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Devlet, s. 7202BOTTOMORE, Toplum Bilimi, s. 351203SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Devlet, s.7204GÜZEL, Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sisteminde Öngörülen Reform, s. 63205KОМĐN, N; Tri Pensii V Odin Ruki, Eho Planetı, 2000, N:3. c. 36; TUNCAY-EKMEKÇĐ, 2005, s. 20206EROŞENKOV, S; Mirovoy Opıt Reformirovaniya Pensionnıh Sistem, Obşestvo ĐEkonomika, No: 7-8, Moskva, 2001, c. 19052


emeklilik yaşının da 65 yaş olarak kabul edildiği bir sosyal ortamda6–7 aktif sigortalıya bir pasif sigortalı karşılık gelecek şekilde olması,1880 yılı sonrası sosyal sigorta sisteminin finansmanı için yeterliolduğu, bu oranın ancak 1990’lara kadar korunduğu vurgulanmaktadır207. Bu tarihten itibaren ise çeşitle arayışlar içine girilereksistemin işleyişinin sürdürülmesi için tedbirler arayışları içine girilmiştir.Örneğin 1992 yılına kadar ödenen pirimler brüt maaş üzerindenödenmekte olmasına rağmen, bu tarihten itibaren net maaşınesas alınması gibi tedbirler dolayısıyla sigortalıları etkilemiş vesigorta alacaklarının düşmesine sebep olmuştur. 208 Modelin uygulandığıülkelerde ortaya çıkan ekonomik sorunlar neticesinde sistemeleştirilere maruz kalmış ve esnek politikalar uygulanması yolunagidilmiştir.Başlangıçta işçileri kapsamayı amaçlayan sosyal sigorta sistemibu süreçte işçilerle birlikte bağımsız çalışanları, daha sonra daçalışmayan nüfusu kapsamına alarak genişletilmiştir. Hastalık vebakım sigortalarının; öğrencilere, işsizlere, sakatlara açılması, kazasigortasının korumasının kapsamına çocukların ve hayat kurtaranlarınalınması, Đşçi Sigortası Modeli’nin Halk Sigortası Modeli’nedoğru bir gelişme olarak nitelenebilir. 209 <strong>Sosyal</strong> sigorta kavramı,günümüzde “sosyal güvenliği kapsayacak şekilde algılanmış, sosyalsigortanın bütün yükü çalışanlara ve işverenlere yükletilmiştir. Bunoktada sorunların başlaması doğal olup, devlet sistemin finansmanınakatılmayarak, sistemin sürekli yöneticisi olmayı tercih et-meçi,özerklik sağlanamayarak, sosyal güvenlik sistemin siyasi popülizmekurban edilmesi günümüzdeki sorunların ortaya çıkmasına sebepolmuştur. Bu aşamada garantör sıfatıyla devreye giren devlet,finansmana katkıda bulunma zorunda kalmış, neticede finansmansistemi bozulan ülkelerde, örneğin Türkiye’de bu aşamadan itibarenbir sosyal güvenlik probleminden söz edilmeye başlanmıştır. 210207Dokuzuncu Kalkınma Planı <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Özel Đhtisas Komisyonu Raporu,DTP Yayın No: 2729, Ankara 2006, s. 1208SĐEBERT, Horst; Germany’s Social Security System under Strain, KielWorking Paper No. 1155, March 2003, s.27209SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Devlet, s.48.210ARICI, Kadir; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Kurumunun, Yeni Yapısı ve Đsleyiş EsaslarıKamu-Đş,“Kamu Đsletmeleri Đşverenleri Sendikası Yeni Düzenlemeler Çerçevesinde<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Mevzuatı Semineri, 29–30 Kasım 2006”,Ankara, 2007,s.3653


Başta yaşlılık sigortası olmak üzere, dünyada yaşanan sorunlarlaparalel özellikler göstermesi, sosyal sigorta prim oranlarının,dolayısıyla istihdam maliyetlerinin yüksekliği sisteminin zayıf yönlerindenolup, yapısal sorunların başında gelmektedir. 211 Özellikleyaşlılık sigortasının finansmanından kaynaklanan bu sorun, tümsosyal güvenlik sisteminin de finansman krizine bağlı olarak sorunlaryaşamasına neden olmaktadır. Özellikle dağıtım yönteminedayanan sosyal sigorta sistemlerinde, yaşlı oranı sistemin işleyişiniönemli ölçüde etkilemektedir. Gelişmekte olan ülkelerin sosyal sigortasistemlerinde sisteminin başlangıç rezervinin erimesi vesistemdeki suiistimaller, sistemi en çok etkileyen sorunlar arasındayer almaktadır. 212Almanya’da birçok sebepler sosyal güvenlik sisteminde değişimleregidilmesini gerektirmiştir. Bu sebepler ekonomik ve demografik,sosyal değişimlere uyum sağlama gereksinimi ve geleceğeyönelik uzun vadeli dönemde sosyal güvenliğin sabitleşmesiningerçekleştirilmesi olarak sayılmaktadır. 213 Örneğin, ekonomik vedemografik açıdan 1990–2002 yıllarında emeklilik sistemine etkieden aşağıda yere alan istatistik bilgiler doğrultusunda, son 10 yıldaemekli insan sayısında %10 oranında artış gerçekleşmiş olup budurum Almanya’da yaşlı nüfusun günbegün arttığının göstergesidir.Bu ise ayrılan bütçenin daha çok insana dağılımı demektir. 1997yılında toplam emekli sayı 17,9 milyon, 1998 yılında 18,2 milyon,1999 yılında ise 18,5 milyon kişi sayısına ulaşmıştır. Đstatistiğe göre2030 yılında bir çalışan kişiye karşı bir emekli insan sayısı şeklindedağılım olacağı hesaplanmaktadır. 2001–2050 yılları gelişim sürecinde82,2 milyon olan nüfusa sahip olan ülkede bu sayı 74,3milyona ineceği, 15-64 yaşı arası insan sayısı 55,7 milyondan 42,5milyona, 65 yaşı üstü olan insan sayısı ise bu süreç sonunda 14,7milyondan 23,9 milyona ulaşacağı beklenmektedir. 214211Türkiye Đşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun Şerhi: Türkiye Odalar veBorsalar Birliği’nin şerhi:, Dokuzuncu Kalkınma Planı <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> ÖzelĐhtisas Komisyonu Raporu, DTP Yayın No: 2729, Ankara 2006, s.12,212Dokuzuncu Kalkınma Planı <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Özel Đhtisas Komisyonu Raporu,DTP Yayın No: 2729, Ankara 2006, s.12,213GUTNĐK-ZĐMKOV, Pensionnaya Reform V Germanii, Erişim Tarihi11.10.2008,; GAPEEVA, Tatyana; Reformirovanie Pensionnoga Strahovaniya VGermanii, V Sb, “Sovremennıe Çertı Mirovoy Ekonomiki”, Moskva, 2004, с. 95214GAPEEVA, Tatyana; Reformirovanie Pensionnoga Strahovaniya V Germanii, VSb, “Sovremennıe Çertı Mirovoy Ekonomiki”, Moskva, 2004, с. 9254


Sorunları önlemek için önerilen birçok tedbirler; emeklilikyaşının 65 yaşın üzerine çıkarılması, prime esas alınan çalışmayıllarının 35 yıldan daha yukarıya çıkarılması, bireysel emekliliğeyönelmek, erken emeklilik durumlarında verilen emeklilik maaşınınazaltılması, primlerin arttırılması, gibi öneriler eleştirilere sebepolmuş ve çıkış yolu olarak görülmemiştir. Diğer taraftan sosyal güvenliğinfinansmanın sağlanmasında dağıtım sistemi yerine fonsisteminin uygulanması önerilmiş, ama ülke şartlarını değerlendirildiğizaman bunun uygulanamayacağı söylenmiştir. Çünkü devlettarafından finans yardımı olmadan tek başına yürümesi mümkünolmaktan uzak olup, demografik sebepler nedeniyle zaten azalmayadoğru giden genç nüfusu iki kat zor durumda bırakacaktır. Budurumda çalışan nüfus devlet desteği olmazsa hem kendi emekliliğiiçin fonda para biriktirecek ve aynı zamanda şimdiki emeklilerinemekliliğini sağlayacaktır ki bu da mümkün değildir. 215Reformları gerektiren diğer bir sebep ise 20. yüzyılın sonlarındanitibaren Avrupa’da sosyal politika alanında ortaya çıkmışolan köklü değişimler gösterilmektedir ki, Almanya da bu değişimeayak uydurmak zorunda kalmıştır. Özellikle sosyal güvenlik sistemiele alındığında özellikle işsizlik sigortası, hastalık sigortası ve dargelirlilere yönelik uygulanacak projelerde bu değişim daha etkiliolacaktır. Serbest pazar sisteminin bir uzantısı olan sosyal yardımsisteminin inkişafı Almanya’da zorunluluk haline gelmiştir. 216Günümüzde, tüm dünyada sosyal güvenlik sisteminde sorunlarvardır; ancak her ülke sorunlara kendilerine özgü şartlar içerisindeele alarak çözüm yollarını araştırarak mevcut sisteme bağlıkalınarak çözüm üretmek en akılcı, rasyonel çözüm yol gibi değerlendirilmektedir.Yeni model oluşturma çabası genellikle ülkelerdetepki çekmektedir. Fransa ve Almanya, yeni model oluşturmaarayışları içerisindeyken, halkın tepkisinden çekinerek vazgeçmişlerdir.Genellikle Avrupa Birliği ülkeleri, yürürlükteki sistemlerideğerlendirerek ele almış, yürümekte olan modelin esasına bağlıkalarak çözüm üretmeye çalışmışlardır. Gelişmekte olan ülkelerde215KRUPP, Hans Jürgen; Ist Das Kapitaldeckungsverfahren Đn DerAlterssicherung Dem Umlageverfahren überlegen? In: WSI Mitteilungen, 1997,Jg. 50, No: 5, S. 291216МАDĐEVSKĐY, S; Sotsialnaya Pomoş V Germanii, Mirovaya Ekonomika ĐMejdunarodnıe Otneşeniya, Moskva, 2003, No.10, с. 4255


ise, mevcut sosyal güvenlik sistemleri tasfiye edilerek yeni modelüretilmesi yoluna gidilmektedir. 217 Ancak, bütünlükte ele alındığındasadece demografik sorunlar tek başına değil ekonomik sebeplerlebir arada sosyal güvenlik açısından önemli bir sorun teşkil etmektedir.60–70’li yıllardaki gibi çözüm üretemeyen devlet günümüzdebu sorunları karşılayamamaktadır.Almanya’da sosyal güvenliğin sağlanmasında üçayaklı birsistem uygulanmakta olup, bunlardan her birinin uygulanmasındaister araçlar ve yöntemleri, ister maliyeleştirilmesi isterse desunmuş oldukları hizmetler farklılık göstermektedir. 218Birinci ayakta, sosyal güvenlik mevzuatı çerçevesinde devletinuygulamış olduğu sosyal politika kapsamında zorunlu olaraksosyal güvenliğin sağlanmasıdır. Bu çerçevede koruma kapsamınadâhil olanlar işçiler, hizmet sektöründe çalışanlar, gazeteci ve diğerleri;devlet memurları; kendi işyeri olup prim ödeyenler veaileleri; serbest meslek sahipleri olarak dört gurupta sayılmıştır. 219Almanya’da sigorta fonları sayıları birkaç yüzü bulan hastalıkfonlarının denetiminde olup işçi ve patron ödenişlerinden oluşanyerel hastalık fonları (tüm fonların %23’ünü oluşturur, zorunlusigortalıların % 47’sini kapsar), endüstriyel fonlar (tüm fonlara oranı%62, kapsamına giren nüfus toplamın %12’si), kırsal fonlar,denizcilerin fonları, madencilerin fonları, mavi ve beyaz yakalılarınfonları ve zanaatkârların fonları gibi fonlardan oluşmaktadır. 220Đkinci ayakta belli başlı şirketler tarafından kendi çalışanlarınasağlamış olduğu ek emeklilik ve diğer haklar söylenebilir.Ama bu yöntem serbest olup zorunluluk taşımamakta ve aynızamanda o işyerinin bağlı olduğu sendikalarla bağlanmış olan sözleşmeleredayanarak da verilebilmektedir. Bu haklardan faydalanan217KILIÇ, Salih; Kamu-Đş, “Kamu Đsletmeleri Đşverenleri Sendikası YeniDüzenlemeler Çerçevesinde <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Mevzuatı Semineri, 29–30 Kasım2006, Ankara, 2007, s. 12218KОМĐN, Tri Pensii, c. 36219МОYRER, Anne; Kаkuyu Sistemu Pensionnogo Obespeçeniya Predpoçest, OpıtGermanii, Çelovek Đ Trud, No:2, Moskva, 1997, c. 70- 72.220ÇETĐN; Rana, Đngiltere, Almanya ve Türkiye’de <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sistemleri VeSağlık Reformları, http://www.emekdunyasi.net/tr/article.asp?ID=28, ErişimTarihi: 14.11.2008.56


işçi sayısı neredeyse toplam işçi sayısının yarısına beraberdir. 221Üçüncü ayakta ise ferdi olarak çalışanların kendi geleceği için bireyselaraçlarla sağlamış olduğu tedbirlerdir. Bunlar özel sigortalaraprimler ödenerek bireysel emekliliğin sağlanması ve ya diğeryatırım araçlarının kullanması yoludur. Nitekim sosyal güvenliktenfaydalanan kesimin büyük çoğunluğu devlet sosyal güvenlik araçlardanfaydalanmakta olup, devlet sosyal güvenlik sisteminin ayırdığımaliye vasıtalarının % 68’inden emekliler faydalanmaktadır. 222Alınan emeklilik maaşları yaşam standartları ile dengeliseyir etmektedir. Çalışma süresi ve primlerin ödenmiş olması önemarz etmektedir. Maaş düzeyi yüksek olanların ödemiş olduğu yüksekprimler emekli aylığının seviyesini belirlemektedir. Nitekim devletemekli maaşı kendine yeterli olan emeklilerin diğer ayaklardan alacağıhaklar ek fayda sağlamaktadır. 223 Ama çok yüksek gelirlilerinzorunlu sigortalı olmamalarının dayanışma ilkesi açısından olumsuzbir durum oluşturduğu da söylenmektedir. 224Gelişmiş ülkelerin sosyal güvenliğinde reform arayışlarınınkökeninde, “gerçekten mevcut sistemi doğru dürüst rayına oturtalım,çağdaş bir sistem kuralım” tercihinden daha çok, sondan başlayarak,yani “sistem bize daha az nasıl yük olur, bütçe dengelerinibozmayacak hale nasıl getirilir” bakışı hakimdir. 225 Neticede özellikleuzun vadeli sigorta kolu olan yaşlılık sigortasında yaşanan krizinde etkisiyle prim oranlarının artırılması, emeklilik yaşının yükseltilmesi,yaşlılık ödemelerinin kısıtlanması gibi çeşitli tedbirlerinalınması gerekli görülmektedir. Ayrıca, sosyal sigorta kurumlarınınözerkleştirilmesi de bu önlemlerden biridir. 226 Özellikle Almanya’dasosyal güvenlik sisteminin temel prensipleri ve işleyişi açısındanyapılmak istenen değişimlerin bu sistemi tamamen ileride çökmesinedahi yol açabileceği araştırmalarda dile getirilmektedir.221МОYRER, Anne; Kаkuyu Sistemu Pensionnogo Obespeçeniya Predpoçestc, 70-72.222PRĐVALOV, K; Zametki O Pensii V Germanii, “Ros Vesti”, 1999, No: 201, c. 6-7.223МАÇULSKAYA Е. Еlena; Pensionnoe Strahovanie V Germanii, “SotsialnoeZaşita”, 2000, No:3, c. 44-47.224ERDOĞAN, Sarper-SALTIK, Ahmet; “Ülkemizde Yaşanan <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Krizi Bağlamında Bir Örnek: Alman <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> <strong>Sistemi”</strong>, Toplum veHekim, Cilt. XI, No: 74, Ankara, 1996, s. 15- 21.225ARICI, Kamu-Đş, s. 36226Dokuzuncu Kalkınma Planı., s. 8,57


B. Halk Sigortası ModeliSanayileşme sonrası geleneksel yöntemlerle toplumsal sorunlaraçözüm bulamayınca ve bu yöntemlerin toplumsal sorunlarınçözümünde yeterli olamayışından hareketle yeni sosyal düzenintesisi amacıyla, Đngiltere’de de siyasi iktidarlar yeni bir sosyal çözümyolları arayışı içinde vergi sistemine bağlı ve dolayısıyla devletbütçesine dayalı 227 kendilerine özgü bir model kurdular. Bundanönce Almanya’yı örnek almış olmasına rağmen sonraki aşamada,farklı arayış içinde William Beveridge başkanlığında “<strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> Komisyonu” kurularak yeni sistemin temelleri atılmıştır.Sanayileşmeye Almanya'dan önce başlamış olan Đngiltere’de 228 güçlü muhafazakâr geleneğin varlığı, devletin toplumsal amaçlıbazı müdahaleleri ve sendikaların sorunların çözümünde kendi kendineyardım ilkesini uygulaması Almanya’nın aksine isçileri ihtilalcıbir yaklaşımdan uzak tutmuştur. Ancak, mevcut sistemin bir süresonra tıkanması sonucu yönetimi kendine özgü bir sosyal devletmodeli oluşturma yoluna sevk etmiştir. 229 Nitekim 1942 yılında yayınlananBeveridge raporu sonraki gelişmelerle birlikte, en geniş veen etkili bir model olarak sosyal güvenlik sistemi içinde yer almıştır.2301942 yılında yayınlanan ve “<strong>Sosyal</strong> Devrim” olarak nitelendirilenBeveridge Raporu çağdaş toplumun yüz karası olan yoksulluktankurtulmanın, toplumu tüm risklerden korumanın, bireyleriise temel gereksinimlerini karşılama endişelerinden arındırmayolunun, ancak kapsamlı ve sistematik bir sosyal güvenlik sistemiile mümkün olacağını öngörmüştür 231. Beveridge'ye göre, bir ülkedesosyal güvenliğe sosyal sigorta örgütü, sigorta kapsamına girmeyenkesimler için ulusal yardım örgütü ve isteğe bağlı özel sigorta olmaküzere üç yöntemin uygulanması ile ulaşmak mümkündür. 232227GОNTMAHER, Evgeniy; Оbezatelnoye Sosialnoye Strahovaniye: ScenariyRazvitiya,http://www.imepi-eurasia.ru/baner/gontmaher_doklad.doc,(29.12.2008),228GEDĐK, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, s. 9229SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Devlet, s. 54230ARICI, Kadir; Beveridge Planı, GÜĐĐBFD, Sayı 1–2, Ankara, 1986, s. 17231DĐSK-Devrimci Đşçi Sendikaları Konfederasyonu, 10. Genel Kurul ÇalışmaRaporu. Đstanbul. 1997, s. 37.; ARICI, Beveridge Planı, s.17232TUNCAY-EKMEKÇĐ, 2005, s. 2658


Raporda öngörüldüğü üzere, önceden uygulanan seçilmişgrupları koruma altına almak siyaseti yerine, herkesi korumakyaklaşımını hayata geçirme düşüncesi ile mevzuatta aşağıdaki yenidüzenlemeler yapıldı. “Çocuk Parası Yasası”-(Family Allowance Act,1945), “Halk Sigortası Yasası”-(National Insurance Act, 1946), “KazaSigortası Yasasi”-(Industrial Injuries Act, 1946), “<strong>Sosyal</strong> Yardım Yasası”-(National Assistance Act, 1948) bu doğrultuda mevzuatta yapılanilk düzenlemelerdir. 233 Farklı deyimlerle ifade edilen Beveridgeraporunun 234 (Halk sigortası, 235 ulusal veya üniversal sigorta modeli236 ) muhtaçlığın ortadan kaldırılmasını temel ilke edinmiştir. 237Sistemin kapsamına sadece işçileri değil, toplumun tümüyani, “çalışan veya çalışmayan, çocuk, genç, yaşlı, sakat, kadın veyaerkek, bağımlı veya bağımsız çalışan”, 238 bütün bireyler dahil edilmiştir.Ülkede yaşayan herkesin ayırım gözetilmeksizin sosyal güvencekapsamına alınması ve dolayısıyla sosyal adaletsizliği ortadankaldırmak hedeflenmiştir. 239 Nitekim bu düşünceyi gerçekleştirmekiçin örgüt yapısı sosyal sigorta sistemi ve milli yardım sistemi olarakikiye ayrılan modelin sosyal sigorta sistemi, sigortalı tarafındanveya onun adına başkalarınca zorunlu bir prim ödenmesini ve risklergerçekleştiğinde de iştirakçinin ödediği prim miktarına bakılmaksızınona belirli bir miktarda nakdi yardımın yapılmasını düzenlemektedir.Diğer milli yardım sistemi düzenlemeleriyle ise, sosyalsigorta sistemi kapsamı dışında kalan veya sosyal sigorta yardımlarıile ihtiyaçlarını karşılayamayan kişilere yardım yapılması öngörülmüştür.240Đngiliz <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> sistemini sağlık hizmeti ve tipik sosyalrisklere karşı gelir güvencesi kurumları ve diğer bir klasik233SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Devlet, s. 53234TUNCAY, Aziz Can; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku Dersleri, Yenilenmiş 7. Bası,Beta, Đstanbul, 1996. s. 26235 UĞUR, Özel Emeklilik, s. 63;236 GÜZEL, Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sisteminde Öngörülen Reform, 2005/4. s. 64237TUNÇOMAĞ, 1987, s. 31–32; TUNCAY-EKMEKÇĐ, 2005, s. 26–28.238TUNCAY-EKMEKÇĐ, 2005, s. 26–28.239SÖZER, Ali Nazım: “<strong>Sosyal</strong> Güvenliğin Neresindeyiz”, Đşçi Emeklilerinin <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> Sorunları, Tebliğler-Yorumlar, Türkiye Đşçi Emeklileri Cemiyeti,Ankara, 1991, s. 80; LAMBAEVA, Đrina; Sotsialnaya Rabota Za Rubejom,Uçobnoe Posobie, Ulan-Ude, 2000, c. 72-73240UĞUR, Özel Emeklilik, s. 6459


ayırımla, primli rejim ve primsiz rejim seklinde ayırmak mümkündür.Sistem teklik esasına dayalı olup, toplumun tümü, özellikleölümü ve aile yardımlarından yararlanacak şekilde yaygın birriskler sisteminin sonuçlarına karşı sigorta edilmiştir. 241 Bu modelde;15–65 yaşları arasındaki herkes iş kazası, meslek hastalıkları,hastalık, analık, maluliyet, yaşlılık ve ölüm risklerine karşı primödenmekte olup, sigorta primleri, işçilerde gelirlerinin yüzdesi üzerinden,bağımsız çalışanlarda ve çalışmayanlarda ise maktu birtarifeye göre alınmakta, ama edimler, işçilerde ve diğer sigortalılardamaktu olarak belirlenmektedir. Primler, her risk için ayrı-ayrıalınmayıp tümü için tek bir ödeme yapılmaktadır. Đşsizlik hariç tümnüfusa klasik sosyal risklere karşı verilen sosyal güvence, kısmendoğumla sağlık riskine karşı başlamakta, 15–65 yaşı arası, sakatlık,dul ve yetim bırakılma riskleriyle devam ederek, 65 yaşındanitibaren yaşlılık riski sigortasıyla ölüme kadar sürmektedir. 242Beveridge işkazası-meslek hastalığı, sakatlık yaşlılık, analık,dul ve yetimlik gibi hallerde tüm temel sigorta yardımlarınınsağlanmasını önermiştir. 243 Nitekim raporda da hastalık, pislik,cahillik, issizlik ve yoksulluk olarak beş önemli sorun vurgulanarak,mevcut sosyal düzenin iyileştirilmesini, tedbirlerin herkes içintekdüze ve herkesi kapsayıcı olması gerektiğini ifade edilmiştir. Đyikazanan isçiler, bağımsız çalışanlar ve çalışmayanlar da kapsamaalınmalı, herkes ayni primi ödeyip, ayni haklara sahip olmalıydı.Sigortalıların sosyal ve mesleki durumlarını göz önünde tutmayansistem, asgari bir yaşam düzeyini garanti edecek şekilde, herkeseyeknesak şekilde yardımı esas almıştır. 244Aile ihtiyaçlarının özellikle karşılanması, en az geçimstandardı altına düşmesini önleyecek şekilde önlemler alınmasıprogramda yer almıştır. 245 Asgari geçim, evlenme, doğum, analık,çocuk yardımları ve dulların korunması gibi yardım çeşitleri buyönde alınan tedbirlerden olup, günümüzde aile ödenekleri olarakortaya çıkan sigorta çeşitlerine temel teşkil etmiştir.241SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Devlet, s. 55; TUNÇOMAĞ, 1987, s. 32242UĞUR, Özel Emeklilik, s. 65; SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Devlet, s. 55–91243TUNCAY-EKMEKÇĐ, 2005, s. 27244SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Devlet, s. 52; TUNÇOMAĞ, 1987, s. 31245TUNCAY-EKMEKÇĐ, 2005, s. 2760


Beveridge, risk kavramının tekliğini doğrulayacak bir <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> Bakanlığının otoritesi altında, tek bir hizmet içinde, bütünsosyal sigortalar kurumlarını birleştirmenin gerekliliği sonucunavarmıştır. Đnsanlar yardım isteme hakkını daha olanaklı şekildekullanabilecek ve diğer bir şekilde kendi deyimiyle, “bütün yardımlartek bir kart üzerindeki tek bir pul ile” isteyebileceklerdir. 246Ayrıca onun düşüncesine göre, aile yardımları, sağlık giderleriözellikle devlet bütçesinden ama diğer harcamalar ise işçi ve işverenprimlerinden karşılanması gerekirdi. 247Yapılacak tekdüze yardımların finansmanını tekdüze katkıve primlerle karşılanması, ama aile yardımları ve sağlık yardımlarınınvergiler yoluyla finanse edilerek ulusal dayanışma sergilenmesiamaçlanmıştır. <strong>Sosyal</strong> güvenliğin fert ve devletin işbirliği ilefinanse edilmesi, ayrıca ödenen primler karşılığında devletin, hemsosyal güvenliği garanti etmesi hem de şahsi gayret ve çabalarıneticesinde, bu asgari haddin üstüne çıkılmasına ilişkin imkânlarıhazırlaması gerektiği vurgulanmıştır. 248 <strong>Sosyal</strong> güvenliği sağlamakher ne kadar devletin görevi olsa da, bireyleri katkıda bulunmayazorlayarak onların kişisel sorumluluk duygusunun geliştirilmesi vekendisine ve ailesine daha fazla sosyal güvenlikten faydalanmakisteyen kişinin bu olanağı gönüllü olarak özel programlardansağlaması gerektiği temel düşüncelerdendir. Đşçi bir bakıma kendinidüşünerek ona yönelik tedbirler almak zorundadır. 249Ülkede izlenen ekonomik ve sosyal politikanın bir parçasıolan sosyal güvenliğin 250 faydalı şekilde yürütülmesi için işsizliğinyok edilmesi ve ülkede tam istihdamın sağlanması, işsizlik sigortasıyardımlarının kişinin gelir düzeyine bakmaksızın tüm işsizlik süresincesağlanması gerekir. Yardımın dağıtımı için bir kamu hizmetisisteminin teşkili ve bu hizmet tam bir istihdam siyaseti, bir sağlık246TUNÇOMAĞ, 1987, s. 32247ELLEN, Мartin; Sotsialnoe Obespeçenie V Velikobritanii Đ Vo Frantsii/Svobodnaya Mısl-XXI, No: 8, c. 95-110248KOÇ, Beveridge., s. 97; TUNÇOMAĞ, 1987, s. 31249TUNCAY-EKMEKÇĐ,2005,s. 27, ЕVSEEV,D.Y; Pensionnıe Sistemı, AmurskayaGos. Universitet, Kursovaya Rabota Na Temu Pensionnıe Sistemı ZarubejnıhStran Po Kursu Ekonomiçeskaya Teoriya, Blagoveşensk, 2003, s. 13250TALAS, Cahit; Đçtimai Đktisat, Ankara, Üniversitesi Siyasal Bilgiler FakültesiYayını, Ankara, 1961, s. 39761


siyaseti ile tamamlanarak tazminat ve koruma siyasetlerinin bu hizmetsistemi ile sıkı bir şekilde birbirine bağlanması sağlanmalıidi. 251 Nitekim Beveridge raporu ile Đngiltere’de bu sosyal güvenlikplanının gerçekleştirilmesi amaçlanmıştır. 1948 tarihli Yardım Yasasıgüncelliğini koruyarak, ihtiyacı olanlara ferdi olarak yardımsağlayarak sorunları çözmeye çalışmaktadır. Bu yasa doğrultusundaülkede yaşlı nüfusun 97%’ne evde sağlık yardımı ve sosyal hizmet veyaşlıların kalması için yaşlılar evi sağlanmaktadır. 252 Özellikle son40 yılda sosyal devlet prensibinden hareketle alınan soysa tedbirlerleistihdamın sağlanması, işsizlik sigortasının uygulanması, malullerinve diğer risk gruplarının korunması gibi çok önemli politikalaryürütülmüş ve aynı zamanda bölgeler bazında tedbirler alınmıştır.253Halk Sigortası Sisteminde yer alan hastalık ödeneği, sakatlıkedimi, yaslılık aylığı, issizlik ödeneği, analık ödeneği ve dul aylığıedim tipleri sistem içinde sınıflara ayrılan sigortalılara göre farklısağlanmaktadır. Sadece isçilere (1.sınıf) edimlerin tümü, bağımsızçalışanlara (2. ve 4. sınıflar) issizlik ve işkazası yardımları sağlanmakta,çalışmayanlar ise (3. sınıf) sadece analık, dul kalma, yaşlılıkrisklerine karşı korunmaktadırlar. 254Dünyada mevcut olan sosyal güvenlik modellerinden hangibiri tercih edilirse edilsin, asıl olan toplumun tamamını kapsaması,eşitsizlikleri giderebilmesi gelir dağılımını yeniden sağlayabilmesi,toplumsal değerler açısından kapsayıcı ve giderici bir niteliğe sahipolmasıdır. Bu bakımdan gelir kayıplarını tazmin etme oranı ve altgelir grupları lehine gelirin yeniden dağılımını sağlama özelliğinesahip Beveridge sistemi bireylerin özellikle de yaslıların yoksullukçizgisinin altına düşmelerini önlemektedir. Ancak çelişkili gibi251TUNCAY-EKMEKÇĐ, 2005, s.27; TUNÇOMAĞ, 1987, s. 32; KOÇ, Beveridge., s.97;252ALĐYEV, Мais; Sosial Hizmetle Bağlı Harici Ölkelerin GanunvericiliyininTehlili ve Muasir Dövrde Ondan Đstifade Edilmesi Đmkanları, АzerbаycаnRеspublikаsındа Dövlet Ve Hügug Guruluğunun Аktuаl Prоblемleri», ЕlмiМegаleler Мecмuesi, S. 18, Bаkı, Аdilоğlu, 2007, s. 100-106253KRASNOVA, Оlga; Zakondatelstvo Đ Sotsialnoe Obslujuvanie Pojilıh Lyudey VVelikobritanii, Britano-Rossiyskaya Programma, Rossiysko-Evropeyskiy Fond,Moskva, 2000, c. 104-118.254SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Devlet, s. 53;62


görünse de gelir eşitsizliği Beveridge tipi sosyal güvenlik sisteminesahip ülkelerde yüksek, Bismarck tipi sosyal güvenlik sistemlerinesahip ülkelerde ise daha düşük olduğu tespit edilmiştir. Mütevazıdüzeyde bir fayda sağlayan Beveridge tipi sistemde gelir düzeyiyüksek gruplar, sahip oldukları yasam standartlarını emekliliktensonra da sürdürebilmek için bireysel veya mesleki özel emeklilikprogramlarına yönelmektedirler. 255 Đngiltere’de halkın %70’nin özelsigorta araçlarından faydalandığını araştırmalara göre söylemekmümkündür. 256 Bismarck veya Karma Modellerinde ise kamuemeklilik programları yüksek düzeyde gelir güvenliği sağladığı içinyüksek gelirli kesimlerin özel sigorta veya diğer yatırım araçlarınaduydukları ihtiyaç azalmaktadır. 257Son yıllarda Đngiltere’de sosyal güvenlik sistemi özellikleüçayaklı bir şekilde yapılandırılmaktadır. Devlet tarafından, gayridevlet kurumları tarafından sağlanan ve gönüllü sigorta araçlarıolmak üzere üç yönde gelişme göstermiş ve devlet sigorta sisteminindışında sendikaların katılımı ile çalışanlara ek sigorta haklarındanyararlanma olanağı tanınmıştır. 258C. Karma ModelGünümüzde, yukarıda da anlatıldığı üzere yaygın olanBismarck veya Beveridge tipi sosyal güvenlik sistemlerine sahipolan ülkeler yanında bu iki sistemin niteliklerini bir arada karmabir model olarak uygulayan ülkeler bulunmaktadır. Genellikle “KarmaModel” olarak adlandırılan model bir diğer deyimle “KapsayıcıModel” (Encompassing Model) olarak da tanımlanmaktadır. 259 Karmasigorta sistemini uygulayan ülkelerde başlangıçta Bismarck255ARABACI, Gelirin Yeniden Dağılımı, s.53256SOROKĐNA, Е.G; Zarubejnıy Opıt Modelirovaniya Pensionnıh Sistem, Jurnal“V Mire Prava” , No: 1, 2003. с. 12–15257ARABACI, Gelirin Yeniden Dağılımı, s. 53258SOROKĐNA, Zarubejnıy Opıt Modelirovaniya Pensionnıh Sistem, с. 12-15;АNTROPOV, Vladislav; Ekonomiçeskie Modeli Sotsialnoy Zaşitı Naseleniya VGosdarstvah Ec, Мосkва, 2007, c. 25259KORPI, Walter-PALME, Joakim; “The Paradoh of Redistribution andStrategies of Equality: Welfare State Institutions, an Poverty in the WesternCountries”, American Sociological Review, Vol. 63, No. 5, (Oct. 1998),’den-Rabihan Yüksel ARABACI Gelirin Yeniden Dağılımında Bir Araç Olarak<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> (Yayınlanmamış Doktora Tezi) Bursa, 2007. s. 4663


sisteminden etkilenmiş olmalarına rağmen, II. Dünya Savaşı sonrasıBeveridge Planının ve Keynes'in sosyal tedbirlerin ekonomiyi destekleyeceğiyolundaki teorik yaklaşımının etkisiyle toplumun tümünükapsayacak ve iki modeli bir araya getirecek şekilde reformçalışmaları yapıldı. 260Karma sigorta modeli uygulamada, kendinden önce kullanılanmesleki faaliyet ölçütüne dayalı, Bismarck Modeli veya Đşçisigortası modeli olarak adlandırılan sosyal sigorta modelini veulusal ya da üniversal sosyal güvenlik modeli olarak adlandırılanBeveridge Modelini örnek alarak her iki modelin unsurlarını içerenkarma sosyal güvenlik modelidir. 261 Ortaya çıkan bu karma modeldehem aktif nüfusa yönelik “sosyal sigorta” sisteminin, hem de tümvatandaşları kapsama alan “üniversal” bir sosyal güvenlik sisteminintemel özellikleri bir arada uygulanmaktadır.Karma model, bir yandan tüm vatandaşları kapsayan vesadece vatandaş olmalarından dolayı onlara temel bir güvencesağlamakla birlikte, diğer bir yönüyle çalışan aktif nüfus için dahaüst düzeyde ek programlar sunularak sosyal sigorta yoluyla çalışankesimlere daha fazla koruma sağlamaktadır. Diğer bir ifadeyle,Karma model temelde iki ayak şeklinde ayrılmış olup, bu modeldenfaydalanmak için, birinci ayağı olan sosyal sigorta için çalışarakpirim ödenmesi, toplumun tümünü kapsayan ikinci ayağındanfaydalanmak için ise Beveridge modelinde olduğu gibi, bu ülkedeyaşamak yeterli olacaktır. 262Sistemin finansmanı esas olarak işçilerin ücretlerinin belirlibir yüzdesi üzerinden işverenleri tarafından sağlanmaktadır. 263 Kapsamolarak Beveridge Modelin kapsamı kadar geniş olduğu söylenenKarma Model, tüm nüfusu temel bir güvenlik programının kapsamınaalırken, aktif nüfus için ek programlar oluşturmuştur. 264 Aktifçalışmaya katılmayan nüfus için harcamaların temel kaynağı olanvergiler bu finansmanın diğer kaynağını oluşturmaktadır. Sisteminağırlıklı olarak yürütüldüğü ülkelerden olan Danimarka’da sosyal260SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Devlet, s. 88261GÜZEL, Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sisteminde Öngörülen Reform, s. 64262ARABACI, Gelirin Yeniden Dağılımı., s. 46-51263UĞUR, Özel Emeklilik, s. 65,264ARABACI, Gelirin Yeniden Dağılımı., s. 4964


güvenliğin sağlanmasında vergilerin önemli rolü vardır. Đsveç veNorveç’in aynı özelliklere sahip olduğunu söylemekle birlikte,Hollanda’nın ise meslek gelirleri üzerinden aldığı vergilerle sosyalgüvenliği sağladığı söylenebilir. 265 Karma sistemin uygulandığı esasülke olarak Hollanda’da öncelikli olarak bu sistem kabul görmüş veson yıllarda yapılan reformlar sonucu önemli değişiklikler gerçekleştirilmiştir.Örnek ülke olarak Hollanda dışında Đsveç, Norveç veFinlandiya gibi ülkeler de bu modeli uygulamaktadır. 266Genel olarak sosyal güvenlik sistemlerinin hedef kitlelerineyapacağı edimler benimsedikleri ilkeler doğrultusunda farklı olduklarıiçin, Karma sistemde de bu farklılık kendini göstermekte-dir.Bismarck modelinde kazançlarla ilişkili ve bireylerin çalışma yaşamlarındakigelir seviyelerine bağlı bir edim, Beveridge modelindeise bazı istisnalar olmakla beraber, herkes için düz oranlı ve mütevazıbir düzeyde bir edim ilke edinmiştir. Yeni reformlarla geliştirilensistemlerde sadece yoksullara asgari düzeyde yardım projeleriamaç edinmektedir. Karma sistemlerde ise Beveridge sistemdeolduğu gibi, toplumun tamamını kapsayacak şekilde, herkes için düzoranlı ve mütevazı bir düzeyde edimin sağlanması ve diğer yandanaktif nüfusa yönelik çalışan kesime kazançla ilişkili ve çalışmayaşamındaki gelir düzeyine göre farklı edimler sağlanmaktadır. 267Karma modelin Bismarck modelinde de olduğu gibi hedeflemeoranının diğer modeller göre düşük olduğu araştırmalarda yeralmaktadır. Farklı sosyal güvenlik modellerinin yoksulları hedeflemederecelerinden yola çıkılarak, hedefe yönelik modellerin tamamenyoksullara yönelik olduğu ve vergiler yoluyla sağlanan gelirinyoksullara dağıtıldığı, Beveridge modelinde ise “sosyal eşitlikçi” biranlayış nedeniyle herkese eşit ivaz verildiği söylenebilir. Ancakgöreceli olarak düşük gelirlilere yüksek gelirlilerden daha fazla ivazödendiğinden, Bismarck ve Karma modellerde ise kazanca bağlıolarak ivazlar ödenmesi nedeniyle, mutlak olarak yüksek gelirlilereyoksullardan daha fazla ivaz ödenmesi söz konusudur ve göreceliolarak düşük gelirlileri hedefleme derecesi azdır. 268 Buna göre birsıralama yapmak gerekirse, en yüksek hedefleme derecesine Hedefe265GEDĐK, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, s. 58266SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Devlet, s. 88; ARABACI, Gelirin Yeniden Dağılımı., s. 46267ARABACI, Gelirin Yeniden Dağılımı, s. 52268ARABACI, age. s. 3365


Yönelik Neo Liberal Modellerin sahip olduğu, bunu Beveridgemodelinin izlediği, en düşük hedefleme derecesine ise, Bismarck veKarma modellerin sahip olduğunu söylemek mümkündür. 269Karma modeli benimseyen ülkelerde eşitsizliğin giderilmesidiğer modellerin geçerli olduğu ülkelere göre daha etkendir. Çünküsosyal güvenlik sisteminin gelirin yeniden dağılımında kullanabileceğibütçesi ne kadar büyük ve hedefe yönelik olma derecesi nekadar düşük ise, sistem o kadar yeniden dağıtıcı olmakta ve toplumdakieşitsizlik ve yoksulluğu o oranda giderebilmektedir. Farklırefah devletlerinin ödedikleri sosyal güvenlik ivazları UÇÖ’nün verilerinedayanarak hesaplanmış ve ikincil dağılım sonucu eşitsizliktemeydana gelen değişim ölçülmüştür. Yeniden dağılım için kullanılanbütçenin eşitsizlik üzerindeki etkileri ortaya konulmuştur. Bukarşılaştırmada karma modeli benimseyen ülkelerde eşitsizlikoranında azalma olduğu, diğer modellerde ise bu oranın daha düşükolduğu gözlemlenmiştir. 270Üniversal kapsamı yanında kazanca bağlı ivaz ödeyen sigortaboyutu ile Karma model, bir yandan toplumun tamamı için sosyalgüvenlik sağlaması, diğer yandan yüksek gelirli kesimler içinkazançla ilişkili ivaz ödeyerek, özel sistemlere yönelimi en azaindirmesi bakımından Bismarck ve Beveridge modellerinde ortayaçıkan sorunları giderebilmektedir. Bu açıdan Karma modeller hemtoplumdaki tüm gruplar arasında çıkar birliği sağlamakta, hem deyüksek gelirliler için yüksek ivaz güvencesi sağlayarak sistem dışınaçıkmalarını önlemektedir. Özetle, Karma model, toplumdaki tümgrupların risk ve kaynaklarını bir araya getirerek ortak çıkarlaryaratması ve herkes için temel bir sosyal güvenlik yanında çalışankesim için ikinci ayak sosyal güvenlik programı uygulayarakkazanca bağlı ivaz ödeyerek sistemden çıkısı önlemesi nedeniyledaha etkin şekilde yeniden dağılıma neden olabilmektedir. 27119 yüzyılın 80 yıllarında sosyal güvenliğin temeli konulanĐsveç tarım ülkesi olarak Avrupa’da fakir ülkeler içinde yer almaktaidi. 272 Karma sisteme gösterebileceğimiz en örnek ülkelerden Đsveç269ARABACI, age. s. 55270ARABACI, age. s. 56271ARABACI, Gelirin Yeniden Dağılımı, s. 58272ANTROPOV, Vladislav; Şvedskiy Opıt Sotsialnogo Obespeçeniya,Narodonaselenie, Moskva, 2005, No 4, c. 7966


efah devleti niteliğine sahip bir devlet gibi 1932 yılında halkınrefahı yönünde uzun bir süre boyunca en elverişli koşullar altında“orta yol modeli” olarak hiç bir müdahale olmaksızın gelişen genişbir sosyo-ekonomik deneyim sergilemiştir. 273Diğer Avrupa Birliği ülkelerinde sosyal güvenliğin finansmanındavergilere istisnai olarak veya dolaylı vergiler çerçevesindebaşvurulmasının aksine Đsveç’te, sosyal güvenliğin finansmanı açısındanvergiler önemli bir paya sahip olsa da, 274 sosyal güvenliğinfinansmanında ödenen primlerin oranı da küçümsenmeyecek kadarönemlidir. 275 <strong>Sosyal</strong> harcamalara ayrılan pay açısından baktığımızda,örneğin 20. yüzyılın başından 1960’a kadar olan dönemde kamubütçesi içinde sosyal harcamaların payı Đsveç’te yüzde 30’dan yüzde53’e çıktığını, 1980 sonrasında ise Đsveç’te yüzde 33,1 oranlarınadüşmüştür. 276Ülkede istihdam alanında önemli başarının sağlandığı 277 veçalışanların o cümleden tüm toplumun yaşam standardının Avrupaülkeleri arasında en yüksek seviyeye ulaştırıldığı söylenebilir. 278<strong>Sosyal</strong> güvenliğin iktisadi inkişafı ve çalışma hayatının gelişimi açısındanengel yarattığı düşüncesini Đsveç örneği bertaraf etmektedir.Çünkü dünya ülkeleri içinde en yüksek sosyal güvenlik yükü olanülkelerden Đsveç’te çalışanların sosyal refahı daha iyi ve nüfusunçalışma oranları da diğer birçok ülkeye göre yüksektir. Đstihdamoranı 16–64 yaş gurubunda 74% oranlarında bulunmaktadır ki, buoran Avrupa ülkelerinin çoğundan daha yüksektir. 279273BRODIN, Erıc; Đsveç Refah Devleti: Kayıp Cennet, Çev: Süleyman Erdal,http://www.canaktan.org/politika/anti_leviathan/digeryazilar/erdal-isvec-refah.pdf,Erişim Tarihi, 13.09.2008274EGELĐ, Haluk; Parafiskalite ve Parafiskal Yükümlülükler, Đzmir, 2003, s. 3275АNTROPOV, Vladislav; Ekonomiçeskie Modeli Sotsianoy Zaşitı, c. 20276KORAY, MERYEM; GÖRÜLMEK ĐSTENMEYEN GERÇEK: SOSYAL REFAHPOLĐTĐKALARI VE DEMOKRASĐ ĐLĐŞKĐSĐ, ÇALIŞMA VE TOPLUMDERGĐSĐ, SAYI 2, 2005, S. 38277VOLKOV, А. М.; ŞvetsiyaSotsialnoe-Ekonomiçeskaya Model, Moskva, 1991, c.173278МYURDAL G; Şvetsiya Đ Zapadnaya Evropa, Moskva, 1964, c. 43279PAGROTSKĐ, Leyf; Evropeyskuyu Model Neobhodimo Modernizirovat-BolşieRashodı Na Sotsalnıe Nujdı-Eto Reşenie, A Ne Problema, Nezavisimaya Gazetaot- 23.11.200067


Đsveç, gönüllülük esasına dayanan hastalık sigortasını 1955yılında kazançla ilişkili bir yapıya dönüştürmüş, 1959’da Beveridgetipi emeklilik programına aktif nüfus için kazançla ilişkili (Bismarcktipi) bir emeklilik programı ekleyerek karma bir sistem oluşturmuştur.280 Sonuç olarak oluşan karma model sayesinde eşitsizliğinortadan kaldırılması yolunda diğer ülkelerle kıyaslandığında dahaçok başarı sağladığı söylenmektedir. 281Bireysel anlamda toplumun eşitliğini savunan devlet tarafındantoplumun her bir bireyinin sosyal ihtiyacını sağlamak, onlarıkorumak ve bunun teşkilini sağlayarak toplumu yönetmek amaçlanmıştır.Bireylerin ihtiyacını sağlamakla devlet yükümlü olup, çocukluktanmezara kadar sorunların çözümünü devletin karşıla-masıgerektiği ve bu sebeple de insanların bireysel anlamda üçüncükişilerin yardımına ihtiyaç duymadan devlet güvencesinde yaşamasıana düşüncedir. 2821980 yıllarından itibaren Đskandinav ülkeleri, yürütülensosyal güvenlik modeli derin sorunlarla ve sosyal huzursuzluklarlayüz-yüze kalmış, neticede sosyal yardım alanların sayısında ve işsizsayısında olağanüstü artış meydana gelmişti. 283 1990 yılına kadarmodel olarak benzeri niteliklere malik sosyal güvenlik yolu izleyenĐskandinav ülkeleri bu tarihten sonra yaşanan gelişimler nedeniyletemel model yapısından kopmaya başlamışlardır. 2841990’lı yıllar Đsveç’te de refah sisteminin yeniden yapılandığıve çalışmanın sosyal korumaya erişimde çok daha önemli hale geldiğiyıllar olarak sosyal devletin sunduğu hizmet sınırının daraltılması,özellikle çalışma temelinde yükselen katkıya dayalı programlarınağırlığının arttırıldığı dönemdir. 285 1980 yılının ikinci280ARABACI, Gelirin Yeniden Dağılımı, s. 46281ARABACI, Gelirin Yeniden Dağılımı s. 56, 60–61282TSERKESVĐÇ, L.V; Sovremennıe Tendentsii Sotsialnoy Politiki V StranahEvropeyskogo Soyuza, Sankt-Peterburg, 2002. c. 27.283CIZĐRĐ, Şerefhan; Đskandinav Modeli, Peri Yayınları, Đstanbul, 2000, s. 134-135284KVĐST, Djon; Sotsalnıe Reformı V Skandinavskiy Stranah V 1990-Godı, SperoNews, Spero News, 2003, No: 1, c. 23-24285GÖKBAYRAK, Şenay; Göçmen Grupların <strong>Sosyal</strong> Hakları, ÇalışmaOrtamı Dergisi, Sayı–89, Ankara, 2006, s. 10–1168


yarısından itibaren Đsveç’te emeklilik sigortasında önemli değişiklikleryapılmış ve kamu, mesleki ve özel emeklilik planlarında belirlifayda esaslı yapılanmadan, belirli katkı esaslı yapılanmaya doğrugerçekleşen eğilim gerçekleşmiştir. Bu eğilimde başlıca iki faktöretkili olmuş ki, ilk faktör fonlanmayan borçların finansal yükü veeski sistemin belirli fayda düzenlemelerindeki adaletsizlik, ikincifaktör ise yatırım fonlarına rağbetin artması ve yeni finansal araçlarıngelişimidir. 286Emeklilik sisteminde yapılan değişimlere ek olarak çalışmayaşamını düzenleyen kuralların değiştirilmesi, vergilerin indirilmesive buna bağlı olarak bütçede doğan açığı kapatmak için, işsizlik vehastalık ödentilerini düşürülmesi, işsizlik sigorta primlerinin yükseltilmesigibi yaşanan değişimler bu huzursuzlukların devam edeceğiizlenimini vermektedir. Ülkelerde yaşanan işçilerin sayısındaartış ve emeklilerin sayısında azalma aynı anda gerçekleşmesinebinaen birçok ülkede, (ABD, Kanada, Đrlanda, Fransa ve Hollanda),katkı oranlarını arttıran sistemik reformlar tercih edilmiştir. Đtalya,Letonya, Polonya ve Đsveç gibi ülkelerde aktüeryal olmayan dağıtımsisteminden kısmi fonlama sistemine geçilmiş, 287 özellikle örnekülke olarak Đsveç’te 1999 yılından kısmi fonlamaya geçilerek gelecek5,5 yılı için emekli maaşlarının maliyeleştirilmesi için rezervyaratılmıştır. 288Süreç içerisinde 67 yaşın emeklilik yaşı olarak kullanılmışolmasına rağmen günümüzde bu yaş sınırı hem kadınlar hem deerkekler için 65 yaşına indirilmiş, ama 60 yaşından itibaren ise bazışartlar çerçevesinde emekliliğe ayrılmak mümkün kılınmıştır.Üçayaklı bir model olarak emeklilik sisteminin birinci ayağında 65yaşına gelmiş tüm kişilere dağıtım yöntemi ile finanse edilen minimumemeklilik hakkı 289 tanınmıştır. Emeklilik primleri, kazançların286UĞUR, Özel Emeklilik, s. 143287ĐZGĐ BALCI, Berna; Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sisteminde Son Gelişmeler, s. 94288SHERMAN , Karl Gustaf; The Swedish Pension Reform. Issues in SocialProtection. Discussion paper 7. Social Security Department. ILO Office.Geneva, 1999. s. 40, http://www-ilo-mirror.cornell.edu/public/english/protection/socsec/download/swedish.pdf, (19.12.2008).289Minimum emek hakkı olarak ifade edilen asgari ücret mevzuatta en aşağıdüzeyde belirlenir ve az gelirli insanların refahını geliştirmek için her yılmütemadiyen arttırır.69


%18,5 olup, bu oranının %16 oranındaki bir katkı belirli katkılıprogramla kredili olması, kalan %2,5 oranın ise hayali bir hesaptabireysel fonlu bir hesapta biriktirilmesi düşünülmüştür. 290Đkinci ayakta, çalışanların kazancına ilişkin olarak üst sınırlıemeklilik hakkı tanınmıştır. Mesleki emeklilik programları ile işverenve işçi kuruluşları arasındaki toplu anlaşmalara dayanananlaşmalarla çalışanların yaklaşık %90’ı kapsama alınmıştır.Emeklilik yaşının 65 olduğu çeşitli mesleki emeklilik programları,zorunluluk açısından kamu emekliliği ile benzeşmektedir.Üçüncü ayakta ise, mesleki emeklilik, bireysel emeklilik veözel tasarrufların bütününden oluşan gönüllü emeklilik hakkıtamamlayıcı hak olarak düzenlenmiştir. 291 Emekliliğe ayrılmak için1980 yılına kadar 20 yıl çalışma şartı, bu tarihten itibaren ise her yıl1 sene eklenmiş olup, 1990 yılında ise 30 yıl olarak sabitlenmesidüzenlenmiştir. 292Dünyada işsizlik sigortasının zorunlu olması ilkesi birçokülkede kabul edilmiş olup, bu kuralın istisnası olan ülkelerden biriĐsveç’tir. Đsveç işsizlik sigortasını sigortalının isteğine bırakmış vegenellikle sendikalarla işverenin toplu görüşmeleri ile belirlenmesiyasalarca düzenlenmiştir. 293Vergi tabanlı finansmanı sınırlandırarak Đsveç modelinideğiştiren küreselleşme süreci geçmiş tarihte yüksek seviyedekivergileme, kamu sektörünün ekonomide geniş rol oynaması, sosyalgüvenlik hizmetlerinin sağlandığı ortamın sürdürülebilirliğinimümkün kılmaktaydı. Mali tabanlı bu strateji giderek zayıflamakta,sonuçta Đsveç modeli vergi yükünü ve kamu harcamalarını azaltmaya,uzun dönemde istihdamı genişletip mali pozisyonu iyileştir-290UĞUR, Özel Emeklilik, s. 76291ALĐYEV, Mayis, Pensiya Hukukunun Problemleri, Bakü, 2004, s. 576;ANTROPOV, Vladislav; Ekonomiçekie Modeli Sotsainoy Zaşitı naseleniya VGosudarstvah EC, Avtoreferat, Moskva, 2007. c. 25; UĞUR, s. Özel Emeklilik,s. 140292ALĐYEV, 2004, s. 577;293ANTROPOV, VLADĐSLAV; EKONOMĐÇESKĐE MODELĐ, C. 33; YĐĞĐT,YUSUF; TÜRKĐYE’DE ĐŞSĐZLĐK SĐGORTASI’NIN UYGULAMA ALANI VESĐGORTA YARDIMLARINA HAK KAZANMANIN KOŞULLARI, “ÇALIŞMAVE TOPLUM” EKONOMĐ VE HUKUK DERGĐSĐ, BĐRLEŞĐK METAL ĐŞSENDĐKASI, SAYI 2, ĐSTANBUL, 2005, S. 7670


meye, vergi tabanını genişletip gerekli bütçe transferlerini azaltmayazorlanmaktadır. 294 Oysa ki, yüksek vergiler ve yüksek fiyatlarnedeniyle sürekli eleştirilse de ülkede, sosyal güvencenin ve sosyalbarışın sağlanmasında temel kaynak bütçe transferleri idi. 295Sonuç olarak, eğitimden sağlığa, konuttan kreşe kadar uzananyüksek düzeyde bir kamu hizmeti sağlayan ve hangi gelir grubuveya meslekte olursa olsun tüm vatandaşların yararlanabildiğisistemin bütçe açıkları nedeniyle kamu harcamalarında kısıtlamalaragidilmekte ve bazı hizmetler piyasaya devredilmektedir.Nitekim bu değişimler sürdükçe Đsveç modelinin yıkılacağı korkusuendişeyle beklenmektedir. 296D. Devletçe Bakılma ModeliDevletçe Bakılma Modeli olarak nitelendirilen bu model,yoksulluk sorununa köklü bir çözüm getirme özelliği nedeniylesosyal güvenlik sistemleri içinde saygın bir yere sahiptir. 297 <strong>Sosyal</strong>güvenlik programlarının gelir kaynakları iki farklı düşüncedoğrultusunda belirlenmektedir. Đlk düşünceye göre devlet sosyalgüvenliği vergilerle finanse eder, çünkü sosyal güvenlik toplumunbir sorunudur. Bireyin sosyal güvenliğini sağlama sorumluluğu,içinde yasadığı toplumu ilgilendirdiği için ve kişinin sosyalgüvenliği, o toplumun vatandaşı olmaktan doğan bir hak niteliğindeolduğu için bütün giderlerinin devletin gelirleri ile karşılanmasıesastır. Đkinci düşünceye göre ise, kişinin kendisinin ve ailesininekonomik güvenliğini devletten önce düşünmek zorunda olduğu vekişisel sorumluluk bilincine sahip olması gerektiği savunulmaktadır.294GÖKBUNAR, Ramazan-ÖZDEMĐR, Harun-UĞUR, Alparslan; KüreselleşmeKıskacındaki Refah Devletinde <strong>Sosyal</strong> Refah Harcamaları, Doğuş ÜniversitesiDergisi, Sayı 9, Đstanbul, 2008, s. 170295ANTROPOV, Vladislav; Modeli Sotsialnoy Zaşitı v Stranah ES, МirovayaEkonomika Đ Mejdunarodnoe Otneşeniya, Moskva, 2005, No: 11, с. 74-75296KORAY, MERYEM; GÖRÜLMEK ĐSTENMEYEN GERÇEK: SOSYAL REFAHPOLĐTĐKALARI VE DEMOKRASĐ ĐLĐŞKĐSĐ, ÇALIŞMA VE TOPLUMDERGĐSĐ, S. 2, 2005, S. 45297TOBB; “<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Kavramı: Doğuşu ve Gelişimi”, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> ÖzelĐhtisas Komisyonu Raporu, Ankara, 1993. s. 30.71


Nitekim bu düşünceye göre, sosyal güvenliğin finansmanı, isçi veişverenlerden alınan primlerle ve devletin katkısı ile sağlanır. 298Bu düşünceler doğrultusunda sosyal güvenliğin sağlanmasındakullanılan üç yöntem; sigorta, sosyal yardım ve devletçe bakılmayöntemleri kullanılarak yöntemlerin belirlenmesinde temel kıstasolarak sosyal gelirlerin sağlanış yöntem ve biçimleri etkenolmaktadır. Nitekim finansman sorunları ile ilgili düşünceler buyöntemlerin seçilmesini etkilemekte ve sosyal güvenliğin dayandığıyönteme göre farklı kaynaklardan finansman sağlanmaktadır. Prensipolarak, sigorta ve devletçe bakılma yöntemleri dayanışma, sosyalyardım yöntemi ise yardım ilkesine dayanmakta olup, sigortayöntemi primli, devletçe bakılma ve sosyal yardım yöntemleri iseprimsiz sistemler olarak da adlandırılmaktadır. Kısaca kamumaliyesindeki terminoloji ile açıklanacak olursa devletçe bakılma vesosyal yardımın finansmanı vergi gelirleri, sosyal sigortanınfinansmanı ise temel olarak parafiskal gelirlerle (vergi benzerigelirler)- yani primler ve devlet katkılarıyla karşılanmaktadır. 299Devletçe Bakılma Modelinde sosyal yardımlarda olduğu gibibir dış yardım, yani devlet yardımı sekli gerçekleşmekte, bu itibarla,prensipte devletin vergilerle karşıladığı tek yanlı bir yardım sistemigerçekleşmekte ve koşulları gerçekleştikte kişi için bir hak teşkiletmektedir. Ancak yapılan harcamaların devlet bütçesinden karşılanması,sosyal güvenlik tedbirlerinden yararlananların sosyalgüvenliğin finansmanına hiçbir şekilde katkı yapmayacaklarıanlamına gelmemektedir. Herkesin vergi yükümlülerinin ödediklerivergiler ölçüsünde finansmana dolaylı katkıları olacaktır. Ancak,hedef kitle her zaman vergi ödeyenler olmadıklarından ve gelirdüzeyi yükseldikçe ödenen vergi miktarı da artan oranlı olarakyükseldiğinden, bu modelin niteliği gereği, tüm toplum çerçevesindeyüksek gelirlilerden düşük gelirlilere doğru yeniden bir gelirtransferi yapılmaktadır. 300298TALAS, Cahit; <strong>Sosyal</strong> Ekonomi, Ankara, 1979, s. 354; ARABACI, GelirinYeniden Dağılımı, s. 46299TOBB, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Özel Đhtisas Komisyonu Raporu, 2. Baskı, TOBBYayınları No: 264, Ankara., 1994, s. 9; DĐLĐK, Sait; "<strong>Sosyal</strong> GüvenliğinFinansmanı", TÜHĐS, Cilt: 13, S. 1, Kasım-Şubat, Ankara, 1993, s.16-22.300UĞUR, Özel Emeklilik, s. 68; SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Sigorta, s. 10-11; DĐLĐK, Sait;Türkiye’de <strong>Sosyal</strong> Sigortalar Đktisadi Açıdan Bir Tahlil Denemesi, Ankara,1972. s. 12.72


<strong>Sosyal</strong> sigortalara alternatif olarak görülen devletçe bakılmayöntemi ile sosyal yardımlar arasında benzerlik olsa da, bu ikiyöntem arasında tarihsel olarak farklılıklar olduğu, farklı kaynaklarkullandığı vurgulanmaktadır. <strong>Sosyal</strong> güvenliğin finansmanı devletçebakılma yönteminde bütünüyle, sosyal yardım yönteminde büyükölçüde devletçe sağlanmaktadır. <strong>Sosyal</strong> sigortaların finansmanındaise isçi, işveren primleri yanında devlet katkısı söz konusuolmaktadır. 301Diğer yönden vatandaşlara muhtaçlığı nedeniyle, ihtiyaç halindebulunma kaydıyla tanınan sosyal yardımlardan farklı olarak,Devletçe Bakılma Modelinde sadece belirli kişi gruplarına belirlinedenlerin varlığı halinde yardım yapılmakta ve önceden belirlenmişolan edimler, kişilerin yaş, sağlık, aile gibi özel durumlarınabakılmaksızın sadece korumaya sebep olan olayın varlığınabakılarak sağlanacaktır. Ayrıca Devletçe Bakılma Modelinde ağırlıklıamaç, asgari ölçüde yaşam sağlamaktan ziyade faydalanacakkişilerin durumunda iktisadi iyileştirme yapmaktır. 302 Günümüzdeher iki sistemin finansmanı devlet bütçesinden ayrılan kaynaklarlasağlanmaktadır. Örneğin, Türkiye’de benzer uygulamaların finansmanı,devlet bütçesinden veya devletin bütçe dışında oluşturduğufonlar ya da benzeri kaynaklardan karşılanmaktadır. 303<strong>Sosyal</strong> güvenlik sistemlerinin giderlerinin kısmen veya tamamenvergilerle finanse edildiği ülkelerin başında Yeni Zelanda’yıörnek verebiliriz. 1938 yılında Yeni Zelanda’da uygulanmayabaşlayan Devletçe Bakılma Modeli Danimarka’da da etkin olarakuygulanmaktadır. 304Yeni Zelanda’da sosyal güvenlik sisteminde vergilerle finansmanyöntemini kullanmaktadır. 305 Yaşlılıkla ilgili ilk sosyal güvenlikadımları Bismarck Almanya’sından sonra gerçekleştiren301DĐLĐK, Sait; <strong>Sosyal</strong> Güvenliğin Finansmanında Yansıma Olayı-Primler VeDevlet Katkıları, Kamu-Đş, C:7, S: 4, s.51, Ankara, 2004,302SÖZER, <strong>Sosyal</strong> Sigorta, s. 9-10; UĞUR, Özel Emeklilik, s. 68303DĐLĐK, 1998, s.137.304UĞUR, Özel Emeklilik, s. 67305TALAS, Cahit; <strong>Sosyal</strong> Ekonomi, 1979, s. 358; ĐVANOV, Viktor; ReformaPensionnoy Sistemı, “Gazeta Kommersant”, No: 151, Ot-19.08.199573


Danimarka’nın 1891’de uygulamasının ardından, bu sisteme YeniZelanda 1898’de başlamıştır. Yeni Zelanda gibi ülkelerde sosyalgüvenliğin finansmanında devletin payı %100’e yakın olmuştur.Keza Danimarka’da da, sosyal güvenliğe ayrılan özel vergilerin payıile birlikte düşünüldüğünde, sosyal güvenliğin finansmanındakamusal nitelikteki kaynaklar payının yüzde 90’ı aşan bir oranaulaştığı görülmektedir. 306Batı ülkelerinin kabul ettiği 102 sayılı antlaşmanın daha ötesinegiderek sosyal güvenlik sisteminin kapsamına doğa risklerinide alan 307 , çalışan ve çalışmayan arasında ayrım yapmaksızın 308sosyal yardımlardan faydalandıran Zelanda OECD ülkeleri içindesosyal güvenliğin finansmanına en yüksek katkı yapmıştır. 1995 yılıverilerine göre 92,4 oranında devlet tarafından karşılanmıştır. 309Yaşlı kesimin korunmasına ilişkin olarak dünya genelinde ağırlıklıolarak var olan üç klasik model; sosyal sigorta sistemi, zorunlusigorta sistemini tamamlayıcı emeklilik sistemi ile tamamlayansistem ve üçüncüsü ise sosyal güvenlik sistemi olarak adlandırılansistem yaygınlık kazanmıştır. Nitekim Yeni Zelanda’nın içindebulunduğu bu üçüncü model yaşlılara gelirleriyle bağlantı kurmaksızın,herkese eşit ve genel bir gelir sağlamaktadır. 310Ülkede tüm vatandaşlar 65 yaşında emekliliğe ayrılabilmekteolup, 1991-2001 yıllarında emekliliğe hak kazanma yaşı kademeliolarak 60’tan 65 yaşına yükseltilmiştir. Özellikle sağlık alanındadevletin sağlamış olduğu hizmetler göz ardı edilmemelidir. Nitekimbu sistemin insanlara sağlamış olduğu koruma sayesinde ülkevatandaşlarının sağlamlık seviyesi diğer ülkelere göre iyi birdüzeydedir.306IŞIKLI, Alpaslan; <strong>Sosyal</strong> Güvenliğin Sonu mu? Türk-Đş, S. 362, Temmuz-Ağustos Ankara, 2004, s. 46-52307TUNÇOMAĞ, 1987, s. 5308EМĐLĐ, S. Endryus; Strahovanie Na Sluçay Notrudosposobnosti, SostavlenieProgramma Đ Đh Praktiçeskoe Primenenie, Aprel, 1998, s. 27, (14.05.2009)http://info.worldbank.org/etools/docs/library/77001/march2002/pdfreadings/disability.pdf,309SSK; 35 Soruda SSK Gerçeği; Ankara; 1995; Ek Tablo:2310GÜZEL-OKUR, 2004, s. 348, ĐZGĐ,BALCI BERNA; Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Sisteminde Son Gelişmeler, Çalışma ve Toplum Dergisi, S. 16, Đstanbul, 2008.74


Son dönemde devlet tarafından sosyal güvenliğin sağlanmasınaesaslanan bu sistemin değiştirilmesi ve özelleştirilmesi yolundaöneriler ileri sürülmüş olsa da olumlu bir gelişme olmamış ve büyükoranda geri çevrilmiştir. Ama teklif edilen yeni model uygulamalarınınülkede daha da faydalı olacağı özel sigortalarla bir arada yeniçözüm yolları bulunulacağı araştırmalarda ileri sürülerek savunulmaktadır.311 Çalışırken orta gelirli olan biri için en düşük emeklizenginliği Đrlanda, Meksika, Britanya ve ABD’de olduğu gibi, YeniZelanda da bu miktar ortalama gelirin yaklaşık altıda biridir.Elbette, yukarıda sayılan ülkelerdeki insanlar genellikle çalışırkenemeklilik sistemlerine daha az katkıda bulunduklarından bu ülkelerinemeklilere daha yüksek emekli zenginliği vaat eden diğer ülkelerdendaha az ‘cömert’ olduklarından bahsetmek yanıltıcı olabilir. 312Alman modelini örnek alan Batı ülkelerinin aksine, KuzeyAvrupa ülkeleri Yeni Zelanda modeline yönelik bir yol çizmektedirler.313 Ülkede yardımdan faydalananların katılmadığı ve sadecevergilerle finanse edilen ülkede yoksulluk sorunu bir bütün olarakdeğerlendirilmiş ve çözüm getirilmeye çalışılmıştır. Tüm bireylersosyal güvenliği bir hak olarak talep edebilmekte ve yoksulluğunsebebi ne olursa olsun bireyler yoksulluk seviyesinin altına düştüklerizaman taleplerini ileri sürebilmektedir. Ama devletin yoksullarasağladığı yardım onların yoksullaşmadan önceki dönemindeki düzeydegelir sağlama değil, sadece asgari düzeyde bir yaşam standardısağlama siyasetidir. 3141990 yılından itibaren emeklilik yaşı 60’tan 65’e yükseltilenülkede çalışan kesimin yaş ortalaması ağırlıklı olarak yaşlı nesildir.Özellikle emekliliğe ayırmada zorlamanın olmaması ve erken emekliliğebirçok hakların tanınmaması en son sınıra kadar insanları311SUSAN, St John; Managing The Risks Of Ageing: The Role Of Private PensionsAnd Annuities Within A Comprehensive Retirement Policy For New Zealand,The University Of Auckland, 2003, s. 247-248; BALCI ĐZGĐ, Berna; Türk <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> Sisteminde Son Gelişmeler, s. 91312OECD Emeklilik Sistemlerine Bakış: OECD Ülkelerinde Kamu Politikaları,2005, http://www.oecd.org/dataoecd/43/10/34825701.pdf, (02.01.2009)313GAYDAR, Egor; Đstoriya Pensiy, “Nezavisimaya Gazeta”, Moskva, 2004. VıpuskNo: 2004-07-13.314GEDĐK, Nüvit; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku, Eskişehir, 2004, s. 1175


çalışmaya yönlendirmektedir. 315 Dağıtım yöntemine göre genelgelirlerle finanse edilen kamusal emekli maaşları, normal gelir gibivergiye tabi olduğundan, emekli maaşlarının net bütçe maliyeti brütmaliyetten düşük olmaktadır. 1990 yılından bu yana emeklilik tasarruflarınaya da özel emeklilik programlarına herhangi bir teşviksağlanmamaktadır. 316Modelin uygulandığı bir diğer ülke ise Danimarka’dır. Gelişmişsosyal devlet yapısına sahip olan ülkede sosyal politikalarınfinansmanı, vergilerle finanse edilerek, hem merkezi, hem de yerelyönetimlerin sorumluğunda sosyal güvenlik ağıyla tüm vatandaşlarağ kapsamına alınmaktadır. Ulusal sağlık sigorta sistemi altındaücretsiz olarak sunulan tıbbi hizmetler ve sağlık yardımları, bakımihtiyacına cevap verebilmek maksadıyla ortaya çıkmıştır. Bakımgüvencesi yöntemi, yaşlıların ve özürlülerin bakımı, huzurevi-bakımyurdu ya da kişiye yönelik evde bakım olarak yerine getirilen birçokedimler bu model kapsamında yürütülmektedir. 317 Ülkedeki tümücretliler de Đstihdama Dayalı Genel Rejim kapsamında olup, ĐsteğeBağlı Erken Emeklilik Rejimi ise işsizlik sigortası fonlarına bağlıkimseler için geçerlidir. 318E. Koruyucu Fon ModeliKamu sektörü tarafından yönetilen Koruyucu Fon Modeliolarak adlandırılan bu model Hong Kong, Malezya, Singapur,Tayvan, Güney Kore 319 , Singapur, Vietnam ve Çin Halk Cumhuri-315HURNARD, Roger; Managing Assets And Đncome Đn Retirement, An ĐssuesPaper Prepared For The Retirement Commission, May 2007, http://www.retirement. org.nz/files/Managing_assets_and_income_in_retirement.pdf316UĞUR, Özel Emeklilik, s. 69317SEYYAR, Ali-OĞLAK, Sema; Danimarka ve Hollanda <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> SistemlerindeBakım Hizmetleri (Mukayeseli Bir Değerlendirme), Öz-Veri Dergisi,Aralık 2004, Cilt: 1 Sayı: 2. http://www.ozida.gov.tr/yayinlar/ozveri/ov1makdanholsosyal.htm, (21.01.2009)318<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Çalışma Grubu, II. Bilişim Şurası, Ara (Taslak) Raporu,www.bilisimsurasi.org.tr, Erişim tarihi: 17.11.2008.319KWON, Huck-Ju; The Economic Crisis and The Politics of Welfare Reform inKorea, Social Policy and Development, Unıted Natıons Research Instıtute ForSocıal Development, November- Geneva, 2002, s. 776


yeti 320 gibi Asya ülkelerinde ve bazı Güney Afrika ülkelerindeuygulanmaktadır. Özellikle büyük çoğunluğu 1950-1980 yıllarındakurulan Koruyucu Fon uygulaması 321 günümüzde 18 ülkede veağırlıklı olarak “yükselen ekonomi” veya gelişmekte olan ekonomiolarak nitelendirilen ülkelerde uygulanmaktadır. 322Diğer sigorta programlarından farklı olarak risk birikimitaşımayan bu modelde hesaplar bireyselleştirildiği için, bireylerarasında yeniden dağıtım olmamaktadır. 323 Kamu tarafından işletilenKoruyucu Fon Sistemi işçilerin ve işverenlerinin ödedikleriprimleri belirli durumlarda genellikle toptan veya yasal faiziylebirlikte geri alabilmelerine imkân tanıyan zorunlu tasarruf programıolarak yürütülmektedir. 324 Her çalışan adına bireysel hesaplardabiriken prim tutarlarından oluşan fonlar, devlet kuruluşutarafından yatırıma yönlendirilmekte ve işletilmektedir. 325 Genelliklebireysel tasarruf hesabına dayanan fonların yönetiminde işleyişfarkı bulunmaktadır. Örneğin Hong Kong’da diğer ülkelerdeki gibiyönetim kamu eliyle değil, özel sektör eliyle yürütülmektedir. 326<strong>Sosyal</strong> güvenlik sistemi içinde yer alan iki önemli sistemdenbiri olan fon yöntemi birçok açıdan eleştirilmekte ve dağıtım yönteminegöre daha dezavantajlı olduğu açıkça görülmektedir. Özelliklehesaplar bireyselleştirildiğinden karşılıklı dayanışma ilkesineaykırı olmakta ve riskleri dağıtma ilkesi ile ters düşmektedir. Bunedenle; bireysel fon yöntemi daha az masraflı ve daha çok bireylerinkişisel girişim ruhuna dayalı olması ve geleceği garanti altınaalma amaçlı tasarruf zorunluluğu öngörmesi sebebiyle özel sigortalardakullanılmaktadır. 327 Nitekim Koruyucu Fon Modelinin bu320Sistema Sotsialnogo Obespeçeniya V Kitae, Gazete “Jenmin Jibao” - 02.03.2003,(Erişim tarihi, 15.01.2009)321KARADENĐZ, Oğuz; Dünya’da ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde ĐhtiyatFonu Uygulamaları, Çimento Đşverenler Dergisi, Ocak, 2007, s. 6; UĞUR, ÖzelEmeklilik, s. 69322ATĐK, Hakan; Finansal Krizlerin Gölgesinde Yükselen Piyasa Ekonomileri,Ankara, 2005, s. 5323UĞUR, Özel Emeklilik, s. 69–70324KARADENĐZ, Đhtiyat Fonu, s. 5325Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı, s. 20326KARADENĐZ, Đhtiyat Fonu, s. 6327UĞUR, Özel Emeklilik, s. 52; KARADENĐZ, Đhtiyat Fonu, s. 777


özellikleri gereği özel sigorta modeline en yakın model olduğusöylenebilir.Fon nezdinde kişilere açılan hesaplar bireysel nitelik taşıdığıiçin birçok ayrık durumda toplanan bedel sigortalıya geri verilebilmektedir.Örneğin, yaş durumuna bakmadan sigortalı ülkeden sürekliayrılırsa, herhangi devlet memuru olma, askerlik hizmetinebaşlama, en az beş yıllık fon üyesi olma kaydıyla 6 aydan fazla işsizkalma hallerinde primleri faiziyle geri alabilir. Kadının evlenmesihalinde, kişinin 45 yaşını doldurması ve iş hayatından çekilmesihalinde, emeklilik yaşının dolması ya da istihdamın sona ermesihalinde fonda biriken para faiziyle toptan olarak veya emekli olduğutakdirde emekli aylığı şeklinde de parasını geri alabilecektir. 328Koruyucu Fon Sisteminin uygulandığı ülkelerden biri olarakHong-Kong’da sosyal güvenliğin sağlanması için yasaların güvencesiylegüven sözleşmeleri altında koruyucu fon programı uygulanmaktadırki, sözleşmelerin finansal risklerden uzak olduğu söylenmektedir.329 Genel olarak ele alındığında Hong Kong’un nüfus yapısınagöre yaşlılık oranı yüksek olup, nüfusun 12,3 faizi 65 yaşıüstünde, 2033 yılında ise bu oranın 25.6 % düzeylerinde olmasıbeklenmektedir. 330328KARADENĐZ, Đhtiyat Fonu, s. 7329SIU, Alan; ”Hong Kong’s Mandatory Provident Fund” Hong Kong Institute ofEconomics and Business Strategy The University of Hong Kong, September 3,2000, s. 2-3. http://www.hiebs.hku.hk/working_paper_updates/pdf/wp1021.pdf,(12.12.2008)330Hong Kong; The Facts, Mandatory Provident Fund, http://www.mpfahk.org,November 2007, (15.11.2008)78


Hong Kong’da üç tür zorunlu koruyucu fon programı uygulanmaktaolup bu programlar güven anlaşmaları altında tesis edilereközel şirketlerce yatırıma yönlendirilmektedir. 18-65 yaş arasındaçalışanların katılımını zorunlu kılan programlardan birincisi, küçükve orta ölçekli girişimciler için, ikincisi işveren destekli programolup tek işveren ve sadece çok çalışanı olan şirketler için veüçüncüsü ise, özellikle inşaat ve gıda sanayi gibi hareketliliği olanyüksek endüstri çalışanları için uygun görülmektedir. 331Koruyucu Fon Modeli kapsamında değerlendirilen Çin’de sosyalgüvenlik sistemi içinde sosyal yardım kapsamında değişik isimlerdeprogramlar yapılmakta ve ihtiyaç içinde olan çeşitli kesimlereyardımlar yapılmaktadır. “Ümit”, mutluluk ve diğer isimli projelerlefakirlere, yaşlılara, halkın çeşitli kesimlerine yardım edilereksorunlar çözülmeye çalışılmıştır. 332 Piyasa ekonomisi esaslarını esasalan reformların yanı sıra, devletin sektörel ve bölgesel tercihlipolitikaları, işgücü hareketliliği önüne koyulan sınırlama ve engeller,sosyal güvenlik sisteminde yaşanan sorunlar, bölgesel, kentselve kırsal yerleşimciler arasında gelir dağılımı dengesizliklerinesebebiyet vermiş ve son 20 yılda ulusal gelir dağılımındaki dengesizlik% 50 oranında artmıştır. 333Dünyanın en büyük nüfusuna sahip olan bir ülke olan Çin’deortalama yaşın gittikçe yükselmesi 334 devleti tedbirler almaya yönlendirmektedir.Devlet mülkiyetindeki işletmelerin özelleştirilmesisosyal güvenlik hizmeti sağlama sorumluluğu devletten şirket yönetimlerinegeçmiş, ama işletmelerin sosyal güvenlik sorumluluğunedeni ile üretim etkinliğinde yavaşlama yaşamasından çekinendevlet, sosyal güvenlik sorumluluğunu kendi üzerine aldığı yeni birsistem oluşturma yoluna gitmiştir. Ancak devlet sosyal güvenlik331UĞUR, Özel Emeklilik, s. 70; SIU, ”Hong Kong’s Mandatory Provident Fund”,s. 2-3332Sistema Sotsialnogo Obespeçeniya V Kitae, Gazete “Jenmin Jibao”, ErişimTarihi, 15.01.2009333ATA, Đlkay; Çin’in Gelir Dağılımı Dengesizliği Soru, Tamkang ÜniversitesiStratejik Çalışmalar Merkezi, Stratejik Analiz, Nisan, Tayvan, 2008, s. 80334DĐDĐER, Jacobs; Social Welfare Systems in East Asia: A Comparative AnalysisIncluding Private Welfare, Centre for Analysis of Social Ehclusion CASE/10London School of Economics, July, 1998, s 21-2279


konusunda yeterince etkin olamamış ve emeklilik ödemelerindeertelemeler yaşanmıştır. Reformlardan önce, sağlanması komünlerinsorumluluğu altında olan sosyal güvenlik reformlarla birliktekomünlerin dağıtılması ve kırsal bölgelerdeki üretim temelinin ailesözleşmesi sorumluluk sistemine kaydırılması ile sosyal güvenliksistemi bir tür “kendi kendine yetme” mekanizmasına dönüşmüş vebüyük oranda özel tasarruf birikimine dayalı hâle gelmiştir. 335Çin yönetimi 2004 yılında “Çin’in <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Politikaları”programını açıklamış, program dâhilinde yaşlılık, işsizlik vesağlık sigortalarına yönelik çalışmalara ağırlık vermiştir. Reformpolitikalarla özel sektör çalışanlarının sosyal hakları güvence altınaalınmış, özelleştirmeler sırasında işten çıkarılan işçilerin büyük bölümüneistihdam sağlanmıştır. 336 Genel olarak kırsal ve kentsel yerleşimcilerarasında gelir dengesizliği yaşanmaktadır. Kentsel yerleşimcileredevlet tarafından sağlanan endüstri işletmeleri için ucuzsermaye, ucuz konutlar, ilk ve ortaokullara yapılan nakdî yardımlar,asgari geçim indirimi, sağlık, emeklilik ve işsizlik sigortalarınınaksine, kırsal ise sadece ülkenin en yaygın sosyal güvenlikhizmeti olan sağlık sigortasının sağlandığı söylenebilir. 337Yaşlılık oranın hem Çin’de, hem de Hong-Kong’da çok yüksekolduğu için devleti çeşitli tedbirler almağa yönlendirmekte veözellikle bu tedbirler analık, işsizlik ve emekli sigortalarını etkilemekteve aynı zamanda işverenlerin sorumluklarını arttırmaktadır.338F. Özel Sigorta ModeliÖzel Sigorta Modeli prim ödeyenlerden birinin tehlikeyemaruz kalması sonucu oluşan zararın, belli oranlarda sigortacıtarafından tazmin edilmesine yönelik bir sistem olarak, riskin malisonuçlarının bir topluluk arasında yayma ilkesine dayanan busistemde ticari nitelik ön planda olup, kâr gayesi taşımaktadır. 339335ATA, Đlkay; Çin’in Gelir Dağılımı Dengesizliği, s. 85336ATA, age., s. 87337ATA, age. s. 85338DĐDĐER, Social Welfare Systems in East Asia, s 22339TUNCAY, 1996, s. 13; GÜZEL, Ali.-OKUR, Ali Rıza; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku,4. Bası, Beta Basım, Đstanbul, 1994. s. 1380


Uluslararası Para Fonu (IMF), Ekonomik Kalkınma ve ĐşbirliğiTeşkilatı (OECD), Dünya Bankası gibi uluslararası kuruluşlarınsürekli eleştirilerine hedef olan sosyal güvenlik sistemlerini kaldırarakzorunlu özel sigorta modelin uygulaması öncelikli olarak LatinAmerika’da başlatıldı. Zira Şili öncülüğünde başlatılan bu projebölgedeki Arjantin, Peru, Kolombiya, Meksika, Bolivya, El Salvadorve Nikaragua gibi ülkelerde uygulanmıştır. Özel Sigorta Modeli ilesosyal güvenliğin serbest pazar koşullarına terk edilerek, bu sayedesosyal güvenlik fonlarının malî piyasalara akışı sağlanacak veserbest piyasa koşulları her şeyin belirleyicisi olacaktır. 340Zorunlu emeklilik sigortasının Bismarck tarafındanAlmanya’da uygulamaya konulmasına müteakip, Latin Amerikaülkelerinde de kamu emeklilik programları uygulanmaya başlamışve günümüze gelindiğinde ise; çok sayıda Latin Amerika ülkesininbireysel emeklilik programlarını zorunlu şekilde uygulamayakoyulmuştur. 341Kalkınmış ülkelerin büyük çoğunluğunun sosyal sigorta sistemindenvazgeçmediği bilindiği halde, başarılı bir örnek gibi takdimedilen Şili’de 342 1980’li yıllarda askeri hükümetin ve neo-liberal okulkökenli ekonomistlerin yol göstericiliğiyle özel sigorta modeliuygulanmış, özellikle emeklilik sigortası ve sağlık hizmetleri alanındadeğişim yapılmıştır. 1990’lı yıllarda ise özellikle gelişmekteolan ülkeler, Doğu Avrupa ve SSCB’nin dağılmasıyla kurulan yeniülkelere, sosyal güvenliğin “yeni modeli” olarak sunulmaya başlanmıştır.343 Özellikle bireycilik üzerine kurulmuş bu model, bireyikendi güvenliğini sağlamak durumunda bırakmakta ve sosyalgüvence esas olarak, bireyin sorumluluğuna terk edilmektedir.Toplumsal öznelerin bireysel başarılarına öncelik verilerek devletingörev ve sorumluluğu en son aşamaya bırakılmaktadır. 344340UĞUR, Özel Emeklilik, s. 71; GÜZEL, Ali; <strong>Sosyal</strong> Güvenliğin EvrenselDeğerleri, s. 46341Uğur, Özel Emeklilik, s. 72342ARICI, Kadir; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sistemimiz Đçin Yeni Bir Tecrübe: ÖzelEmeklilik Fonları, Đşveren, C:HL, S:3, Aralık, Ankara, 2001, s. 20343KAPAR, Recep; Şili <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sisteminde Sağlık Ve EmeklilikSigortalarında Yaşanan Değişimler, Dokuz Eylül Üniversitesi <strong>Sosyal</strong> BilimlerEnstitüsü Dergisi, C. 1, S. 1, Đzmir, 1999, s. 168344GÜZEL, Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sisteminde Öngörülen Reform, s. 6681


Emeklilik sistemini özelleştirerek Bismarck modelinden enradikal olarak ayrılan Şili’de, kamusal dağıtım sisteminin yerinibireysel hesaplara dayalı emeklilik fonları almış olup, bu değişimkimilerine göre, sosyal güvenlik ve sağlık sigortasının bütün malisorumluluğunu işverenlerin üzerinden alıp işçilerin üzerine yıkmayı,böylelikle işgücünün ucuzlamasını sağladığı hedeflenmiştir. 345Şili’deki yeni sistemde devletin sosyal yönlü harcamaları bütünüyleortadan kaldırılmamış ve yeni sistemde bazı koşullarıngerçekleşmesi şartıyla karşılıksız olarak doğrudan devlet bütçesindenbireylere gelir sağlanmaktadır. Gelir sağlayıcı yönü iki biçimdegerçekleşmektedir ki, bunlar asgari emeklilik aylığı ve sosyalyardım geliridir. Bu işlev yeni sistem içinde “en altta” yer alan grupile yeni sisteme hiç dâhil olamamış gruplara yöneliktir. 346 Özelliklehiçbir aylığa hak kazanamamış olan 65 yaşın üzerindeki yaşlılar, hiçprim ödememiş olan bireyler, bir süre prim ödemiş, ancak emekliolma koşulunu sağlayamamış bireyler, malullük aylığına hak kazanamayan18 yaşın üzerindeki malul bireyler bu yardımlardan faydalanmaktadır.347 Đhtiyaç içinde olan toplum yardımlardan faydalanmakiçin değişik yöntemlere bile başvurmakta, hatta yardımdanfaydalanmak için boşanma yolunun tercih edilmesi nedeniyle ülkedeboşanma oranında aşırı yükseliş olduğu söylenmektedir. 348Özel sigorta modelinin diğer sosyal güvenlik modellerle karşılaştırılmasıyapılarak bu modellerden benzer ve farklı özellikleri,dolayı da olsa bu modellerle karşılıklı ilişkileri, etkileşimleri farklıaçılardan tahlil edilmiştir. Örneğin, Bismarck tipi modelin toplumunyalnızca aktif nüfusu kapsama alması ve diğer kesimleri dışlaması,statü veya sektör farklılıklarına göre ve aktif nüfus arasında dafarklı bölünmelere yol açmış olduğu için eleştirilmekte, gelirin dikeyolarak yeniden dağılımını sağlamaya ve yoksullukla mücadeleyeuygun görülmediği vurgulanmaktadır. Ancak sistemin kazançla ilişkiliivaz ödeyerek yüksek gelirlileri kapsamında tutması bütçe345Uğur, Özel Emeklilik, s. 72346KAPAR, Şili <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sisteminde, s. 184347KAPAR, a.g.e., s. 185348LEBEDEV-YAZVENKO, Sotsalnaya Zaşita, c. 91–92.82


üyüklüğünü artırmakta ve toplumda farklı kesimlerin özelsigortalara yönelmesini engellediği savunulmaktadır. 349Bölünmelere yol açmayan ve çeşitli toplum kesimleri arasındadayanışmayı güçlendiren Beveridge tipi modelde ise, yüksekgelirli çalışan grupların, alıştıkları refah seviyesini emeklilik dönemlerindede sürdürebilmek için, özel sigortalara veya farklı yatırımlarayönelmişlerdir. Bu ise aktif dönemden pasif döneme geçerken,farklı gelir grupları arasındaki gelir eşitsizlikleri arttırdığını ve bumodelde güçlü bir yeniden dağılım sağlanmasına rağmen, üst gelirgruplarının farklı yatırım araçlarına, özellikle özel sigortalara yönelerekgelirlerini artırma çabaları toplumsal eşitsizliğin azalmamasınaneden olduğu vurgulanmaktadır. 350Karma model uygulayan ülkelerde ise aynı anda hem aktifnüfusa yönelik olarak “sosyal sigorta” sistemi, hem de tümvatandaşları kapsama alan “üniversal” bir sosyal güvenlik sistemibir arada bulunduğu için bu tip sosyal güvenlik modeli aynı zamandaözel sigortalara olan ihtiyacı da azaltmakta olduğu söylenmektedir.351Sistemin eksikliklerini gidermek ve etkinliğini artırmak içinuyguladığı asgari emeklilik aylığı ve sosyal yardım uygulamalarınınmiktarı yetersiz ve insanca yaşama gereklerinden uzak olanŞili’de 352 bireysel ve özel emeklilik sigortasının temel uygulayıcılarıolarak, çalışanların primlerini yatırdıkları ve yatırılan bu primlerideğerlendiren özel şirketler (AFP) kurulmuştur. AFP’lerin kuruluşudevlet tarafından oluşturulan, Çalışma ve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Bakanlığı’nabağlı, fakat özerk olan SAFP tarafından verilen izinle yapılmaktadır.Kurumun asıl görevi primi toplamak, fon yönetimi hizmetivermek, emekli aylıklarını ödemek, kayıtları tutmak, maluliyet veölüm risklerine karşı grup sigortası yapmak, üye çalışanlara 4 aydabir yazılı bilgi vermek, yatırım ve giderler konusunda devletedüzenli bilgi vermek, üye ve denetçilerin soru ve isteklerini cevap-349ARABACI, Gelirin Yeniden Dağılımı, s. 161350ARABACI, age. s. 55351ARABACI, age. s. 45-46352KAPAR, Şili <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, s. 18783


lamak idi. 353 Çalışanların ücretlerinden işverence kesilen emeklilikprimleri AFP nezdinde bireysel hesaplara yatırılarak 2 gün içindeverimli alanlara yatırılmak zorunda idi. Ancak başarısızlıkla sonuçlananözelleştirme sonrası 1982-1984 döneminde 4 AFP iflas etmişve 1991 yılında 1 AFP sermaye yetersizliğinden kapatılmıştır. 354Özel Sigorta modelinin beklenen sonucu vermemesi ve uygulandığıülkelerde başarısızlıkla sonuçlanması sosyal güvenliğin tümüyleözelleştirilemeyeceği gerçeğini ortaya çıkarmış ve günümüzdeuygulanmaya çalışılan hedefe yönelik yeni modellerin oluşturulmasıarayışına yönlenilmiştir.G- Hedefe Yönelik Neo Liberal ModellerĐkinci Dünya savaşından sonra günümüze kadar olan süreçiçinde sosyal güvenlik sisteminin temel niteliğinden çok tavizverilerek sürekli değişimler yapılmıştır. Yeni liberal değerler veekonomik politikalar sosyal güvenliğin temel işleyişi olan kuşak içive kuşaklararası sosyal dayanışma mekanizmalarını tahrip etmekte,dayanışma içinde bulunması gereken kuşaklararasında sosyal güvenliğeve sosyal güvenliğin finansmanına ilişkin farklı beklentilerve çıkarlar yaratarak, toplumsal bütünlüğü, sürdürebilirliği zararauğratmakta ve kuşaklararasında çatışma alanları yaratmaktadır. 355Devletin toplumsal uyumun güvencesi olmasını kabul edenAvrupa ülkelerinde bile ekonomik kriz ve küreselleşme olgularınakoşut olarak, özellikle 1980’li yıllardan itibaren anılan sosyal modelbugün bir kriz yaşamaktadır. 20. yüzyılın son on yıllarında gelişmişülkelerde istihdam, sağlık ve eğitime dayalı birçok sebeple sosyal güvenliğinyükü artmıştır. Özellikle 1990 yılının sonlarına doğru gelişmişülkelerde eğitim alanına %5-8, sağlık alanında % 6-8, toplamdaortalama sosyal harcamalar Fransa’da %28 Đtalya’da %25,Almanya’da %21, Đsveç ve Đngiltere’de %16 oranlarına seyir etmiş-353KAPAR, age, s. 178, ERGENEKON, Çağatay; Özel Emeklilik Fonları, Đ.M.K.B.Yayınları, Đstanbul, 1998. s. 88-89,354ERGENEKON, age, s. 97.355KAPAR, Recep Kuşaklararası <strong>Sosyal</strong> Dayanışma, Türk Tabipler Birliği,Mesleki Sağlık ve <strong>Güvenlik</strong> Dergisi, Ankara, 2005, s. 11–1284


tir. 356 XX. Yüzyılın 50. yıllarında %7-%10 oranlarında seyir eden sosyalgüvenlik harcamaları 60–90 yılları arasında artarak, 1960 ve1987 yılları arsında Büyük Britanya’da 2,75 kere, ABD’de 3,73 kere,Fransa’da 4,6 kere, Đsveç’te 5,1 kere, Japonya’da ise 12,84 kere artmıştır.357 Bu artış durmamış ve sonraki yıllarda da, örneğin 2001 yılıverilerine göre, işsizlik sigortası 12,3 oranında olmak üzere,Almanya’da 74,2 Macaristan’da 71,4 Büyük Britanya’da 40,6Polonya’da 41,2 ve Đspanya’da ise 16,6 oranında artış kaydetmiştir.358<strong>Sosyal</strong> güvenliğin beşiği olarak Avrupa’nın benimsediği sosyalmodelin temel niteliği sermaye-emek uzlaşmasına ve devletinmüdahaleciliğine dayanmıştır. 359 Günümüzde birçok ülkenin sosyalgüvenlik modeline öncülük etmiş olan sistemden uzaklaşma çabasıiçinde yapılan reformlar bireycilik ilkesinden yola çıkarak sosyalgüvenceyi bireyin sorumluluğuna terk etmeği amaçlamaktadır.1990’lı yılların başında, sosyal güvenliğin tamamen özelleştirilmesihedefine odaklanılmış olup Dünya Bankası’nın desteği ileĐMF tarafından önerilen sosyal güvenlik modeli bu kurumların kıskacındaolan ülkelere uygulanmaya çalışılmıştır. <strong>Sosyal</strong> sigorta sistemininözel sigorta modeline dönüştürülmesinden yana olan ĐMFkendi reçetelerini harfiyen uygulamaya koymuş ancak, bu modelinuygulandığı ülkelerde başarısızlıkla sonuçlanması üzerine gösterilentepkilerin de etkisiyle sosyal güvenliğin tümüyle özelleştirilemeyeceğibilincine varılmış ve bu kez sosyal güvenliği başka bir biçimdetasfiye etme stratejisi geliştirilmiştir. 360ĐLO’nun yaptığı araştırmalardan da malum olduğu gibi,Dünya Bankası ve IMF reçeteleri doğrultusunda, eski Doğu Bloğuülkeleri olan Polonya, Macaristan ve kısmen de Çek Cumhuriye-356ROGOV, S.M; Funktsii Sovremennogo Gosudarstva, Vızovı Dlya Rossii,Svabodnaya Mısl– XXI. No: 7, 2005, c. 57- 59.357Sotsialnoe Strahovanie Đ Sotsialnaya Zaşita, Doklad Generlnogo Direktora,Mejdunarodnaya Konferentsiya Truda, Jeneva, МB, 1997, c. 30-32.358STANDĐNG, G.; Unemployment Benefits And Income Security, DiscussionPaper Prepared For Geneva 2000, Follow-Up To The World Summit On SocialDevelopment, ILO, 2000. p. 33.359GÜZEL, Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sisteminde Öngörülen Reform, s. 66–67360GÜZEL, Ali, Yasa Tasarısının Genel Değerlendirilmesi, Çalışma ve Toplum, s.8, Đstanbul, 2006, s. 17485


tinde yürürlüğe konulan ve Türkiye’de uygulanmak istenen modelbu kurumlara ait uzmanlarca hazırlanmış olup, sistemin iki ya daüçayaklı sosyal güvenlik model olarak yapılanması öngörülmüştür.Sistemin ilk ayağı, herkese maktu olarak ve asgari düzeyde sosyalgüvenlik yardımı, ikinci ayağı tamamlayıcı rejim ve nihayet üçüncüayağı ise, özel sigortadır. 361 <strong>Sosyal</strong> yardım mekanizmasını ön planaçıkaran bu projeler sosyal güvenliği asgarî güvence sağlama işleviylebir anlamda sosyal yardım mekanizmasına dönüştürmeye ve dahafazla sosyal güvence sağlanmasını isteyenlere ise, bireysel sorumluluktemelinde, özel sigorta sistemine yönlendirmeyi amaçlamaktadır.Şili’de özelleştirmenin başarısızlıkla sonuçlanması ve sigortaprimlerinin yatırım için havale edildiği özel şirketlerin iflas etmesiveya kapatılması gibi sonuçlardan ve genel olarak yaşanan olumsuzluktanders almamış Doğu Bloku ülkelerinde de benzer gelişmeleryaşanmıştır. 362 Nitekim uygulanmaya çalışılan model, sigortaprimlerinde önemli bir artışa yol açmış, emeklilik yaşının yükseltilmesisonucunu doğurmuş, primlerin bir bölümünün özel emeklilikprogramlarına yönlendirilmesi nedeniyle kamu rejiminin finansmandengesi bozulmuş, yoksulluk sınırının altında maktu emeklilik aylığıödenmesi nedeniyle, emeklilerin yaşam koşulları aşırı ölçüde kötüleşmiştir.Özel emeklilik programlarında ise, bir kargaşa yaşanmış,özel emeklilik şirketlerinin bazıları iflas etmiş, rekabet nedeniyleanılan şirketlerin yönetim giderlerinde artış olmuş, özel emeklilikfonlarının verimliliği konusunda ciddi belirsizlikler ortaya çıkmıştır.363Özellikle emeklilik konusu bu anlamda sürekli gündemdetutularak sürekli yenilemeler ve liberal siyasetin gereklerine uygunolarak reformlara yapılmıştır. Birkaç temel etken emekliliğe yöneliktasarruflara ve toplumun tamamını ilgilendirecek kapsamlı reformlarasebebiyet vermiştir. Nitekim yaşlıların işgücü katılımındakiazalma, emekliliğe bağımlı nüfusun sayıca artması ve emekliliktasarruflarındaki büyüme liberal ekonomini bu alanda önlemler361GÜZEL, <strong>Sosyal</strong> Güvenliğin Evrensel Değerleri, s. 46362ERGENEKON, Özel Emeklilik Fonları, s. 97.363GÜZEL, Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sisteminde Öngörülen Reform, s. 70; GÜZEL,<strong>Sosyal</strong> Güvenliğin Evrensel Değerleri, s. 4686


almaya yönlendirmiştir. 364 Sonuçta bu önlemler toplumun geleceğinigüvence altına almamakta aksine, gelecekte kamusal bir sosyalemeklilik sisteminin ortadan kalkması için gerekli koşulları hazırlamaktadır.365Toplumun ikiye bölünmesi, kişilerin güvenliğini tehlikeyedüşürdüğü ölçüde, bu bölünmeden kaynaklanan çatışmalı durumuyönetmek, devlete düşen görev olarak algılanır. Söz konusu ilkeleredayanan bir sosyal güvenlik sistemi, bireyleri korumada yeterliolamayacak ve hatta gerçek anlamda bir sosyal güvenlik sistemiolarak da nitelendirilemeyecektir. 366Reformlar sosyal devletin vazgeçilmez bir unsuru olan sosyalgüvenlik sisteminin temel prensiplerinden uzaklaştırmaktadır. 1994yılında Dünya Bankası’nın yayınladığı bir rapor bu reformlarıntemel amacını açıkça ortaya koymaktadır. <strong>Sosyal</strong> güvenliğin kamuhizmeti olmaktan çıkarılarak tümüyle özelleştirilmesi amacını taşıyanbu rapor devlet, sosyal güvenlik alanında çekilmesi gerektiğinive sosyal güvenliğin serbest pazar koşullarına terk edilmesi gerektiğinivurgulamıştır. Zira sonuçta sosyal güvenlik fonlarının malipiyasalara akışı sağlanmış olacak ve serbest piyasa koşulları herşeyin belirleyicisi olacaktır. 367Bu reformlar kuşaklararası eşitliğe ve adalete dayanmamaktadır.Hali hazırda var olan sistemin eşitlik ve adalet bakımındansorunlu olan yönlerini ortadan kaldırmadığı gibi, adalete veeşitliğe ilişkin yeni ve oldukça önemli sorunlar gündeme gelecektir.368Özellikle sosyal devletin varlık ve meşruiyetinin kalmadığıtezini ileri sürenler, serbest pazar ve rekabetin hak eden herkeseyeterli gelir kaynaklarını sağlamada en etkin araç olduğunu savunmaktadırlar.Bireyin ise kendi iradesi ve çalışması ile sosyal güven-364ĐZGĐ, Berna, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Dünyadaki Gelişimi, Tasarruflar ÜzerindekiEtkileri ve Türkiye’de Durum, (Yayınlanmamış Doktora Tezi), Adana, 2004, s.22365KAPAR, Recep; Kuşaklararası <strong>Sosyal</strong> Dayanışma, s. 11–12366GÜZEL, TÜRK SOSYAL GÜVENLĐK SĐSTEMĐNDE ÖNGÖRÜLEN REFORM,S. 67367GÜZEL, <strong>Sosyal</strong> Güvenliğin Evrensel Değerleri, s. 46368KAPAR, Kuşaklararası <strong>Sosyal</strong> Dayanışma, s. 1287


ceyi elde edemediği takdirde aile dayanışması, bunun olmaması halindeise, özel sigorta ve nihayet en son aşamada ve asgarî düzeydeolmak koşuluyla, devletin devreye girmesi gerektiği üzerinde durmaktadırlar.369Yeni liberal politikalar ve bunların yansıma bulduğu sosyalgüvenlik reformları, bu hakkın varlığını reddetmekte, sosyal güvenliğinsağlanmasını, kişisel sorumluluk ekseninde ve özel sigortaaracılığıyla serbest piyasa koşullarına terk etmektedir. Tarihselsüreç içinde, sosyal güvenliği sağlamada özel sigorta mekanizmasınınbaşarılı olmadığı anlaşılmakla, zorunlu sosyal sigorta sisteminegeçilmiş olduğu göz ardı edilmekte ve yeni liberal politikalar, butarihsel gerçekleri tersine çevirerek, XIX. yüzyıldaki temel ideolojiyive bunun yansıdığı hukuksal mekanizmaları yeniden yaşamageçirmek istemektedirler. 370 Geçmişteki ekonomik krizler ve bu kapsamdakisorunlar sosyal devleti yaratırken, günümüzdeki ekonomikkrizler ise sosyal devlet yerine liberal devleti ikame etmektedir. 371Küreselleşme sürecinin de ortaya çıkarmış olduğu olgular veekonomik krizlerin günümüzde sosyal güvenliğin temel niteliğinizedelemekte ve prensiplerinden uzaklaştırmaktadır. Bu sebepledirki, süreç içinde yaşanan iktisadi gelişmeler ve yeni ihtiyaçları daöne süren uluslararası finans kurumlarının da etkisiyle sosyal güvenliğinözellikle kapsam ve yöntemi açısından yeniden yapılandırmaproje ve uygulamaları sürekli gündemdedir.Dinamik ve gelişmeye açık bir yapıya malik sosyal güvenliksistemlerinin kapsam ve niteliği sürekli daraltılmakta, değiştirilmekteve özellikle gelişmekte olan ülkelere sosyal güvenliğinevrimini tamamlatmaya yönelik neo-liberal politikalar sürdürülmektedir.<strong>Sosyal</strong> güvenliğin toplumsal bütünlüğü ve dayanışmayısağlama gibi önemli bir niteliğinden rahatsız olan bu düşünce yapısıulus devleti bu alandan el çektirerek sosyal güvenliği serbest piyasatoplumuna terk ederek ve bireysel yapılanmayı öne çıkarmaktadır.369GÜZEL, age. s. 46370GÜZEL, age. s. 42371GÜZEL, age. s. 17388


İKİNCİ BÖLÜMAZERBAYCAN’DA SОSYАL GÜVENLĐK SĐSTEMĐNĐNGENEL YAPISII. SOSYAL GÜVENLĐĞĐN TARĐHSEL SÜRECĐ VE MODELĐA- <strong>Sosyal</strong> Güvenliğin Tarihsel Süreci<strong>Sosyal</strong> güvenlik bir insan hakkıdır. <strong>Sosyal</strong> güvenlik hakkınınbir insan hakkı olma özelliği nedeniyle bu hak kişinin elindenalınamayacağı gibi, aynı zamanda vazgeçilemeyecektir. 372 Vatandaşlarınyaşama hakkının ayrılmaz bir parçası olarak değerlendirilmektedir.Bu bağlamda sosyal güvenlik mutlak haklardan sayıldığı içinher hangi bir şekilde ortadan kaldırılamayacaktır. 373Azerbaycan Cumhuriyeti 18 Ekim 1991 tarihinde bağımsızlığınıkazandıktan sonra yasama sisteminde çeşitli değişimler vedüzenlemelere yer verilmiştir. Özellikle bağımsızlık sonrası halkınekonomik ve sosyal durumundaki önemli düşüşler yönetimi çeşitlireformlarla ve yasal düzenlemelerle halkın sosyal problemlerineçözüm yolları üretmeğe zorlamıştır. 2001 yılından itibaren sosyalgüvenlik alanında reformlar yapılarak değişen yaşam şartlarınaayak uydurma amacıyla projeler oluşturulmuştur. 17 Temmuz 2001yılında Cumhurbaşkanı tarafından imzalanan “Azerbaycan CumhuriyetindeEmeklilik Sistemi Konsepti”’ni değişim sürecinin başlangıcıolarak değerlendirebiliriz.<strong>Sosyal</strong> güvenlik sistemi planlı iktisadiyat döneminden kalanformasından arınamamış ve bu nedenle yapılan değişim serbestpiyasa sistemine uyum sağlama amacı taşımaktadır. Her ne kadareski sistemin eleştirilecek tarafları mevcut ise de, değişim sürecindegelişen yeni sosyal güvenlik reformlarının da eksik ve tartışılacakbirçok yönleri bulunmaktadır.372TUNCAY, Can-EKMEKÇĐ Ömer; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku Dersleri, Đstanbul,2005, s. 75373ÇUPROVA Elena; Pravo Na Pensionnoe Obespeçenie Đ Ego Realizatsiya VUsloviyah Rınoçnoy Ekonomiki, Moskva, 1999. s. 1989


Azerbaycan’ın sosyal güvenliğin temeli ve günümüze kadarolan devirde sistemin oluşumunu beş tarihi döneme ayırmakmümkündür: 374• Birincisi, eski Azerbaycan devlet ve hanlıklar dönemidir.Bu döneme 1813’ncü yıla kadar olan süreç dâhil edilir.• Đkinci dönem, Çar Rusya’sının işgali dönemini, yani 1813–1918 yılına kadar olan süreci kapsamaktadır.• Üçüncü Dönem, Azerbaycan Demokratik Cumhuriyetininkurularak, 1918-1920’nci yıllarında bağımsız olarak ayaktakaldığı 23 aylık bir dönemdir.• Dördüncü dönem Sovyet rejimi döneminin sürdüğü 1920–1991 yıllarıdır.• Beşinci dönem 1991 yılından itibaren AzerbaycanCumhuriyeti’nin bağımsızlığını kazandığı yıldan itibarenolan dönemdir.Tezimizde bu tarihi süreci sosyalist inkılâbı öncesi, SovyetlerBirliği dönemi ve bağımsızlık dönemi olarak üç aşamada incelenmesinindaha uygun olacağı kanaatindeyiz.1- Sovyetler Birliği Kurulmadan Önceki Dönem1918’e kadar tarihte sosyal güvenlikle ilgili tam olarak müteşekkilbir yasa veya yasa yerine geçecek bir belge mevcut değildir.Ne hanlıklar devrinde, ne de daha evvel bağımsız devletlerin mevcutolduğu dönemde sosyal güvenliğe dair mevzuat düzenlemesi bulunmaktadır.Ayrı-ayrı şahıslara hizmetlerine göre yardımlar sultanların,atabeylerin, hanların fermanları ile genellikle bireysel olarakverilmiştir. Fermanlar fеоdаl sistemin niteliğinden kaynaklananbireysel yetki gücünden kaynaklanmakta idi. 375Genel olarak yardım niteliğinde bulunan hanlık fermanları,bireysel yardımlar ve ödüllendirmelere ilişkin belgeler mevcuttur.374ASGAROV, Đ.– KERĐMOV, Ş,; .Mülki Qanunvericilik, Ders Vesaiti, Bakü, 2002,s. 167; ALĐYEV, Mayis; Pensiya Hukukunun Problemleri, Bakü, 2004. s. 188-189.375ALĐYEV, 2007, s. 3590


Nitekim bu dönemi din ve ahlak kuralları zemininde oluşan toplumsalyaşam kurallarından ileri gelen sosyal koruma çerçevesindedeğerlendirmek mümkündür.XIX. Yüzyıldan itibaren ülkenin tarihi Rusya ile bağlıolmuştur. Kuzey Azerbaycan’ın bu yüzyılda Ruslar tarafından işgaltarihinden itibaren siyasal, iktisadi ve kültürel değişimlerle birliktehukukun ve devletçiliğin yerleşmesinde önemli gelişmeler olmuştur.Đlk belgeler olarak Rusya’da 1903 yılında “Üretimde BedbahtHadiselere Göre Đşverenlerin Sorumluluğu Hakkında” ve 23 Haziran1912 tarihli “Bedbaht Hadiselerden ve Hastalıklardan ĐşçilerinSigortası Hakkında” yasaları kabul edilmiştir. Dönemin çağdaş yasasıgibi değerlendirilen yasaya göre, 26 haftalık hastalık sürecindensonra, maluliyet aylığı verilirdi. Çağdaş bir yasa olarak değerlendirilmesinerağmen yasa ancak ülkede bulunan işçilerin beşte birinikapsamaktaydı. Ayrıca, Çar Rusya döneminde Azerbaycan ve diğerbölge cumhuriyetleri gibi dış bölgelerde bulunan işçiler yasadanyararlanamamaktaydı. Bir ilk olması özelliğiyle çağdaş nitelikli biryasa olarak değerlendirilmesine rağmen, yasa eşit uygulanmamaktave tanıdığı haklar açısından da dar bir niteliğe sahip idi. Yasaylasadece ortamın yumuşatılması ve işçilerin zor çalışma koşullarınınbelli ölçüde hafifletilmesi amaçlanmıştır. 376Hatırlatalım ki, bu yasadan önce Bakü’de 1904 yılında petrolsanayicileri ile işçiler arasında Toplu Đş Sözleşmesi imzalanmış vesözleşmenin önemli maddeleri arasında sosyal sigortalarla ilgilihükümler de dâhil edilmiştir. 377 Đkinci bir toplu sözleşme 1917’nci yılındaimzalanmıştır. Her iki sözleşmelerin ilk yenilik doğurucuniteliği yanında, hukuki niteliğe sahip olmaması, sadece petrol işverenlerve işçiler arasında imzalanarak yasal dayanağının bulunmamasıve aynı zamanda mahkeme yoluna da başvurulamaması önemlieksiklerden idi. 378Azerbaycan Cumhuriyeti 1918–1920 yıllarında kurularak 23aylık bir dönemde bağımsızlığını sürdürmüş ve halkın sosyal376ALĐYEV, 2007. s. 40377ĐSMAYILOV, Đbrahim; Kollektivnıy Dogovor V Azerbaydjane, Bakü, 1967, s. 14378CEFEROV, Z; Đngilabdan Önceki Dönemde Azerbaycan’da Kolektif AktlarınTenziminin Yaranması, Kanun Dergisi, 2001, No. 7–8, s. 9-1091


durumunu, yoksulluk seviyesini göz önünde bulundurarak bu yöndebirçok yeniliklere imza atmıştır. Yönetimin bu yönde faaliyetleri ikiistikamette yürütülmekteydi. Öncelikli olarak eski yasaları ortadankaldırmadan yeni eklemeler ve değişiklikler yaparak çözüm aramave yeni yasa hazırlama yolu izlenmiştir. 379 Süreç içinde hükümetinkabul ettiği bine kadar kararın çoğunluğu halkın sosyal durumunailişkin olup, bu kararlar ülke vatandaşlarının sosyal sıkıntılarınaçözüm bulma amacıyla imzalanmıştır. 380Kısa süren bağımsızlık döneminde çok önemli iki kararınimzalanarak yürürlüğe konması ilk bağımsız Türk Cumhuriyeti olarakhükümetin öncelikli olarak halkının sosyal refahını sağlamayıamaçladığının ispatı idi. Birincisi, “Emeklilik Hakkında KanunTasarısının Hazırlanması Đçin Komisyon Kurulması” kararı 26Ağustos 1918 yılında imzalanmıştır. Karara göre, hizmet yıllarınauygun olarak emeklilik aylığının ödenmesi hakkında kanun tasarısınınhazırlanması için komisyonun teşkili görevi Adalet Bakanlığınahavale edilmiştir. Đkincisi ise, 17 ağustos 1919 tarihli “EmeklilikYönetmeliğinin Hazırlanması Đçin Komisyon Teşkili Hakkında”karar idi, ancak ülkede olağanüstü halin varlığı eylül ayının sonunakadar hazırlanarak Bakanlar Kurulunun imzasına sunulacak olanyasanın yürürlüğe girmesine engel olmuştur.Daha sonraki yıllarda arşivlerde bulunan “AzerbaycanCumhuriyeti Demir Yolu Bakanlığı’nın Demir Yollarında HizmetEtmiş Şahısların Hizmetten Sonraki Dönemde Emeklilik TeminatıHakkında Yönetmeliği” 381 genç cumhuriyetin sosyal güvenlik üzerindeyapmış olduğu çalışmaların önemli bir belgesidir. Yönetmeliktedemir yolları işçilerinin hizmet yıllarına, maluliyete ve ölüm sigortasınailişkin olarak emeklilik hakkı tanınmakta olup ve hak çalışanlarınoluşturulan emeklilik fonuna ödenen zorunlu sigortaprimleri ile finanse edilirdi. Yönetmeliğin Azerbaycan hukuku açısındanen önemli niteliği ülkede sigorta hukukunun gerçekleşmesiaçısından, kısa süreli de olsa bir ilk yasal düzenleme olması idi. 382379DEMĐROV, M; Organizatsiya Gosudarstvennoy Vlasti V Azerbaydjane, 1918–1920 gg. Odessa. “Astroprint”, 1998, s. 65380NESĐBZADE, Nesib; Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti, Bakü, 1990, s. 81381ALĐYEV, Mayis; Аzerbаycаn Rеspubliкаsındа Pеnsiyа Teмinаtı SistемininTeşeккülü Ve Đnкişаf Pеrspекtivleri (Hügugi Prоblемler), Bакü,2003, s.296–297382ALĐYEV, Mayis; <strong>Sosyal</strong> Teminat Hukuku, Bakü, 2007, s. 2792


Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti’nin CumhurbaşkanıMehmet Emin Resulzade sosyal sigorta sisteminde sosyal dayanışmaprensibinin önemi üzerinde durmuştur. <strong>Sosyal</strong> dayanışmayıinsan vücuduna benzeten cumhurbaşkanı, insan vücudunun belli birorganı hastalandığında, diğer uzuvlarla bütünlüğü gereği bu hastalığınortadan kaldırılması için dayanışma yaptığını söylemiştir. Nitekim,çalışma gücüne sahip vatandaşların ödedikleri sigortaprimleri sayesinde, nüfusun çalışma gücü olmayan kısmının dafaydalanacağı düşüncesine önem vermiş ve zorunlu sosyal sigorta vetoplum hayatında dayanışma prensiplerinin sosyal güvenlik sistemininvazgeçilmez unsuru olduğunu vurgulamıştır. 3832- Sovyetler Birliği Döneminde <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sistemi28 Nisan 1920 yılında bağımsızlığını kaybeden Azerbaycan 20Aralık 1922 yılında Sovyetler Birliğine üye olmuştur. Bu tarihtenitibaren Sovyetler Birliği nezdinde diğer cumhuriyetlere uygulanansosyal güvenlik projesi Azerbaycan’da da uygulanmıştır. Komünizmideolojisi sosyal güvenlik politikasını şekillendirerek yön vermiştir.Başlangıçta birçok eksikleri bulunan sosyal güvenlik sistemininöncelikli hedefi, özellikle yoksulluğun önlenmesi amaçlı sosyalsiyaset yürütülmesiydi. Đlk dönemler yaşlılık nedeniyle emekli aylığıyasal olarak bu sistemde mevcut değildir. Ağırlıklı olarak maluliyetve aile reisinin kaybı nedeniyle sosyal koruma sağlanmaktaydı. 1921yılında “Malullerin <strong>Sosyal</strong> Güvenliği”, “Aile Reisinin Vefatı NedenĐle Çalışanların Aile Üyelerinin <strong>Sosyal</strong> Güvenliği Hakkında” ve 1923yılında ise merkezi idare etmeyle bütün toplumun sağlık ihtiyacınınkarşılanması için “Tedavi Đşinin Đyileştirilmesi Tedbirleri Hakkında”yasalar kabul edilmiştir. Sağlık alanında devlet tarafından bütçedenkarşılanmak üzere tıbbi yardımın sağlanması için proje yapıldı vesosyal sigorta primleri ile bu yardımın desteklenmesi planlandı.Ayrıca, işçiler için devlet bütçesi ve sigorta primlerinden karşılanmaküzere, işçi kesimine ücretsiz dinlenme evleri tesis edildi.Yeni bir iktisadi düzen kurma çabası içinde çalışanlarınsosyal sigorta prensipleri doğrultusunda sosyal güvenlik sisteminingeliştirilmesi amacıyla Halk Komiserler Sovyet’inin 384 “Ücretli Çalı-383RESULZADE, Mehmet Emin; Milli Tesanüd, Ankara, 1978, s. 15384Bakanlar Kurulu, kısa olarak HКS şeklinde ifade edilmektedir93


şanların <strong>Sosyal</strong> Sigortası Hakkında” 15 Kasım 1921 tarihli Direktifiyürürlüğe girdi. Bu direktifte, sosyal sigorta giderleri ücret karşılığıçalışan bütün şahıslara iş gücünün geçici ve sürekli kaybedildiğitüm hallerde işsizlik ve ölüm hallerinde uygulanması ve bu giderlerinişletmeler, idari kurumlar ve teşkilatlar tarafından karşılanmasıkararlaştırıldı.“28 Aralık 1921 Tarihli Đşsizliye Göre <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hakkında”,9 Aralık 1921 tarihli Direktifle “Aile Reisinin Kaybına GöreÇalışanların Ailelerinin <strong>Sosyal</strong> Güvenliği Hakkında”, 9 Aralık 1921tarihli “Emek Gücünün Gücücün Kaybı ve Analığa Göre <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Hakkında” Direktifle geçici çalışma gücünün kaybı halindesigorta olunan şahıslara kazanç mukabilinde nakdi yardım, hamilekadınlar için ek yardım, çocuklar için bir kereye mahsus yardım vedefin yardımı tespit edildi.Halk Sağlık Komiserliği nezdinde çocuk yuvaları, okul öncesieğitim kurumları ve okullar, 13–16 yaşlı çocuklar için çocuk evleri,kadınlara yönelik danışma merkezleri, malul evleri, köy karşılıklıyardım evleri, hamileliğe, doğuma ve çalışma gücünün geçici kaybınagöre yardım sistemi, bu kapsamda çalışanlar için tedavi vedinlenme evleri kuruldu.19 Nisan 1924 tarihli Serencam (Talimat) ile “Sigorta OlunanŞahısların Protez Ve Ortopedik Cihazlar Đle Temin Edilmesi TedbirleriHakkında” yasa kapsamında sigorta olunan bütün şahısların,onların aile üyelerinin, aynı zamanda sosyal sigorta ödemesi alanmalullerin ve onların aile üyelerinin ücretsiz protez ve ortopedikcihaz ihtiyaçlarının karşılanması kararlaştırıldı. Ordu mensuplarınınemeklilik teminatı 1925 yılında geliştirilerek savaş malulleri vetarım ve sanayi ile ilişkili ordu mensupları ailelerine emeklilikhakkı, ardından kırsal kesimlerde faaliyette bulunan öğretmenlereve diğer eğitim çalışanlarına emeklilik hakkı verildi. 1929 yılındanitibaren ise şehir ve ilçelerde yaşayan eğitimciler bu haktanyararlandılar. 1930 yılından itibaren sağlık çalışanları, veterinerler,tarım mühendislerine de bu haklar tanındı. 385385АNDRЕЕV, Vitaliy; Prаvо Sоtsialnogo Оbеspеçеnie V SSSR, Мoskva, 1974, s.92–9594


15 Şubat 1928 tarihli “Еpidемiye Đle mücadele ĐşlerindeÇalışan Tıp Đşçilerinin Emeklilik Aylığı Đle Temi EdilmesiHakkında” Yasa, 25 Ocak 1931 Tarihli “Eğitim Çalışanlarının HizmetYılına Göre Emeklilik Maaşıyla Temin Edilmesi Hakkında”Yasa, 1931 yılında çıkarılmış olan “<strong>Sosyal</strong> Sigortalar Hakkında” yasa,“Çocuk Doğumu Zamanı Yardım Kuralları” ve 1932 yılında yürürlüğegiren “Definle Alakalı Yardım Hakkında Kurallar” ve “BireyselEmeklilik Maaşı Hakkında Esasname Tasdik EdilmesiHakkında”’nin yasalar birçok eksikleri tamamlamıştır. 1937 yılında«Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigorta Bütçesinden Belirli Masrafların KısıtlanmasıVe Sigorta Hakları Tariflerinin Değiştirilmesi Hakkında» karar ilehukuki durumundan bağımsız olarak bütün vatandaşların ücretsiztıbbi yardım ve tedavi olunma hakkı belirlenmiştir.1956 yılında “Devlet Emeklilik Ödemeleri Hakkında” KanunSovyetler Birliğinde yürürlüğe girmiş, ancak tarım çalışanları içinemeklilik hakkı öngörmemiş ve 1964 yılında bu eşitsizliği ortadankaldırmak için “Kolhoz Üyelerinin Emeklilik Hakları ve YardımlarHakkında” Yasayı yürürlüğe koymuşlarsa da bu eşitsizliğin giderilmesi1973 yılına kadar sürmüştür.1969 yılında SSCB’nin ve diğer cumhuriyetlerin sağlık sistemininyasal zemini düzenlendi. 12 ağustos 1970 tarihli karar ile“Hamile Kadınlar, Çok Sayılı Çocuk Bulunan Ve Tek Yaşayan AnnelerĐçin Yardımların Belirlenmesi Ve Ödenilmesi Hakkında Yönetmelik”ve 1972 yılı Ağustosun 3’ünde “Devlet Emekliliğinin KararlaştırılmasıVe Ödenilmesi Kuralları Hakkında” yeni yönet-melikyürürlüğe girmiştir. 1980 yılının sonuna doğru Sovyetler Birliğindesağlık sistem ve sosyal güvenlik sistemi kurumsal yapı kazanmışoldu 386 . <strong>Sosyal</strong> güvenliğin kapsam ve niteliğini geliştirmek için birçokyasal düzenlemeler yapılmıştır.Sovyet sosyal güvenlik sisteminde sigorta modeli olarakadlandırmağın mümkün olmadığını yazan yazarlar, sosyal sigortakavramının sadece formel bir nitelik taşıdığını yazmaktadırlar.Uygulama mekanizması olarak devlet bütçesinden yaşlı vatandaşların,malullerin ve çocuk müesseselerindeki bütün çocuklarınmuavenetlerinin ve emekli maaşlarının ödenmesi ve sosyal hiz-386АSTRАKАN, Е. H; Rаzvitiе Zакоnоdаtеlstvа О Pеnsieh Rаbоçiм Đ Slujаşiм,Мoskva, 1971, ss. 156-189, 201-20595


metler yapılması yasal olarak düzenlenmiştir. Teori olarak hukukta“çalışma gücü olmayan kesimler için” kurulmuş olan kamu fonlarındanbahsedilmektedir Ancak adı geçen fonlar mevcut bulunmamaktave yapılan harcamalar devlet bütçesinden karşılanmaktaidi. Sovyetler Birliğinde sistemin temel nitelikleri aşağıda dasıralayacağımız özellikleri ile kendine özgü yasal düzenleme veuygulama şekline sahip bir sosyal güvenlik sistemi idi 387 .Toplumun geniş bir kesimi olan kolhozlarda yaşayan kesimbu teminat sisteminin dışında tutulmakta idi. Ancak 1964 yılında bukesime emeklilik hakkı ve diğer sosyal sigorta araçlarının uygulanmasıve özel nitelikte bütçeden kenar fon kurulmasıyla bu eşitsizlikbelirli bir ölçüde ortadan kalkmış oldu.Belirttiğimiz üzere formel olarak sosyal sigorta sisteminegöre yürütülen sosyal güvenlik sistemi ekonominin farklı alanlarınıngelirliliği dikkate alınarak adlandırılan devlet tarafından belirlenmişprimler idareler ve müesseselerden alınır, işçi ve işverenlerdenherhangi bir prim alınmıyordu. Özelikle çalışanların sigorta primiödemesinden muaf olması büyük bir başarı olarak gösterilmekte,sosyal hakların devlet tarafından sağlandığı, çalışanlara devletin sahipçıktığı, devletin prim toplamadan kendi vatandaşlarına baktığıdüşüncesi toplumda yer alırdı. Bu ise işçi gücünün ekonomi içindereel ağırlığının düşmesine, neticede işçilerin sosyal harcamalarınınazaltılmasına, iktisadi gelişmeler olsa bele devletin uzun süreli olaraksosyal hakları sabit tutmasına sebebiyet verdiği yazılmaktadır.Sovyet sisteminde vatandaşlar arasında eşitsizlik oluşturulduğu,toplumun belirli bir kesimi için devlet için yapmış olduğuhizmet ve faaliyetler de dikkate alınarak gereğinden fazla istisnalaruygulanarak birlik kapsamında öneme sahip, cumhuriyet kapsamındaöneme sahip ve yerel kapsamda öneme sahip bireysel emeklilikhakları ve diğer haklar tanınırdı. Yasal düzenlemelerde bir listeolarak yer almayan bu hizmet ve faaliyet alanlarının kapsadığışahıslara tanınan bu hakları diğer vatandaşlara tanınan haklardanayıran yönleri mevcuttur. Emeklilik maaşı miktarı normlarla değilidari organlarca belirlenir ve özellikle Sovyetler Birliği kapsamındaöneme sahip olanların maaşları diğerlerinden çok daha yüksekmeblağda verilirdi.387ALIYEV, Pensiya Hukukunun Problemleri, s. 21496


Ülkede sosyal güvenlik sisteminin düzeyini belirlemek içinbelirli bir sosyal standart mevcut bulunmamaktaydı. Örneğinyaşayış minimumu şeklinde bir ölçüt ve ya diğer bir ölçüt mevcutolmamakla birlikte tasarruf prensibi dikkate alınır ve neticedeasgari ve maksimum düzeyde emeklilik hakları belirlenerekstandart bir uygulama izlenirdi. Bu ise çalışma döneminde daha iyişartlarda yaşayan vatandaş emeklilik yıllarında düşük bir maaşlayaşamaya mecbur bırakılırdı.Ülkede yaşayan toplumun her kesimine (özellikle riskgruplarını oluşturan yaşlılara, malullere, çocuklara) yüksek olmasada belirli bir sabit standartta yardım sağlayan sistem ülkede tekdüze bir rejim kurulmuştu. Bu ise değişik görüşlere göre farklışekillerde değerlendirilmiştir; bir kesime göre sosyal bir çeşitliliğesebep olduğu, insanların gelir düzeyine göre tabakalaşmasınıönlediği ve bu nedenle yarınlara güvensizlik ortaya çıkardığı yazılsada, diğer görüşlere göre ise bu sistemin niteliği zararlı olmadığı gibi,toplumda sosyal paylaşımı sağlayarak sosyal adaleti sağlamışolduğu vurgulanırdı. 388Ülkede dağınık bir şekilde yasal düzenlemelerle idare edilenSovyet sosyal güvenlik sistemi 1980’li yıllara doğru önemli sorunlayüz-yüze kalmıştı. Yazarların fikrince emeklilik reformuna ihtiyaçolup emeklilik sisteminin üretimsel fonksiyonunu yitirmiş olmasınedeniyle eşit emeklilik sistemi haline gelinmesi, sistemin emekliolanları emeklilik ücreti düşüklüğünden koruyamaması ve ülkedebir kaç ayrı alt emeklilik sisteminin var olması bu reformun temelgerekçeleri olarak gösterilmektedir. 389<strong>Sosyal</strong> güvenlik sisteminin tüm ülke nüfusuna uygulanmasıdoğrultusunda bu hakların finansmanının tamamı devlet bütçesindenkarşılandığı için sıkıntılar ortaya çıkmaktaydı. Öncelikli olarakdiğer alanların ihtiyaçları karşılandıktan sonra, sosyal güvenliksisteminin iyileştirilmesi için ek bütçe ayrılmakta idi. Sistemdeköklü değişiklik yapılması ve özellikle sosyal güvenliğin maliyeleş-388ALIYEV, Pensiya Hukukunun Problemleri, s. 216; ASTRAKAN; E.H., PravovıeVoprosıispolzovaniya Fondov Opşetvennogo Obslujivaniya Trudyaşiksya.Trudovoe Pravo V Svete Reşeniy XXI Sezda KPSS, Moskva, 1960, s. 98389TUÇKOVA, Elvera-ZAHAROV, Мihail; Sotsialnoe Obespeçenie Đ ObsulujovaniePesionerov. Мoskva, 1988. ss. 47, 55.97


tirilmesi yönünde yeni çözüm yolları gerekliydi. 1990 yılındaSSCB’nin emeklilik sisteminde kapsamlı reformlar yapıldı ve 28Nisan 1990 yılında “Ordu mensuplarının Emekliliği Hakkında” yasave ardından ise 15 Mayıs 1990 tarihinde “SSCB’de VatandaşlarınEmekliliği Hakkında” SSCB’nin tamamını kapsayan kanunlar kabuledildi. Ancak, yukarıdaki nedenlerle Sovyetler Birliği’nin dağılmasıile kanunun yürürlüğe girmesi mümkün olmadı. 390Sovyetler Birliği’nde sosyal güvenlik yasalarının dağınıklığıve tek çatı altında toplanmaması eleştirilmekte ve bu konudarejimin dağılmasından önceki yıllarda sürekli tartışmalar sürmüştür.Muhtelif yasalarla eski sistemi ortadan kaldırarak sosyalgüvenlik yasalarının tek çatı altında birleştirilmesi amaçlanmaktaidi. Objektif olarak ülke bazında sosyal güvenlik yasalarının tek biryasa çerçevesinde düzenlenmesi için, şartların müsait olduğu vezamanı geldiği doktrinde vurgulanmaktaydı. 391 1980’li yılların sonlarındanitibaren emeklilik reformuna ihtiyaç olduğu, emekliliksisteminin üretimsel fonksiyonunu yitirdiği, sistemin emekli olanlarıemeklilik ücreti düşüklüğünden koruyamadığı, ülkede birkaç ayrıalt emeklilik sistemi oluştuğu doktrinde dile getirilmiştir. 392Genel olarak toplumda sosyal sigorta ve emeklilik hakkındayanlış kanaat hakim idi. Devlet sosyal sigortasının (o cümledenemeklilik hakkı için ödenen primler) devlet tarafından karşılandığıgörüşü hakim olup, bu yaklaşım aynı zamanda yasal düzenlemelerdeve yönetim kararlarında da yer almakta idi. Bütün çalışanlarınmaaşının çok cüzi bir hissesini prim olarak keserek işçilerin sigortaprimi ödemesinden muaf tutulduğu ilan edilirdi. Toplanan sosyalsigorta primleri ile vergiler arasında kavram karmaşası ortaya çıkırve toplumda çalışanların sosyal haklarının ve emekliliğinin devlettarafından karşılandığı imajı ve görüşü uyandırılırdı. 393Sovyetler Birliğinin parçalanmasından sonra bağımsızlığınıilan eden Azerbaycan Cumhuriyetinin kurulmasıyla sosyal güvenlikalanında yeni düzenlemelerin yapılması kaçınılmaz olmuştur.390“Devlet Ödemeleri Hakkında” SSCB Kanunu, Bakü, “Azerneşr”, 1990391TUÇKOVA, Elvera; Obşie Voprosı Sovetskogo Pensionnogo Prava, Moskva,1986, s. 38392TUÇKOVA-ZAHAROV, Sotsialnoe Obespeçenie, 1988. s. 47-55.393ALIYEV, Pensiya Hukukunun Problemleri, s. 45398


3- Bağımsızlık Sonrası <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> SistemiBağımsızlığın kazanılmasından sonra ülkede yoksullukoranının artması, sosyal yardıma muhtaç olan nüfus sayısınınolağanüstü sayıda artması devleti halkın yaşamını olağan bir düzenekavuşturmak adına bu yönde tedbirler almaya yönlendirmiştir.Dolayısıyla öncelikli olarak yasal zeminin hazırlanması içinçalışmalar başlatılmış ve 29 Nisan 1992 tarihinde “Ordu MensuplarınınEmekli Maaşıyla Temini Hakkında”, 25 Ağustos 1992 tarihli“Malullerin <strong>Sosyal</strong> Güvenliği Hakkında” ve ilkede gerçek manadazorunlu emeklilik sigorta sisteminin kurulmasını amaçlayan 23 Eylül1992 tarihinde “Vatandaşların Emeklik Teminatı Hakkında” yasalaryürürlüğe konmuştur. 394 Özellikle “Vatandaşların Emeklik TeminatıHakkında” Kanuna değişiklik getiren 20’ye yakın kanun kabuledilmiştir. Geçiş dönemine rastlayan bu yıllarda iktisadi değişiklikler,ayrı-ayrı kategoride bulunan şahısların durumunun açıklığakavuşturulması, kanunun kendi içinde bulunan çelişkiyi ve diğerkanunlarla ilişkili bulunan ilişkileri aydınlatmak ve alakalandırmakiçin değişiklikler yapılmıştır. Neticede yasanın temel hedeflerindenbiri olan “tek emeklilik sistem” düşüncesi amacına ulaşamadı. Çünkü,muhtelif kanunlarla ayrı-ayrı şahıslara imtiyazlı şartlarla emeklilikhakkının tanınması kanunun amacına ters düşmekte idi. 395Süreci 18 Şubat 1997 tarihli “<strong>Sosyal</strong> Sigorta Hakkında”yasanın yürürlüğe girmesi izlemiştir. Yasa “Vatandaşların EmeklikTeminatı Hakkında” yasanın boşluklarını dolduracak nitelikte yeniliklergetirmiş ve birçok kategoride bulunan vatandaşlara (noterler,vekiller, serbest auditorlar, 396 serbest muhasebeciler gibi) sigortahakkı tanınmasını sağlamıştır. Çalışmalar genç Cumhuriyetin ilkadımlarının sosyal güvenliğin inkişaf ettirilmesi, sosyal adaletinsağlanması ve sosyal devlet prensiplerinin önemsenmesi adına takdiredilecek adımlar olarak değerlendirilebilir.Çalışanların sosyal güvenliğinin temini için sürdürülendeğişim sürecinde 30 Eylül 1992 tarihli Azerbaycan CumhuriyetiDevlet <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu’nun kurulmasının önemi büyüktür.Fon bağımsız maliye-banka sistemi niteliği kazanmış ve emekli394ALIYEV, Pensiya Hukukunun Problemleri, s. 453395ALIYEV, age, s. 457396Denetleyici müfettiş99


ödemelerinin, yardım ve diğer ödenişler maliyeleştirilmesi temelgörevleri olarak belirlenmiştir. 1997 yılında yürürlüğe giren “<strong>Sosyal</strong>Sigorta Hakkında Yasa” Fonun görev çerçevesini zorunlu sosyalsigorta olarak netleşmiştir.1995 Anayasasıyla başlamış olan değişim süreci 17 Temmuz2001 tarihli Cumhurbaşkanlığı emriyle tasdik edilmiş olan“Azerbaycan Cumhuriyeti’nde Emeklilik Sistemi Reformu Konsepsiyası”ile sürdürülmüştür. Söz konusu Konsepsiya’nın sosyal güvenlikalanında yapmış olduğu değişim açısından önemi büyüktür.Konsepsiyada, özellikle ülkede sigortadan faydalanmanın daha sistemlibir şekilde olması için idarenin yeni kurulacak olan tek kurumtarafından yürütülmesi göz önünde bulundurulmuştur. Bu kurumsigorta primlerinin toplanması, bireysel kayıt sisteminin oluşturulmasını,sigorta dallarına göre ödemelerin kararlaştırılması ve ödenilmesininteşkilini, gelir ve giderlerin dikkate alınarak ileride dahasağlıklı kararlar alınması ve değişiklikler yapılması için istatistikbilgilerin toplanmasını sağlayacaktır.Özellikle bağımsızlık sonrası halkın ekonomik ve sosyaldurumundaki önemli düşüşler, yönetimi, çeşitli reformlarla ve yasaldüzenlemelerle halkın sosyal problemlerine çözüm yolları üretmeyeve 2001 yılından itibaren ise sosyal güvenlik alanında reformlar yaparakdeğişen yaşam şartlarına ve yenidünya düzenine ayak uydurmaamacıyla projeler hazırlamaya yönlendirmiştir. 17 Temmuz 2001tarihinde Cumhurbaşkanı tarafından imzalanan “AzerbaycanCumhuriyeti’nde Emeklilik Sistemi Reformu Konsepsiyasını budeğişim sürecinin başlangıcı olarak kabul etmek lazımdır. Planlıiktisadiyat döneminden kalan şeklinden arınamamıştır sosyalgüvenlik sisteminin, yapılan değişim ile serbest piyasa sistemineuyum sağlaması amaçlanmıştır. Her ne kadar eski sistemineleştirilecek tarafları mevcut ise de, değişim sürecinde oluşan yenisosyal güvenlik çemberinin de eksik ve tartışılacak birçok yönleribulunmaktadır.Konsepsiya’nın öngördüğü değişim sürecinde 2001–2005yıllarında yapılacak reformlar çerçevesinde fonun faaliyet alanındayenilikler yapılmasını gerektirmekteydi. <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Reformununamaçladığı sistemin üç özelliği mevcuttur:100• Birincisi, zorunlu devlet sosyal sigortasının teşkili,


• Đkincisi, sosyal sigortanın kapsamı dışında kalanlarınsosyal yardımdan yararlanmasının sağlanması,• Üçüncü ise, bireysel sosyal güvenlik sisteminin teşkilidir.27 Kasım 2001 tarihli “Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigorta SistemindeBireysel Kayıt Hakkında” ve 30 Nisan 2002 tarihli “Yaşlılara <strong>Sosyal</strong>Hizmet Hakkında” yasalar reformun bir parçası idi. Çalışanlarınsosyal sigorta primlerinin ödenmesi açısından kayıt altına alınmasınıamaçlayan “Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigorta Sisteminde Bireysel Kayıt Hakkında”Yasası sistemin işleyişi açısından önemli bir değişikliktir. Eskisosyalist rejimde mülkiyetin tamamının devlete ait olduğu dikkatealınırsa, çalışmaya başladığı takdirde otomatik olarak bu sisteminsağladığı olanaklardan çalışanlar faydalanmaktaydı. Bağımsızlığınkazanılmasından sonra ülkede yürütülen özelleştirme politikalarıkapsamında birçok devlet müessesesi, fabrikaları ve işyerlerinin özelmülkiyete devri ve özel mülkiyete ait yeni işyerlerinin açılması ileçalışanların otomatik olarak priminin yatırılması mümkün olmamaktaydı.Dolayısıyla, özel sektörde kayıt dışı çalışanların sayısıkayıtlı çalışanlara göre önemli ölçüde artmaktaydı.Ülkede 1996 yılında 6200 işletme özelleştirilmiş ve bu rakam1997 yılında 15.000’e ulaşmıştır. Reform uygulamaları ile küçükişletmelerin tamamı özelleştirilmiştir. Tarım sektöründe de önemlisayılabilecek özelleştirme uygulamaları gerçekleştirilmiştir. Reformsürecinin başlangıcından bu yana 1.065 orta ve büyük ölçekli işletmeanonim şirketlere dönüştürülerek açık artırma usulü ile özelleştirilmiştir.Ülkede GSYĐH’nın %73’ ü özel sektör tarafından üretilmektedir.Özel sektörün bütçe içindeki payı 1995 yılında %10 iken,2004 yılında bu pay %40 olarak gerçekleşmiştir. Ayrıca, özel sektörüntoplam istihdamdaki payı %70’tir. 397 Özel sektörde otomatik olaraksigorta bildiriminin yapılması mümkün olmadığından, çalışanlarınsigorta bildiriminin yapılması ve yasalara uygun olarak sigortahaklarından yararlanmasının sağlanması için bu yasanın reformkapsamında önemli yeri vardır.Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı “Azerbaycan CumhuriyetiDevlet Sigorta Ödemeleri Sisteminin Geliştirilmesi Tedbirleri397ŞEN, Esin; “Azerbaycan Cumhuriyeti Ülke Profili”, T.C. Başbakanlık DışTicaret Müsteşarlığı Đhracatı Geliştirme Etüdü, IGEME Ankara, 2005.101


Hakkında” 04 Ağustos 2003 tarihli 908 numaralı emri ile AzerbaycanCumhuriyeti Emek ve Ahalinin Emek ve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Bakanlığı’nınyürüttüğü görevlerin bir kısmını Devlet <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Fonuna devir etmiştir.Devlet sosyal sigortası ve çalışanların sigorta kaydı altınaalınması açısından yönetimi üstlenen Devlet <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonunabu görevin devredilerek Reform Konseptinde amaçlanan primlisistemin tek kurumda birleştirilmesinin gerçekleştirilmiştir.Ülkede sosyal güvenliğin tek çatıda birleştirilmesi projesikapsamında Azerbaycan Cumhurbaşkanının 2006 tarihli 498 ve 499sayılı emirleri doğrultusunda ordu mensupları ve hususi rütbelişahıslar <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonunun kapsamına alınmıştır.Bu süreçte yapılan diğer en önemli değişiklik ise, <strong>Sosyal</strong>Sigorta ve <strong>Sosyal</strong> Yardım sistemlerinin birbirinden ayırt edilmesioldu. “Vatandaşların Emeklilik Maaşıyla Teminatı Hakkında” Yasası’ndabu iki sistem bir arada yürütülmekteydi. 07 Şubat 2006tarihinde yürürlüğe giren “Emeklilik Hakkında Kanun” ve “<strong>Sosyal</strong>Muavenetler Hakkında” yasa bu ayrımı yasal olarak gerçekleştirmiştir.Prim ödeyerek yararlananların yaşlılık, maluliyet ve ölümsigortalarından faydalanması kuralları “Emeklilik HakkındaKanun” sosyal sigortadan yararlanmaya hak kazanmamış kişilerindevlet tarafından ihtiyacının karşılanması ise “<strong>Sosyal</strong> MuavenetlerHakkında Kanun” kapsamına düzenlenmiştir.01 Ocak 2001 tarihinden itibaren yürürlüğe girmek üzere“Unvanlı Devlet <strong>Sosyal</strong> Yardım Hakkında” Yasası kabul edilmiştir.Söz konusu yasa ile halkın muhtaç durumda bulunan kesiminedevlet tarafından halkın geçici olarak yardım edilmesi amaçlanmıştır.Maddi yardıma ihtiyacı olan aileler tarafından yasanınöngördüğü gerekli evraklarla müracaatta bulunarak yardımdanfaydalanabilecektir. Ancak bu yardım geçici nitelikte olup, altı aylıksüreyle verilmektedir.102B- Azerbaycan’da <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> ModeliAzerbaycan Sovyet sisteminden miras kalmış sosyal güvenliksistemini reformlarla değişikliğe giden ilk ülkelerden değildir. Eski


SSCB cumhuriyetlerinin çoğunda değişikliklere gidilmiş veya tedricenaraştırmalar yapılarak yeni çağdaş modellere ayak uydurulmaktadır.Değişimi öngören üç temel faktör nedeniyle reformyapmak kaçınılmaz olmuştur. Birincisi demografik faktördür ki,genel olarak nüfus sayısının, çalışanların sayına oranla artması,ikincisi iktisadi ve sosyal sebeplerle aile ilişkilerinin yozlaşması,yaşlılara münasebetin değişmesi ve üçüncüsü ise küresel iktisadigelişmelerin ve emek pazarında yaşanan değişimlerin sosyalgüvenlik sistemini etkisi altına almasıdır. 398Batı Avrupa ülkeleri ile karşılaştırdığımızda, geçiş döneminiyaşayan özellikle Doğu Avrupa ülkeleri Hırvatistan, Macaristan vePolonya gibi ülkelerde sosyal dayanışma prensibinden hareketedilmesi mümkün olmamış, bu ülkelerin sosyal güvenlik finansmanıkısıtlı olduğu için yeni model arayışına girdikleri görülmüştür.Nitekim, bu ülkelerde iki ayak veya üç ayaklı olarak sosyal güvenliksistemi geliştirilmiştir. Birinci ayakta sembolik olarak dağıtımsisteminin, ikinci ayakta fon sisteminin, üçüncü ayakta ise özelsigorta modelinin prensipleri uygulanacaktır. 39917 Temmuz 2001 yılında Azerbaycan Cumhuriyeti EmeklilikIslahatı Konsepsiyası kabul edildi. Bu Konsepsiyada sosyal güvenliksistemi üçayaklı olarak projelendirilmiştir. Emeklilik sisteminde yeralacak bu üçayağın birincisi emeklilik, sosyal emeklilik ve gayriresmiemeklilik sistemi olarak düşünülse de bu proje sonrakiaşamada değiştirildi. Değişikliğin temel sebebi yönetim zorluğuolarak gösterilerek sosyal sigorta ile sosyal yardım sistemlerininbirbirinden ayrılması öngörülerek 400 07 Şubat 2006 Tarihli “<strong>Sosyal</strong>Muavenetler Hakkında Kanun” ve 07 Şubat 2006 Tarihli “EmeklilikHakkında Kanun” yürürlüğe konulmuştur. Sonuç olarak sosyal398NAĞIYEV- ELĐRZAYEV- GULĐYEV; 2001, s.137-138399ALĐYEV, MAYĐS; Azerbaycan Respublikasında Pensiya Teminatının Teşekkülüve Đnkişaf Perspektifleri, Bakü, 2003, s. 69400ESREFOVA, Resmiye; “Müstekillik Đllerinde Azerbaycanda Pensiya Đslahatları:Nailiyyetler Ve Problemler” Globallasma Prosesinde Kafkaz Ve Merkezi AsiyaĐktisadi Ve Beynelhalk Münasibetler II Beynelxalk Konkresi ĐktisadiyyatBölmesi, Kafkaz Ve Merkezi Asiya Ölkelerinde Bazar Đktisadiyyatına Keçid:Nailiyyetler, Problemler Ve Perspektivler, (II hisse), Bakü, 2007, s. 855-856103


sigorta ve sosyal yardım müessesesi kesin olarak birbirinden ayrıldı.Emeklilik sisteminin bir parçası olan sosyal emeklilik hakkı ortadankaldırılmış oldu.“Emeklilik Hakkında Kanun” ile yeni finansal yöntem olanyığım (fon) sisteminin tatbiki başlanmıştır. Bu kanuna göre emekliliğinfinansmanı üç hisseden: baza/bütçe, sigorta ve yığım (fon)hisselerinden ibarettir.Bütçe (baza) hissesi emeklilik finansmanının temel hissesiolmakla birlikte aynı zamanda emeklilerin sosyal güvenliğinin devletteminatıdır.Emekliliğin sigorta hissesi emeklilik finansmanının ikincihissesi olup, bireysel hesabın sigorta hissesinde kayda alınan finansmanın,ödenecek emeklilik primleri süresi aylarının sayına oranışeklinde hesaplanan miktardır.Emek pensiyasının yığım (fon) hissesi emeklilik finansmanınınüçüncü ayağı olup, bireysel hesabın yığım hissesinde toplananfinansmanın emeklilik için dikkate alınacak ayların sayına oranışeklinde hesaplanmaktadır.Yaşlılığa göre emeklilik hakkında baza hissesinin miktarıilgili devlet kurumu tarafından belirlenir ve yılda bir kere idaretarafından, devlet tarafından belirlenen tüketici fiyatlarının yıllıkseviyesinden az olmamak üzere arttırılır. Maluliyete ve aile reisininkaybına göre tanınan emeklilik haklarında finansmanın bütçe (baza)hissesi yaşa göre emeklilik hakkının baza hissesine göre hesaplandığıiçin bu miktar emeklilerin sosyal durumunun belirlenmesindeönemlidir.Konsepsiyada özellikle gayri resmi emeklilik teminatı oluşturulmasıprojeleri öngörülse de bu alanda kayda değer gelişmelergörünmemektedir. Özellikle eski SSCB ülkelerinde bu alanda yapılançalışma ve uygulamalar olumlu sonuçlar ortaya çıkardığısöylenebilir. Örneğin, 2003 yılında Rusya’da 286 gayri resmi emeklilikfonlarının faaliyeti kayda alınmıştır. Rusya’da iktisadi alanda104


faal nüfusun %6,3’ü (4,97 milyon), emeklileri ise %1,15’i (392 bin)gayri devlet emeklilik fonlarından yararlanırlar. 401<strong>Sosyal</strong> güvenlik sisteminin reformla değiştirilmesi ve yenidenbir sistem oluşturularak sosyal sigorta ve sosyal yardımın ayrılması,finans kaynaklarının değiştirilmesi süreci 2003–2006 yılındahızlandırılarak sonuçlandırılmıştır. Bu amaçla sürecin tamamlanmasıve alt yapının hazırlanması için yasa, yönetmelik ve diğermevzuat hazırlandı. Öncelikli olarak “Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigorta SistemindeBireysel Kayıt Hakkında Kanun” bu sürecin temel yasalarındanoldu. Ülke çapında sigortalı olan çalışır durumda olan vatandaşlarhakkında bilgi ve verilerin toplanması ve sigortalıların haklarınınkorunması ve kaybolmaması için muhafaza edilmesini öngörenbu yasa daha önceki dönemlerde yaşanan aksaklıkların önünegeçmektedir. Ödenen primlerle sigortalıya ödenecek emekli maaşıarasında bağ-lantının korunmasını sağlayan yasa dışı birçokdurumları da ortadan kaldırmaktadır. Yasada devlet sosyal sigortasisteminin bireysel kayıt işlemlerini idare eden, bilgileri toplayarakmuhafaza eden ve uygulayan kurum olarak <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonuyetkili kılınmıştır.“Azerbaycan Cumhuriyetinde Devlet Emeklilik SistemininGeliştirilmesi Tedbirleri Hakkında” Cumhurbaşkanının 04 Ağustos2003 tarihli 908 numaralı Fermanına uygun olarak emekliliğinkararlaştırılması ve maliyeleştirmesi amacıyla tek çatı altındasigorta-emeklilik kurumu oluşturulması ve sosyal yardımın bukurumdan ayrılması sağlanmıştır. Nitekim Emek ve Ahalinin<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Bakanlığının yerel idarelerince yetkisinde bulunanEmeklilikler ve emeklilik hakkına ilave olarak verilen muavenetlerinbelirlenmesi, maliyeleştirilmesi ve uygulanmasını sağlayanaltyapısı ile birlikte 01 Ekim 2003 tarihine kadar <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Fonuna devredilmiştir. Uygulamada kullanılan kural ve çalışmadüzeni yeni sisteme uyarlanmış, bu sistemlerin ayrı ayrılıktagelişimini sürdürmesi için yasal düzenlemeler yapılmıştır.Sigorta-emeklilik sistemin sosyal yardım sisteminden ayırarak“Ünvanlı Devlet <strong>Sosyal</strong> Yardımı Hakkında” yasa kapsamındasosyal yardım müessesesinin işleyişini sağlamak, nüfusun farklı401EŞREFOVA, “Müstegillik Đllerinde Azerbaycan’da Pensiya Islahatları:, s.856105


gruplarına değil, ailelerin gelirleri ve asgari yaşam düzeyleri arasındakifarka göre sosyal yardıma ihtiyacı olan aileleri tespit ederekihtiyaca binaen sosyal yardımın sağlanması hedeflenmiştir. <strong>Sosyal</strong>yardımların bu şekilde direk unvanına yani hedefe yönelik uygulanmasıfarklı imtiyazlı gruplara değil nüfusun yoksul tabakasınınsosyal güvenliği sağlanmış olacağı devletin temel düşüncesidir. 402<strong>Sosyal</strong> yardım müessesesinin işleyişini sağlayan diğer önemliyasa “<strong>Sosyal</strong> Muavenetler Hakkında Kanun” olup, nüfusun ayrı-ayrıgruplarını soysa yardım kapsamında korunmasını sağlamaktadır.Yasanın kapsamında bulunan belirli gruplar sosyal sigorta münasebetlerindenfaydalanmayan ve önceki yasalarla sosyal emeklilikhakkına sahip olan kişileri de kapsamaktadır. Cumhurbaşkanıfermanıyla sosyal emeklilik hakkı tanınan emeklilere ve sosyalemekli olmadan kendilerine tanınan komunal, 403 nakliye ve diğerhizmetlerin yerine aylık muavenetler ödenmesi kararlaştırılmıştır.Geçmiş Sovyetler Birliği ve Azerbaycan cumhuriyetinin bağımsızlığınilk yıllarında sosyal korumanın temini amacıyla muhtelifkategoride buluna şahıslar bu hizmetlerden muaf tutulmuş veücretsiz yararlandırılmışlardır. Ancak bu muafiyetlerin genel olarakülke iktisadiyatına ve işletmeciliğine zarar verdiği savunusu dadoktrinde yer almış ve 26 Aralık 2001 tarihli Cumhurbaşkanıfermanıyla bu muafiyetlerin reel değerleri tespit edilerek aylıkmuavenetler olarak nakdi ödenmesi düzenlenmiştir. Birkaç muafiyetalma hakkı olan birisi sadece en yükseğini alma hakkınıkazanacaktır. 404 Emek ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Bakanlığıtarafından yerine getirilecek olan bu görev bakanlığın merkezi veyerel birimleri tarafından uygulanacaktır.“Emeklilik Hakkında Kanun” ise <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonunezdinde ayrı-ayrı şahısların hesaplarına toplanan sosyal sigortaödemleri çerçevesinde sosyal sigorta primleri ile emeklilik hakkıarasındaki karşılıklı orantıyı ve ilişkinin tanzim edilerek uygulanmasınısağlamaktadır. “<strong>Sosyal</strong> Muavenetler Hakkında“ ve “Emekli-402Azerbaycan <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonunun Resmi Sayfası,http://www.sspf.gov.az/sik_pens_dov_sos_yardim.aspx;(25.02.2009)403Yasa ile belirli kategoride bulunan kesime elektrik, su, telefon ücretlerininalınmaması404MÜRŞÜDOV, 2007, s. 116106


lik Hakkında Kanun”ların uygulanması hakkında 24 Şubat 2006tarihli 373 Sayılı ve 6 Mart 2006 tarihli 377 Sayılı Cumhurbaşkanıfermanı ile bu süreçte planlanan projeler sonlandırılmıştır. Ancak,sosyal güvenlik sisteminin tek çatı altında yeni sürece ayakuydurması ve işlevini yerine getirebilmesi için hem yasama hem deuygulamada geliştirilmesi gereken çok noktalar vardı.2007 yıl bütçesi oluşturulurken ülke çapında sosyal iktisadiinkişaf üzere bütün parametreler de dikkate alınarak özellikle 3yönde yapılması gerekenler için önemle vurgu yapılmıştır. Zorunlusosyal sigorta alanında bireysel kayıt işlemelerinin daha kapsamlıyapılarak bunun dışında çalışan kişilerin kalmaması ve tek çatıemeklilik sistemi kurulması, emeklilerin sosyal korunmasının sağlanarakonlar arasında yoksulluğun azaltılması, sigorta-emeklilikbağlamında gelecek inkişafı yönünde tedbirlerin alınması dikkatealınmıştır.Ordu Mensupları ve Devlet Memur ve Görevlileri “EmeklilikHakkında Kanun” kapsamına alınması tek çatı altında birleştirmeprojesinin en önemli kısımlarındandır. Nitekim bu yasayla ordumensupları bireysel kayıtları, yani sigorta başvuruları <strong>Sosyal</strong> güvenlikFonu tarafından yapılmaya başlanmış ve zorunlu sosyal sigortaödenilmeye başlanmıştır.Nüfusun küçümsenemeyecek kadar bir kısmını kapsayanemekli kesiminin sosyal korunmasını sağlamak ve yoksulluğunazaltılması için birçok tedbirler öngörülmüştür.Reformun yapılmasının temel sebebi olarak vatandaşlarınsosyal refahının geliştirilmesi ve insan onuruna yakışır hayat düzenisağlama amacı gösterilmektedir. Vatandaşların emeklilik ödemeleriningüvenilir mali kaynağa sahip olması, serbest pazar piyasasışartlarına uygunlaştırılarak halkın refahının yükseltilmesinde sosyalgüvenliğin rolünün arttırılması, sosyal sigorta ve muavenetödemeleri için kaynak teşkil eden vesaitin toplanmasının temini,emeklilik sisteminin geliştirilerek verimliliğini arttırmak, sosyalsigorta primleri ile yapılacak emeklilik ödemeleri arasında bağlantıyıuygunlaştırmak temel amaçlardır.107


Reformun amacına ulaşması için sosyal sigorta primlerini işçive işveren tarafından ödenmesini sağlanması ve neticede işçi veişveren tarafından ödenecek primlerle vatandaşlar gelecekte asgariyaşam düzeyi temin etme amaçlanmıştır. Emeklilik ödemeleri tespitetmek, Anayasaya uygun olarak sosyal güvenliği sağlamak, sosyalgüvenliğin idaresinde aleniliği sağlamak için toplumsal denetiminsağlanabilmesinin temini edilmesi Konsepsiyada yer almaktadır.Ayrıca vatandaşların zamanından önce emekliliğe ayrılmasını öngörenistisna ve imtiyazların azaltılması bu süreçte yapılması öngörülenen önemli konulardandır. Nitekim, sigorta-emeklilik sistemininidaresi, bireysel kayıtların toplanması, emekliliklerin kararlaştırılmasıve ödenmesinin kontrolü, gelir ve emekli haklarının seviyesindekideğişiklikler konusu ve istatistik bilgi ve verilerin toplanması<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonunun yetkisinde olacaktır. 405Yeni emeklilik sisteminin uygulanması gelecekte emeklilikalanında sıkıntıları ortadan kaldıracağı, emeklilerin genel olarakdurumlarının iyileştirilmesi, sosyal adaletin temini ve en önemlietkisi devletin sosyal yükünün hafifletmesine sebebiyet vereceğigörüşü hâkimdir. 406108II. SOSYAL GÜVENLĐK HUKUKUNUN KAYNAKLARI<strong>Sosyal</strong> güvenlik hukukunun kaynakları çeşitli açıdan tasniflendirilebilir.Örneğin, sosyal güvenlik hukukunun tanzim ettiğitoplumsal münasebetler açısından aşağıdaki şekilde ayrım yapılabilir:407• Vatandaşların emekliliğinin tanzim eden yasal düzenlemeler,• Vatandaşlara muhtelif sosyal yardımlar temin eden yasaldüzenlemeler,• <strong>Sosyal</strong> Hizmetin sağlanması açısından yasal düzenlemeler,405Azerbaycan Cumhuriyeti Pensiya Islahatı Konsepsiyası, Cumhurbaşkanı 17Temmuz 2001 tarihli 767 nolu Serencamı ile tasdik edilmiştir.406EŞREFOVA, “Müstekillik Đllerinde Azerbaycanda Pensiya Đslahatları, s. 855-856407MAÇULSKAYA, Elena; Pravo Sotsialnogo Obespeçenie, Moskva, 1998, s. 23


Konumuz açısından hukuk normunu ortaya çıkaran kurumve organlar açısından <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukukunun kaynaklarıyasama, yürütme ve yargı kaynakları şeklinde incelenebilir; 408а) Yasama organı olan Azerbaycan Milli Meclisitarafından kabul edilmiş kanun ve kararlar;b) Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı ve BakanlarKurulu tarafından kabul edilen Fermanlar ve Kararlar;c) Merkezi Devlet Đdari Birimleri tarafından kabul edilenyasal düzenlemeler; (Tüzük ve Yönetmelikler)d) Yerel idare etme birimleri (mahalli idareler) tarafındankabul edilen yasal düzenlemeler;e) Yerel nitelikli akitler (toplu sözleşme ve illerde yapılananlaşmalar);Yasal mevzuatın formasına göre Azerbaycan sosyal güvenlikhukukunun kaynakları, kanunlar, fermanlar, kararlar, kaideler,tüzükler, emirler, izahatlar, talimatlar vs. şeklinde sıralanmaktadır.A- Azerbaycan Cumhuriyeti’nin AnayasasıSovyetler Birliği döneminde sosyal güvenlik sistemi üye cumhuriyetlertarafında belirlenememekteydi. Bu nedenle Azerbaycan’dada sosyal sigorta ödemeleri bağımsız olarak değil, birliğinyasama çatısı altında paralel olarak yürütülmekteydi. Sovyetrejiminde sosyal güvenlik sisteminin temel özelliği “pirim ödemedensigorta hakkı kazanma” prensibine göre kurulmuş olup, sisteminfinansmanını devlet bütçesinden ayrılan finansman ve işletmelerdenayrılan kesintiler oluşturmaktaydı. Özellikle çok eleştirilen finans-408ALĐYEV, 2007, s. 135,; GÜZEL-OKUR-CANĐKLĐOĞLU, 2008, s. 74109


man sağlama şekli ve yapılan suiistimaller günden güne sosyalsigortadan faydalananların sayısının artmasına ve sistemin ülkeekonomisine ağır bir yük olmasına sebebiyet vermiştir. Bu sorununçözülmesi son dönemlerde istense de, başarılı olunamamıştır. Ayrıca,rejimin dağılmasından önce müesseselerin işleyişinde kendikendini maliyeleştirme gibi değişim projeleri, çalışan insanlarınsosyal teminatını zorlaştırmakta idi.Azerbaycan Cumhuriyeti 18 Ekim 1991 tarihinde bağımsızlığınıkazandıktan sonra yasama sisteminde çeşitli düzenlemeleryapılmıştır. Geçiş üzerindeki ilk fikirlerin odağını hız ve sıra kavramlarıoluşturuyordu. Geçişin sıra ve hızına dair ilk fikirler mikroekonomik geçiş, makroekonomik geçiş, uluslararası ticaret, sosyalgüvenlik olmak üzere dört ana başlık altında toplanmıştır. 409 <strong>Sosyal</strong>güvenlik alanında sağlık hizmetleri, işsizlik ödeneği, emeklilik ödemelerialtyapısı ve politikaları değişimin ana faktörlerini oluşturmasıgerekirdi. Bu tarihe kadar varlığını sürdüren Sovyetler Birliğininçöküşünün ardından Azerbaycan Cumhuriyetinin bağımsızlığınınilan etmesiyle birlikte ülkede yaşanan sosyal ve ekonomiksorunların ağırlığı hükümeti, sosyal güvenlik sisteminde yeni düzenlemeleryapmaya yönlendirmiştir. Đlk yıllardan itibaren önceliklideğişikliğin sosyal güvenlik alanında yapılması bu zorunluluktanileri gelmiştir.Bağımsızlıktan sonra kabul edilmiş 1995 Anayasası sosyalgüvenliğin anayasal bir hak olduğunu ve anayasanın teminatıaltında olduğunu açıkça ifade etmiştir. Anayasanın mad. 16’da“sosyal inkişaf ve devlet”, mad. 17’de “aile ve devlet”, mad. 38 “sosyalgüvenlik”, 41. Maddede “halkın sağlığının korunması” ve 42. Maddedeyer alan “eğitim hakkı” düzenlemeler genel olarak sosyalgüvenlik hukukunun kapsam ve niteliğini oluşturmaktadır. 410409BAŞARAN, Ali; "SSCB'den Rusya Federasyonuna Đntikal Eden Bütçe AçığıSorunu, Maliye Politikaları 1985-1995", Maliye Dergisi, Maliye Bakanlığı,Araştırma Planlama Ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı, S. 138, Eylül-Aralık2001, s. 99410EREN, Abdurrahman -ALESKERLĐ, Alesker,; Yeni Anayasalar: BağımsızDevletler Topluluğu ve Baltık Cumhuriyetleri, Türk Đşbirliği ve KalkınmaĐdaresi Başkanlığı Yayınları No:82, Ankara, 2005, s. 355110


Anayasa madde 17’ye göre aile toplumun temeli olarakdevletin özellikle himayesinde olduğunu düzenlemiştir. Bu maddetoplumsal bütünlük açısından önem arz etmektedir. Çocukların ihtiyacınıkarşılanması ve eğitimi her ne kadar velilerinin sorumluluğundaolsa da, devlet bu sorumluluğu gözetmekle yükümlüdür. Ailenin,anne ve çocukların korunması sosyal-iktisadi nitelik taşımaktaolup, onlara belli başlı yardımların yapılması, menfaatlerinin korunmasıve kişilere yönelik sosyal projeler üretmek bu madde kapsamındadolayısıyla devletin yükümlülüğünü arttırmaktadır.Anayasada, herkesin yasalar çerçevesinde malullük, yaşlılık,ölüm, hastalık, işsizlik ve kanunda belirlenmiş diğer hallerde sosyalgüvenlik haklarından yararlanacağı yer almaktadır.. Anayasanın 38.maddesine göre;• Herkesin sosyal güvenlik hakkı vardır.• Yardıma muhtaç olanlara yardım etmek, ilk önce onların aileüyelerinin görevidir.• Herkes kanunla öngörülmüş yaşlılık, hastalık, sakatlık, ailereisinin kaybı, çalışma gücünü yitirme, işsiz olma vekanunla öngö-rülen diğer durumlarda sosyal güvenlik hakkınasahiptir.• Emeklilik maaşı ile sosyal yardım tutarlarının asgarioranları kanunla belirlenir.• Devlet yardımlaşma faaliyetini, isteğe bağlı sosyal sigortayıve sosyal güvenliğin diğer türlerini destekler ve onlarıngelişmesi için imkânlar oluşturur.”Anayasanın 16. maddesine göre, devlet, halkının ve her vatandaşınınrefahının yükseltilmesi, onların sosyal korunması ve insanonuruna yakışır hayat düzeyinde yaşamasını sağlamakla yükümlüdür.1995 Anayasası vatandaşın sosyal güvenlik hakkını tanımaktave aynı zamanda bu hakların manisiz kullanılabilmesi için ortam veolanaklar tanıması için devlete görevler yüklemektedir. Halka tanınansosyal güvenlik hakkı dayanağını Anayasada belirlenmiş temelhak ve özgürlükler ilkesinden almaktadır. Anayasanın tanımlamış111


olduğu temel hak ve özgürlükler ilkesi kendi içinde üçe ayrılmaktadır;4111. Birincisi, insanın doğal hak ve özgürlükleri,2. Đkincisi, siyasi hak ve özgürlükleri,3. Üçüncüsü ise, insanın iktisadi, sosyal ve medeni hak veözgürlükleridir.Yukarıda belirttiğimiz gibi, Anayasanın md. 38’de yer alansosyal güvenlik hakkı, dayanağını üçüncü kısımda bildirilen insanıniktisadi, sosyal ve medeni hak ve özgürlükleri ilkesinden almaktadır.Dolayısıyla, vatandaşların sosyal güvenlik hakları, bu hakkınkorunması ve sigorta ödemelerinin temini anayasal bir hak olarakdeğerlendirilmelidir. 412Anayasada her bir şahıs için objektif olarak sosyal açıdanyardıma ihtiyaç olduğu taktirde, belirlenmiş yasal çerçeve kapsamındabelirli sosyal yardımlar veya hizmet alma olanağını öngörmüştür.Bu hakkı kazanmış şahsın cinsi, ırkı, milliyeti, dini, yaşadığıyer, görevi ve maddi durumu, her hangi bir siyasi veya diğer kurumlaraüyeliği veya diğer sebepler önem arz etmemektedir. Genel olarak,sosyal güvenlik hakkının mutlak hak olduğu, yaşama hakkınınayrılmaz bir parçası olarak doğumla kazanıldığı ve uluslararası normlarauygun olarak dokunulmaz olduğu, devlet kurumları tarafındankısıtlamalar yapılamayacağı ve ortadan kaldırılamayacağı anayasatarafından garantiye alınmıştır.1995 Anayasası sosyal güvenlik alanında temelli olarak değişiminbaşlangıcı olmuş ve toplumun tamamını kucaklamayı amaçlamıştır.Nitekim, bu tarihten itibaren yapılan reform çalışmaları hızkazanmış, aynı zamanda ülkede bireysel emeklilik sisteminin gelişimi,sosyal yardımın kapsam ve niteliği yönünden yeni çalışmalarbaşlatılmıştır.B- Kanunlar1- <strong>Sosyal</strong> Sigortalar Hakkında Kanun411ALĐYEV, 2004, s. 15412ASGEROV, s. 49112


Azerbaycan Cumhuriyetinin Anayasası 38. Maddesinin tanımışolduğu sosyal güvenlik hakkına dayanarak yürürlüğe giren 18Şubat 1997 tarihli “<strong>Sosyal</strong> Sigorta Hakkında Yasa” sosyal sigortaalanında münasebetleri tanzim etmekte ve sosyal sigortanın hukuki,iktisadi ve teşkilatı esaslarını belirlemektedir.Yasada sosyal sigorta belirli hallerde fiziki şahısların kaybedilmişmaaşlarının, gelirlerinin veya ilave harcamalarının tazminedilmesi ve kaybının önlenmesine yönelik bir sosyal güvenlik aracıolarak tanımlanmıştır. <strong>Sosyal</strong> sigorta kendi içinde zorunlu devletsosyal sigortası ve isteğe bağlı sigortalara ayrılmaktadır.<strong>Sosyal</strong> sigorta riski ortaya çıktığı durumlarda kişiler sigortaödemlerinden faydalanmaktadırlar. Emek pensiyaları olarak adlandırılansigorta türleri ülkede emeklilik sistemini oluşturarak vebünyesinde yaşlılık, ölüm ve maluliyet sigortalarını barındırmaktadır.Diğer sigorta türleri; çalışma gücünün geçici kaybı, hamileliğeve doğum sigortası, çocukların doğumuna göre bir kere verilensigorta, defin sigortası, sigorta olunanların tedavi-dinlenme evleri 413tedavisi giderlerinin tam veya kısmen ödenmesi ve işsizlik sigortasıolarak belirlenmiştir.Devlet sosyal sigorta uygulamasını bütçe dışı fon olan Devlet<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu aracılığıyla uygulamaktadır. <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Fonu sosyal güvenlik harcamalarının % 60’nı kendi bütçesindenkarşılamaktadır. 414Yasa birçok yönüyle sigorta sisteminde getireceği yenilik vedüzenlemeler açısından takdirle karşılanmıştır. Sigortanın taraflarıarasında yasal ilişkilere aydınlık ve kesinlik kazandırması, sigortaödeyicilerinin sorumluluğunun arttırılması, emekli maaşlarınaeşitlik kazandırılması, imtiyazlı emeklilerin sayısının düşürülmesi,çalışan emeklilerin maaşlarının normal seviyeye yükseltilmesi,413Sanatoryum-Kurort414MEMMEDOV, Cavid; Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu,http://www.sspf.gov.az/press/mekeleler/cavid_mekele.htm, (06.11.2009).113


emekli yaşının yükseltilmesi açısından bazı yazarlar tarafındanolumlu bulunmuştur. 415Doktrinde yasanın eleştirilen yönlerine de dokunulmuştur.Özelikle anayasada yer almasına rağmen tıbbi sigortanın bulunmaması,işsizlik durumunun sigorta araçlarına dâhil edilmemesieleştirilmiştir. Aynı zamanda, Azerbaycan’ın 6 Ocak 2004 tarihindeonaylamış olduğu Avrupa <strong>Sosyal</strong> Şartının 30. Md.’de yer alan“herkesin yoksulluk ve sosyal tecrit olunmadan korunma hakkıolduğuna ilişkin” düzenlemeye aykırılık bulunduğu vurgulanmıştır.Bu bakımdan “<strong>Sosyal</strong> Sigorta Hakkında” Kanunun 4. MaddesininAzerbaycan Anayasasına 416 , ILO’ nun 102 Nolu <strong>Sosyal</strong> GüvenliğinAsgari Normları Hakkında Sözleşmesine, Avrupa <strong>Sosyal</strong> Şartına veAzerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı 20 Şubat 2003 tarihlifermanla onaylanmış “2003-2005 Yılları Aralığında AzerbaycanCumhuriyetinde Yoksulluğun Düşürülmesi Ve Đktisadi ĐnkişafÜzere Devlet Programı” na aykırı nitelikte olduğu doktrinde yeralmıştır. Đş kazası veya meslek hastalığına tutulma, tıbbi sigorta veyoksulluk hallerinin “<strong>Sosyal</strong> Sigorta Hakkında” Kanun md. 4’te yeralan sigorta hadiseleri kapsamına dahil edilmesi gerektiği de ayrıcaönerilmektedir. 4172- Emeklilik Hakkında KanunDünyanın en geniş coğrafyasına ve çok zengin tabiikaynaklara sahip olan Sovyetler Birliği’nde uygulama imkânı bulansosyalist sistem, çok ağır insanî ve iktisadî bedellere karşılık yalnızcaağır sanayide ve sosyal güvenlik sisteminde başarılı olabildiğisöylenmektedir. Ancak sosyalist sistemde işsizliğin olmadığı iddiasınıispatlama çabasıyla, zamanla ortaya çıkan aşırı istihdam, yeniteknoloji üretiminin geliştirilememesi, işsizlik korkusuyla yeniteknolojilerin ithal edilmesinden kaçınılması işletme yönetim veorganizasyonunda başarısızlıklara neden olmuş ve sonuçta iktisadîdurgunluk önlenememiştir. Nitekim Sovyetler Birliğinde hâkim olansosyalizm rejimi sanayi toplumu aşamasında iken, verimliliğin ön415NAĞIYEV, Eli - ELĐRZAYEV, Eli -GULĐYEV, Azadi; Pensiya TeminatınınĐnkişaf Perspektifleri, Bakü, 2001, s. 99-100416Azerbaycan Cumhuriyeti Konustutsiyası, Bakü, 2002, с. 22-23.417ALĐYEV, Mayis; Yoksulluğun Aradan Kaldırılmasında Devlet <strong>Sosyal</strong> YardımınınEhemiyyeti, Elmi Eserler, 2006, No: 1, s.145; ALĐYEV; 2007. S. 30114


plana çıktığı dünya şartlarına ayak uyduramamış ve insanlarınadünya standartlarında ortalama bir hayat seviyesi sunamamıştır. 418Ağır bedeller karşılığında ağır sanayide başarılı olanSSCB’nin en başarılı olduğu ve bugün bu coğrafyada yaşayaninsanların hâlâ övgüyle andığı diğer alan, sosyal güvenlik ve sağlıksistemidir. Halkın hayat seviyesi, birçok gelişmiş batı ülkesindengeri kalmış olmasına rağmen, kapsamlı bir sosyal refah sistemi ilebütün nüfusa her türlü sosyal güvenceyi sağlamış ve ülke çapındayaygın bir ağ oluşturan sağlık kuruluşları teknik donanım, doktor veyatak sayısı gibi özellikler bakımından ileri sanayi ülkeleriylekarşılaştırılabilecek düzeye ulaşmıştır. Uzay araştırmalarında enönlerde yer alan dünyanın ikinci süper gücü, ağır sanayide sahipolduğu mekanik güçle dünyada rakip tanımayan imparatorluğunkendi içinde hayat seviyesini yükseltememiş, ücretlerin düşüklüğü,tüketim malları, yiyecek, konut sıkıntısından kaynaklanan problemlersürekli gündemde kalmıştır. 419Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla ekonomik ve sosyal göstergelerindenegatif bir eğilim hızlı bir şekilde kendini göstermiştir.Ekonomik büyüme, üretim ve istihdamdaki düşüşlerle birlikte enflasyonoranlarında hızlı bir artış olmuş, ekonomideki kötü eğilimlerdevletin sosyal sisteme desteğini azaltmasına neden olmuştur. 420Sovyet Cumhuriyetler Birliğine dâhil olan cumhuriyetlerintamamında uygulanan ortak yönetim sistemine uygun olarak ortakbir hukuk kültürü oluşturulmuş ve bu kültür ortaklığı günümüzdede sürdürülmektedir. Genel olarak dünyada sosyal güvenlik modelleriincelenirken Sovyet modeli araştırılmamış ve incelenmemiştir.Ülkede mevcut olan sigorta sistemi yürürlükte kalmış, uygulamaolarak farklı niteliğe sahip bu modelde sigorta primleri işverenlerveya sigortalılardan kesilmemiş, devlet bütçesinden aktarım418ÖZSOY, Đsmail; Sovyet Sisteminin Çöküşünden Tarihî ve Evrensel DerslerAhmet Yesevi Üniversitesi Türk Dünyası <strong>Sosyal</strong> Bilimler Dergisi, S. 39,Ankara, 2006, s. 164419ÖZSOY, Sovyet Sisteminin Çöküşünden Tarihî ve Evrensel Dersler, s. 170-171420ÇELĐK, Abdulhalim; Orta Asya Ülkelerinde <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> SistemlerininSorunları, Đş Güc Dergisi, 2004, S. 6, No: 1, http://www.isguc.org/?p=article&id=179&cilt= 6&sayi=1&yil=2004, (12.08.2009)115


yapılmış 421 ve sigorta ödemeleri devlet yükümlülükleri kapsamındazorunlu vergi niteliğinde bir ödemeye dönüşmüştür. Çalışan insanlarısigorta primi ödemesinden muaf tutan devlet çalışılmış emeküzerinden sigorta primi ödenmesini sağlamış ve sigorta primiödemelerinden muaf kılındıklarını ilan etmişti. Ortaya çıkan düşünceyegöre devlet tarafından herkes sosyal sigorta sisteminden yararlandırılacaktır.Bu değeri sağlayan işçi emeği değeri geri planaitilmekteydi. 422Günümüzde sosyal güvenlik alanında yaşanan gelişmelerdoğrultusunda Sovyet döneminden kalan eski yasalar değiştirilmekte,Dünya Bankası ve diğer sermaye kurumlarının da etkisiyleönerilen yeni modellere uygun olarak yasal düzenlemeler yapılmaktadır.Rusya, Ukrayna gibi cumhuriyetlerin yürürlüğe koymuşolduğu yeni yasalara uygun olarak diğer cumhuriyetler o cümledenAzerbaycan da bu yasal düzenleme sürecini başlatmıştır.Azerbaycan Cumhurbaşkanının 17 Temmuz 2001 tarihliSerencam (Talimat) ile “Azerbaycan Cumhuriyetinde EmeklilikIslahatı Konsepsiyası” ile emeklilik sisteminde kapsamlı değişimegidildi. Birkaç aşamada planlanan reform niteliğindeki değişimleröngörülerek emeklilik mevzuatı bankasının oluşturulması veüçayaklı emeklilik sistemi içinde zorunlu sigortaya dayalı emeklilik,sosyal emeklilik ve bireysel emekliliğin teşkili yapılacaktır. Emekliliksisteminin teşkili için bireysel kayıt sisteminin oluşturulması veemekliliğin muayyenleştirilmesi ve ödemelerin otomatikleştirilmesidikkate alınmıştır. Sonraki aşamada ise çalışanların gelirleri veemekliliğine karar verilmesi için gerekli verilerin toplanması ve eldeedilen verilerle emekli maaşlarının dağıtılması planlanmıştır. 423"Azerbaycan Cumhuriyetinde Devlet Pensiya (Emeklilik)Sisteminin Geliştirilmesi Tedbirleri Hakkında” 04 Ağustos 2003tarih ve 908 sayılı ve "Pensiyaların Artırılması Hakkında" 04Ağustos 2003 tarih ve 909 sayılı Fermanlar ıslahatların geliştiril-421ZAHAROV Mihail-TUÇKOVA Elvera; Pravo Sotsialnogo Obespeçeniya Rossii,Мoskva, 2004. s.46.422ALIYEV, 2007, s. 224423ALIYEV, 2007, s. 225; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu,http://www.sspf.gov.az/pensiya_ islahati.aspx, Erişim tarihi:10.11.2009.116


mesi ve yoksulluk içinde bulunan emeklilerin durumlarının iyileştirilmesiyönünde atılmış önemli bir adım idi. Bu Konsepsiyakapsamında 2006 yılı başından sosyal sigorta ilişkilerine dayalıolarak yeni emeklilik sistemi faaliyete başlamıştır.Yeni emeklilik sistemi özellikle serbest pazar şartlarınauygun olarak uygulanan eski rejimden farklı olarak yenidenkuruldu. Bu sistemde emeklilik hakkı 3 ayaklı olarak – bütçe (baza),sigorta ve yığım (fon) hisseleri olarak hesaplanmaya tabi tutulmuştur.Emek pensiyası olarak adlandırılan emeklilik rejiminin birinciayağı bütçe (baza) hissesi olup, devlet tarafından kesin bir rakamlabelirlenerek devlet bütçesinden karşılanmaktadır. Đkinci ayakolarak sigorta hissesi bireysel hesapta şartı olarak kayda alınan vereel para bulunmayan finansmana göre hesaplanır. Üçüncü ayaktaise yığım (fon) hissesi ferdi hesapta reel olarak toplanan finansmanagöre kararlaştırılmıştır.Gerçekleştirilen bu ıslahatla sigorta-emeklilik rejimi iledevlet sosyal yardım sisteminin bir birinden ayrılması sağlanmıştır.01 Ekim 2003 yılına kadar sosyal yardım ve sigorta sisteminintamamen bir birinden ayrılma işlemlerinin tamamlandığı söylenebilir.Kurumsal yapıda iş bölümüne gidilerek Emek ve Ahalinin<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Bakanlığının yerel organlarının eneklilik ve diğersigorta araçlarının 424 belirlenmesi, maliyeleştirilmesi ve ödenişeuygun olarak gerçekleştirme aşamaları bir bütün olarak Devlet<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonuna devredilmiştir. Aynı zamanda çocuk yardımlarınınmaliyeleştirilmesi Emek ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Bakanlığı tarafından üstlenilmiştir.Azerbaycan’da ve diğer cumhuriyetlerde Pensiya SigortaSistemi olarak adlandırılan emeklilik sistemi ve mevzuatı ülkedevar olan sosyal güvenlik sistemi içinde temel niteliğe sahiptir. EskiSovyet mevzuatı geleneğinde sosyal güvenlik sistemi terminolojisiile ilk akla gelen uzun vadeli sigorta dallarının yer aldığı emekliliksistemidir. Yıllarca doktrinde sosyal güvenlik mevzuatının mecelleleştirilmesigerektiği sorunu üzerinde duran yazarlar sosyalgüvenliğin mevzuat ve yönetim açısından tek çatı mevzuat altındaidare edilmesi, yasaların param pörçük olarak farklı alanları424Muavenetler117


düzenlemesinin ortadan kaldırılması gerektiğini söylemişlerdir.Ancak Azerbaycan Cumhuriyetinde son yapılan değişimlerle yardımsistemi ile sigorta sistemi ayrımı yapıldığı gibi, emeklilik sistemineait sigorta araçları ile diğer sigorta araçları arasında bulunan ayrımgünümüzde sürdürülmüştür.Özellikle vurgulamak gerekir ki, sosyal güvenlik terim veifadeleri iç-içe geçmiş durumdadır. “<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>”, “<strong>Sosyal</strong>Sigorta”, “<strong>Sosyal</strong> Teminat”, “Emek Pensiya <strong>Sistemi”</strong>, “<strong>Sosyal</strong>Muavenet”, “<strong>Sosyal</strong> Yardım, “<strong>Sosyal</strong> Hizmetler” isimleri ile nitelendirilenve düzenlenen genel sosyal güvenlik sistemi içinde zamanzaman kavram karmaşası yaşandığını söyleyebiliriz.Yukarıda da belirttiğimiz üzere, 18 Şubat 1997 tarihli “<strong>Sosyal</strong>Sigorta Hakkında” Yasa sosyal sigorta alanında münasebetleritanzim etmekte, sosyal sigortanın hukuki, iktisadi ve teşkilatıesaslarını belirlemektedir. Kanunda sosyal sigorta hadisesi ortayaçıktığı durumlarda kişileri sigorta ödemelerinden yararlandırantemel çerçeveyi soyut olarak belirlemekte olup, uzun vadeli veyakısa vadeli ayrımı yapmadan yaşlılık, ölüm, maluliyet, çalışmagücünün geçici kaybı, hamileliğe ve doğum sigortası, çocuk doğumusigortası, defin sigortası, tedavi-dinlenme evleri 425 ve işsizliksigortaları kanunda sayılmıştır.“Emek Pensiyaları Hakkında” 07 Şubat 2006 yılı yürürlüğegiren kanun kapsamında “Pensiya sistemi“ olarak adlandırılan“Emeklilik <strong>Sistemi”</strong> düzenlenmektedir. Yaşlılık, ölüm, maluliyet gibiuzun vadeli sigorta dallarını kendi içinde birleştiren bu yasa sosyaldayanışma ve yığım (fon) prensibini bir araya getirerek kendindebirleştirmekte ve tek çatı altında emeklilik sisteminin temelzeminini belirlemektedir.Yapılan reformla oluşturulan üçayaklı emekli sistemininbirincisi olan sosyal sigortalara dayalı emekliliğin işleyişi için uygulanacakprensipler önceden belirlenmiştir. Ödenecek emekli maaşınınmiktarı sigorta ödemelerinin devamlılığından, sigorta primlerinintoplamına ve her bir şahısın sosyal sigorta süresince ödediğimiktarına göre orantılı olacaktır. Belirlenen emekli maaşınınmiktarı ve emekliliğe hak kazanılması koşulları belirlenirken425Sanatoryum-Kurort118


sigorta primlerinin ödenilmediği dönemlerin dikkate alınmayacağıdüzenlenmiştir. Ayrıca, zamanından önce emekliliğe ayrılma seçeneklerininkısıtlanacağı ve bu gibi hallerde emekliliğe ayrılmaklailgili ilave masrafların işveren tarafından karşılanacağı da budüzenlenmeler arasındadır. Đkinci sırada yer alan sosyal emeklilikde koruma kapsamına uzun vadeli sigorta araçları gibi yaşlıları,malulleri ve aile reisini yitirmiş şahısları almaktadır. Ancak, ikinciayak emeklilik birinci ayak emekliliğin kapsamına girmeyen kişilerikorumaya almaktadır. Üçüncü ayak emeklilik ise bireysel emekliliksistemi ile ek koruma sağlamaktadır. 426Birinci ayak emeklilik sistemi zorunlu sigortaya dayalı olup,işveren ve işçiler tarafından zorunlu olarak ödenilen sigorta primleriile maliyeleştirilir. Bu zorunluluğu uygulayan ve denetleyen devletolduğu için, zorunlu devlet emekliliği adlandırılmaktadır. Toplanacakprimler işçi ve işverenden kesilmektedir. Genel olarak sorgulandığındaişverene değeri kazandıran işçi olduğu için her halükardaödenen sigorta primi işçinin emeğinin bir parçası olduğu yönündedoktrinde yorum yapılmaktadır. Ancak en önemli husus ise, dayanışmaprensibinin zorunlu devlet sistemlerine hakim olduğudur.Nitekim dayanışma sigorta olunanla işverenin arasında bulunandayanışma, muhtelif alan ve teşkilatlarda çalışanların dayanışmasıve en önemlisi ise çalışma gücüne sahip kişilerle emekliliğe ayrılankişiler arasında olan dayanışmadır. 427Ülkede emeklilik sisteminin geliştirilerek temel prensiplerdeuluslararası normlara uygun bir sistem kurulduğu ve sisteminAvrupa <strong>Sosyal</strong> Şartının 12. Maddesine tam olarak karşıladığıvurgulanmaktadır. <strong>Sosyal</strong> Şartın 12. Maddesinde olduğu gibi ülkedevatandaşların kanunla belirlenmiş yaş sınırını doldurduğu zaman,maluliyet ve aile reisinin kaybı hallerinde emekli aylığı ödenmesitam olarak temin edilmiş ve devlet garantisi verilmiştir. Sadecebununla yeterli kalmayarak birçok düzenlemeler ve uygulamalarlasistem geliştirilmiş, ikili ve çok taraflı uluslararası mukavele veantlaşmalarla ülke arazisinde yaşayan yabancı vatandaşlar vevatandaşlığı olmayan yabancıların emeklilik hakları ve diğer426Azerbaycan Respublikasında Pensiya Islahatı Konsepsiyası, AzerbaycanRespublikası Cumhurbaşkanı, 17 Temmuz 2001 yılı, 767 numaralı Serencam,427ALIYEV, 2007, s. 226119


ülkelerde kazanılmış sigorta sürelerinin dikkate alınmasına hususudüzenlenmiştir. 428Emeklilik yasasında yapılan yasal değişikliklerin sisteminşekil değiştirmesine ve geliştirilmesine sebebiyet verdiğini söyleyebiliriz.Kamu Görevlisi (Devlet Kullukçuları) ve Ordu mensuplarınınemekliliklerini düzenleyen “Devlet Kullukçularının Pensiya Teminatı”ve “Ordu Kullukçularının Pensiya Teminatı” yasaları reformsürecinde yetersiz kaldıkları için ve sistemin tek çatı altında birleştirilmesiamacıyla kaldırılması planlandı. “Emek Pensiyaları HakkındaAzerbaycan Cumhuriyetinin Kanununa Değişiklikler VeĐlaveler Edilmesi Hakkında” 28 Kasım 2006 tarihli yasa ile 01 Ocak2007 tarihinden itibaren uygulamada olan yasalar yürürlüktenkaldırıldı. Bu kategoriye dâhil olan vatandaşların emeklilikleri“Emeklilik Hakkında Yasa” kapsamına alınmış, zorunlu sosyalsigorta primleri ödenmesi bu kesime de uygulanmış ve tek çatıaltında emeklik sistemi oluşturması tamamlanmıştır.Eski yasada yer alan “hizmet yıllarına göre emeklilik” başlığıaltında düzenlenen emeklilik çeşidi de bu yasa ile “yaşlılık sigortası”emekliliği altında toplanmıştır. Hatırlatalım ki, emeklilik çeşitlerieski düzenlemelerde yaşa göre, maluliyete göre, aile reisinin kaybınagöre (ölüm sigortası), hizmet yıllarına göre ve sosyal emeklilik adıaltında 5 tür emeklilik çeşidi toplanmakta idi.Yürürlükte olan “Emeklilik Hakkında Kanun” un düzenlediğihukuki ilişkiler bakımından dört kesimi kapsamaktadır: 429120• 01 Ocak 2006 yılına kadar çalışma faaliyetini durdurarakemekliliğe hak kazananlar,• 01 Ocak 2006 yılına kadar emekli aylığı verilmekle birlikteçalışma faaliyetini sürdürenler,• 01 Ocak 2006 yılından önce çalışma faaliyetine başlayarakgünümüzde faaliyetini sürdürenler• 01 Ocak 2006 tarihinden sonra çalışma faaliyetine başlayanlar,428MÜRŞÜDOV, 2007, s. 67429MÜRŞÜDOV, 2007, s. 106


Emeklilik ücreti hesaplanırken önemli kıstaslar olan asgariücret (minimum emek hakkı 430 ) ve orta aylık ücret (orta aylık emekhakkı 431 ) gibi kıstaslar özellikle belirleyici olmaktadırlar.Azerbaycan Đstatistik Kurumu tarafından belirlenen orta aylık ücretve yasama kurumu tarafından belirlenen asgari ücret değiştikçeemeklilik ücreti üzerinde kendi etkisini göstermektedir. Yaşlılıksigortasına göre emeklilik ücreti emeklinin orta aylık emekücretinin %60’ı, 1 N listesine göre %70’i, 2 N listesine göre ise %65 imiktarında tespit edilir. Söz konusu emeklilik ücretinin üst limiti%85’in, 1 N listesine dâhil olan şahıslar için %100; 2 N listesinedâhil olan şahıslar için ise %90’nın üzerinde olmaz. 432Orta aylık nominal emek ücreti hesaplanmış emek ücretifonunun vergiler çıkarılmamakla orta kemiyetlerin hesaplanmasıiçin kabul edilmiş işçilerin sayına bölünmesi ile belirlenir.Azerbaycan Đstatistik Kurumunun belirlemesine göre, genel iktisadiyatüzere orta aylık emek ücreti 2000 yılı 44,3 manat, 2001 yılı 52manat, 2002 yılı 63,1 manat, 2003 yılı 77,4 manat, 2004 yılı 99,4manat, 2005 yılı 123,6 manat, 2006 yılı 149 manat, 2007 yılı 215,8manat ve 2008 yılı için ise 274,4 manat olarak belirlenmiştir 433 .Asgari ücret ise tüm çalışanlar için devlet tarafından muayyenzaman dilimi için kabul edilmiş vatandaşların refahını daha daiyileştirmek ve az gelirli ailelerin sosyal güvenliğini güçlendirmekamacıyla yıl içinde mütemadi olarak bakılan ücrettir. Asgari ücret2001 yılı için 5,5 manat, 2003 yılı Eylülden 9 manat, 2004 yılı 1Hazirandan 2 manat, 2004 yılı 20 manat, 2005 yılı Ocaktan 25manat, Ekimden 30 manat, 2007 yılı Ocaktan 40 manat Şubattan 50manat, 2008 yılı Ocaktan 60 manat, 2008 Eylülden ise 75 manatolarak belirlenmiştir.430Minimum emek hakkı olarak ifade edilen asgari ücret mevzuatta en aşağıdüzeyde belirlenir ve az gelirli insanların refahını geliştirmek için her yılmütemadiyen arttırır.431Orta aylık maaşı hesaplanan toplam brüt maaşın işçilerin sayısına bölünmesiile belirlenir.432NAĞIYEV-ALĐRZAYEV-GULĐYEV, 2001, s. 48; MÜRŞÜDOV, 2007, s. 106-107433Azerbaycan Đstatistik Kurumu, http://www.azstat.org/statinfo/labour/az/004_1.shtml, Erişim Tarihi 25.01.2010121


1223- <strong>Sosyal</strong> Muavenetler Hakkında KanunMuavenet kelimesi sözlükte yardım karşılığında kullanılmaktadır.Mevzuat kapsamında geniş bir kapasiteye sahip olan bu yasakanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar uygulamada bulunan sosyalemeklilik adı altında verilen ve devlet bütçesinden karşılanan sosyalyardımları ve adına sosyal sigorta primi ödenerek sosyal sigortaaraçlarından faydalanma hakkına sahip kişilerin haklarını düzenlemektedir.01.01.2006 yılından itibaren sosyal muavenet almahakkını “<strong>Sosyal</strong> Muavenetler Hakkında” Azerbaycan CumhuriyetiKanunu ile kazanan şahıslara Cumhurbaşkanının 24 Şubat 2006tarih 273 sayılı ferman ile bu kanun uygulanacaktır. “<strong>Sosyal</strong> MuavenetlerHakkında Kanun” ülkede sosyal muavenetlerin kararlaştırılmasıve verilmesinin hukuki temelini ve bu alanda diğer ilişkileritanzim etmektedir.Ülkede emeklilik sistemi “Emeklilik Hakkında Kanun” ilediğer sigorta araçları ise “<strong>Sosyal</strong> Muavenetler Kanunu” ile düzenlenmiştir.“<strong>Sosyal</strong> Muavenetler Kanunu” ise kendi içinde hem bir kısımsigorta araçlarını hem de sosyal yardımları barındırdığı için kanuniki başlık altında konularına münhasır incelenecektir. Yukarıdaemeklilik sistemi ayrıntılı şekilde incelenmiş olup, tezin üçüncübölümünün ikinci kısmında ise diğer sigorta kollarını incelenecektir.Azerbaycan Cumhuriyetinin taraf olduğu uluslararası anlaşmalardaistisnai durumlar söz konusu olmadığı sürece kanun ülkesınırları içinde yaşayan vatandaşlığı olmayan daimi yaşayan şahıslar,ecnebiler ve ülke vatandaşlarını da kendi kapsamına almakta veyararlandırmaktadır. Ancak mad. 4.0.1.1.’de öngörülen istisnagereğince devlet memurlarına verilecek ömürlük muavenettenyabancılar istisna tutulmaktadır. <strong>Sosyal</strong> muavenetler iki şekildeödenmektedir. Ayrı-ayrı kategoride yer alan şahıslara göre aylık veya bir kereye mahsus ödenen yardım nakit şekilde ödenmektedir.Kanunu kapsamında muavenet verilirken çalışma gücünesahip olmayan şahıslar genel olarak aşağıdaki kriterlere görebelirlenmiştir:• Çalışma gücü olmayan maluller, 16 yaşa kadar malulçocuklar,


• 62 yaşını doldurmuş kadınlar,• 67 yaşını doldurmuş erkekler,• 3 ve daha çok çocuk doğup 8 yaşına kadar bakan veyaçocukluktan malul çocuğunu 8 yaşına kadar bakan 57yaşını doldurmuş kadınlar,• Anne vefat ettiğine veya analık hakkından merhum edildiğinegöre 3 ve daha çok çocuğu veya çocukluktan malulevladı evlenmeden 8 yaşına kadar tek başına büyüten 62yaşını doldurmuş erkekler,• Vefat etmiş şahsın 18 yaşını doldurmamış veya 18 yaşınıdoldurana kadar malul olmuş 18 yaşından yukarı çocukları(üniversitede eğitim alanlar eğitim sonuna kadar maksimum23 yaşını geçmemek şartıyla), (Mad.1).Muavenetler ödeme şekline göre aylık, bir kereye mahsus,belirli bir dönem için ve ömürlük olmak üzere 4 şekilde çeşitlendirilmiştir:434• Aylık muavenetler; kamu personeline ömürlük muavenet,yaşa göre muavenet, maluliyete göre muavenet, sağlıkimkanları kısıtlı 18 yaşına kadar çocuklara muavenet, ailereisinin kaybına göre muavenet, üç yaşınadek çocuğa bakımmuaveneti, bazı kategoride bulunan şahısların eğitim alançocuklarına 16 yaşına dek muavenet, velilerini yitirmiş veveli himayesinden mahrum çocuk-ların himayecilerinemuavenet, bir yaşınadek çocuğu bulunan az gelirli aileleremuavenetlerdir.• Dönemlik muavenetler çalışma gücünün geçici kaybına göremuavenetler ve işsizlik muavenetleridir.• Bir kereye mahsus muavenetler radyasyon kazasının ortadankaldırılmasında iştirak etmiş ve zarar görerek malulolmuş şahıslara her yıl tedavi ücreti, çocuğun doğumunagöre muavenet; defin üçün muavenet; ölüme sebep olanpоstvакsinаl fesatlara göre muavenetlerdir.• Ömürlük muavenetler devlet çalışanlarına ömürlük muavenet,yaşlılık muavenetleridir.434ALIYEV, 2007, s. 314-315123


Bu kanunun mad. 4.0.1.1 ve mad. 4.0.1.6.’da öngörülen aylıkmuavenetlerden bir kaçını almak hakkına sahip şahıslar kendidileğiyle bu muavenetlerden sadece birini seçebilirler.Kanunun 4. maddesi ile muayyen edilmiş aylık ve bir defalıkmuavenetler (bu kanunun 6.2. maddesi ile öngörülen tutulan halleristisna olmakla) devlet bütçesinin vesaiti hesabına ödenilir.(mad. 6.1.)"<strong>Sosyal</strong> Sigorta Hakkında Kanun”a uygun olarak sigortaolunan şahıslara üç yaşına kadar çocuğa hizmet, çocuğun doğumunagöre ve defin için muavenetler mecburi devlet sosyal sigortavesaitleri hesabına ödenilir(mad.6.2.)Muavenetlerin ödenişi bu kanunun 9. maddesinde muayyenedilmiş müddetler bittikte, muavenet alan şahıs vefat ettikte(yasada muayyen olunmuş kaidede gaip ve ya ölmüş ilan edildiğitaktirde) ve yahut aşağıdaki durumlarda durdurulur:• Devlet memurlarına ömürlük muavenet - devlet memursuyeniden devlet kulluğuna kabul edildikte;• Yaşa göre muavenet-şahıs çalışmaya başladıkta; maluliyetegöre (16 yaşına kadar malul çocuklar dâhil olmakla)muavenet - şahıs emek pensiyası hukuku kazandıkta;• Đlgili icra birimi tarafından muayyen edilmiş şahıslarakommunal, nakliye ve diğer hizmetlere göre muavenet -onu almak hukuku olan şahıs emek pensiyası hukukukazandıkta;• 3 yaşına kadar çocuğa bakıma göre muavenet - ilgili icrabirimi organı tarafından muayyen edilen şahıs kısmenödenişli sosyal izinden döndükte;• Velilerini yitirmiş ve veli himayesinden mahrum olmuşçocukların kayyumlarına (himayecilerine) muavenet ilgiliicra birimi organı tarafından kayyumluk (himayecilik)kalktıkta, muavenet alan şahıs vefat ettikte; (yasadamuayyen edilmiş kaidede gaip ve ya ölmüş elan edildikte)Muavenet alan şahıs ilgili birime muavenetin durdurulmasıgereken hallerde 5 gün müddetinde malumat vermekle yükümlüdür.Aksi takdirde fazladan ödenmiş meblağı iade etmesi gerekir.124


01 Ocak 2006 tarihinde yürürlüğe giren yasa sosyal devletilkelerinin korunması açısından toplumun çok geniş bir kitlesinikapsamaktadır.4- Unvanlı Devlet <strong>Sosyal</strong> Yardımı Hakkında KanunĐhtiyaç ölçüsünde yardım yapma prensibini 435 göre 25 Ekim2005 tarihli yasa unvanlı devlet sosyal yardımının amaç ve prensiplerini,yardımın hukuki dayanaklarını ve diğer ilişkileri tanzimetmektedir.Yasanın asıl amacı az gelirli ailelerin sosyal korumasınınsağlanmasıdır. Kanunun temel prensipleri olarak unvanlılık, adaletve eşitlik ilkeleri çerçevesinde uygulanacağı vurgulanmaktadır.Unvanlılık ilkesi sosyal yardımın yalnız az gelirli ailelere verilmesinihedeflediği anlamındadır. Yardımın unvanlılığı kelimesini dahageniş bir şekilde ifade edecek olursak, “hedefe yönelik sosyal koruma”tedbiri olarak algılanabilir. Adalet ilkesi verilecek sosyal yardımınailenin orta aylık geliri ile her bir aile ferdinin ihtiyaç ölçütü 436arasındaki fark miktarında belirlenir. Eşitlik ilkesi ise, yardımınfark gözetmeden aynı konumda bulunan tüm az gelirli ailelereuygulanacağı anlamını taşımaktadır.Yasanın hedef kitlesi kendilerinden kaynaklanmayan sebeplerleyardıma muhtaç olan risk gruplarıdır. Aile bireylerinin işgücüne sahip olmamaları, ailenin işgücüne sahip bireyinin kurumdaişsiz olarak kayda alınması, vefat etmesi, mahkeme tarafındankayıp kararı verilmiş olan veya ölmüş hesap edilmesi, hürriyetininkısıtlanarak tutuklanması ve işgücüne sahip aile bireyinin yerininbelli olmaması ve diğer sebepler yasanın kapsamını belirlemektedir.Her bir aile ferdi için devlet tarafından belirlenen ihtiyaçölçüsünde aşağı gelire malik olması dikkate alınmaktadır. Ailelerinyaşam ölçütü yerel birimler tarafından hesaplanır. Az gelirli aile-435Ehtiyaç meyarı-Đhtiyaç Ölçütü nüfusun asgari yaşam düzeyine bağlı olarakunvanlı sosyal yardımın verilmesi için devlet bütçesi ile her yıl aynı zamandatasdik edilir.436Yasada “ehtiyaç meyarı” olarak ifade edilmektedir125


lerin ihtiyaç ölçütü 437 olarak ifade edilen yaşam durumunun aşamalarlaülke üzere tespit edilen asgari yaşam düzeyine yükseltilmesibu yasada yer almaktadır. “Đhtiyaç Meyarı”’nın tedricen “YaşayışMinimumu”na yükseltilmesini amaçlayan “unvanlı sosyal yardım”ailenin toplam geliri, ailenin her ferdi için öngörülen “ihtiyaçmeyarı” toplamından yüksek olduğu taktirde yardım kesilmektedir.Doktrinde yazarların da savunduğu, ülkede hem maaşların,hem sosyal güvenlik tedbirlerinin farklı sosyal standartlara yönlendirilmesive ihtiyaçların bu standartlara göre belirlenmesinin gerekliolduğudur. Örneğin tüketici fiyatlarının uzun yıllar bir sosyalstandardı belirleyen ölçü gibi değerlendirilmemesi eleştirilmiş veülkede yoksulluk ve sefalete sebep olduğu vurgulanmıştır. 4385- Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigorta Sisteminde Bireysel Kayıt Hakkın-da Kanun“Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigorta Sisteminde Bireysel Kayıt Hakkında” 27.11.2001 tarih ve 221IIG sayılı Kanun Cumhurbaşkanı ferma-nıyla yürürlüğe girmiştir. “Bireysel Kayıt HakkındaKanun” sosyal güvenlik sisteminin değişimi açısından önemli bir kanundur. Nite-kimSovyetler Birliğinde var olan eski sistemde her kesin prim ödemeden sigortalı pozisyonundaolmasına karşın, bu yasa yeni dönemde kapsamlı değişikliklere yer vermiş, çağdaş sosyalgüvenlik modellerinden etkilenerek yeni model uygulaması için temel zemin hazırlamıştır.Yasa özellikle ödenilmiş mecburi devlet sosyal sigorta hakları hakkında malumatların ferdihesaplara aktarılmasını kontrol için sigorta olunanlara imkân tanımaktadır.Yasa devletin zorunlu sosyal sigorta sisteminin gerçekleştiril-mesi, emeklimaaşlarının sigorta primleri miktarı ve çalışma süre-sine uygun olarak hesaplanması,emekliliğin temini ve diğer sosyal hakların sağlanması için çalışma süresi, maaşı ve yatırılanprimler açısından, sigortalı çalışacak kişilerin ihtiyaçlarının sağlanması, primlerin ödenilmesive denetimin sağlanması açısından önemlidir. Ayrıca, zorunlu sigorta primleri ile bireyselhesaplarda bulunan miktarların karşılaştırılması gelecek maliyeleştirme planları için bilgikaynağı olması açısından, devletin sosyal güvenlik sistemini idare etmesi için makro iktisadirakamların hesaplanması ve diğer birçok açıdan zaruridir.437Azerbaycan Cumhuriyetinin 1 Ocak 2007 yılında yürürlüğe giren “YaşayışMinimumu ve Đhtiyaç Meyarının Ölçüsü Hakkında” yasaya göre 2007 yılı içinkişi başına orta hesapla 64 manat, çalışma gücüne sahip nüfus için 70 manat,emekliler için 49 manat, çocuklar için 52,4 manat miktarında bir oranbelirlenmiştir. Unvanlı <strong>Sosyal</strong> Yardım Yasası kapsamında değerlendirilenkişiler için birinci altı aylık dönem için 35 manat, ikinci altı aylık döneminbaşından itibaren ise 40 manat olarak belirlenmiştir. 2009 yılı kasım ayındaaçıklanan Azerbaycan asgari yaşam düzeyi 87 manat, ihtiyaç meyarı ise 65manat olarak belirlenmiştir.438ALIYEV, Mayis; “<strong>Sosyal</strong> Teminat Şartlarının Diferensasiyası Ve Yoksulluk,”Geçit Devrinde Azerbaycan Respublikasında Devlet Ve Hukuk KuruculuğununAktüel Problemleri, S. 15, Bakü, 2006. s. 100126


Tatbik edilen Ferdi Kayıt Sisteminde şahsın adına açılacak ferdi hesap kanunda enönemli hususlardandır. Öncelikli olarak Ferdi Kayıt Sisteminin yürütülmesi veuygulanmasından sorumlu Devlet <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu tarafından her bir sigorta olunanadına sürekli ve değiştirilmeyecek sigorta numarasıyla şahsi olarak karakterize edilen birhesap açılacaktır. Bu hesap nezdinde toplanan sigorta primlerinin sigorta ve yığım (fon)hisseleri olarak iki bölüm ayrılacaktır. Sigorta hissesi sigorta olunan şahıslar için ödenilen vegelecekte emeklilik ücretinin sigorta hissesinin hesap edilmesi için primlerin toplandığı althesaptır. 439 Yığım (fon) hesabı ise aynı şekilde sigorta olunan şahıslar için ödenen veemeklilik maaşında yığım (fon) hissesinin hesaplanması için dikkate alınacak sosyal sigortaprimleri ve primlerinin değerlendirilmesinden elde edilen gelirleri ifade etmektedir. 4402006 yılından itibaren ise tüm emeklilik sistemi hesaplama-ları “Bireysel Kayıt<strong>Sistemi”</strong> kapsamında hesaplanarak gerçekleşti-rilmeye başlanmıştır. Günümüzde çalışanlarınmaaşından % 3 ora-nında zorunlu devlet sosyal sigorta hakkı kesilmektedir. Aynı za-manda,işveren tarafından çalışma ücretinin %22’i oranında emekli-lik maaşı için Devlet <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> Fonuna zorunlu sosyal sigorta primi ödenilir.Yasa çerçevesinde sistemin kurulması için Dünya Bankasıuzmanları tarafından "Azerbaycan Cumhuriyetinin <strong>Sosyal</strong> SigortaSisteminde Bireysel Hesaplar” adı altında proje ve çalışma planıhazırlanmıştır. Projenin gerçekleştirilmesi için lazım olan 5,3 milyonAmerikan dolarının 300 bin Amerikan doları Birleşmiş Milletler ĐnkişafProgramı, 3,5 milyon dolarlı ise Dünya Bankasının vermiş olduğukredi ile maliyeleştirilmiştir. Amaç serbest Pazar piyasasınauygun olarak özellikle emeklilik sistemini Polonya, Ukrayna veRusya’da da uygulanan üçayaklı emeklilik sistemine uygun yenisosyal model kurma çabası idi. 441Bireysel kayıt sistemi tatbiki tarihinden itibaren emeklilik maaşlarınınhesaplanması çalışma süresi ve prim miktarı dikkate alınacağından çalışanın sigortagirişinden itibaren süre ve primleri takip açısından önem kazanacaktır. Đş Kanunu md. 48’egöre işçi iş akdini 442 imzaladıktan sonra emek kitabı, kimliğini tasdik eden kimlik ve devletsosyal sigorta kartı bilgileri ile maaşının tam olarak hizmet dökümünde gösterilmesini veçalışılan dönem için işveren tarafından zorunlu devlet sosyal sigorta haklarının tam miktardaödenilmesini kontrol etmelidir.Çalışanların gelecekte elde edeceği emeklilik ücretinin temel zeminini oluşturanferdi kayit sisteminin oluşturulması otomatik olarak denetimi geliştirmiştir. Emeklilik içindikkate alınan çalışma süresi, sigortalılık süresi ve ödenilmiş sigorta primlerinin kontrol439Subhesap440MÜRŞÜDOV, 2007, s. 139.441MÜSLÜMOV, Selim; Pensiya Islahatları <strong>Sosyal</strong>-Đktisadi Siyasetin StratejiĐstikametlerindenBiridir,http://www.sspf.gov.az/press/mekeleler/muslumovmekele_27_11_03.htm,( 05.11.2009)442Kelimenin açıklaması Azerbaycan Türkçesinde “Emek Kontratı”’dır.127


edilmesi açısından çalışanların kayda alınması önemlidir. Bu neden-le işçinin iş sözleşmesikapsamında çalışmaya sevk ederek alacağı maaşın tam olarak maaş bordrosundagösterilmesini ve bu miktar üzerinden de sigorta priminin eksiksiz ödenilmesini sağlamaklabirlikte işçinin bilgi edinmesini ve takip etmesini sağlamaktadır.Ferdi kayıt sisteminin temel prensiplerine uygun olarak; 443• Her bir sigorta olunan şahsın yalnız bir kere kayda alın-ması,• Kayda alınan sigorta olunanla ilgili tüm bilgiler malumat-ların ortaya çıktığıtarihten itibaren ferdi hesaba geçilmesi,• Bilgilerin doğruluğu ve gizliliği temin edilmesi,• Ferdi kayıtta şahsi hesap malumatlarının zorunlu olarak muavenet ve emeklilikhesaplanmasında dikkate alınması,• Her bir sigorta olunanın hesapta bunan bilgileri öğrenmek, kayıt yapılmasıkuralları hakkında bilgi almak, ferdi kayda uygun olarak emeklilik için yasaldüzenlemeler hakkında bilgi almak ve emeklilik hakları ile ilgili kuruma danışmahakkına bulunmaktadır.Devletin eski dağınıklılığı ve takipsizliği önlemek amacıyla denetimingüçlendirilmesi ve elde olunan verilerle değerlendirme imkânı sağlayacak, sosyal adaletisağlamak adına ise gerekli tedbir-leri alarak sistemin işleyişini daha da geliştirecektir. Enönemli olanı ise, bireysel kayıt sistemi emekliliğe ayrılanlar için avantaj sağlamış olacak,işlemleri hafifleterek en kısa sürede hesaplanarak emekliliğin gerçekleştirilmesinisağlayacaktır. Diğer yönden emekli-lik sisteminin geliştirilerek dünyada uygulanan çağdaşsosyal güvenlik modellerinin uygulanmasına zemin hazırlamak için yasa-nın çok önemivardır. Ülkede uygulanan dayanışma sisteminin değiştirilerek fon sistemi (yığım sistemi)uygulanmasına geçilmesi için ülkede sosyal güvenlik sistemi kapsamında tüm kişilerin sigortakaydının yaptırılması ve bilgi bankası oluşturulması amaçlanmış-tır. 444Özellikle yasanın yürürlük öncesi çalışanlar adına ödenentoplam sigorta primleri toplamının baz alınmadığı hususundan yolaçıkarak yazarlar dayanışma sistemini eleştirmekte ve bu sistemdesadece emekliliğe ayrılmak için sadece en son 2 veya 5 yılın sigortaprimlerinin baz alınarak emekli maaşı verildiği vurgulamıştır. Uygulanacakolan yeni sistemde yasanın tatbiki ile çalışanları alacaklarımaaş ve toplam ödenen sigorta primi dikkate alınacaktır. 445Emeklilik sisteminin geliştirilmesi için ferdi kayıt sisteminin uygulanmasıdevlet bütçesinde sosyal güvenliğe ilişkin harcamalarınminimuma indirilmesi, sigorta olunan şahısların daha düzenli listeve hesabının tutulması, sosyal hakların paylaşımı ve sosyal adaletin443NAĞIYEV- ELĐRZAYEV- GULĐYEV; 2001, s. 183444BABAYEV, Zakir; Devlet <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu, Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigorta Sisteminde FerdiUçotun Tetbiki, http://www.sspf.gov.az/press/mekeleler/babayev_mekele.htm, Azerbaycan’da<strong>Sosyal</strong> Müdafie, 4/2003)445BABAYEV, a.g.e.128


sağlanması açısından daha uygun bir ortam oluşturduğu söylenmektedir.446Yasanın uygulanması yaşanan belirsizlikleri gidermesi, bilgibankasının oluşturulması, sağlıklı bilgi edinilmesi için zemin hazırlayacaktır.Muhakkak her hangi bir sosyal sigorta modelinin sağlıklıişleyişi ve çalışanların kendi haklarını kullanabilmesi için devletinbu tür yasal düzenlemeleri yapması zorunluluktur. Diğer yandan isebireysel hesap nezdinde sigorta primlerinin toplanmasını sağlayanyeni bireysel kayıt sisteminin bütçe masraflarını azaltacağı, yüksekiktisadi netice vaat ettiği için neticede emeklilik haklarını arttıracağıve özelleştirme sürecini de hızlandıracağı açısından övgü ilebahsedilmektedir. 447Sonuç olarak, yeni sistemle bertaraf edilmek istenen dayanışmaprensibine dayalı sosyal güvenlik modelinin kaldırılmasınınneleri kazandıracağı ve neleri kaybettireceği doğru olarak değerlendirilmelidir.<strong>Sosyal</strong> güvenlik sistemlerinin en önemli amacı olanvatandaşları yoksulluğa karşı koruma görevini yerine getirememe,vatandaşlar arasında eşitlik ve sosyal adalet ilkelerinin zedelenmesi,bunun sonucu olarak toplumsal dayanışmanın zayıflaması vetoplumsal barışı ortadan kaldırmasına sebebiyet vermektedir. Yenimodel arayışı sırasında bu tehditleri göz ardı etmemek doğruolacaktır.C- Uluslararası BelgelerMesleksel, fizyolojik veya sosyo-ekonomik riskten dolayı geliriveya kazancı sürekli veya geçici olarak kesilmiş kişilerin geçinme veyaşama gereksinimlerini karşılayan bir sistem gibi tanımlanan sosyalgüvenlik bir ülke halkının gelirleri ne olursa olsun kişileri ekonomikgüvence altına almayı amaçlayan ve birbiri arasında sıkı birbirlik ve uyum kurulmuş olan kurumlar bütünüdür. Özellikle,uluslararası belge ve anlaşmaların ulus devletlerin sosyal güvenliksistemlerinin gelişimi açısından etkisi önemlidir. Örneğin, Uluslararası Çalışma Örgütünün 1944 Philadelphia Konferans'ında isesosyal güvenliğin "halkın hastalık, işsizlik, yaşlılık, ölüm nedeniyle446ALIYEV, Pensiya Hukukunun Problemleri, s. 170447NAĞIYEV- ELĐRZAYEV- GULĐYEV; 2001, s. 99129


geçici veya sürekli olarak kazançtan yoksun kalması durumundadüşeceği yoksulluğa karşılık, tıbbi bakımdan dolayı çocuk sayısınınartması ve analık halinde korunmasına ilişkin genel önlemlersistemi" olarak tanımlanmış olması ülkelere göre sosyal güvenliğinçerçevesinin oluşturulmasına ışık tutmakta ve dolayısıyla sosyalgüvenlik sistemlerini kaynağı olmaktadır. 448 Azerbaycan Anayasasının151. Maddesi gereğince, uluslararası anlaşmalar sosyal güvenlikhukukunun temel kaynaklarından sayılmıştır.Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından kabul edilen 10Aralık 1948 tarih ve 217 sayılı kararla 30 maddeden ibaret ĐnsanHakları Evrensel Bildirgesi temel insan hak ve özgürlüklerini garantialtına almak amacıyla “Bütün insanlar hür, haysiyet ve haklarbakımından eşit doğar” şeklinde düzenleme yapmıştır. (Mad.1) Buprensipler doğrultusunda düzenlenen 03 Ocak 1976 tarihinde yürürlüğegiren Ekonomik, <strong>Sosyal</strong> ve Kültürel Haklar Sözleşmesi, 23Mart 1976 tarihinde yürürlüğe giren Medeni, Siyasi Haklara Đlişkin UluslararasıSözleşmesi ve 20 Kasım 1989 tarihli “Çocuk Hakları Sözleşmesi”Azerbaycan Cumhuriyeti tarafından 21 Temmuz 1992 yılındaonaylanmıştır.Đnsan Hakları Evrensel Bildirgesinin 22. ve 25. maddeleri,Đktisadi, <strong>Sosyal</strong> ve Medeni Haklar Sözleşmesinin 9. ve 12. maddeleri,“Çocuk Hakları Sözleşmesi”nin 26. maddelerinde sosyal güvenlikhakkına ilişkin düzenlemeler yer almaktadır. 1948 yılında yayınlananĐnsan Haklan Beyannamesinin 22. maddesinde de "toplumunbir ferdi olarak herkes sosyal güvenlik hakkına sahiptir; sosyalgüvenlik bireyin onuru, kişiliğinin geliştirilmesi için kaçınılmazekonomik, sosyal ve kültürel hakların tatmin edilmesi temelinedayanır" şeklinde ifade edilmiştir. Beyannamenin 25. maddesinde"her kişinin gerek kendisi gerekse ailesi için yiyecek, mesken, tıbbiyardım ve gerekli sosyal hizmetler dâhil olmak üzere, sağlık verefahını sağlayacak bir yaşama düzeyine ve işsizlik, hastalık, sakatlık,dulluk, yaşlılık hallerinde veya geçim olanaklarından iradesidışında yoksunluk meydana gelecek diğer bütün durumlarda sosyalgüvenliğe hakkı vardır" denilmektedir. 449448TOKOL; Aysen, <strong>Sosyal</strong> Politika. Bursa, 2000, s.144-145449KANTARCI, Hasan Bülent; <strong>Sosyal</strong> Devlet, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Ve Türkiye’deZorunlu Askerlik Hizmeti, Balıkesir Üniversitesi <strong>Sosyal</strong> Bilimler EnstitüsüDergisi Aralık, Cilt 6, S. 10, Balıkesir, 2003 s. 79130


<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukukunun diğer uluslararası kaynağı olarakUluslararası Çalışma Örgütü tarafından kabul edilen belgelerigösterebiliriz. Çalışma Hayatında uluslararası normları düzenleyenUluslararası Çalışma Örgütü (ILO), 1952 yılında kabul ettiği veTürkiye’nin de 1971 yılında onayladığı 102 Sayılı “<strong>Sosyal</strong> GüvenliğinAsgari Normları Hakkında Sözleşme” ile sosyal güvenliğin dokuztemel dalını belirlemiş olup, bir anlamda sosyal güvenlik hukukununtemel kaynaklarından biri durumundadır.Diğer taraftan Uluslararası Çalışma Örgütünün ''<strong>Sosyal</strong> SiyasetinEsas Amaç Ve Normları Hakkında'' 1962 tarih 117 sayılı sözleşme,''<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Alanında Hukuk Eşitliği Hakkında'' 1962tarih 118 sayılı Sözleşme, ''<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Haklarının KorunmasıHakkında'' 1982 tarih ve 157 sayılı Sözleşme ve bu sözleşmeyi tamamlayıcınitelik taşıyan 1983 tarih ve 167 sayılı tavsiye belgeleriönemli rol oynamaktadır 450 . Ancak Аzerbаycаn Cumhuriyeti sosyalgüvenlikle bağlı olan bu belgeleri onaylamamış olup, bu kuruma üyeolan bir ülke gibi öncelikli olarak bu belgeleri imzalaması gerekmektedir.451Avrupa Şurası kurulmuş olduğu 1949 yılından itibaren sosyalgüvenliğe önem vermiş, Uluslararası Çalışma Örgütünün sözleşmeve tavsiye nitelikli belgelerinden faydalanmış ve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Normlarını Avrupa’nın şartlarına uyarlamakla yetinmiştir. 452 <strong>Sosyal</strong>güvenliğin kurumsallaşmasına dair bu gelişmeler sosyal güvenliğinbelli bir düzeyde gelişimini sağlarken sosyal güvenliğin kurumsallaşmasınınve evrensel niteliğini artıran gelişme 1965 yılındayürürlüğe giren Avrupa <strong>Sosyal</strong> Şartı ile olmuştur. Bu sözleşmedetaraflar bir sosyal güvenlik sistemi kurmayı ve bunu sürdürmeyi,uygun iki taraflı ve çok taraflı antlaşmalar yapmak suretiyle veyabaşka vasıtalarla ve bu antlaşmalarda yer alan şartlara bağlı kalmakşartıyla, devletlerin vatandaşlarının yer değiştirmesi durumundasosyal güvenlik açısından eşit muamele görmesi gibi taahhütlereimza atmışlardır.450ALPAR; M. Bülent, ILO <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Nihai Raporu ve GerçekleşenDeğişiklikler, Kamu-Đş Dergisi, Cilt 5, S. 4, Ankara, 2000, s. 4,451ALĐYEV, 2007, s. 151-152452GÜZEL-OKUR-CANĐKLĐOĞLU, 2007, s. 40131


Avrupa Birliği <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Tüzüklerinin üye ülkelerdışında üçüncü ülke vatandaşlarına yaygınlaştırılmasını sağlamaküzere 1408/71 ve 574/72 sayılı Konsey Tüzüklerinin, MilliyetleriNedeniyle Bu Tüzükler Kapsamına Girmeyen Üçüncü Ülke VatandaşlarınaUygulanması Hakkında 14 Mayıs 2003 Tarih, 859/2003sayılı Avrupa Birliği Konsey Tüzüğü kabul edilmiştir. 453 Anılantüzük, Avrupa’da giderek gelişen bir özgürlük, güvenlik ve adaletalanını uygulamaya koymak üzere, kamu düzeni, kamu güvenliği vekamu sağlığına ilişkin sınırlandırmalar saklı kalmak kaydıyla,Avrupa’da ikamet eden üçüncü ülke vatandaşlarına aynı haklar veyükümlülükler kapsamında uygulanmasını amaçlamaktadır. 454Sоsyаl güvenlik hukuku kaynakları içinde АzerbаycаnCumhuriyetinin diğer devletlerle imzalamış olduğu iki taraflı ve çoktaraflı anlaşmaların önemi vardır. Özellikle eski Sovyet Cumhuriyetleriile imzalanan anlaşmalar o ülkelerde yaşayan vatandaşlarımızınmenfaatlerinin korunması açısından faydalı olacaktır.Belarusya, Tacikistan ve Ermenistan cumhuriyetleri ile anlaşmayapılmamıştır. Ayrıca “Bağımsız Devletler Birliği Ordu MensuplarıVe Onların Aile Fertlerinin Emekliliğinin Temini Hakkında” çoktaraflı anlaşmaya ülkemiz katılmıştır.Türkiye ile Azerbaycan arasında imzalanan 17 Temmuz 1998tarihli sosyal güvenlik sözleşmesi, her iki taraf mevzuatından birineveya her ikisine tabi olmuş bulunan veyahut taraflardan birininmevzuatına halen tabi olan kişiler ve bunların aile fertleri ile haksahiplerinin menfaatlerinin korunmasına hizmet etmektedir. Taraflardanbirinin ülkesinde oturan ve kendilerine bu sözleşme hükümleriuygulanan kimseler, hak ve yükümlülük bakımından, o ülke vatandaşlarıile eşit işlem göreceklerdir. Her iki ülkede geçen hizmetsüreleri birleştirilecek ve taraflardan birinin mevzuatına göre yardımhakkına sahip olan bir kimse, diğer taraf ülkede bulunduğu453BASTERZĐ, Fatma; Yaslılık Sigortası, (Normların Uyumlaştırılması ve YenidenYapılandırma Açısından), Ankara, 2006, s. 113454EKDEMĐR, Sadi; Avrupa Birliği-Türkiye <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Normları, TĐSKYayın No: 257, Ankara 2005.s. 381132


veya daimi ikamet ettiği sırada da yardımlardan yararlanabilecektir.455III. SOSYAL GÜVENLĐK SĐSTEMĐNĐN KURUMSALYAPISI VE SOSYAL SĐGORTADA TEMEL ĐLKELERA- <strong>Sosyal</strong> Güvenliğin Kurumsal YapısıSоsyаl <strong>Güvenlik</strong> Hukuku kapsamında sosyal güvenliğinsağlanmasını gerçekleştiren kurumsal yapısı iki kurum tarafındanyürütülmektedir. <strong>Sosyal</strong> Sigorta sistemi Devlet <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonuve onun yerel şubeleri tarafından uygulanmakta ve yönetilmektedir.Primsiz rejim kapsamında sosyal yardım ve sosyal hizmetişlemleri ise Emek ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Bakanlığının merkeziteşkilatı, il, şehir ve sosyal güvenlik merkezler tarafından idare edilmektedir.Ayrıca Sağlık Bakanlığı ve ona tabi tıp merkezleri, EğitimBakanlığı ve ona tabi intеrnаt okulları 456 , Aile, Kadın ve Çocuk ĐşleriÜzere Komite, Kaçkın ve Zorunlu Göçkünlerin Đşleri Üzere Komite,yerel yönetim birimleri ve sendikalar aracılığı ile faaliyetler yürütülmektedir.SOSYAL GÜVENLİKSİSTEMİEMEK VE AHALİNİNSOSYAL GÜVENLİKBAKANLIĞISOSYAL GÜVENLİK FONUSOSYAL YARDIMUZUN VADELİ SİGORTATÜRLERİKISA VADELİ SİGORTATÜRLERİSOSYAL HİZMETYAŞLILIK SİGORTASI455<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Kurumu, www.sgk.gov.tr/sgkshared/Yurtdisi/yurtdisi/rehber_azerbaycan.doc, (14.06.2009)456 İSTİHDAM TEDBİRLERİ MALULİYET SİGORTASIÇOCUK YARDIMICENAZE YARDIMIAzerbaycan Bakanlar Kurulunun 5.5.1994 tarih ve 176 sayılı kararıyla kabul edilenEsasnameye göre, “Ümumtehsil internat okulları az gelirli teminatlı, zaruri sosyal şeraitiolmayan ailelerden kabul edilmiş, yetim ve veli himaye-sinden merhum, sağlamlığınınkorunması ihtiyacı olan çocuk ve yeniyetmelerin talim ve terbiyesinin teşkilinde, onlarınÖLÜM SİGORTASIÇOCUK DOĞUM YARDIMI ÇOCUK BAKIM YARDIMIhalkın milli adet ananeleri ruhunda büyümesi ve layıklı vatandaşlar gibi yetişmesindemühim ehemmiyete malik eğitim müesseseleridir.” (mad. 1) Bu okullar az gelirli, zarurisosyal-maişet ortamı (uygun yaşama ortamı) olmayan ailelerin çocukları için umumi tipliumum tahsil internat okulları; yetim ve veli SANATORYUM himayesinden VE mahrum çocuklar için hususiİŞSİZLİK YARDIMItipli umum tahsil internat okulları ve sanatoryumKURORT YARDIMItipli umum tahsil internat okullarıolmak üzere üç tipe ayrılmaktadırlar.133SAĞLIK SİGORTASININUYGULANMASIDURDURULMUŞÇALIŞMA GÜCÜNÜNKAYBI YARDIMIĐŞ KAZASI VEMESLEK HASTALIĞIÖZEL SĐGORTAŞĐRKETĐNEDEVREDĐLDĐANALIK SĐGORTASI


Şekil 1. <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sistemi Şeması<strong>Sosyal</strong> güvenlik faaliyetleri için diğer kurum, tüzel kişi veteşkilatlar da yasal olarak yükümlü olabilirler. Örneğin, işverenlerişçiye hastalık döneminde çalışma gücünün geçici kaybına, hamileliğeve doğuşa göre yardımlar vermekle yükümlüdür.1341- Emek ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong> Müdafisi BakanlığıBakanlık Azerbaycan Cumhurbaşkanının "AzerbaycanCumhuriyeti Emek ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong> Müdafisi Nazirliğinin oluşturulmasıhakkında" 10 Aralık 1992 tarihli Fermanı ile kurulmuştur.bakanlığın kurulmasından önce Azerbaycan Cumhuriyeti Emek ve<strong>Sosyal</strong> Problemler Üzere Devlet Komitesi ve AzerbaycanCumhuriyeti <strong>Sosyal</strong> Teminat Nazirliği faaliyet göstermiştir.Emek ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong> Müdafisi Bakanlığının yerel merkezlerininemeklilik ve emeklilik ücretine ilave olunan muavenetlerinverilmesi, maliyeleştirilmesi, ödemelerin kontrolü yetkisi elindenalınmıştır. Sistemin yürümesini sağlayan uygun maddi-teknikaltyapı (baza) ve kadroları ile birlikte Devlet <strong>Sosyal</strong> Müdafie Fonunadevredilerek 01 Ekim 2003’e kadar tam olarak gerçekleştirilmiştir.Aynı zamanda, çocuk muavenetlerinin maliyeleştirilmesini Bakanlıkaracılığıyla yapılması sağlanmıştır.Cumhurbaşkanının 06 Mart 2006 tarihli Fermanı mad. 3.1bendine göre sosyal emekliliğin ve sosyal emeklilere ve aynı za-


manda emekli olmayan şahıslara kommunal, nakliyat ve diğerhizmetlerin karşılığında ödenilen aylık muavenetlerin yerine sosyalmuavenetler verilmesi kararlaştırılmıştır. Azerbaycan CumhuriyetininEmek ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong> Müdafisi Bakanlığı tarafından ödenilmesiamacıyla sosyal emekliler ve emekli olmayan şahıslar üzereemeklilik ve muavenet işleri bakanlık nezdinde ahalinin sosyalmüdafisi merkezleri görevlendirilmiştir.Bakanlığın Görevleri aşağıda sayılmıştır;• Bakanlığın görevleri emek, sosyal müdafie, emeklilik teminatı,demografiye ve migrasiya (göç) alanında devlet siyasetinihazırlamak ve yasada belirlenmiş şekilde gerçekleştirmek;• Çalışma gücü olan ahalinin işgüzarlık ve müteşebbisliğininartırılması için zaruri ortam oluşturmak, mülkiyet veteşkilatı-hukuki formasından bağımsız olarak bütünmüessise, idare ve teşkilatlarda çalışan işçilerin emek vesosyal haklarının korun-masını temin etmek;• Đşsizliğin seviyesinin azaltılmasına, emek pazarında zayıfrekabet gücü olan ahali gruplarının ve özellikle gençlerinçok çocuklu kadınların, kaçkın ve mecburi göçkünlerin,malullerin, şehit ailesi fertlerinin işçilerin istihdamınayönelik sosyal siyaseti uygulamak;• Yerel icra organları, devlet ve gayri-devlet müesseseleri ilebirlikte yeni iş yerlerinin kurulmasına yönelik tedbirlerhazırlamak, emek gücünün pazar ekonomisi şeraitineuygunlaştırmak amacıyla meslek hazırlığı mekanizmasınıgeliştirmek;• Ahalinin sosyal korunması için yasal akitlerin geliştirilmesiamacıyla teklifler hazırlayarak takdim etmek;• Ahalinin az teminatlı kesimine devlet yardımı verilmesiiçin teklifler hazırlamak, yalnız yaşayan yaşlı vatandaşlarave malullere sosyal-maişet hizmetini teşkil etmek;• Demografik, emek ve sosyal müdafie meseleleri üzere ilmitahkikatve uluslararası işbirliği yürütmek;135


• Tıbbi-sosyal ekspertizi, malullerin rehabilitasyonunu teşkiletmek, malullerin protez-ortopedik ürünlerle temin olunmasınayardım etmek;• Mülkiyet ve teşkilatı-hukuki formasından bağımsız olarakmüessise, idare ve teşkilatlarda çalışanın korunması, iş ortamı,ücretin ödenilmesi, iş ilişkileri, çalışma ortamınınsağlamlığı, ahali-nin istihdamı, migrasiya (göç) alanındayasal akitlerin icrasının temin olunmasına devlet kontrolünüsağlamak.Bakanlığın yasal olarak belirtilen hakları aşağıda yer almaktadır:• Eksperlerin, danışmanların ve diğer uzmanların yardımıylaBakanlığın yetkisine ait olan meseleler üzere kanun, kararve diğer normatif-hukuki akitlerin projelerini hazırlamakve üst icra birimlerine takdim etmek, emek ve ahalininsosyal müdafisine dair yasa-manın tatbiki üzere izahatlarvermek;• Đşverenlerin iş ve sosyal koruma meseleleri üzere işinikontrol etmek, aşikâr olunmuş eksiklerin ortadan kaldırılmasınadair onlara icrası mecburi olan talimatlar vermek,yasama akit-lerinin bozulmasında taksiri olan yöneticilerive diğer görevli şahıs-ların yasada belirlenen kaidedeyargılanması için işlem yapmak;• Ülke arazisinde yerleşen müessise, idare ve teşkilatlardanmalumatlar almak;• Devlet Đstatistik Kurumundan emek, ücretin korunması veödenilmesi, demografik ve diğer meseleler üzere malumatlaralmak;• Đşverenler tarafından emek, onun ödenilmesine, çalışanlarınkorunmasına, ahalinin sosyal müdafisine dair mevzuataaykırı verilmiş emirlerin ve talimatların durdurulması, zarurihallerde ise onların ortadan kaldırılması hakkındamahkeme organlarına veya ilgili icra hâkimiyeti organlarınateklif vermek;136


• Migrasiya (göç) alanında diğer devlet ve devlet dışı organizasyonlarınfaaliyetini koordine etmek;• Yüksek dağlık, sahra ve susuz arazilerde yerleşen müessise,idare ve teşkilatların işçilerinin ücretlerine emsallertatbik edil-mesine dair teklifler vermek;• Azerbaycan Cumhuriyetinin yasalarına uygun olarak tabibulunan idare ve teşkilatlar kurmak, onları kaldırmak, yenidenteşkil etmek ve onların Yönetmeliklerini (Esasname)tasdik etmek.2- <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu<strong>Sosyal</strong> sigortayı maliyeleştirmek ve idare etmek için Devlet<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu kurulmuştur. Fon bütçe dışı maliye kurumlarıgibi faaliyette bulunmaktadır. Fon işverenlerin ve kanundabelirlenmiş olan çalışan kesimin muhtelif gruplarının ödemekteolduğu sigorta primleri ve devlet tarafından ayrılan maliye vesaitiile finanse etmektedir. Fonun sadece primleri toplamakla kalmamakta,aynı zamanda emeklilik haklarının ödenmesi, ek sosyalhakların (muavenet) ve diğer sosyal ödenişlerin gelir kaydetmesiiçin finansmanı devlet projelerinde kıymetli kâğıtlar ve itibarlıyatırımlarda değerlendirmektedir. 457 Fonun bütçesi devlet bütçesindentamamen bağımsız olup sigorta riskleri dışında başka amaçlarlakullanılamaz.a) Genel OlarakSovyet emeklilik sistemi “prim ödemeden sigorta” prensibi ilekurulmuş ve sistemin maliyeleştirilmesi devlet bütçesinden vemüessese ödemelerinden karşılanırdı. Emekli sayısının sürekliartmasına sebep olan bu maliyeleştirme modeli emeklilik sistemininfinanse edilmesini zorlaştırmış ve 1980 yılında devlet müesseslerininkendi kendini finanse etmesi yöntemine geçişi ile çalışanlarıngelecekte sosyal haklarının karşılanması zorlaşmıştır. Bu sebeple1990 yılında Sovyetler Birliğinde <strong>Sosyal</strong> Sigorta Fonu kuruldu ve457ALĐYEV, Mayis; Azerbaycan Respublikasında Pensiya Teminat SistemininTeşekkülü, Bakü, 2003, s. 132137


tüm işyerleri, firmaların, teşkilatların, kooperatiflerin, sovhoz 458 vekolhozların 459 ve diğer teşkilatların fonun hesabına mali bütçe ayırmasıkararlaştırıldı. 1991 yılında ise karara müteakip AzerbaycanSendikalar Federasyonu nezdinde <strong>Sosyal</strong> Sigorta Fonu kuruldu.1990 yılında ise Sovyetler Birliği Emeklilik Fonu-(Pensiya Fonu) vefonun Azerbaycan şubesi kuruldu. Her iki fon sigorta haklarınıntoplanması ve dağıtımı ile görevlendirildi.Azerbaycan Cumhuriyetinin kendi bağımsızlığını kazanmasınınardından SSCB Emeklilik Fonu (Pensiya Fonu) yerel şubesiAzerbaycan Cumhuriyetinin Emeklilik Fonu (Pensiya Fonu) adınıaldı. “<strong>Sosyal</strong> Sigortaya ve Đstihdam Fonuna Normatif AyırmalarHakkında” Azerbaycan Cumhuriyetinin 31 Aralık 1991 tarihli“Kanununun Bazı Maddelerine Đlave Ve Değişikliklerin EdilmesiHakkında” Azerbaycan Cumhuriyeti Kanunu ile 01 Haziran 1992 tarihindesosyal sigorta üzere ayrılan finansın emeğin ödenişi fonunun%40’nı teşkil ettiği belirlendi. Bu meblağın % 85’i Emeklilik Fonuna,% 15’i ise <strong>Sosyal</strong> Sigorta Fonuna dâhil olması öngörülmüştü.<strong>Sosyal</strong> sigorta ve emeklilik teminatının maliyeleştirilmesialanında idare etmenin geliştirilmesi amacıyla AzerbaycanCumhuriyeti Cumhurbaşkanının 30 Eylül 1992 tarihli “AzerbaycanCumhuriyeti Devlet <strong>Sosyal</strong> Müdafie Fonunun Kurulması Hakkında”Fermanı ile Azerbaycan Cumhuriyeti Emeklilik Fonu ve AzerbaycanCumhuriyetinin <strong>Sosyal</strong> Sigorta Fonu kurumu AzerbaycanCumhuriyeti Devlet <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu (DSMF) olarak değişti-458Sovhoz, doğrudan devletçe işletilen çiftliklere verilen addır. Sovhoz tahıl, et,süt, pamuk ve diğer tarımsal ürünlerin üretimi amacıyla kurulmuş bir sosyalisttarımsal büyük işletmedir. Sovyet işletmesinin üretim araçları ye tüm ürünüdevlete aittir, sosyalist devrimden sonraki ilk yıl içinde oluşturuldu.Sovhozların tüm geliri devlete ait olup, işçiler bu çiftliklerde belirli bir ücretleçalışırdı.459Kolhoz, devlete ait topraklarda üretim yapan kolektif çiftliklere verilen addır.Bu çiftlikler, belirlenmiş bir kotaya göre ürünlerini devlet kuruluşlarınasatmakla yükümlüdür. Kolhozların elde ettiği kârın bir bölümü üyeleriarasında paylaştırılırdı. Sovyetlerde köylülerin bireysel mülkiyetinin varolmaya devam ettiği koşullarda, köylülerin temel üretim araçlarınıntoplumsallaştırılmasına ve kolektif çalışmaya dayanan teşkilat biçimidir.Tarımın kolektifleştirilmesinde sosyalist büyük sanayinin önder rolü, makineve traktör istasyonları tarafından gerçekleştirilir. Kolhozlar için anlaşmatemelinde çalışan ve traktörleri, kombinaları ve diğer karmaşık tarımsalmakineleri elinde bulunduran sosyalist devlet işletmeleridir.138


ildi. Bağımsız maliye-bank sistemine malik olan DSMF AzerbaycanCumhuriyeti arazisinde devlet emeklilik teminatının, muavenet veödeniş harçlarının finanse edilmesini görev olarak üstlendi.1997 yılında “<strong>Sosyal</strong> Sigorta Hakkında” AzerbaycanCumhuriyeti Kanununun yürürlüğe girmesi ile <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonudaha da geliştirildi. Ülkede sosyal sigorta ve emekliliğin teminisorunlarının Avrupa standartlarına uygun hale gelmesi için 17Temmuz 2001 tarihli Serencam (Talimat) ile tasdik olunmuş“Azerbaycan Cumhuriyetinde Emeklilik Reformu Konsepsiyası”nınicrası amacıyla 2001–2005 yıllarında sürdürülen faaliyetler busürecin bir parçası idi.“Azerbaycan Cumhuriyetinde Devlet Emeklilik SistemininGeliştirilmesi Tedbirleri Hakkında” 04 Ağustos 2003 tarihli 908 noluCumhurbaşkanı Fermanı ile emekli aylıkların ve ek yardımların kararlaştırılması,maliyeleştirilmesi, ödemelerin kontrol edilmesi, zorunlusosyal sigorta ve vatandaşların sosyal sigorta kurumuna üyeliğininsağlanması görevleri <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonuna devredilmiş oldu.Söz konusu bu görevler bu tarihten önce Emek ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> Bakanlığının görevleri arasında yer alırdı. Bu doğrultudaReform kapsamında amaçlanan sigorta-emeklilik sürecininteşkili projesi yerine getirilmiş oldu. Ardından ülkede tek çatı altındasigorta-emeklilik sisteminin teşkili amacıyla 22 Aralık 2006 tarihli498 ve 499 nolu fermanlarla ordu mensupları ve hususi rütbelişahısların <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu kapsamına alınması gerçekleştirildi.Zorunlu devlet sosyal sigorta sisteminin idaresi “<strong>Sosyal</strong>Sigorta Hakkında” kanunun 18. Maddesine göre АzerbаycаnCumhuriyeti Devlet <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu (DSМF) yürütmektedir.Kurumun statüsü tüzükte merkezi icra hâkimiyeti birimi şeklindebelirlenmiştir.DSМF’nin temel hak ve yükümlülükleri “<strong>Sosyal</strong> SigortaHakkında” Kanun ve “Zorunlu Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigorta SistemindeBireysel Kayıt Hakkında” Kanunla belirlenmiştir. Devlet <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> Fonu Yönetmeliğine (Esasname) göre, fon bütün tüzelkişilerden, bireysel işletmecilik faaliyeti ile uğraşan sigorta edenlerden,aynı zamanda sigorta olunanlardan mevzuatla belirlenmişmiktarda zorunlu devlet sosyal sigorta haklarının ödenmesini139


sağlar. DSМF salahiyetleri kapsamında zorunlu devlet sosyal sigortası,emeklilik ödemeleri (pеnsiyаlаrı) ve ona ilaveler, bazı sosyalмuаvenetler alanında mevzuat çerçevesinde yürütülmesi ve finansmankullanımına denetimi sağlar.DSМF’nin görev ve yükümlülükleri “<strong>Sosyal</strong> Sigorta Hakkında”kanunla ve “Zorunlu Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigorta Sisteminde BireyselKayıt Hakkında” kanun ve о cümleden kurumun tüzüğü ile belirlenmektedir.Bu yasal düzenlemeler kapsamında DSМF sosyal siyasetiyürüten bir idare olarak sosyal sigorta siyasetinin geliştirilmesineyönelik tekliflerin hazırlanması ve bu siyasetin gerçekleşmesindeönemli kararlar alan bir kurumdur.b) Kurumun umun Teşkilat Yapısı 460Merkezi idarenin strüktürüne 11 şube ve 2 sektör, aynı zamandaAzerbaycan Hükümeti ile Birleşmiş Milletler TeşkilatıĐnkişaf Programının birlikte projesi olan “Azerbaycan CumhuriyetininDevlet <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonunun Potansiyelinin Güçlendirilmesi”projesinin yürütülmesi için kurulmuş birim dâhildir. Bu şubelerSigorta-Emeklilik Siyaseti Ve Strateji Araştırmalar Şubesi, Maliye-BütçeŞubesi, Emekli Hakları Şubesi, Hukuk Şubesi, Đç Denetim(Audit) Şubesi 461 , Bireysel Kayıt Şubesi, Enformasyon TeknolojileriŞubesi, Kadro Ve Kadroların Hazırlığı Şubesi, Bütçe-Hesap Şubesi,Emeklilik Belgeleri Ve Başvuruları Şubesi, Đktisat Şubesidir.Ek olarak Uluslararası Đlişkiler Sektörü, Genel Sektör, NahçıvanOtonom Cumhuriyeti Đdaresi, Büyük Sigorta Edenlerle Đş ÜzereDepartman 462 , Bakü Şehri Üzere Tüzel Kişilerle (Hukuki Şahıslarla)Đlgili Departman, Ordu Mensupları Ve Özel Rütbeli Şahıslarla460Azerbaycan Cumhuriyetinin Devlet <strong>Sosyal</strong> Müdafie Fonu Hakkında Yönetmelik461Teftiş462Büyük Sigorta edenlerle iş üzere departmanı şirketlerin, birliklerin, sehmdarcemiyetlerin, firmaların, müessise ve teşkilatların ödedikleri mecburi devletsosyal sigorta haklarının tam meblağda ve muayyen olunmuş müddettetoplanılmasının sağlanması, sigorta ve yardım için toplanacak fonunmaliyeleştirilmesi için zemin olacaktır. Son dönemde oluşturulmuş olan hukukişahıs gibi serbest faaliyet gösterecektir. 2008 yılı hesaplarına göre, BüyükSigortaedenlerle Đş Üzere Departman kapsamına giren kurumların verilecekaylık brüt maaş toplamı 200.000 manat ve bu miktarın %25 oranı ise sigortaprimi olarak Fona ödenilecektir.140


Đlgili Departmanla birlikte 76 il şubesi bu idari sistemi tamamlamaktadır.SOSYALGÜVENLĐKKURUMUBAKÜ ŞEHRĐ 11ĐLÇE ŞUBESĐBAKÜ ŞEHRĐTÜZEL KĐŞĐLERDEPARTMANINAHCIVAN MR. 1ŞEHĐR 7 ĐLDEPARTMANIORDU VE ÖZELRÜTBELĐŞAHISLARDEPARTMANIBÜYÜKĐŞVERENLERDEPARTMANI64 ŞEHĐR VE ĐLMÜDÜRLÜĞÜŞekil 2. <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Kurumunun Teşkilat YapısıFonun faaliyetine Cumhurbaşkanı tarafından göreve tayinedilen ve görevden alınabilen, Fona havale edilmiş görevlerin yerinegetirilmesi için fon başkanı tayin edilmektedir. Aynı zamandaCumhurbaşkanı tarafından göreve tayin edilen veya görevden alınabilenbir yardımcısı vardır.Fon başkanı fonun faaliyetini teşkil eder, fonun salahiyetineait olan işlemlere yönelik Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulunateklifler takdim eder, fonun merkezi idaresinin ve onun yerli organlarınıngiderlerini ve çalışanların listesini belirlemekte ve fonunmerkezi hiyerarşik yapısını ve onun yerel organlarının tüzüklerinitasdik edilmesini sağlamaktadır. Diğer yandan yasada belirlenmişkurallarla fonun mali vesaitine ve emancake ilişkin serencam(talimat) verir ve başkan yardımcılarının, merkezi birimlerin, fonunidare ve şube rehberlerinin sorumluluk dairesini belirleme yetkisinielinde bulundurmaktadır. Aynı zamanda merkezi birimdeki işçilerigöreve tayin etme, görevden alma, fonun yerel idare çalışanlarınıgöreve tayin ve görevden almak, yasada belirlenmiş şekilde çalışanlarıheveslendirme yöntemleri belirleme, disiplin tedbirlerini tasdiketme, devlet ve belediyeler, sivil toplum örgütleri, mahkemeler,uluslararası örgütler önünde fonu temsil etme ve yasada belirlenmişdiğer görevleri üstlenmiştir. Fonun merkezi biriminin ve yerelorganlarının giderleri her yıl fonun bütçesinde yasayla tasdik edilirve zorunlu devlet sosyal sigortası vesaiti hesabına maliyeleştirilir.141


Fonun yönetim kurulu 463 başkan, yardımcısı, merkezi birimve yerel idare yöneticilerinden olmak üzere 7 kişi olmak üzereBakanlar Kurulu tarafından tasdik edilir. Toplantılarda fonun temelgörev ve fonksiyonlarına ilişkin meseleler müzakere edilir ve uygunkararlar alınır. Kurul toplantıları üye sayısının çoğunluğu iletoplanır, oy çokluğu ile karar alınır ve oylar eşit olduğu zamanbaşkanın oyu belirleyici olur. Alınan kararlar başkanın emirleri ileyürürlüğe girmektedir. Yönetim kurulu üyeleri ve başkanın fikirleriarasında fikir ayrılığı ortaya çıktığı durumda başkanın kararıgeçerli olup ve bu konuda Bakanlar Kuruluna bilgi verilir.c) Kurumun Görev ve YükümlülükleriDSМF öz yetkileri kapsamında zorunlu devlet sosyal sigortaprimlerinin toplanması, diğer sosyal güvenlik için yapılan harcamalarınhakkında kaidelerin belirlenmesi ve diğer yasal düzenlemelerhazırlamaya yetkilidir. Bu yasal düzenlemeler Adalet Bakanlığısisteminden kayda girdikten sonra resmi olarak yürürlük kazanmasıgenel kaideler şeklinde uygulanmaktadır.Bireysel kayıt sisteminin uygulanması ve onun teşkili işlemeleriniDSМF yapmaktadır. <strong>Sosyal</strong> sigorta ve emeklilik sistemihakkında tekliflerin hazırlanması, bu yönde sosyal siyasetin yürütülmesi,fonun bütçe projesinin hazırlanması, tasdik olunmuş bütçeninicrası, sosyal sigorta primlerinin toplanması, emeklilik sistemininmaliyeleştirilmesi, sosyal sigorta hesabına yasada belirlenmişsosyal hakların ve yardımlarının maliyeleştirilmesini sağlamakfonun görevleri arasında yer almaktadır. Ayrıca istihdam tedbirlerinibelirlemek, sosyal sigorta ödemelerinin zamanında hesaplanaraködenilmesini temin etmek, bireysel kayıt sisteminin çalışmasınısağlamak, işveren ve sigorta olunan hakkında gerekli bilgi bankasınınoluşturulması ve korunması, bireysel olarak bilgilendirmeyapılması da kurumun görevlerinden sayılmıştır. Fonun görev veyükümlülüğü kapsamında yasada belirlenmiş diğer görev ve yükümlülükleriaşağıda sayılmıştır. 464463Kollegiya464Azerbaycan Cumhuriyeti 31 Ağustos 2002 Tarih ve 78 sayılı CumhurbaşkanıFermanıyla Đmzalanan Devlet <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu Hakkında Yönetmelik142


• Fon gelecek yıl üzere kabul edilmiş bütçenin gelir ve giderlerinedayanak olacak yerel organlar tarafından iletilenbilgi ve verileri onaylanması,• Zorunlu devlet sosyal sigorta bütçesini idare eder, emekliliksistemini, emeklilik maaşının maliyeleştirilmesi, kararlaştırılmasıve ödenmesini denetlenmesi,• Çalışanların sosyal sigorta kurumuna üyeliğini ve üyeliktençıkarılmasını, sosyal sigorta haklarının kayda alınması,hesaplanması ve toplanması kuralların belirlenmesi,• Yasal çerçevede sosyal sigorta haklarının düzgün hesaplanmasına,harcanması ve ödenilmesini denetlenmesi, sigortaedenlerin zorunlu sosyal sigortası üzere raporların kabuledilmesi, fonun bütçesinin icrası hakkında yasada belirlenmişorganlardan aylık, dönemlik ve yıllık raporların kabuledilmesi ve bu raporları bütün-leştirerek ilgili organlaratakdim edilmesi,• Sigorta olunana devlet sigorta kartı verilmesi,• Belirlenmiş kurallar içinde muhasebat kayıtları ve istatistikraporlar yapar, personellerin ihtisasının arttırılmasıüzere muvafık tedbirler alınması, Fonun yerli organlarındaişin teşkiline metodik ve emeli yardım yapılması, yenilikleritakip ederek uygular ve fonun organları arasında bilgilendirmesisteminin sağlanması için gerekli teknoloji gelişmelerdenyararlanması,• Kendi alanıyla ilgili uluslararası teşkilatlarla işbirliğiyapılması,• Mali durumu geçici olarak iyi olmayan sigorta edenlerezorunlu devlet sosyal sigorta ödemelerinin verilmesineyardım edilmesi,• Bütün işverenlerden sosyal sigorta mevzuatı gereğince işçilerinsigorta edilmesini talep etmek, sosyal sigorta primlerinintoplanması, yasada belirlenmiş sosyal güvenliğinsağlanması amacıyla giderlerin belirlenmesi kuralları hak-143


kında talimatlar ve diğer yasal belgelerin hazırlanması veonaylanması,• Zorunlu devlet sosyal sigortası, emeklilik haklarına ilişkinfinansal denetimin yapılması, emeklilik hakkının tanınmasıve ödenilmesi,• <strong>Sosyal</strong> sigorta ödemelerinin miktarı ve verilme kurallarıhakkında sigorta edenlerden belge (arayış) talep etmek,• Yetkileri kapsamında zorunlu devlet sosyal sigorta kaidelerineuyulması için sigorta edenlerin denetimi,• Yasaya uygun olarak zorunlu devlet sosyal sigortası kaidelerineuymayan işverenler hakkında yargı işlemlerini başlatmak,• Zorunlu devlet sosyal sigorta hakları ödenilmedikçe veyaödenilmesi geciktirildiği takdirde sigorta edenlerin hesaplaşmave diğer hesapları aracılığıyla bankadan yapılan işlemlerindurdurulması ve fona olan borç miktarının bankanezdinde bulunan hesaplardan alınması,• Ödeme gücü olmayan sigorta edenlerin faaliyetinin durdurulmasıve malvarlığının satılması yolu ile zorunlu devletsosyal sigorta hakkı borçlarının ödenilmesi mahkemededava açmak,• Teşkilat yapısından, hukuki formasından ve mülkiyet şeklindenbağımsız olarak, bütün tüm tüzel kişilerden vetacirlerden devlet sosyal sigortasına ait bilgi ve belgelerisenetleri talep etmek,• Fonun yerel organlarından yapılan işler hakkında raporalmak, onların faaliyetini incelemek ve uygun kararlaralmak, fonun bütçesinin hazırlanması için ilgili birimlerdenlazım olan bilgi ve belgeleri almak,• Đşveren ve işçilerden sosyal sigorta sisteminde bireysel kayıtsistemine yönelik sigorta girişlerinin zamanında yapılmasınıtalep etmek ve sigorta girişleri hakkında verilenbilgilerin doğruluğunu kontrol etmek, bu kurallara aykırı144


davrananlara ilkinde yazılı uyarı ve sonraki hallerdegereken tedbirlerin almak,• Fonun bütçesinden maliyeleştirilen işlemler hakkında ilgilibirimlerden rapor almak, yasaya uygun olarak icrasızorunlu emir ve talimatlar vermek ve yasada belirlenmişdiğer işlemleri yapmak.B- <strong>Sosyal</strong> Sigortaların Temel ĐlkeleriGelirin dayanışma ve yardımlaşma ilkeleri çerçevesinde yenidenpaylaşımı öngören sosyal sigortalar, kişilerin yarını düşünebilecekkadar güçlü olmayacağı düşüncesinden yola çıkarak, onlarınkorunmasını sağlamak için uygun yasal düzenlemeler getirmektedir.Bir kamu hizmeti olarak örgütlenen sosyal sigortaların temelilkelerden hareket ederek bu korumayı sağlaması gerekir.Azerbaycan <strong>Sosyal</strong> Sigortalar Yasasında ilkeler belirlenmişolup bu yönde hareket edilmesini öngörmektedir. Özellikle sosyalsigorta ilkelerini temel olarak koruyan Azerbaycan Anayasasındatemel insan hak ve özgürlüklerine ve sosyal güvenliğe yer verilerekdevletin yüksek amacının insan ve vatandaş hak ve özgürlüklerininsağlanması olduğu açıkça ifade edilmiştir. 4651- <strong>Sosyal</strong> Sigortanın Devlet Teminatı ĐlkesiGenellik ve ekonomik güvence sağlama ilkeleri sonucu olaraksosyal güvenliğin kişiler ve sosyal riskler açısından uygulamaalanı genişlemiştir. Bu ise yapılan sigorta yardımlarının artmasınaneden olmuş ve sosyal güvencenin finansman sorununu ortayaçıkarmıştır. Devlet toplumun büyük kesimini ilgilendiren bir konudaeli kolu bağlı bir şekilde beklememeli ve gerekli finansmanihtiyacını sağlamalıdır.Devlet sistemin koruyucusu ve işleyişini sağlayan merkeziotoritedir. Sistemin düzenli olarak işleyişi için gerekli yasalarınçıkarılması ve idari yönetimin sağlanması devletin kontrol ve465REHĐMLĐ, Recep; Azerbaycan Yönetim Sistemi, Uluslararası <strong>Sosyal</strong> AraştırmalarDergisi, Cilt 2, Sayı 9, Ordu, 2009. s. 377-386145


idaresindedir. Yasal düzenlemelere çerçevesinde gerektiği zamanlardakendi bütçesinden sistemin işleyişi için mali destek sağlayacaktır.Özellikle emeklilik (pensiya) sigortalarında üç basmak olanfinansmanın bir kısmı devlet bütçesinden karşılanmaktadır.1462- <strong>Sosyal</strong> Sigortanın Genelliği Đlkesi<strong>Sosyal</strong> Sigorta ülkede yaşayanların mutluluğu ve bu mutluluğusürdürebilmesi için gelecek garantisi olarak görülmektedir. Buanlamda sosyal sigorta sisteminin toplumun tüm birimlerineyaygınlaştırılması ülkede sosyal güvenlik sisteminin gelişimi yönündeve dolayısıyla çalışanların korunması çerçevesinde bir gelişmegöstermiştir.Aslında genel olarak sosyal güvenliğin temel ilkesi olangenellik ilkesi sosyal güvenliğin toplumun tüm birimlerine ulaştırılmasıve kapsaması şeklinde ifade edilebilir. Başlangıçta sadeceçalışan işçilerin korunması amacıyla kullanılan bu ilke günümüzdeinsan haklarının ve sosyal devlet anlayışının ön plana çıkması ileişçi statüsünün terk edilmesine sebep olmuş ve mutlak bir anlamkazanmıştır.Dayanağını 1948 tarihli insan hakları bildirgesinden alangenellik prensibi doğrultusunda, gelir düzeyi belirli bir sınırın altınadüşen herkesin, sosyal güvenlik sistemlerinin sağladığı haklardanyararlanma hakkı tanımakta ve ülke bazında vatandaşların tamamınıkapsamayı amaçlamıştır. Ülkemizde yaşayan insanların çokbüyük ve farklı kesimlerini kendi kapsamında birleştiren <strong>Sosyal</strong>Sigortalar Yasası bu amaçla genellik ilkesini temel ilkeler kapsamınadâhil etmiştir.3- Çalışanların Çalışma Gücünün Kaybı Halinde <strong>Sosyal</strong>Sigortanın TeminatıĐşçinin, çalışma gücünü etkileyen ve çalışan kişinin çalışmagücü kaybı hallerinde bu olaylara karşı, sosyal sigorta tekniğidevreye girmektedir. Çalışan kişileri koruma anlayışı çerçevesindetoplumun önemli bir kesimine ekonomik güvence sağlanması içinsosyal sigorta araçları ile çağdaş sosyal güvenlik sistemimizin temelhedefi olmuştur.


4- Eşitlik Đlkesi<strong>Sosyal</strong> sigortanın koruma alanında faydalanan kişilerarasında hak eşitliği sağlamaktadır. Diğer bir ifadeyle sosyal korumadaeşitlik sağlanması söz konusudur. Azerbaycan Anayasasının25. Maddesi gereğince, “devlet herkesin ırkına, milliyetine,dinine, diline, cinsiyetine, kökenine, ekonomik ve sosyal durumuna,mesleğine, siyasi inancına; siyasal partilere, sendikalara ve diğersosyal birliklere üyeliğine bakmaksızın haklarının ve özgürlüklerinineşitliğini temin eder”. 466 Anayasa maddesi eşitlik ilkesinintemeli olarak gösterildiğinden, ülkede yaşayan kişilerin dili, dini,ırkı, rengi, cinsiyeti, siyasi görüşleri gibi nedenlerle yapılacak biraleyhe ayırımcı işlem her zaman eşitlik ilkesi kapsamında değerlendirilmiştir.Eşitlik ilkesinin özü itibariyle bir birine bağlı iki yönüolduğu, birincisi genel anlamda herkesle ilişkili olarak eşit davranmayükümlülüğü, ikincisi ise ayırımcılığın yasak olmasıprensiplerini kendinde birleştirmiş olduğu kanaatindeyiz.Đnsanların doğuştan eşit olarak bir takım hak ve özgürlükleresahip olduğunu kabul eden Anayasa, hak ve özgürlükleri güvencesizbırakmamış, bunların korunması için özel bir mekanizma kurmuştur.Anayasanın 26. Maddesi genel olarak hak ve özgürlüklerinkorunmasına ilişkindir. Herkesin kanunla yasaklanmayan usul vevasıtalarla kendi hak ve özgürlüklerini savunma hakkı ve dahası da,herkesin hak ve özgürlüklerinin korunmasını güvence altınaalınması düzenlenmiştir. (A.Y. m. 26/11).Devlet organlarının Anayasada sayılan temel hak ve özgürlükleresaygı göstermesi gerektiği, Anayasada yer alan hak veözgürlüklerin kötüye kullanılamayacağı mutlaktır. Temel hak veözgürlüklerin kullanılmasının sadece olağanüstü hal ve sıkıyönetimzamanlarında kısmen ve geçici olarak durdurulabileceği gibi hususlarise 71. maddede hükme bağlanmıştır. 467466ERGÜL, Ozan-ABDULLAYEV, Cavid; Azerbaycan Cumhuriyeti Anayasası,Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt: 47 Sayı: 1, Ankara, 1998, s.229467GÖNENÇ, Levent; Azerbaycan Anayasası Üzerine Notlar, Ankara ÜniversitesiHukuk Fakültesi Dergisi, Cilt: 47, Sayı: 1, Ankara, 1998, s. 198147


5- Zorunluluk Đlkesi<strong>Sosyal</strong> Sigorta sisteminde zorunluluk ilkesi önemli yer tutmaktadır.Dünyanın sayılabilen çok ülkesinde bu ilke toplumsaldayanışma prensibine dayandırılarak sosyal sigortanın temel ilkelerindenbiri olmaktadır. Bu durumda ülkede işçi ve işverenlerzorunlu olarak prim ödeyecek ve aynı zamanda bağımsız çalışanlarda zorunlu olarak bu ilke kapsamında prim ödeyerek sosyalgüvenliğin tek çatısı altında toplanmış olacaklar.Zorunluluk ilkesi hem işveren, hem de çalışanlar açısındantemel ilke olarak önemlidir. Özellikle çalışanlar için sigortalı olmaksadece kişi açısından sadece bir hak değil, aynı zamanda yükümlülükolacaktır. Kişi kendi iradesiyle değil zorunlu olarak çalıştığıyerde sigortalı olma hakkı kazanacak, bu haktan vazgeçemeyecekve her iki taraf da yasada belirlenen ölçülerde primlerinödenmesine katkı yapacaklardır.Bağımsız çalışanlar da zorunluluk ilkesi kapsamına tabitutulmuş olup, onların da geleceğini güvence altına almak açısındanve fona ödenecek sigorta primlerinin miktarı açısından önemlidir.Ayrıca herhangi bir sebeple yaşlılık döneminde devlet yardımınamuhtaç olarak devleti ek mali yükümlülük altına sokmaması içinçalışma gücünün yerinde olduğu bir dönemde sosyal sigorta primiödettirilmektedir. Vatandaşların prim ödeyerek geleceğini güvencealtına alması emeklilik devrinde insanları kuşkusuz muhtaçolmaktan veya devletten yardım alabilme beklentisinden kurtarmaktadır.4686- Sivil Toplum Örgütlerinin Đştirakinin TeminiGünümüzde birçok ülkede sivil toplum örgütlerinin sosyalpolitikanın sosyal yapıya müdahale araçlarından biri haline geldiklerinisöylemek mümkündür. <strong>Sosyal</strong> politika açısından demokratikhakların elde edilmesi, ekonomik açıdan bireyler ve sınıflar arasındaoluşan dengesizliği gidermeye yönelik politikaların geliştirilmesigibi iki temel işlevi olan sivil toplum örgütleri devletin yetersiz468ALĐYEV, Mayis; Pensiya Đslahatının Geçirilmesi XXI. Esr Gocalarını SosialBelalardan Hilas Edecektir, BDU Haberleri, Sosial Siyasi Elmler Seriyası,2000, No: 3-4, s. 115-119148


kaldığı durumlarda politikalar üreterek ya da baskı oluşturarak bazısosyo-ekonomik hakların elde edilmesinde önemli bir rol üstlenebilirler.469Sivil toplum örgütlerinin sosyal hayatı düzenleme açısındanönemli roller üstlenecekleri ve politik tartışma ortamını etkileyereksosyal politika alanında farklı alanlarda faydalı olacakları söylenebilir.Bu nedenle sosyal sigortanın idaresinde sivil toplum örgütlerininiştirakinin temini ilkesinin ülkemizde sosyal sigortanın kapsamıalanında bulunan problemlerin halline yasal düzenlemeyle dâhiledilmesi çok isabetli olmuştur. Bu ilke doğrultusunda vatandaşlarınkendi ve toplumsal menfaatleri açısından birlik tablosu sergileyerekdevlet işlerinin idaresinde kendisi veya vekil göndere-rek devletbirimlerine müracaatta bulunmak ve kurumlara bireysel ve kolektifşekilde müracaatlar göndermek anayasal haklar çerçevesindedir.Sendikalar ve özel meslek kuruluşlarının, maluller, gaziler,şehit aileleri toplumsal birlikleri teşebbüsü ile birçok kanun ve yasaldüzenlemeler yapılmıştır. Örneğin, “Gaziler (Veteranlar) Hakkında”,“Malullüğün Önlenmesi, Malullerin Rehabilitasyonu Ve <strong>Sosyal</strong> GüvenliğiHakkında”, “Şehit Đsminin Korunması Ve Şehit AilelerineYapılan Ayrıcalıklar Hakkında” kanunlar örnek teşkil etmektedir.<strong>Sosyal</strong> sigorta konuları ve zorunlu sosyal sigorta kurallarının oluşturulmasıaşamasında kanun taslakları çalışmalarında çalışanlarınmenfaatlerini her zaman ön planda tutan sendikaların rolü büyüktür.470IV- SOSYAL GÜVENLĐĞĐN UYGULAMA BĐÇĐMĐ, FĐNANS-MANI VE KAPSAMIA- <strong>Sosyal</strong> Güvenliğin Uygulama Biçimleri469Abdulkadir ŞENKAL Küreselleşme, <strong>Sosyal</strong> Politikanin Dönüşümü Ve SivilToplum Örgütleri, Đstanbul Üniversitesi, <strong>Sosyal</strong> Siyaset Konferansları Dergisi,45. Kitap, 2003. Erişim Tarihi: 05.11.2009, http://www.sosyalsiyaset.com/documents/kuresellesme_sp_donusumu.htm,470ALĐYEV, 2007, s. 124-125149


Günümüzde tatbik edilen sosyal güvenlik araçlarını merkezive yerel araçlar gibi de ayırmak mümkündür. <strong>Sosyal</strong> Güvenliğinuygulama biçimleri aşağıda sıralanmıştır: 4711- Zorunlu Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigortası“<strong>Sosyal</strong> Sigorta Hakkında” 18 Şubat 1997 tarihli kanundasosyal sigortanın açık tanımı yer almamaktadır. Ancak, bu kanununzorunlu devlet sosyal sigortasını yasal olarak belirlenmiş çerçevedekişilere sosyal sigorta hadisesi ortaya çıktığı durumda kaybedilmişkazançlarının, ek giderlerinin tazminine göre uygulanan hukuki,iktisadi ve teşkilatı tedbirler sistemi gibi karakterize etmek mümkündür.Аzerbаycаn Cumhuriyetinde faaliyet gösteren mülkiyetinden,teşkilatı ve hukuki şekline bakmadan, Аzerbаycаn veya yabancı devletyasalarına göre kurulan müessese, idare ve teşkilatlar, şubelerive temsilcilikleri, seçkili organlar, aynı zamanda kendisi veya başkasıiçin pirim ödeyen diğer şahıslar tarafından çalışanlar sigortaedilir.2- Bütçe Hesabına <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Sоsyаl güvenliğin ikinci merkezi birimi gibi bütçe vesaitlerihesabına devlet sоsyаl güvenliği olup, sosyal güvenliğin sağlanmasıdevlet bütçesinden karşılanacaktır. Bütçe hesabı sosyal güvenlikbiçimi yasamada kesin olarak belirlenir, bu kesime devlet teminatıverilir ve sosyal harcamaların maliyeleştirilmesi yasalarla düzenlenir.Günümüzde genellikle zorunlu sosyal sigorta kapsamınagirmeyen, çalışmayan nüfusun tamamı bu kanun kapsamındadeğerlendirilir. <strong>Sosyal</strong> sigorta kapsamına girmeyen sosyal güvenlikaraçları olarak; sоsyаl muavenetler (zorunlu sosyal sigorta vesaitihesabına karşılanan sosyal muavenetler istisnadır), devlet sоsyаlyardımı, yasada öngörülen tazminat ödemeleri, malullere evdesosyal hizmet, sosyal hizmet müesseselerinde yarım stаsiоnаr 472 vetам stаsiоnаr 473 hizmet; malullerin istihdamının temini, protez-471ALĐYEV, 2007, s. 63-65472Yarı stasionar tedavi hasta belirli zaman diliminde hastanede bulunmakzorundadır, örneğin gece veya gündüz veya günün belirli bir saatleri473Tam stasionar yatılı tedavi150


ortopedik yardım, ilaç yardımı, yaşlı vatandaşların ve malullerin vediğer şahısların sanatoryum ve kurort tedavisi, çocukların çocukmüesseslerinde bakılması ve muhtelif sosyal ayrıcalıklar ve s. <strong>Sosyal</strong>güvenlik araçları sosyal güvenlik hadisesi gerçekleştiği taktirdebütçe hesabına takdim olunur. Yardımlar Emek ve Ahalinin Sоsyаl<strong>Güvenlik</strong> Bakanlığının rayon sosyal güvenlik merkezleri, sıhhiye,istihdam merkezleri ve s. birimler tarafından takdim edilir.3- <strong>Sosyal</strong> Güvenliğin Karma BiçimiBGünümüzde sosyal güvenliğin üçüncü biçimi karma sistemolarak nitelendirilmektedir. Karma biçim günümüzde faal olan diğersistemlerin malik olduğu niteliklere sahip değildir. Bu durumdasosyal güvenlikten faydalanacak olan vatandaşlara hem birinci hemde ikinci biçim uygulanacaktır. Bu durumda bazı durumlarda sosyalgüvenlik fonunun vesaitleri ve bazı durumlarda bütçe vesaitlerindenistifade edilecektir. Örnek olarak, ordu mensupları ve hususi rütbelişahıslar için emeklilik uygulamasın gösterebiliriz. Bu durumunşamil olunduğu şahısların kapsamını genişletmek mümkündür.Azerbaycan Cumhuriyeti Millet Meclisi üyeleri, hâkimler, savcılıkçalışanları, devlet memurları vb. bu guruba dâhildirler. Đş Sözleşmesi474 kapsamında zorunlu sosyal sigortaya tabi çalışan diğervatandaşlar gibi, onlar da sigorta olunan şahıslar niteliği taşıdığıiçin zorunlu devlet sosyal sigorta usulünce sosyal güvenliğin tümnevilerinden faydalanırlar. Aynı zamanda yaptıkları faaliyetlerinönemini dikkate alarak devlet ayrıca bütçe vesaiti hesabına hâkimlerintedavisi için her yıl nakit para yardımı, diğer şahıslara oranladaha yüksek emeklilik maaşı, sanatoryum-kurort tedavisi ve sosyalmuavenetlerin ayrı-ayrı nevilerinden yararlanmaktadırlar. <strong>Sosyal</strong>adalet prensibine ve diğer ilkelere aykırılık taşıyan bu düzenleme veuygulama toplum fertleri arasında ayrıcalığa neden olduğu kanaatinitaşımaktayız.4- Sоsyаl Güvenliğin Yerel BiçimiYerel sosyal güvenliğe ilişkin düzenlemeler olarak sоsyаlgüvenliğin yerel biçimleri gösterilebilir. Yerel yönetimlerin bu anlamdafaaliyetleri önemlidir. Yerel yönetimler sosyal yardım ve hizmet474Eмeк mukavelesi151


tedbirleri öngörülen şahısların yardım ve nevilerinin ve bunlarailişkin kuralları belirlemektedirler. Günümüzde yerel yönetimlerinhedefe en çabuk ulaşması sosyal risklere en çabuk müdahale etmebakımından geliştirilmesi gereklidir.B- <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sisteminin Finansmanı ve Primler1- <strong>Sosyal</strong> Sigortalar Sisteminin Finansmanı<strong>Sosyal</strong> güvenlik kurumlarının finansal açıdan gelirlerininsürekliliği ve bu sürekliliği koruyarak istikrarlı bir şekilde kaynaklarınverimli kullanması sosyal güvenlik hizmetinin sürekliliğinisağlayacaktır. Neticede sistemin etkin bir şekilde işleyişinin sağlanmasıve beklenen hizmeti verebilmesi sağlam bir finansman yapısınasahip olmasıyla mümkün olmaktadır. 475<strong>Sosyal</strong> güvenliğin gelir kaynakları iki ayrı temel düşüncedenhareketle belirlenmektedir. <strong>Sosyal</strong> güvenliğin bir toplum sorunuolarak görülmesi anlayışından yola çıkılarak kişilerin sosyalgüvenliğinin sağlanılmasını devlete yükleyen birinci görüş, sosyalgüvenliğin her şeyden önce bireye ve bireysel sorumluluk bilincinedayandıran ikinci görüşten kesin olarak ayrılmaktadır. Bireyselsorumluluk ön plana çıkınca, bireyin kendisinin ve ailesiningüvencesini devletten önce düşünmesi gerektiği ve bunun sonucualarak da finansman kaynağının işçi ve işveren tarafından sağlanmasıgerektiği vurgulanmaktadır. 476Zorunlu devlet sosyal sigortasının finansman kaynaklar “<strong>Sosyal</strong>Sigorta Hakkında Kanun”un 20. maddesinde belirlenmiştir.Maddede fonda toplanacak olan finansmanın kaynakları aşağıdakişekliyle sıralanmıştır:• Zorunlu sosyal sigorta primleri,• Devlet bütçesinden ayrılan finansman,• Ceza ve müeyyideler sonucu toplanan maddi varlık,475ÇELĐKOĞLU, Đlyas; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sistemlerinin Finansman Yöntemleri veTürkiye Uygulaması, Uzmanlık Tezi, DPT: 2355, Ankara, 1994, s. 57–59476GÜZEL-OKUR-CANĐKLĐOĞLU, 2008, s. 67; ALPER, Yusuf; “1990’lı YıllarınBaşında Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sisteminin Karşılaştığı Temel Problemler”,Đşveren Dergisi, Cilt; 4, Sayı: 6, 1990 s. 4152


• Dinlenme ve tedavi evleri ücretleri,• Banka kredileri,• Yasada belirtilmiş olan diğer gelirler,2- Finansman Yöntemi<strong>Sosyal</strong> sigorta sistemlerinin finansmanı ülkeden ülkeye önemli farklılıklargöstermekte olup, hatta maliyetin dağılımı da aynı ülke içinde de programdan programa dadeğişebilmektedir. Avustralya, Danimarka, Đsveç gibi ülkelerde sigorta maliyeti devlettarafından karşılanır. 477 Primli rejim uygulayan ülkelerin yaklaşık yarısı “üçlü finansmansistemi” ne sahiptir. Bu sistemde; sigortalı, işveren ve devlet finansmana katılır 478 .<strong>Sosyal</strong> güvenlikte uzun vadeli denge kurmayı amaçlayan "kapitalizasyon" yöntemifon oluşturma prensibine dayanmaktadır. Bireysel veya toplu olarak kurulması mümkün olanbu fonda işveren veya kişinin ödemiş olduğu primler şahsi veya toplu hesaba geçmektedir. Buyöntem sosyal dayanışma ve risklerin bireyler arasında dağılımını terk ettiği için sosyalgüvenlik sistemlerince terk edilmiştir 479 . Fonların işletilmesinde devlet müdahalesininolmadığı durumda kapitalizasyon yönteminin etkin olarak uygula-nabileceği söylenmektedir.Kapitalizasyon yönteminin uygulanması sonucu oluşan fonların sosyal gelirlere karşılık teşkiletme, sermaye teşekkülü ve iktisadi amaçlı yatırımları artırma, iktisadi konjonk-türe istikrarkazandırma, primler ve sosyal gelirlere istikrar sağla-ma, sosyal sigortalara gelir getirme vesosyal amaçlı yatırımları artırma gibi birçok fonksiyona sahip olduğu davurgulanmaktadır. 480Diğer sistem dağıtım yöntemi sistemidir ki, aktif olarak prim ödeyenlerin pasifleresağladığı faydaların, gelecekte emekli olduk-larında aynı düzeyde fayda sağlamasınıamaçlamaktadır. Bir yılın gelirleri ile aynı ya da bir sonraki dönemin giderleri karşılanır vebir dönemde sağlanan faydalar, aynı dönemde toplanan primlerle finan-se edilmektedir. 481 Buyöntem, aktif olarak prim ödeyenlerin pasif-lere sağladığı faydaların, gelecekte emekliolduklarında aynı dü-zeyde fayda sağlamasını amaçlamakta ve bir yılın gelirleri ile aynı ya dabir sonraki dönemin giderleri karşılanır ve bir dönemde sağlanan faydalar, aynı dönemdetoplanan primlerle finanse edil-mektedir. 482 Özellikle hastalık ve analık sigortaları gibirisklere karşı güvence sağlayan sigorta kollarına uygun düşmekte ve kapitalizasyonyönteminin sakıncaları da dikkate alınarak yaşlılık ve sakatlık hallerinde de dağtımyöntemine başvurulur. 483477BALCI, Selçuk; “<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, Devlet, Haklar.,” <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> DünyasıDergisi Yıl:4, Sayı:10, Nisan, Ankara. 2001, s.92478ŞAKAR, Müjdat; <strong>Sosyal</strong> Sigortalar Uygulaması, Đstanbul, 2009, s. 64479GÜZEL-OKUR-CANĐKLĐOĞLU, 2008, s.71-72480DĐLĐK, Sait, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara.1992:248-255. TOBB (1994): <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Özel Đhtisas Komisyonu Raporu,2. Baskı, TOBB Yayınları No: 264, Ankara. 1992. s. 80481DĐLĐK, Sait; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara, 1992, s. 292482GÜNEŞ, Đsmail-YAKAR, Soner, “<strong>Sosyal</strong> Sigorta Finansman Yöntemleri ve Türkiye’de <strong>Sosyal</strong> SigortaKurumlarının Finansman Yöntemlerinin Değerlen-dirilmesi”, Çukurova Üniversitesi <strong>Sosyal</strong> BilimlerEnstitüsü Dergisi, Cilt 13, S. 2, Adana. 2004, s. 134483GÜZEL-OKUR-CANĐKLĐOĞLU, 2008, s.75153


Her iki yöntemlerden birinin diğerine tercih edilmesi söz konusu olabileceği gibikarma yönteme de başvurulabilir. 484 Küresel-leşmenin de etkisiyle karma şekilde uygulanansosyal güvenliğin değişik şekilleri ortaya çıkmıştır. Dünya ülkelerinden Bolivya, Şili, Meksikave Kazakistan gibi ülkelerde tamamen kapitalizasyon yöntemi uygulanmaktadır. Her nekadar sosyal güvenliğin kısıtlan-ması ve finansman açısından ortaya çıkardığı sorunlartartışılsa da, özellikle gelişmiş ülkeler uygulamakta oldukları dayanışma pren-sibine dayanandağıtım sisteminden vazgeçmek niyetinde değiller-dir. 485Emeklilik hakkında Azerbaycan Cumhuriyetinin mevzuatıbütçe (baza), sigorta ve yığım (fon) hisselerinden ibaret olmaklaüçayaklı emeklilik teminatını öngörmektedir. Devlet sosyal sigortasisteminde bireysel kayıt sistemini gerçekleştiren Azerbaycan <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> Fonu tarafından her bir şahıs için kayıt dönemince daimi,değişmez sosyal sigorta numarası ile “ferdi hesap” adı altındabireysel şahsi hesap açılmaktadır.Ülkede kurulmuş yeni sigorta-emeklilik sistemi çerçevesindeemeklilik ücretinin baza ve sigorta hisselerinin belirlenmesi veartırılması mekanizmleri uygulanmıştır. Emeklilik sisteminin fi-nansmanı üçhisseden oluşmaktadır. Bütçe (baza) hissesi devlet tarafından karşılanan, sigorta ve yığımhisseleri ise sigorta olunan şahsın kurum nezdinde açılan bireysel zorunlu sigorta hesabınınalt hesaplarıdır. Baza (bütçe) hissesi emekliliğin birinci ayağı olarak sosyal güvenliğin devlettarafından karşılanacak hissesidir.Sigorta hissesi emekliliğin ikinci ayağı olarak bireysel hesa-bın sigorta hissesindetoplanan finansmanın emeklilik yaşı aylarının sayına oranı şeklinde hesaplanan miktardır.Bireysel hesabın sigor-ta hissesinde kayda alınmış emeklilikkapitalinin beklenilen emek-lilik ödenişi aylarının sayına oranışeklinde hesaplanır. Cumhur-başkanı tarafından belirlenen oranlarauygun olarak sigorta olunan şahıslar üzere ödenilmiş ve emekliliğinsigorta hissesinin hesaplan-ması için açılan, zorunlu devlet sosyalsigortasının kayda alındığı bir hesaptır.Yığım hissesi (fon)–emekliliğin üçüncü ayağı olarak bireysel hesabın yığımhissesinde toplanan, finansmanın emeklilik yaşı aylarının sayına oranı şeklinde hesaplananmiktardır. Bu hesap adına hesap açılan sigortalılar tarafındanödenilmiş ve emekliliğin yığım hissesinin hesaplanması için dikkate484GÜZEL-OKUR-CANĐKLĐOĞLU, age. s.71485MÜRŞÜDOV, Rüfet; Harici Ülkelerin Pensiya Teminatının Spesifik Hususiyetleri,Geçit Dövründe Azerbaycan Respublikasında Devlet Ve Hukuk KuruculuğununAktüel Problemleri, 15 Sayı, Bakü, 2006. s. 119-120; DEGTAR,Lyudmila; Vıvodı Đz Mirovogo Opıta Reformirovaniya Pensionnoga Sistem,“Analtiçeskiy Vestnik Soveta Federatsii FSRF”, No: 1. 2002, s.37154


alınan zorunlu devlet sosyal sigorta haklarının ve aynı zamanda bufinansmanın değerlen-dirilmesinden edilen gelirlerin toplandığı althesaptır.“Emeklilik Hakkında Kanun”a 486 göre emekli aylığının (pen-siyasının) sigortahissesi, o cümleden kanun yürürlüğe girdiği tarihe kadar kazanılmış emekliliğin sigortahissesi ve bireysel hesabın sigorta hissesinde toplanan emeklilik finansmanı yılda bir defadanaz olmayarak ilgili kurum tarafından TÜFE’ ye uygun olarak belirlenir.Üç çeşit emeklilik uygulaması olan mevzuatta yaşa ve malu-liyete göre emeklilikfinansmanın 3 ayağı; bütçe (baza) hissesi, si-gorta hissesi ve yığım (fon) hissesi uygulanır.Yalnız ölüme göre emeklilik sigortasında iki ayak; baza hissesi ve sigorta hissesi geçerlidir.Özellikle emeklilik hakkının mevzuatla belirlenmiş üçüncüayağı olan fon (yığım) hissesinin uygulanmasını gerçekleştirmek kurumunen önemli görevlerinden sayılmıştır. Sigorta-emeklilik sistemindeyığım unsurunun uygulanması en zor aşama olarak ülkedeyatırımlardan, maliye ve kıymetli kâğıtlar pazarının inkişafından vesigorta-emeklilik sistemini etkileyecek diğer unsurlardan asılıdır.Bu nedenle, öncelikle uluslararası tecrübede sosyal sigorta haklarınınbireysel hesabın fon (yığım) hissesine yönlendirilmesi mekanizmlerive toplanan finansmanın idare olunması kaidelerinin uygulanaraksosyal sigorta haklarının bireysel fon/yığım hesaplarınatoplanması önem taşımaktadır.Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası başlangıçta dayanışmamodelini sağlamlaştırılması düşüncesini destekleseler desonraki aşamada fon (yığım) sistemine geçilmesini istemişlerdir. 4873- Finansman Kaynağı Olarak PrimlerZorunlu sosyal sigorta finansmanını zorunlu devlet sosyalsigorta primleri oluşturmaktadır. “<strong>Sosyal</strong> Sigorta Hakkında” kanununilgili bölümünde zorunlu devlet sosyal sigorta hakkı sigortalamakiçin sigortacı kuruma verilen nakit finansmandır. Zorunludevlet sosyal sigorta hakkı emek ödenişine oranla belirlenir vesigorta eden ve sigorta olunanın vesaitleri hesabına ödenilir.(Md. 14)486Emek Pensiyaları Hakkında Kanun487NAĞIYEV- ELĐRZAYEV- GULĐYEV; 2001, s. 134155


Seçim usulü ile işbaşına gelen birimlerde, АzerbаycаnCumhuriyeti veya yabancı devletin yasalarına uygun olarak kurulmuşolan tüzel kişi statüsünde olan müessese, idare ve teşkilatlar,onların şube ve temsilcilikleri ve aynı zamanda başkasını sigortaeden şahıslar için %22 oranında sigorta primi ödenmesi öngörülmüştür.Tarım alanında uğraşan ve tarıma yaralı toprak sahibi insanlarda sigorta primi ödemeleri zorunlu olmuştur. Mülkiyetinde olantarıma yararlı toprakları kullanan şahısların (kurulan tüzel kişilerve aile işletmeleri 488 üyeleri hariç) her biri için toprak ölçümününher hektarına göre ülke üzere belirlenmiş olan minimum aylık emekhakkının: 489• Toprakların 1. Kalite grubuna göre %12 si• Toprakların 2. Kalite grubuna göre %8 si• Toprakların 3. Kalite grubuna göre %4 si• Toprakların 4. Kalite grubuna göre %2 sioranında, sigorta primi ödenmesi yasada düzenlenmiştir. Tarımürünleri üretimi ile uğraşan tüzel kişiler için ise hesaplanmışemeğin ödenişi fonunun 490 %23 miktarında prim hesaplanmaktadır.Aile tarım işletmelerinin her üyesi için ülke için belirlenmiş minimumaylık emek hakkının 491 %6‘ı oranında sosyal sigorta pirimiödenilir.01 Ekim 2005 yılı “<strong>Sosyal</strong> Sigorta Hakkında Kanuna Đlave VeDeğişiklikler Edilmesi Hakkında” kanun yürürlüğe girdi. Yasanıngetirmiş olduğu değişiklikler neticesinde belirli kategoride bulunanvatandaşların suni surette sosyal güvenlik sistemine getirmiş488489Aile kendli/köy teserrüfatı- aile fertlerinin ve onlarla birlikte faaliyette bulunanşahısların bireysel emeği ve mülkiyetinde veya icaresinde (icare-devletemlakinin uzun süreli kiralanması)olan emlak esasında hukuki şahıskurmadan köy yerlerinde üretim ve diğer faaliyetleri birlikte yapmaktır.Minimum emek hakkı olarak ifade edilen asgari ücret mevzuatta en aşağıdüzeyde belirlenir ve az gelirli insanların refahını geliştirmek için her yılmütemadiyen arttırır.490Đşletmede ödenecek toplam brüt maaş491Minimum emek hakkı olarak ifade edilen asgari ücret mevzuatta en aşağıdüzeyde belirlenir ve az gelirli insanların refahını geliştirmek için her yılmütemadiyen arttırır.156


olduğu yük azaltılmış olduğu vurgulanmaktadır. Bu kategoriyetarım ekonomisine yararlı toprakları kullanan şahıslar, işletmecilikleuğraşan şahıslar 492 (sahipkarlar) mülki hukuki mukavele üzereçalışanlar vb. dâhil edilmektedir. Örneğin, tarım ekonomisine uyguntopraklardan yararlanan şahıslar kalite derecesine göre toprağın herhektarına göre ülke üzere emeklilik hakkının hesaplanması için ortaaylık emek ücretinin 493 % 1-% 6 oranına kadar zorunlu sosyal sigortaprimi ödemekteydiler. Değişikliklerden sonra ise, zorunlu sosyal sigortaprimi ülke üzere minimum asgari emek ücretinden hesaplanmayabaşlandı ki, bu da ödenilen primlerin önemli derecede artmasınave primlerle emeklilik ücretinin arasındaki farkı azaltmayasebebiyet verdi. 494Ücret karşılığı çalışanların (ev hizmetlisi, dadı, sekreter, sürücügibi) çalışan kişilerin hesaplanmış aylık maaşının % 20 faizioranında pirim ödenmektedir. Yukarıda saymış olduğumuz kesimiçin her hangi bir gruba ait olduğu hakkında ayrıntı belirtilmemiştir.Ödenecek olan sigorta primlerini işveren onların adınaödeyecektir.Millet Meclisinin kararı ve Cumhurbaşkanı ferman ve serencamları(talimat) ile göreve tayin olunan şahıslar, devlet memurları,seçimle maaşlı görevlerde çalışanlar, ordu mensupları, savcılar, savcıyardımcıları, savcılık tetkikatçıları, iş aktı ile çalışanlar, sözleşmeile görev yapmakta olan ordu mensupları için brüt maaşın (hesaplanmışemek hakkının) % 3’ü oranında prim ödenilir. Bu oran baroüyeleri, noterler, serbest denetçiler (аuditоrlаr) 495 , serbest muhasebecileriçin ise % 20 olarak belirlenmiştir.492Mülkiyetinde köy teserrüfatına/tarıma yararlı toprakları olan toprakmülkiyetçileri kendi kendilerini ve kend/köy teserrüfatına yararlı topraklarıistifade eden emek/çalışma gücüne sahip aile bireylerini (hukuki şahıskuranlardan ve aile-kendli teserrufat biriminden başka) sosyal sigorta priminiödeyen Orta aylık maaşı hesaplanan toplam brüt maaşın işçilerin sayısınabölünmesi ile belirlenir.493Orta Aylık Maaşı; hesaplanan toplam brüt maaşın işçilerin sayısına bölünmesi ilebelirlenir.494MÜRŞÜDOV; Rüfet, Yaşa Göre Emek Pensiyaları, Bakü, 2007, s. 65-66495Denetleyici, müfettiş157


Telif hakkı ödeyen hukuki ve fiziki şahıslar için hesaplanmışolan telif bedelinin % 15 oranında; mülki-hukuki nitelikli akitlerleçalışanlar için gelir kaynağından kesinti yapılmak üzere gelirin %25’i oranında, sigorta primi ödeneceği yer almaktadır.Yabancı ülkelerde bağımlı veya bağımsız olarak faaliyettebulunan ve o ülkede zorunlu sosyal sigorta hakkı ödemeyen vatandaşlariçin Azerbaycan Cumhuriyeti vatandaşları için ülkede belirlenmişminimum aylık emek hakkı 496 dikkate alınmıştır. Ülkede belirlenenminimum aylık maaşın %80’i oranında sigorta primiödenecektir.Ticaret ve inşaat alanlarında bağımsız faaliyette bulunanfiziki şahıslar ülke üzere belirlenmiş minimum aylık emek hakkının%50 faizi oranında, diğer alanlarda bağımsız faaliyetlerde bulunanfizik şahıslar ise %20 oranında olan toplam miktarın;• Bakü şehrinde %100’ü,• Sumgayıt ve Gence şehirlerinde %90’ı• Diğer şehirlerde%80’i,• Đlçe merkezleri, diğer şehirler ve kasabalarda %60’ı,• Köylerde %50 oranında zorunlu sosyal sigorta hakkıödenilir.Sigorta primleri diğer ödenişlerle aynı zamanda, ancak birsonraki ayın 15’den geç olmayarak tam, nakit veya nakit olmadanhesaplaşma kuralıyla ödenmesi gerekir. Telif hakları ödemesiüzerinden yapılan kesintiler hesap yapıldığı tarihten bir sonrakitarihin 15’ne kadar ödenilir. Sigorta primleri ödenilmedikte veyaödemeler geciktiği durumda aşağıdaki şekilde tahsil edilir:<strong>Sosyal</strong> sigorta primi kanunda belirlenmiş yasal süreler zarfındaödenmediği takdirde kurum yasal olarak hesaplanmış prim-496Minimum emek hakkı olarak ifade edilen asgari ücret mevzuatta en aşağıdüzeyde belirlenir ve az gelirli insanların refahını geliştirmek için her yılmütemadiyen arttırır.158


lerin ve uygulanmış cezanın 5 gün içinde ödenmesi için sigorta edeneuyarı göndermektedir.Sigorta primleri ve cezası sigorta eden tarafından uyarıda bildirilmişsürede ödenilmediği halde kurum sigorta edenin cari, dövizve diğer hesaplarından primleri ve tatbik edilen cezayı kurumun hesabınaalınması için banka veya finans kurumuna icra emri niteliğindeSerencam (Talimat) gönderilir.Sigorta edenin hesaplarında yeteri kadar primi karşılayacakmevduat bulunduğu takdirde kurum tarafından gönderilen Serencam(Talimat) banka veya finans kurumu tarafından Serencamın(Talimat) tebliğ edildiği gün uygulamaya konur ve icra edilir.Sigorta edenin döviz hesabına gönderilen ödeme emrine göreMerkez Bankasının belirlediği kur üzerinden hesaptaki paranın %105’i üzerine tedbir konulur ve sigorta edene bilgi verilir. Dövizhesabı sigorta eden tarafından milli paraya dönüştürüldükten sonratahsil edilerek tahsilâtı kurumun hesabına ödenir. Sigorta edenincari, döviz ve diğer hesaplarında yeterli olarak mevduat bulunmadıktaveya sosyal sigorta prim borcunu ve cezasını ödemeye yetmediğidurumda kurum tarafından gönderilen Serencam (Talimat)ilgili bankada bekletilir ve hesaba para akışı olduğu zaman uygulanır.Bu bekletme sonucu 90 gün içinde ödeme olmazsa Serencam(Talimat) iade edilir ve bu Serencam (Talimat) işlevini yitirdiği içinbu borcun tahsili mahkeme yoluyla uygulanır. Ödeme emrine göreborçlunun birkaç hesap üzerinden yanlışlıkla aynı zamanda kesintiyapıldığı taktirde fazladan alınmış miktar derhal hesaba iade edilir.Mecburi devlet sosyal sigortası alanında idare etmeyi sağlayankurumun uygulamış olduğu cezalar sonucu elde edilen gelirlerin%30’unu işçilerin maddi olarak heveslendirilmesi ve maddi-teknolojigücünün geliştirtmesine sarf edilebilme yetkisi vardır.C- <strong>Sosyal</strong> Sigortalar Kanununun Kapsamı1- <strong>Sosyal</strong> Sigortaları Kanununun Riskler Açısından KapsamıĐş Kanununda sosyal sigortanın tanımı işçilerin çalışmailişkileri zamanı yitirdikleri gelirlerinin (maaş, maaşa ilaveler, baş-159


ka ödemelerin, aynı zamanda diğer masrafların) belirlenmiş kaidelerçerçevesinde karşılığının ödenilmesi, onların yitirilmesininönlenmesine ilişkin güvenlik biçimi olduğu şeklinde düzenlenmiştir(Đş.Kan.Mad.304/1).Günümüzde kabul edilen normlar açısından UluslararasıÇalışma Örgütünün 28 Haziran 1952 tarih ve 102 sayılı sözleşmesiulusal hukuklar için bir model teşkil etmekte ve sosyal riskleri listehalinde belirterek bunların tümüne veya bir kısmına sosyal korumasağlanmasını üye devletten istemektedir. Bu riskler; hastalık, analık,sakatlık, yaşlılık, iş kazası ve meslek hastalığı, ölüm (sağ kalanhak sahiplerinin korunması), ailevi yükler, işsizlik olarak sayılmıştır.497Batı ülkelerinin tümü 102 sayılı antlaşmanın tüm risklerinikarşılamış olup, hatta bazı ülkeler; örneğin Yeni Zelanda sosyalgüvenlik sistemi kapsamına doğa risklerini de alarak bu sınırıaşmışlardır. 498 Gelişmiş ülkelerde sosyal güvenlik alanında kazanılmışolan tecrübe ve gelişmeler, bir örnek olarak diğer ülkelere yolgöstermektedir. <strong>Sosyal</strong> güvenlik veya sosyal sigortalar sistemi bulunmayangelişmemiş ülkeler de sistem ve kurumların bulunmayışınarağmen uluslararası tecrübeleri dikkate alarak, ülkede ortayaçıkan sosyal riskleri çözmeye uygun politikalar yürütmektedirler. 499Uluslararası Çalışma Örgütünün 1992 yılından itibaren üyesiolan Azerbaycan Cumhuriyeti hala 102 sayılı sözleşmeyi onaylamamıştır.<strong>Sosyal</strong> güvenlik riskleri olarak 18 Şubat 1997 tarihli “<strong>Sosyal</strong>Sigorta Hakkında Kanun” da riskler sayılmıştır. Bu riskler 500 ;• Yaşlılık;• Maluliyet;• Aile reisinin kaybı;• Çalışma gücünün geçici kaybı, (mevzuatla belirlenmişdönem için);497DĐLĐK; Sait, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, Ankara, 1991, s. 6; BUYANOVA. M.O.-KOBZEVA, S.Đ.-KONDRATEVA, Z.A.; Pravo Sotsialnogo Obespeçeniya,Moskva, 2004, s. 8; TUNÇOMAĞ, 1987, s. 4–5498TUNÇOMAĞ, 1987, s. 5499PĐETERS, Deni; <strong>Sosyal</strong> Güvenliğin Esas Prensipleri, Bakü, 2001, s. 35500ALĐYEV, 2007, s. 30160


• Hamilelik ve doğum;• Çocuğun doğumu;• Çocuğa hizmet;• Defin Yardımı;• Sаnаtоryum-кurоrt tedavisi zarureti;• Đşsizlik (mevzuatla belirlenmiş dönem için);Аzerbаycаn Cumhuriyeti Anayasasının 41. Maddesinde herkesintıbbi yardım hakkı olduğu belirlenmiştir. 501 Diğer yandan 6Ocak 2004 yılında onayladığı Avrupa <strong>Sosyal</strong> Şartının 30. Maddesindeise her bir şahsın yoksulluk ve sosyal dışlanmadan korunmahakkı belirlenmektedir. Bu bakımdan “<strong>Sosyal</strong> Sigorta Hakkında”kanunun 4. maddesi Anayasa ile ĐLO’nun 102 sayılı Sözleşmesi, Avrupa<strong>Sosyal</strong> Şartı ve 20 Şubat 2003 tarihli Cumhurbaşkanı fermanıile tasdik edilmiş “2003–2005 Yılları Đçin Аzerbаycаn CumhuriyetindeYoksulluğun Azaltılması Ve Đktisadi Đnkişaf Üzere DevletProgramı” ile çelişmektedir. Bu nedenle kanunun 4. Maddesine ĐşKazası ve meslek hastalığı, hastalık sigortası, yoksulluk gibi bu üçriskin eklenmesi gerekli olduğu vurgulanmıştır. 5022- <strong>Sosyal</strong> Sigortalar Kanununun Yer Đtibariyle KapsamıYasa Azerbaycan Cumhuriyetine ait alan üzerinde uygulanacakve özellikle bu konuda Đş Kanunu çerçevesinde belirlenenişyerleri belirleyici olacaktır. Hâkimiyet organlarında, gerçek vehükmi şahısların oluşturdukları mülkiyet ve kuruluş biçimi dikkatealınmaksızın ülke toprakları içerisinde yerleşen bütün müesseselerde,idarelerde, kuruluşlarda, bunun gibi bir kuruluş oluşturmadanişçilerle iş sözleşmesi yapılan yerlerde, cumhuriyetin sınırlarıdışında faaliyet gösteren elçiliklerde, konsolosluklarda, uluslararasısularda, Azerbaycan bayrağı taşıyan gemilerde, petrol platformlarındave diğer işyerlerinde bu kanunun geçerli olduğu yasada yeralmaktadır. (Đş.Kan.m.4/1). Kanunun mad. 3/8’e göre işyeri, işçininiş sözleşmesi ile belirlenmiş hakkı ödenerek vazifesine (peşe-mesle-501Azerbaycan Cumhuriyetinin Anayasası, Bakü, Kanun, 2002, s. 22-23502ALĐYEV, 2007, s. 30161


kiş) bağlı olarak işlerini (hizmetlerini) yerine getirdiği yer olaraktanımlanmıştır. 503Yabancılar için de ilgili hükümlerin yer aldığı Đş Kanunu,yabancıların Azerbaycan’da işlettikleri işyerlerinde de uluslararasısözleşmelerden ve karşılıklı anlaşmalardan kaynaklanan kayıtlaristisna edilmekle uygulanacaktır. Madde 5/1.’e göre “AzerbaycanCumhuriyetinin karşı devletlerle, uluslararası örgütlerle imzaladığısözleşmelerde başka bir düzenleme olmadığı taktirde Đş Kanunu,karşı devletlerin, onların gerçek ve hükmi şahıslarının, uluslararasıkuruluşların ve vatandaşlığı olmayan kişilerin AzerbaycanCumhuriyeti üzerinde kurdukları ve mevzuat içerisinde öngörülenşartlarla tescil edilip faaliyet gösteren işyerinde de hiçbir şartkoşulmadan uygulanır” düzenlemesi geniş bir kapsam çizmektedir.Đş kazası ve meslek hastalıkları sigortasının iş kanunu çerçevesindedüzenlenmiş olduğu dikkate alındığında yasanın maddesiönem arz etmektedir. Hem iş kazası ve meslek hastalığı hem dediğer sigortaların yer itibariyle uygulanması bakımından belirlenmesindeĐş Kanunun 5/1 maddesi de dikkate alınacaktır.3- <strong>Sosyal</strong> Sigortalar Kanununun Taraflarıa) SigortalıZorunlu devlet sosyal sigortasının sigorta kurumu (sigortacı),işveren (sigorta eden) ve sigortalı (sigorta olunan) olmak üzere üçtarafı vardır. Yasada sigortacı olarak isimlendirilen sigorta kurumu,yani <strong>Sosyal</strong> Güvenli Fonu ve birimleri yasalarla kendisine belirlikurallar çerçevesinde zorunlu sosyal sigorta işlemini uygulayantüzel kişidir. Sigorta olunanlar ise lehine sigorta yapılan kişilerdir.Yasada zorunlu devlet sosyal sigortasının kapsamına dâhilolan kişiler aşağıdaki şekilde belirtilmiştir:503UŞAN; Muhammet Fatih, Azerbaycan Hukukunda Đş Sözleşmesinin (EmekMukavelesinin)Temel Özellikleri (Türk Hukukuyla Karşılaştırmalı Olarak),Kamu -Đş; C. 8,S. 3, Ankara, 2005, s.162


• Azerbaycan Cumhuriyeti Millet Meclisinin kararı,Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ferman ve Serencamları(Talimat) ile vazifeye tayin olunan şahıslar;• Đş sözleşmesi (emek mukavelesi) ile çalışan AzerbaycanCumhuriyetinin vatandaşları ve vatandaşlığı olmayan şahıslar;• Azerbaycan Cumhuriyetinde maaş alan ve mecburi devletsosyal sigorta hakkı kapsamına giren diğer gelirleri elde edenecnebiler. Ancak bu kapsamda sayılan kişilerin istisnası yasaylabelirtilmiştir. Bu fıkranın istisnası somut olarak yasada düzenlenmiştir.Đstisna olarak;• “Hazar denizinin Azerbaycan sektöründe Azeri, Çıragyataklarının ve Güneşli yatağının derinlik hissesinin birlikteişlenmesi ve petrol hasılatının pay bölüşümü hakkında AzerbaycanCumhuriyetinin Devlet Petrol Şirketi ile Amako Kaspian Si nefthasılatının pay bölüşümü hakkında Azerbaycan CumhuriyetininDevlet Neft Şirketi ile Amoko Kaspian Si Petroleum Limited, BĐ-PĐEksploreyşn (Kaspian SĐ) Limited, Delta Nimir Hazar Limited, DenNorske Stats Olyeselskap A.S., Lukoyl Sehmdar Cemiyyeti,Maktermott Azerbaycan ink., Pennzoyl Kaspian Korporeyşn, RemkoHezer Enerci Limited, Türkiye Petrolleri A.O., Yunokal Hezer, Ltdarasında Sazişin kabul ve tasdik edilmesi, onun yürürlüğe konmasınaizin verilmesi hakkında" Azerbaycan Cumhuriyetinin 02 Aralık1994 tarih 933 nolu Kanunun,• "Hazar denizinin Azerbaycan sektöründe "Şahdeniz"perspektif sahasının araştırılması(kaşfiyatı), işlenmesi ve hasılatıpay bölüşümü hakkında Azerbaycan Cumhuriyetinin Devlet NeftŞirketi ile ARDNŞ Kommersiya Ortak Şirketi, Bi-Pi EksploreyşnLimited, elf Petroleum Azerbaycan B.V., LUKoyl Đnterneşnl LTD,Oyl Đndastriz Đncinirink end Konstrakşn, Statoyl Azerbaycan A.S.,Törkiş Petroleum Oversiz Kompani Limited şirketleri arasında Sazişinkabul ve tasdik edilmesi, yürürlüğe konmasına izin verilmesihakkında" Azerbaycan Cumhuriyetinin 1996 yılı 4 Ekim tarihli 160-IK nolu Kanunu ile tasdik olunmuş anlaşmalar çerçevesinde faaliyetgösteren podratçı ve subpodratçı taraflarda çalışan yabancılar yasakapsamı dışında tutulmuşlardır.• Seçim usulü ödenişli vazifelerde çalışanlar;163


• Ordu memurları ve hususi rütbeli şahıslar (müddetli hakikiordu hizmet ordu memurları istisna olmakla);• Savcılar, savcı yardımcıları, savcılık tetkikçileri• Vergi organlarının işçileri;• Baro üyeleri;• Bireysel olarak işletmecilik ve emek faaliyeti ile meşgulolan fiziki şahıslar mecburi devlet sosyal sigortası kapsamındadırlar.01 Ocak 2006 yılından itibaren yabancıların sosyal sigortahaklarına maliktirler. “Emeklilik Hakkında Kanun”un 3. Maddesinegöre yabancılar ve vatandaşlığı olmayan şahıslar ülke vatandaşlarıile aynı çerçevede emeklilik hakkına sahiptirler. Ayrıca Đş Kanunundada ülkede faaliyet gösteren müesseselerde iş sözleşmesi düzenleyerekçalışan ecnebiler, vatandaşlığı olmayan şahıslar sigortaolunması üçün uygun prim ödemekle sosyal sigorta olunma hakkınamalik oldukları hükmü düzenlenmiştir. (Đş.Kan.Mad.307/2)Sigorta olunanların hak ve görevleri madde 11’de “Sigortaolunanların hukuk ve vazifeleri başlığı altında düzenlenmiştir.Sigorta girişinin talebi, gönüllü sosyal sigorta için sigortacınıbağımsız seçme hakkı, sosyal sigorta ödemelerinin zamanında ödenilmesini,hizmet dökümünü talep etme hakları maddede düzenlenmiştir.Sigorta olunanların görevleri; zorunlu devlet sosyalsigortası üzere kurumda kayda girmek, sosyal sigorta hakkınızamanında ödemek, sosyal sigorta hadisesinin gerçekleştiğini tasdikeden senetleri sigortacıya veya sigorta edene takdim etmek olarakyasada yer almıştır.Azerbaycan Đş Kanununa göre işverenin hammadde ve üretimaraçlarından yararlanmakla kendi evinde işlerini yapan işçilereuygulanacağı da öngörülmüştür. Açık biçimde evde çalışanları kendikapsamına alan yasa gereğince bağımlılık ilişkisi aranmakta veişçiye temin edilen hammaddenin veya üretim araçlarının işverentarafından sağlanması gerektiği belirtilmiştir. 504 Bu durumda bukapsamda çalışan işçilerin <strong>Sosyal</strong> Sigorta Yasası kapsamında504UŞAN; Kamu - Đş; 2005, s.20164


değerlendirilerek bu çalışanların da yasadan yararlandırılacağı veadlarına sigorta primleri ödeneceği kabul edilecektir.b) Sigorta EdenSigorta eden ülkede faaliyet gösteren mülkiyet ve teşkilatıhukukişekline bağlı kalmadan Azerbaycan ve yabancı ülke yasalarınauygun olarak kurulmuş tüzel kişi statüsünde olan işletme,idare ve teşkilatlar, onların temsilcilikleri, seçkili organlar ve aynızamanda kendisini ve başkasını sigorta ettiren diğer şahıslardır.Sigorta eden Azerbaycan Cumhuriyetinde faaliyet gösteren bütünişverenler, aynı zamanda kendini veya başkasını sosyal sigorta edendiğer şahıslardır. 505Yasa Zorunlu devlet sosyal sigorta edenleri;• Tüzel Kişiler (Hukuki şahıslar);• Tüzel kişilerin birimleri, temsilcilikleri veya alt birimleridir;• Yabancı tüzel kişilerin ülkede faaliyet gösteren şube veyatemsilcilikleri;• Seçkili organlar;• Tüzel kişilerin şube veya temsilcilikleri veya strüktürbölmelerinin, aynı zamanda yabancı tüzel kişilerinAzerbaycan Cumhuriyetinde faaliyet gösteren şube veyatemsilcilikleri;• Mülkiyetinde tarım ekonomisine yararlı toprakları olantoprak malikleri;• Şahıs şirketleri ve işletmeler;• Diğer sigorta edenlerÖncelikli olarak işçilerin Đş Kanunu mad. 54’te zorunlu devletsosyal sigorta edilmesi zorunluluk olarak yasada düzenlenmiştir.(Đş505Mecburi Dövlet Sоsial Sığоrtası Üzre Sığоrta Đştirakçılarının Uçоtu Kaydaları,(Madde 2)165


Kan. Mad. 54). Đşverenler işyerinin kayda alınmasından itibaren,bireysel olarak ise işverenler iş sözleşmesini yaptıktan itibaren 1aydan geç olmayarak işçilerin sayını bildirmekle yükümlüdürler.Bireysel olarak işletmecilikle uğraşanlar (işletmeci 506 ) ve faaliyetleuğraşanlar ise şahsen zorunlu devlet sosyal sigorta kaydını yaptıracaktır.Tüzel kişilerin kaydı tutulan DSMF kurumunun organınınarazisinde ve ya arazisinden kenarda faaliyet gösteren birimleri,temsilcilikleri, birimleri var ise, tüzel kişiler hem hukuki unvanlarınınbulunduğu yerde hem de birimlerinin, temsilcilikleri ve birimlerininfaaliyet gösterdikleri bölgede <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu organlarındakayıt altına alınırlar.“<strong>Sosyal</strong> Sigorta Yasasında” tüzel kişilerin hak ve görevlerigenel olarak temel ibarelerle belirtilmiştir. Madde 10’da “Sigortaedenlerin hukuk ve vazifeleri” başlığı altında hak ve görevlerdüzenlenmiştir. Sigorta edenin hakları; “sosyal sigortanın tümformalarında iştirak etmek, gönüllü sosyal sigortanı uygulamak içinsigortacı teşkilatı bağımsız seçmek, sosyal sigorta ve gönüllü sosyalsigorta üzere mukavelelerin uygulanmasını talep etmek,” şeklindedüzenlenmiştir. Sigorta edenin görevleri ise “zorunlu devlet sosyalsigortasını uygulayan sigortacı teşkilatta kayda girmek (ticari tüzelkişiler, yabancı tüzel kişilerin şahısların birim ve temsilcilikleri veişletmecilikle uğraşan fiziki şahıslar istisna olmakla), belirlenmişsüre zarfında sosyal sigorta hakkını sigortacıya ödemek, sosyalsigorta haklarının kaydını tutmak ve bu hakta sigortacıya raporvermek, rapor dönemi faaliyet göstermediği halde sigortacıya raporyerine raporun takdim edilmesi için belirlenmiş süreden geçolmayarak faaliyetin olmaması hakkında dilekçe takdim etmek,yasada öngörülmüş diğer vazifeleri yerine getirmek şeklinde hak vegörevler düzenlenmiştir. Sigortacı teşkilatta kayda girmek şeklindedüzenlemenin istisnası olarak ticari tüzel kişiler, yabancı tüzelkişilerin birim ve temsilcilikleri ve işletmecilikle uğraşan fizikişahıslar gösterilmiştir.Yasada belirlenmiş vergiler, sosyal sigorta hakları ve diğericbarı ödemeler işverenin talimatı ile işçinin emek hakkından506sahipkar166


kesilir. (Đş Kan. m.175/2) Đşveren her işçinin onunla iş sözleşmesibağladığı zaman yasada belirlenmiş kaidede zorunlu olarak sigortalanmasınıtemin etmelidir. Đş sözleşmelerinde işçinin sigortalanması,o cümleden onun ilave sigorta olunup-olunmaması hakkındabilgiler muhakkak gösterilmelidir. (Đş Kan. M.304/2).Đşveren ve işveren birlikleri işçilerin menafilerinin teminolunması ve emek fonksiyonunun yüksek seviyede yerine yetirilmesinemeraklarının artırılması, onların ve aile fertlerinin sosyalmüdafisinin güçlendirilmesi amacıyla emek kolektifini veya onunayrı-ayrı üyelerini yasada öngörülen sigorta biçimlerinden dahaüstün sosyal sigorta olunmasını yapabilirler. (Đş.Kan.Mad 306/4)Đşçilerin sosyal sigorta münasebetlerinin tanzim edilmesibaşlığı altında düzenlenen maddede işçilerin sosyal sigorta olunmasıprensipleri, sosyal sigorta hadiseleri ve onların muayyen edilmesi,sosyal sigorta üzere ödemelerin türleri, sosyal sigortanın iştirakçilerininhak ve görevleri mecburi devlet sosyal sigorta hakkı, ödemelerinverilmesi şartları ve kaidesi, vesaitlerin menşeleri, gönüllü veilave sigorta üzere ödemelerin türleri, aynı zamanda sosyal sigortaalanında diğer münasebetler Đş Kanunu ile, “<strong>Sosyal</strong> Sigorta Hakkında”ve “Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigorta Sisteminde Ferdi Kayıt Hakkında”Azerbaycan Cumhuriyetinin kanunları ve onlara göre kabul edilmişbaşka normatif hukuki akitlerle tanzim edilir. (Đş Kan.Mad.307/1)c) KurumYasa sigorta işlemleri için üç taraf belirtmiştir. Sigortalı olaraklehine sigorta işlemi yapılan kişi öngörmektedir. Đkincisi, sigortaeden olarak yukarıda sayılan sigorta işlemini yapmakla yükümlüolan hukuki ve fiziki şahısları kastetmektedir.<strong>Sosyal</strong> sigortanın üçüncü tarafı ise sigortacı olarak ifadeedilen bu işlemi kurum olarak gerçekleştiren, denetim ve uygulamasınıelinde bulunduran <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu ve onun birimleridir.<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu kendi yetkileri kapsamında zorunlu devletsosyal sigorta haklarının yığılması, diğer sosyal güvenlik için yapılanharcamaların hakkında kaidelerin belirlenmesi ve diğer yasaldüzenlemeler hazırlamak da dâhil olmak üzere birçok hak veyükümlülükleri taşıyan bir kurumdur.167


<strong>Sosyal</strong> Sigortalar Yasası mad. 9’da sigortacının hak ve görevleriaçıklanmıştır. Maddenin 1. fıkrasında kurumun hakları yeralmaktadır. “Bütün sigorta edenlerden zorunlu devlet sosyal sigortasıüzere işçilerin sigorta edilmesini talep etmek, sosyal sigortaödemelerinin miktarı ve verilme esasları hakkında sigorta edenlerdendilekçe almak, zorunlu devlet sosyal sigortası kaidelerinesigorta edenler tarafından uyulmasını kontrol etmek, gönüllü sosyalsigorta mukavelesi üzere yükümlülüklerin icrasını talep etmek,yasada öngörülmüş diğer hakları gerçekleştirmek” şeklinde düzenlenmiştir.Đkinci fıkrada ise, “Düzenli ödeme gücünü temin eden tedbirleralmak, sosyal sigorta ödemelerinin zamanında hesaplanıpödenilmesini temin etmek, gönüllü sosyal sigorta mukaveleleri üzereyükümlülükleri zamanında ve tam olarak icra etmek, yasada dikkatealınmış diğer görevleri gerçekleştirmek” şeklinde tanımlama yapılmıştır.Kurum hakkında yukarıda geniş açıklamalara yerverilmiştir.168


ÜÇÜNCÜ BÖLÜMSOSYAL SĐGORTA TÜRLERĐÜlkede var olan sosyal sigorta sistemi prensip olarak ikiyeayrılmaktadır. Birincisi “Emeklilik <strong>Sistemi”</strong> olarak adlandırılanuzun vadeli sigorta dalları, diğeri ise kısa vadeli sigorta türleriolarak diğer sigorta türleridir.Azerbaycan’da “Emeklilik <strong>Sistemi”</strong>ni oluşturan uzun vadelisigorta türleri sosyal güvenlik sistemi içinde özel niteliğe sahiptir.Öyle ki sosyal güvenlik sistemi denildiği anda akla gelen ilk kavram“Emeklilik <strong>Sistemi”</strong> anlayışıdır ki, ülkede “Pensiya <strong>Sistemi”</strong> diyeadlandırılmaktadır. Uzun vadeli sigorta türleri olarak yaşlılık, ölümve maluliyet sigortaları emeklilik sistemini oluşturmaktadır. Diğersigorta araçları; çalışma gücünün geçici kaybı, hamilelik ve doğumsigortası, çocukların doğumu sigortası, ölüm sigortası, sigortaolunanların sanatoryum-kurort tedavisi zarureti ve işsizlik sigortasıolarak belirlenmiştir.I- UZUN VADELĐ SĐGORTA TÜRLERĐ/PENSĐYA SĐSTEMĐYukarıda da belirttiğimiz üzere “emekli aylığı” olarak adlandırılansigorta türleri ülkede emeklilik sistemini oluşturarak vekendi bünyesinde yaşlılık, ölüm ve maluliyet sigortalarını barındırmaktadır.07 Şubat 2006 Tarihli “Emeklilik Hakkında Kanun” iledüzenlenen uzun vadeli sigorta dallarına ilişkin hakların kazanılmasıve temini bu yasada yer almaktadır. Uzun vadeli sigorta türleri“Azerbaycan’ın Pensiya <strong>Sistemi”</strong>ni oluşturmaktadır. “Pensiya <strong>Sistemi”</strong>kelime anlamıyla “Emeklilik <strong>Sistemi”</strong>ni karşılamaktadır.Eski Sovyet literatüründe emeklilik sistemi ve emeklilikhaklarının, yanı emekli aylığının sosyal güvenlik sistemi içinde hangiyere ve niteliğe sahip olduğu çok tartışılmıştır. Özellikle sosyalgüvenlik hukukunun esasını uzun vadeli sigorta dallarına ilişkin169


toplumsal münasebetlerin teşkil etmesi üzerinde durulmuştur 507 .Ayrıca, sosyal güvenlik sisteminin “temel enstitüsü” olarak nitelendirilenemeklilik sistemine ilişkin yasal norm ve düzenlemeleringeniş olması ve yasamada müstakil bir bölüm gibi ayrılmış olmasısosyal güvenlik içinde bağımsız bir hukuk dalı niteliği kazandırmıştır.508A- Genel OlarakAzerbaycan hukukunda, uzun vadeli sigorta dallarına tabiolarak çalışan kişinin çalışma faaliyeti ve süresi dikkate alınaraködenen ücret “emekli aylığı” olarak adlandırılmaktadır. Pensiyakelimesi ise, Latinceden alınan pensio-ödeme anlamı ifade ederek,özellikle uzun vadeli sigorta dalları için ödenen aylığa verilen addır.Pensiya sigorta primleri ile merkezi nitelikli ve özel bütçeli bir fonolarak faaliyet gösteren Devlet <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonunda toplanmaktave yasalarla belirlenen ödeme şartları, asgari ve maksimumödeme miktarı çerçevesinde ilgili kişiye ödenmektedir. 509B- Yetkili KurumÜlkede hem uzun vadeli sigorta araçlarının gerçekleştirilmesinde<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu yetkilidir. Kurum her iki sigortaaracının maliyeleştirilmesi ve idaresi için Cumhurbaşkanının 30Eylül 1992 tarihli “Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet <strong>Sosyal</strong> MüdafieFonunun Kurulması Hakkında” Fermanı ile yetkilendirilmiştir.Bağımsız maliye-bank sistemine malik olan DSMFAzerbaycan Cumhuriyeti arazisinde devlet emeklilik teminatının,muavenet ve ödeniş harçlarının finanse edilmesi konusunda görevlendirilmiştir.DSМF’ningörev ve yükümlülükleri “<strong>Sosyal</strong> SigortaHakkında” kanunla ve “Zorunlu Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigorta SistemindeBireysel Kayıt Hakkında” kanun ve о cümleden kurumun tüzüğü ilebelirlenmektedir.507ZAYKĐN, Aleksey; Pravootneşeniya Po Pensionnomu Obespeçeniyu, Moskova,1974, s. 6508GASIMOV-ALĐYEV; Pensiya Hukuku, s. 14-15,509GASIMOV, Alış-ALĐYEV, Mayis; Azerbaycan Cumhuriyetinin Pensiya Hukuku,Bakü, 2001, s. 8-9170


Sigorta primleri zorunlu sosyal sigorta fonu adlandırılanDSMF’de toplanır. Toplanan finansmanın devlet bütçesi ilekarışması imkânsızdır. Bu finansmanla sigortalının ve ailesininsosyal güvenliği için kullanılmaktadır. Đkinci bölümde DSMF’ninteşkilatı yapısı ve görev ve yetkileri hakkında geniş bilgi verilmiştir.C- Kişi Bakımından KapsamıUzun vadeli sigorta türleri “<strong>Sosyal</strong> Sigortalar HakkındaKanun” içinde sosyal riskler olarak belirtilmiştir. Emeklilik türleriolarak adlandırılan yaşlılık, maluliyet ve ölüm aylıklarına ilişkintüm ayrıntılar “Emeklilik Hakkında Kanun”la belirlenmiştir.SOSYAL GÜVENLĐK FONUUZUN VADELĐ SĐGORTATÜRLERĐMALULĐYETAYLIĞIÖLÜMAYLIĞIYAŞLILIKAYLIĞIŞekil 3: Uzun Vadeli Sigorta Dalları ŞemasıKanuna göre, sosyal sigorta girişi bulunan şahıslaraemeklilik öncesi aldıkları ücret ve diğer gelirlerin veya sigortalınınölümü ile alakalı, onların aile fertlerinin yitirdikleri gelirlerintazmini için aylık emekli maaşı ödenecektir. Emekli aylığıkazanmayı hak kazanmış şahıslar emeklilik hakkı kazandığıgünden itibaren, ancak bu kanunun yürürlüğe girmesinden erken171


olmama kaydıyla, hiç bir süre kısıtlaması konulmadan, her hangi birtarihte emekli aylığın için müracaatta bulunabilirler.Uzun vadeli sigorta dallarının kişiler açısından kapsamınınbelirlenmesi hem “<strong>Sosyal</strong> Sigortalar Hakkında Kanun”u hem de“Emeklilik Hakkında Kanun”un içeriğinden belirlemek mümkündür.Öncelikli olarak yaşlılık, maluliyet ve ölüm aylığı almaya hak kazanankişilerin tamamı uzun vadeli sigorta dallarının kapsamındaolduğunu ifade edebiliriz.Yaşlılık sigortası sosyal güvenlik sistemi içinde en geniş alanıkapsayan sigorta dalıdır. Ülkemizde erkekler 62 ve asgari 5 yıl iş süresioldukta, kadınlar ise 57 ve asgari 5 yıl iş süresi olduğu takdirdeemeklilik hakkından yararlanmakta idiler. Ancak son düzenlemelerleyaş sınırlar değiştirildi. 62 yaşını doldurmuş erkekler ve 57 yaşınıdoldurmuş kadınlar için en az 12 yıl çalışmış olması aranacaktır.Ayrıca erkeklerin yaş sınırı 1 Ocak 2010 - 01 Ocak 2012 tariharalığı, kadınların ise yaş sınırı 01 Ocak 2010 - 01 Ocak 2016 tariharalığı her yıl altı ay arttırılacaktır. Neticede emeklilik yaş sınırıkadınlar için 2016 yılında 57’ten 60’a, erkekler için ise 2012 yılında62’den 63’e yükselecek.Emeklilik için başvuruda bulunan şahsın sürekli yaşadığı yerüzere, kaçkın ve zorunlu göçkünlere ise, meskûnlaştıkları yer üzerezorunlu devlet sosyal sigortası, emeklilik ve emeklilik ücretineilaveler alanında yürütmeyi sağlayan DSMF’nin şehir, ilçe şubeleritarafından karara bağlanır. Yetkili idare dilekçeyle yapılan başvuruyaen geç 10 gün süresinde inceleme yapılarak emekli aylığınıbelirlemekle yükümlüdür. Đstisna olarak, yaşa göre emekliliktenmaluliyete göre emekliliğe geçme yasağı hariç, emeklilik çeşitlerindetercih hakkı tanınmıştır.172D. Edim KoşullarıYaşlılık Aylığı: Ülkemizde eski yasa ile erkekler için 62,kadınlar için ise 57 yaş emekliliğe ayrılma yaşı olarak belirlenmiştir.Asgari çalışma süresi ise 5 yıl aranmakta idi. Özellikleemekli sayının yüksek olması ve bütçe yükünün hafifletilmesi amacıylabu limitler yükseltilmiştir. Yeni kanunla erkekler 63 yaşını,


kadınlar ise 60 yaşını doldurdukları takdirde 12 yıl hizmet süresibulunması şartıyla emeklilik hakkı elde edecekler.Maluliyet Aylığı: Malul veya sağlık imkânları sınırlı sigortalılara“Emeklilik Hakkında Kanun” çerçevesinde maluliyet aylığıtanınmıştır. Maluliyet aylığı sigortalının geriye dönelik 5 yıl çalışmışolması aranmaktadır. Hesaplamada maluliyet öncesi çalışma gücübulunan yaş devrinin her tam yılı için 4 ay hizmet süresi bulunmasızorunlu şartlardandır. (EPK. Mad. 12.1.)Ölüm Aylığı: “Emeklilik Hakkında Kanun”un 17.1. maddesinegöre ölüm aylığı kanunun 12.1. maddesine gönderme yapılmıştır.Bu durumda ölüm aylığından yararlana bilmek için maluller içintalep edilen sigortalının hizmet süresi olması gerekir. Toplamhizmet süresi 5 yıldan az olmamak şartıyla, çalışma gücüne sahipolduğu yaş devrinin her tam yılı için 4 ay sigortalı olması aranacaktır.Ordu mensuplarının aile fertlerine ise aile reisini yitirmeğegöre emekli aylığı tayininde ordu mensubunun hizmet süresidikkate alınmamaktadır. Ancak bu kanun yürürlüğe girdiği tarihekadar ölüm aylığı alan şahıslar istisna edilmiştir.E- Edim TürleriYaşlılık Aylığı: Erkek ve kadınlar farklı belirlenen yaş vehizmet süresi yeterli olan sigortalıya aylık bağlanır. Ayığın belirlenmesiiçin devlet bütçesinden ödenen bütçe ve kurum nezdindebulunan hesabın sigorta ve fon olarak adlandırılan alt hesaplarındatoplanan finansmana göre yaşlılık aylığı belirlenecektir. Ayrıcakanun çerçevesinde çalışma süresine göre yaşlılık aylığına ilavelerhesaplanarak sigortalıya verilecektir.Maluliyet Aylığı: Yasada belirlenen koşullarla sakatlanansigortalıya maluliyet aylığı bağlanacaktır. Aylığın bağlanabilmesiiçin yukarıda belirtilen çalışma süresi dikkate alınacaktır. Maluliyetaylığının bütçe kısmının belirlenmesinde maluliyet derecesi belirleyiciolacaktır. I grup malullere aylığın bütçe kısmının % 120’si, Igrup göz malullerine % 200’ü, II grup malullere % 100’ü, III grupmalullere % 55’i oranında belirlenecektir. 5105102010 yılında emekliliğin bütçe kısmı 75 manat olarak belirlenmiştir.173


Ölüm Aylığı: Ölüm aylığı sigortalının ölümü, geride bıraktığıve geçimlerini sağladığı yakınları için bir sosyal tehlike teşkil ettiğiiçin, sebeple ölen sigortalının eşine, geçimini sağladığı çocuklarınave şartları varsa ana ve baba veya büyükanne ve büyükbabayaverilecektir. Aylık kanunla belirlenmiş kaidede ve şartlarla sosyalgüvenlik fonu vesaiti ile nakit ödeniş şeklinde verilir. Kanundabelirlenen şartlarla ölüm aylıklarına ilaveler hesaplanacaktır.F- Finansman“<strong>Sosyal</strong> Sigorta Hakkında Kanun”un 20. maddesinde sosyalgüvenliğin finansman kaynakları düzenlenmiştir. Maddede fondatoplanacak olan finansmanın kaynakları aşağıdaki şekliyle sıralanmıştır.• Zorunlu sosyal sigorta primleri,• Devlet bütçesinden ayrılan finansman,• Ceza ve müeyyideler sonucu toplanan maddi varlık,• Dinlenme ve tedavi evleri ücretleri,• Banka kredileri,• Yasada belirtilmiş olan diğer gelirler,Azerbaycan’da sosyal güvenliğin tek çatıda birleştirilmesihedeflendiği için Bağ-Kur, Emekli Sandığı gibi farklı kurumlarbulunmamaktadır. Kamu görevlileri, işçi statüsündekiler, serbestçalışanlar ve kanunda belirtilen diğer çalışanların tamamı DSMFkapsamında toplanmıştır. “<strong>Sosyal</strong> Sigortalar Hakkında Kanun” dagenel kural işveren tarafından %22 oranında sigorta primi ödenmesiöngörülmüştür. Çalışanların maaşından kesilecek sigorta primi ise% 3 oranında belirlenmiştir.Emeklilik için finansman kaynağı üç basamaktan ibarettir.Bu üç sigorta dalından yaşlılık sigortası üç basamaklı bütçe (baza),sigorta, fon (yığım) hisselerinden, maluliyet sigortası üç basamakbütçe (baza), sigorta, fon (yığım) ve ölüm sigortası için ise iki basamakbütçe (baza), sigorta) olarak finansman kaynağı belirlenmiştir.(EPK.Mad. 4/2, 4/3, 4/4)Emekli aylığının bütçe (baza) hissesi devlet tarafından bütçehesabından ayrılan kısımdır. Bütçe (baza) hissesi ve bu kanunun 19.174


maddesi ile belirlenen bütçe (baza) hissesine ilaveler zorunlu devletsosyal sigortası vesaitleri, devlet bütçesinin transferleri ve yasadauygun diğer kaynaklarla finanse edilir. (EPK.Mad.6/1)Emekli aylığının sigorta ve fon (yığım) hisseleri sosyal sigortafinansmanı ile karşılanır. Emekli aylığının fon (yığım) hissesininbelirlenmesi ve ödenilmesi sigorta olunanın bireysel hesabının fon(yığım) hissesinde uygun finansman bulunduğu taktirde uygulanır.(EPK. Mad. Mad.6/2-6/3).Ayrıca kanunun 20. maddesi ile uzun vadeli sigorta aylıklarınailaveler verilmesi düzenlenmiştir. Đlaveler yararlanacak kişilerinçalışma yıllarına göre değişiklik gösterecektir. Emekli aylığınailaveler sosyal sigorta vesaitleri ile finanse edilir. (Mad. 6/2)G- Emekli Aylığının Belirlenme SüreciEmekli aylığı için ilgili kişinin Kuruma başvuru yapmışolması zorunludur. Emeklilik için müracaat yapılması ve emekliliğinuygun nevi ile alakalı aranan belgelerin takdimi konusu DSMF’nin15 Mart 2004 tarihli 80 sayılı emri ile tasdik edilmiş “PensiyalarınTayin Olunması Đle Alakalı Takdim Olunan Belgelerin Resmileştirilmesi,Bakılması Ve Korunması” Kaideleri ile tanzim edilir. Şahısemeklilik aylığı için ilgili kayıtlı bulundukları yer 511 , kaçkın vegöçkünler için ise meskûn oldukları alan üzere ilgili DSMF’nin şehirve ilçe (rayоn) şubelerine müracaatta bulunması gerekir. Emeklilikmüracaatların yapılması kaideleri “Emeklilik Hakkında Kanun”un31. Maddesi ile belirlenmiştir. Maddeye göre emekli yaşı gelen veyayaşından önce hak kazanan şahıslar emekliliğe hak kazandığı gündenitibaren, hiç bir süre sınırı olmadan, istenilen zaman emekliaylığı için başvuru yapılabilir. (EPK.Mad.31/1).Emekli aylığı için sunulan dilekçe ve ekleri yetkili kurumtarafından başvuru tarihinden itibaren en geç 10 gün içerisinde511“Pensiyaların Tayin Olunması Đle Alakalı Takdim Оlunаn Senetlerin Resmileştirilmesi,Bakılması Ve Korunması” Gaydalarında “Yaşayış yeri” – çalışmagücüne sahip kişinin kendi mülkiyeti veya kira anlaşmasına göre veyaAzerbaycan Cumhuriyetinin yasaları ile düzenlenen diğer esaslarla daimi veyadaha çok yaşadığı ev, menzil, hizmeti yaşayış alanı, yurtlar, yaşlı ve malulevleri ve evler ve diğer bu gibi yaşayış yerleri anlaşılmaktadır175


incelenmesi zorunludur. Đnceledikten sonra gelecek ayın 1’den emeklilikaylığının ödenilmesi için talimatı verilir. Başvuru yapan ilgilininemeklilik için gerekli koşulları taşımadığı durumda aylığıkararlaştıran birim aylığın verilmeme sebeplerini bildirecek şekilde5 gün içinde kararı tüm verilen belgelerle birlikte ilgiliye iade etmekzorundadır.Emekli aylıkları verilmesi için hangi belgeler arandığı ilgilikişinin hangi sosyal sigorta dalı üzerinden başvuru yapmış olmasınagöre değişmektedir. Genel olarak ilgili şahsın emekliliğe hak kazanmasıve onun miktarı (emekli aylığına ilaveler de dâhil) ve bu miktarınartırılmasına sebebiyet veren tüm durumlar belgelerle ortayakonulmalı ve bu belgeler kuruma takdim edilmelidir. Bu kurumemekli aylığının verilmesine karar veren Devlet <strong>Sosyal</strong> Müdafie Fonuve yerel organları, anlaşılmalıdır. Bu belgelerin listesi “PensiyalarınTayin Olunması Đle Alakalı Takdim Olunan Belgelerin Resmileştirilmesi,Bakılması Ve Korunması” Kaideleri içinde yer almaktadır.Yaşlılık aylığı için başvuru yapan şahsın yaşını tasdik еdenbelge (şahsiyet vesikası, doğum hakkında belge vs.), sosyal hizmetsüresini tasdik еden belgeler ve ücret hakkında rapor takdimedilmelidir. Ayrıca, zaruri hallerde diğer belgeler örneğin, çocuklarındoğumu ve onların 8 yaşına kadar bakımı hakkında tespit tutanağı(arayış) da talep edilebilir. Yasaya göre resen emeklilik söz konusuolmayıp, ilgili şahıs başvuruda bulunmadığı sürece yaşlılık aylığıbağlanmayacaktır. Kuruma başvurmak için ilgilinin yasada arananşartları, yani yaşlılık aylığı koşullarını taşıyor olması gerekir. Ancakgerekli koşulları taşımaması başvuruya engel olmayacak, çünküaranan koşullar başvuru için değil yaşlılık aylığının bağlanması içinaranıyordur.Maluliyete göre emeklilik aylığı için başvuruda bulunan şahsınnüfus cüzdanı (şahsiyet vesikası), doğum belgesi, sosyal hizmetsüresini tasdik eden belgeler, maaş bordrosu, Tıbbi <strong>Sosyal</strong> EksperKomisyonunun maluliyeti onaylayan muayene raporunun sureti,maluliyetin sebebi iş kazası veya meslek hastalığına ilişkinse buolayı belgeleyen tutanak takdim edilmelidir. Bunların dışında zaruridurumlarda başvuru yapan ilgilinin himayesinde çalışma gücündenyoksun bulunan aile bireylerinin durumunu tasdik eden belgeler ve176


ilgili savaş iştirakçisi ise bu durumu ilişkin gösterir belgeler istenebilir.Maluliyet aylığı, iş kazası (emek zedesi) veya meslek hastalığı(peşe hastalığı), orduda yaralanma, zedelenme veya hastalanma,süreli ordu veya alternatif hizmet süresinde hastalanma hallerindeçalışma süresi dikkate alınmadan kararlaştırılır. Maluliyetaylığı 19 yaşına kadar malul veya sağlık imkânları kısıtlanmışsigorta olunana 1 yıl hizmet süresi oldukta, 19 yaşından sonra malulolmuş sigorta olunana ise, 1 yıl hizmet süresi ve ilave olarak yaşınüstüne gelen her tam il için 4 ay hizmet süresi olduğu durumlardaödenmektedir.Ölüm aylığı için müracaatta bulunan şahsın yaşını tasdikeden nüfus cüzdanı, doğum hakkında belge, aile fertlerinin akrabalıkilişkilerini onaylayan belge, aile reisini ölümü hakkında“Vatandaşlık Veziyyeti Aktları Devlet Geydiyyatı” organı tarafındanverilen belge veya onun kayıp olduğunu tasdik еden belge, ölümbelgesinde yaş bildirilmemişse yaşı hakkında belge, aile reisini sosyalhizmet süresini tasdik еden belgeler, aile reisini maaşı hakkındabelgeyi sunmak zorundadır. Ayrıca, zaruri hallerde yaşı 18’den 23’ekadar оlаn aile fertleri eğitim müesseselerinin örgün şubesindeokuduğuna ilişkin belge, vefat edenin 8 yaşını doldurmamış çocuklarına,erkek ve kız kardeşlerine veya torunlarına hizmet eden anneve babasının, karı/kocanın, dede, nine, kardeşlerin çalışmadığınailişkin tespit raporu (arayış) sunmaları gerekmektedir.Emekli aylığın için zaruri оlаn belgelerin fotokopisi veyanoter tarafından tasdik edilmiş sureti sunulmaktadır. Bu kural sosyalhizmet süresi hakkında belgeler için değildir. Çünkü bu belgelerinancak aslı talep edilmektedir. Uygulamada maaş hakkındabelge, vefat etmiş aile reisini aile fertleri hakkında belgelerin de aslıtalep edilmektedir.01 Ocak 2006 yılına kadar yürürlükte olan yasaya göreçalışan ve çalışmayan vatandaşların emekli aylığı için başvurukuraları farklı idi. Çalışmayan vatandaşlar ve оnlаrın aile fertleri(aile reisini yitirdikte) ölüm aylığı için DSMF’nin şehir ve ilçe(rayоn) şubelerine başvuru yapmaları gerekirdi. Çalışan vatandaşlarise çalıştıkları işyerinde işverenlere başvurmaları talep olunurdu.Đşveren işyeri Sendikalar Federasyonu Kurulu (Hemkarlar ĐttifakıKomitesi) ile birlikte dilekçeni alındığı tarihten itibaren 10 gün177


süresinde sosyal hizmet süresi ve maaş bordrosunu hazırlayarakresmileştirir ve bu belgeleri ilgilinin yaşayış yeri üzere şubeyegönderirdi. Yeni “Emeklilik Hakkında Kanun”da ise emeklilik ücretiiçin iki başvuru şeklinden vazgeçilerek direk DSMF”nin il (rayоn),şehir şubelerine başvurmaları şeklinde düzenleme yapılmıştır.Ordu mensupları ve hususi rütbeli şahısların askeri hizmetisüresi ve teminat harçlığına 512 ilişkin bilgiler bu şahısların veyaölüm sigortasına ilişkin olarak başvuru hakkına sahip kişilerinbaşvurusu doğrultusunda Bakanlar Kurulunun 17 Ağustos 2007tarih ve 135 sayılı karar ile tasdik edilmiş “Teminat HarçlığınınHesaplanması, Ordu Hizmet Süresi Ve Teminat Harçlığı HakkındaMalumatların Takdim Olunması Kaideleri”’ne uygun olarak buşahısların hizmet yeri organları tarafından düzenlenir ve DSMF’yesunulur. Yasaya göre hapiste süreli veya müebbet hapsinde bulunanşahıslar emekli maaşı için başvuruyu hapishane müdüriyetineyapması gerekir.Kurum tarafından istenen dilekçe ve belgeler postayla gönderilirse,gelen evrakların kaydının tutulduğu defterin ilgili sayfasına“postayla gönderilmiştir” ibaresi yazılır ve gönderildiği gün başvurugünü sayılarak zarfı kabul eden posta idaresinin onayı esas alınarakşubeye giriş tarihi başvuru tarihi kabul edilir. Uygulamada dilekçeve belgelerin postayla gönderilmesi az tercih edilmektedir, çünküuygulamada posta yoluyla belge kaybı yaşandığı için bu yol pektercih edilmemekte ve ilgili tarafından elden takip edilmektedir.Kuruma verilen başvuru dilekçe örneği DSMF’nin yerelşubeleri tarafından ilgiliye verilir. Örneğe göre düzenlenen dilekçemetninde emekliliğe hak kazanacak kişinin kendi seçimine göre tekçeşit emeklilik ücretinden yararlanacağı, emeklilik hakkının değişmesinesebep olacak hadiselerin gerçekleştiği durumlarda ilgilibirime haber vermek ve s. gibi hak ve görevleri yer almaktadır. Ayrıca,örnek formda ilgilinin emeklilik hakkı kazanmasına sebebiyet512Teminat harçlığı (para teminatı) – ordu mensupları (herbi gullugçu) orduhizmetinden (herbi hizmetten) terhis edildiği güne aldıkları miktarda (sonrakiartımlar da nazara alınmakla) aylık vazife maaşından, rütbe maaşından,hizmet illerine göre ilaveden, erzak payı yerine verilen pul tazminatından,vazife maaşından hesaplanan diğer ilavelerden, artımlardan ibaret olanmeblağdır;”.178


veren kayıtların yer aldığı ayrı bir bölüm vardır. DSMF’nin yerelşubeleri yapılan başvuruya kayda aldıktan sonra ilgiliye alındıbelgesi verilir ve alındı belgesinde hangi belgelerin teslim alındığı vehangi belgelerin eksik olduğuna ilişkin kayıtlar yer alır.Kurum başvuruyu objektif olarak değerlendirmekle yükümlüolup, değerlendirmelere başvuru ekindeki belgelerin denetimi içinmüessese, idare ve teşkilatlarla birlikte kontrolünü yapabilir. Yukarıdada belirttiğimiz gibi, belgelerin kuruma girişinden itibaren 10gün içinde değerlendirme yapmakla yükümlü olan kurum ret cevabıverecek olursa 5 gün içinde tüm belgeleri ilgiliye iade eder (EPK.Mad.31.).H- Emeklilik Đçin Aranan Sigorta Süreleri1- Emekli Aylığı Hesaplaması Đçin Esas Alınacak HizmetSüresiEmekli aylığı için öngörülen esas koşullardan olan hizmetsüresi kapsamında değerlendirilen iş veya diğer faaliyet sürelerimadde 21’de düzenlenmiştir. Yasada düzenlenen kaidede, zorunludevlet sosyal sigorta primlerinin ödenilmesi maddede belirtilenalanlarda çalışma veya hizmetler hizmet süresine dahil edilir.Bunlar, müessese, idare ve teşkilatlarda iş sözleşmesi kapsamındaçalışanların, ordu mensuplarının ve işletmecilik (sahibkarlıg) faaliyetiile uğraşan fiziki şahısların 513 , vazifeye seçilmiş veya görevlendirilmişşahısların çalışma, askeri hizmet veya diğer faaliyetsüreleridir (EPK. Mad.21.1).Sigorta olunanın hizmet süresine Kanunun 21.1. maddesindedüzenlenen sürelerden ilave aşağıdaki süreler de dâhil edilir: (EPK.Mad.21.2)• Đşçinin işveren tarafından hesaplanmış maaşına zorunludevlet sosyal sigorta primi ödenilen her hangi bir yapmışolduğu işin süresi; (EPK. Mad. 21.2.1.)513Sahibkarlık faaliyeti şahsın bağımsız olarak gerçekleştirdiği, asıl amacı menkulveya gayri menkulün istifadesinden, mal satışından, iş veya hizmetleryapılmasından kar elde edilmesi olan faaliyettir. Sahipkarlık faaliyeti ileuğraşan, emek mukavelesi (kontratı) ile işçi gücünden yararlanan şahıslarprim ödemelerinden işveren gibi sorumludur.179


• Yaratıcılık ittifaklarının 514 ve uzman birlik üyelerininyaratıcılık faaliyetine başladıktan sonraki devir, 1 Ocak1991 tarihinden ise ilgili icra organına zorunlu devlet sosyalsigorta primleri ödedikleri süre; (EPK. Mad.21.2.2.).• Süreli gerçek askeri (alternatif) hizmet (1 Ocak 1992yılına kadar geçmiş SSCB’nin arazisinde süreli gerçekaskeri hizmet devri dâhil olmakla) ve ilgili icra organındakayıta alınmış geçmiş savunma grup ve birliklerinde(özünü müdafie destelerinde ve birleşmeleri) ve ilgili icraorganlarında hizmet süresi; (EPK. Mad.21.2.3.)• Đlgili icra organının belirlediği kaidede hesaplanan I grupmalule veya sağlık imkânları sınırlı 18 yaşına kadarçocuğa ve 70 yaşını doldurmuş yaşlılara hizmet edilmesisüresi; (EPK. Mad. 21.2.4.)• Đşsizlik sigortasının verildiği süre veya işsizin yenidenmeslek hazırlığı gördüğü veya tahsil aldığı süre; (EPK.Mad. 21.2.5.)• Vazifesini yerine getirirken darbe alarak sakat olmuş vemeslek hastalığı neticesinde çalışamayan I ve II grupmalullerin veya 18 yaşına kadar sağlık imkânları sınırlışahısların yaşa göre emekliliği kazandığı tarihe kadaremekli oldukları süre; (EPK. Mad. 21.2.6.)• Subay ekibi, gizir (astsubay), miçman (deniz astsubayı) vesüresinden fazla hizmette olan ordu mensuplarınınhanımlarının kendi uzmanlık alanlarında çalışma imkanıolmadığı yerlerde kocaları ile yaşadıkları süre; (EPK.Mad.21.2.7.)• Şahsın gayri kanuni tutuklanma, hapiste olma ve cezalarınıçektikleri süre ve gayri-kanuni olarak işten (vazifeden)uzaklaştırılması ile alakalı çalışmadığı süre; (EPK.Mad.21.2.8.)• Çalışma gücünün geçici yitirilmesi süresi süresinde hemişverenin vesaiti, hem de zorunlu devlet sosyal sigortasıvesaitleri hesabına muavenet alındığı süre; (EPK.Mad.21.2.9.)514Yazarlar, besteciler, ressamlar, heykeltıraşlar odası ve diğer odalar anlaşılmalıdır.180


• Mülkiyetinde tarım ekonomisine yararlı toprak arazisiolan şahısların bu toprak sahasına göre yasayla belirlenenkaidede zorunlu devlet sosyal sigorta primleri ödediğisüre; (EPK. Mad.21.2.10.)• Askeri hizmet süresi (Bu süreye 1 Ocak 1992 yılına kadareski SSCB de yapılan askeri hizmet devri dâhil edilmektedir.),(EPK. Mad.21.2.11.)2- Hizmet Süresinin HesaplanmasıEmeklilik için gereken hizmet süresinin hesaplanması takvim(yıllar, aylar, günler) esasında hesaplanır. Sigorta olunanınayrı-ayrı faaliyet devirlerinin her hangi biri diğeri ile üst-üste aynızamana gelirse, ilgilinin seçimine göre bu sürelerden biri esas alınır.Sivil havacılık uçuş ve uçuş deneme kurulunda çalışanlarınhizmet süresinin hesaplanması kaideleri ilgili icra organı tarafındanbelirlenir. Askeri hizmet süresinin ve teminat harçlığının hesaplanmasıve bununla ilgili malumatların takdim olunması kaidesini ilgiliicra organı tarafından belirlenir.Vatandaşların başka devletlerin arazisinde faaliyet devrininhizmet süresine dâhil edilmesi şartları yasada yer almaktadır.Çalışan vatandaşların başka devletlerin sınırları içinde çalışmasüresi Azerbaycan Cumhuriyetinin taraf olduğu uluslararasıanlaşmalarda veya devletlerle bağlanmış devletlerarasımukavelelerde ayrık bir durum yoksa ilgili icra organına zorunludevlet sosyal sigorta primleri ödenildikte, hizmet süresine dâhiledilir. 01 Ocak 1992 yılına kadar SSCB alanı içinde kazanılmışçalışma süresi (emek süresi) bu maddede yer alan şart dikkatealınmadan, umumi kaidede hizmet süresine (hizmet süresine) dâhiledilir.3- Hizmet t Süresinin Hesaplanmasında Özel KoşullarKanunun 24. maddesinde emeklilik hakkına olanak verenhizmet süresine aşağıdaki dönemler özel koşullarla şartlarla dâhiledilir:181


• Savaş operasyonları döneminde savaşan ordunun terkibindehizmet ve ücretli iş dönemi ve ilgili icra organında kayıtaalınmış geçmiş kendini savunma grup ve birliklerindegeçilen süre ilgili icra organının kararıyla iki kat sayılacaktır.• Şahsın kanunsuz tutuklanma, hapiste olma ve ceza çekmesüreleri, çift sayılacaktır.• Cüzam ve taun hastalıklarına karşı çalışılan müesseselerdeiş süresi bir gün çalışması çift gün sayılacak,• Operasyon-arama faaliyeti ile uğraşan şahısların cinayetgrupları veya kriminoloji ile alakalı vazifelerinin yerinegetirilmesi süresi bir gün mesaisi 3 gün olarak sayılacaktır.Đ- Yaşlılık Sigortası1- Genel OlarakYaşlılık sigortası sosyal güvenlik sistemi içinde en geniş alanıkapsayan sigorta dalıdır ki, emekli kesimi adlandırdığımız üç uzunvadeli sigorta dalından yararlanan nüfusun büyük çoğunluğuyaşlılık sigortası kapsamındadır. Devlet Đstatistik Kurumunun 2009yılı Ekim ayı verilerine göre ahalinin % 65’i yaşlılık sigortası, % 24’ümalullük sigortası ve %11’i ise ölüm sigortası (aile reisini kaybı)kapsamında emekli maaşı almaktadırlar.Eski Sovyet literatüründe yaşlılık sigortası “ihtiyarlık sigortası”olarak adlandırılmış ve günümüzde Rusya’da da aynı isimaltında uygulanmaktadır. Hem geçmiş yıllarda, hem de günümüzdeyazarlarca bu isimlendirmeye karşı çıkılarak eleştirilmiş, özellikleyaş sınırı esas alındığı için yaşlılık sigortası olarak isimlendirmenindoğru olacağı yazılmıştır. 515Türk hukukunda yaşlılığın tıbbi boyutuyla değil, gelir eldeetme yeteneğine yaptığı etki nedeniyle önem taşıdığı vurgulanmış-515ANDREEV, Vitaliy; Pravo Sotsialnogo Obespeçeniya v SSSR, Moskva, 1978, s.170-171182


tır. 516 Gelir elde etme yeteneğini etkileyen yaşlılığın fiziksel açıdanaktivitelerin azaldığı, hissedilmeye başlandığı ve sağlık sorunlarınınbaşta olmak üzere birçok sorunların ortaya çıktığı bir dönem olduğusöylenmelidir. 517Özellikle yaşlanmaya bağlı olarak birey çalışma gücünükısmen veya tamamen kaybederek düzenli ve yeterli bir işleuğraşamayacağı, kendi geçimini kendi gücüyle sağlayamayacağı içinyaşlılığın bir tür maluliyet durumu olduğu da söylenmektedir. 518Yaşlının çalışma gücüne dayalı gelirinin azalması ve gelir kesilmesi,giderinin artması risklerinin sonuçlarına karşı gelir garantisisağlama ve telafi edici bir gelirin garanti edilmesi yaşlılık sigortasınıngörevi olacaktır. 519Diğer bir açıdan yaşlılık sigortasının istihdam politikasıaçısından önemli olduğu, istihdam politikasına hizmet ettiği desöylenebilir. Toplumda yaşlı kesimin kısmen de olsa çalışma gücünüyitirmiş kişilerin istihdam alanından çekilmesi gençlerin iş bulmasınıkolaylaştırmış olacaktır. 520Yaşlılık sigortası kapsamında emekliliğe ayrılan kişiler içindeistisnai sebeplerle erken emekliliğe ayrılanlar olduğu da unutulmamalıdır.Temelinde yaşlanma olgusu yatan Yaşlılık, yaşlanma, vücuduniç ve dış uyarılara tepki vermede yetersizleşmesi sürecinde,kişinin genetik yapısı, bedensel aktiviteleri, beslenme özellikleribirçok etkene bağlı olarak geç yaşlarda ortaya çıkabileceği gibi çokerken bir yaşta “yaşlanmadan” söz etmek mümkündür. 521Azerbaycan Anayasasının Mad. 38’e göre yaşlılık sigortasıaylığı şahsın yasada belirlenmiş yaş sınırını doldurmuş olması516CANĐKLĐOĞLU, Nurşen; Yaşlılık Sigortasının Yeniden YapılandırılmasınınEsasları, <strong>Sosyal</strong> Güvenliğin Yeniden Yapılandırılması Semineri, Ankara, 2007,s. 196517DEMĐRBĐLEK; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Sosyolojisi, s. 212518TUNCAY-EKMEKÇĐ; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, 2008, s. 354; ALPER, Yusuf; <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> ve Emeklilik Yaşının Tespiti, Çimento Đşveren, Ocak, 1997, s. 4-7519ŞAKAR, Müjdat; <strong>Sosyal</strong> Sigortalar Uygulaması, Đstanbul, 1994, s. 116520TUNÇOMAĞ; <strong>Sosyal</strong> Sigortalar, 1987, s. 407521ŞAKAR, Müjdat: Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukukunda Yaşlıların Korunması,(Yayınlanmamış Doktora Tezi), Đstanbul 1987, 18.; CANĐKLĐOĞLU; YaşlılıkSigortasının Yeniden Yapılandırılması, s. 5183


nedeniyle tanınmış ve emekliliğe hak kazanan kişinin sadece yaşlıolma niteliğini dikkate almamıştır. Zira bu durumda yasanın yaşlılıksigortasını Anayasamızın lafzına uygun olarak “yaşa göre emekliaylığı” isimlendirmesi doğru olmuştur. 5222- Yaşlılık Sigortası Kapsamında Emeklilika) Yaşlılık Aylığının KoşullarıÜlkemizde erkekler 62 ve asgari 5 yıl iş süresi oldukta,kadınlar ise 57 ve asgari 5 yıl iş süresi olduğu takdirde emeklilikhakkından yararlanmakta idiler. Ancak son düzenlemelerle bu sınırlardeğiştirildi. 62 yaşını doldurmuş erkekler ve 57 yaşını doldurmuşkadınlar için en az 12 yıl çalışmış olması aranacaktır. Ayrıca erkeklerinyaş sınırı 1 Ocak 2010-01 Ocak 2012 tarih aralığı, kadınlarınise yaş sınırı 01 Ocak 2010 - 01 Ocak 2016 tarih aralığı her yıl altıay arttırılacaktır. Neticede emeklilik yaş sınırı kadınlar için 2016yılında 57’ten 60’a, erkekler için ise 2012 yılında 62’den 63’eyükselecek. <strong>Sosyal</strong> güvenlik uzmanlarının görüşüne göre emekliliksistemindeki iktisadi ağırlığı emeklilik yaşının arttırılması ileortadan kaldırmak mümkün değildir. Yaş sınırının arttırılması doğumoranının azalması, emeklilik yaşına ulaşmamış vatandaşlarınsayının azalması, çalışabilir nüfusun içinde çalışan oranının düşükolması gibi sebeplerden kaynaklandığı iddia edilmektedir. Ancaksosyal ekonomik sıkıntıların sürdüğü bir ortamda emeklilik yaşınınyükseltilmesi geçici bir çözüm olacaktır. 523Ülkede sosyal sigorta ödenişleri ile sosyal sigorta primleritahsili arasındaki oran sistemin sağlıklı işlemesini engellemektedir.Nitekim Azerbaycan’da 01 Ocak 2009 tarihine kadar istatistikverilere göre, emekli aylığı alan şahsıların sayı 2008 yılın başıitibariyle mukayesede 26455 kişi artarak 1.275.138 sayıya ulaşmıştır.Devlet <strong>Sosyal</strong> Müdafie Fonunun bireysel kayıt sisteminde bireyselhesabı olan sigorta olunanların sayı ise 2008 yılı evveli itibariyle522ALĐYEV; Mayis; Yaşa Göre Pensiyalar: Muasır Vaziyeti, Hukuki Problemleri,Đnkişaf Perspektifleri, Bakü, 2003, s. 63523ALIYEV, Mayis; Emeklilik Reformu Bağlamında Emeklilik Yaşının HukukiSorunları, (Çev. Alesker ALESKERLĐ, Tuğrul Veli KAMĐLOĞLU.) Türk HukukDergisi, sayı 89, Ankara, 2004, s. 14-16.184


mukayesede 185 bin kişi artarak 1.516.100 kişiye ulaşmıştır. Budurumda istatistik bilgilere göre 1 emekliye 1,188 kişi sigorta olunandenk gelmektedir. Bu ise emekli (pensiya) sisteminin inkişafınındengeli bir şekilde gelişmediğini göstermektedir.Yaşlılık sigortasının belirlendiği 7. Maddenin iki istisnasıvardır. Bu istisnalar iki başlık altında madde 8 ve madde 9’dadüzenlenmiştir. Birinci istisna “Çok Çocuklu Kadınların, SağlıkĐmkânları Kısıtlı Çocuğu Olan Annelerin, Çocuklarını Tek BaşınaBüyüten Babaların ve Kayyumların Yaşa Göre Emeklilikleri”(Mad.8), ikincisi ise “Özel Koşullarla Emeklilik Hakkı Olan DiğerŞahıslar” (Mad.9) adı altında düzenlenmiştir.b) Çok Çocuklu Kadınlar, Hasta Çocuğu Olan Anneler,Çocuklarını Tek Başına Büyüten Babalar ve KayyumlarBeş ve daha çok çocuğu olan, onları sekiz yaşına kadarbüyütmüş ve azı 10 yıl sigortalılık süresi olan kadınların Kanunun7. maddesine uygun olarak belirlenen yaş sınırı her çocuğa göre 1 yılazaltılmakla yaşa göre emeklilik hakkı vardır. (Mad.8/1)Kanunun eski şekliyle madde 8.1 maddesine uygun olarak üçve daha çok çocuk doğan ve 8 yaşına kadar büyüten ve 5 yıl hizmetsüresi olan kadınlar; 3 çocuğu olanlar 51 yaşında, 4 çocuğu olanlar50 yaşında, 5 çocuğu olanlar 49 yaşında, 6 çocuğu olanlar 48 yaşında,7 çocuğu olanlar 47 yaşında, 8 çocuğu olanlar 46 yaşında, 9çocuğu olanlar 45 yaşında, 10 ve daha çok çocuğu olanlar 44 yaşınageldiğinde emeklilik hakkı kazanıyorlardır. Görüldüğü üzere kadınlarayönelik haklar kısıtlanmıştır.Sağlık imkânları kısıtlı çocuğunu sekiz yaşına kadar büyütmüşve azı 10 yıl hizmet süresi olan anaların bu Kanunun 7.maddesine uygun olarak belirlenen yaş sınırı 5 yıl azaltılmakla yaşagöre emeklilik hakkı vardır (Mad.8/2). Örneğin, 21 Mart 1958 doğumlu,10 yıl hizmet sürei bulunan kadın sağlık sorunları bulunançocuğa bakıma göre 52 yıl 6 ay yaş sınırını doldurduğu 21.09.2010tarihinden itibaren yaşlılık aylığı hakkına malik olacaktır.Anne vefat etmiş veya anne ile babanın nikâhı sona erdiğindeveya anne ebeveynlik hakkından mahrum edilmişse 5 ve daha çok185


çocuğu evlenmeden, tek başına seksiz yaşına kadar büyüten babaların,aynı zamanda 5 ve daha çok çocuğu evlatlık alarak tek başınasekiz yaşına kadar büyüten babaların, 5 ve daha çok çocuğu yaşınakadar büyüten kayyum kişilerin azı 10 yıl hizmet süresi oldukta,Kanunun 7. maddesine uygun olarak belirlenen yaş sınırı 5 yılazaltılmakla, yaşa göre emeklilik hakkı vardır.(Mad.8/3)c) Özel Koşullarla Emeklilik Hakkına Malik Diğer ŞahıslarKanunun 9/1 maddesi kapsamında bulunan sigorta olunanlaraistisnai şartlarla emeklilik hakkı tanınmıştır. Bu fıkra 3 çalışangurubu kapsamaktadır;• Yer altı işlerde çalışanlar,• Güzel sanatların hususi alanlarında çalışanlar,• Çalışma şartları özellikle zararlı ve ağır olan işlerdeçalışanlar, 524Bu şahıslar kadın ve erkek olmasına göre farklı düzenlemeleretabi tutulmuşlardır. Erkekler 57 yaşını doldurdukta, en az25 yıl hizmet süresine malik oldukta ve bu sürenin en az 12 yıl 6ayını sayılan işlerde çalışmış olması aranır. Kadınlar ise 52 yaşınageldikte en az 20 yıl hizmet süresine malik olması, bu sürenin en az10 yılını yukarıda sayılan işlerde çalışmışsa çalışma şartlarına göreistisnai şartlarla yaşa göre emeklilik hakkı kazanmaktadır.Kanunun 9.1. maddesinde belirtilen sonuncu işyeri dikkatealınmadan, yeraltında yapılan işlerde, güzel sanatın hususi alanlarında,o cümleden zararlı ve ağır olan işlerde çalışmış şahıslarınemeklilik hakları Bakanlar Kurulunun 23 Ocak 2007 tarihli 12 nolukararı ile tasdik edilen “Đstisnai şartlarla yaşlılık aylığı hakkıkazandıran istehsalatların, mesleklerin, vazifelerin ve veri/sonuçlarınlistesi” ne bu liste tasdik edilene kadar ise Bakanlar Kurulunun21 Haziran 1993 tarih ve 320 nolu Kararı ile Tasdik edilen “Yer altında yapılan işlerde, çalışma ortamı özellikle zararlı veözellikle ağır olan işlerde çalışanlara, denizde çalışan petrol524Çalışma şartları özellikle zararlı ve ağır olan işlerde çalışanlar “Đstehsalatların,Mesleklerin, Vazifelerin Ve Göstericilerin Đlgili Đcra Organı Tarafından TasdikEdilen Liste” ile belirlenmektedir.186


işçilerine özel koşularla emeklilik hakkı tanıyan işlerin, mesleklerin,vazifelerin ve veri/sonuçların 1 Nolu Listesi” ve “Çalışma ortamızararlı ve ağır olan işlerde çalışanlara özel şartlarla emeklilik hakkıtanıyan işlerin, mesleklerin, vazifelerin ve veri/sonuçların 2 noluListesi”ne göre belirlenmektedir.Örneğin, 14 Nisan 1956 doğumlu şahısın 2004 tarihine kadar21 yıl toplam hizmet süresi bulunmaktadır. Sigortalı 10 yıl 3 aymetal üretimi görevinde çalışmıştır. Sigortalı istisnai şartlarlaemekli aylığı bağlanması için istenen 20 yıl hizmet süresi ve busürenin 10 yılı 320 nolu kararla belirlenen 1 Nolu Listede yer alanIII Metalruji üretimi bölümünde 2. Fıkrasında belirlendiği içinsigortalıya “Emeklilik Hakkında Kanun”un 9.8. ve 32.1. maddelerihükümlerine göre özel koşullarla yaşlılık aylığı hakkı tanınacaktır.Madde 9.2.’de düzenlenmiş hipovizkanizm hastalığı bulunaninsanlar ve standart insan boy ölçüsünden küçük insanlar 525 daistisna kapsamındadırlar. Erkekler için 47, kadınlar için ise 42 yaşve en az 5 yıl hizmet süresi yaşlılık aylığı için aranmaktadır.Sivil havacılık alanında çalışanların yaşlılık aylığı belirlenenkişileri ikiye ayırmıştır. Birinci grup uçuş ve uçuş-deneme ekibindegörevli kişilerin en az 25 yıl, kadınların en az 20 yıl sigorta kaydıbulunması, ikinci grupta ise sağlık nedeniyle uçuş işinden serbestbırakılmış erkeklerin en az 20 yıl, kadınların ise az 15 yıl sigortakaydının bulunması şartıyla yaşlılık aylığı kararlaştırılmaktadır(Mad.9/3).Savcılık organlarında hizmet yapmış şahıslar da istisnadanyararlanmaktadırlar. Savcılık organlarında en az 25 yıl hizmetetmiş savcılık çalışanları ve yaşlılık nedeniyle savcılık organlarındanemekliliğe ayrılan, genel olarak 25 yıl veya daha çok hizmetsüresi bulunan ve bu sürenin en az 12 yıl 6 ayını savcılık organlarındaçalışmış olması nedeniyle yaşlılık sigortasına hak kazanırlar.(Mad. 9/4)Ordu mensuplarının yaşlılık sigortası 9.5. Maddede düzenlenmiştir.Maddenin istisnası olarak askeri rütbelerinden mahrum525Yasada “liliputlar ve mütenasibliyi bozulmuş cırtdanboylar” şeklinde belirtilmiştir187


edilmiş ordu görevlileri (askeri kullukçular) ve süreli hakiki orduhizmeti yapanlar olarak belirtilmiştir. Askeri hizmetinden ayrıldığısüreye kadar 20 takvim yılı ve daha çok ordu hizmeti yapmış ordumensupları (Mad.9.5.1), askeri hizmetinden terhis edilmiş, 25takvim yılı ve daha çok genel hizmet dökümü olan ve bu sürenin enaz 12 yıl 6 ayını askeri hizmette sürdürmüş şahıslar (Mad.9.5.2.),askeri hizmetten hastalığına veya sıhhatine ve yürütmüş olduğu işinkaldırılması nedeniyle görevini bırakmış ve ayrıldığı gün 45 ve dahaçok yaşı, 25 takvim yılı ve daha çok genel hizmet süresi olan ve busürenin en az 12 yıl 6 ayını askeri hizmette sürdürmüş kişiler(Mad.9.5.3), askeri hizmet süresi Çernobil AES’de kazanın neticelerininaradan kaldırılması ve ahalinin taşınması alanında iştiraketmiş ordu mensupları(Mad.9.5.4.) yaşlılık aylığından yararlanarakemekliliğe ayrılırlar. Bu kişilere yaşlılık aylığı askeri hizmetdöneminde değil, askeri hizmetten ayrıldıktan sonra bağlanır.(Mad.9.6.)Adliye organlarında hizmet yapmış hususi rütbeler öngörülengörevlerde en az 25 yıl hizmet süresi bulunan adliye çalışanları(Mad.9.7.1.), tutuklu evlerinde, mahkeme tecrit yerlerinde vehapiste bulunan şahıslar için hizmet veren sağlık kurumlarındamahkum ve hapishanede bulunan şahıslara hizmet veren ve bumüesseselerde görev yapan sivil çalışanlar (Mad.9.7.2). yaşlılıksigortasından yararlanırlar. Erkekler için 55 yaşı ve umumi çalışmasüresi 25 yıldan az olmamak üzere en az 15 yılını mahkûm vehapiste bulunan insanlarla çalışmış olması, kadınlar için ise 50 yaşve umumi çalışma süresi 20 yıl ve bu sürenin en az 10 takvim yılınımahkûm ve hapiste bulunan şahıslarla ilgili işlerde çalışmış olmasıaranmaktadır.Yasanın ayrık tutmuş olduğu durumlardan biri de bu yasanınyürürlüğe girmiş olduğu tarihten önce istisnai durumlarla emeklilikhakkı kazanmış kişiler kazanılmış haklar ilkesinden yararlanacaklarıiçin emekli yaşı ve çalışma süresi önceki kanununa göre belirlenecektir(Mad.9.8.).1883- Yaşlılık Aylığı Đçin BelgelerYaşlılık aylığının için ilgili kişinin kuruma başvuru yapmışolması zorunludur. Yasaya göre resen emeklilik söz konusu olmayıp,


ilgili istemedikçe yaşlılık aylığı bağlanmayacaktır. Kuruma başvurmakiçin ilgilinin yasada aranan şartları, yani yaşlılık aylığı koşullarınıtaşımış olması gerekir. Ancak koşulları taşımaması başvuruyaengel olmayacak, çünkü aranan koşullar başvuru için değil yaşlılıkaylığının bağlanması için aranmaktaydı.Türk Hukukunda da resen emeklilik söz konusu değil, işçikuruma başvurmadıkça yaşlılık aylığı bağlanmayacaktır. 526 Hattagrev esnasında grev esnasında yaşlılık aylığına hak kazanmış olup,kuruma başvurmayan işçilerin akitleri işverence sona erdirilmesihalinde yaşlılık aylığının bağlanması mümkün olmayacaktır. 527Yargıtay içtihatlarında da şahsın başvuru yapması, yapmadığıtakdirde yaşlılık aylığı bağlanamayacağı hususu yer almaktadır. 528DSMF’nin 15 Mart 2004 tarihli 80 sayılı emri ile tasdik edilmiş“Pensiyaların Tayin Olunması Đle Alakalı Takdim OlunanBelgelerin Resmileştirilmesi, Bakılması Ve Korunması” Kaideleri ileemeklilik için müracaat şekli ve emekli aylığının uygun nevi ilealakalı aranan belgelerin sunulması tanzim edilir.Yaşlılık aylığı için başvuru yapan şahsın yaşını tasdik еdenbelge (şahsiyet vesikası/nüfus cüzdanı, doğum hakkında belge ve s.),sosyal sigorta hizmet dökümünü tasdik еden belgeler, maaş hakkındarapor takdim edilmelidir. Ayrıca, zaruri hallerde diğerbelgeler örneğin, çocukların doğulması ve onların 8 yaşına kadarbakımı hakkında tespit tutanağı (arayış) da talep edilebilir.Yaşlılık aylığı için şahsın başvurusu esasında emekliliğe hakkazandığı günden, ancak kanunun yürürlüğe girdiği günden erkenolmamakla, ömür boyu verilir. Şahıs yaşlılık aylığı hakkındanmaluliyete göre emeklilik istisna olmakla diğer sigorta araçlarınıtercih edebilir. Bunun için ilgilinin tercih hakkı olduğu sigorta aracıiçin ilgili belgeleri dilekçe ekinde sunmak zorundadır.Yaşlılık aylığı için başvuru sahibinin yaşını tasdik eden belge(şahsiyet vesikası), hizmet süresini tasdik eden belgeler, maaşıhakkında belgeler istenmektedir. Ayrıca, zaruri hallerde çocukların526GÜZEL-OKUR-CANĐKLĐOĞLU; 2009, s. 479527ÖZDEMĐR Çağlar; Đş Mücadelesine Katılmayan Đşçilerin Hukuki Durumları,Kamu-Đş Dergisi,Cilt-7,S-2, Ankara, 2003, s. 23-24528Yarg.10.HD. 20.6.1991,4534/6653, Đş ve Hukuk Dergisi, Aralık1991, s. 38-39.189


doğulması (o cümleden malul çocukların) ve onların 8 yaşa kadarbakımı hakkında; 529 babanın 3 ve daha fazla çocuğu yenidenevlenmeden tek başına 8 yaşına kadar bakmasına ilişkin belge;savaş malulü veya iştirakçisi olduğunu tasdik eden belge; siyasibaskıya maruz kalarak sonradan beraat aldığını tasdik eden belge;şehit aile bireyi olmasını tasdik eden belge; Çernobil AES’te kasanınneticelerinin aradan kaldırılmasında, taşıma bölgesinde iştirakettiğini tasdik eden belge; “Emekli Aylığı Hakkında” Kanunun 19.maddesine esasen emekli aylığının bütçe (baza) hissesinin üzerineilaveler alam hakkını tasdik eden diğer belgeler istenebilmektedir.4- Yaşlılık Aylığı Hesaplama FormülüYaşlılık aylığının verilmesinde Kanunun 27.1. maddesineesasen yürürlüğe girmesinden evvel yürürlükte olan mevzuata göreher bir sigortalının kanun yürürlüğe girene kadar kazanılmışemeklilik hakkı dikkate alınır. Kanunun müddealarına uygun şartıçevirme yapılarak hesaplanmış emeklilik aylığının umumi meblağıyaşlılık aylığının baza/bütçe hissesinden az olursa buna tamamlatılır,çok oldukta ise kanunun yürürlüğe girmesine kadar yürürlükteolan uygun şartı kaidede hesaplanmış emekli aylığının toplammeblağından emek pensiyasının baza hissesi düşülür ve kalanmeblağ yürürlük tarihine kadar sigorta hissesi gibi belirlenir.Kanun yürürlüğe girmesinden sonra şahsın bireysel hesabınınsigorta ve fon/yığım hissesinde toplanan pеnsiyа kapitali dikkatealınarak sigortalının yaşlılık aylığını umumi meblağı belirlenir.Kanunun yürürlük tarihinden sonra sigortalının bireyselhesabının sigorta hissesinde toplanan kapital “Emeklilik HakkındaKanunun Tatbiki Hakkında” Cumhurbaşkanı 06 Mart 2006 tarih ve377 nolu Fermanının 2.9. bendine göre yeni zorunlu devlet sosyalsigorta hakkının %50 oranında bireysel hesabın sigorta kısmındakayda alınır.Yukarıda da belirttiğimiz üzere emekli aylığının finansmanıüçayaktan; bütçe hissesi, sigorta hissesi ve fon (yığım) hissesinden529Yasal düzenlemelerde terbiye olunmaları hakkında arayış olarak istenmektedir.Burada terbiye olunma kavramı genel bir ibare olup sadece eğitimikapsamamakta ve aynı zamanda bu yaşa kadar çocuğa bakma, ihtiyaçlarınıkarşılama ve Bakımını üstlenme şeklinde anlaşılması gerekmektedir190


oluşmaktadır. Hesaplama yapılırken yasada düzenlenmiş formüleuygun olarak hesap yapılır. Finansmanın birincisi, bütçe hissesidirki, bu miktar halkın yaşam şartlarına göre değişimlere tabi tutulur.Yaşa göre emek pensiyasının baza/bütçe hissesinin meblağıAzerbaycan Respublikasının Cumhurbaşkanı tarafından belirlenir.Yılda bir kere ekonomik şartlar dikkate alınarak bütçe hissesindeartışlar yapılı. Đkincisi, emekli aylığının sigorta hissesidir ki,finansmanını işçi ve işveren tarafından ödenen sigorta primlerioluşturmaktadır. Sigorta hissesi aşağıdaki formülle belirlenir:SH = PSK/TSH-yaşa göre emekli aylığının sigorta hissesidir;PSK-sigorta olunanın bireysel hesabının sigorta hissesindeyaşa göre emekli aylığının kararlaştırıldığı tarihe kayda alınmışemeklilik finansmanıdır. (Kanunun 27. maddesine uygun olaraksigorta olunanın bireysel hesabının sigorta hissesinde kayda alınanfinansman dahildir.);T-emeklilik için belirlenen minimum hizmet süresidir. Busüre 144 ay olarak belirlenmiştir.Örneğin, 27. Maddeye göre Kanunun yürürlüğe girdiği günekadar sigortalının primleri emeklilik finansmanı olarak dikkatealınarak kurum nezdinde sigortalının bireysel hesabında kaydaalınır ve hesaplanır. Yeni kanun öncesi sigortalının her yılı için 170manat (eğer tam yıl çalışmamışsa 170 manat bir yılda çalışmışolduğu ayların sayısına bölünür) olarak hesaplanır ve yaşlılıkaylığının sigorta hissesine yazılır. Kanun öncesi 30 yıl 8 ay hizmetsüresi bulunan sigortalı için (30 yıl tam hizmet süresi x 170 manat)+ (170 manat / 12 ay x 8 ay) =5213,33 manat olarak hesaplamayapılmaktadır.Kanunun 29.2. maddesine uygun olarak bireysel hesabınsigorta hissesinde toplanan finansman ilde bir kereden az olmamaklave Devlet Đstatistik Kurumu tarafından tüketici fiyatlarınınyıllık endeksine uygunlaştırılır.Yukarıdaki örneğe göre sigortalının 01.01.2006 tarihine kadarbireysel hesabın sigorta hissesinde kayda alınan 5213,33 manatfinansman 01.01.2010 tarihi tüketici fiyatlarına göre uygunlaştırma191


yapılarak 8078,82 manat (5213,33 manat + 432,71 manat (5213,33manat x % 8,3 tüketici fiyatları indeksinin 2006 yıl üzere yıllıkseviyesi) + 942,89 manat (5646,04 manat x %16,7 tüketici fiyatlarıindeksinin 2007 yıl seviyesi) + 1370,50 manat (6588,93 manat x %20,8 tüketici fiyatlarının 2008 yıl seviyesi) + 119,39 manat (7959,43manat x % 1,5 tüketici fiyatlarının 2009 yıl seviyesi) meblağındabelirlenir.Üçüncü hisse olan yaşlılık aylığının fon (yığım) hissesininmeblağı bütün hallerde Kanunun 7. maddesinde gösterilmiş yaşsınırına uygun olarak aşağıdaki formülle belirlenir (Mad.10.3.):YH=PYK/T;YH-yaşlılık aylığının fon (yığım) hissesidir;PYK-sigorta olunanın bireysel hesabının fon (yığım)hissesinde yaşa göre emekli aylığının kararlaştırıldığı tarihe kadartoplanmış emeklilik (pensiya) kapitalidir;T-beklenilen emeklilik/pensiya ödenişi süresinin aylarının sayıdır.Kanunun 45. maddesine esasen Kanunun amacı için beklenenemeklilik ödenişi süresi aylarının sayı (T) Cumhurbaşkanın 06 Mart2006 tarihli 377 Nolu Fermanının 2.11. fıkrasına göre 144 ay (12 yıl)olarak belirlenmiştir.Yaşlılık aylığının meblağı Mad. 10,4.’te düzenlenmiş formüllebelirlenir:P=BH+SH+YH;• P-yaşa göre emekli aylığıdır;• BH-yaşa göre emekli aylığının bütçe (baza) hissesidir;• SH-yaşa göre emekli aylığının sigorta hissesidir;• YH-yaşa göre emekli aylığının fon (yığım) hissesidir.2006 yılı emekli aylıklarının bütçe/baza hissesi 25 manat,2008 yılı ocak ayı 60 manat ve 2008 Eylül ayı ise 75 manat olarakbelirlenmiştir. Yaşlılık aylığının bütçe/baza hissesi yılda bir kereDevlet Đstatistik Kurumu tarafından belirlenen tüketici fiyatları192


endeksinden az olmamak üzere arttırılır. Örneklerle hesaplamakısmını açıklık getirebiliriz: 53013 Temmuz 2010 tarihinde 62 yıl 6 ay yaşına gelmiş ve 35 yıl2 ay hizmet süresine (bu hizmet süresinin 30 yıl 8 ayı 01.01.2006tarihine kadar, 4 yıl 6 ayı ise bu tarihten sonraki döneme, yani yeniyasa kapsamına dahildir.) maliktir. Bireysel hesabının sigortahissesinde 12578,82 manat (bu meblağın 8078,82 manatı 01.01.2006tarihine kadar, 4500 manatı ise bu tarihten sonraki döneme aittir.)bulunan sigortalının yaşlılık aylığının sigorta kısmı “SH = PSK / T”formülüne uygun olarak 12578,82 / 144 = 87,35 manat şeklindehesaplanacaktır. Yaşlılık aylığının tamamı ise “P = BH + SH + YH”formülüne göre 75 manat (yaşlılık aylığının bütçe kısmı) + 87,35manat (yaşlılık aylığının sigorta hissesi) + “0” (yaşlılık aylığınınyığım/fon hissesi) = 162,35 manat meblağında hesaplanır.Diğer bir örnekte, 18 Ekim 2009 yılı 62 yaşı ve 14 yıl 9 ayhizmet süresi (bu sürenin 11 yılı 01.01.2006 tarihine kadar, 3 yıl 9ayı ise 01.01.2006 tarihi sonrasına aittir) bulunan erkek sigortalı 19Nisan 2010 tarihinde yaşlılık aylığı için başvuruda bulunmuştur.01.01.2006 tarihi sonrası bireysel hesabının sigorta kısmında 1980manat bulunmaktadır. Sigortalının 62 yıl 6 ay yaşının tamamlandığı18 Nisan 2010 tarihinde emekliliğe ayrılabilecektir. Yeni kanununyürürlüğe girdiği 01.01.2006 tarihine kadar 11 yıl toplam hizmetsüresi bulunan sigortalının bireysel hesabında bu tarihe kadar 1870manat,(11 yıl X 170 manat) bu tarihten sonra ise 2897,84 manatbelirlenmiş ve yaşlılık aylığı bu verilere göre hesaplanmıştır. 75manat yaşlılık aylığının bütçe kısmı+33,87 manat (2897,84 manat01.01.2006 tarihine kadar bireysel hesabın sigorta kısmında toplananfinansmanı + 1980 manat 01.01.2006 tarihinden sonra toplanansigorta finansmanı) = 4877,84 /144) şeklinde belirlenecektir.Yaşlılık aylığı verildiği tarihte kanunun yürürlüğe girdiğitarihe kadar yürürlükte olan mevzuata göre çalışmış olduğudönemler üzere orta aylık maaşı hakkında belge sunmayan veKanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra bireysel hesabının sigortahissesinde pеnsiyа kapitali olmayan şahısların emekli aylıklarıyalnız yaşlılık aylığının bütçe hissesi meblağında belirlenir ve530Örnekler <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonunun resmi sayfasından alınmıştır.193


Kanunun 19. maddesinde dikkate alınan ilaveleri alma hakkıbulunan sigortalının yaşlılık aylığına bu ilaveler eklenmektedir.J- Maluliyet Sigortası1- Genel OlarakMaluliyet kelimesinin Azerbaycan Türkçesinde karşılığıelillik kelimesidir. Maluliyet veya elillik kelimesinin geniş birkavram olarak ifade etmiş olduğu sosyal tehlike “uzun vadeli sigortadalları içinde düzenlenen ilk sosyal tehlikedir”. 531 Diğer benzerikavramlarla eşleştirilen malullük sakatlık/şikestlik gibi kelimelerleaynı anlam ifade etmemekte olup, malullük sakatlığın belirli bir düzeyegelmiş halini ifade edilmekle birlikte, 532 maluliyetin sakatlıktandaha geniş bir kavram olarak sakatlık gibi benzeri birkaç kavramıkendinde birleştirdiği diğer bir görüşte yer almaktadır. 533 Malulduruma düşmesi nedeniyle çalışamayan ve ücretinden yoksun kalansigortalıya malullük durumunun devamı süresince yaşlılık sigortasındandaha kısa süre ve prim ödeme esas alınarak uzun vadelisigorta dalından gelir sağlanır. 534Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 159 nolu anlaşmasındamalullük usulüne göre tanınmış bir fiziksel ya da psikoloji engelisonucu uygun iş bulması ve sürdürmesi önemli ölçüde sınırlı olanşahısları ifade ettiği vurgulanmıştır. 535 Tıbbi raporlarla şahsın hastalıkveya geçirmiş olduğu sakatlık sonucu ortaya çıkan zihni veyafiziki açıdan hareketinin, çalışma gücünün kısıtlandığının tespitimaluliyetin hukuki açıdan ispatı için yeterli olacağı ifade edilmiştir.536Malullerin toplumda diğer vatandaşlarla eşit iştirakinin sağlanmasıiçin devlet tarafından sosyal, iktisadi ve hukuki tedbirler531GÜZEL-OKUR-CANĐKLĐOĞLU; s. 412532AKIN, Levent; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukukunda Bağımlı Çalışanların Maluliyeti,Ankara, 2007, s. 155533CANĐKLĐOĞLU, Nurşen; “Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukukunda SakatlaraEmekli-Yaşlılık Aylığı Bağlanmasına Hak Kazanma Bakımından Bir Karşılaştırma”,Yargıç <strong>Dr</strong>. Aydın Özkul’a Armağan, Kamu-Đş, C.6, S.4, 2002, s.251.534GÜZEL-OKUR-CANĐKLĐOĞLU; s. 412535Uluslararası Çalışma Örgütü, Konvensiyalar ve Tavsiyeler, Bakü, 1996, s. 589536ĐSMAYILOV-MÜRŞÜDOV, <strong>Sosyal</strong> Teminat, 2001, s. 136194


alınmaktadır. Başlıca koruma tedbiri gibi malullük aylığına niteliğiitibariyle farklı tanımlamalar yapılmışsa da 537 , genel olarak çalışmagücünü tam veya kısmen yitiren vatandaşa çalışmış olduğu dönemdesigorta primleri, hizmet süreleri ve maluliyet dereceleri dikkatealınarak verilen uzun vadeli sigorta aylığı olarak ifade edebiliriz.Türk hukukunda, maluliyet aylığının bağlanabilmesi malulolma, belirli süre sigortalılık, belirli süre prim ödemiş olma, iştenayrılma ve Kuruma başvurma aranmaktadır. Başlıca neden olanmaluliyetin kabul edilebilirliği için sigortalının %60 oranında çalışmagücünü yitirmiş olması ve sağlık kurumları tarafından durumuntespiti gerekir. Sadece “çalışma gücünün kaybı” kavramından hareketlehukukumuzda maluliyetin tespitine karşılık Alman Hukukundasakatlık ya da ruhsal güçteki azalma sonucu gelir getiricifaaliyette bulunmayan veya bulunmasına rağmen ancak önemsizderecede gelir elde edilebilen sigortalı 538 için işgücünün ekonomikdeğeri ve iş bulma şansı da dikkate alınmaktadır. 539Đngiliz hukukunda ve Amerika hukukunda sakatlığa ilişkinmevzuatta da kişinin gündelik hayatını sürdürebilme kabiliyetindeönemli ve uzun süreli zarar verici etki oluşturan fiziksel veyazihinsel bozukluğun esas alınmıştır. 540 Azerbaycan hukukunda damaluliyet aylığı verilecek kişilerde fiziksel veya zihinsel sorunlarınsöz konusu olması esas alınmış ve sağlık kurumunun tespiti aranmıştır.Uygulamada ülke çapında bu olanağın suiistimal edildiği vefarklı yollarla maluliyet aylığı için başvurularak alternatif gelirsağlanmaktadır. Devlet Đstatistik Kurumunun verilerine göre 2001yılından itibaren 2009 yılının sonlarına doğru maluliyet aylığıalanların sayısı 168.000’den 302.000’e ulaşmıştır. Bağımsızlığını537ANDREEV, Vitaliy Semyonoviç; Pravo Sotsialnogo Obespeçeniya v SSSR,Moskva, 1987, s. 352; ALĐYEV; Pensiya Teminatı Sisteminin Teşekkülü, s. 432;EŞREFOVA, Resmiyye, Pensiya Teminatı Sisteminin Formalaşması VeTekmilleşdirilmesi, Bakü, 2007, s. 50-51538GÜZEL-OKUR-CANĐKLĐOĞLU; s. 414, SÖZER; Ali Nazım;“Đş Göremezlik,Meslekte Kazanma Gücünün Kaybı Çalışma Gücünün Kaybı Kavramları veSakatlık Kavramı ile Đlişkileri”, A. D., Y.75, Ocak-Şubat 1984, s. 41539GÜZEL-OKUR-CANĐKLĐOĞLU; s. 414-415540KERĐMOĞLU, Hande Bahar; <strong>Sosyal</strong> Sigortalar Kanunu Açısından MaluliyetSigortası, Yayınlanmamış Yüksek Lisan Tezi, Ankara, 2004, s. 30195


kazanmış eski SSCB cumhuriyetleri içinde maluliyet aylığı alanlarınoranına göre dördüncü sırada yer alan ülkemizde bu verilerinyüksek oluşu sosyal problemlerin ve işsizliğin de etkisiyle ortayaçıkan suiistimaller olarak değerlendirmek doğru olacaktır.2- Maluliyet Aylığı Đçin Aranan KoşullarMaluliyete göre emekli aylığı malul veya sağlık imkanları sınırlısigorta olunana genel olarak hizmet süresi 5 yıldan az olmamakşartıyla çalışma gücü bulunan yaş devrinin her tam yılı için 4 ayhizmet süresi olduğu durumlarda verilmesi kararlaştırılır (Mad.12.1.).Türk hukuku ile kıyaslandığında, malulün en az on yıldanberi sigortalı bulunup, toplam olarak 1800 gün veya başka birininsürekli bakımına muhtaç derecede sigortalılar için esnekleştirmeyapılarak, sigortalılık süresi aranmaksızın 1800 gün malullük,yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması aranmaktadır. 541Maluliyete göre emekli aylığı, buna hakkı olan şahsınbaşvurusuna göre maluliyetin veya 18 yaşına kadar sağlık imkânlarısınırlılığının muayyen olunduğu günden malullük veya sağlıkkısıtlılığı devri için ve Kanunun 7. maddesine uygun olarak belirlenenemeklilik/pensiya yaşını doldurmuş şahıslara ise ömür boyuverilir (Mad.32.2.).Ordu mensuplarına Malullüğe göre emekli aylığı hizmetsüresinden bağımsız olarak, malullük ordu mensuplarının hizmetettiği dönemde veya hizmetten ayrıldıktan sonra 3 aydan geç olmayarakgerçekleştikte veya malullük 3 aydan sonra, ancak hizmetdevrinde alınmış darbe (yaralanma, travma, kontuziya), hastalıkneticesinde gerçekleşirse verilir. Maddede askeri rütbelerden mahrumedilmiş ordu mensupları, süreli gerçek askeri hizmette bulunanlaristisna edilmişlerdir. (Mad. 12.2.) Yukarıdaki yasa maddesindenanlaşılmaktadır ki, askerler için hizmet süresi aranmamakta vehizmet süresinden bağımsız olarak maluliyet gerçekleştiğinde maluliyetaylığı verilmemektedir.Umumi hastalık neticesinde verilen maluliyet aylığı malullüksüresi bittiğine göre emekli aylığının ödenilmesinin kesildiği günden541ŞAKAR, <strong>Sosyal</strong> Sigortalar, 2009, s. 254; UŞAN; s. 203196


eş yıldan çok zaman geçmedikçe emekli aylığı tekrar yenilenir. Beşyıldan fazla süre geçtikten sonra tekrar yeniden malullük gerçekleşirse,maluliyete göre emeklilik umumi esaslarla tekrar verilir.Malullüğe göre önceler verilen emekli aylığının başka sebeplerneticesinde yenilenmesi süreyle sınırlandırılmamıştır. (Mad.33)Kanunun 32/4. maddesinin düzenlemesine göre, kanunda yeralan emekli aylığına ilavelerin verilmesi süreleri yaşlılık ve ölümsigortalarında emekli aylığının için muayyenleştirilmiş sürelerleaynıdır. Ancak Maluliyet sigortalarında bu konuda bir düzenlemeyoktur.Yasanın 36. Maddesi ilgilinin malullük grubu değiştikte veyaçalışma gücü tekrar düzelmesi durumlarında emekli aylığınınverilme süresi ayrıca, düzenlenmiştir. Malullük grubu değiştiğidurumlarda emekli aylığının meblağı malullük grubunun değiştiğiaydan sonraki ayın başından itibaren yeniden verilmesi kararlaştırılır.Tekrar muayeneden geçirilen emeklinin çalışma gücününyerinde olduğu onaylanırsa maluliyet aylığının verilmesi çalışmagücünün yerine geldiğinin onaylandığı aydan sonraki ayın başındanitibaren durdurulur. Yukarıda da belirttiğimiz üzere emeklinin yaşagöre emekli hakkından vazgeçerek diğer sigorta araçlarındanfaydalanarak emekli olabilir. Ancak, maluliyete göre emeklilikburada istisna kapsamındadır.Maluliyet sigortasından faydalanan maluller ve 18 yaşınakadar sağlık imkânları sınırlı şahıslar rutin muayene olmak zorundalar.Bu muayene süresini geçiren kişilerin maluliyet aylıklarıyasal düzenlemeler çerçevesinde durdurulur ve talep olunan şartlarıyerine getirdiğinde tekrar emekli aylığı almayı sürdürüyor(Mad. 41).Muayene için belirlenen zamanda kontrole gelmeyen ilgilininaylığı geçici olarak durdurulur ve talep üzerine tekrar doktor kontrolünetabi tutulur. Kontrol sonucu yeniden malul veya sağlık imkânlarısınırlı hesap edilirse, emekli aylığının verilmesi yeniden malulveya sağlık imkânları sınırlı hesap edildiği günden itibaren tekrarbaşlatılır.(Mad. 41.2) Ancak, bu durumda muayene için gelmemesininbir nedeni olduğunu kanıtlayan şahsın durdurulan emekliaylığının bir aya kadar olan kısmı kendisine ödenir. Bu neden yasadadüzenlenmiş ifadesiyle “özürlü bir sebep”, yani geçerli bir sebebe197


dayanmak zorundadır. (Mad.41.2) Đlgili muayene zamanı farklı birmalullük gurubu üzerinden maluliyet tekrar muayene zamanı malulbaşka malullük grubuna geçirilirse, geriye doğru kanunun 41.3.Maddesine göre belirlenen sürede alacağı maluliyet aylığı eskimalullük grubu aylığı üzerinden hesap edilecektir. (Mad. 41.4.).3- Maluliyet Aylığı Đçin BelgelerBMaluliyete aylığı için müracaatta bulunan şahsın yaşınıtasdik еden belgeler, örneğin, şahsiyet vesikası/nüfus cüzdanı,doğum hakkında belge, sosyal hizmet süresini tasdik eden belgeler,maaşını gösteren belge, Tıbbi <strong>Sosyal</strong> Eksper Komisyonunun maluliyetionaylayan muayene raporunun sureti sunulur. TSEK Komisyonları60-70 bin nüfusa göre bir birim oluşturacak şekilde kurulmaktadır.Bir üst aşamada ise yüksek tıbbi eksper kurumu olanTıbbi <strong>Sosyal</strong> Eksper Merkezi bulunmaktadır. 542Maluliyetin sebebi iş kazası veya meslek hastalığına ilişkinsebu olayı belgeleyen tutanak da takdim edilmelidir. Đşyerindegerçekleşen iş kazası ile maluliyet arasındaki illiyet bağının tespitiiçin gerçekleşen kaza ile oluşan sonuç arasında illiyet bağının varlığıaranmaktadır. Bu süreçte dört hususu dikkate alınmaktadır. Kazaile insan sağlığına zarar veren veya ölümüne neden olan dış etkenlerinetkisi, kaza ile iş ve koşulları arasında bağlantı, kaza ile neticearasında bağlantı ve kaza ile maluliyet arasındaki bağlantı komisyonuntespiti için gereken hususlardır. 543 Maluliyetin ortaya çıkmasınasebep olan neden zarar görenin, başkasının ve dış etkenlerinetkisiyle gerçekleşebilir. Önemli olan husus “Malullüğün MuayyenOlunması Meyarlarına Dair Esasname” ye göre bu kazanı iş kazasıolarak nitelendire bilmektir. Gerçekleşen hadise işe gidiş dönüşsırasında veya iş gezisinde olması neticeyi değiştirmeyecektir. 544Süreli ordu hizmetinde olan ordu mensubuna maluliyete göreyaşlılık aylığı için ordu mensubunun ordudan ayrıldığına ilişkin542HESENZADE, Seide; Elilliğin Muayyen Edilmesi Gaydası, Geçit DevrindeAzerbaycan Respublikasında Devlet Ve Hukuk Kuruculuğunun AktüelProblemleri, 15 Sayı, Bakü, 2006. s. 205543HESENZADE, Seide; Elilliğin Muayyen Edilmesi, s. 205544ALIYEV; s. 259198


askeri şube tarafından tasdik edilen belge ve hastalık hakkındabelge aslı istenmektedir. Malullük ordu hizmetinden sonra gerçekleşmişsehastalık raporu yerine askeri şubeden verilen hizmetyaptığına ilişkin belge verilir.Yukarıda sayılanların dışında zaruri durumlarda başvuruyapan ilgilinin himayesinde çalışma gücünden yoksun bulunan ailebireylerinin durumunu tasdik eden ve ilgilinin savaş iştirakçisiolduğunu gösterir belgeler istenebilir.4- Maluliyet Aylığının HesaplanmasıKanunun yürürlüğe girdiği 01 Ocak 2006 tarihinden sonramalul olan kişilere Kanunun 12. maddesine göre maluliyet aylığı 19yaşına dek malul olmuş sigortalıya bir yıl hizmet süresi oldukta; 19yaşından sonra malul olmuş sigortalıya bir yıl hizmet süresi ve 19yaşından sonra her yaşın üstüne gelen her tam yıl için 4 ay hizmetsüresi aranmaktadır. Türk doktrininde, hiç kimse malul olmayıistemediği ve tehlikenin ne zaman gerçekleşeceğinin bilinmediğiiçin, malullük aylığında prim şartlarının aranması, sosyal güvenlikhakkının özünü zedeleyeceği görüşü yer almaktadır. Henüz gereklişartları taşımadığı bir dönemde malul kalan sigortalının mağduredilmesi de sosyal güvenlik anlayışıyla bağdaşmaz. 545Maluliyet aylığı verilmesi hallerinde Kanunun 27.1. maddesineesasen yürürlük öncesi mevcut mevzuat gereğince her birsigortalının kanunun yürürlüğüne kadar kazanılmış haklar dikkatealınır. Eski mevzuat gereğince, hesaplanmış maluliyet aylığınıntoplam hissesi bütçe hissesinden az olursa yaşlılık aylığının bütçehissesine tamamlattırılır; bütçe hissesinden çok ise bu meblağdanbaza hissesi düşülür ve kalan meblağ kazanılmış maluliyet aylığınınsigorta hissesi olarak belirlenir. Sonra ise, emekli aylığının baza hissesininmeblağı malullük grubuna göre Kanunun 13.1. maddesindeöngörülen meblağa yükseltilir ve sigortalının bireysel hesabınınsigorta ve fon/yığım hissesinde bulunan sigorta primleri de dikkatealınarak maluliyet aylığı tespit edilir.545ŞAKAR, <strong>Sosyal</strong> Sigortalar, 2009, s. 255; DĐLĐK, 1992, s. 145199


Maluliyete göre emeklilik aylığının bütçe (baza) hissesininmeblağı yaşa göre emeklilik aylığının bütçe (baza) hissesininmeblağının I grup malullere ve sağlık imkânları sınırlı 18 yaşınakadar şahıslara %120 oranı (I grup gözden malullere ve sağlıkimkânları sınırlı 18 yaşına kadar şahıslara % 200 oranı), II grupmalullere % 100 oranı; III grup malullere ise, % 55 oranı miktarındabelirlenir.(Mad.13.1.).Azerbaycan Respublikası Bakanlar Kurulunun 29 Ağustos1997 tarih ve 99 sayılı kararı ile “Malulliyetin Muayyen OlunmasıMeyarlarına Dair Yönetmelik” çerçevesinde maluliyet derecesinegöre birinci, ikinci ve üçüncü dereceli maluliyet derecesi belirlenir.Birinci derece malullük durumunda hastanın başkalarının bakımınaihtiyacı bulunması, ikinci derecede malulün başkalarının yardımıolmadan bakımın karşılayabilmesi, üçüncü derecede ise sosyaluyumun, çalışma gücünün kısıtlanması ve diğer haller dikkatealınmaktadır. Türk hukukunda çalışma gücünün veya iş kazsı veyameslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az % 60’ınıveya vazifelerini yapamayacak şekilde meslekte kazanma gücünükaybettiği durumlarda malul sayılmaktadır. 546Maluliyete göre emekli aylığının sigorta ve fon (yığım)hisselerinin hesaplanmasında emeklilik için belirlenen ayları sayı(144 ay) sigorta devamlılığı emsaline çarpılır. Sigorta devamlılığıemsali maluliyete göre emekli aylığı için talep olunan hizmet süresiaylarının sayının 184’e olan oranı şeklinde belirlenir (Mad.13.1.).Maluliyete göre emekli aylığının sigorta hissesinin meblağımadde 13.3’te belirtildiği üzere aşağıdaki formülle belirlenir:SH = PSK/(T x K);SH-maluliyete göre emekli aylığının sigorta hissesidir;PSK-sigorta olunanın bireysel hesabının sigorta hissesindemaluliyete göre emekli aylığının kararlaştırıldığı tarihe kadar kayda546UŞAN, Muhammet Fatih; Türk <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukukunun Temel Esasları,Ankara, 2009, s. 199-200200


alınmış pensiya finansmanıdır. (Kanunun 27. maddesine uygunolarak sigorta olunanın bireysel hesabının sigorta hissesinde kaydaalınan pensiya finansmanı da dâhil olmakla);T-beklenilen emeklilik (pensiya) ödenişi süresinin aylarınınsayıdır. (144 ay)K-sigorta sürekliliği emsalidir.Maluliyete göre emekli aylığının fon (yığım) hissesi buKanunun 10.3. maddesinde gösterilen kaidede belirlenir.Maluliyete göre emekli aylığının meblağı aşağıdaki formüllebelirlenir:P = BH+SH+YH;P-maluliyete göre emekli aylığıdır;BH-maluliyete göre emekli aylığının bütçe (baza) hissesidir;SH-maluliyete göre emekli aylığının sigorta hissesidir;YH- maluliyete göre emekli aylığının fon (yığım) hissesidir.Örneğin, Tıbbi <strong>Sosyal</strong> Eksper Komisyonu raporu dikkatealınarak, 21 Ocak 2010 tarihinden 2. Grup malul sayılan, 14 yılhizmet süresi ve bireysel hesabının sigorta hissesinde 5680 manatbulunan 43 yaşlı sigortalı 2. Grup maluliyet aylılığının sigortahissesi “SH = PSK / (T x K)” formülüne göre hesaplanır. “SH = PSK /(T x K)” = 5680 manat sigorta hissesinde toplanan finansman / (144beklenilen emeklilik (pensiya) ödenişi süresinin aylarının sayı x0,6087 sigorta devamlılık emsali)= 64,80 manat maluliyet aylığınınsigorta hissesi belirlenir. Yukarıda da belirtildiği üzere maluliyetaylığının “P = BH + SH + YH”, formülü ile hesaplanır. 43 yaşlı 2.grup malul sigortalı için maluliyet aylığı “P = BH + SH + YH”formülüne uygun olarak 75 manat (yaşlılık aylığının bütçe kısmının%100’ü) + 64,80 manat (maluliyet aylığının sigorta hissesi) + “0”(maluliyet aylığının yığım hissesi) = 139,80 manat maluliyet aylığıhesaplanır.201


K- Ölüm Aylığı1- Genel OlarakTürk Hukukunda ölüm sigortası, sigortalının ölümü, geridebıraktığı ve geçimlerini sağladığı yakınları için bir sosyal tehliketeşkil etmektedir. Uzun dönemli sigorta kollarından biri olarak işkazası ve meslek hastalığı dışında bir sebeple ölen sigortalının eşine,geçimini sağladığı çocuklarına ve şartları varsa ana ve babasınaaylık bağlayan bir sigorta kolu şeklinde tanımlanmıştır. 547Sigortalının ölümü ile normal geçim olanaklarını kaybedengeride kalan eşe, henüz çalışma yaşına gelmemiş çocuklarına, sigortalınındesteğiyle yaşamlarını sürdüren anne, babaya geçimlerinisürdürebilmeleri için kesilen gelirlerinin yerini alacak bir yardımgereklidir. Ölüm sigortası uzun vadeli sigorta türü olarak sigortalınıngeride kalan ve geçimini sigortalı tarafından sağlanan ailebireylerinin geleceklerini güvence altına almayı amaçlar. 548 UluslararasıÇalışma Örgütünün 1944 yılında Philadelphia Konferansımetninde sosyal güvenlik tanımlanırken bu tedbirlerden biri gibi“ölüm sebebiyle geçici veya sürekli olarak kazançtan yoksul kalması”da sayılarak ölüm aylığı sosyal güvenliğin temel sosyal tedbirlerindenbiri gibi değerlendirilmiştir. 549Ölüm aylığı sosyal güvenlikte koruma şekli olarak aileyi esasalmanın bir sonucu 550 olduğu için aileyi geçindiren kişi veya kişilerdenbirinin ölümü geride kalanlar açısından bir sosyal tehlike olarakortaya çıkmaktadır. 551 Ölüm aylığı için farklı sosyal-hukuki şartlaresas alınmaktadır. Aile reisinin ölümü, ölümün gerçekleşme hususları,ölen sigortalı ile yararlanacak şahıs arasında kurulan illiyetbağı, çalışma gücüne sahip bulunmama veya benzeri haller ve yaşa-547ŞAKAR, Müjdat; <strong>Sosyal</strong> Sigortalar Uygulaması, 6. Baskı, Beta Basım Yayım,Đstanbul 2002, s. 222;548TUNCAY-EKMEKÇĐ; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, 2008, s. 389549SÜNGÜ, Yakup; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Reformu'nun Gelir Dağılımı Üzerinde Etkisi,TÜHĐS Đş Hukuku ve Đktisat Dergisi Kasım Cilt: 20, Sayı:4, Ankara, 2007, s. 47550ALPER, Türkiye’de <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, <strong>Sosyal</strong> Sigortalar, 4 Bası, Đstanbul, 2003,s. 323551GÜZEL-OKUR-CANĐKLĐOĞLU; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, 2009, s. 548202


mını sağlayan gelirin yitirilmiş olması gibi hususlar değerlendirmedeesas alınmaktadır. 552“Emeklilik Hakkında Kanun”’da ölüm aylığının açık tanımıverilmemiştir. Ancak doktrinde yasanın çerçevesine göre, aile reisiniyitirmeye göre kanunla belirlenmiş kaidede ve şartlarla sosyalgüvenlik fonu vesaiti ile, himayesinde bulunan çalışma gücü bulunmayanaile fertlerine ödenen aylık nakit ödeniş şeklinde tanımlanmıştır.553 Aile reisini yitirmeğe göre verilen ölüm aylığı şahsınbaşvurusu esasında Kanunun 14. maddesinde düzenlenmiş şartlarınmevcut olduğu durumlarda belirli süre için ve Kanunun 7.maddesine göre belirli yaşı doldurmuş şahıslara ömür boyu verilir.(Mad. 32.3.)2- Ölüm Aylığının KoşullarıTürk hukukunda ölüm aylığından yararlanacak hak sahiplerininölüm aylığını alabilmeleri için ilk koşul sigortalının ölümüdür.Ölüm ise biyolojik yönden yaşamın, yani yaşamsal işlevlerintam ve kesin olarak sona ermesidir. 554 Ölen sigortalının haksahiplerine ölüm aylığı bağlanabilmesi için bir kısmı sigortalıya, birkısmı da hak sahiplerine ilişkin bazı koşulların gerçekleşmesigerekmektedir. 555Sigortalının ölümünün şeklinin, nedeninin ve yerinin önemliolmadığı, herhangi bir nedenle ölmüş olması ölüm aylığı için arananölmüş olma faktörü açısından yeterli bir sebeptir. 556 Öncelikli koşulaile reisinin vefat etmesidir. Yasada geçen aile reisinin yitirilmesiifadesinden sigortalının ölümü veya gaipliği anlaşılmaktadır. Ölümdurumu ilgili kurum tarafından verilen belge veya mahkeme tarafındanverilen kararla belirlenir. 557552ALIYEV, Pensiya Hukukunun Problemleri, s. 268-269553ALĐYEV; <strong>Sosyal</strong> Teminat, 2007, s. 268554GÜZEL-OKUR-CANĐKLĐOĞLU; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, 2009, s. 548555OKUR, Ali Rıza, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Reformu: Uzun Dönemli Sigorta Dalları,Çalışma ve Toplum Dergisi, Sayı-8, Đstanbul, 2006, s. 118; ZAHAROV, Мihail,-TUÇKOVA, Elvera; Pravo Sotsialnogo Obespeçeniya Rossii, Uçebnik, Moskva,2002, s. 268556TUNCAY-EKMEKÇĐ; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku, 2008, s. 389557ĐSMAYILOV-MÜRŞÜDOV; <strong>Sosyal</strong> Teminat, 2001, s.123; ALĐYEV; <strong>Sosyal</strong>Teminat, 2007, s. 269203


Azerbaycan Medeni Kanunu 40. Maddeye göre gaiplik kararımahkeme tarafından verilir. Bunun için şahsın iki yıl içinde kayıtlıolduğu yerde bulunmaması ve ilgili kişilerin talepte bulunmasıaranmaktadır. Gaipliğine karar verilen şahıs için madde 41.’e göreise şahsın ölmüş olarak ilan edilmesi gerekmektedir. Ölüm tehlikesive olasılığı olan hadiseden sonra kayıp olan veya altı ay haberalınamayan şahıs ölmüş olarak ilan edilir. Askeri operas-yonlarlailgili gaip olan ordu mensupları veya diğer şahıslar operasyonunbittiği tarihten en az iki yıl geçtikten sonra mahkeme aracılığı ileölmüş ilan edilir. “Emeklilik Hakkında Kanun” dan da anlaşılacağıüzere şahsın ölmesi, gaipliğine karar verilmiş olması veya ölmüşilan edilmesi hallerinden her biri ölüm aylığına imkân tanımaktadır.558Yasanın 17.1. maddesine göre aile reisinin ölümüne göreverilecek ölüm aylığının alınabilmesi için, kanunun 12.1. maddesindemaluller için talep edilen hizmet süresi aranmıştır. Ancak, bukanun yürürlüğe girdiği tarihe kadar ölüm aylığı alan şahıslaristisna edilmiştir. Toplam olarak hizmet süresi 5 yıldan az olmamakşartıyla, çalışma gücüne sahip olduğu yaş devrinin her tam yılı için4 ay sigortalı olması gerekir. Ordu mensuplarının 559 aile fertlerineise aile reisini yitirmeğe göre, emekli aylığı ordu mensubununhizmet süresi dikkate alınmadan verilir. 560Ölüm aylığı için ilgili kişinin başvurusu aranmaktadır. Đlgilişahıs kurumun istemekte olduğu belgeleri sunarak başvurudabulunacaktır. Ölen sigortalının eşi için ölüm aylıklarında resmi558KERĐMOV, Dahil; Aile Başçısını Yitirmeye Göre Emek Pensiyalarının Anlayışı,Geçit Dövründe Azerbaycan Respublikasında Devlet Ve Hukuk KuruculuğununAktüel Problemleri, 15 Sayı, Bakü, 2006. s. 181-182559Ordu Mensupları-(Herbi Gullugçular)-Azerbaycan Cumhuriyetinin SilahlıKuvvelerinde, Azerbaycan Cumhuriyetinin Müdafie Bakanlığında, AzerbaycanCumhuriyetinin Milli Tehlikesizlik Bakanlığında, Azerbaycan CumhuriyetininĐç Đşler Bakanlığında, Azerbaycan Cumhuriyetinin Adliye Bakanlığında,Azerbaycan Cumhuriyetinin Olağanüstü Haller Bakanlığında, AzerbaycanCumhuriyetinin Savcılığında, Azerbaycan Cumhuriyetinin Devlet SınırHizmetinde, Azerbaycan Cumhuriyetinin Hususi Devlet Muhafıza Hizmetindeve Azerbaycan Cumhuriyetinin mevzuatı ile kurulmuş diğer silahlı birliklerdehizmet eden askeri rütbeli şahsılardır.560Askeri rütbelerden mahrum edilmiş ordu mensupları ve süreli gerçek askerihizmet ordu mensupları istisna tutulmuştur.204


nikâhlı olması aranmaktadır. Aksi takdirde ölüm aylığına olanakbulunmamaktadır. 5613- Ölüm Sigortasından Yararlananlara) Vefat Etmiş Veya Helak Olmuş 562 Sigortalının VarisleriVefat etmiş veya helak olmuş aile reisi sigortalının varislerimaluliyet aylığı talep hakkına sahiptirler. Bu hak sahiplerinin talephakkı bulunması için vefat edenin tam teminatında olan veya ondankendilerinin yaşayışı için daimi ve esas maddi kaynağı gibi yardımalan kişi olmaları gerekir. Sigortalının himayesinde olan aşağıdakiaile fertlerinin aile reisini yitirmeğe göre ölüm sigortasından emekliaylığı hakkı vardır: (Mad. 14.)Vefat etmiş veya helak olmuş şahısların çocukları (Mad.14.1.1.) maluliyet aylığı için başvuru hakkına sahiptirler. 18 yaşınıdoldurmamış çocuklar; baba, anne, karı/koca kanunun 7. maddesineuygun olarak belirlenen emekli yaşına gelmemişlerse veya I veya IIgrup malullerse; eğitim müesseselerinin örgün şubesinde eğitimalanlar, ancak en fazla 23 yaşına kadar bu haktan faydalanırlar.Anne, baba, karı/koca emekli yaşına yani, erkekler 62 yaşına,kadınlar 57 yaşına gelmişlerse veya I veya II grup malul iseler ölümaylığı alma hakkı olacaktır.(Mad.14.1.2.). Ayrıca, yaşından ve çalışmagücünden bağımsız olarak karı/koca veya dede, nine, erkekkardeş, kız kardeş vefat etmiş veya helak olmuş aile reisinin 8yaşına gelmemiş çocuklarına, erkek veya kız kardeşlerine, torunlarına,himayesine alarak bakımını üstlenmişse (Mad.14.1.3.), buhaktan faydalanacaktır. Ancak bu kişinin aylık alabilmesi için çalışmıyorolması aranmaktadır.Sigorta olunan, yasada öngörülmüş kaidede gaip ise veyaölmüş ilan edildiği durumlarda, (aynen aile fertleri vefat etmiş veyahelak olmuş aile reisini aile fertleri ile eşit haklarla) ölüm sigortasıalma hakkına sahiptirler.(Mad.14.2.) Ancak, 14.3. madde ile yapılanayrık bir düzenleme de vardır.561ALĐYEV; <strong>Sosyal</strong> Teminat, 2007, s. 271562Savaş hallerinde ölüm, şehitlik hali205


Habersiz gaip veya ölmüş ilan edilen sigorta olunan döndüğüzaman veya bulunduğu yer aşikâr edildikte aile fertlerine ödenilenaile reisini yitirmeğe göre verilen ölüm sigortası aylığı durdurulur.b) Üvey Baba/Anne, Üvey Oğul/Kızın Ölüm AylığıÜvey baba, üvey anne, üvey oğul, üvey kız yasanın 15. Maddehükmüne göre bu haktan faydalanmaktadırlar. Üvey baba ve üveyanne vefat etmiş üvey oğlunu en az 5 yıl eğitmiş ve bakımını üstlenmişsegerçek malulleri ile aynı düzeyde ölüm sigortasından faydalanırlar(Mad.15.1).Aynı zamanda üvey oğlun ve üvey kızın da gerçek evlatlarlaaynı düzeyde bu sigorta aracından faydalanarak ölüm aylığı almahakkına sahibi oldukları yasanın ilgili maddesinde düzenlenmiştir(Mad. 15.2).c) Evlatlık Alanların ve Evlatlık Verilenlerin Ölüm AylığıEvlatlığa alanlar gerçek anne baba ile, evlatlık verilenler degerçek çocuklarla aynı düzeyde aynı şartlarla ölüm aylığındanfaydalanırlar (Mad. 16.2).Aile reisini yitirmeğe göre, ölüm aylığı hakkı olan kişiler,Kanunun 14.1.1. maddesinde öngörülmüş şahıslar, evlatlığa verildiktensonra da bu hakkı korumaktadırlar. Yani vefat etmiş veyahelak olmuş şahısların çocukları; belirlenen ölüm aylığını evlatlıkverildikten sonra da koruyacaklardır (Mad.14.1.1.).d) Ordu Mensuplarının Ailelerine Verilen Ölüm AylığıOrdu mensuplarının aile fertlerine aile reisini yitirmeğe göreemekli aylığı ordu mensubunun hizmet süresine bağlı kalmaksızınkararlaştırılır. 563 Aile reisini yitirmeğe göre ölüm aylığı aile reisihizmet ettiği dönemde veya hizmetten bırakıldıktan en geç 3 aygeçene kadar veya bu süreden sonra, ancak hizmet ettiği dönemdealdığı darbe-(yaralanma, travma, kontuziya), hastalık neticesindevefat ederse verilir. Ordu mensupları olan emeklilerin ailelerine ise563Askeri rütbelerden mahrum edilmiş ordu mensupları ve süreli gerçek askerihizmet ordu mensupları istisna tutulmuştur.206


aile reisi emekli maaşı aldığı dönemde veya emekli maaşı ödenilmesininkesilmesinden 5 yıl süre geçene kadar vefat ederse aylıkbağlanır. Askeri operasyonlar zamanı gaip ordu mensuplarının ailefertleri cephede helak olanların aile fertlerine eşit tutulur(Mad.17.2.).Ordu hizmetinde bulunan bir şahsın 19 yaşında şehit olduğuvarsayılarak, 14 yaşında olan kardeşinin ölüm aylığı hakkını örnekleaçıklayabiliriz. Velileri yaşlılık aylığı almakta ve çalışma gücünesahip olmamaktadırlar. Kardeşin şehit olan abisine göre ölüm aylığıalabilmesi için şahsın orduya gittiği tarihe kadar hiçbir yerdeçalışmış olması aranmaktadır. Orduya gittiği tarihe kadar eğerçalışmamışsa kardeşi ölüm aylığı alamayacaktır. 5644- Ölüm Aylığı Đçin BelgelerÖlüm aylığı için müracaatta bulunan şahsın yaşını tasdikeden şahsiyet vesikası/nüfus cüzdanı, doğum hakkında belge, ailefertlerinin vefat etmiş aile reisi ile akrabalık ilişkilerini onaylayanbelge, aile reisini ölümü hakkında “Vatandaşlık Veziyyeti AktlarıDevlet Geydiyyatı” organlarının (VVАDG) belgesi veya onun kayıpolduğunu tasdik еden belge, aile reisini ölüm belgesinde yaşı bildirilmemişseyaşı hakkında belge, aile reisini sosyal hizmet süresinitasdik еden belgeler, aile reisini maaşı hakkında belge takdimedilmelidir.Yukarıda sayılanların dışında zaruri olursa yaşı 18’den 23’ekadar olan aile bireylerinin tahsil müesseselerinin örgün şubesindeeğitim aldıklarını tasdik eden belge; vefat edenin 8 yaşına gelmemişçocuklarına, kardeşlerine, veya torunlarına hizmet eden anne/baba,karı/koca, dede/nine ve kardeşlerinin çalışmadığı hakkında belge,müddetli askeri hizmette olan askeri mensupların ailelerine emekliaylığı için verilen dilekçeye askeri birlikten veya il askeri şubeden,Savunma Bakanlığının idare ve kurumlarından askeri mensubunölümünü, tarihini ve sebebini veya kayıp olduğuna ilişkin belge; ailereisi askeri hizmetten bırakıldıktan 3 ay geçtikten sonra vefatetmişse ve onun ölümü askeri hizmet döneminde yaralanma, darbe564ĐSMAYILOV-MÜRŞÜDOV; <strong>Sosyal</strong> Teminat, 2001, s.155207


veya hastalık neticesinde gerçekleşmişse tıbbi sosyal eksper komisyonuraporu istenmektedir.5- Ölüm Aylığının Hesaplanması“Emeklilik Hakkında Kanunun” yürürlüğe girmesinden evvelyürürlükte olmuş mevzuat üzere sigortalının (vefat etmiş ailereisini) Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kazanılmış hakları(hizmet süresi, maaşı ve sosyal sigorta göstericileri) dikkate alınır.Vefat eden aile reisini 01.01.2006 tarihine kadar emekli aylığıKanunun 12. maddesine uygun olarak uygun hizmet süresi var ise,yeni kanun yürürlüğe girene kadar yürürlükte olmuş mevzuatauygun olarak hesaplanır. Hesaplanmış meblağın yeni Kanuna göredönüştürme yapılarak emekli aylığının bütçe/baza hissesi düşülür vekalan meblağ kanun yürürlüğe girene kadar kazanılmış sigortahissesi olarak belirlenir. Sonra ise, yeni Kanun yürürlüğe girdiğitarihten sigortalının bireysel hesabının sigorta ve fon/yığımhissesinde biriken meblağ da dikkate alınarak aile reisini yitirmeyegöre ölüm aylığının umumi meblağı belirlenir.Ölüm sigortasına göre emekli aylığının bütçe (baza) hissesininmeblağı her iki velisini yitirmiş çocukların ve vefat etmiş tekyaşayan annenin çocuklarının her biri için ve vefat etmiş aile reisinibir aile bireyi oldukta veya bu kanunun 14.1. maddesine esasenölüm aylığı hakkı olan bir aile bireyi kalmışsa bu şahıs için yaşa göreemekli aylığının bütçe (baza) hissesinin %100 oranı meblağında,diğer aile bireylerinin her biri için ise yaşa göre emekli aylığınınbütçe (baza) hissesinin %50 oranı meblağında hesaplanır (Mad.18/1).Örneğin, vefat eden sigortalının himayesinde 23 Şubat 1992ve 18 Ekim 1998 doğumlu çalışma gücünden yoksun aile bireylerinebirlikte 75 manat baza/bütçe kısmı (aile bireyinin her biri içinyaşlılık aylığının bütçe hissesinin %50 oranında (75 manat x %50 x 2kişi) ve ödenen sigorta primlerine göre 53 manat sigorta hissesi(çalışma gücünden yoksun her bireye sigorta hissesi 26,5 manat x 2çalışma gücü olmayan aile bireyi) olmakla 128 manat meblağındaölüm aylığı iki kişiye ödenecektir.208


Ölüm sigortasına göre emekli aylığının sigorta hissesininçalışma gücü olmayan aile fertlerinin her birine düşen meblağı buKanunun 13.3. maddesinde öngörülmüş maluliyete göre emekli aylığınınsigorta hissesinin hesaplanması mekanizmine uygun olarakhesaplanmış meblağın çalışma gücü olmayan aile bireylerinin sayınabölünmesi yolu ile belirlenir. (Mad. 18/2).Yukarıdaki örnekten yola çıkarak, aile bireylerinden 23Şubat 2010 tarihinde 18 yaşını dolduran kişi eğitim kurumlarındaörgün eğitim almadığı için ona verilen 64 manat ölüm aylığı 18yaşının tamam olduğu aydan sonraki ayın 1’den durdurulacaktır.Diğer aile bireyine 18.1. maddesine göre 75 manat bütçe/baza hissesi(bir aile bireyi yararlanacağı için bütçe hissesinin %100 oranında) vesigortalının ödemiş olduğu sigorta primlerine göre ödenecek 53manat sigorta hissesi olarak toplam 128 manat meblağında ölümaylığı alacaktır.Đlk aşamada vefat eden aile reisini ölüm günü tarihine kadarKanunun 12. maddesine göre maluliyet aylığı için talep edilenhizmet süresini doldurmuş olması aranır. Her iki velisini yitirmişçocukların vefat etmiş velilerinden birinin veya her ikisinin birlikteKanunun 12. maddesine esasen ölüm aylığı için talep оlunаn hizmetsüresi yeterli ise onlara bu Kanunun şartları dâhilinde aile reisiniyitirmeye göre aylık ödenilir. Ölüm aylığının hesaplanmasınıaşağıdaki örneklerle de açıklayabiliriz. 565Örnek 5.: 16 Ocak 2010 tarihinde vefat etmiş 43 yaşlısigortalının 14 yıl hizmet süresi bulunmaktadır. Ölüm aylığınıntayini için sigortalının 9 yıl 4 ay hizmet süresi bulunmaktadır.(Genel kural gereğince ölüm aylığı için en az 5 yıl hizmet süresi veçalışma gücüne sahip olduğu her tam yıl için 4 ay çalışmış ve sigortaprimi ödenmiş olması aranır. 43 yaş-15 yaş çalışma gücü bulunmayanyaş devri=28) x 4 ay = 112 ay = 9 yıl 4 ay). Bu durumdasigortalının aile bireyleri ölüm aylığından yararlanacaklar.Örnek 6.: 59 yaşlı sigortalının 21 Şubat 2010 ölüm tarihinde11 yıl hizmet süresi bulunmaktadır. Sigortalı için aranan süreçalışma gücüne malik olduğu dönem için 14 yıl 8 aydır. (59 yaş -15565Örnekler <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu sayfasından alınmıştır.209


yaş 566 = 44) x 4 ay = 176 ay = 14 il 8 ay). Sigortalı bu süreyi doldurmadığıiçin aile bireyleri ölüm aylığından yararlanamayacaklar.Ölen sigortalı yaşlılık veya maluliyet aylığına sahip idiyse,aile bireyleri için sigortalının aldığı aylığın sigorta hissesi ailebireylerine bölünecektir. Örneğin, yaşlılık aylığı alan sigortalınınaylığının sigorta hissesi 64,80 manat ve vefat ettiği 20 Ocak 2010tarihinde çalışma gücünden yoksun 3 aile bireyi bulunmaktadır. Budurumda 64,80 manat 3 kişi arasında paylaştırılacaktır. (64,80manat / 3 kişi =21,60 manat). Ölüm aylığının meblağı bütçe/bazahissesinden ve sigorta hissesinden oluşmaktadır. Yukarıdaki örneğegöre 3 aile bireyinin alacağı toplamı 177,30 manat olarak hesaplanacaktır.(37,5 manat yaşlılık aylığının bütçe/baza hissesinin %50oranı x 3 kişi) + (21,60 manat her birine verilen sigorta hissesi x 3kişi) = 177,30 manat.Ölüm sigortasına göre emekli aylığının meblağı Kanunun18.1. ve 18.3. maddelerine uygun olarak hesaplanmış ölüm sigortasınagöre emekli aylığının bütçe (baza) hissesinin ve ölüm sigortasınagöre emekli aylığının sigorta hissesinin meblağlarının toplamınaeşittir. (Mad.18/4). Vefat etmiş sigorta olunanın ve emekli aylığınınfon (yığım) hissesi sigortalının bireysel hesabının fon (yığım)hissesinde olan vesaitler yasaya uygun kaidede onun varisleriarasında eşit bölünür. (Mad.18/5)Sigorta olunanın veya emekli aylığının fon (yığım) hissesi“tayin olunmamış emeklinin” varisleri olmadığı durumlarda, onunbireysel hesabının fon (yığım) hissesinde olan vesaitler ve emekliaylığının fon (yığım) hissesi üzere alınmamış vesaitler yetkilikurumun bütçesinin gelirlerine eklenir (Mad.18/6).Ölüm aylığından faydalanacak şâhısa verilecek olan vevefatıyla ilgili alınmamış ölüm aylığının ödenmesi mülki mevzuattabelirlenen kaidede ödenilir (Mad.42.1.). Vefat eden sigortalının ailesinevefatı tarihine yaşlılık aylığının bütçe/baza hissesinin üç mislimeblağında defin için muavenet verilir (Mad.42.2). Defin işlemlerini566Azerbaycan Đş Kanununu 42. Madde 3. Fıkraya göre, ancak 15 yaşınıdoldurmuş şahıslar iş sözleşmesinin tarfı olur ve adına sigorta primi ödenir. 15yaşından küçükler çalışma gücünden yoksun yayılmaktadır.210


aile fertlerinden başka birisi yapmışsa defin muaveneti bu şahıslaraödenilir. (Mad.42.3) Defin için muavenetin ödenişinin maliyeleştirilmesiemeklilik aylığının mali kaynaklarına uygun kaidede gerçekleştirilir.(Mad.42.3)6- Cenaze Yardımı“<strong>Sosyal</strong> Sigortalar Hakkında Kanun” da ayrı bir kısa vadelisigorta dalı olarak “Defin Sigortası” adı altında cenaze yardımıdüzenlenmiştir. Cenaze yardımı, yasayla belirlenmiş kesin meblağdaadına sosyal sigorta primi yatırılan şahsın vefat etmesiyle himayesindeolan aile bireylerine verilir. Bunlar, vefat edenin eşi, 18 yaşınıdoldurmamış veya çalışma gücü olmayan çocukları, kardeşleri,malulleri, dede veya nine olarak yönetmelikte belirtilmiştir. Ayrıca,aile bireyleri dışında vefat edenin defin işlemlerini üstlenen kişi buödemeyi alma hakkına sahiptir. Serbest olarak yaşama kaynağı bulunan,maaş, emekli maaşı ve diğer gelirleri olan aile bireyleri vefateden şahsın himayesinde olan kişiler kapsamına dâhil edilmemektedir.Hamileliğin 180 gününden önce çocuk düşüğü durumundaödeme verilmemektedir. Süreli askeri hizmete çağırılan işçi veyaaile bireyi öldüğü durumda başvuru sonucu ödeme tanınır. Orta,yüksek ve doktora eğitimleri klinik ordinatura, teknik meslekokullarında eğitim alan şahsın kendisi veya aile uzvu vefat ettiktedefin için verilen muavenet sigortalı işçiyle eşit kaidede ve miktardaverilir.“Zorunlu Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigorta Ödemelerinin Ve EmekKabiliyetini Geçici Yitirmiş Đşçilere Đşverenin Vesaiti Hesabına ÖdenilenMuavenetinin Hesaplanması Ve Ödenilmesi Hakkında Yönetmelik”in 114. maddesine göre, sigorta ödemesinin alınması için bazıbelgelere ihtiyaç bulunmaktadır. Ödemeyi kararlaştıran kurulaVVAG (Vatandaşların Veziyyetinin Akdi Geydiyyatı) organlarıtarafından verilmiş ölüm hakkında tutanak, oturduğu binanın bağlıbulunduğu idari yönetim müdürlüğü veya köy icra organı ve diğerorganlardan alınan ölenin onun himayesinde olduğunu tasdik edenbelge teslim edilmektedir. Bu belgelere istinaden, ödeme miktarıbelirlenir ve belgeler muhasebe servisine gönderilir.211


“Emeklilik Hakkında Kanun”a göre vefat eden sigortalınınailesine vefatı tarihine yaşlılık aylığının bütçe (baza) hissesinin üçmisli meblağında defin için muavenet verileceği düzenlenmiştir(Mad.42.2). Ancak Cumhurbaşkanın 22 Ocak 2007 tarihli “Ahalinin<strong>Sosyal</strong> Güvenliğinin Güçlendirilmesi Đle Bağlı Đlave TedbirlerHakkında Serencam” ile bir kerelik verilen yardımın meblağı 65manat net olarak belirlenmiştir.Defin işlemlerini aile fertlerinden başka birisi yapmışsa definmuaveneti bu şahıslara ödenilir. (Mad.42.3). Defin için muavenetinödenişinin maliyeleştirilmesi emeklilik aylığının mali kaynaklarınauygun kaidede gerçekleştirilir.(Mad.42.3). Cumhurbaşkanının serencamıile cenaze yardımı belirli dönemlere enflasyon durumuna görearttırılması mümkündür.Türk Hukukunda ise, iş kazası veya meslek hastalığı sonucuveya sürekli işgöremezlik geliri, malullük, vazife malullüğü veyayaşlılık aylığı almakta iken veya kendisi için en az 360 gün malullük,yaşlılık ve ölüm sigortası primi bildirilmiş olup, ölen sigortalınınhak sahiplerine Kurum Yönetim kurulu tarafından belirlenipBakan tarafından onaylanan tarife üzerinden onaylanan tarifeüzerinden cenaze ödeneği ödenir. 567L- Uzun Vadeli Sigorta Aylıklarına Đlaveler1- Uzun Vadeli Sigorta Aylıklarının Bütçe (Baza) HissesineĐlavelerAzerbaycan’ın Milli Kahramanlarının aile fertlerinin(Kanunun 14-16. maddelerine uygun olarak) emekli aylığının bütçe(baza) hissesinin üzerine yaşlılık aylığının bütçe (baza) hissesinin %100 oranı, şehitlerin aile fertlerinin (Kanunun 14-16. maddelerineuygun olarak) emekli aylığının bütçe (baza) hissesinin üzerine yaşagöre emekli aylığının bütçe (baza) hissesinin % 85 oranı meblağındailave yapılır.(Mad.19.1)Emekli aylıklarının bütçe (baza) hissesinin üzerine aşağıdakiilaveler yapılmaktadır.567ŞAKAR, <strong>Sosyal</strong> Sigortalar, 2009, s. 280212


• Bakmakla yükümlü olduğu çalışma gücü olmayan ailefertleri olan çalışmayan I. ve II. grup malullere veya sağlıkimkânları sınırlı 18 yaşına kadar şahıslara, aynı zamandahimayesinde aile reisini yitirmeğe göre pensiya ile teminedilmeli şahıslara ait edilen çalışma gücü olmayan ailefertleri olan işlemeyen ordu mensupları sırasından olanemeklilere ailenin çalışma gücü olmayan her üyesi içinyaşlılık aylığının bütçe (baza) hissesinin %5’i oranında ilaveyapılır.(Mad.19.2.1.).• I grup malullere veya sağlık imkânları sınırlı 18 yaşınakadar şahıslara hizmet için yaşlılık aylığının bütçe (baza)hissesinin %10 oranı meblağında ilave hesaplanır ve emekliaylığına eklenir. (Mad. 19.2.2.).• Siyasi baskılara maruz kalarak sonradan hakkında beraatkararı verilen şahıslara yaşlılık aylığının bütçe (baza)hissesinin %10’u oranında emekli aylığına ilave ödemeyapılır. (Mad.19.2.3.).• Savaşan ordunun terkibinde hizmet etmiş savaş iştirakçilerine(2. Dünya savaşı iştirakçileri istisna olmakla), savaşoperasyonu sürdürülen ülkede askeri hizmet borcunuyerine getirmiş ordu mensuplarına yaşlılık aylığının bütçe(baza) hissesinin %10’u meblağında maaşına ilave yapılmaktadır.(Mad.19.2.4.) Kanunun 19.2.7. maddesi düzenlemesinegöre bu maddede öngörülmüş ilaveden yararlanacakşahsa tercih hakları bulundukta, yalnız biri ve daha yüksekoranda bulunan ilave hakkından yararlandırılır.• Savaş malullerinin (2. Dünya Savaşı malulleri istisnaolmakla) ve savaş iştirakçileri sırasından olan malullerinyaşlılık aylıklarına tespit edilen malullük grubuna göreilaveler yapılır. I. grup malullere yaşlılık aylığının bütçe(baza) hissesinin %100 oranı meblağında, II. grup malullereyaşlılık aylığının bütçe (baza) hissesinin %70 oranı meblağında,III. grup malullere yaşlılık aylığının bütçe (baza)hissesinin %50 oranı meblağında ilaveler ödenmektedir(Mad. 19.2.5.).• Dünya Savaşı iştirakçileri ve malullerine farklı oranlardailaveler belirlenmiştir. Savaş iştirakçilerine (savaş malulleriistisna olmakla) yaşlılık aylığının bütçe (baza) hissesi-213


214nin %50 oranı meblağında ilaveler ödenir. Ayrıca, I. grupmalullere yaşlılık aylığının bütçe (baza) hissesinin % 140oranı meblağında, II. grup malullere yaşlılık aylığının bütçe(baza) hissesinin %110 oranı meblağında, III. grup malullereyaşlılık aylığının bütçe (baza) hissesinin %90 oranımeblağında maaş ilavesi ödenir (Mad.19.2.6.). Kanunun19.2.7. maddesi düzenlemesine göre bu maddede öngörülmüşilaveden yararlanacak şahsa yalnız biri ve dahayüksek olan ilave verilir.2- Hizmet Süresine Göre Uzun Vadeli Sigorta AylıklarınaĐlavelerEmekli olmuş sigortalıya, yapmış olduğu hizmet süresine göre,kanunun 20.1. maddesi kapsamında emekli aylıklarına ek ilaveleryapılması düzenlenmiştir.a) Azerbaycan ve Nahçıvan Millet Meclis ÜyeleriEmekli aylığı yaşına gelmiş veya emeklilik yaşını doldurmadanmalul olmuş geçmiş milletvekilleri ilavelerden faydalanacaklar.Ancak, mahkemenin kesinleşmiş hükmü esasında milletvekilliğindenmahrum edilmiş ve Azerbaycan Cumhuriyeti Milli Meclisininve Nahçıvan Muhtar Cumhuriyetinin Âli Meclisinin toplantılarındasebepsiz iştirak etmediği için milletvekili yetkilerini yitirmişmilletvekilleri istisna edilmişlerdir (Mad. 20.1.1.). Madde hükmügereğince yararlanacak şahısların emekli aylıklarına AzerbaycanCumhuriyeti Millet Meclisinin faaliyette olan milletvekillerinin veNahçıvan Muhtar Cumhuriyeti Âli Meclisinin faaliyette olanmilletvekillerinin maaşının maaşlarındaki sonraki artışlar dadikkate alınarak, %80 oranı ile kanunla düzenlenen emekli aylığımeblağı arasındaki fark kadar ilave ödenilir (Mad.20.2.).Madde 20.1.1. de öngörülmüş şahısların hizmet süresine(stajına) göre emekli aylıklarına ilaveler Azerbaycan Cumhuriyeti veNahçıvan Muhtar Cumhuriyeti milletvekilinin orta aylık maaşı,onun son 12 ay süre esas alınarak Azerbaycan Cumhuriyeti MilliMeclisten aldığı vazife maaşının ve Nahçıvan MuhtarCumhuriyetinin Âli Meclisinden aldığı vazife maaşının ve zorunlu


devlet sosyal sigortasına celp edilen bütün ödenişlerin ceminin 12’yebölünerek belirlenir (Mad.20.10.).Đlgili kişi geçmiş milletvekili süresinde Azerbaycan MilliMeclisinin başkanı, başkanın 1. yardımcısı, başkanın yardımcısı,komite ve komisyon başkanı veya yardımcısı, Nahçıvan Meclisininbaşkanı, başkanın birinci yardımcısı, başkanın yardımcısı, komisyonbaşkanı veya yardımcısı görevi yürütmüştür. Emekli yaşına gelmişveya emeklilik dolmadan malul olmuş ise onun emekli aylığınasonradan yapılacak artışlarda Azerbaycan Nahçıvan Milli Meclisininbaşkanı, başkanın birinci yardımcısı, başkanın yardımcısı, komisyonbaşkanı veya yardımcısı maaşının, maaşındaki sonraki artışlar dadikkate alınarak, %80 oranı meblağı miktarı ile kanunla düzenlenenemekli aylığının meblağı arasındaki fark kadar ilave ödenilir(Mad.20.3.).Milli Meclisin milletvekili veya geçmiş milletvekili, NahçıvanMeclisinin milletvekili veya geçmiş milletvekili vefat ettikte, onunaile reisini yitirmeğe göre ölüm sigortası almak hakkı olan ailefertleri için (Mad.20.1.2.), milletvekilinin maaşının %80 oranı miktarınınaile fertlerinin sayına olan oranı şeklinde belirlenen meblağlakanunla düzenlenen ölüm sigortasına göre emekli aylığınınmeblağı arasındaki fark kadar emekli aylığına ilave ödenilir(Mad.20.4.).Madde 20.1.2. öngörülmüş şahısların hizmet Süresine göreemekli aylıklarına ilaveler Azerbaycan ve Nahçıvan milletvekilininorta aylık maaşı, onun son 12 ay süresinde ilgili olarak AzerbaycanMilli Meclisinden aldığı vazife maaşının ve Nahçıvan Meclisindenaldığı vazife maaşının ve zorunlu devlet sosyal sigortasına celpedilen bütün ödenişlerin ceminin 12’ye oranı yolu ile belirlenir(Mad.20.10.).Emekliliğe ayrılmış ve vefat etmiş Azerbaycan CumhuriyetiMilli Meclisinin geçmiş milletvekilleri ve Nahçıvan MuhtarCumhuriyeti Ali Meclisinin geçmiş milletvekillerinin aile fertleri içinonun emekli aylığının (hizmet süresine/süresine göre ilavelerlebirlikte) tam meblağının aile fertlerinin sayına olan oranı şeklindebelirlenen meblağla kanunla düzenlenen ölüm aylığına göre emekli215


aylığının meblağı arasındaki fark kadar emekli aylığına ilave olaraködenilir(Mad.20.5.).Azerbaycan Cumhuriyeti Merkezi Seçki Komisyonunun üyesive Nahçıvan Muhtar Cumhuriyeti Merkezi Seçki Komisyonununüyesi olmuş şahısların emekli aylığına, yasanın düzenlemesine göreAzerbaycan Cumhuriyeti Merkezi Seçki Komisyonunun faaliyetteolan üyesinin ve Nahçıvan Muhtar Cumhuriyeti Merkezi SeçkiKomisyonunun faaliyette olan üye maaşının %80 oranı miktarı ilekanunla düzenlenen emekli aylığının meblağı arasındaki fark kadarilave ödenilir(Mad. 20.1.3. ve Mad. 20.6.).216b) Hâkim ve Savcılık Organlarında ÇalışanlarEmekli yaşına gelmiş veya bu yaşı doldurmadan malul olmuşhâkimlere (20.1.4) hizmet sürelerine göre maaşlara yapılan sonrakiartışlar da dikkate alınarak, ilaveler ödenmektedir(Mad.20.7.).• 5 yıl görev yapmış görevden ayrılmış hâkimlere vazifesindealdıkları 5 yılın orta aylık maaşının 45 oranı miktarındailave ödenir(Mad.20.7.1.).• 5 yıldan 10 yıla kadar hâkim çalışmış geçmiş hâkimlere,görevde aldıkları istenilen 5 yılın orta aylık maaşının %45oranı miktarında, 5 yıldan yukarı hâkimlik süresinin heryılı için bu orta aylık maaşının 2 oranı miktarında ek ilaveödenir(Mad.20.7.2).• 10 yıldan yukarı hâkim çalışmış geçmiş hâkimlere hâkimvazifesinde aldıkları istenilen 5 yılın orta aylık maaşının %55 oranı miktarında, 10 yıldan yukarı hâkimlik süresininher yılı için bu orta aylık maaşının % 5 oranı miktarındailave olunarak, ancak bu orta aylık maaşının % 80 oranımiktarından çok olmamak şartıyla belirlenen meblağlakanunla düzenlenen emekli aylığının meblağı arasındakifark kadar ilave ödenilir(Mad.20.7.3.).Savcılık çalışanları da ilavelerden faydalanmaktadırlar.Madde 20.1.5.’te, kanunun 9.4. maddesine atıf yaparak, bu maddekapsamında belirlenen savcılık çalışanlarını yani, savcılık organlarındaen az 25 yıl hizmet etmiş savcılık çalışanları ve yaşlılık ne-


deniyle savcılık organlarından emekliliğe ayrılan, genel olarak 25 yılveya daha çok hizmet süresi bulunan ve bu sürenin en az 12 yıl 6ayını savcılık organlarında çalışmış kişiler (mad. 20.1.5. ve Mad. 9/4)ve yasayla belirlenen yaş sınırını doldurmuş veya bu yaşa gelenekadar malul olmuş savcılık çalışanları (Mad.20.1.5-1.) ilaveödemelerden yararlandırılmışlardır.Ödeme oranının düzenlendiği 20.8. maddesinin atfına göre20.1.5. ve 20.1.5-1. maddelerinde belirlenen savcılık çalışanlarınınemekli aylıklarına ilaveler savcılık organlarında hizmetin son 24 ayıveya istenilen mütemadi 60 ayı süresindeki maaşının orta aylıkmeblağından, maaşındaki sonraki artışlar da dikkate alınarak,aşağıdaki kaideye uygun şekilde ek ödeme yapılır:• Savcılık organlarında 5 yıl hizmet etmiş savcılık çalışanlarınaorta aylık maaşının %45 oranı meblağında ilaveverilir(Mad. 20.8.1.).• Savcılık organlarında 5 yıldan 10 yıla kadar hizmet etmişsavcılık çalışanlarına orta aylık maaşının %45 oranımeblağında, 5 yıldan yukarı savcılık çalışanı süresinin heryılı için orta aylık maaşının 2 oranı miktarında ek ödemeyapılır(Mad.20.8.2.).• Savcılık organlarında 10 yıldan yukarı hizmet etmiş savcılıkçalışanlarına orta aylık maaşının %55 oranı meblağında,10 yıldan yukarı savcılık çalışanı süresinin her yılıiçin bu orta aylık maaşının %5 oranı meblağında ilaveolunur. Ancak, orta aylık maaşının % 80 oranı meblağındançok olmamak kaydıyla belirlenen meblağla kanunla düzenlenenemekli aylığının meblağı arasındaki fark kadar ilaveödenilir(Mad.20.8.3.).Savcılık çalışanı veya savcılık çalışanı gibi Kanunla belirlenenemekli aylığına ilaveleri almak hakkı olan emekli vefatettikte, onun aile reisini yitirmeğe göre ölüm aylığı hakkı olan ailebireyleri (Mad.20.1.5-2.) vefat etmiş savcılık işçisinin hizmetsüresine göre alması gereken veya emekli gibi aldığı emekli aylığı veemekli aylığına ilavenin% 80 oranı miktarında aile fertlerinin sayınaolan oranı şeklinde belirlenen meblağla kanunla düzenlenen ölüm217


sigortasına göre emekli aylığının meblağı arasındaki fark kadaremekli aylığına ilave ödenilir (Mad.20.8-1.).c) Azerbaycan ve Nahçıvan OmbudsmanıAzerbaycan Cumhuriyetinin Đnsan hukukları üzere müvekkili(ombudsman 568 ) ve Nahçıvan Cumhuriyetinin Đnsan hukuklarıüzere müvekkili (ombudsman) vazifesinde çalışmış şahısların(Mad.20.1.6), emekli aylıklarına faaliyette olan müvekkil(ombudsman) için belirlenen vazife maaşının %80 oranı meblağı ilekanunla düzenlenen emekli aylığının meblağı arasındaki fark kadarilave ödenilir (Mad.20.9.).d) Devlet Memurlarının Emekli Maaşına Đlaveler“Devlet Kulluğu Hakkında” Azerbaycan Cumhuriyeti Kanununauygun olarak inzibati ve yardımcı vazifeler üstlenen, aynızamanda 18 Ekim 1991 yılından bu yasanın yürürlüğe girmesitarihine kadar yasama, icra ve mahkeme hâkimiyeti organlarında veicra hâkimiyeti organının düzenlediği liste üzere 18 Ekim 1991 tarihinekadar devlet, Sovyet Đcra organlarında ve Sovyet Partisi organlarındahizmet etmiş Azerbaycan vatandaşlarının (Mad.20.1.7.)emekli aylıklarına aşağıda belirtildiği üzere ilaveler yapılacaktır.Ancak Azerbaycan Cumhuriyetinin vatandaşlığından çıkması ilebağlı devlet hizmetine hitam verilmiş devlet memurları ve devlethizmetinde olan şahıslar Madde 20.1.7. kapsamında düzenlenenkişilerin istisnası olarak belirtilmiştir.Başbakanı ve Başbakanın yardımcıları, Nahçıvan Başbakanıve Başbakanın yardımcıları, merkezi icra hâkimiyeti organının rehberive rehberinin yardımcıları, Nahçıvan merkezi icra hâkimiyetiorganının rehberi ve rehberinin yardımcıları, yerli icra hâkimiyetiorganının rehberi (başçısı) vazifelerini yöneten şahıslar(Mad.20.1.9.) yasanın emekli aylığına ilaveler alacak çalışanlarıkapsamındadırlar.Her iki maddede (Mad.20.1.7. ve mad.20.1.9.) öngörülmüşşahıslara hizmet süresine göre emekli aylığına ilavelerin verilmesi568Kamu Denetçisi218


için devlet memurunun hizmet süresinin muayyenleştirilmesi kaidesive devlet aylığının hesaplanmasına ilişkin esaslar ilgili icra organıtarafından belirlenir (Mad.20.12.).Yukarıda belirttiğimiz 20.1.7. ve 20.1.9. maddelerindeöngörülmüş şahısların emekli aylığına ilaveler devlet hizmetinin son24 ayı veya istenilen mütemadi gelen 60 ayı süresindeki devlet aylığınınorta aylık meblağından, devlet maaşındaki sonraki artışlarda dikkate alınarak aşağıdaki kurala göre belirlenmektedir (Mad.20.11).Kamu personeli olarak görevinde 5 yıl hizmet süresi olanşahsa devlet aylığının orta aylık meblağının %45 oranında ilaveyapılır(Mad. 20.11.1.).Kamu personeli olarak görevinde 5 yıldan 10 yıla kadarhizmet süresi olan şahsa-devlet aylığının orta aylık meblağının % 45oranı miktarında, 5 yıldan yukarı hizmet süresinin her yılı içindevlet aylığının orta aylık meblağının 2 oranı miktarında ilaveolunur (Mad.20.11.2.).Kamu personeli olarak görevinde 10 yıldan yukarı hizmetsüresi olan şahsa devlet aylığının orta aylık meblağının % 55 oranımiktarında, 10 yıldan yukarı hizmet süresinin her yılı için devletaylığının orta aylık meblağının % 5 oranı miktarında ilave olunarak,ancak devlet aylığının orta aylık meblağının % 80 oranı miktarındançok olmamak şartı ile belirlenen meblağla kanunla düzenlenenemekli aylığının meblağı arasındaki fark kadar ilave ödenilir.(Mad.20.11.3.).Devlet memuru veya devlet memuru gibi kanunla belirlenenemekli aylığına ilaveleri almak hakkı olan emekli vefat ettikte, onunaile reisini yitirmeğe göre emekli aylığı (ölüm aylığı) almak hakkıolan aile fertleri 569 , (Mad.20.1.8.) ve kanunun 20.1.9. maddesindeöngörülmüş şahıslar veya bu şahıslar sırasından emekli aylığınailaveleri almak hakkı olan emekliler vefat ettikte, onların aile reisiniyitirmeğe göre emekli aylığı almak hakkı olan aile fertleri,(Mad.20.1.10.) ilavelerden faydalanmaktadırlar.569Azerbaycan Cumhuriyetinin vatandaşlığından çıkması ile bağlı devlet kulluğunason verilmiş devlet memurlarının aile fertleri istisna olmakla219


Vefat etmiş devlet memurunun 570 hizmet süresine göre almasıgereken veya emekli gibi aldığı emekli aylığı ve emekli aylığınayapılan ilavenin %80 oranını miktarı aile bireyleri sayına eşitbölünür. Kişi başına verilecek meblağla, kanunla düzenlenen ölümsigortasına göre emekli aylığının meblağı arasındaki fark kadaremekli aylığına ilave ödenilir(Mad. 20.13.).e) Ordu Mensuplarının Emekli Aylıklarına ĐlavelerOrdu mensuplarının emekli aylıklarına yapılan ilaveler üçayrı maddede düzenlenmiştir(EPK. Mad.20.1.11- Mad.20.1.12-Mad.20.1.13).aa) Ordu Mensuplarının Yaşlılık Aylıklarının ĐlaveleriBirinci grup ilavelerden faydalanan şahıslar Kanunun 9.5.maddesinde yaşlılık aylığı belirlenen ordu mensuplarıdır.(Mad.20.1.11). Ordu mensuplarının yaşlılık sigortası 9.5. maddededüzenlenmiştir. Yukarıda da belirttiğimiz üzere, askeri hizmetindenayrılana kadar 20 takvim yılı ve daha çok ordu hizmeti yapmış ordumensupları (Mad.9.5.1), askeri hizmetinden terhis edilmiş, 25 takvimyılı ve daha çok genel hizmet dökümü olan ve en az bu sürenin12 yıl 6 ayını askeri hizmette sürdürmüş şahıslar (Mad.9.5.2.),askeri hizmetten hastalığına veya sıhhatine ve yürüt-müş olduğuişin kaldırılması nedeniyle görevini bırakmış ve ayrıldığı gün 45 vedaha çok yaşı, 25 takvim yılı ve daha çok genel hizmet süresi olan vebu sürenin en az 12 yıl 6 ayını askeri hizmette sürdürmüş kişiler(Mad.9.5.3), askeri hizmet süresi Çernobil AES’de kazanın neticelerininaradan kaldırılması işlerinde göçürme alanında iştirak etmişordu mensupları (Mad.9.5.4.) ilavelerden aşağıda yer alan kaidelerkapsamında yararlanacaklar. Ordu rütbelerinden mahrum edilmişordu görevlileri (askeri kullukçular) ve süreli hakiki ordu hizmetiyapanlar bu gruba dâhil değildir.Yaşlılık aylığına ilaveler teminat harçlığındaki sonrakiartışlar dikkate alınarak, aşağıdaki kaidede belirlenir (Mad.20.14):Askeri hizmetten ayrılana kadar 20 takvim yılı ve daha çokaskeri hizmet etmiş ordu mensuplarına 20 yıl askeri hizmet için570Kanunun 20.1.7. ve 20.1.9. maddeleri kapsamında düzenlenen sigortalılar.220


ilgili teminat harçlığının %50 oranı, yaşına veya hastalığına göreaskeri hizmetten ayrılanlara ise %55 oranı, 20 yıldan yukarı askerihizmetin (askeri hizmetin muaf/güzeştli sayılan hissesi dikkatealınarak) her yılı için ilgili teminat harçlığının %3 oranı miktarındailave yapılır(Mad.20.14.1).Askeri hizmetten yaşa göre terhis edilmiş, 25 takvim yılı vedaha çok umumi iş süresi olan, bu süresin azı 12 yıl 6 ayını askerihizmette bulunmuş şahıslara ilgili teminat harçlığının %50 oranı ve25 yıldan yukarı askeri hizmetin (askeri hizmetin muaf sayılanhissesi dikkate alınarak) her yılı için ilgili teminat harçlığının % 1oranı miktarında ilave edilir(Mad.20.14.2).Askeri hizmetten hastalığına veya sağlamlığının sınırlıimkanlarına ve kadro sınırlamasına göre terhis edilmiş ve terhisedildiği gün 45 ve daha çok yaşı, 25 takvim yılı ve daha çok umumiiş süresi (hizmet süresi) olan, bu süresin azı 12 yıl 6 ayını askerihizmette bulunmuş şahıslara ilgili teminat harçlığının %55 oranı ve25 yıldan yukarı askeri hizmetin (askeri hizmetin muaf/güzeştlisayılan hissesi dikkate alınarak) her yılı için ilgili teminatharçlığının %1 oranı miktarında ilave yapılır(Mad.20.14.3.).Askeri hizmette 15 yıl süresi olan ve Çernobil AES’dekazanın neticelerinin aradan kaldırılmasında iştirak etmiş ordumensuplarına ilgili teminat harçlığının %50 oranı ve 15 yıldanyukarı askeri hizmetin (askeri hizmetin muaf/güzeştli sayılanhissesi dikkate alınarak) her yılı için ilgili teminat harçlığının %3oranı miktarında ilave olunarak muayyen edilen meblağla kanunladüzenlenen emekli aylığının meblağı arasındaki fark kadar (Mad.20.14.4.) maaş ilavesi ödenir.Bu maddede gösterilen kaidede hesaplanan emekli aylığınailavenin emekli aylığı ile birlikte meblağı ilgili teminat harçlığındanfazla olamaz(Mad. 20.15.).bb) Ordu Mensuplarının Maluliyet Aylılıklarının ĐlaveleriĐkinci grup maluliyet derecesi olan ordu mensupları(Mad.20.1.12.) hizmet süresi dikkate alınmadan, hizmet ettiğidönemde veya hizmetten ayrıldıktan sonra 3 ay içinde maluliyetgerçekleştikte veya hizmet devrinde alınmış darbe (yaralanma,221


travma, kontuziya), hastalık nedeniyle hizmetten ayrıldıktan 3 aysonra gerçekleşirse yasaya göre maluliyet aylığına hak kazanacaklardır.Askeri rütbelerden mahrum edilmiş ordu mensupları vesüreli gerçek askeri hizmette bulunan kişiler istisna tutulmaktadır(Mad. 12.2.).Bu şahısların maluliyet aylığına ilaveler teminat harçlığındakisonraki artışlar dikkate alınarak aşağıdaki kaidede belirlenir(Mad.20.16).I. grup savaş malullerine ve o cümleden hizmeti vazifeleriyerine getirirken malul olanlara ilgili teminat harçlığının %100 oranı,II. grup savaş malullerine %80 oranı, III. grup savaş malullerine%55 oranında ilaveler ödenir(Mad. 20.16.1.).I. grup diğer malullere ve o cümleden hizmeti vazifeleri yerinegetirmekle bağlı olmayan malullere ilgili teminat harçlığının%60 oranı, II. grup malullere %55 oranı, III. grup malullere %35oranı miktarı ile muayyenleştirilen meblağla kanunla düzenlenenemekli aylığının meblağı arasındaki fark kadar ilave ödenir(Mad.20.16.2.).cc)Ordu Mensupları Aile Bireylerinin Ölüm AylıklarınınĐlaveleriKanunun 17.2. maddesine atıf yapılarak ordu mensuplarınınaile fertlerinin alacakları ölüm aylıklarına ilaveler düzenlenmiştir.(Mad.20.17.)Ordu mensuplarının 571 aile fertlerine aile reisiniyitirmeğe göre emekli aylığı ordu mensubunun hizmet süresi dikkatealınmadan sağlanır. Aile reisini yitirmeğe göre ölüm aylığısigortalı hizmet ettiği dönemde veya hizmetten bırakıldıktan en geç3 ay içinde veya hizmet ettiği dönemde aldığı darbe (yaralanma,travma, kontuziya), hastalık nedeniyle 3 ayı geçtikten sonra vefatederse ilave verilir.Ordu mensupları sırasından olan emeklilerin ailelerine iseaile reisi pensiya aldığı dönemde veya pensiya ödenilmesininkesilmesinden 5 yıl süre geçene kadar vefat ettiği durumlarda maaş571Askeri rütbelerden mahrum edilmiş ordu mensupları ve süreli gerçek askerihizmet ordu mensupları istisna tutulmuştur.222


ilavesi verilir. Askeri operasyonlarda gaip ordu mensuplarının ailefertleri savaşta ölen ordu mensuplarının aile fertleri ile eşitdeğerlendirilmektedir (Mad.17.2.).Ülkenin savunması zamanı, o cümleden başka askeri hizmetvazifelerini yerine getirirken alınan darbe (yaralanma, travma,kontuziya) veya savaş bölgesinde ülkenin savunması ile veya savaşoperasyonları sürdüren ülkelerde dayanışma borcunu yerine getirirkengerçekleşen hastalık neticesinde vefat etmiş ordu mensuplarınınve ordu mensupları sırasından olan sigortalıların ailelerine maaşilavesi ödenir. Ailenin çalışma gücü olmayan her bir üyesine ailereisini teminat harçlığının %50 oranı meblağında belirlenir. Sigortalınınölüm sebebi dikkate alınmadan savaş malulü olan vefatetmiş emeklilerin ailelerine ve terkibinde her iki velisini yitirmişçocukların olduğu aile fertlerine de ilave aynı meblağda belirlenir(Mad.20.17.1).Askeri hizmet görevi ile bağlı olmayan darbe (yaralanma,travma, kontuziya) veya cephede olmakla, ülkemizin savunmasıveya savaş operasyonları sürdüren ülkelerde dayanışma gereğincebulunan ama bu hizmetten kaynaklanmayan hastalık neticesindevefat etmiş ordu mensuplarının ve ordu mensupları sırasından olanemeklilerin aile fertlerine ilave ödeme sağlanır.Ailenin çalışma gücü olmayan her bir üyesine aile reisiniteminat harçlığının %35 oranı ile kanunla düzenlenen emekliaylığının meblağı arasındaki fark kadar maaş ilavesi verilir.(Mad.20.17.2.). Sağlığı veya yaşı ile alakalı olarak daha az maaşlıvazifeyle görevlendirilmiş ve bu gün yaşa göre emekli aylığı almakhakkına malik olan ordu mensupları hizmetten terhis edilirken,onların emekli aylığına ilave verilene kadar, en az bir yıl çalıştıklarıvazife üzere teminat harçlığının aylık meblağından hesaplanır(Mad.20.18.).f) Hususi Rütbeli Şahıslar223


Hususi rütbeli şahıslar 572 olarak değerlendirilen çalışan kesimininve aile bireylerinin emekli aylıklarına ilave ödeme alması da“Emeklilik Hakkında Kanun” kapsamında düzenlenmiştir.Birincisi, hususi rütbeler öngörülen görevlerde çalışan veyasayla belirlenen yaş sınırını doldurmuş veya malul olmuş adliyeişçileridir. (Mad.20.1.14) Onların emekli aylıklarına ilaveler adliyeorganlarında hizmetin son 24 ayı veya istenilen ardı ardına gelen 60ayı süresindeki maaşının orta aylık meblağından, maaşındakisonraki artışlar da dikkate alınarak, aşağıdaki kaidede belirlenir(Mad.20.19.).• Adliye organlarında hususi rütbeler öngörülen vazifelerde 5yıl hizmet etmiş adliye işçilerine orta aylık maaşının %45oranı miktarında ilave ödenir(Mad.20.19.1).• Adliye organlarında hususi rütbeler öngörülen vazifelerde 5yıldan 10 yıla kadar hizmet etmiş adliye işçilerine-ortaaylık maaşının %45 oranı miktarında, 5 yıldan yukarıhizmet süresinin her yılı için orta aylık maaşının % 2 oranımiktarında ilave edilir(Mad20.19.2).• Adliye organlarında hususi rütbeler belirlenen vazifelerde10 yıldan yukarı hizmet etmiş adliye işçilerine orta aylıkmaaşının %55 oranı miktarında, 10 yıldan yukarı hizmetsüresinin her yılı için orta aylık maaşının %5 oranımiktarında ilave edilir. Ancak, sağlanan ilave maaşının %80 oranını geçmeyecek şekilde bu meblağla emekli aylığınınmeblağı arasındaki fark kadar ilave ödenir(Mad.20.19.3.).Đkincisi, hususi rütbeler öngörülen vazifelerde çalışan adliyeişçisi veya adliye işçisi gibi kanunda belirlenen emekli aylığınailaveleri almak hakkı olan emekli vefat ettikte, ölüm aylığı almakhakkı olan aile fertleridir(Mad.20.1.15.).572Hususi rütbeli şahıslar-Azerbaycan Cumhuriyetinin Đç Đşler Bakanlığında,Azerbaycan Cumhuriyetinin Olağanüstü Haller Bakanlığında, AzerbaycanCumhuriyetinin Devlet Gümrük Komitesinde, Azerbaycan CumhuriyetininBakanlar Kurulu yanında Devlet Feldyeger Hizmetinde hizmet eden hususirütbeli şahıslardır.224


Vefat etmiş adliye çalışanının hizmet süresine göre almasıgereken veya emekli gibi aldığı emekli aylığı ve emekli aylığınailavenin %80’nin aile fertlerinin sayına olan oranı şeklindebelirlenmiş meblağla ölüm aylığının meblağı arasındaki fark kadaremekli aylığına ilave ödenilir(Mad.20.20.).g) Hesaplama Palatasının ÇalışanlarıSayıştay olarak ifade edebileceğimiz, Hesaplama PalatasıAzerbaycan Anayasasının 92. maddesine esasen Millet Meclisitarafından kurulan, meclise hesap veren, daimi faaliyet gösterendevlet bütçe-maliye nezareti organı olarak, fonksiyonel bakımdanbağımsız kurumdur. Hesaplama Palatası tüzel kişiliktir. Kurumun“Hesaplama Palatası Hakkında” 700-GI Sayı ve 02 Temmuz 1999tarihli yasasıyla düzenlenen birçok görev ve yetkileri vardır.Emekli aylığı yaşını doldurmuş veya bu yaşı doldurana kadarmalul olmuş Hesaplama Palatasının geçmiş üyeleri için aşağıdakikurallarla ilaveler sağlanmaktadır(Mad.20.1.16).Hesaplama Palatasının faaliyette olan üyesinin maaşı vemaaştaki sonraki artışlar da dikkate alınarak, emekli aylığına % 80oranı ile yasada düzenlenen emekli aylığının meblağı arasındakifark kadar ilave ödenilir(Mad.20.21.).Emekli yaşını doldurmuş veya emekli yaşını doldurana kadarmalul olmuş Hesaplama Palatasının geçmiş üyesi görev süresincebaşkan, başkan yardımcısı veya denetici (auditoru) vazifesindeçalışmışsa, Hesaplama Palatasının faaliyette olan başkan, başkanyardımcısının veya deneticisinin (auditorunun) maaşındaki sonrakiartışlar da dikkate alınır. Maaş ve artışların % 80 oranı ile kanundadüzenlenen emekli aylığının meblağı arasındaki fark kadar ilaveyapılır(Mad. 20.22.).Hesaplama Palatasının üyesi ve geçmiş üyesi vefat ettikte,onun aile reisini yitirmeğe göre emekli aylığı almak hakkı olan ailefertleri için ilaveler aşağıdaki kurallarla sağlanır(Mad.20.1.17).Hesaplama Palatasının üyesi ve geçmiş üyesi vefat ettikte,onların her bir aile üyesi için Hesaplama Palatasının faaliyette olanüyesinin maaşının % 80 oranı meblağ aile fertlerinin sayına bölünür.225


Alınan meblağla kanunla düzenlenen ölüm aylığının meblağıarasındaki fark kadar emekli aylığına ilave ödenilir(Mad.20.23.).Emekliliğe ayrılmış, vefat etmiş Hesaplama Palatasınıngeçmiş üyesinin aile fertleri için onun emekli aylığının (hizmetsüresine göre ilavelerle birlikte) tam meblağının aile fertlerininsayına olan oranı şeklinde belirlenen meblağla kanunla düzenlenenölüm sigortasına göre emekli aylığının meblağı arasındaki farkkadar emekli aylığına ilave ödenilir(Mad.20.24.).“Emeklilik Hakkında Kanunun” 20.1.16. ve 20.1.17. maddelerindeöngörülmüş şahısların hizmet süresine göre emekli aylığınailaveler Azerbaycan Cumhuriyeti Hesaplama Palatasının üyesininorta aylık maaşı, onun son 12 ay süresi esas alınarak HesaplamaPalatasından aldığı vazife maaşının ve zorunlu devlet sosyalsigortasına celp edilen bütün ödenişlerin ceminin 12’ye oranı yolu ilebelirlenir(Mad.20.25.).M- Uzun Vadeli Sigorta Aylıklarına Đlişkin Genel Hükümler1- Kanun Yürürlüğe Girmeden Önce Verilen Uzun VadeliSigorta Aylıklarının Hesaplanması“Emeklilik Hakkında Kanun”un yürürlüğe girdiği güne kadarverilen emekli aylığının (bütün ilaveler, muhtelif özel koşullarınlağvı ile bağlı tazminatlar ve diğer ödemelerle birlikte) umumimeblağı değiştirilmeden kanunun müddealarına uygun dönüştürmeyapılmaktadır. Bu amaçla Kanun yürürlüğe girdiği güne kadarverilen emekli aylığının (bütün ilaveler, muhtelif özel koşullarınlağvı ile bağlı tazminatlar ve diğer ödemelerle birlikte) umumimeblağından emekli aylığının yasayla belirlenen bütçe (baza) hissesidüşüldükten sonra yerde kalan meblağ emekli aylığının sigortahissesi gibi belirlenir(Mad.26.1.).Kanun yürürlüğe girdiği güne kadar verilen emekli aylığının(bütün ilaveler, muhtelif özel koşulların lağvı ile bağlı tazminatlarve diğer ödemelerle birlikte) umumi meblağı emekli aylığınınyasayla belirlenen bütçe (baza) hissesinin meblağından aşağı oldukta,emekli aylığının yeni meblağı emekli aylığının yasayla belirlenenbütçe (baza) hissesinin meblağına eşit tutulur (Mad.26.3.).226


Kanunun 20.1.1. ve 20.1.17. maddelerinde öngörülmüş şahıslarınkanun yürürlüğe girdiği güne kadar verilen emekli aylıklarının(bütün ilaveler ve diğer ödemelerle birlikte) umumi meblağındankanun yürürlüğe girdiği güne kadar ülke üzere emekli aylığı(pensiya) hesaplanması için tasdik edilen orta aylık maaşının üç katmeblağı düşüldükten sonra kalan meblağ hizmet süresine göreemekli aylığına ilave gibi belirlenir(Mad.26.4.).Kanunun yürürlüğe girdiği güne kadar ülke üzere pensiyahesaplanması için tasdik olunmuş orta aylık maaşının üç katmeblağından emekli aylığının yasayla muayyen edilen bütçe (baza)hissesi düşüldükten sonra kalan meblağ 20.1.1-20.1.17. maddelerindeöngörülmüş şahısların emekli aylığının sigorta hissesi gibibelirlenir (Mad. 26.5.) Kanunun yürürlüğe girmesi ile alakalı emekliaylığının bütçe (baza) hissesinin üzerine 19. madde ile belirlenenilaveler hesaplanır(Mad. 26.6.).2- Kanunun Yürürlük Tarihine Kadar Sigorta PrimlerininHesaplanması“Emeklilik Hakkında Kanun”un yürürlüğe girdiği güne kadarsigorta olunanların kazanmış oldukları emekli hakları kapitaleçevrilmekle onların bireysel hesaplarına yatırılır. Bu durumda odöneme ait olan umumi iş süresinin her yılı için 170 manat (1 Yıltam olmadıkta ise bu meblağ eksik olan yıldaki iş süresi aylarınınsayına uygun hesaplanmakla) emeklilik finansmanı hesaplanır vesigorta olunanların bireysel hesaplarının sigorta hissesinde 1 Ocak2006 tarihli olarak kayda alınır.3- Emekli Aylıklarının AArttırılması ve ĐndeksleştirilmesiYaşa göre emekli aylığının bütçe (baza) hissesine yeniden elealındığında ilgili icra organı tarafından belirlenen tüketici fiyatlarıindeksinin yıllık seviyesi dikkate alınır(Mad.29.1.)Emekli aylığının sigorta hissesi (o cümleden Kanun yürürlüğegirdiği güne kadar kazanılmış emekli aylığının sigorta hissesi) vebireysel hesabın sigorta hissesinde toplanan pensiya kapitali ilde birdefeden az olmamakla ve ilgili icra hâkimiyeti organı tarafından227


elirlenen tüketici fiyatları indeksinin yıllık seviyesine uygunindeksleştirilir(Mad.29.2.).“Emeklilik Hakkında Kanun”un 20.1.1-20.1.17. maddelerindeöngörülmüş şahısların maddeye uygun olarak emekli aylığının bütçe(baza) hissesi arttırıldıkta veya sigorta hissesi indeksleştirildikte,hizmet süresine göre emekli aylığına ilavelerin meblağı bu artışlarkadar azaltılarak yeniden hesaplanır. Madde kapsamında bulunanşahısların bulundukları vazifeler üzere aylık maaşı sonradan artırıldıkta,artışlar dikkate alınarak hizmet süresine göre emekli aylığınailaveler yeniden hesaplanır(Mad.29.3.).Emekli aylığının artırılması ve indeksleştirilmesi Kanunun 6.maddesi ile belirlenen emekli aylığının ödenişinin maliye menşelerineuygun olarak ilgili kaidede öngörülmüş vesaitler dairesindeilgili icra hâkimiyeti organı tarafından gerçekleştirilir (Mad.29.4.).4- Emekli Aylıklarının Ödenilmesi ve DurdurulmasıEmekli aylığının ve emekli aylığına ilavenin ödenilmesi kaideleriemekli aylığını kararlaştıran <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu ve şubeleritarafından belirlenir. Emekli aylıklarının ahaliye ödenilmesi ilebağlı hizmet hakları ve nakit para vesaitine göre hakkın meblağıidari organın banka ve rabıta organları ile bağladıkları mukavelelerledüzenlenir. (Mad.37.1.) Đlavelerin ödenilmesi de emekli aylıklarınınödenilmesi kuralları ile aynı şeklide düzenlenir.228


Çalışan emeklilere yaşlılık aylığının bütçe (baza) ve emekliaylığı kararlaştırılan güne kadar kazanılmış sigorta hissesi tammeblağda ödenilir. Emekli aylığı verildikten sonraki dönem üzerekazanılan sigorta ve fon (yığım) hisseleri üzere emeklilik finansınıntoplanması devam ettirilir.Şahıslar çalışmayan emekli kategorisine geçildikte sigorta vefon (yığım) hisselerinin hesaplanmasında 144 ay (emeklilik içinasgari hizmet süresi) 573 sigortalının emekli yaşından sonra çalıştığıayların miktarı kadar, ancak 72 aydan fazla olmamakla azaltılarakemekli aylığı yeniden hesaplanır(Mad. 37.3.1.).Türk hukukunda yaşlılık aylığı almakta olanlar çalışmayabaşlarlarsa, yaşlılık aylıkları, çalışmaya başladıkları tarihi izleyenaylık ödeme döneminden itibaren kesilir. Diğer çalışan sigortalılargibi bunlar da tüm sigorta dalları için prim ödemeye başlarlar. Birsüre sonra çalışmaktan vazgeçip, yeniden yaşlılık aylığı bağlanmasınıisterlerse, çalıştıkları dönem de dikkate alınarak yaşlılık aylıklarıyeniden bağlanır, ancak sigortalılara ayrıca bir seçenekdaha sunulmaktadır. Sigortalılar hem aylıklarını alıp, hem de çalışabileceklerdir.Bunun için aylıklarının kesilmemesi için taleptebulunmaları ve sosyal güvenlik destek primi ödemeleri gerekmektedir.574 • Malullüğe göre emekli aylığı, himayede olanlara göre verilenilave dikkate alınmadan yalnız bütçe (baza) hissesindenibaret olmakla ödenilir. Kanun yürürlüğe girdiği güne kadarkararlaştırılmış maluliyet aylığı himayede olanlaraverilen ilave dikkate alınmadan tam meblağda ödenilir(Mad.37.3.2.).• Aile reisini yitirmeğe göre emekli aylığı tam meblağdaödenilir(Mad.37.3.3.).Kanunun 37.3.4 Maddesinde yer alan düzenlemeye göremadde 20.1.1.-20.1.10. ve 20.1.14.-20.1.17. öngörülmüş şahıslara573Yasada beklenilen emekli aylığı ödenişi süresi574OKUR, Ali Rıza-LAÇĐNER, Hediye; Reform Sonrasında Yaşlılık AylığıKoşulları, Tes-Đş, Kasım, Ankara, 2006, s. 72;229


hizmet süresine (hizmet süresine) göre emekli aylıklarına ilaveler bumaddelerde gösterilen vazifelerde çalıştığı durumlarda % 50 oranhacminde, görevden ayrıldıkları takdirde tam meblağda ödenilir.Ancak maddelerin kapsamına dâhil olan kişiler tekrar ayrılmışoldukları emekli aylıklarına ilavenin verilmesi için esas götürülmüşvazifelerde çalıştığı durumda, onlara ilavelerin ödenilmesi durdurulur.Kanun maddesi düzenlenirken daha açık düzenlenmesigerektiği eleştirimizle birlikte, bu maddeden anlaşılan yukarıdasaydığımız şahısların tekrar aynı işlere dönüşlerinde emekli aylığıilaveleri alamayacağı şeklindedir.Bu kapsama emeklilik yaşına gelmiş veya bu yaşa gelmedenmalul olan eski milletvekilleri, (Mad. 20.1.1.), Merkezi Seçim Komisyonununüyeleri ve Nahçıvan Merkezi Seçim Komisyonunun üyesiolmuş şahıslar, (Mad. 20.1.3.) Emekli yaşına gelmiş veya bu yaşagelmeden malul olan eski hakimler, (Mad.20.1.4.), mevzuatta belirlenenyaş sınırını dolduran veya yaşı doldurmadan malul olansavcılık çalışanları, (Mad. 20.1.5-1.), Đnsan hakları üzere müvekkil,diğer adıyla ombudsman görevini yürüten şahıslar,(Mad. 20.1.6.),“Devlet Kulluğu Hakkında” Kanununa uygun olarak inzibati veyardımcı vazifeler tutan, o cümleden 18 Ekim 1991 bu kanun yürürlüğegirene kadar yasama, icra ve mahkeme organlarında faaliyetyapmış ve bu tarihe kadar devlet, parti, Sovyet organlarında çalışanvatandaşlar, ( Mad. 20.1.7.), dahil edilmiştir.Başbakan, yardımcıları, Nahçıvan başbakan ve yardımcıları,icra organları rehberleri ve merkezi icra hakimiyeti organının rehberive yardımcıları, yerel icra organı rehberi görevinde bulunmuşşahıslar, (Mad.20.1.9.) emekli yaşını doldurmuş veya bu yaşıdoldurmadan malul olan Sayıştay üyeleri 575 (Mad.20.1.16.) aynımadde kapsamında değerlendirilmektedir.Madde 20.1.5.’te ve madde 20.1.14.’te savcılık organlarda 25yıl hizmet süresi olan veya toplam 25 yıl fazlası hizmet süresi olanve bu sürenin 12 yıl 6 ayını savcılık çalışanı olarak yapmış ve bugörevden emekliliğe ayrılmış olanlar ve hususi rütbeli vazifelerdeçalışarak emekliliğe ayrılmış veya malul olmuş şahıslar istisna575Hesaplama Palatası Üyeleri230


edilmiş ve tekrar çalıştıkları zaman emeklilik ilavelerinden yararlanacaklarıdüzenlenmiştir.Kanunun Mad.37.3.5. maddesine göre askeri rütbeden mahrumedilmiş ordu mensupları ve süreli askeri hizmette bulunanlaristisna edilmekle, emekli aylığına ilaveler aşağıda belirtilen kurallarlatam olarak ödenilmektedir.Kanunun 9.5. maddesine göre ordu mensuplarına terhisekadar 25 yıl ve daha çok hizmet süresi olan ve bu sürenin 12 yıl 6ayını ordu hizmetinde geçirenler, hastalığına ve sağlığına vekadronun kalkmasıyla terhis edilen gün 45 yaş ve daha fazla yaşı,25 yıl ve daha fazla çalışma hizmeti olan ve 12 yıl 6 ayını ordudahizmet eden; orduda hizmeti 15 yıl ve daha fazla olan ve Çernobilkazasında iştirak eden ordu mensupları madde kapsamına dahiledilmişlerdir.Kanunun 12.2. maddesine göre maluliyete göre aylık hizmetsüresi dikkate alınmaksızın maluliyet askeri hizmet dönemi ve engeç askeri hizmetten bırakıldıktan 3 ay içinde gerçekleşen veya maluliyetaskeri 3 aydan daha sonra gerçekleşen ama hizmet dönemineilişkin bir sakatlık, yaralanma ve benzeri sebeple ortaya çıkan ordumensuplarına aynı şekilde tam olarak ödeme yapılmaktadır.Madde 17.2.’ye göre verilecek ölüm aylığı hizmet süresidikkate alınmaksızın maluliyeti askeri hizmet dönemi ve en geçaskeri hizmetten bırakıldıktan 3 ay içinde gerçekleşen veya maluliyetaskeri hizmetten bırakıldıktan 3 aydan daha sonra, ancakhizmet dönemine ilişkin bir sakatlık, yaralanma ve benzeri sebepleölümü gerçekleşen ordu mensubu ailesine emekli aylığına ilavelertam olarak ödenilir.Emeklinin tedavi müesseselerinde 576 yatılı tedavi ve cüzamhastanesinde olduğu dönem için emekli aylığı tam meblağda ödenilir.(Mad.37.4.)Yaşlılar, maluller veya sağlık imkânları sınırlıçocuklar için internat evlerinde (pansiyonlarda) ve hususi tahsilmüesseselerinde yaşayan kişiler için kararlaştırılmış emekli aylıklarıtam meblağda ödenilir. (Mad.37.5.) Ceza çekme müesseselerinde,hapiste ve tutuklu evlerinde mahkûmlara verilen emekli576Stasionar231


aylığı, mahkemenin farklı kararı yoksa tam meblağda ödenilir(Mad.37.6.).Emekli aylığı ve emekli aylığına ilavelerin ödenişi aşağıdakihaller ortaya çıktığı günden durdurulur: (Mad.37.8).• Emekli vefat ettiğinde, (Mad.37.8.1).• Ölüm sigortasınındın yararlanan ölen sigortalının karısıveya kocası yeniden evlenirse, (Mad.37.8.2).• Kanunla düzenlenen emekli aylıkları ve emekli aylıklarınailavelerin verilmesi şartlarına aykırı durum söz konusuolduğu durumlarda, (Mad.37.8.3.).5- Emekli Aylığının Yeniden Hesaplanması“Emeklilik Hakkında Kanunun” yürürlüğe girmesinden öncekararlaştırılan emekli aylıkları 26. ve 29. Maddelerine uygun olarakyeniden hesaplanır. Kanunun 26.1. maddesine göre yürürlük öncesikararlaştırılmış emekli aylığının (bütün ilaveler, muhtelif özelkoşulların, sosyal tazminler ve diğer ödemler) umumi meblağıdeğiştirilmeden yeni kanuna dönüştürme yapılır ve toplammeblağdan yaşlılık aylığının bütçe kısmı düşülerek kalan miktarsigorta hissesi gibi belirlenir. Örneğin, eski kanun dönemindetoplam alınan emekli aylığı 45,48 manat olduğundan hareketle,01.01.2006 tarihinden emekli aylığının 45,48 manat umumimeblağından 25 manat yaşlılık aylığının bütçe kısmı düşülür vekalan 20,48 manat emekli aylığının sigorta hissesi gibi belirlenir.Eğer yeni kanun öncesi emekli aylığı, ilaveler, sosyal tazminlerintamamı bütçe kısmından aşağı olursa bu durumda 25 manat bütçekısmına tamamlatılır. Yani, emeklinin toplam aldığı aylık 17 manatise 25 manata yükseltilir ve sigorta hissesi de 0 olduğu için burakam ödenir. Yeni kanunun 20.1.1– 20.1.6. maddelerinde yer alanşahısların, eski kanun dönemi almış oldukları emekli aylıklarındanülke üzere orta aylık maaşın üç katı düşüldükten sonra kalanmiktar emekli aylığına ilave olarak belirlenir. Örneğin sabıkmilletvekilinin 946,20 manat emekli maaşından eski kanun dönemiorta aylık maaş 17 manatın üç katı 51 lira düşüldükten sonra 895,20manat belirlenir. Emekli aylığının sigorta hissesi ise orta aylıkmaaşın üç katından emekli aylığının bütçe kısmı düşülerek 26232


manat (51 manat -25 manat) emekli aylığının sigorta hissesi gibibelirlenir.Yeni kanunun yürürlüğe girmesi ile emekli aylığının bütçekısmının üzerine 19. Maddede belirlenen ilaveler hesaplanır.Örneğin siyasi baskılara maruz kalarak sonradan beraat kazananşahısın emekli maaşı tüm ekleri ile birlikte 35,72 manatolduğundan, bu rakamdan 25 manat bütçe kısmı düşülür ve kalan10,72 manat emekli aylığının sigorta hissesi gibi belirlenir. Sonrabelirlenen bütçe kısmının üzerine 19.2.3. maddesine göre siyasibaskıları maruz kalan şahıslar için belirlenen bütçe kısmının %10oranında ilave artış yapılır. Toplam olarak bütçe/baza hissesi (27,5manat + 10,72 manat) sigorta hissesi= 38,22 manat toplam emekliaylığı hesaplanır.Sigortalıdan talep olunan asgari hizmet süresi yeni kanunakadar yeterli değil ise bu durumda yeni kanun dönemi çalışacağısüre eklenecektir. Örneğin, 27 yaşında sigortalı Kanunun yürürlüğegirdiği tarihe kadar 7 yıl hizmet süresine ve 56 manat orta aylıkmaaşa sahiptir. Yeni kanun döneminde 2 ay sonra I grup maluliyetsebebiyle maluliyet atlığı için başvurmuş ve 27 yaşta maluliyetetalep olunan minimum hizmet süresine (3 yıl 8 ay) sahiptir. Eskikanuna göre maluliyet aylığı meblağı (51 x %16,8)=8,57 manathesaplanır, yeni kanuna göre dönüştürme yapılarak bütçe hissesineyükseltilir ve yeni kanun döneminde bireysel hesabının sigortahissesinde toplanan primler dikkate alınarak maluliyet aylığıbelirlenir.Başka bir örnekte, 63 yaşlı sigortalıya 15 Eylül 2003tarihinden 27,3 manat meblağında yaşlılık aylığı verilmiş, ancakşahıs çalışmayı sürdürdüğü için yeni kanun yürürlüğe girdiği01.01.2006 tarihine kadar %50 oranında, bu tarihten sonra iseyaşlılık aylığının bütçe kısmı (25 Manat) ödenmiştir. 28 Mart 2006tarihinde II grup maluliyetin belirlenmesi ile bağlı emekli aylığınınyeniden belirlenmesi için başvurduğunda eski kanun dönemi ortaaylık maaş ve hizmet süresi hesaplanarak (51 manatın %85oranından fazla olmamakla) yeni kanuna uygunlaştırma yapılır.Yeni kanunun 13.3. mad. (SH=PС+(PSK/T x K) maluliyet aylığısigorta hissesinin hesaplanması için formüle uygun olarak01.01.2006 tarihinden bireysel hesabın sigorta hissesinde toplanan233


primler dikkate alınarak 13.4. maddesine göre maluliyet aylığıtoplamı (P=BH+SH+YH) formüle uygun olarak hesaplanır.II- KISA VADELĐ SĐGORTA TÜRLERĐA- Genel Olarak<strong>Sosyal</strong> Sigorta türleri iki yere ayrılmış olup, bu ayrımı uzunvadeli sigorta türleri ve kısa vadeli sigorta türleri diye ayrıma tabitutulursa uzun vadeli sigorta türleri ülkede bulunan emekliliksistemini, kısa vadeli sigorta araçları ise diğer sigorta araçlarınıifade etmektedir. Mevzuat olarak emeklilik sistemi “EmeklilikHakkında Kanun” ile, diğer sigorta türleri ise, “<strong>Sosyal</strong> MuavenetlerKanunu” ile düzenlenmiştir.Yukarıda emeklilik sistemini ayrıntılı şekilde incelenmişolup, tezin üçüncü bölümünün ikinci kısmında ise diğer sigortatürleri incelenecektir. Daha önce üzerinde durulmuş olsa da, tekrarvurgulamak uygun olacaktır ki, kısa vadeli sigorta türlerinidüzenleyen “<strong>Sosyal</strong> Muavenetler Kanunu” sadece sigorta türlerineilişkin bir kanun değildir.Kanun kapsamında hem sigorta primleri ile karşılanacakkısa vadeli sosyal sigorta araçları, diğer kısımda ise devletbütçesinden karşılanacak olan sosyal yardımlar düzenlenmiştir. Buiki farklı nitelikli sosyal koruma aracı “sosyal muavenet” adı altındabir yasa içinde düzenlenmiştir. Bu nedenle kanunu ikiye ayırarakkısa vadeli sosyal sigorta türleri bu bölümde, devlet bütçesindenkarşılanan sosyal yardımları (muavenetleri) ise sosyal yardımlarbaşlığı altında dördüncü bölümde incelenmiştir.SOSYAL GÜVENLĐK FONUKısa Vadeli SigortaTürleri234Çalışma Gücünün GeçiciKaybıHamilelik ve DoğumYardımı-(Analık Sigortası)


Cenaze YardımıSanatoryum Ve KurortYardımıĐşsizlik YardımıÇocuk YardımıÇocuk DoğumYardımıÇocuk BakımYardımıŞekil 4: Kısa Vadeli Sigorta Türlerinin ŞemasıYasada düzenlenen sosyal sigorta muavenetleri, kısa vadelisosyal sigorta türleri olarak çalışma gücünün geçici kaybı, hamileliğeve doğuma göre kadınlara verilen yardım, üç yaşına kadarçocuğa hizmet, çocuğun doğumuna göre yardım, cenaze yardımı,sanatoryum- kurort tedavisi üzere masrafların tam veya kısmenkarşılanması yardımı olarak sayılmıştır.Sayılan bu yardımlar zorunlu devlet sosyal sigorta finansmanıhesabına ödenilir. Ayrıca Đşsizlik sigortası 02 Temmuz 2001tarihli “Đşsizlik Kanunu” ve Bakanlar Kurulunun 22 Ocak 2002tarihli 12 Nolu kararı ile tasdik edilen ’’Đşsizlik MuavenetininHesaplanması Ve Ödenilmesi Kaideleri’’ çerçevesinde çalışanlaratanınmıştır.B- Yetkili Kurum“<strong>Sosyal</strong> Sigortalar Kanun”u kapsamında belirlenen kısa vadelikısa vadeli sosyal türlerinin uygulanması Devlet <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Fonunun yetkisindedir. Kurum “<strong>Sosyal</strong> Muavenetler hakkında Kanun”lakapsamı ve uygulaması belirlenen bu sigorta türlerini teşkilatyapısı içinde ülke çapında yürütmektedir. Kurumun teşkilat235


yapısı, görev ve yetkileri birinci bölümde ayrıntılı şekilde incelenmiştir.C- Kişi Bakımından Kapsamı<strong>Sosyal</strong> sigorta primi ödemesi zorunlu kılınan tüm çalışanlarkısa vadeli sigorta türlerinden yararlanacaktır. Ülkede hem mevzuathem de yönetim açısından tek çatı sosyal güvenlik sistemikurulması için değişiklikler ve ıslahatlar sürmektedir. 2006 yılındanitibaren sigortalı kesimin tamamı <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu kapsamındadır.“<strong>Sosyal</strong> Sigortalar Kanun”una göre işçi, kamu görevlisi,sözleşme usulü çalışanlar, ordu mensupları, tarım alanında çalışanlar,bağımsız faaliyette bulunan fiziki şahıslar ve yasada belirlenençerçevede yabancılar prim kuruma tabi olacaklardır. Ödenecekprim oranları işverenden %22 ve işçiden %3 oranında kesilerekkuruma yatırılacaktır.D- Edim Koşulları- Đş Kazası Ve Meslek Hastalığı Sigortası: Bu sigorta riskisosyal sigortalar Kanunu” kapsamına dahil edilmemiştir. Eski yasave uygulamada riskin sonucu oluşacak kazalarda işveren sorumlututulurdu ve zararları karşılardı. 2010 yılında yürürlüğe giren yeniyasa ile özel sigorta şirketleri ile işveren arasında imzalanacak sözleşmeimzalanacaktır. Kanunda iş kazası ve meslek hastalıklarıneticesinde meslek, çalışma yeteneğinin yitirilmesi hallerinde sigortaolunanların hayatının ve sağlamlığının gördüğü zarar neticesindeonların çalışma gücünün kaybı veya ölmesi ile bağlı sigorta ödemesiverilmesi öngörülmüştür.- Çalışma Gücünün Geçici Kaybı Sigortası: Hastalık vesakatlık neticesinde çalışma gücü geçici kaybedildikte; sanatoryumkurorttedavisi zamanı, hastalanmış aile fertlerinin hizmete ihtiyacıolduğu durumlarda, salgın durumlarında karantina dönemi, veremve meslek hastalıkları ile alakalı geçici olarak başka işe aktarıldığızaman, protez hazırlandığı müddette protez-ortopedik müessesesine236


yatılı yerleştirildikte, postvaksinal fesatla 577 alakalı çalışma gücününgeçici kaybı durumlarında bu sigorta türüne göre ödeme yapılır.Genel koşul, 6 aylık hizmet süresi aranmakta ve çalışma gücününkaybı çalışma süresi veya deneme süresi içinde gerçekleşmesi aranmaktadır.Ayrıca kasıtlı davranış, hapishanede bulunduğu dönem vediğer kanunda belirlenen benzeri hallerin bulunmaması gerekir.- Analık Sigortası: Hamilelik ve doğuma göre yardım almakiçin kanunda belirlenen kapsamda bulunulması aranmıştır. Kurumaadına sosyal sigorta primi ödenen çalışan, o cümleden geçen 12 ayiçinde kapatılmış işyerlerinin işsizlik statüsü alan kadınlar, iştenayrılarak ilkokul, ortaokul ve yüksek öğrenim gören kadınlar,Ordudaçalışan kadınlar, yabancı ülkelerin arazisinde yerleşenAzerbaycan ordu birliklerinin kadınlar sigorta yardımından yararlanacaklardır.-Çocuk Yardımı: Çalışan tüm kadınlara çocuğun doğumunagöre bir kerelik <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonundan yardım verilir. Çalışmayankadınlar da bu yardımdan yararlanır, ancak onlara yapılanyardım bütçeden karşılanır. Ayrıca kadınlara üç yaşına kadar aylıkçocuk bakım yardımı yapılmaktadır. Bu yardımın alınması içinsigortalı olması koşulu bulunmaktadır.-Sağlık Sigortası. Sağlık sigortası Azerbaycan’da uygulanmamaktadır.Kanunun mevcut olmasına rağmen belirsiz bir süre içinuygulama durdurulmuştur. Çalışmamızda da yer alan sanatoryumve kurort tedavisi sigortası ismi ile kanunda düzenlenen sigorta türüsağlık sigortasının alt başlığı olarak incelenmiştir.-Đşsizlik Sigortası: Đşsizlik sigortası işsiz statüsünde bulunanşahsın son 12 ay içinde çalışmış olduğu süre dikkate alınarak verilir.Son 12 ayda 26 hafta çalışanlara orta aylık maaşın %70’i, 26haftadan daha az çalışanlar için ise minimum578 değerinde işsizlikyardımı ödenir.577Postvaksinal fesatlar 14 Nisan 2000 tarihli 857 sayılı “Geçici HastalıklarınĐmmunoprofilaktikası” hakkında yasanın düzenlemesine göre profilaktik aşılarneticesinde sağlamlığın muhtelif derecede bozulması olarak tanımlanmıştır.578Đşsizlik sigortasının minimum değeri Bakanlar Kurulunun kararı ile maktumeblağda belirlenir. Belirli dönemlerle yaşam standardına göre bu meblağyükseltilmektedir237


E- Edim Türleri- Đş Kazası Ve Meslek Hastalığı Sigortası: Đş kazası ve meslekhastalıkları için zorunlu sigorta mukavelesi işveren ile sigorta şirketiarasında imzalanacaktır. Đş Kazası ve Meslek hastalıkları gerçekleştiğitaktirde hayat sigortası çerçevesinde yardım yapılacaktır.- Çalışma Gücünün Geçici Kaybı Sigortası: iş kazası vemeslek hastalığı nedeniyle çalışma gücünün geçici kaybındaödenecek olan nakit sigorta yardımını düzenlemiştir. Çalışmagücünü geçici yitirmiş işçilere ilk 14 takvim günü için hesaplananyardım işverenin vesaiti hesabına ödeyecektir. Eğer işçinin çalışmagücünü geçici kaybı süresi 14 takvim gününden fazla olursamuavenetin ödenilmesi <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu tarafından sosyalsigorta finansmanından ödenecektir.- Analık Sigortası: Sigorta ödemesi bütün durumlardamaaşının %100 oranında hesaplanır ve başvuru süresi kısıtlanmadanödenilir. Hamilelik ve doğuma göre ödenişli izinler hamilelikdöneminde ve doğumdan sonraki dönem için çalışan kadınlaradoğumdan evvel 70 takvim günü ve doğumdan sonra 56 gün, doğumunzorluğuna veya çocuk sayısına göre doğumdan evvel 70 gün vedoğumdan sonra 70 gün olarak düzenlenmiştir. Tarımda ve diğeralanlarda çalışanlara ise normal doğumda 140 gün, zor doğumda,156 gün, iki veya fazla çocuk olduğunda ise 180 gün belirlenmiştir. 2aylığa kadar çocuğu evlatlık alan veya evlatlık almadan çocuk bakanşahıslar doğumdan sonra belirlenmiş 56 günlük izin kullanmakhakkına sahiptirler.-Çocuk Yardımı:Çocuk doğumunda bir kereye mahsus nakityardım yapılmaktadır. Ayrıca çocukların üç yaşına kadar bakımıiçin aylık çocuk yardımı ödenilmektedir.-Sağlık Sigortası: Uygulaması durdurulmuş olan “Tıbbi SigortaHakkında Kanun” gereğince, vatandaşlar tedavi ve ilaç yardımlarındanyararlanma hakkına sahiptirler. Ancak yürürlüğü durdurulankanunun ileride hangi koşullarla uygulanacağı kesin değildir.Ayrıca anlaşılan o ki, iş kazası ve meslek hastalıkları sigortası gibisağlık sigortasının uygulanmasında özel şirketlerin etkili olacağı238


kaçınılmazdır. Sağlık sigortası kapsamında incelediğimiz sanatoryumve kurort tedavisi sigortasından yasada belirlenen şartlarıtaşıyan ihtiyaç sahibi çalışanlar yararlanırlar. Sigortalının bu gideriDSMF tarafından Sendikalar Konfederasyonuna ayrılan vesaitlekarşılanır. Ayrıca geçici işgöremezlik sigortası kapsamında yukarıdada belirtildiği üzere işçiye sigorta yardımı verilir.-Đşsizlik Sigortası: Azerbaycan hukukunda işsizlik ödenişi ikişekilde olmak üzere, birincisi işsizlik sigortası şeklinde, ikincisi isegeçici işgöremezlik yardımı kapsamında işsize çalışma gücününgeçici yitirildiği dönemde verilecek yardım şeklinde verilir. Ayrıcaişsize ücretsiz meslek hazırlığına ve ihtisas arttırılmasına, yaş vebaşka nitelikleri dikkate alınmakla teşkil edilen ücreti ödenentoplumsal işlerde iştirakine, işsizin kendi istihdamını kurmasınayardım ve yönlendirmeler yapılmaktadır.F- FinansmanKısa vadeli sigorta yardımlarının finansmanı sosyal sigortaprimlerinden karşılanır. Genel kural çerçevesinde işverenden %22,işçiden ise %3 oranında sigorta primi kesintisi yapılır. Ayrıca “<strong>Sosyal</strong>Sigortalar Kanun”unda düzenlendiği kapsamda tarım alanındaçalışanlar, serbest çalışanlar, telif hakları üzerinden ödenen primoranları ve diğer belirtilen çalışma gruplarından kesilen primlerFona ödenir.Đşsizlik yardımı da aynı şekilde <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonutarafından karşılanır. Fonun hesabından Baş Đstihdam Đdaresineaktarılan yardım bu kurumun yerel birimleri tarafından dağıtımısağlanır.Đş kazası ve meslek hastalıkları sigortası 2010 yılında yürürlüğegiren yeni kanunla özel sigortalara aktarılmıştır. Đşverenlerçalıştırdıkları işçilere göre özel sigorta şirketleri ile yıllık sözleşmeimzalayacaklar. Kaza veya hastalık hallerinde özel sigorta şirketlerizararı karşılayacaktır. Sağlık sigortasına ilişkin yürürlüğe giren ve2005 yılından itibaren yürürlüğü durdurulan yasa mevcuttur. Ancakyürürlüğü belirsiz süreli durdurulduğu için, ileride hangi biçimde vefinansmanla uygulanacağı da kesin değildir.239


G- Đş Kazası Ve Meslek Hastalığı Sigortası1- Genel OlarakĐlk yasal düzenlemelerin başlangıcı XIX. yy.ın sonlarınadoğru uzanır. 579 Đş kazası ve meslek hastalıkları sigortası geçici yahutsürekli gelir kaybına uğrayan sigortalıya ve ya onun yakınlarınaparasal ve sağlıkla ilgili yardımlar sağlar. Đş kazası ve meslekhastalığın benzer ve farklı yönleri mevcuttur. Đş kazası ani bir olaylaortaya çıkması, meslek hastalığının ise yavaş-yavaş ortaya çıkmasıbakımından bir birinden ayrılırlar. Ancak her ikisinin de meslekirisk sayılması ve ortak bazı özelliklere sahip olmaları nedeniylemevzuatta iş kazası ve meslek hastalığı sigortaları bir birinitamamlar nitelikte düzenlenmiştir. 58001 Şubat 1999 tarih ve 618-IK sayılı Đş Kanununun/EmekMecellesi 225 Maddesi “Đşçilerin Đşyerlerinde Đş Kazası Ve MeslekHastalıklarının <strong>Sosyal</strong> Sigortası Ve Şahsi Sigortası” düzenlenmiştir.Yasaya göre işveren mevzuatta belirlenen şekilde ve şartlarlaişçilerin sosyal sigorta primlerini ödemekle yükümlüdür. Đnsanhayatı için yüksek tehlike olan işlerde çalışan işçiler için iş kazası vemeslek hastalıklarına ilişkin işveren mutlak zorunlu şahsi sigortayaptıracaktır. Şahsi sigorta edilmesi gereken işçilerin listesi, sigortapriminin meblağı kolektif mukavelelerde, iş akitlerinde sigortateşkilatları ile bağlanmış sözleşmelere esasında belirlenir.Đş Kanunu 225. maddenin 3. fıkrasında ise araç, mekanizm,kurgu, elektrik ekipmanı, patlayıcı, yangın tehlikeli ve benzeri tehlikeortamı bulunan işyerlerinde çalışan işçilerin işveren tarafındanzorunlu şahsi sigortasının yapılması mecburi kılınmıştır. Đlgili icrabirimleri tarafından belirlenen bu iş alanlarının belirlenmesinde ĐşKanununun 211. maddesi esas alınarak belirleme yapılacaktır. Ağırçalışma ortamı bulunan işler, insan organizması için tehlikeli ve zararlıolan işyerleri; yer altı çalışma işlerinde, kuyularda, tünellerde;işçinin yüksek hassasiyetini, zihni ve fiziki gerginliğini gerektirenişlerde; kimyevi, radyoaktif ve diğer yüksek tehlikeli maddelerle579GÜZEL-OKUR-ÇANĐKLĐOĞLU; 2009, s. 309580TUNCAY-EKMEKÇĐ; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku, 2008, s. 292240


çalışanlar; bulaşıcı hastalıkların bulaşma olasılığı yüksek olanişyerlerinde ve benzeri işlerde çalışanlar 211. Maddede sayılmıştır.Đş kazası ve meslek hastalığı sigortası Azerbaycan mevzuatındaTürk hukukundan farklı olarak Đş Hukuku kapsamındauygulanmıştır. Đş hukukunda düzenlenen bu sigorta yardımı hemişveren hem de <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu tarafından karşılanmıştır.Türk doktrininde iş kazası kavramı da, bir yönüyle bireysel iş hukukunuilgilendirirken, diğer yönüyle sosyal sigortalar hukukunu dailgilendirmektedir. 581 Đş yerlerinde işçilerin sağlığı için oluşacak işkazaları veya meslek hastalıklarının önlemini almak iş hukukununalanına dahil edilse de, zararı uğrayan işçinin korunması <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> hukuku alanına dahil edilmiştir. Ancak Azerbaycan hukukundaher iki durum iş kanunu alanına dahil edilmiştir.2010 yılında yapılan mevzuat çalışmaları sonucu Đş Kazası veMeslek Hastalığı sigortası tekrar ele alınmış ve mecliste yeni kanunkabul edilmiştir. Kanun küreselleşmenin de etkisiyle ortaya çıkanneo-liberal bir nitelik taşımakta olup, çalışanları özel sigortaşirketleri ile karşı karşıya getirmektedir. Çalışmamızı Türk hukukusistematiğine uygun olarak sürdürdüğümüz için iş kazası ve mesleksigortasını <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> hukuku kapsamında incelenmesi doğruolacaktır.2- Đş Kazasının TanımıDünya Sağlık Teşkilatı (WHO) iş kazasını “önceden planlanmamış,çoğu zaman yaralanmalara, makine ve teçhizatın zararauğramasına veya üretimin bir süre durmasına yol açan olay” olaraktanımlamaktadır. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ise iş kazasını"belirli bir zarar veya yaralanmaya yol açan, önceden planlanmamışbeklenmedik bir olay" şeklinde tanımlamıştır. 582Türk mevzuatında yer alan tanımda, SSGSSK 13. Maddesinegöre “Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada, işveren tarafındanyürütülmekte olan iş nedeniyle sigortalı kendi adına ve hesabına581SÖZER, Ali Nazım; Türk <strong>Sosyal</strong> Sigortalar Hukukunda Đş Kazası Kavramı veUnsurları, Prof. <strong>Dr</strong>. Nuri Çelik'e Armağan, C. 2, Đstanbul 2001, s. 1893582ÖZKILIÇ, Özlem; Đş Sağlığı Ve Güvenliği, Yönetim Sistemleri Ve RiskDeğerlendirme Metodolojileri, TĐSK, Yayın No: 246, Ankara, 2005, s. 1241


ağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu iş nedeniyle, bir işverenebağlı olarak çalışan sigortalının, görevli olarak işyeri dışında başkabir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçenzamanlarda, bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a)bendi kapsamındaki emziren kadın sigortalının, iş mevzuatı gereğinceçocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda, sigortalıların,işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişisırasında, meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradanbedenen ya da ruhen özüre uğratan olay” olarak düzenlenmiştir.Sigortalıyı bedenen ya da ruhen özüre uğratan yahut ölümüneneden olan olayın dıştan gelen bir etkenle meydana gelmişolmasının gerekip gerekmediği konusunda farklı görüşler bulunmaktadır.Yukarıdaki tanıma uygun olarak iş kazası doktrindeişverenin otoritesi altında bulunduğu bir sırada iş veya işin gereğidolayısıyla aniden ve dıştan gelen bir etkenle onu bedence ya daruhça zarara uğratan bir olay olarak tanımlanmıştır 583 . Đşyerindemeydana gelen patlama, bir maddenin üzerine düşmesi, kimyasalmaddeden zehirlenme, elektrik cereyanına kapılma, yüksektendüşme gibi haller iş kazası sayılmıştır 584 . Buna karşılık, işyerindemeydana gelmiş olmasa dahi sigortalının kronik kalp krizi geçirerekölümü dışarıdan gelen bir etkenle olmadığı halde Yargıtay iş kazasıolarak kabul etmiştir. Olayın sigortalının işyerinde bulunduğusırada meydana gelme haline uygun bir olay olduğu ve "işverentarafından yürütülmekte olan iş dolayısıyla meydana gelme" halinede uygun olduğu kanaatine varılmıştır. 5855510 sayılı yeni yasa bağımsız çalışanın yürütmekte olduğu işnedeniyle maruz kaldığı kaza da iş kazası kabul edilerek kazanınyürütülen işle olan bağlantısı ön plana çıkarılmaktadır. 586 Bu ayrıntıAzerbaycan hukukunda da çalışması yapılan yeni kanunun yorumuaçısından önemlidir.Azerbaycan Hukukunda “Đş Kazası Veya Meslek HastalığıNeticesinde Sağlığı Bozulmuş Veya Bu Sebepten Ölmüş Đşçinin Aile583TUNCAY-EKMEKÇĐ; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku, 2008, s. 392584TUNCAY-EKMEKÇĐ; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku, 2008, s. 293; GÜZEL-OKUR-CANĐKLĐOĞLU; 2009, s. 324-328.585Yargıtay Hukuk Genel Kurulu,13.10.2004 Tarih ve 2004/21-529 E. 2004/527 K..586GÜZEL-OKUR-ÇANĐKLĐOĞLU; 2009, s. 317242


Ferdine Himayesinde Olan Diğer Şahıslara Ödemelerin VerilmesiKaidelerinin, Şartlarının ve Meblağının Tasdik Edilmesi Hakkında”Azerbaycan Bakanlar Kurulunun 09 Ocak 2003 tarih ve 3 sayılıkararında iş kazası veya meslek hastalığının tanımı yapılmamıştır.11 Mayıs 2010 tarih ve 999-IIIK sayılı “Đstehsalatta BedbahtHadiseler Ve Peşe Hastalıkları Neticesinde Peşe Emek KabiliyetininYitirilmesi Hallerinde Đcbarı Sigorta Hakkında AzerbaycanRespublikasının Kanunu” yürürlüğe girmiştir. Yeni kanunun 2.0.10.maddesine göre iş kazası işyerinde görevini yerine getirirken lehinezorunlu sigorta sözleşmesi düzenlenmesi gereken şahsın, yaniişçinin vücut uzuvlarının dokularının zarar görmesi ile sağlığınınani ve keskin olarak bozulması olarak tanımı yapılmıştır.Đşveren iş kazasının ağırlık derecesin dikkate alınmaksızın,hadisenin tahkikatının yapılması için derhal hadise gerçekleşen günbölgedeki Devlet Emek Müfettişliğine, Olağanüstü Haller Bakanlığına,malumat vermeye yükümlüdür. Aynı zamanda merkezi icrahâkimiyeti organına ve Sendikalar Konfederasyonuna bilgi verilmesigerekir. 5873- Meslek Hastalıklarının TanımıMeslek hastalığı, çalışma hayatında işçi sağlığı ve iş güvenliğitedbirlerinin alınmaması nedeniyle ortaya çıkan ve sigortalınınmaruz kaldığı geçici ve sürekli hastalık, sakatlık veya ruhi arızahalleri olarak tanımlanabilir. Mesleki bir faaliyetin yürütümü ya dabazı işlerde sürekli çalışma, kişide bu faaliyetlerle doğrudan bağlantılıhastalıklara yol açabilir. Meslek hastalığından söz edebilmek içinuğranılan hastalık veya sakatlığın (ve hatta ölümün), sigortalınınçalıştırıldığı işin niteliğine göre tekrarlanan bir nedenle ya da işinyürütüm koşulları yüzünden ortaya çıkması gerekir. Meslek hastalığıiçin Kanunun öngördüğü nedenlerin her ikisi de sigortalınıngördüğü iş ve çalıştığı işyeriyle ilgilidir. Yani, sigortalının işyerindegördüğü işten veya işyerinden kaynaklanmış olmalıdır. 588Meslek hastalığı, iş kazasından farklı olarak bütünüyle meslekselniteliklidir. Yani iş kazasının çalışılan işle ilgisi bulunmasışart olmadığı halde, meslek hastalığının yapılan işin sonucu olarak587GASIMOV, Emek Hukuku, s. 477588ÇENBERCĐ, Mustafa; <strong>Sosyal</strong> Sigortalar Kanunu Şerhi, Ankara, 1985,s.124.243


ortaya çıkması zorunludur. Diğer bir anlatımla meslek hastalığı,belirli bir mesleğin (işin) ifası sonucu o mesleğin (işin) nitelik veyürütüm şartlarının doğurduğu bir sakatlık veya hastalıktır. Meslekhastalığı, sigortalının çalıştığı işyerinin şartları ve durumuyla dailgili olabilir. 589Eski yasanın yerini alacak olan 11 Mayıs 2010 tarih ve 999-IIIK sayılı “Đstehsalatta Bedbaht Hadiseler Ve Peşe HastalıklarıNeticesinde Peşe Emek Kabiliyetinin Yitirilmesi Hallerinde ĐcbarıSigorta Hakkında Kanunu” yürürlüğe girmiştir. Yasanın 2.0.11.maddesine göre meslek hastalığı “olumsuz ve zararlı iş ortamınınsigorta olunanın sağlığına etkisi neticesinde gerçekleşen kronik veyakeskin hastalık” olarak tanımlanmıştır.4- Kişiler Açısından KapsamıĐş kazası ve meslek hastalığı sigortası Azerbaycan Türkçesinde“Đstehsalat Kazası Veya Peşe Hastalığı Ödemesi” olarak adlandırılmaktadır.2010 yılına kadar Đşçinin çalıştığı işyeri tarafından karşılananbu yardım nevi yeni kanunla özel sigorta şirketleri tarafındanödenecektir.999-IIIK sayılı yeni kanunda sigorta olunanların kimlerolacağı madde 3’te düzenlenmiştir. Maddeye göre tüzel kişi veyaşahıs işletmeleri ile yapılan iş sözleşmesi ile çalışan şahıslar, devletorganlarında çalışan devlet memurları ve diğer işçiler; 590 özgürlüğükısıtlı olan çalışan tutuklular; zorunlu sosyal sigortalı kapsamındabulunacak seçkili, ödenişli vazifelerde çalışanlar 591 sigorta olunacaklar.Ayrıca işyerlerinde staj yapan talebe ve öğrenciler; müesseselerdeişe alınan ordu mensupları; doğal felaketlerin karşısınınalınmasına ve neticelerinin ortadan kaldırılmasına, o cümledenaskeri ve olağanüstü durumlarda işe alınan kişiler; bireysel olarakişletmecilik ve esnaflık ile uğraşan fiziki şahıslar sigorta olunanlarda aynı madde kapsamında sayılmıştır.589TUNCAY-EKMEKÇĐ; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku, 2008, s. 302590Ordu mensupları ve hususi rütbeli şahıslar istisna edilmiştir.591Azerbaycan ve Nahcıvan milletvekilleri istisna edilmişler.244


Sigorta yaptıran ise kanunda zorunlu sigorta mukavelesidüzenleme görevi taşıyan, ülkede faaliyette Azerbaycan veya yabancıülke mevzuatına göre kurulan hukuki şahıs statüsünde olanmüessese, idare ve teşkilatları, onların şube ve temsilciliklerini; devletorganlarını, tüzel kişilik olmadan işletmecilik faaliyeti ile uğraşanfiziki şahısları ve seçimli organları kapsamaktadır.Sigortacılar ise, ülkede hayat sigortası alanında sigorta faaliyetinigerçekleştirmek için yetkiye sahip ve işyerinde iş kazası vemeslek hastalıkları neticesinde çalışma gücünün kaybı hallerindezorunlu sigorta nevini ve ayrıca mevzuatta belirlenen annuitet sigortası,yani yararlanacak şahısla sigorta şirketi arasında mukaveleimzalamaya yetki almış tüzel kişidir. Đş kazası ve meslek hastalıklarıiçin zorunlu sigorta mukavelesi ise işveren ile sigorta şirketiarasında imzalanacaktır.Đşçinin ölmesi halinde yardımı alma hakkına sahip kişilerMedeni Kanunun (Mülki Mecelle) 1121. Maddesine göre belirlenir(Mad. 3.1.). Medeni Kanun çerçevesinde mirasçıların kimler olacağıbelirlenmektedir.Ermenistan’da yaşayan vatandaşlarımızın zorla yaşadıklarıyerlerden çıkarıldıktan sonra bu ülkede yaşadıkları devirde iş kazasıve meslek hastalığı sonucu almış oldukları aylıkların ödenmesi içinĐstatistik Kurumu tarafından ülkemizde bulunan aynı konumdakiişçiler emsal alınarak orta aylık maaş üzerinden <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Fonu vesaitlerinden yararlanması öngörülmüştür. Ayrıca ortadankaldırılmış eski kolhoz/tarım birlikleri, sovhoz/devlet kooperatifleriüyelerinin görmüş oldukları zararlar aynı şekilde <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Fonu vesaiti ile ödenmekte idi. Doktrinde, zararların <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Fonu bütçesinden ödenmemesi gerektiği ve devlet bütçesi tarafındankarşılanmasının doğru olacağı konusu ele alınmıştır. Eleştiridikkate alınarak mevzuatta değişiklik yapılarak her iki kesiminsigorta yardımları devlet bütçesinden karşılanması düzenlenmiştir.5925- Riskler Açısından Kapsamı592ALIYEV; Pensiya Hukukunun Problemleri, s. 264-265245


28 Şubat 2000 tarih ve 27 sayılı Bakanlar Kurulunun“Đstehsalatda Baş Veren Bedbaht Hadiselerin Tahkiki Ve KayıtAltına (Uçota) Alınması Kaideleri” ile işçilerin iş kazasından zarargördükleri aşağıdaki hallerin tespit edilmesi öngörülmüştür.Görevlerini getirirken (o cümleden iş seyrüseferi zamanı) ocümleden görevlendirilmese bile müessesenin menafiyi için yapılanher hangi bir faaliyet zamanı,; müessese ait veya müesseseninsiparişine göre başka kurumların ulaşım aracı ile işe gidiş vedönüşlerde; müessesenin arazisinde, yahut başka iş yerinde iş saatibelirlenen aralar da dahil olmakla, işçi işe başlamazdan evvelki veyaiş bitişi müesseseden ayrıldığı saat diliminde; müessese tarafındanyapılan imece usulü tedbirlerde ve mevzuatta öngörülen hallerdedevlet ve toplumsal işlerin yapılması sırasında; nöbetli işlerdeçalışan işçiler (rehberler, sürücüler, deniz, nehir araçları personellerive diğerleri) nöbet yapacakları iş alanında bulunduklarızamanda; işçiler iş yerleri arasında gidiş dönüşlerde araçla veyayürürken gerçekleşen kazalar; işverenin yazılı talimatına göre şahsiaracı ile giderken gerçekleşen kazada; görevini yaptığı zamanbaşkaları tarafından verilen zararlar veya öldürülmesi; görevzamanı gaiplik, zarar görme, meslek hastalığı, zehirlenmeler, güneşsıcaklığı, yanık, soğuktan donma, suda boğulma, yıldırım çarpmalar,hayvan veya haşerelerden dolayı oluşan zararlar ve o cümledendoğal felaketlerde tespiti öngörülen hallerdir.6- Teşkilat Yapısı11 Mayıs 2010 tarih ve 999-IIIK sayılı “Đstehsalatta BedbahtHadiseler Ve Peşe Hastalıkları Neticesinde Peşe Emek KabiliyetininYitirilmesi Hallerinde Đcbarı Sigorta Hakkında AzerbaycanRespublikasının Kanunu” yürürlüğe girmiştir. Kanun iş kazası vemeslek hastalıkları hallerinde zorunlu sosyal sigorta ilişkilerininhukuki teşkilatı ve iktisadi esaslarını belirlemektedir.Yeni kanunun yürürlüğe girmesiyle kurumsal işleyiştedeğişiklik gerçekleşti. Bakanlar Kurulunun kararına göre işyeri vemüesseseler zarar görenin tüm zararlarını belirlenen yasalkapsamda ödemekle yükümlü idiler. Ancak yeni kanun gereğincedevlet, özel veya fiziki şahıslar çalıştırdıkları işçileri zorunlu olaraksigorta ettirmekle yükümlü kılınmışlardır. Sigorta kurumları ise246


ülke yasalarına göre kurulan özel sigorta şirketleri belirlenmiştir.Bu halde iş kazsı ve meslek hastalıkları yardımının taraflarıişveren, özel sigorta şirketleri ve sigortalı olmaktadır. Kanunungeriye yönelik işlemeyeceğinden yola çıkarak, yürürlük tarihindenönce gerçekleşen iş kazsı ve meslek hastalıkları için BakanlarKurulu kararının işleyişi devam edecektir.7- Yeni Kanuna Göre Edim TürleriYeni yasaya göre sigorta ödemeleri üçe ayrılmaktadır. Buödemeler aylık sigorta ödemesi, bir defalık sigorta ödemesi ve ilavesigorta ödemesi olarak düzenlenmiştir. Madde 16.2’ye göre aylıksigorta ödemesi sigorta hadisesi gerçekleştikte sigorta olunanınçalışma gücünün kaybına bağlı olarak yararlanacak şahsa verileceknakit ödemedir.Bir defalık sigorta ödemesi kanunla verilecek aylık sigortaödemesinin toplamının yararlanacak şahsa bir kerede ödenilmesidir.Örnek olarak işçinin öldüğü hallerde ve kaza neticesinde zarar gören“malul işçiye muayene süresi belirtilmeden” 593 aylık verilmesi durumundabir defada toplam ödeme yapılır.Đlave sigorta ödemesi ise zarar gören işçiye tedavi, ilave gıdaücreti, ilaç alınması, protez, üçüncü kişilerden alınan hizmet,sanatoryum ve kurort tedavisi, hususi ulaşım araçları ücreti vebaşka mesleğe geçiş için yapmış olduğu harcamalar bu kapsamdadeğerlendirilir.8- Yeni Kanunun Yürürlük Öncesi Yardıma Hak Kazananlara) Edim Türleri“Đş Kazası Veya Meslek Hastalığı Neticesinde Sağlığı BozulmuşVeya Bu Sebepten Ölmüş Đşçinin Aile Ferdine Himaye-sinde593Bakanlar Kurulunun, 29 ağustos 1997 tarih ve 99 sayılı “Maluliyetinbelirlenmesi Meyarlarına Dair Yönetmelik”e göre birinci derece maluliyetaralıksız 4 yıl, ikinci derece maluliyet ise aralıksız olarak on yıl olarakbelirlenebilir. Bu hallerde zorunlu olarak belirli dönenmlerde muayeneöngörülmemiştir.247


Olan Diğer Şahıslara Ödemelerin Verilmesi Kaidelerinin, Şartlarınınve Meblağının Tasdik Edilmesi Hakkında” Azerbaycan BakanlarKurulunun 09 Ocak 2003 tarih ve 3 sayılı kararı ile işçilerinzararları müessese tarafından ödenmektedir. Đşçinin iş kazası veyamelek hastalığı neticesinde sağlığının bozulması veya bu sebeptenölmesi durumunda taksirli olan müessese, idare ve teşkilatlarişçinin zararını ödemek zorundadır.Đş kazası ve meslek hastalığına göre işçinin maaşının %100oranında yardım verilmektedir. Đşçi kaza neticesinde ölmüş isehimayesinde bulunan şahıslara işçinin gelirinin %100 oranındaödeniş verilir. Zarar taksirli işletmenin geliri ile bütçe hesaplımüesseslerde bütçeden veya bütçe dışı finansmanla ödenir. Zarargören işçinin çalışma gücünün kaybının derecesi dikkate alınarakaylık ödeme ve aynı zamanda sağlığıyla ilgili yapmış olduğu ekharcamalar karşılanmaktadır.Đş kazasına göre taksirli bulunan müessese zarar görenesağlığının bozulmasına göre yaptığı harcamaları, tedavi ücretini,ilave gıda ihtiyacı, ilaç masraflarını, protez ücretini, bakıcı gideri,sanatoryum ücreti, özel ulaşım araçları ve diğer bir mesleğe geçişiiçin harcayacağı giderleri işyerinden isteme hakkına sahipti. Ancakzarar gören işçinin bunu isteyebilmesi için bu yardım ve giderlereihtiyacı olduğunu ve bunları ücretsiz elde edebilme imkânına malikolmaması gerekir.Zarara göre ödenen aylık ödeme miktarı belirlenirken, işçininsağlığının başka bir şekilde bozulmuş olması sebebiyle kararlaştırılandiğer yardım ve ödemeler dikkate alınmamaktadır. Đşçinin aileferdi sayısının çokluğu iş kazası ve meslek hastalığı ödemesimiktarının hesaplanmasında dikkate alınmamaktadır.Zarar gören işçiye veya ölen işçinin hak sahibine ödemelerinhangi tarihten itibaren alacağı kararda düzenlenmiştir. Buna göre,işçi çalışma gücünü yitirdiği tarihten itibaren ödeme almaya hakkazanacaktır. Đşçinin hak sahipleri ise işçinin vefat ettiği tarihtenveya ödenilecek yardımı almaya hak kazandığı tarihten itibaren haksahibi olacaktır. (mad. 3.2.)248


Zararın hesaplanması için kazanın gerçekleştiği tarihtenönceki 12 aylık süre esas alınacaktır. Bu süre zarfında toplamücretin 12’ye bölünmesi yolu ile hesaplanır. Đşçi on iki aydan azçalışmış ise çalışmış olduğu sürede aldığı toplam meblağın çalışmışolduğu ayların sayısına bölünmesi yolu ile meblağ belirlenecektir.Đşçinin tam çalışmamış olduğu aylar onun arzusu ile tam çalışmışolduğu diğer aylar esas alınacaktır. (Mad.3.3). Đş yerinde staj dönemizarar gören şahıs için ödenilmeli olan zararın miktarı onunöğrendiği meslek üzere gerçek orta aylık maaş, eşdeğer meslekmaaşından aşağı olmayacak şekilde hesaplanacaktır. (Mad.3.9).Đşçinin zarar gördüğü tarihe kadar maaşında gerçekleşenartışlar var ise, yani maaşı artmışsa, yüksek maaşlı işe geçmişse,eğitim aldığı okulu bitirerek yüksek maaşlı işe girmişse ve diğerhallerde hesaplamalarda artan maaş üzerinden işlem yapılacaktır.18 yaşını doldurmamış işçinin aylık ödemesi minimum emekhakkının 594 beş mislinden az olmayacaktır.Ödenecek zararın hesaplanmasında hangi gelirlerin dikkatealınacağı veya hangilerinin dikkate alınmayacağı hususu da önemlidir.Hesaplamada dikkate alınan veya alınmayan ödemelerin listesi"Mezuniyet Zamanı Üçün Orta Emek Hakkının Hesaplanması ZamanıNazara Alınan Ve Alınmayan Ödemelerin Muayyen EdilmesiVe Mezuniyet Süresi Đçin Orta Emek Hakkının EmsalleştirilmesiKaidesinin Tasdik Edilmesi Hakkında” Bakanlar Kurulunun 25Ağustos 1999 tarih ve 137 sayılı Kararın 1 numaralı ilavesi ilebelirlenir. Aşağıda bu Karara göre dikkate alınan ve alınmayangelirler belirtilmiştir.Gerçek tarife üzerinden maaş, müessese, idare ve teşkilatlardakuvvede olan emeğin ödenilmesi sistemleri üzere ödenilenmükâfatlar, tazminler, heveslendirici nitelikteki ilaveler 595 , çocuğunbeslenmesi için verilen ara iznin ödemeleri, sahra, susuz ve yüksek594Minimum emek hakkı olarak ifade edilen asgari ücret mevzuatta en aşağıdüzeyde belirlenir ve az gelirli insanların refahını geliştirmek için her yılmütemadiyen arttırılır.595Heveslendirici ilaveler olarak kararda zararlı emek şeraitinde, gecesaatlerinde, çok nöbetli rejimli işe, meslek ve vazifelerin değiştirilmesi, ilmi,fahri isme, hizmet süresine, hizmet yıllarına, ihtisas derecesine, hususi rütbemaaşına, icra yetkilerine sahip olmasına göre verilen ilave gelirleranlaşılmaktadır.249


dağlık yerlerde emsaller üzere ilave ödenişler, iş süresinden fazlamesai saatlerinin ödenmesi, hafta sonu, bayram ve toplumsal yasgünlerinde işe göre ödemeler, işçinin taksiri olmadan kalitesizmahsulün üretimine, boş durma, plan normlarının yerine getirilmediği,soğuk ve sıcak havalarda işin durdurulduğu sürelerde verilenödemeler, geçici iş değiştirmeler zararların ödenmesinde dikkatealınmaktadır. Ayrıca, mevzuatta işçilerin iş yerlerinin ve orta aylıkmaaşın korunduğu, evvelki emek hakkı ile yeni iş yerindeki emekhakkı arasındaki fark ödenildiği ve evvelki vazifesi üzere emekhakkı korunduğu hallerde, mecburi iş bırakma devrinin ödemesi,emek, tahsil ve yaratıcılık süresi korunan orta aylık maaş, çalışmagücünün geçici kaybı, gazete, dergi, neşriyat, televizyon, iletişimacentelerinde çalışan işçilere verilen telif hakları, sürekli niteliktaşıyan müelliflik, sanatçı telif hakları kuruluş ödemeleri de aynışekilde zararların ödenmesinde esas alınacaktır.Bir kereye mahsus ek mükâfatların bütün nevileri, jübile vebayram günleri, doğum günleri ve diğer analoji hallerde verilenheveslendirici ödemeler, işçinin kendi görevine ait olmayan ayrı ayrıgörevlerin yerine getirilmesine göre ödemeler, iş aletlerinin,vasıtalarının ve diğer eşyaların amortismanına göre nakit yerineverilen diğer ödemeler, maddi yardım şeklinde verilen muhtelif türödemeler, iş seyahati bağlı verilen ödemeler, dış harcamalar, daimiişi yolda olan veya gidiş-geliş ve ya gezeri nitelik taşıyan işçilereödenilen ilaveler, inşaatta çalışan işçiler üçün seyyar nitelikli işegöre, işin nöbet yöntemi ile yerine getirilmesine göre ilaveler, ayrıayrıişçilere ücretsiz verilen daireler, komunal hizmetler, yakıt,ulaşım gidiş-dönüş ücreti veya tazmini, işçilere verilen iş elbiselerinin,iş ayakkabılarının ve başka ferdi muhafıza vasıtalarının,sabunun, başka temizlik malzemelerinin, tedavi-profilaktika gıdalarınındeğeri, mevzuatta yer alan hallerde ücretsiz gıdaların değerizararların ödenmesinde dikkate alınmamaktadır.Sanatoryum-kurort tedavisi ve dinlenme evlerine gönderişlerindeğeri, başka alana iş değişikliği yapılırken veya taşınırkendaire kirası, eşya taşıması için verilen harcamalar, işyerindenayrılmakla tahsil için gönderilen işçilere müessese ve teşkilatlartarafından ödenilen tekaütler, yarış ve müsabıka için verilen nakitmükâfatlar, genç uzmanlara yüksek veya orta ihtisas tahsilmüessesesini bitirdikten sonra verilen mezuniyet zamanı müessese-250


ler, idareler, teşkilatların hesabına ödenilen muavenetler, mukaveleleregöre işlerin yapılmasına göre yapılacak ödemeler iş kazası veyameslek hatalığı ödemeleri de hesaplamalarında dikkate alınmamaktadır.Görüldüğü üzere Emek Mecellesinin 185. maddesindebelirlenen müessese tarafından verilen heveslendirici nitelik taşıyangelirlerden bir kısmı dikkate alınmakta bir kısmı ise alınmamaktadır.596b) Đş Kazası ve Meslek Hastalığı Yardımının ĐşleyişiĐşyeri özel ise işyerinin geliri ile bütçe hesabı çalışan işyeriise bütçeden veya bütçe dışı finansmanlar bu sigorta türü finanseedilmektedir. “Đstehsalatda Baş Veren Bedbaht Hadiselerin TahkikiVe Uçota Alınması Kaideleri”ne göre iş kazalarının tahkikatınınyapılması için Devlet Emek Müfettişliği üyelerinden, işveren ve sendikakurumundan göreve tayin edilecek üye ile Tahkikat komisyonukurulur. Komisyon zararın niteliği ve ağırlık derecesi, ölümünsebepleri hakkında hastane ve mahkeme adli tıp raporlarını istemehakkına sahiptir. Zorunlu durumlarda bilirkişi veya bilirkişi grubudavet edilerek olayın incelenmesi sağlanabilir.Tahkikat komisyonu toplanan belgelere göre şanssız (talihsiz)olayların gerçekleşmesinden işverenin ve zarar görenin iş güvenliğinin,teknik tehlikesizlik talimatlarına, kaidelerin hangi orandaihlal edildiği tutanakla düzenler. Đşveren ise, her yılsonunda gerçekleşenkazalara göre düzenlenen tutanakları Đstatistik Kurumutarafından belirlenen şekilde rapor eder. Ayrıca işyerinde gerçekleşeniş kazasının sebeplerini tahlil ve işyerinde müzakere edilereksebeplerinin tartışılması, iş kazalarının yaşanmaması için tedbirleralınması gerekmektedir.Ağır neticeli (iki ve daha artık işçinin helak olması) bedbahthadiseler Emek ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong> Müdafisi Bakanlığında veyaBakanlığın talimatı ile Emek Müfettişliği, Sendikalar Konfederasyonu,Olağanüstü Haller Bakanlığı temsilcilerinin toplanması ile596GASIMOV, Alış; Müessese Dahili Đntizam Kaideleri, Ganun Dergisi No: 09(185), Bakü, 2009. s. 38; Azerbaycan Respublikası Emek Mecellesi, Bakü,Ganun, 2009, s. 153-154251


müzakere edilir ve gerektiğinde Bakanlar Kuruluna bilgi sunulur. 597Özellikle sendikaların işyerinde iş güvenliğinin korunması norm vekurallarının bozulmaması açısından çalışanların hak ve hukuklarınınaçısından sorumluluğu ve yükümlülüğü vardır. 598 Ancakülkemizde sendikacılık yükümlülüğünün ifası ve sendikacılık bilincinininkişafı bakımından birçok eksiklikler olduğu söylenebilir.Đş Kazası ve meslek hastalığı sigortası ödemesi için zorunluolarak bazı belgeler istenmektedir. Kazanın oluştuğu tarihte yasayauygun olarak düzenlenmiş olan tutanak veya işveren tarafından işgüvenliği kurallarına dikkat edilmediği hakkında hadiseningerçekleşmesine ilişkin mahkeme kararı aranmaktadır. Đşçininçalışma gücünün kaybına ilişkin veya meslek hastalığını tasdik edenTıbbi-<strong>Sosyal</strong> Eksper Komisyonunun TSEK tutanağı ve ölümühakkında tutanak istenen belgeler arasındadır. Maluliyetin sebebi işkazası veya meslek hastalığına ilişkinse bu olayı belgeleyen tutanakda takdim edilmelidir. Đşyerinde gerçekleşen iş kazası ile maluliyetarasındaki illiyet bağının tespiti için gerçekleşen kaza ile oluşansonuç arasında illiyet bağının varlığı aranmaktadır. Bu süreçte dörthususu dikkate alınmaktadır. Kaza ile insan sağlığına zarar verenveya ölümüne neden olan dış etkenlerin etkisi, kaza ile iş vekoşulları arasında bağlantı, kaza ile netice arasında bağlantı vekaza ile maluliyet arasındaki bağlantı komisyonun kararı içingereken hususlardır. 599Taksirli işveren tarafından iş kazası veya meslek hatalığıneticesinde işgücünü kısmi olarak yitiren işçinin tıbbi komisyonunkararı ile daha hafif işe görevlendirilmesi durumunda eski maaşı ileyeni maaş arasındaki fark ödenmektedir. Tıbbi-<strong>Sosyal</strong> EksperKomisyonu-TSEK yürürlükteki mevzuata uygun olarak zarargörenin çalışma gücünün kaybı süresi, oranı, malullük grubu, sağlıkdurumunun kısıtlılığı ve bu iş kazası sonucu görmüş olduğu zararıbelirler ve karar çıkarır. Karara uygun olarak da işçiye aylık ödenir.597GASIMOV, Emek Hukuku, s. 477598CEFEROV, Zahid, Đşçilerin Emek Hukuklarının Hemkarlar Đttifakları TarafındanMuhafazası ve Müdafisi, Ganun Dergisi, No: 12, Bakü, 2005, s. 24-27599HESENZADE; Elilliyin Muayyen Edilmesi, s. 205252


Cumhurbaşkanın 04 Ağustos 2008 tarih ve 804 nolu Fermanıile “Özelleştirilen Ve Đdare Etmeye Verilen Devlet MüesseselerininĐş Kazası Veya Meslek Hastalığı Neticesinde Sağlamlığı BozulmuşĐşçisine Ve Ya Bu Sebepten Helak Olmuş Đşçinin Aile Fertlerine VeHimayesinde Olan Diğer Şahıslara Aylık Ödeme Üzere BorçlarınınTanzim Edilmesi Kaideleri” düzenlenmiştir. Bu yasal düzenlemeyeuygun olarak Bakanlar Kurulunun 14 Ekim 2008 tarih ve 242 sayılıKararı ile “Özelleştirilen Ve Đdare Etmeye Verilen Devlet MüesseselerininĐş Kazası Veya Meslek Hastalığı Neticesinde SağlamlığıBozulmuş Đşçisine Ve Ya Bu Sebepten Helak Olmuş Đşçinin AileFertlerine Ve Himayesinde Olan Diğer Şahıslara Aylık ÖdemeYerine Aylık Yardımın Tayin Edilmesi Ve Ödenilmesi Kaidesi”tasdik edilmiştir.9- Đş Kazası Ve Meslek Hastalığına Đlişkin DeğerlendirmeKanunda iş kazası ve meslek hastalığının tanımı yapılmıştır.Tanımda, bu sigorta türünün iş kazası ve meslek hastalıklarıneticesinde meslek, çalışma yeteneğinin yitirilmesi hallerindesigorta olunanların hayatının ve sağlamlığının gördüğü zararneticesinde onların çalışma gücünün kaybı veya ölmesi ile bağlısigorta ödemesinin verilmesini öngören sigorta türü olaraktanımlanmıştır. Aslında yeni yasa bu sigorta türünü tamamen özelşirketlerle işbirliği içinde yürütüleceğini öngörmektedir. Đster devletister de özel mülkiyete tabi işverenlerin tamamı çalıştırdığı işçileriçin özel şirketlerle yıllık sigorta sözleşmesi imzalayacaktır. Đşkazası veya meslek hastalığı gerçekleştiği taktirde oluşan zararı özelsigorta şirketleri karşılayacaktır.Kanunda sigorta olunanların kimler olacağı madde 3’tedüzenlenmiştir. Maddeye göre tüzel kişi veya şahıs işletmeleri ileyapılan iş sözleşmesi ile çalışan şahıslar, devlet organlarında çalışandevlet memurları ve diğer işçiler; 600 özgürlüğü kısıtlı olan çalışantutuklular; zorunlu sosyal sigortalı kapsamında bulunacak seçkili,ödenişli vazifelerde çalışanlar; 601 işyerlerinde staj yapan talebe veöğrenciler; müesseselerde işe alınan ordu mensupları; doğal felaketlerinkarşısının alınmasına ve neticelerinin ortadan kaldırılmasına,600Ordu mensupları ve hususi rütbeli şahıslar istisna edilmiştir.601Azerbaycan ve Nahcıvan milletvekilleri istisna edilmişler.253


o cümleden askeri ve olağanüstü durumlarda işe alınan kişiler;bireysel olarak işletmecilik ve esnaflık ile uğraşan fiziki şahıslarsigorta olunanlar kapsamındadır.Sonuç olarak, yeni kanunla belirlenecek olan iş kazası vemeslek hastalığı sigortası yeni şekli ile yürürlüğe girmiştir. Bu günekadar Đş Kazası Ve Meslek hastalığı sigortasının sosyal güvenliksistemi içinde yer almaması ve Đş kanunu kapsamında düzenlenmesieleştirilmekteydi. Yeni yasa çalışmalarından beklenen sonuç aslındabu sigorta türünün sosyal güvenliğin kapsamına alınması ve tek çatıhalinde kurulmak istenen sisteme dahil etmek idi. Oysa ki, yeniyasada da iş kazası ve meslek hastalığı ayrık tutulmuştur.<strong>Sosyal</strong> güvenlik alanında farklı çalışmalarla özel şirketlerisosyal sigortaların tarafı haline getirme çabaları yasada görülmektedir.Đşverenlerin özel sigorta şirketleri ile imzalayacağı sigortaakdi ile işçinin iş kazsı ve meslek hastalığı sonucu görmüş olduğugelecek zararlar için tedbir alınmaktadır. Türk hukukunda olduğugibi iş kazsı ve meslek hastalığı sigortasını sosyal sigortalarkapsamına dâhil ederek <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Kurumu kontrolündesigorta primlerinin toplanması ve zarar görenlere ödenmesininteşkili en doğru yol olacaktır.H-Çalışma Gücünün Geçici Kaybı Sigortası/Hastalık Sigortası2541- Genel OlarakÇalışma Gücünün Geçici Kaybı Sigortası (Emek KabiliyetininMuvakkati Yitirilmesine Göre Muavenet), Türk hukukunda hastalıksigortasına eş sigorta olarak değerlendirebiliriz. Diğer sigortatürlerinden daha eski bir tarihe dayanan bu sigorta dünyanın birçokülkesinde çalışanların sosyal korunmasına ilişkin olarak tatbikedilmiştir. Azerbaycan’da Sovyetler Birliği döneminde ve günümüzdegeniş bir düzenleme alanına sahiptir. Özellikle SovyetlerBirliğinde geniş bir kapsama sahip olan bu sigorta türüne ilişkinyasal düzenlemeler temel kabul edilerek tekrar düzenlemeye tabitutulmuştur.Azerbaycan Hukukunda “Çalışma Gücünün Geçici KaybıSigortası”nın Türk hukukunda “Geçici Đşgöremezlik Ödeneği”verilecek durumları kapsadığı söylenebilir. Türk hukukuna göre


hastalanan sigortalı, işyerindeki çalışmasını sürdüremediği zamanbu çalışmasından ötürü elde ettiği kazancını da yitirdiği hallerdedevriyeye girmekte ve belirli koşullarla çalışamayan sigortalınınsadece kendisinin yararlanmasını amaçlamaktadır 602 .“<strong>Sosyal</strong> Sigortalar Kanunu”’ içinde yer alan bu sigortatürünün hesaplanması ve ödenilmesine ilişkin kurallar BakanlarKurulunun 15 Eylül 1998 tarih ve 189 numaralı kararı ile yürürlüğegiren “Zorunlu Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigorta Ödemelerinin Ve EmekKabiliyetini Geçici Yitirmiş Đşçilere Đşverenin Vesaiti HesabınaÖdenilen Muavenetinin Hesaplanması Ve Ödenilmesi HakkındaYönetmelik” ile düzenlenmektedir.Azerbaycan’ın Đş kanununa göre çalışanın çalışma gücünütam olarak yitirmesi iş sözleşmesinin sona erdirilmesi sebepleriarasında sayılmıştır. Kanunun 74. Madde Kayıt kısmına göre icracıkurum kararı ile işçiye maluliyet durumuna göre malullük grubuveya 18 yaşına kadar sağlık durumunun kısıtlılığı belirlenerek en azbir yıl çalışamaz durumda olması tam olarak çalışma gücündenyoksun olması anlaşılmaktadır.Çalışma gücünün 6 aydan daha az süre geçici yitirilmesidurumunda iş sözleşmesi fes edilmemekte, iş yeri ve görevi korunarakyasada belirlenen çerçevede sosyal sigorta ödemesi yapılmaktadır.Yönetmeliğe (Esasnameye) göre ilk 14 gün için işverentarafından, 14 günden sonraki günler için ise <strong>Sosyal</strong> Sigorta Fonutarafından ödeme yapılır.2- Çalışma Gücünün Geçici Kaybedilmesi HalleriÇalışma gücünün geçici kaybedilmesine göre sigorta olunanamuavenet aşağıdaki hallerde verilir: Hastalık ve sakatlık neticesinde çalışma gücü geçicikaybedildikte; Sanatoryum-kurort tedavisi zamanı;602TUNCAY-EKMEKÇĐ; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, 2009, s. 394255


Hastalanmış aile fertlerinin hizmete ihtiyacı olduğudurumlarda; Salgın durumlarında karantina dönemi; Verem ve meslek hastalıkları ile alakalı geçici olarak başkaişe aktarıldığı zaman; Protez hazırlandığı müddette protez-ortopedik müessesesineyatılı yerleştirildikte; Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen çalışma gücününgeçici kaybına göre yardım almak hakkı sağlayanpostvaksinal hastalıkla alakalı çalışma gücünün geçici kaybıdurumlarında bu sigorta türüne göre ödeme yapılır 603 .Yönetmeliğin (Esasnamenin) 8. Maddesine göre çalışmagücünün geçici yitirilmesine göre sigorta ödemesi çalışma gücününyitirildiği günden başlayarak sağlığına kavuşana kadar veya tıbbisosyal eksper komisyonu (TSEK) tarafından maluliyet belirlenenekadar, ancak kanunda belirlenen süreden fazla olmamak suretiylebu dönem için verilir. Çalışanın hastalığı Аzerbaycаn CumhuriyetiBakanlar Kurulunun “Hastalık Belgelerinin Verilmesi Ve Tedavi-Sağlık Maksatlarına Ödenişlerin Kararlaştırılması Ve VerilmesiKaidelerinin Tasdiki Hakkında” 08 Ocak 1993 tarih ve 9 nolu kararauygun sağlık raporu ile belirlenmesi gerektiğinden, diğer herhangibir belge kullanılmayacaktır.Çalışanların kural olarak bu sigortadan yararlanabilmeleriiçin çalışma gücünü çalışma süresi içinde veya deneme süresindeyitirmiş olması şartı aranmaktadır. Çalışma süresi olarak işçininçalışmaya başladığı ilk günden çalışma ilişkisine son verilen songüne kadar olan süre anlaşılmaktadır. Kuralın istisnası olarak iştenayrıldığı tarihten sonra bu haktan yararlanma olasılığı da tanınmıştır.Eğer işçi lise, üniversite veya klinik оrdinаturаnı 604 bitirdiktensonra çalışmaya gönderilirse bu durumdan ilgili istisnai olarakfaydalanır. Đkinci istisna ise, eğer çalışma gücünü iş sözleşmesinin603Postvaksinal fesatlar 14 Nisan 2000 tarihli 857 sayılı “Geçici HastalıklarınĐmmunoprofilaktikası” hakkında yasanın düzenlemesine göre profilaktik aşılarneticesinde sağlamlığın muhtelif derecede bozulması olarak tanımlanmıştır.604Tıp fakültelerinde ve tıp araştırma enstitülerinde uzmanlık256


feshinden sonra 1 ay içinde kaybedilirse, fesih nedeni özürlü sebeplere,yani hastalanmış aile bireyine hizmet, başka bir yere taşınma,işçinin kendisinin hastalanması ile ve çalışma gücünün kaybı 1aydan daha fazla süre olursa bu durumda ilgili sigorta ödemesindenistisnai olarak yararlanacaktır. Kendi isteğiyle işten ayrılmasınasebebiyet veren yaşlılık durumuna göre emekliliğe ayrılanlar,hamile ve 14 yaşına kadar çocuğu olan kadınlar, himayesinde 3 vedaha çok 16 yaşını doldurmamış çocuğu bulunan işçilerin durumuayrıcalıklı olarak kabul edilmektedir. 605Çalışma gücünün geçici kaybı işçinin iş sözleşmesinin feshineilişkin olan dönemde gerçekleşirse sigorta ödemesi işçinin tekrar işebaşlaması ile verilir. Bu durumda işçinin çalışmadan askıya alındığıdönemde olan süre, yani işe tekrar döndüğü güne kadar olan süreyeilişkin ödeme (ilk 14 gün) işyeri tarafından, işe başladığı tarihtenitibaren ise DSMF tarafından karşılanır.Çalışma gücünün kaybı işyeri dışında gerçekleşmesi durumundaçalışanın sigorta ödemesi alabilmesi için “Muavenetin HesaplanmasıVe Ödenilmesi Hakkında Yönetmeliğe” (Esasnameye)göre maaş, günlük veya yol harcını alma hakkına sahip olmasıdurumlarında bu haktan faydalanacaktır. Örneğin, işçi iş seyahativeya işverenin verdiği görevleri yerine getirmesi gibi durumları örnekverebiliriz.3- Çalışma Gücünün Kaybına Göre Sigorta ÖdemesiVerilmeyen HallerYasal olarak çalışma gücünün geçici kaybına göre sigortaödemelerinin verilmediği durumlar belirtilmiştir. Bu durumlar;• 6 ay sosyal hizmet süresi olmayan şahıslara;• Đşten veya başka görevden kaçınmak amacıyla kasıtlıolarak kendi sağlığına zarar veren veya kendini hasta gibikaleme veren işçilere;• Suç işlendiği zaman gerçekleşen sakatlık nedeniyle çalışmagücünün geçici kaybında;605ALĐYEV, 2007, s. 319257


• Mahkemenin kararı ile zorunlu tedavi zamanı; (ruhihastalardan başka);• Hapiste olduğu ve mahkeme tarafından tıbbi eksperyapılan dönemde;• Đşçiye kanunla belirlenmiş hallerde sürekli tıbbi muayenedengeçirildiği ve stаsiоnаrda 606 muayene edildiği zamaniçin ve o cümleden askeri hizmete çağrıldığı dönem hastaneyeyerleştirildikte ve işçi, maaşı kesilmeden görevdenuzaklaştırıldığı dönemde çalışma gücünü geçici kaybettikte,• Çalışma gücünü geçici kaybı döneminde mazeretsiz işegelmeyen, doktorun kararlaştırdığı rejimi bozan veyabelirlenen zamanda doktor muayenesine veya Tıbbi <strong>Sosyal</strong>Eksper Komisyonu (TSЕK) kontrolüne mazeretsiz olarakgelmeyen işçiler kaideyi bozduğu günden işverenin sosyalsigorta ödemesi için komisyonu tarafından belirlenensüreye kadar ödemeden mahrum edilir.4- Çalışma Gücünün Geçici Kaybı HalleriÇalışma gücünün geçici kaybı sigortası Türk hukukundaki“hastalık sigortası” ile aynı niteliktedir. Kanunda geçici işgöremezlikhalleri somut şekilde altı alt başlık altında sayılmıştır.a) Hastalık Ve Sakatlık Netiticecesinsinde Çalışma GücününGeçici KaybıGünlük yaşantıda sakatlanması zamanı, hamileliğin suniyolla durdurulması ile alakalı yapılan ameliyattan sonra ve nöbetiizin dönemi (esas veya ilave mezuniyet zamanı) hastalık ve sakatlıkneticesinde çalışma gücünün geçici kaybına göre muavenet takdimolunmuş hastalık belgesine göre işçinin çalışma gücünün kayba uğradığıbütün günler için verilir. Ücretli izin döneminde veya çocuğahizmet nedeniyle verilen sosyal izin zamanı sigorta ödemesi verilmemektedir.Ancak, çalışma gücünün geçici kaybı, verilen izinden606Stasionar-yatılı tedavi258


sonra da devam ederse, sigorta ödemesi işçinin işe başlamakla yükümlüolduğu günden itibaren umumi kurallar çerçevesinde verilir.b) Sаnаnаtоtоryumryum-KuKurоrt TedavisiSigorta ödemesi işçiye tedavi olmak ve sanatoryuma gedipdönmek için esas ve ilave izin (mezuniyet) süresi az olursa verilir.Đşçi 2 yıl için toplam almak hakkına malik oldukta alacağı iznintamamı hesaplanarak hastalık belgesi verilir ve sigorta ödemesiyapılır. Verem sanatoryumunda tedavi olunmak için kullanılan esasve ilave izin zamanı çalışma gücünün kaybı süresine dâhil edilir.Ödeme sanatoryuma gönderilmeden evvel stаsiоnаr (yatılı) veyaambulatör (ayakta tedavi) tedavisi zamanı ödeme meblağı üzerindenhesaplanır.Yatılı (Stаsiоnаr) tıp kurumlarında tam tedavi olunmak içinsanatoryuma gönderilmiş ağır durumdaki hastalar (kalp krizi, kalpve kalp damarlarına ameliyat yapılmış, mide- bağırsak hastalığı,safra kesesi ameliyatı gibi ağır hastalıklar olan hastalar) için sanatoryumdakaldığı bütün günler için sigorta ödemesi ödenir. 16 yaşınakadar malul çocuğu bakan çalışan malullerden birine (kayyumaveya himayeciye) de aynı müddete malul çocuğun sanatoryumtedavisinin bütün süresine muavenet verilir ancak malul çocuğunbireysel hizmete ihtiyacı olması hakkında sağlık raporu aranır.Tüm durumlarda muavenet ödemesi sanatoryuma gitmek vedönmek süresi ilave edilir ve yalnız işçinin nöbeti izin süresinidüşerek sanatoryum-kurort tedavisinin tamamına verilir. Veremsanatoryumunda farklı olarak tedavi olunurken nöbeti izin süresi dedikkate alınır. Eğer sanatoryuma gidene kadar izinden (mezuniyet)kullanılmışsa işveren işçiye ücretsiz izin verir.c) Hastalanan Aile Bireyine HizmetHastalanan aile bireyine hizmet için verilen izin süresincesigortalıya sigorta ödemesi (muavenet) verilmektedir. Ancak, yasanınkoymuş olduğu şarta göre iznin verilmesi hastaya bakım yapılmamasıdurumunda onun hayatı ve sağlığı için tehlike oluşturacakve tıbbi talimata göre hastaneye yerleştirmek durumu bulunmaya-259


caktır. Bu şartlar çerçevesinde sigortalı ödeme hakkı kazanacaktır.Yönetmeliğin 16. Maddesinde yardım ödendiği durumlar sayılmıştır:260• 14 yaşı doldurana kadar hastalanan çocuğa hizmete veyadiğer ifadeyle bakıma göre ister аmbulаtоr, ister de yatılıtedavi zamanı bakıma ihtiyacı olduğu süre kadar malullerdenbirine veya diğer hizmet eden kişiye yardım ödenmektedir.• Đnsanın immunitet yetersizliği (HIV) veya АĐDS hastalığınatutulmuş 16 yaşını doldurmamış çocuğun tedavisinde çocuğunhizmete/bakıma ihtiyacı оlаn bütün dönem için malullerdenbirine veya diğer hizmet eden kişiye yardım sağlanmaktadır.• Çalışmayan anne hastalandığı hallerde çocuğa hizmet edemediğidurumlarda, çalışma gücünün kaybına göre sigortaödemesi 3 yaşını doldurmamış çocuklara veya 16 yaşınıdoldurmamış malul çocuklara 10 günü aşmayacak şekildebakımını üstlenen eşe sigorta yardımı ödenmektedir.• 14 yaşın üstünde hastalanmış aile fertlerine hizmete/bakıma göre 7 takvim gününü aşmayacak şekilde ödeme veancak ağır hastalıklı olması ve yaşam şartlarından kaynaklananistisna hallere göre 7 günün üzerinde, 10 günüaşmayacak şekilde i sigortalıya ödeme yapılır.Esas ve ilave izin, çocuğa bakım nedeniyle izin ve ya maaşkesintisi yapılmadan izin dönemlerinde hastalanmış aile bireyinehizmet etmek için sigorta ödemesi verilmemektedir. Ayrıca işçiye,çevresine bulaşıcı hastalığı nedeniyle zarar vermemesi için sıhhiyehizmeti organları kararıyla işten uzaklaştırıldığı süre için de sigortayardımı yapılması düzenlenmiştir.d) Verem Veya Meslek (Peşe) HastalığıVerem veya meslek (peşe) hastalığı neticesinde kendi işindeçalışma gücünü geçici kaybeden ancak işyerinin faaliyetine zararvermeden ve tedavi sürecini aksatmadan başka bir işi yapabilen işçiHekim Danışma Komisyonunun (HMK) kararı ile ve Sendikalar


Federasyonunun onayı ile işveren tarafından geçici olarak başkagöreve aktarabilir. Đşyerinde Hekim Danışma Komisyonu bulunmayanişyerlerinde tedavi yapan doktorun bulunduğu hastane tarafındantasdikli karar esas alınacaktır.Yeni görevde maaşı evvelki görevinden az olursa, aradakifark belirlenerek bu farkı işyerinden alma hakkı bulunmadığıdurumda, yeni görevde çalıştığı süre içinde 2 ayı aşmayacak şekildehastalık belgesi esasında işçiye sigorta ödemesi verilir. Ancak, yenigörevde almış olduğu maaş ile verilecek muavenet toplamınınişçinin evvelki görevdeki maaşını aşmaması gerekir.e) Protez-Ortopedik Müessesenin Stasionarına YatırılanĐşçilerBu kapsamda bulunan işçilere yatılı tedavi olduğu ve tedavikurumuna gedip dönmek müddeti de dâhil olarak bütün süre sigortaödemesi verilir.f) Pоstvаkvаksisinаl Fesatlarla Çalışma Gücünün Geçici KaybıPostvaksinal fesatlar 14 Nisan 2000 tarihli 857 sayılı “GeçiciHastalıkların Đmmunoprofilaktikası” hakkında yasanın düzenlemesinegöre profilaktik aşılar neticesinde sağlamlığın muhtelif derecedebozulması olarak tanımlanmıştır. Bu sigorta ödemeleri АzerbaycаnCumhuriyeti Bakanlar Kurulunun 28 Kasım 2000 tarihli 208sayılı kararı ile onaylanan “Çalışma Gücünün Geçici Kaybına GöreMuavenet Almak Hukuku Veren Pоstvаksinаl Fesatların Listesi”ndeyer alan kişilere verilir.Postvaksinal fesatlar olarak belirlenen durumlarda (vücudavaksin verilmesiyle gelişen reaksiyonlar, alerjik reaksiyonlar, sinirselreaksiyonlar, vücudun şok, uyuşma gibi reaksiyonları) sigortaödemelerinden yararlandırılacaktır.“Bulaşıcı Hastalıkların Đmmunoprofilaktikası Hakkında” 14Nisan 2000 tarihli kanunun 15. Maddesi ile düzenlenmiş ve maddeyegöre ölüme sebep оlаn pоstvаksinаl fesatlara göre bir kereyemahsus muaveneti almak hukuku оlаn aile bireylerinin listesi ve261


hemen muavenetin meblağı Аzerbaycаn Cumhuriyeti BakanlarKurulu tarafından belirlenir. 607Bakanlar Kurulunun 12 Ekim 2001 tarihli 163 sayılı “ÖlümeSebep Оlаn Pоstvаksinаl Fesatlara Göre Devlet Bütçesi Vesaiti ĐleSağlık Bakanlığı Tarafından Bir Kereye Mahsus Muavenet AlmakHukuku Olan Aile Bireylerinin Listesi Ve Hemen MuavenetinMiktarının Tasdik Edilmesi Hakkında” kararına göre ölen şahsıneşi, velileri ve çocuğu muaveneti alma hakkına sahip bulunmakta vebu ödeme 1000 manat olarak belirlenmiştir.5- Çalışma Gücünün Geçici Kaybı Nedeniyle Farklı Ka-tegoride Olan Çalışanlara Sigorta Muaveneti ÖdemesiMevsimlik ve geçici işlerde çalışan işçilere muavenet umumikurallara göre mevsim müddetinde verilir.(Yön.Mad.20) Madde21.’e göre ise Çalışan malullere (muharebe malullerinden başka)muavenet iş sakatlığı (şikestliyi) ve meslek hastalığı istisna edilmekleardı ardına veya tekrar hastalanma zamanı bir takvimyılında 6 aydan fazla olmamak şartı ile ödenir. Çalışma gücü işsakatlığı veya meslek hastalığı neticesinde geçici olarak yitirildikteise, muavenet hasta iyileşene kadar veya hastalıkla bağlı malullükderecesi yeniden belirlenecek tarihe kadar verilir.Çalışan malullere (verem hastalığı olmayan maluller) veremhastalığı ile hastalandıkta çalışma gücünü geçici kaybı halindeödeme kişi sağlığına kavuşana kadar veya veremle hastalanmaneticesinde malullük derecesi yeniden kontrol edilene kadar, ancakardı-ardına 10 aydan ve tamamı 2 yılda 12 aydan fazla olmamakşartı ile ödeme yapılır.Yabancı uyruklu kişiler Azerbaycan’da çalışarak ve zorunludevlet sigorta hakkını ödeyerek çalışma gücünün geçici kaybına göregenel krallar çerçevesinde sigorta ödemesi alma hakkına sahipolmaktadırlar. Yurtdışında bulunan sigortalı ise çalışma gücününgeçici kaybına uğradıkta onlara verilen belgelerin doğruluğu şüphedoğurmayacak şekilde ve acil tedaviye ihtiyacı yoksa bu belgelerioturma yeri veya işyeri HMK tarafından değiştirilmesi yolu ile genelkurallar çerçevesinde sigorta ödemesi verilir.607ALĐYEV; <strong>Sosyal</strong> Teminat, 2008, s. 363-364262


Çalışma gücünü geçici kaybı, hamileliğe ve doğuma göre izin(mezuniyet) için verilen muavenet sigorta olunanın net kazancındanhesaplanmaktadır. Diğer durumlarda, (iş sakatlığı, meslek hastalığı,hamileliğe ve doğuma göre izinden başka kalan bütün durumlarda)iki aylık vazife maaşı veya iki kat tarif derecesi meblağından fazlaolmamakla ödenir. Zaman esası çalışanlar (vahtamuzd) maaş alanlariçin zaman ücreti, yapılan iş esas alınarak maaş alanlar(işemuzd) için ise iş esası maaş dikkate alınır. (Yön.Mad.28) Đşçininmaaşına ilaveler, o cümleden aylık mükâfatın miktarı net gelirle birliktegösterilen meblağdan fazla olursa, hesaplama aynı kaidedeyapılır.Vazife maaşı veya tarife derecesi almayan işçilere muavenetödenilirken yetkili organların talimatı üzere ilgili meslek ve ihtisasamalik işçinin maaşına uygun olarak hesaplama yapılır. Yetkili organlarolarak yönetmelikte Devlet Đstatistik Kurumu, Emek ve Ahalinin<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Bakanlığı ve Sendikalar gösterilmiştir.(Yön.Mad.28)6- Çalışma Gücünün Geçici Kaybına Göre ÖdeneklerinHesaplanması<strong>Sosyal</strong> sigorta ödemelerinin (muavenet) hesaplanmasındaişçilerin hangi gelirlerinin bu hesaplanmada esas alınacağı önemlidir.Yönetmeliğin 29. Maddesine göre gerçek gelire ilişkin yürürlüktebulunan kurallara göre zorunlu devlet sosyal sigorta primikesintisi yapılan tüm nevi maaşlar, belirli görevlerin karşılamakiçin yapılan görevler için verilen ödemeler, yasalarca belirlenenbelirli iş günü (iş nöbeti) süresince geçici olarak işte bulunmayan işçiningörevinin getirilmesi, hizmet görevi yapılan alanın genişlendirilesiiçin veya işin hacminin arttırıldığı için o cümleden çalışmagrubuna veya üretimde öğrencilerin öğretilmesi için üretim tecrübesinerehberlik edilmesi için verilen ilave ödenişler hesaplamayadâhil edilir.<strong>Sosyal</strong> sigorta primi kesintisi yapılmayan gelirler muavenethesaplanması kapsamı dışında kalır. Hesaplama yapılırken işçininçalışma gücünü geçici yitirdiğine göre tam olarak çalışmadığı aylar,hamileliğe, doğuma ve çocuğa bakıma göre verilen izinler, askeri263


eğitim için belirli dönemlerde işyerinden ayrıldığı süre dikkatealınmamaktadır. Đşçiye ödenilen ödüller (mükâfatlar) ve uzun süreçalışmaya göre verilen bir kerelik ödüller bütün durumlarda 1/12hissesi aylık maaşa ilave olunur. Eğer hesaplama için 3 aydan azsüre esas alınırsa, bu durumda her ayda dönemlik ödülün 1/3hissesinden fazla olmayan kısmı hesaba dâhil edilir.Eğer işçi geçen yılın büyük kısmını veya bütün yılıyukarıdaki sebeplerle çalışmamışsa bu durumda ödülün orta aylıkmeblağı geçen yıl ve bulunduğu yılda işe alınan işçiler için öngörülenkurallar çerçevesinde belirlenecektir. Örneğin,, kadın hamileliğineve doğuma göre izine 1995 yılı aralık ayında ayrılmış ve çocuk 1,5yaşını doldurana kadar çalışmamış, 1996 yılı ağustos ayında işeçalışmaya başlamış ve 1997 yılı temmuz da hastalanmıştır. Budurumda orta aylık ödül 1996 yılının ağustos ayından 1997 yılınıntemmuz ayına kadar olan dönem esas alınarak işçiye verilecek ödülbelirlenir ve uygun kesinti yapılır. Ancak unutmamak gerekir ki,verilecek hesaplanacak olan ödül çalışma gücünün geçici kaybı veyahamileliğe ve doğuma göre iznin başladığı güne kadar çalışmışolduğu süreye göre verilir ve bu ödülün miktarı bu ayların sayınabölünerek hesaplanacaktır.Saat hesabı ile maaş alan işçilere muavenet hesaplanırkenоnlаrın çalışma gücünün kaybı gününe kadar aldıkları maaş (ilavelerlebirlikte) dikkate alınmakla günlük veya saat tarif derecesi vealınmış ödüllerin orta aylık (orta günlük, orta saatlik) meblağı esasalınır. Đşçi tam olmayan vazife maaşı aldığı durumlarda muavenetgerçek alınan maaş hissesinden hesaplanır. (mad.33) Günlükmuaveneti hesaplarken orta günlük gelirin meblağı çalışma gücüyitirilmiş aydaki bütün iş günlerinin sayına bölünür. Muavenetinumumi meblağı muavenetin günlük miktarının çalışma gücününgeçici kaybı süresinde çalışılmamış iş günlerinin sayına çarpımı yoluile belirlenir (Yön.Mad.34).Çalışma karşılığı yapılan işe göre maaş alan işçilere sigortaödemesi çalışma gücünün geçici kaybından önceki son 2 ay almışortalama gelirden hesaplanır. Đşçi son iki ayda tam olarak çalışmamışsa,bu durumda çalışmış olduğu günler esas alınır, ancak bu ikiayda hiç çalışmamışsa çalışma gücü kaybı olan aydaki çalışmagünleri esas alınacaktır. Ayrıca, Yönetmeliğin 30 ve 31. Maddesine264


uygun olarak hesaplanan ödülün (mükâfatın) ortalama olarakhesaplanan kısmı aylık gelire eklenecektir (Mad. 35).Muavenetin hesaplanması için gelirin dikkate alındığı süreiçinde işçi başka bir işe transfer edilmişse veya onun tarife derecesi,maaş sistemi değiştirilmişse, örneğin, saat ücreti çalışma rejimindeniş ücreti çalışma rejiminden geçirilmişse, ödenecek sigorta hakkı işçininyeni işe başladığı, tarife derecesinin değiştiği, maaş ödemesisteminin değiştiği günlerden çalıştığı sürenin gelirine esasenhesaplanır. Ancak işçinin kusurundan kaynaklanmayan sebeplerle oaya mahsus olarak geliri yoksa ortalama sigorta ödemesi tarifeortalamasından ve ortalama ödül meblağından hesaplama yapılır.Đllerin tarif derecesi emsal alınarak bulunduğu ilde uygulanan tarifeemsali ve ilaveleri dikkate alınır (Mad.37).Đş esası maaş ödeme usulü çalışan işçilere sigorta ödemesihesaplanması için orta günlük gelir Yönetmeliğin 35. ve 37. Maddelerindeyer alan gelirin listeye göre maaş aldıkları sürede olan bütüniş günlerinin sayına bölmekle hesaplanır. Gelirin bölündüğü işgünlerinin sayına çalışma gücünün geçici kayba uğradığı günler,hamileliğe ve doğuma göre izin, nöbeti ve ek izin, o cümleden yürürlükteolan mevzuatta dikkate alınan başka hallerde işten serbestbırakılma günleri dâhil edilmemektedir. Sigorta ödemesinin meblağıgünlük ödeme meblağının çalışma gücü kaybı günleri sayına veyahamileliğe ve doğuma göre izin zamanı çalışılmamış iş günlerininsayına çarpma yolu ile belirlenir (Mad.38).Çalışma gücünün geçici kaybı, hamileliğe ve doğuma göre izindöneminde işçinin vazife maaşı, tarif derecesi yükseltilmişse, önceverilen yardımın meblağı vazife maaşının, tarif derecesinin yeni(yükseltilmiş) miktarı dikkate alarak yeniden hesaplanmalıdır.Çalışma gücü geçici yitirildikte ise, muavenet aşağı vazifenin tarifderecesinden (vazife maaşı) hesaplanır (Mad.39).Đşçi çalışma düzenini bozduğu için cezalandırılarak aşağımaaşlı göreve aktarıldığı dönemde çalışma gücünün geçici kaybıgerçekleşebilir. Bu durumda çalışma gücünün geçici kaybı düşükmaaşlı göreve aktarılması kararından sonra, ama yeni görevebaşlayacağı günden önce gerçekleşmişse çalışana ödenecek olansigorta ödemesi önceki yüksek maaşlı görevde bulunduğu günler için265


sigorta ödemesi görevin tarife derecesi üzerinden (vazife maaşı)hesaplanır (Mad.40).Đşçi esas iş yerinden ilave başka müessesede de mukaveleüzere çalışıyorsa muavenet işçinin her iki iş yerinde aldığı umumigelirin esasında hesaplanır ve esas iş yerinde belirlenen stаvkаnın 608iki kat meblağından fazla olmamak şartı ile ödenilir (Mad.41).Đşçi geçici olarak başka işçi ile değiştirildikten sonra çalışmagücünü geçici kaybı gerçekleşmesi ve işçinin görevini değişiklikleüstlenen çalışana daha yüksek tarife üzerinden maaş ödenmesidurumu 42. Maddede düzenlenmiştir. Bu durumda işçiye ödeneceksigorta ödemesi, onun görevini geçici yürüten işçinin yüksek maaşıüzerinden hesap edilecektir. Ancak geçici görevi üstlenen işçiningörev süresi belirlenen süreden fazla olmamalı ve görev süresibelirlenmemiş ise asıl görev sahibi işçi yeniden çalışmaya başladığıgüne kadar hesap edilmelidir. Ayrıca, hamileliğe ve doğuma göreizne ayrılan çalışanlar için de aynı kaide geçerlidir.Çalışma gücünü geçici kaybının işyerinin kapanmasındanönce veya sonra gerçekleşmesine göre farklı sonuçlar olmaktadır.Zira işçinin çalışma gücünün kaybı işyeri merkezi ve şubesininmüessesenin durdurulmasından önce gerçekleşmişse ve müessesedurdurulduğu zaman işçinin iş göremezliği sürerse işçiye sigortaödemesi verilecek ve ödeme genel kurallar çerçevesine belirlenerekhesaplanacak ödeme çalışma süresi için hak edilen gelirin meblağındanhesap edilecektir. Diğer durumda işyeri çalışmayı çalışmagücünün geçici kaybı gerçekleşmeden durdurmuşsa, işçiye sigortaödemesi/muavenet verilmeyecektir. Çalışma gücünün geçici kaybıgerçekleştiği dikkate alınmasızın müessese, şube işe başladıktanveya müessese kapatıldıktan sonra da devam ederse, muavenet işçininişin durdurulmasından veya müessesenin kapatılmasındanönceki gelirine uygun olarak hesaplanacaktır(Mad. 43).Maaşa ek vesait alan veya geçici olarak başka işe görevlendirildiğiiçin o işe uygun yüksek ücret alan işçi çalışma gücünü geçiciyitirdiği durumlarda alacağı sigorta ödemesi madde 45’e göre hesap608Saat ücreti çalışmalarda 12 saatlik çalışma bir stavka hesaplanmaktadır. Aylık12 saatlik mesai toplamı olarak ifade edilebilir.266


edilecektir. Yani, ek vesaiti veya yükseltilmiş ücreti alacağı günekadar veya geçici olarak bulunduğu yerden dönmesi gerektiği günekadar hesaplanacak muavenet ek vesait veya yükseltilmiş emsalüzerinden değerlendirilecektir.Tarım işletmeleri (Kendli-fеrmеr) ve aile tarım biriminin (ailekendli teserrüfatlarının) fertlerine verilecek muavenet, оnlаrın çalışmagücünün geçici olarak yitirildiği yıldan evvelki takvim yılındanolan gerçek gelirinden hesaplanır. Ortalama günlük gelir geçentakvim yılında olan gelirin yılın günleri sayısına bölünmesi ilebelirlenir. Bayram günleri, tatil günleri, işveren tarafından verilenizin günleri, çalışma gücünün geçici kaybı günleri, askeri eğitim vedeneme toplantıları ve devlet ve toplumsal görevleri yıllık gelirinbölündüğü günlerin sayısına dâhil edilmemektedir. Eğer aile köybirimi bireysel belirlenenden daha çok çalışırsa günlük gelir yıllıkgelirin bir yılda gerçek çalışılmış günleri sayısına bölünmesi yöntemiile hesaplanacaktır. Köy işletme üyesi çalışma gücünün geçicikaybından önce kusursuz sorumluluğa dayalı olarak çalışmamışsave bu nedenle her hangi bir geliri yoksa yapılacak ödeme işçinintarife derecesinden hesap edilecektir 609 .Yönetmeliğin 28. Maddesine göre hayvancılıkta 4. dereceli,bitkicilikte 2. dereceli işlerde ve iş esası maaş hesabı çalışan işçileriçin el işlerinde işin özellikleri defalarla değiştirilmişse, gerçek geliriki kat tarif derecesi meblağından fazla olmamak üzere dikkatealınacaktır. Balık avlanması ile uğraşan balıkçılık işletmesi üyelerineise dönem üzere orta günlük plan gelirinin iki kat meblağındanveya iki kat vazife maaşından fazla olmayacak şekilde muavenethesaplanır 610 .Okullarda, orta ihtisas, teknik meslek okulları ve çalışanlarımaaş üzere onlarla eşit değerlendirilen diğer eğitim kurumlarındaçalışan öğretmen ve eğitimcilere verilen muavenet ödemesi eğitimcileriçin verilen gerçek/net ücret üzerinden hesaplanır. Gerçek gelirolarak nitelendirilen gelirden çalışma gücünün geçici yitirildiği günekadar tarifeyle belirlenen eğitim saatleri için verilen ücret, eğitim609ALĐYEV, 2007, s. 327610ALĐYEV, 2007, s.329267


verilen ek ücret 611 , o cümleden belirlenmiş kaidelerle tasdik edilenve ders listesinde yer alan saat hesabı için ödenilen ücret anlaşılmaktadır.Okul öncesi eğitim, okul dışı ve diğer çocuk eğitim kurumlarınınbir veya bir kaçında çalışan pedagoji çalışanlarınasigorta muavenetlerinin hesaplanmasında bütün iş yerlerindekigerçek pedagoji iş saatleri için maaş ve eki dikkate alınır. Adı geçeneğitim müesseselerinde ve çocuk kurumlarında rehber ve başka işçileremuavenet pedagoji iş (eğitim) saatlerinin ücreti de dâhiledilmekle toplam gelirden hesaplanır(Yön.Mad.46).Sıhhiye tedavi-proflaktik ve sanatoryum-еpidemoloji idarelerinde,çocuk evlerinde, öksüz çocuklar için, zeka ve fiziki inkişafyetersizliği оlаn çocuklar için intеrnаt okullarında, tıbbi-sosyaleksper komisyonlarında mahkeme-tıp ekspertiz alanında çalışan tıpve eczane işçilerine, o cümleden Kızıl Aypara Yardım Cemiyetindeçalışan hemşirelere verilecek muavenet bütün iş yerleri üzere netgelir üzerinden hesaplanır (Mad.46).Yüksek öğrenim okulları rektörlerine, yardımcılarına, bölümbaşkanlarına, bu okulların rehber ve talim-terbiye işlerinde çalışandiğer işçilere muavenet pedagoji iş için gelirleri dikkate alınmadanvazife maaşlarından, profesör muallim ekibine ise her hangi birinzibati-iktisadi vazifelerini ve başka vazifeleri yerine getirdikleriiçin aldıkları ilave maaş dikkate alınmadan vazife maaşındanhesaplanır(Mad.47).Gazetelerin, jurnallerin, ülke telgraf acenteleri, enformasyonacentelerinin, radyo-televizyon ve diğer idarelerin müelliflik telifhakları esasında maaş veya stavka üzere yaratıcılık işçilerine 612 çalışmagücünün geçici kaybına göre sigorta muavenet ödemesi hemenmüessese, idare veya teşkilatta verilen ve zorunlu devlet sosyalsigorta haklarının kesildiği müellif mükâfatı dikkate alınmaklagerçek/fаktiki gelirden hesaplanır. Bu durumda muavenetin hesaplanmasıiçin dikkate alınan gerçek gelir gösterilen mükâfatla birlikteiki kat vazife (aylık) maaşından fazla olmamalıdır. Maaşı611Sınıf rehber hocası görevi, öğrencilerin yazı işlerinin kontrolü için, laboratuarveya şube müdürlüğü işler niteliğindeki işler için ve tecrübe işlerine rehberliketmek için ek ücret verilir.612Sanatsal alanında, Televizyon-Radyo alanlarında çalışanlar, yazıcılar,besteciler ve diğer birliklerde çalışan insanlar268


olmayan işçilere muavenetlerin hesaplanması için 33. madde esasalınarak uygun meslek ve ihtisası olan işçinin maaşı emsal alınarakhesaplama yapılır(Mad.48).Çalışma şartlarına göre yılın farklı fasıllarında ücret ödenilmesikaidesi muhtelif olması durumlarında işçinin işyerindebulunarak çalışma karşılığı alacağı gelir üzerinden sigorta muavenetücreti hesaplanacaktır. Bu gruba deniz, nehir donanması vebalık sanayisi çalışanları dâhil edilmemiştir. Eğer çalışma gücünügeçici kaybı bir dönemden başlayarak о biri dönemde de devamederse, her dönemde verilen gelire göre hesaplama yapılır. Deniz,nehir donanması ve balıkçılık sanayisi gemi ekibine muavenetödemesi çalışma gücünü geçici kaybının gerçekleştiği yıldan öncekiyılın gerçek gelirinden hesaplanır. Çalışma gücünün geçici yitirildiğiyıl çalışmaya başlayan ve tam yıldan az çalışmış şahısların sigortaödemesi hesaplanırken çalışma gücünün kaybı olan tarihe kadarçalışılmış süredeki gelir esas alınır. Orta günlük gelirin tespiti iseönceki yılın gelirini aynı yılın gün sayısına bölünmesi ile belirlenir(Mad.50).Çalışma süresinin kayda alınması imkânsız olan bazı çalışmaalanlarında çalışan sigortalılara çalışma gücünün geçici kaybınagöre ödenecek sigorta muaveneti sonuncu on iki ayın orta günlükgelirinden hesaplanır. On iki aydan az çalışan kişiler için ise bugüne kadar çalıştığı günlerin orta günlük gelirinden hesaplamayapılır. Maddenin düzenleme kapsamına aldığı çalışanlar olarakevlerde çalışan işçileri, tarım ürünlerinin ve diğer ürünlerin kadrolutedarikçileri, atık yığanlara, seyyar ticaret üzere satıcılara, patentleçalışan işletmecileri sayabiliriz(Mad. 51).Kadro dışı çalışan işçiler için çalıştıkları işyeri оnlаrın esas işyeri sayılırsa ve iş aktı ile çalıştıkları taktirde sosyal sigortamuaveneti ödemesi alabilirler. Gerçek gelir üzerinden hesaplanansigorta ödemesi göreve uygun kadrolu işçinin iki kat maaşındanveya belirlenen maksimum maaşından fazla olamayacaktır. Onlaraverilen sigorta muavenetleri Yönetmeliğin 35. ve 37. Maddesineuygun olarak hesaplanır. Saat hesabı ile ücret alan kadro dışıçalışanlara ise çalışma listesinde yer alan saatlerin umumi sayınaesasen hesaplama yapılır. Bu guruba ise örneğin, tahsil okullarınınve kurslarının muallimleri, dernek başkanları ve benzeri çalışanlar269


dâhildirler. Ancak çalışma gücünün kaybı yaşanan ayın geliri bütündurumlarda emsal olarak kadrolu çalışanın maaşının iki katındanfazla olamayacaktır 613 (Mad. 52).Baro üyesi olan avukatlara 35. Maddeye göre iş esası maaşüzere çalışan işçiler için belirlenen kaidelere uygun olarak öncekiyılın orta günlük gelirinden fazla olmayacak şekilde sigorta ödemesiyapılır. Haklı bir sebep göstererek o aya ilişkin bir kazancınınolmadığını belgeleyen avukata yapılacak ödemeler asgari ücretüzerinden yapılır(Mad. 53)Mevsimlik işçilerde sigorta ödemesi bu mevsim için ödenenücret esas alınır ve bu mevsim günlerinin sayına bölünür. Örneğin,altın arayanlar gibi çalışma alanında çalışan mevsimlik işçiler bumadde kapsamında değerlendirilmiştir. Đş akdi üzere evlerde çalışanev hizmetlisi, dadı, şahsi sekreter, sürücü ve s. çalışanlara zorunludevlet sosyal sigorta primi ödenilmesine rağmen muavenet gerçekgelir üzerinden hesaplanır.Esas iş yerlerinde maaşı tamamen veya kısmen korunarakköy işlerine veya diğer müesseseler gönderilen işçilere çalışmagücünün geçici kaybına göre muavenet hemen işlere gönderilmedenönce aldıkları gelir üzerinden ödeme hesaplanır (Mad. 57). Đşyerlerinden kurslara gönderilen işçilere çalışma gücünün geçicikaybına göre muavenet umumi esaslar üzere verilir. Ancak işçilerinişyeri tarafından gönderilmesi ve tahsil aldıkları süre zarfındamaaşlarının tamamen veya kısmen korunması gerekir (Mad.58).Đş yerlerinde staj yapan yüksek öğrenim öğrencisine stajdönemi çalışma gücü kaybına göre sigorta ödemesi umumi kurallarçerçevesinde ödenir ve en fazla staj dönemi bitene kadar verilir.Đnşaat alanında ve diğer iktisadi alanlarda çalışmak için oluşturulantalebe birlikleri üyelerine yapılacak ödeme aldıkları maaş üzerindenhesaplanır. Talebe birliklerinden hariç işlerin yapılması içingönderilen yüksek öğrenim, orta ihtisas ve teknik meslek okuluöğrencileri için gelirleri esas alınır.613Yönetmelikte saat hesabı çalışma esas alınan işlerde stavka ibaresikullanılmaktadır. Örneğin 12 satlık çalışma okullarda bir stavka olarakbelirlenmektedir. Bu durumda maaşın iki katı bu saat üzerindenhesaplanacaktır.270


Toplumdan tecrit edilmesi ile alakalı olmayan cezaya mahkûmedilmiş şahıslara sigorta ödemesi genel kurallar çerçevesindeverilir. Cezasını evvelki iş yerinde çeken şahıslara çalışma gücününgeçici kaybına göre muavenet cezanı çekmeye başlayana kadar оlаntoplam çalışma Süresine göre belirlenen miktarda ödeme verilir.Ancak onlara verilecek ödemeden mahkeme hükmü ile kararlaştırılmışmeblağ düşüldükten sonra kalan gelir üzerinden hesapedilecektir(Mad.60). Madde 60’ın diğer fıkrasına göre alkolik olmaveya alkoliklik neticesinde veya alkoliklikle alakalı оlаn hastalıklarzamanı muavenet çalışma gücünün kaybının 11. gününden, kronikalkolizm оlаn hastaların stаsiоnаr (yatılı) tedavisi zamanı iseumumi esaslar üzere çalışma gücünün kaybının birinci günündensigorta ödemesi verilir.7- Çalışma Gücünün Geçici Kaybında Yardım MiktarıYönetmeliğin 61. Maddesi iş kazası ve meslek hastalığınedeniyle çalışma gücünün geçici kaybında ödenecek olan sigortamuavenetini düzenlemiştir. Bu maddeye göre verilecek olan ödemegelirin %100 oranındadır. Meslek hastalıklarının listesi yasa ilebelirlenir. (Müav.Hesap.Yön. Mad. 104.).Đş kazası ve meslek hastalığı dışında diğer esaslarla çalışmagücünün geçici kaybı nedeniyle ilgililere aşağıdaki şekilde sigortayardımı ödenmesi düzenlenmiştir. Malullere verilecek muavenetgelirin % 150 oranında hesaplanmaktadır. Gelirin %100 oranındaverilecek sigorta ödemesi verilen şahıslar aşağıda sayılmaktadır:• 8 yıl ve daha fazla umumi çalışma süresine malik оlаn işçiler;• Himayesinde 16 yaşı doldurmamış iki ve daha fazlaçocuğu olan işçiler 614 ;• Afganistan savaşında, 1990 yılı ocak ayında Bakü şehri,Lenkaran ve Nefçala illerinde facialı hadiseler zamanıyaralanmış, darbe ve sakatlık görmüş şahıslara, Аzerbay-614Eğitim görüyorsa 18 yaş esas alınacak271


272cаn devletinin toprak bütünlüğü, bağımsızlığı ve anayasaldüzeninin korunması zamanı zarar görenler;• Аzerbaycаn devletinin toprak bütünlüğü, bağımsızlığı veanayasal düzeninin korunmasında iştirak ederek ölen şahıslarınmalullerine, dul karılarına ve çocuklarına, hadiselerdeiştirak eden ordu mensuplarının ve süreli hizmettebulunan ordu mensuplarının karılarına, АzerbaycаnCumhuriyetinin devlet sınırının korunması üzere hizmetivazifesinin icrası zamanı ölenlerin malullerine, dul eşlerive çocukları;• 1986-1990 yıllarında Çernobil АЕS-de gerçekleşen kazaneticelerinin taşınma alanı sınırları içinde ortadankaldırılması veya Çernobil АЕS’in işletilmesi veya diğerişlerde iştirak eden o cümleden geçici görevde bulunanşahıslar, hususi toplantılara çağırılmış ve bu dönemgörülen işin nevi ve yeri dikkate alınmadan kazanınsonuçlarını ortadan kaldırmak için bölgeye celp edilenordu mensupları ve ordu görevlileri, bölgede hizmet etmişiç işleri bakanlığının yönetim ve sivil ekibi;• 14 yaşına kadar çocukların Çernobil АЕS’te kazanınneticesinin ortadan kaldırılmasında iştirak etmiş ve zarargörmüş velilerinden birine çalışma süresi dikkate alınmadanhasta çocuğa bakıma göre;• Kan hastalıkları, kanser, diğer kötü şişlerin hastalığızamanı ve diğer ağır hastalar;• Hizmet süresine dikkate alınmadan pоstvаksinаl fesatlaalakalı çalışma gücü kaybında vatandaşlara; hеmоfiliyаve talassemiya irsi kan hastalığı оlаn şahıslara; kan vekan donörlükle alakalı olarak çalışma gücünü geçicikaybetmiş şahıslara; ordu mensuplarının karılarına,zorunlu göçkünlere ve verem hastalığına yakalanmışşahıslar;Gelirin % 80 oranında sigorta ödemesi beş yıldan sekiz yılakadar toplam hizmet süresi olan çalışanlara; 21 yaşını doldurmamışve beş yıla kadar toplam hizmet süresi olan annesiz ve babasız


çocuklara verilir. Gelirin % 60 oranında muavenet beş yıla kadarumumi hizmet süresi olan çalışanlara, 14 yaşına gelmemiş çocuklarahizmet edilmesine göre yardım yapılır.Ergenlik yaşına gelmemiş şahıs pоstvаksinаl fesatla alakalıhastalığa yakalandıkta yasada belirlenen kaidelerle malullük grubukesinleşene kadar malullerinden birine veya kanuni temsilcisinehizmet süresi dikkate alınmadan ortalama maaşın % 100 oranındaverilir.Ordu mensupları ve hususi rütbeli şahıslara çalışma gücününgeçici yitirilmesine göre sosyal hizmet süresi toplamı dikkatealınmadan aylık teminat harçlığının % 100 oranında sigorta ödemesiverilir. Emekliliğe ayrılmış ordu mensupları sivil işlerde çalışırkençalışma gücünün geçici kaybı zamanı çalışma hizmet dökümühesaplanırken, yalnız zorunlu devlet sosyal sigorta primi ödenilenişlerde çalıştığı süre dikkate alınır. Eğer eski ordu mensubu bu türişlerde çalışmamışsa muavenetin miktarı yeni çalışmada kazandığıhizmet süresine göre belirlenir.8- Yardımların Ödenmesine Đlişkin Genel KurallarÇalışma Gücünün Geçici Kaybına göre muavenetin miktarıSendikalar Konfederasyonuna (Hemkarlar Đttifakının) üye olupolmamasına göre değişmez. Çalışma gücünü geçici kaybına göreyardım, ilk 14 takvim günü için işverenin vesaiti hesabına; diğergünler için ise, işveren tarafından zorunlu devlet sosyal sigortaprimleri hesabına ödenilir. Çalışma gücünün geçici kaybı işyeridışında örneğin, iş gezisi, izin dönemi ve diğer bu gibi sebeplerlegerçekleşirse, muavenet işçinin iş yerinde ödenir.Đşçi çalışma gücünü geçici kaybı zamanı sona erdikten sonraişe başladığı gün hastalık belgesi işverene teslim edilir ve işverenbelgenin ilgili bölümlerine kayıtlar ekler ve işyeri sosyal muavenetödemesini kararlaştıran komisyona teslim eder.Emek şikesteliyi (darbe alma, yanık, soğuktan donma ve s.)neticesinde çalışma gücünün geçici kaybı durumlarında yardım/muavenet verilmesi için hadiseye ilişkin tutanak aranmaktadır.Ancak, çalışanın görev yaptığı sürede, işverenin talimatı olmasa bile273


işyerinin menfaatine yapılan bir iş için, işyeri alanında veya dinlenmesaati iş alanı dışında, iş saatleri dışında müessesenin işebaşlamadan veya iş bittikten sonra çalışma malzemelerini, elbiselerive diğerleri düzenlendiği saatlerde gerçekleşmiş olması gerekmektedir.Ayrıca, Azerbaycan Anayasasına uygun olarak faaliyet gösterendevlet ve sivil toplum örgütlerinin talimatlarını yerine getirirken ocümleden insan hayatını kurtarmak, toplumsal sorumluluk çerçevesindekaidelerin korunması durumunda vatandaşlık görevini yapankişiler için de aynı kural geçerlidir. Donör vazifesini yerinegetirmekle alakalı olarak çalışma gücünün geçici kaybı emekşikesteliyi ile alakalı çalışma gücünün kaybına eşit sayılmaktadır.Eğer kaza başka hallerde günlük yaşamda, işe giderken veyadönüşte, sivil toplum örgütü görevini yerine getirirken gerçekleşmişsehadisenin gerçekleşme durumu aydınlaştırılarak daha sonraödeme verilir. Kazanın şekli ve şeraiti devlet emek müfettişliyi veişveren tarafından birlikte araştırılır.Yardımın alınması için komisyon tarafından hastalık belgesiesasında yardım almak hakkı bulunduğunu, ödenilecek günlerinsayı ve gelir üzerinden verilecek yardımın meblağı tutanağa yazılırve imzalanır. Yardım kararlaştırıldıktan sonra işyeri komisyonumuavenetin hesaplanması ve verilmesi için hastalık belgesinimüessesenin muhasebe bölümüne aktarır ve imza karşılığında işçiyeödeme yapılır.Ödenilmiş ve ödenişe ait edilmeyen hastalık belgesi оcümleden muavenetin ödenilmesi için verilen bütün başka belgelerfiş ve faturalarla birlikte işyerinin muhasebesinde tutulur. Tutanağaesasen müessese çalışma gücünü geçici yitirmiş işçilere ilk 14takvim günü için hesaplanmış meblağı işverenin vesaiti hesabınaödeyecektir. Eğer işçinin çalışma gücünü geçici kaybı süresi 14takvim gününden fazla olursa muavenetin ödenilmesi zorunlu devletsosyal sigorta primleri hesabına gerçekleştirilir.Sakatlık neticesinde çalışma gücünün geçici kaybına göremuavenetten tamamen veya kısmen mahrum edilme durumlarımuaveneti alan şahsın iştiraki ile ele alınır. Đşçinin hemen hastalıkbelgesi ile muavenet almak hakkı olmadığı durumlarda komisyonret kararı verir ve bu karar gerekçeli olarak hastalık belgesine274


yazılır. Çalışma gücünün geçici kaybına göre muavenetin işvereninvesaiti hesabına ödenilen hissesi maaşının verilmesi için belirlenenmüddetlerde verilir. Verem sanatoryumunda tedavi için izin zamanıda muavenet bu kurallara göre üzere ödenilir.Diğer sanatoryumlarda tedavi için izin/mezuniyet zamanımuavenet işçinin sanatoryumdan veya аmbulаtоr 615 kurоrt tedavisindendöndükten sonra veya onlar tarafından idare, müessese,teşkilatın komisyonuna sanatoryumda olduğu süre yazılarak dönüşiçin 24 saatten fazla süre sarf edilmişse yol ücreti de idaretarafından karşılanır. Gönderiş üzere kullanılmayan günler ve ocümleden sanatoryuma gedip dönmek için gerçek süreden fazlazaman sarfı için muavenet verilmeyecektir.Đ- Analık Sigortası (Hamilelik ve Doğum Yardımı)1- Genel OlarakAnalık sigortası kadınlar için hastalık gibi geçici bir süre işgöremezliğe sebep olan, doğuma bağlı olarak ortaya çıkan sosyalgüvenlik ihtiyacının karşılanması için kurulmuştur. Analık sigortasıdoğum öncesi, doğum sırası ve doğum sonrası tedavi, muayene,sağlık tesislerinde yatma, bebeğin emzirilmesi vb. giderlerle karşılaşansigortalı kadını veya sigortalı erkeğin sigortalı olmayan eşinikorumakta, ona sağlık yardımları yapmakta, uğranılan gelir kayıplarınıkarşılamayı ve gider artışlarını önlemeyi, kısaca sigortalıyaekonomik güvence sağlamayı amaçlamaktadır. 616Analık hastalık sigortasına geçici işgöremezlik sebebiylehastalık sigortasına benzemekle birlikte, sadece anneyi değil, çocuğunkorunmasını da hedefleyen anne ve çocuğun koruma amacıtarihsel süreç içinde birçok sosyal içerikli yasaların ortaya çıkmasınasebep olmuştur. 617 Birleşmiş Milletlerin Đnsan hakları EvrenselBildirgesinde “Analar ve çocukların özel bakım ve yardım haklarıvardır. Tüm çocuklar, evlilik içinde veya dışında doğmuş olupolmamalarına bakılmaksızın aynı sosyal korumadan yararlanırlar”615Ayakta tedavi616UĞUR; Özel Emeklilik, s. 34617GÜZEL-OKUR-CANĐKLĐOĞLU; 2009, s. 404275


şeklinde ifade edilmiştir. 618 BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşmedeise “Çocuklar sosyal güvenceye kavuşturulmalıdır” düzenlemesi yeralmaktadır. 619Azerbaycan Anayasasının 17. Maddesine göre toplumuntemelini oluşturan aile devletin himayesinde olacaktır. 620 Devletaileye muhtelif şekilde sosyal koruma sağlamakta ve “Hamilelik veDoğum Yardımı, “Çocuğun Doğumuna Göre Bir Kereye MahsusYardım”, “Çocuğun Üç Yaşı Dolana Kadar Hizmet Göre Yardım” adıile ödemeler yapılmaktadır.Hamileliye ve doğum yapan kadınlara verilen yardımı analıksigortası altında incelememiz doğru olacaktır. Diğer iki yardım çeşidiniise çocuk yardımları olarak ayrı başlık altında incelenecektir.SSCB döneminde hamileliğe ve doğuma göre kadınlaraverilen muavenet ülkemizde çalışma gücünün geçici kaybına göremuavenetle aynı zamandan ödenilmeye başlanmıştır. 1940 yılınakadar hamilelik ve doğum çalışma gücünün geçici kaybı gibi hesapedilerek ödeme verilirdi. Daha sonra ayrı bir sigorta türü gibidüzenlenerek yitirilen maaşın tazmini ve anne ve çocuğun sağlığınınkorunması amacına hizmet eden sigorta dalı gibi ödenilmeyebaşlanmıştır. 621Çocuğun doğumu ile ilgili anneye tıbbi hizmet verilmesi içinher hangi bir yardım öngörülmemiştir. Uluslararası sözleşmelerinülke yasalarıyla sıralamasında öncelik hakkı olduğu için ülkemizinde imzalamış olduğu sözleşmelere uygun olarak bu hizmetin yasalolarak verilmesi ve doğuma göre bir kerelik verilen yardımın anneyeve çocuğa tıbbi hizmet yardımı şeklinde tekrar düzenlenmesinindoğru olacağı doktrinde önerilmiştir. 622618TUNCAY-EKMEKÇĐ; <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>, 2008, s. 334619ĐNAN, Ali Naim; Çocuk Haklarına Dair Sözleşme, AÜHFD C.44, S.1-4, Ankara1996, s. 772620ALESKERLĐ, Alesker; Azerbaycan Anayasası, Erişim Tarihi: 30.07.2010,http://www.anayasa.gen.tr/azerbaycananayasasi.htm,621ALĐYEV, 2007, s. 350622ALĐYEV, Mayis-MÜRŞÜDOV, Rüfet; <strong>Sosyal</strong> Muavenetler HakkındaAzerbaycan Respublikası Kanununun Elmi ve Praktiki Kommentariyası, Bakü,2008, s. 43276


2- Hamilelik ve Doğum Yardımıa) Kişiler Açısından KapsamıHamilelik ve doğuma göre muaveneti almak hukukunaaşağıdaki kadınlar maliktirler: 623• Adına zorunlu devlet sosyal sigorta primi ödenen çalışankadınlar (o cümleden geçen 12 ay içinde kapatılmış idare,müessese ve teşkilatların işsiz statüsün alan kadın işçiler).• Đşten ayrılarak ilkokul, ortaokul ve yüksek öğrenim görenkadınlar.• Sözleşme icabı ordu hizmeti gören, iç işleri organlarında vediğer hizmetlerde bulunan kadınlar.• Аzerbaycаn Cumhuriyetinin uluslararası anlaşmalar ile öngörülenkaidede yabancı ülkelerin arazisinde yerleşen АzerbaycаnCumhuriyetinin ordu birliklerinin kadın üyeleri.b) Edim TürleriHamilelik ve doğuma göre muavenet belirlenen kaidede hastalıkbelgesine göre verilir. Başka belgeler muavenetin ödenilmesiiçin esas alınmamaktadır (Müav.Hesap.Yön. Mad.65). Đş sözleşmelerininfeshi konusunda çekişmelerin sürdüğü bir dönemde hamilelikiznine ayrılan kadın bütün hallerde bu haktan yararlanacaktır(Müav.Hesap.Yön. Mad. 66). Geçici olarak işin durdurulduğu dönemveya eğitim müesseselerinde işyerinden ayrılarak kullanılan ek izindönemi hamilelik ve doğuma göre bütün dönem için ödemeverilecektir (Müav.Hesap.Yön. Mad. 67).Bazı durumlarda kadınlar işten ayrılsalar bile işten ayrıldıktansonra 1 ay içinde hamilelik ve doğum gerçekleşirse sigortaödemesi almaya hak kazanır. Kocanın yerini değişmesi ile ilgiliolarak başka yere taşınma, hastalığı ile alakalı yaşadığı ve çalıştığıbölgede hastalık belgesi ve tıp kurumunun raporuna göre kalmasımümkün oldukta ve hastalanmış aile bireylerinin veya 1. grup623ALĐYEV, 2007, s. 351277


malulün tıp kurumu raporuna göre bakıma ihtiyacı olursa kadın buhaktan yararlanacaktır. 624Sigorta ödemesi bütün durumlarda maaşının (gelirin) %100oranında hesaplanır ve başvuru süresi kısıtlanmadan ödenilir. Hamilelikve doğuma göre ödenişli izinler/mezuniyetler Đş Kanunu/Emek Mecellesi madde 125’ e göre aşağıdaki müddetlerde verilir 625(Emek Mec.mad.125).Hamilelik ve doğuma göre muaveneti almak hukukuna aşağıdakikadınlar maliktirler: 626• Adına zorunlu devlet sosyal sigorta primi ödenen çalışankadınlar (o cümleden geçen 12 ay içinde kapatılmış idare,müessese ve teşkilatların işsiz statüsün alan kadın işçiler).• Đşten ayrılarak ilkokul, ortaokul ve yüksek öğrenim görenkadınlar.• Sözleşme icabı ordu hizmeti gören, iç işleri organlarında vediğer hizmetlerde bulunan kadınlar.• Аzerbaycаn Cumhuriyetinin uluslararası anlaşmalar ile öngörülenkaidede yabancı ülkelerin arazisinde yerleşen АzerbaycаnCumhuriyetinin ordu birliklerinin kadın üyeleri.• Hamilelik döneminde ve doğumdan sonraki dönem içinçalışan kadınlara 126 takvim günü müddetinde (doğumdanevvel 70 takvim günü ve doğumdan sonra 56 takvim günü);doğum zor olursa, iki veya daha fazla çocuk doğuldukta 140takvim günü süre (doğumdan evvel 70 takvim günü vedoğumdan sonra 70 takvim günü) izin kullanma hakkıtanınmıştır. Tarımda tahılcılık, pamukçuluk, üzümcülük, tütüncülük,çaycılık, sebzecilik, bostancılık, meyvecilik, patatesçilik,yemcilik, bağcılık, sütçülük, domuzculuk, koyunculuk, kuşçuluk,atçılık, ipekçilik, arıcılık, kürklü hayvan ve tavşanyetiştirilmesi ve diğer alanlarda çalışan kadınlara (Müav.624ALĐYEV, 2007, s.351625GASIMOV, Alış, Emek Hukuku, Bakü, 2007, s. 327-328626ALĐYEV, 2007, s. 351278


Hesap.Yön.65.Mad.) hamileliğe ve doğuma göre izin/mezuniyetnormal doğumda 140 takvim günü; 627 doğum zorolursa 156 takvim günü; 628 iki veya daha fazla çocukdoğduğunda 180 takvim günü 629 izin kullanırlar.• 2 aylığa kadar çocuğu evlatlık alan veya evlatlık almadançocuk bakan şahıslar, doğumdan sonra belirlenmiş 56günlük izin kullanmak hakkına sahiptirler.Çocuk düşmesine göre sigorta ödemesi genel kurallar kapsamındayapılır. Hapiste olan dönemi, mahkeme-tıp eksper dönemi, ocümleden mahkemenin kararına göre zorunlu tedavi zamanı (ruhihastaların dışında) hamilelik ve doğuma göre muavenet verilmemektedir.J- Çocuk Yardımı1- Genel Olarak102 sayılı ĐLO sözleşmesine göre işsizlik ile beraber artanyoksulluk ciddi bir sosyo ekonomik bir sorun oluşturmaktadır.Soruna karşı geliştirilecek çözümlerden birisi de aile yardım sigortasıdır.Aile yardımı sigortası bireyin işçi vasfına, ikamet durumunaveya çocuk sahibi olmasına göre farklı olarak bilhassa çocuklarıngeçimini sağlama için çocuk sayısına göre uygulanabileceği belirtilmiştir.Sigorta kapsamında her korunan kimseye ödeme yapılmasıveya çocuklara yiyecek, giyecek, mesken, tatil geçirme yerleri veyaev idaresinde yardım sağlanması yahut yukarıda belirtilen her ikiyardımın da tek birleştirilerek yardımlar sağlanır. Đşsiz bulunanvatandaşa devlet iş veremediği taktirde kira yardımı, çocuklarıbakımı için yardım sağlamakla yükümlüdür. Bu yardımlar kişininyardımı gerektiren halin devamı süresince sağlanır. Bu şekildebilhassa işsiz kalınan dönemde işsizlik sigortası kapsamında yeralamayarak tamamen gelirden yoksun kalan muhtaç kişileresistematik olarak Devlet tarafından yardım sağlanmış olacaktır.Özellikle Avrupa ülkelerinde geniş uygulaması bulunmaktadır.627doğumdan evvel 70 takvim günü ve doğumdan sonra 70 takvim günü628doğumdan evvel 70 takvim günü ve doğumdan sonra 86 takvim günü629doğumdan evvel 70 takvim günü ve doğumdan sonra 110 takvim günü279


Konumuz açısından, çocuk yardımı başlığı altında inceleyeceğimizsigorta yardımları, aile sigortasına benzerlik göstermektedir.Diğer bir ifadeyle, “<strong>Sosyal</strong> Sigortalar Kanun”unda ayrı başlıklarolarak yer alan çocuğun doğumuna göre yardım ve çocuğa 3 yaşınakadar aylık yardım sigortaları aslında aile sigortasının kapsamıiçinde değerlendirmek mümkündür. Ancak aile sigortası daha genişkapsama malik olduğundan biz her iki yardımı “çocuk yardımı”başlığı altında inceledik.Azerbaycan BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşmeyi imzalamıştır.Sözleşmenin 20. Maddesine göre imza atan ülkeler çocuklarınaile ortamında büyümesi için gerekli tedbirleri alacaklardır.Sözleşmenin 18. Maddesinde çocukların bakımı, eğitimi için velilereveya velileri yoksa himayecisine yardımlar sağlanacaktır. Sözleşmeile belirlenen yükümlülüklerin ülkede yasal düzenlenmesi açısındanise Çocuk Hakları Hakkında” kanun yürürlüğe girmiştir 630 .2802- Çocuğun Doğumuna Göre Bir Kereye Mahsus SigortaÖdemesiSovyetler Birliğinde yaygın bir sigorta çeşidi gibi ilk olarakücretli çalışanlara, sosyal sigorta olunan diğer vatandaşlara veçalışmadan ayrılarak eğitim kurumlarında eğitim alan işçilere ödenmişti.Đki parça şeklinde ödenen bu sigorta türünde birinci kısmıçocuk doğulduktan sonra, ikinci kısmı ise ’’çocuğu beslemek” içinverilen ödeme adı altında çocuğun ilk aylarında verildiği halde, dahasonra bu uygulama değiştirilerek ancak çocuk doğulduktan sonra birkere şeklinde verilmeye başlandı. 631 Ödeme miktarı ikinci ve üçüncüçocuklarda daha yüksek belirlenmiş ve ayrıca, doğal şartlara görefarklı illerde yaşayan vatandaşlara da farklı meblağda ödeme şeklibelirlenmiştir.Çocuğun doğumuna göre bir kereye mahsus sigorta ödemesimalullerin sosyal durumu dikkate alınmadan her bir doğulan çocuğagöre hem çalışan, hem de çalışmayan vatandaşlara ödenilir. 632 Bu630ALĐYEV-MÜRŞÜDOV, <strong>Sosyal</strong> Muavenetler, s. 38-39631ALĐYEV, 2007, s. 353632ALĐYEV, a.g.e., s. 353


durumda niteliğine göre çalışanlar için sigorta türü, çalışmayankesimler için ise sosyal yardım şeklinde nitelendirmek doğru olacaktır.Çalışan kesime <strong>Sosyal</strong> Sigorta Fonu tarafından, çalışmayanlaraise devlet sosyal güvenli organları tarafından ödenir. Çocuğundoğumundan sonra ilgili kurumda nüfusa kaydedilir ve malullerinebelge verilir. Bu belgeyi muaveneti belirleyen kurula takdimedilerek verilen karar neticesinde ödeme yapılır.Başvuru süresi sınırlandırılmamış olup, ne zaman başvurulursao tarihte ödeme yapılır. Ayrıca, bu muavenet çocuğun doğulmasındansonra ne kadar süre yaşaması dikkate alınmayarak verilmektedir.Anneleri çalışmıyor ise çocuğun babası bu ödemeyi herhalükarda ala bilmektedir. Evlatlık alınan çocuklar için de aynıkurallarla ödeme verilir. Ancak çocuk ölü doğuldukta ise muavenetverilmemektedir.3- Çocuğun Üç Yaşı Dolana Kadar Hizmete Göre Muavenet1981 yılından eski Sovyetler Birliğinde uygulanan bu sigortayardımı bir yıldan fazla çalışma süresi olan işçi, hizmetçi, çalışmahayatından ayrılarak eğitime başlayanlar ve tarım birliklerinde(kolhozlarda) çalışan kişilere verilirdi. Çocuklara hizmet için izin/mezuniyet süresi çocuk bir yaşını doldurana kadar devam edebilirdi.633“<strong>Sosyal</strong> Muavenetler Hakkında” Kanunun 4.0.1.7 maddesindeÜç yaş dolana kadar çocuğa hizmet yardımı öngörülmüştür. Yasakapsamında düzenlenen yardımlar sadece sigortalıları değil, diğeryardımları da kapsamaktadır. Ancak bu yardım çalışan şahıslarlailgili olduğu için, sigortalı olması aranmakta ve sigorta primleri ileödenmektedir. 634 Аzerbaycаn Cumhuriyetinde ise, çocuğa hizmeteizin/mezuniyet süresinde değişiklikler yapılarak çocuğun üç yaşıdolana kadar kısmi ödenişli izin alma hakkı tanınmıştır.Yönetmeliğin 78. maddesine göre, bütün müesseselerde çalışmailişkisi оlаn kadınlar; üretim müesseselerinden ayrılarak orta,yüksek doktora, eğitimi alanlar, klinik оrdinаturаda 635 ve teknik633ALĐYEV, 2007. s. 354634ALĐYEV-MÜRŞÜDOV, <strong>Sosyal</strong> Muavenetler, s. 40635Tıp fakültesi ve enstitüsünde uzmanlık281


meslek okullarda staj görmek, yeni ihtisas sahibi olmak için ve kadrohazırlığı okullarında eğitim alan kadınlar ve o cümleden çocuğabakan malullerden biri veya ailenin başka bir bireyi çocuk 3 yaşınıdoldurana kadar kısmi ödenişli mezuniyet/izin almak hakkınasahiptir.Çocuğun üç yaşı dolana kadar ona hizmet edilmesine görekısmi sigorta ödemesi hamileliğe ve doğuma göre iznin sona erdiğitarihten sonra ve onun arzusuna göre tam veya hisse-hisseödenebilir (Mad. 81). Çocuk bir buçuk yaşını doldurana karda ve buyaştan 3 yaşını doldurana yasada belirtilen aşamalı olarak sigortaödemesi belirlenmiştir. Çernobil kazası sonucu hastalanmış veyahastalığı geçirmiş şahıslara çocuğa hizmete göre yapılacak ödeme ikikat meblağda ödenecektir (Mad. 79).Annenin yatılı tıp kurumlarına tedavi olması ile alakalı çocuğahizmet edilmesine göre izin/mezuniyet de aynı kurallarladüzenlenmiş ve sigorta ödemesi çocuğun annesine verilmeyen sürekadar gerçek olarak çocuğa hizmet edene ödenilir (Mad. 82). Ayrıca,kadının çocuk üç yaşı doldurana kadar kısmen ödemeli izin dönemindekendi arzusuna göre tam olmayan iş yapması veya evdeçalıştıkta veya çalışmadan ayrılarak eğitime devam ettiği hallerdemuavenet almak hukuku korunur (Mad. 84). Eğer çocuk kreşlere,çocuk evine yerleştirilmişse çocuğa hizmete göre sigorta ödemesiverilmemektedir (Mad.88). Đzin döneminde işyerinin kapanması ileişten ayrılan kadına verilen ödeme resmileştirilmiş dönem içinverilecektir (Mad. 89). Evlatlık alınan çocuklara hizmete göre ödemelerde aynı esaslarla verilecektir.Sigorta muavenetinin verilmesi için iş yeri kuruluna istenenbelgelerin verilmesi zorunludur. Đşverenin serencamı, çocuğun doğumbelgesi takdim edildikten sonra kurulun toplantı tutanağınakayıt yapılarak karar verilir. Bu aşamadan sonra ilgili kişi ödemealmaya başlamaktadır. Sigorta ödemesi adına sosyal sigorta primiödenen muhafaza organı çalışanlarına DSMF organları tarafından,ordu mensuplarına ise bakanlıkları ve diğer idari birimleri tarafındanödenmektedir. Çocuk ölümü durumunda ölüm günden sonrakigün içinde DSMF organına bilgi verilir ve sigorta ödemesidurdurulur.282K- Sağlık Sistemi ve Genel Sağlık Sigortası


Ülkede sağlık sistemi ve sağlık sigortası açısından bir çokyasa mevcuttur. “Ahalinin Sağlığının Korunması Hakkında” 26Haziran 1997 tarihli kanun, “Maluliyetin Ve Çocukların Sağlık ĐmkânlarınınKısıtlanmasının Önlenmesi, Malul Ve Sağlık ĐmkânlarıKısıtlı Çocukların Rehabilitasyonu Ve <strong>Sosyal</strong> Güvenliği Hakkında”25 Ağustos 1992 tarihli Kanun, “Tıbbi Sigorta Hakkında” 30 Aralık1999 tarihli Kanun, “Şekerli Diyabet Hastalığına Yakalanmış ŞahıslaraDevlet Kaygısı Hakkında” 23 Aralık 2003 tarihli Kanun, “Hеmоfiliyаve Talasemi Đrsi Kan Hastalığına Yakalanmış ŞahıslaraDevlet Kaygısı Hakkında” 03 Mayıs 2005 tarihli Kanun, “ĐlaçVasıtaları Hakkında” 22 Aralık 2006 tarihli Kanun ve diğer yasalmevzuatlarla ülkede sağlık sistemi düzenlenmektedir.2008 yılı şubat ayından itibaren Cumhurbaşkanı fermanı ileSağlık Bakanlığına bağlı hastanelerde ücretli tedavi ortadan kaldırılmıştır.Ülkede devlet bütçesinden finanse edilen 1500 civarındapoliklinik ve 700 hastanede bu uygulamanın gerçekleştirilmesikelime anlamıyla önemli bir adım gibi değerlendirilse de, ancakuygulamada gerçekleşmesi o kadar da zor olduğu itiraf edilmelidir.Yürürlükte оlаn mevzuat kapsamında devletin her ne kadarsayılanların tamamı uygulanmasa da aşağıda belirtilen sağlıkhizmet ve politikalarına sahip olduğunu söylemek mümkündür:devlet tıp kurumlarında ücretsiz tıbbi hizmet, çevrenin korunması,sağlıklı iş ve dinlenme ortamlarının sağlanması, sağlığa etkili olanetkenler hakkında düzenli ve doğru bilgi almak, hastalanıldığızaman, çalışma gücünün kaybında ve diğer hallerde tıbbi-sosyalyardım almak, zorunlu ve gönüllü tıbbi sigorta esasında tıbbi yardımalmak, özel koşullarla protez-ortopedik ürünler, işitme cihazları,hareket etme ve diğer rehabilitasyon araçları ile temin olunmak,uzmanlaşmış müesseselerde tıbbi-sosyal uzman komisyon denetiminegirmek, ilaç ile temin olunmak, devlet sağlık sisteminin çocukyetişkin tıbbi müesseselerinde ücretsiz dispanser kontrolünde olmave tedavi olmak, sıhhiye ve hijyen taleplerini karşılayacak şekildeeğitim almak, çalışmak şeklinde sıralamak mümkündür.1- Sağlık Sistemia) Genel Olarak283


Günümüzde değişen ve reformlar yapılan sosyal güvenliksistemlerinde yükselen harcamalarıyla sürekli sorunlara sebep olansağlık harcamaları ülkelerin sosyal politikalarında önemli yertutmaktadır. Yaşlı nüfus oranlarının artışı, teknoloji gelişimi vediğer sebeplerle mali bir yük getiren sağlık harcamaları süreklitartışılmaktadır. Son zamanlara kadar, sağlık harcamaları verimlilikkaybının bir biçimi olarak ele alınmakta, genç yaşta ölüm,hastalık ve çalışmalara engel olacak bir şekilde sakatlıkların önlenmesinedeniyle sağlık bakımının maliyeti, ekonomik kaybın küçükbir parçası olarak hesaplanmaktaydı. Sağlık sistemleri tarafındankullanılan kaynaklardaki artış nedeniyle ortaya çıkan ilave yük,hastalık, sakatlık ve erken ölümden dolayı karşılaşılan ekonomikzararların engellenmesiyle telafi edileceği vurgulanmaktadır. 636Küreselleşmenin sağlık üzerindeki olumsuz etkileri de gözardı edilmemekle dünyada giderek azgelişmiş ülkelerde görünenyaygın ve bulaşıcı hastalıklar, hastalıklarla yeterince mücadeleedilememesi, insanların sağlıksız ortamda yaşamak zorunda kalmaları,açlık, sefalet ve yeterli beslenememe gibi bir tablo hakimdir.IMF ve OECD ve diğer sermaye kurumlarının etkisiyle devletinönemli bazı alanlardan çekilmesi ve her şeyin özel kesimce çözülebileceğianlayışı ile sağlığın giderek bir mal durumuna getirilmesi,kamu hastanelerinin önce özerkleştirilmesi, sonra ticarileştirilmesiküreselleşmenin etkisiyle gelinen bir süreçtir. Yönetimde esneklik,hastaların müşteri olarak adlandırılması, ülkelerin bütçelerindensağlığa giderek daha az pay ayrılmasının önerilmesi gibi söylemlerleDünya Sağlık Örgütü, Uluslararası Çalışma Örgütü, UNICEF gibikuruluşların dünyadaki etkinlikleri geride bırakılmaktadır. 637Sağlık sistemi ülkenin tarihini, kültürünü, ekonomik kalkınmasınıve ülkesindeki baskın politik ideolojiyi yansıtan bir ulusal636World Health Report 2000: Health Systems-Improving, Performance. Geneva,Switzerland, 2000;UĞURLUOĞLU; Özgür-ÇELĐK; Yusuf Sağlık SistemleriPerformans Ölçümü, Önemi ve Dünya Sağlık Örgütü Yaklaşımı, HacettepeSağlık Đdaresi Der., Cilt 8, Sayı 1, Ankara, 2005. s.2637ÖNEN; S. Mustafa, Küreselleşme Sürecinde Türkiye ve Azerbaycan’da DevletinSağlık Hizmetinde Yeniden Yapılanması, Karşılaştırmalı Đnceleme, Kafkas VeMerkezi Asya Ülkelerinde Pazar Đktisadiyatına Geçit; Naliyyetler, ProblemlerVe Perspektifler Kongresi, 02-07 May, Bakü, 2007, s. 425284


sistem olarak ülkelerin çeşitli özelliklerine göre şekillenmekte veayrıca, uluslararası ilişkiler ve finans çevrelerinin doğrudan ya dadolaylı etkisiyle şekil değiştirebilmektedir. Özellikle son on yıllıklardadünyayı kapsayan küresel ekonomik ve sosyal krizlerin etkisiile ülkelerin mali sistemlerine ağır yük gibi görünen sağlıksisteminin işletilmesi ve sağlık hizmetlerinin verilmesi için çeşitliyollar aranmaktadır. 638 Nitekim Dünya Sağlık Örgütünün 1946tarihli Anayasasında sağlık, insanın sadece hastalık ve sakatlıkdurumunda değil, fiziksel, zihinsel ve sosyal refahını tamamlayangeniş bir kavram olarak tanımlanmıştır. Anayasada halkın sağlığı,barış ve güvenliği tesisinden geçeceği, bunun için de sadecebireylerin değil devletlerin de işbirliğine gitmesi şartı aranmıştır. 639Nüfusunun hızla artan ve doğal kaynakları kullanımimkânları en kısıtlı olanlar genellikle az gelişmiş ülkelerdir. Sağlıksektörünün de az gelişmiş ülkelerden başlayarak gelişmiş ülkeleredoğru ekonomik gelişmişlik düzeyine göre arttığı bir gerçektir.Gelişmiş ülkelerde insanların en yüksek seviyede bu hizmettenyararlandığı görülmektedir. Özellikle BDT ülkeleri bağımsızlığıkazandıktan sonra sağlık etkinliklerinin yerine getirilmesi, kişibaşına harcanan sağlık harcaması ve diğer birçok veriler konusundaçok geride kalmış ve ülkeler sağlık sorunları ile baş edemezolmuşturlar. Özellikle Azerbaycan’da yazarların değerlendirmesinegöre sağlık alanında veriler diğer cumhuriyetlerle kıyaslandığındaçok düşük seyir ederek aşağı sıralarda yer almıştır. 640 Ülke içindetoplumun sağlık oranı ile çalışma piyasasının verimliliği ve sağlıkharcamaları arasında orantılı ilişki bulunduğu söylenmektedir. 6411994 yılında sağlık sisteminin geliştirilmesi ve çağdaş reformlaryapılması için Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu638SARGUTAN; A. Erdal, Karşılaştırmalı Sağlık Sistemleri Yaklaşımı, HacettepeSağlık idaresi Dergisi, Cilt-8, Sayı-1, Ankara, 2005. s. 81639ÖNEN; Küreselleşme Sürecinde Türkiye ve Azerbaycan, s. 425640ÖZDEMĐR; Ali Đhsan,“Bağımsızlık Sonrası Kafkas Ve BDT Ülkelerinin SağlıkHizmeti Etkinliklerinin Dea Đle Analizi”, Globallaşma Prosesinde Kafkas VeMerkezi Asya, II Beynelhalk Kongre, Kafkas Ve Merkezi Asya ÜlkelerindePazar Đktisadiyatına Keçit; Naliyyetler, Problemler Ve Perspektivler, 02-07May, Bakü, 2007, s. 798-803641REHMANOV, F; <strong>Sosyal</strong> Đnfrastrukturun Tanzimlenmesi Problemleri, Bakü,2004, s. 173285


(UNICЕF) teşkilatı ile ortak çalışma programı imzalanmıştır. 642 Ülkeningenel vergi gelirlerinden karşılanan sağlık sisteminde 1998yılında kamu kaynaklarının sınırlılığına rağmen bazı sağlık hizmetleriniyerine getirme için hükümete görev verildi. 2006 yılında iseAzerbaycan hükümeti ile Dünya Bankası arasında sağlık sektöründereform ve tüm sağlık sisteminin yeniden yapılandırılması, finansmanı,hizmet kalitesi ve sürekliliğini arttırmak için anlaşma imzalandı.643Azerbaycan Anayasasının 41. Maddesi, ülkede yaşayan insanlarınsağlık haklarının korunması açısından, temel düzenlemesayılmaktadır. Maddeye göre, her bir vatandaşın sağlığının korunmasıve tıbbi yardım alma hakkı bulunmaktadır. Devlet çeşitlişekilde faaliyet gösteren sağlık kurumlarının vermiş olduğu hizmetleringelişimi için gerekli tedbirler alarak toplum sağlığının korunmasıiçin güvence ve sağlık sigortasının değişik türleri için olanaklartanımaktadır.Anayasaya uygun olarak ülkede sağlık sisteminin kurulması,vatandaşların sağlık sorunlarının çözülmesi için yasal çatıyı oluşturan“Ahalinin Sağlamlığının Korunması Hakkında” Kanun 26Haziran 1997 yılında yürürlüğe girmiştir. Söz konusu kanuna göredevlet sağlık siyasetinin esaslarını belirlemeli, devlet programlarıhazırlanarak gerçekleştirilmeli, sağlık sisteminin kuralları ve faaliyetininteşkili, sağlık sisteminin maliyeleştirilmesi, doğal ortamınkorunması ve ekoloji tehlikesizliğin temini, zorunlu devlet sosyalsigorta primi oranları ve ödenilmesi kaidelerinin belirlenmesi, nüfusunrisk grubu içinde bulunan kesimlerine sosyal yardım yapılmasınınteşkili, devlet ve gayri-devlet sağlık sistemi arasında sağlıklırekabetin teşkili, ailenin, malullerin ve çocukların korunması veyönde uluslararası ilişkilerin kurulması konularında kendi siyasetinioluşturmalıdır.Ülkede genel olarak sağlık konusunda insanların sorunlarınınçözümlenmesi ve bunun için hukuki ilişkilerin tanzim edilmesifarklı hukuk daları ile sağlanmaktadır. Đş Hukuku iş ve dinlenme642ALĐYEVA, Pervin; Đcbarı Tıbbi Sigortanın Beynelhalk-Hukuki Tanzimi,Aspirantların ve Genç Tahkikatçıların XIII Respublika Elmi Konferansı, Bakü,2009, s. 284-285643ÖNEN; Küreselleşme Sürecinde Türkiye ve Azerbaycan, s. 427286


zamanını, çalışma hayatının korunmasını, o cümleden kadınların,yetişkinlerin, malullerin çalışması ve sağlık tedbirleri gibi alınandinlenme saati, emeğin korunması, kadınların, reşit olmayanların,malullerin istihdamının teşkili ve s. bu gibi, işçilerin sağlığınınkorunmasını sağlamaktadır. Đdari hukuk direk veya dolayısıyla ileahalinin sağlığının korunmasına ilişkin mevzuata 644 göre yasalsorumlulukların belirlenmesine ilişkin kuralar içermektedir. CezaHukuku ise insаnlаrın yaşam ve sağlığının aleyhine ayrı ayrı suç vesorumluluk konularını, tıbbi nitelikli zorunlu kural ve kaideleri, tıpalanında uyulması gerekli konuları düzenlemektedir. Medeni Kanundaise sağlık alanında zarara uğrayan kişilerin tazminat vediğer haklar düzenlenmiştir. 645Çalışan veya çalışmayan kesimin haklarının korunmasıaçısından 26 Haziran 1997 tarihli “Ahalinin Sağlamlığının KorunmasıHakkında” Kanun ve “Tıbbi Sigorta Hakkında” 28 Ekim 1999tarihli kanun sağlık sisteminde direk etkilidir. Ayrıca, 10 Kasım1992 tarihli “Sanitariya-Epidemioloji Sağlamlık Hakkında” kanunuülkede sıhhiye ve salgın hastalıklardan korunması, ülkenin veinsanların sağlığının korunması ve önleyici tedbirler alınması açısındanetkilidir. Sağlık mekanizmasının yürümesinde asıl yetkili vesorumlu kurum Azerbaycan Sağlık Bakanlığıdır. Ülkede sağlıksiyasetinin hazırlanması ve yürürlüğe konması, yasal düzenlemelerihazırlanması, kanun ve kaideler çerçevesinde bu siyasetin olumlusonuç elde etmesi bakanlığın sorumluluğundadır.2007-2009 yılları devlet bütçesinde sosyal amaçlı ayrılmışvesaitin %15-%16’ı, genel harçların ise %3-4’ü sağlık harcamalarınaayrılmıştır. Sağlık harcamaları 2007-2008 yıllarında GSMH’intahminen %0.92-0.95 oluşturmakta ve 2009 yılı bütçesinde bu veri%1.16’ya yükselmiştir. Artış çizelgesi ise 2007-2009 yıllarında düşmüş,2006 yılı ile mukayesede 2007 yılı harcamaları artış hızı%58.76, 2008 de ise bu veri %47.08 2009 yılı için ise %34.51düzeyine düşmüştür. Bir sıra devletlerin bütçe harcamaları ile mukayesedeAzerbaycan devletinin sağlık için ayırdığı bütçe çok düşüksayılmaktadır. Dünya Bankası ve diğer uluslararası kurumlarınhesaplamalarına göre ülkede sağlık harcamalarının GSMH’ın asgari644Đş yasaları, çalışma hayatının korunmasına ilişkin yasalar, sıhhiye ve hijyenkurallarının bozulması, uyuşturucu nitelikli malzemelere ilişkin idari tedbirleranlaşılmaktadır.645ALĐYEV, 2007, s. 413287


%3’ü oranında olması uygun sayılmıştır. Ancak Azerbaycan’dasağlık harcamaları GSMH’nın %1,16 oranında bulunmakta vekıyaslamaya göre diğer ülkelerle mukayesede listenin altındakalmaktadır. 646b) Vatandaşların Sağlığının Korunması Đçin Tıbbi YardımАzerbaycаn Anayasasında yukarıda belirtildiği üzere “herkesin sağlığını korumak ve tıbbi yardım alma hakkı” bulunmaktadır.“Ahalinin Sağlamlığının Korunması Hakkında” Kanunundaahalinin sağlığının korunması için insan ve vatandaş haklarınındevlet teminatı ve bu teminata bağlı hukuku ve fiziki şahıslarınsorumluluğu, ahalinin sağlığının korunması sahasında önleyici /proflaktik tedbirlerin gerçekleştirilmesi, tıbbi-sosyal yardımın herkes için geçerliliği, sağlığını yitiren vatandaşların sosyal korunmasıprensipleri düzenlenmiştir. Yurtdışında yaşayan vatandaşların veAzerbaycan’da yaşayan yabancıların hakları uluslararası anlaşmalarçerçevesinde korunur. Ülkede daimi yaşayan vatandaşlığı olmayanyabancıların ise vatandaş olan kişilerle aynı ölçüde genel sağlıkhakları vardır(Ahal.Sağ.K.K. Mad. 10).Anayasanın sağladığı genel sağlık hakkı devlet bütçesi, zorunlusosyal sigorta vesaitleri, müessese, idare ve teşkilatların gelirlerindengönüllü vesait ayırma hukuki ve fiziki şahısların bağışlarıve yasalara zıt olmayan diğer kaynaklar ile finanse edilmektedir.Devlet sağlık sisteminin vesaitleri sıhhiye amaçlı kompleks projelerinhazırlanmasına ve uygulanmasına, sağlık sisteminin altyapısınıninkişafına, tedavi-proflaktik ve sıhhiye-salgın hastalıkları(sanitariya-epimidoloji) müesseselerin faaliyetlerinin yürütülmesine,muafiyetli tıbbi hizmetin yapılmasına, tıp ve eczacılık kadrolarınınhazırlanmasına, tıp ilminin inkişafına ve uygulamasına, salgınlarınortadan kaldırılmasına kullanılacaktır.Ülkede sağlık sistemi harcamalarının yalnız %20-25’i devletbütçesi hesabına finanse edilmektedir. Dünya Bankası verilerinegöre bütün sağlık harcamalarının çok cüzi bir hissesi 1,8-2 oranıyurtdışı yardımlar ile kalan %75-80 oranlık kısmı ise resmi ve646ĐBADOĞLU, Gubad; 2007-2009 Yıllar Üzere <strong>Sosyal</strong> Harçların Tahlili, ĐktisadiTahkikatlar Merkezi, Bakü, 2009, s. 25-26288


ülkede gayri resmi ödenişlerle karşılandığı araştırmalarda yeralmaktadır. 647Kanunun 12. Maddesine göre nüfusun farklı kategorilerinesağlık alanında aşağıdaki haklar tanınmıştır. Đnsanlar devlet tıpmüesseselerinde ücretsiz tıbbi yardım, çevrenin korunması, çalışmave dinlenme için uygun ortamların sağlanması, insan sağlığınıetkileyen unsurlar hakkında sürekli ve doğru bilgi almak, zorunluve gönüllü tıbbi sigorta kapsamında tıbbi yardım alma hakkınasahiptir.Hastalandıkta, çalışma gücünü kaybettikte ve diğer hallerdetıbbi yardım almak, indirimli şartlarla protez-ortopedik ürünler,işitme cihazı ve diğer cihazlarla temin olunma, uzmanlaşmış adli tıpmuayenelerinden yararlanma, ilaçla temin olunma, sıhhiye-temizlik(gigenya) uygun ortamda eğitim alma ve çalışma, devlet sağlıksisteminin çocuk ve yetişkin kurumlarında ücretsiz dispanser kontrolüve tedavi olma hakları yasada açıkça belirtilmiştir. Ahalininsağlığının korunması için yasada yer alan tıbbi yardım türleriaşağıda açıklanmıştır.aa) Đlk Tıbbi Sıhhiye Yardımı (Mad. 32)Đlk tıbbi-sıhhiye yardımı her bir vatandaş için ücretsiz gösterilentemel tıbbi yardımın esas nevidir. Đlk tıbbi-sıhhiye yardımıdevlet sağlık kurumları ve sıhhiye-epimidoloji hizmet müesseseleritarafından temin olunur. 648Bu hizmete geniş yayılmış hastalıkların, sakatlıkların,zehirlenmelerin ve diğer geciktirilemeyecek yardım gerektiren hastalıklarıntedavisi, sıhhiye-hijyenik, salgın (еpidеmiyа) hastalıklarakarşı tedbirler, toplumsal tehlikeli hastalıkların tıbbi proflaktikası,ailenin, malullerinin, çocuklarının korunması ve yaşadığı yer üzeretıbbi-sıhhiye (sаnitаriyа) yardımının yapılmasına ilişkin diğer tedbirlerdâhildir. Ülkede Sağlık Bakanlığının sağlık sitemine bütçeayrılması konusunda önemli bir yetkisi bulunmamaktadır. Sağlık647ĐBADOĞLU; Gubad - MEHTĐYEV; Azer-BAYRAMOV; Vügar - ALĐYEV; Samir,“Đlkin Sehiye Hizmetinin Teşkili ve Maliyeleştirilmesi”, Đktisadi TahkikatlarMerkezi, Bakü, 2006, s. 13-17648ALĐYEV, 2007, s. 416289


sisteminin maliye ihtiyaçlarının planlaştırılmasında bakanlığınönemli rolü bulunmamakta ve sağlık için ayrılan bütçe konusundaşehir ve il mali idareleri ve icra organlarının belirleyici olmaktadır.649 Ancak unutmamak gerekir ki ilkin tıbbi hizmete ayrılanvesait sağlık için ayrılan bütçenin çok küçük kısmını oluşturmaktadır.650bb) Acil ve Geciktirilmeyecek Tıbbi YardımAcil ve geciktirilmeyecek tıbbi yardım vatandaşlаrа acil tıbbimüdahale gereken hallerde 651 acil tıbbi yardım müesseseleri, ocümleden mevzuatta belirlenmiş kaidede ilk tıbbi yardım yapmayasorumlu оlаn şahıslar tarafından yapılır. Devlet tıp müesseselerindeacil ve geciktirilmeyecek tıbbi yardım ücretsizdir. Vatandaşın hayatıiçin tehlike ortaya çıktıkta onu en yakın tıp müessesesine ulaştırmakiçin sağlık görevlisi her hangi nakliye aracılığıyla ücretsizolarak yetiştirme hakkına sahiptir. Vatandaşın tıp müessesesineulaştırılması hakkında sağlık görevlisinin yasal talebini geri çevirennakliye sahibi ve diğer görev sahibi kişiler yasal olarak belirlenenkurallar çerçevesinde sorumluluk taşımaktadırlar.Ayrıca, “Yol Hareketi Hakkında” Аzerbaycаn CumhuriyetiKanununun 19. Maddesi gereğince yol nakliye hadiseleri doğduğundapolisler zarar zedelere acil ve geciktirilmeyecek yardım yapmayave onları tıp müesseselerine ulaştırmakla yükümlülerdir.Mevzuatta öngörülen durumlarda acil ve geciktirilmeyecekyardımlar istisna olmakla vatandaşın veya onun kanuni temsilcisininmüdahaleden imtina etmek veya yardımın durdurulmasını talephakkı vardır. Tıbbi müdahaleden imtina ettikte vatandaşa veyaonun kanuni temsilcisine mümkün olan neticeler hakkında açıklamayapılmalıdır. Tıbbi müdahaleden imtina edilmesi ve onun gelecekneticeleri hakkında açıklama vatandaşın tıbbi belgelerine kaydedilir,hasta veya temsilcisi ve tıp uzmanı tarafından imzalanır.Mevzuatta belirlenen kaidede hareket gücü olmayan şahısların veyareşit olmayanların velileri veya temsilcileri zaruri tıbbi müdahale649ĐBADOĞLU-MEHTĐYEV-BAYRAMOV-ALĐYEV; “Đlkin Sehiye Hizmeti, s. 13650ĐBADOĞLU, Gubad; 2007-2009 Yıllar Üzere <strong>Sosyal</strong> Harçların Tahlili, ĐktisadiTahkikatlar Merkezi, Bakü, 2009, s. 50651Bedbaht hadiseler, travmalar, zehirlenmeler ve diğer hastalıklar290


imtina ettikte onların sağlamlığının korunması için sağlık müesseselerimahkemeye başvuruda buluna bilirler (Ahal.Sağ.K.K. Mad. 27).cc) Đhtisaslaştırılmış Tıbbi YardımĐhtisaslaştırılmış tıbbi yardım vatandaşların hastalığı hususimuayene, tedavi ve gelişmiş tıp teknolojisinin tatbikinin talep edildiğihallerde devlet ve gayri-devlet tıp müesseselerinde ihtisaslıdoktorlar tarafından gösterilen tıbbi yardım nevidir. Tıbbi yardımınbu nevi ayakta tedavi, poliklinik yardımı ve yatılı şekilde gerçekleştirilir.dd) Toplumsal Tehlikeli Hastalıklara Yakalanmış Vatan-daşlara Tıbbi YardımToplumsal tehlike arz eden hastalıklarda devlet sağlıkkurumlarında ücretsiz olarak tedavi ve önleyici yardım ve yasadabelirlenen çerçevede yatılı tedavi ve dispanser kontrolü uygulanır.Azerbaycan Bakanlar Kurulunun 12 Ocak 1999 tarih 5 nolukararıyla toplumsal tehlike arz eden hastalıkların listesi düzenlenmişve bu listeye ruhi hastalıklar, uyuşturucu hastalıkları, kronikalkoliklik, insanın kazanılmış immunitet yetersizliği, verem, sifilis,ganoreya ve lepra gibi hastalıklar dâhil edilmiştir 652 . Bu hastalıklarortaya çıktığı durumlarda bazı kategoriye ait vatandaşlar çalışmagücünün geçici kaybı nedeniyle işlerini kaybetmez ve yasadabelirlenen muafiyetlerden yararlanırlar. Ayrıca, bu şahısların hangitıbbi sosyal yardımlardan yararlanacakları ilgili icra kurumu tarafındanbelirlenir.Madde 28’e göre hastalığa yakalanan kişinin veya temsilcisininoluru alınmadan vatandaşa mevzuatta belirlenmiş kaidedeçevre için tehlikeli hastalıklara ve psikoloji hastalıklara yakalananşahıslara doktor kararıyla tıbbi yardım uygulanır. 653 Şahsınkendisinin oluru olmazsa kanuni temsilcisinin onayı olursa tıbbiyardımın yapılması kanunla tanzim edilir. Ağır psikolojik hastalarayakalanan şahısların muayenesi ve yatışı belirlenmiş kaidelerleyapılır. Toplumsal tehlike arz eden hastalıklarda yasada belirlenenölçüde zorunlu tıbbi önlemler alınır. Şahsın ve temsilcisinin oluru652ALĐYEV, 2007, s. 417653Muayene, kontrol, tecrit etme291


alınması gerekmeyen veya mahkeme kararı ile belirlenen hallerdehasta yatışları sebep ortadan kaldırılana kadar vatandaş tedavi veprofilaktika müessesesinde tedavi altına alınır.c) Đlaç Yardımı“Ahalinin Sağlamlığının Korunması Hakkında” Kanununun14. Maddesine göre vatandaşların temel sağlık haklarından birdiğeri ise ilaç yardımıdır. Devlet siyasetinin esas prensibi olarakvatandaşlаrа ilaç yardımı yapılması, ahalinin kaliteli ilaç kullanabilmesiiçin devlet projesi hazırlanması ve yürütülmesi ve toplumunfarklı kategorilerine ücretsiz veya indirimli ilaç yardımı yapılmasıdevletin üstlendiği yasal görev olarak belirlenmiştir. Bu konu 22Aralık 2006 tarihli “Đlaç Vasıtaları Hakkında” yasa ve mevzuattakonu geniş bir şekilde düzenlenmiştir. 654Đlaç vesaitleri olarak terminolojide yer alan bu ibare “ĐlaçVasıtaları Hakkında” ve 05 Kasım 1996 tarihli “Eczacılık FaaliyetiHakkında” Kanunlarında hastalıkların teşhis (diagnozu), tedavi içinkullanılan biyoloji ve farmakoloji faalliğe malik bitki, hayvansal,sentetik, mineral, bioteknik gibi muhtelif kaynaklı maddeler,hammadde ve onların karışımlarını ifade etmekte ve ayrıca, yasayagöre tıbbi cihazlar ilaç vesaitlerine eşit tutulmuştur.Bakanlar Kurulunun 07 Mart 2005 tarih 38 nolu kararı ileyasa kapsamında belirlenen vatandaşların ilaçla temin edilmesi vebuna yönelik kaideler belirlenmiştir. 20 Ocak malulleri, milli münakaşazemininde malul olanlar, malul çocuklar ve diğer kategorideolan I. ve II. grup maluller, kaçkın ve zorunlu göçkün statüsüalanlar, çocuklar, maluller, az gelirli ve aile reisini yitirmiş şahıslar,HĐV/АĐDS hastaları, organ ve dokuların göçürülmesi sırasında ameliyatlabağlı donörler yasa kapsamında ücretsiz ilaç yardımındanyararlanacaklardır. Çernobil kaza tarihinde anne rahminde olançocuklar, uzaklaştırma ve göçürme bölgelerine göçürülmüş çocuklarve 18 yaşına kadar yetişkinler, 26 Nisan 1986 tarihinden sonra doğulmuşve kazanın neticelerinin ortadan kaldırılmasına katılmışveya kaza sonucu zarar görmüş ve direk ışınlara maruz kalmaihtimali olan malullerin birine ait çocuklar ücretsiz ilaç yardımıalacaklar.654ALĐYEV, a.g.e. s. 425292


Vatandaşlara ücretsiz veya indirimli olarak verilen ilaç yardımıhastaların hastalıklarına göre iki şekilde verilmektedir. Birincigrup hastalara bütün ilaçlar, diğer hastalara ise bu hastalığın tedavisiiçin zaruri olan ilaçlar ücretsiz veya indirimli olarak verilmektedir.Her iki gruba ait hastaların dahil olduğu kategoriler ayrıayrıyasalarla düzenlenmiş olup bu yasalar ve kapsadığı şahıslaraşağıda sayılmıştır; 655• “Vеtеrаnlаr 656 Hakkında” 28 Temmuz 1994 tarihli Kanunun15. Maddesine göre Cumhurbaşkanının belirlediğimeblağda ve Bakanlar Kurulunun belirlediği kaidelerleĐkinci Dünya savaşı iştirakçileri,• “Zorunlu Göçkünler Ve Onlara Eşit Tutulan ŞahıslarınSоsyаl <strong>Güvenlik</strong> Hakkında” 21 Mayıs 1999 Tarihli Kanununun10. Maddesine göre zorunlu göçkünler,• “Ordu Mensuplarının Statüsü Hakkında” 25 Aralık 1991tarihli yasanın 13. Maddesi gereğince ordu mensupları.• Đnsanın Đmmunyetersizliği Virüsünün Karşısının AlınmasıHakkında” 16 Nisan 1996 tarihli kanunun 4. Maddesi gereğinceHĐV/АĐDS hastalıklarına yakalanmış insanlar,• “Çernobil Kazasının lağvında Đştirak Etmiş ve HemenKazanın Neticesinde Zarar gören Vatandaşların Statüsü ve<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hakkında” 06 Aralık 1993 Tarihli yasanın12. Maddesi gereğince bu kazada iştirak eden ve zarargören vatandaşlar ve o cümleden onların çocukları,• “Malullüğün Önlenmesi, Malullerin Rehabilitasyonu ve<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hakkında” 25 Ağustos 1992 tarihli kanununun42. Maddesi gereğince savaş malulleri ve onlara eşittutulan şahıslar, 20 Ocak malulleri, milli münakaşa zeminindemalul olanlar, malul çocuklar ve diğer kategorilerdenolan 1 ve 2 grup maluller,655Bkz. ALĐYEV, 2007, s. 427-428656Vetaranlar kelimesi gazi anlamına gelmektedir293


• “Kan ve Onun Komponentlerinin Donörlüğü Hakkında” 26Mart 1996 tarihli yasanın 9. Maddesi gereğince bu kapsamdabulunan şahıslar donörlük fonksiyonunu yerine getirmeleriila alakalı sağlıklarının bozulması sonucu zarar görendonörler,• Đnsan Organ ve Dokularının Nakli (Trаnsplаntаsiyаsı)Hakkında” 28 Ekim 1999 tarihli yasanın 13. Maddesigereğince organ veya dokuları alınan donörler,• “Şekerli Diyabet Hastalığına Yakalanan Şahıslara DevletKaygısı Hakkında” 23 Aralık 2003 tarihli yasanın 7.Maddesi gereğince şeker hastaları,• “Hеmоfiliyа Ve Talassemiya Đrsi Kan HastalıklarınaYakalanmış Şahıslara Devlet Kaygısı Hakkında” 03 Mayıs2005 tarihli yasanın 4. Maddesi gereğince yasa kapsamındabulunan hastalar,Ahaliye yapılan ilaç yardımının mali kaynağı devlet bütçesive yerel bütçe vesaitleri, tıbbi sigorta fonu vesaitleri, hukuki ve fizikişahısların yardım ve bağışları, yabancı ülke ve uluslararası teşkilatlarınyardımları, kullanımı yasalara zıt olmayan diğer finansmanlakarşılanmaktadır (Ecza.Faal,Hak.K. mad.28).2- Sağlık SigortasıAzerbaycan’da en önemli sorunlardan birisi sağlık sigortasınınuygulanmamasıdır. Sağlık sigortası ülkemizde yasal olarak 28Ekim 1999 tarihinde “Tıbbi Sigorta Hakkında” yasayla düzenlenmesinerağmen, cumhurbaşkanı yetkisiyle kanununun yürürlüğü 2005yılına kadar durdurulmuştur. Bu tarihten sonra da her hangi birgelişme söz konusu olmadığı gibi, sağlık sigortasının günümüzdeuygulanması için, yasal ve maddi alt yapının yeterli olmadığıaçıktır. 657657ALĐYEV, Mayis-HÜSEYĐNOV, Namig; Küreselleşme Sürecinde <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Ve Azerbaycan'da <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Alanında Değişimler, Kafkas ÜniversitesiDergisi, Sayı 22, Bakü, 2008, s. 35294


Her bir bireyin yaşamının anlamı, çevreyi algılaması veçalışma gücüne sahip olması direk insan sağlığı ile ilişkili olduğuiçin 658 çalışanların sağlık sigortasına malik olmaları işgücüpiyasasını etkileyecek ve çalışma hayatına huzur getirecektir.Dünyanın gelişmiş ülkelerinde ve gelişmekte olan ülkelerin çoğundasağlık sigortası uygulanmakta olup, ülkemizde de vatandaşlarınsağlıklı yaşama hakkına sahip olduğu bilinciyle devletin bu yöndeçözüm politikaları üretmesi zorunludur.a) Sağlık Sigortasının ÇeşitleriАzerbaycаn Anayasasının 41. Maddesinde devlet tıbbi sigortanınfarklı çeşitleri için olanak tanımıştır. Buna uygun olarak da 28Ekim 1999 tarihli “Tıbbi Sigorta Hakkında” kanun yürürlüğegirerek sağlık sigortası alanında boşluğu doldurmuş, çalışanlarınsağlık sigortasının teşkili, hukuki ve iktisadi esaslarını belirlemiştir.<strong>Sosyal</strong> sağlık sigortası ve özle sigorta aynı kanunda düzenlenmiştir.Sağlık sigortası Zorunlu Tıbbi Sigorta ve Gönüllü TıbbiSigorta olmak üzere iki tür yasal olarak belirlenmiştir. Belirttiğimizüzere Zorunlu Tıbbi Sigorta sosyal sigorta kapsamında, gönüllü tıbbisigorta ise sigorta mukavelesi esasında ahalinin tıbbi ve diğerhizmetler almasını sağlamaktadır. Sağlık sigortasının finansmanıbütçeden ve zorunlu sağlık sigortası primiyle finanse edilecektir.Özel sigortada ise özel sigorta şirketleri ile yapılacak anlaşma ilekişinin ödeyeceği primlerle finanse edilecektir. Yasaya göre sağlıksigortası sosyal güvenlik aracı olarak ülkede sağlığın korunması içintedavi ve ilaç yardımı sağlayacaktır. 659aa) Zorunlu Sağlık Sigortası“Tıbbi Sigorta Hakkında” kanun sağlık sigortasının hukuki,iktisadi ve teşkilat esaslarını belirler ve sosyal sigorta aracı olarakahalinin tıbbi ve ilaç yardımı almasını temin etmektedir. Bakanlar658ASKEROV, Z. A. Anayasa Hukuku, Derslik, Bakü, 2002, s. 224659ALĐYEVA, Pervin; Mecburi Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigortasının Ve Đcbarı TıbbiSigortanın Hukuki Tanzimetme Prensiplerinin Karşılıklı Alakası / AzerbaycanRespublikasında Devlet Ve Hukuk Kuruculuğunun Aktüel Problemleri. ElmiMakaleler Mecmuası, Sayı 22, Bakü, 2008, s. 174-182295


Kurulu tarafından tasdik edilen Zorunlu Tıbbi Sigorta türüuygulanacak tıbbi hizmetin şartlarını, çeşidini ve hacmini belirler.Sağlık hizmetlerinde finansman kaynağı ülkeden ülkeyedeğişmekte olup, temel kaynak vergi ve sigorta primleri ile finanseedilmektedir. Bu finansman yöntemlerinden hangisinin sürdürebilirliğive ulaşabilirliği sürekli tartışmalara sebebiyet verse de,genellikle karma yöntem kullanılması iyi bir seçenek olarak değerlendirilmektedir.660 Sağlık sigortasının finansmanı devlet bütçesi,tüzel kişiler ve işletmecilikle uğraşan fiziki şahıslardan ibaretsigorta edenlerin ödemeleri, Zorunlu Tıbbi Sigorta haklarının ödemekaidelerinin bozulması nedeniyle alınan cezalar, mevzuatta yasakolmayan diğer kaynaklarla maliyeleştirilir. Sağlık Sigortasının maliyeleştirilmesi,sağlık sigorta haklarının korunması ve mali vesaitinamacına uygun kullanılmasında sorumlu ve yetkili kurum MaliyeBakanlığıdır (Mad. 9).bb) Gönüllü Sağlık SigortasıGönüllü Tıbbi Sigorta, diğer ismiyle Bireysel sigorta türündeçalışan ile işveren arasında ilave gönüllü Tıbbi Sigorta Mukavelesiesasında ahalinin tıbbi ve diğer hizmetler alması sağlanacaktır.Gönüllü tıbbi sigortada sigorta primi tarafların rızası ilebelirlenir. Gönüllü tıbbi sigortanın tarafları sigorta şirketleri,vatandaşlаr ve vatandaşların menfaati olarak sigortasını yaptıranhukuki şahıslardır.Bireysel sigortanın “Tıbbi Sigorta Hakkında” kanun içindedüzenlenmesi haklı olarak eleştirilere sebebiyet vermekte ve MedeniKanun içinde yer alması gerektiği önerilmektedir. Farklı nitelikleresahip bu iki sigortanın aynı yasa içinde ele alınması karışıklığasebebiyet vermiş ve kanunu hedefine ulaşması açısından dolayı daolsa engel oluşturduğu söylenebilir. Bireysel sigortaya ilişkin düzenlemelerinMedeni Kanunu sigorta bölümünde yer alması, zorunlutıbbi sigortanın ise <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> hukuku çerçevesinde incelen-660WHO, The Health for All Policy Framework for The WHO European Region.European Health for All Series No. 6, Copenhagen, 1999, 131296


mesi ve uygulanmasının uygun olacağı yazarlarca vurgulanmıştır. 661Nitekim bu iki sigorta çeşidinin bir yasa kapsamında düzenlenmesikarmaşıklığa yol açtığı söylenebilir.b) Sağlık Sigortasının UygulanmasıZorunlu Sağlık Sigortasında işverenin ve işçilerin ödeyeceğiprim oranı ve ödenilme kaideleri Bakanlar Kurulu tarafındanbelirlenir. Çalışmayan emekliler, istihdam edildikleri idare ve teşkilatkapandıktan sonra işsiz kalan kişiler, çalışma gücü olmayanlar,çocuklar, talebeler ve bütçe teşkilatlarının işçileri için Zorunlu TıbbiSigorta hakları uygulanır. Hizmetler finansmanı indeksi dikkatealınarak bütçe ve sosyal güvenlik fonlarının vesaiti ile karşılanacaktır.<strong>Sosyal</strong> sigorta türü olarak zorunlu sağlık sigortası kapsamındaahalinin ilaç ve tedavi yardımı alması kanunu 7. Maddesi gereğinceyapılacak tıbbi hizmetin şartları, nevi, miktarı belirlenecektir. 662Ordu mensupları kanun kapsamına dahil edilmemiştir.Ordu mensupları “Ordu Mensuplarının Devlet Đcbarı Sigortası Hakkında20 Mayıs 1997 tarihli kanunu kapsamında sağlık sorunlarıtanzim edilmesi düzenlenmiştir. 663Yasada, ülkede tıbbi sigortanı gerçekleştirecek kurum olarakTıbbi Sigorta Teşkilatının kurulması yer almaktadır. TeşkilatCumhurbaşkanının 02 Eylül 2002 tarihli fermanı ile “АzerbaycаnCumhuriyetinde Bazı Faaliyet Türlerine Hususi Ruhsat (Lisenziya)Verilmesi Hakkında” Kaideler ve Cumhurbaşkanın 29 Aralık 2006tarihli “Hususi Razılık Talep Olunan Faaliyet Nevilerine HususiRazılık (Lisenziya) Verilmesine Göre Ödenilen Devlet RüsumununMeblağına Dair” Fermanına uygun olarak yapılandırılması öngörülmüştür.Ayrıca Sağlık Bakanlığı, yerel birimleri ve tıp müesseseleriteşkilatın tesisçisi olamayacağı yasada yer almaktadır.Kanunun 13. Maddesinde Tıbbi Sigorta Teşkilatının hak vevazifeleri belirlenmiştir. Yasada sigorta sözleşmesine göre sağlık661ALLAHVERDĐYEV, Sabir; Azerbaycan Respublikasının Mülki Hukuku,Derslik, Bakü, 2001, s. 561662ALĐYEVA, Đcbarı Tıbbi Sigortanın Hukuki Tanzimetme Prensipleri, s. 174-182663ALĐYEVA, Pervin; Mecburi Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigortasının Nevi Gibi Đcbarı Sigorta,2008, s. 290297


yardım ve hizmetleri için sağlık kurumunu seçmek, hizmet tarifelerininbelirlenmesine katılmak, kurum tarafından sözleşmenin şartlarınınbozulduğu hallerde sağlık hizmet harcamalarını kısmenödemek, sağlık kurumunun veya çalışanının taksiriyle sigortalınıngörmüş olduğu zararın tazmini için mahkemeye başvurmak, vatandaşınzararından sorumlu оlаn kişi ve kurumlardan zararın tazmininiisteme hakkı Tıbbi Sigorta Teşkilatının haklarından sayılmıştır.Tıbbi sigorta teşkilatının görev ve vazifeleri yasada ayrıntılıdüzenlenmiştir. Sağlık sigortası kapsamında kişiye tıbbi yardımyapılması için sağlık müesseseleri ile mukaveleler imzalamak,sigorta olunana sigortalı kartı vermek (şahadetnamesi), sağlıkmüesseselerine tıbbi hizmet bedelini mukavelede yer alan şartlaragöre ödemek, tıbbi yardımın miktar, süre ve kalitesini kontrol etmekve sigorta olunanın menfalarını korumak gibi görevler yasadabelirlenmiştir.Sigorta kurumu ise Bakanlar Kurulunun belirlediği kaidelerkapsamında Tıbbi Sigorta Mukavelesi düzenlemek ve ortadankaldırmak, Sigorta Teşkilatını serbest seçmek, mukavele şartlarınınyerine getirilmesini denetlemek, hakkına sahiptir. Zorunlu TıbbiSigorta programına uygun olarak sigorta haklarını zamanındaödemek, Sigorta olunanların sağlık durumu göstericileri hakkındatıbbi sigorta teşkilatına bilgi vermek, sigorta haklarının tamamınıve zamanında ödenilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu nezdinde АzerbaycаnCumhuriyeti Devlet Sigorta Denetimi Birimine bilgi vermeksigorta olunanın vazifeleri kısmında düzenlenmiştir.Sigorta olunan şahıslarların hakları da yasada düzenlenmiştir.Sigortalı sayıldığı tarihten itibaren sağlık sigortasındanyararlanma, sigorta sözleşmesi kapsamında sağlık yardımı türlerineve miktarına uygun olarak tıbbi sigorta sistemine dahil оlаn tıpmüesseselerinden her hangi birini ve doktoru seçme, АzerbaycаnCumhuriyetinin sınırları içinde Zorunlu Tıbbi Sigorta programındabelirlenen miktarda tıbbi yardım ve prоfilаktik yardım almahakkına sahiptir. Ayrıca müracaat ettiği sağlık kurumundan sağlıkdurumu, tedavi yöntemi ve neticeleri hakkında bilgi alabilme,sigorta kurumuna, sağlık sigortası teşkilatına, sağlık kurumuna оnlаrıntaksiri ile gerçekleşen zararın tazmini için dava açmak ve298


gönüllü tıbbi sigorta mukavelesinde belirlenen şartlar gereğincesigorta priminin bir kısmını iadesini talep etmek sigortalınınhaklarından sayılmıştır (Mad.7).Sağlık Sigortası Sözleşmesi tarafları arasında, yani sigortaedenle tıbbi sigorta teşkilatları arasında ve sigorta olunana tıbbisigorta programına uygun olarak gösterilen tıbbi yardımın maliyeleştirilmesini,teşkilini ve sigorta olunanın diğer menfaatlerini koruyanyazılı anlaşma imzalanmaktadır. Bakanlar Kurulunun 06 Mart58 Nolu kararı ile Tıbbi Sigorta Mukavelesinin şekli, tıbbi sigortanınayrı-ayrı türlerine ait kaideler, Zorunlu Tıbbi Sigorta ilişkilerinedâhil edilmeyen şahıslar ve imzalanma kaidesi ayrıca düzenlenmiştir.Bir yıl süreyle imzalanacak olan mukavele için dilekçeylebaşvuru yapılır. Zorunlu Tıbbi Sigorta için hukuki şahısların bilgileri,hukuki unvanı, banka bilgileri ve vergi ödeyici numarası, fizikişahıslar için sigorta edenin unvanı, soyadı, ad, baba adı, işletmecilikfaaliyeti ile uğraşanların vergi ödeyici numarası yazılmaktadır.Sigorta olunan vatandaşların listesi, sigorta priminin meblağınıbelirlemek için önemli olan diğer bilgiler (sağlık durumu gibi) dilekçedeyer alması gerekir. Gönüllü Tıbbi Sigorta Mukavelesinde ilavetenolarak sigorta tıbbi hizmetlerinin listesi ve sigorta teminatınınşartları yer alacaktır. 664Sağlık Sigorta Sözleşmesinin tarafları kendi istekleri ile mukaveleninşekil ve konusunu değiştirmek, sigorta оlunаn için ücretsizhizmetleri arttırma veya azaltma, tıbbi hizmetler için belirlenentarifeleri veya sigorta primleri miktarını değiştirme yetkisine sahipler.Sigorta mukavelesinin sona erme şartları da yasada düzenlenmiştir.Sözleşmede belirlenen sürenin sona ermesi, sigortaolunanın ölümü, sözleşmenin geçersizliği hakkında mahkeme kararı,tıbbi sigorta teşkilatının kapatılması, sigorta ettirenin tüzel kişiliğininortadan kalkması, sigorta оlunаn tarafından sigorta tediyelerininödenilmemesi bu şartlardandır. Ayrıca tıbbi sigorta teşkilatıtarafından sigorta kaideleri ihlal edildikte sigortalının sözleşmeyisona erdirmesi mümkündür. Eğer sigortalı primi ödemeyi gecik-664ALĐYEV, 2007, s. 438299


tirirse sigorta teşkilatı 10 gün geçtikten sonra aynı şekilde sözleşmeyifeshedebilir.Ülkede yaşayan ecnebiler ile vatandaşlığı olmayan şahıslarda tıbbi sigortada yer alan haklarından belirli haklara sahipolmaktadırlar. Kanunun 8. Maddesine göre ülkede daimi yaşayanvatandaşlığı olmayan şahıslar vatandaşlarla aynı hak ve vazifeleremaliktirler. Ecnebiler ise tıbbi sigorta alanında Аzerbaycаn devletinintaraf olduğu uluslararası mukavelelerde farklı bir düzenlemeyoksa vatandaşlarla aynı hak ve vazifelere maliktirler.Son yıllarda “Azerbaycan Respublikasında sıhhiyenin maliyeleştirilmesisisteminin ıslahatı ve icbarı tıbbi sigortanın tatbikiKonsepsiyası”nın tastik edilmesi hakkında Cumhurbaşkanın 10Ocak 2008 tarihli Serencamı, “Azerbaycan Respublikasının BakanlarKurulu Yanında Đcbarı Tıbbi Sigorta Üzere Devlet AcenteliğininKurulması Hakkında” 27 Aralık 2007 tarihli CumhurbaşkanınSerencamı, “Tıbbi Sigorta Mukavelesinin Forması ve BağlanmaKaidesinin Tasdik Edilmesi Hakkında” Bakanlar Kurulunun 06Mart 2001 tarihli 58 sayılı Kararı, “Tıbbi Sigorta ŞahadetnamesininForması ve Onun Tatbiki Kaidelerinin Tasdik Edilmesi Hakkında”Bakanlar Kurulunun 25 Mart 2002 tarihli 49 sayılı kararı ile düzenlemeleryapılmıştır.c) Sanatoryum ve Kurort Tedavi Sigortası<strong>Sosyal</strong> Sigortalar Hakkında Kanun’da sadece Sanatoryum veKurort Tedavisi Sigortası zorunlu sağlık sigortası gibi yer almaktadır.665 Belirli hastalıklara yakalanan vatandaşların ülkedebulunan doğal kaynak ve doğal tedavi araçlarını kullanabilmeleriiçin sanatoryum ve kurort tedavisi, yani kaplıca veya diğer şifalıdoğal yöntemlerin de uygulandığı tedavi yöntemidir. Yatılı hastalığındevamı destekleyici bir tedavi olan sanatoryum-kurort tedavisiücretsiz olarak kalp ve damar hastalıkları, mide, bağırsak, safra665ALĐYEVA, Pervin; Mecburi Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigortasının Nevi Gibi Đcbari TıbbiSigortanın Hukuki Tanzimi, Azerbaycan Respublikasında Devlet Ve HukukKuruculuğunun Aktüel Problemleri. Elmi Makaleler Mecmuası, Sayı 21, Bakü,2008, s. 289300


kesesi ve diğer vücut organlarında bulunan hastalıklar nedeniylevatandaşlara uygulanmaktadır. 666Bu tedavi merkezlerinin bir kısmı sağlık kurumları nezdindebulunmaktadır. Zira herkese uygulanmayan bu hak, doktorraporları kapsamında sendika ve sosyal güvenlik kurumu organlarıkararı ile verilir. Bakanlar Kurulunun 15 Eylül 1998 tarih ve 189numaralı kararı ile yürürlüğe giren “Zorunlu Devlet <strong>Sosyal</strong> SigortaÖdemelerinin Ve Emek Kabiliyetini Geçici Yitirmiş ĐşçilereĐşverenin Vesaiti Hesabına Ödenilen Muavenetinin HesaplanmasıVe Ödenilmesi Hakkında Yönetmelik” ile tedavi süresinin tamamıiçin çalışma gücünün geçici kaybı nedeniyle muavenet verilir.Yönetmeliğin 15. Maddesine göre tedaviye verilen muavenetizin müddeti işçinin tedavisi, sanatoryuma gidiş ve dönüşü içinyeterli değilse tedavi süresine gitme ve dönme süresi de dahiledilerek muavenet verilir. Verem sanatoryumunda tedavi olmak içinkullanılmış izin süresi çalışma gücünün kaybından hesap edilir veverilecek muavenet miktarı yatılı veya ayakta tedavi zamanı muavenetmeblağının belirlendiği gelir üzerinden hesap edilir. Sanatoryumdandönen işçiye gidiş ve geri dönüş belgesi sunulduktan sonraödenir. Eğer yol için 24 saatten fazla zaman sarf edilmişse yolbiletlerinin sunulması şartı ile gidiş dönüş süresi de muavenet içinhesaplanan süreye dahil edilir. Sanatoryum gidiş belgesinde yeralan günlere göre kullanılmamış günler veya sanatoryuma gidişdönüşiçin gerçek süreden fazla harcanan süre için muavenethesaplanmayacaktır (Mad. 110).Çalışan 2 yıl izin kullanmamışsa sanatoryum-kurort tedavisihastalık belgesinin verilmesi ve muavenetin ödenilmesi zamanıişçinin hak ettiği izin süresinin tamamı için verilecektir. Bireyselhizmete ihtiyaç duyulduğu doktor raporuyla tasdik edilerek 16yaşına kadar malul çocuğa bakan velilerden birine, kayyum veyahimayecisine verilecek muavenet malul çocuğun sanatoryum tedavisüresince gidiş ve dönüş süresi de dâhil edilerek verilir.666ALĐYEV, 2007, s. 419301


Sanatoryum tedavisi zorunlu devlet sosyal sigorta veya bütçevesaitleri ile karşılanır. Sigorta olunanlar için tedavi ücreti zorunludevlet sosyal sigortası vesaitleri hesabına ödenilir. Zorunlu devletsosyal sigorta vesaitleri hesabına vatandaşlara sanatoryum-kurortbelgelerinin değeri tam veya kısmen ödenilir. “<strong>Sosyal</strong> Sigorta Hakkında”kanuna göre zorunlu devlet sosyal sigortası gereğince bütünsigorta olunanlar, zorunlu devlet sosyal sigortası üzere emekli maaşıalanlar, sigorta olunanların ve emeklilerin himayesinde olan aile bireyleriiçin bu gider aynı kapsamda değerlendirilir. Sanatoryum-kurorttedavisi üzere harçların finansmanı Azerbaycan CumhuriyetininDevlet <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu tarafından merkezileştirilmişkaidelerle talep olunan vesaitin Azerbaycan Sendikalar ĐttifaklarıKonfederasyonuna ayrılması yolu ile gerçekleştirilir. Ayrıca, sigortaolunana çalışma gücünün kaybı nedeniyle sanatoryum-kurоrt tedavisisüresince muavenet verilir.Azerbaycan Sendikalar Konfederasyonuna sanatoryum-kurorttedavisi için ayrılan vesaitin hangi amaçlarla harcanacağıayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Sanatoryum-kurort tedavisi ve dinlenmeiçin gönderiş/putyovka, sigortalının çocuklarının sağlık kamplarındadinlenmelerinin teşkili, sanatoryumlara yemek harçları,tıbbi hizmet ve kadro ücretleri, Azerbaycan Sendikalar Konfederasyonuidman cemiyetlerine mahsus idman birliklerinin kısmen finansına,hekim, sağlık uzmanları ve diğer çalışanların ücreti için bufinansmandan harcama yapılır. Konfederasyon bu harcamalarınamacına uygun harcanmasından dolayı sorumluluk taşımaktadır.<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu ve Sendikalar Konfederasyonu sigortalınınsanatoryum-kurort tedavisi için talep olunan harcamalarbütçesini her yıl tasdik eder ve yıl içinde bütçeyi kesinleştirmeişlemi yapabilirler. Konfederasyon sanatoryum-kurort tedavisi üzeredâhil olan vesaitin ve harcamaların hesabını yapar ve <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> Fonuna her dönem artan toplamla belirlenmiş şekildehesap takdim eder. <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu ve Konfederasyon sigortaolunanların sanatoryum-kurort tedavisine ayrılan vesaitlerin doğruve amaca uygun harcanmasını yılda bir kereden az olmayarakkontrol ederler.302


Sanatoryumlarda tedavi gören şahısların kategorileri farklıhukuki düzenlemelerle belirlenmiştir 667 . Bakanlar Kurulunun 12Ağustos 2002 tarih ve 128 nolu kararı ile “Malullerin, Đkinci DünyaSavaşı Đştirakçilerinin, Şehit Ailelerinin, Çernobil АES’te KazanınNeticelerinin Göçürülme Bölgesinde Lağıv Edilmesinin Đştirakçilerinin,O Cümleden Göçürülme Günü Аnа Rahmindeki Оlаn ÇocuklardaDahil Edilmekle, Uzaklaştırma Ve Göçürülme BölgelerindenGöçürülmüş Çocukların Veya 18 Yaşına Kadar YetişkinlerinO Cümleden 26 Nisan 1986 Tarihinden Sonra Doğulmuş Ve ÇernobilАЕS’te Kazanın Neticelerinin Lağıv Edilmesinin Đştirakçisi OlmuşVeya Çernobil AES Kazası Neticesinde Zarar Görmüş Ve DirekRadyasyona Maruz Kalma Đhtimali Olmuş Velilerin Birinden OlanÇocukların, Olağanüstü Hallerde Đnsаnlаrın Kurtarılmasında VeTıbbi Yardım Gösterilmesinde Đştirak Ederken Zarar Çekmiş VatandaşlarınSanatoryum-Kurоrt Tedavisi Đle Temin Edilmesi” Kaideleriile çalışanların ücretini <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu karşılamaktadır.Çalışmayanlar tedavi ücreti devlet bütçesinden karşılanır.L. Đşsizlik Sigortası1- Genel Olarak<strong>Sosyal</strong> devletin mücadele etmesi gereken temel risklerdenbiri haline gelen işsizliğe karşı ilgisiz kalmak ve işsiz kalanları kendidurumlarına bırakmak, çağın sosyal devlet anlayışı ile bağdaşmamaktadır.William H. Beveridge’e göre “işsizlikten doğan iki büyükkötülük var; ilk olarak işsizlik, işsiz kalan fertte faydasız, arzu edilmeyeninsan olduğu hissini uyandırır; ikinci olarak ise, işsizlik insanlarınhayatına korku getirir ve bu korkudan da nefret doğar.” 66819. yüzyılda, halk arasında işsizlik boş vakit geçiren, avare,tembel insanları tarif eden işsiz kelimesi “kabiliyetsizliğinden dolayıbir meslek edinememiş veya geçimsizliği sebebi ile iş bulamamış,boş vakit geçiren bir insan” özelliklerine sahip kişileri ifade ederdi.Đşsizlik adeta şüphe ile karşılanıyor, işsizin, bireysel sorumluluğuve kabahati olarak görülüyordu. Daha sonraki yıllarda bu düşünce667Geniş olarak Bakünız. ALĐYEV, 2007, s. 421-424668GÜZEL Ali; 4447 Sayılı Kanuna Göre Đşsizlik Sigortası, Nusret EKĐN’EArmağan, Đstanbul, 2006, s. 817-818, TOKER, Murat, Đşsizlik Sigortası,Sayıştay Dergisi, Sayı 46-47, Ankara, 2002, s. 85303


hızla terk edilmiş, işsizlik artık bireysel bir problem değil, ekonomiksürecin bir sonucu olarak düşünülmeye başlanmıştır. 6691911’ den itibaren ilk defa Đngiltere’ de 1927 yılında ise,Almanya’da işsizlik sigortası uygulanmaya başlanmıştır. 670 ZamanlaKara Avrupa’sının ve Amerika Kıtası’nın birçok ülkesine yayılaraksosyal güvenlik sistemlerinin çok önemli ve ayrılmaz bir parçasınıoluşturmuş ve özellikle günümüzde sosyal piyasa ekonomilerinde,mutlak şekilde toplum tarafından karşılanması gereken bir riskhaline dönüşmüştür. 671 Özellikle birçok nedenlerden kaynaklananişsizliğin küresel boyuta ulaşmasının en temel nedenlerden biri deneo-liberal politikaların etkisidir. Bu görüş taraftarlarının savunduğugibi, ekonomik büyüme ile işsizliğin ortadan kalkmayacağıkesindir. 672Đşsizlik sigortası, geçici bir süre işsiz kalan sigortalıya, ücretgelirinin yerine geçmek üzere, “işsizlik ödeneği” adı altında parasalyardımın yapılmasını sağlamaktadır. Söz konusu sigorta dalınıngelir güvencesi sağlama görevi ile yanı sıra işsizlerin yeni iş edinmelerive mesleki eğitim görmelerini sağlayıcı işleve sahiptir. 673Đssizlik sigortasının temel amacı, gelecekte ortaya çıkması muhtemelişsizlik riskine karşı çalışanın güvence altına alınması amacıolsa da, 674 amaç sadece ekonomik hedeflere yönelik değildir. Diğerbir ifade ile, ücreti telafi edecek ödemelerden tasarruf etmek669ZAĐM Sebahattin, Çalışma Ekonomisi, Filiz Kitapevi, Đstanbul, 1992, s. 131670ALPER, Yusuf; Đşsizlik Sigortasının Örgütlenmesi, Yönetimi ve Finansmanı;Türkiye Örneği, Đşsizliğin Đş Hukuku Ve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku AçısındanSorunları Konferansı, Kamu-Đş, Ankara, 2003, s. 99671ANDAÇ, Faruk- Niçin Đşsizlik Sigortası, Türk-Đş Yayınları, No:179, Kayseri-1991 s. 24672ERDAYI, A. Utku; Dünyada Genç Đşsizliği Sorunun Çözümüne YönelikPolitikalar, Dünyada Genç Đşsizliği Sorununun Çözümüne Yönelik UlusalPolitikalar ve Türkiye, Çalışma ve Toplum Dergisi, Sayı 2, Đstanbul, 2009, s.132-157673KESER, Hakan; “Đşsizlik Sigortası ve Getirdikleri” Đzmir Barosu Dergisi,Kasım, 2000 s. 36674TUNCAY, CAN; Đşsizlik Sigortasının Kapsamı Ve Đşsizlik Ödeneği, ÇMĐŞ, Sayı3, Cilt 15, Đstanbul, 2001, s. 3; BAŞTERZĐ, Süleyman; Đşsizlik Sigortası,Ankara, 1996, s. 53304


düşüncesi olmayıp, aksine anayasal bir görev olan insanlığa yaraşırbir güvenliğin sağlanmasıdır. 675Gerçekten de işsizlik çalışma isteği ve yeteneğine sahipinsanların işsiz kalması, çalışma olanağı bulamaması insan yaşamıüzerinde derin ekonomik, sosyal etkiler bırakmaktadır. Đşsizliklesavaş bugünkü toplumların ve devletlerin en başta gelen görevlerindenbiri olmuştur. Bu nedenle devletler işsizliğin sosyal sonuçlarınınne derecede sosyal açıdan ne derecede tehlikeli olduğunuöngörerek, Uluslararası Çalışma Örgütünün 2 numaralı sözleşmesindebelirtildiği üzere “işsizliği önleme ve onun sonuçlarına çarebulma araçlarına” 676 yönelme gereği duyulmuştur.Azerbaycan’da demografik verilere göre doğumun yüksek olduğu,çalışma gücüne sahip nüfus oranında artış yaşandığı, toplamnüfus oranında geç nüfusun arttığı ve göç oranının yükseldiği tespitedilmiştir. Nitekim bu verilere göre ve özellikle çalışma gücüne sahipnüfusun artışı da dikkate alınırsa ülke ekonomisi için bu artışınönem arz ettiği ve işsizliğin kaçınılmaz olduğu bir gerçektir. 677Đşsizliğin toplumda sosyal açıdan ortaya çıkardığı sonuç vetehlikelerin neticeleri, işsizlik oranının yüksek oluşu, ekonomiksıkıntılarına engele olma amaçlı olarak ve yoksulluk gibi sebeplerledaha evvel sosyal riskler arasında sayılmayan işsizlik sigortasıuygulanmaya konulmuştur. “Đşsizlik sigortasının diğer sigortalardanfinansmanının daha güç olduğu” 678 gerçeği de günümüzün ekonomiksıkıntılarıyla orantılı olarak artan işsizlik sorunlarına yasal düzen-675GAGEL, Aleksander; Đstihdamı Teşvik Hukukunun Kişiler BakımındanKapsamı, (Çev. Alpay Hekimler) Đşsizliğin Đş Hukuku Ve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Hukuku Açısından Sorunları Konferansı, Kamu-Đş, Ankara, 2003, s. 17676EKONOMĐ, Münir; Đşsizliğin Önlenmesinde ve Telafisinde Đş Hukuku Kurumları,Đşsizliğin Đş Hukuku Ve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku Açısından SorunlarıKonferansı, Kamu-Đş, Ankara, 2003, s. 235-236677MEMMEDOV, Sahib; “Azerbaycan’da Meşgullük Siyaseti” Vatandaşların EmekHukuklarının Müdafisi Ligası, Bakü, 2002, s. 7; MEHBALIYEV, Settar-ĐSKENDEROV, Ramiz; Emek Pazarı ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong> Müdafisi, Bakü, 2002,s. 143678KUTAL, Metin, Türk Đşsizlik Sigortasında Sigortalılara Sağlanan Yardımlar veBunları Yapmakla Görevli Resmi Kuruluşlar, Đşsizliğin Đş Hukuku Ve <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> Hukuku Açısından Sorunları Konferansı, Kamu-Đş, Ankara, 2003, s.205305


leme getirilmesi zorunluluğunu değiştirememiştir. Nitekim 02Temmuz 2001 tarih ve 170-IIQ sayılı “Đstihdam Kanunu” ve АzerbaycаnCumhuriyeti Bakanlar Kurulunun 22 Ocak 2002 tarihli ve12 nolu kararı ile tasdik edilmiş ’’Đşsizlik Muavenetinin HesaplanmasıVe Ödenilmesi Kaideleri” ülkede işsizlik sigortasının düzenlenmesiiçin temel mevzuat olarak yürürlüğe girmiştir.3062- Kişiler Açısından Kapsamı“Đstihdam Kanunu” madde 1’de işsizin tarifi yapılmıştır. Bumaddeye göre işsiz vatandaş işi ve geliri olmayan, işe başlamayahazır olup, ilgili idari birimde işsiz gibi kayda alınan çalışma gücünesahip şahıs olarak anlaşılmaktadır. Đşsiz gibi kayda alınan çalışmagücüne sahip şahıs minimum 15 yaşına sahip olması gerekir. 679Đstihdam Kanunun 4.5. maddesine göre 15 yaşını doldurmayanşahıslar, emekli statüsü kazanmış şahıslar, 680 işsiz olarakkayda alındıktan sonra 10 gün müddette iş aramak amacıyla sebepsizolarak Đşsizlik Kurumuna gelmeyenler veya bu müddet süresinceteklif edilen iki uygun işten imtina edenler, ilk defe iş arayanlar,hapiste bulunanlar işsiz statüsü alamazlar.Tüzel kişiliğin sona ermesi veya işçilerin sayı ve kadrolarıniptali, çalışma olanaklarının değişmesi ile alakalı olarak işsiz kalanve istihdam idarelerinde işsiz olarak kayda alınan işsizlere iştençıkarma muaveneti ve orta aylık maaş ödenmektedir. Bu durumdaolan işsizlere işsizlik muaveneti ödenen tazminat ve aylığa ilişkinsürenin sona ermesinden sonra başlatılır.3- Teşkilat YapısıAzerbaycan Bakanlar Kurulunun 22 Temmuz 1991 tarihli211 sayılı kararı ile Devlet Đstihdam Hizmeti faaliyete başladı.Bakanlığa bağlı Baş Đstihdam Đdaresi ve onun yerel birimleri işsizliksorunun çözümü için projeler üretmekte ve uygulamaktadır.Bakanlar Kurulunun 22 Temmuz 1991 tarih ve 212 sayılıkarar ile Ahalinin Emek ve <strong>Sosyal</strong> Güvenliği Bakanlığı nezdindeMeşgullük Fonu, diğer ifadeyle Đstihdam Fonu kurulmuştur. Đşsizlik679ALĐYEV, 2007, s. 336680Aile reisini kaybı nedeniyle çocuklar için verilecek ölüm aylığı tutulmuştur


sigortasının idari açıdan yönetimi işgücü piyasaları, meslek eğitimve işe yerleştirme konuları ile bağlantısı dikkate alınarak BaşĐstihdam Đdaresine verilmiştir.Đşsizlik primi açısından ise sosyal sigortada ayrıca belirtilenprim çeşidi olmadığı için temel kurala bağlı olarak işçi ve işverentarafından <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonuna yatırılan maktu primlerdenkarşılanır. Bu durumda primlerin toplanması açısından <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> Kurumu, idari yönetim açısından ise Baş Đstihdam Đdaresiyetkili olacaktır. Aynı durum Türk hukukunda da geçerlidir. 6814- Edim Koşulları“Đstihdam Hakkında Kanun”un 4. Maddesinde işsiz statüsüalmak için işi ve kazancı olmayan, çalışmaya başlamaya hazır olup,ilgili kurum tarafından iş arayan biri olarak kayıt altına alınan,çalışma gücüne sahip yaşta bulunan vatandaşlar işsiz statüsü almahakkına maliktirler. Kanun maddesinde açıklık bulunmamaktadır.Đşsizlik sigortasının <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Kurumundan karşılanacağı hususudikkate alınarak sadece eski çalışanların kanundan yararlanacağınısöylemek mümkündür. Kanunun diğer maddelerinde biraydan az çalışanlar bile işsizlik aylığı alma hakkına sahiptirler.5- Edim Türleri“Đstihdam Hakkında Kanun” a göre işsizler işsizlik yardımıve diğer yardımlar alma hakkına sahiptirler. Devlet işsizlere 8.1. ve8.2. maddelere esasen aşağıda sayılan diğer yardımları yapmaktadır.• Đstihdam nevinin ve muhtelif çalışma şartlı işin serbestseçimi,• Uygun işin seçimi ve iş bulmaya yardım gösterilmesi,• Ücretsiz meslek hazırlığına ve ihtisas arttırılmasına,• Yaş ve başka nitelikleri dikkate alınmakla teşkil edilenücreti ödenen toplumsal işlerde iştirakine,681GÜZEL-OKUR-CANĐKLĐOĞLU, 2009, S. 628307


• Đşsiz statüsü alanlar için işsizlik sigortası ödemesi yapılmasına,işsizin kendi istihdamını kurmasına yardım edilmesine,• Kurum tarafından gerçekleştirilen diğer aktif tedbirlerdeiştirakine olanak tanınması,• Kurum tarafından oturma yerinden başka yere işe/meslekkurslarına gönderilme harcamaların karşılanması,• Kurumun gönderişi ile işe kabul edilirken veya eğitimalmaya gönderilerken talep olunan tıbbi muayene raporudevlet sağlık kurumlarından ücretsiz olarak sağlanması,Azerbaycan hukukunda işsizlik ödenişi iki şekilde olmaküzere, birincisi işsizlik sigortası şeklinde ve işsize çalışma gücününgeçici yitirildiği dönemde verilecek olan ödeme şeklinde verilir. Busigorta ödemelerini kanunun belirlediği çerçevede işsiz statüsüalmış vatandaşlar maliktirler. Çalışma gücünün geçici kaybınedeniyle verilen sigorta yardımı işsizlik sigortası kapsamındadeğerlendirilmeyecektir. Aynı konuya Türk hukuku ile karşılaştırıldığında,işsizlik ödeneği ile birlikte hastalık ve analık sigortası gibidiğer yardımlar verildiği görülmektedir. Đşsizlik ödeneğinin durdurulmasınaveya bu hakkın kaybedilmesine dair şartlar oluştuğunda,işsizlik ödeneği durdurulur veya kesilirse hastalık ve analıksigortası primlerinin ödenmesi de durdurulacak veya kesilecektir. 682Đşsizlik muavenetinin hesaplanması ve ödenilmesi kaideleriBakanlar Kurulunun 22 Ocak 2002 tarih 12 sayılı karar ile tasdikedilen’’Đşsizlik Muavenetinin Hesaplanması Ve Ödenilmesi Kaideleri’’ile düzenlenmiştir. Đşsizlik sigortası 1 yıl içinde 180 günden,yani 26 haftadan fazla olmayan süreyle ödenir. Sigorta ödemesinialan vatandaş ayda bir kere Đşsizlik kurumunda kayıttan geçmesigerekir. Sigorta ödemesi alınan yılsonuna kadar vatandaş uygun işle682ALDEMĐR, Ahmet; “Đşsizlik Sigortası; Kapsamı, Özellikleri ve YararlanmaŞartları, Yapılan Ödeme ve Yardımlar (III)”, Yerel Yönetim ve Denetim Dergisi,Cilt 5, Sayı:7, Ankara, 1999. s.15-21. SÜMER, Haluk Hadi; Đşsizlik Sigortası,Özel Hukuk Uluslararası Sempozyum Tebliğleri, Kafkas Üniversitesi, Bakü,2005, s. 95.308


temin olunmazsa, tekrar işsizlik sigortasına hak kazanır ve işsizliksigortasının asgari meblağı kararlaştırılır. 683Vatandaşa işsiz statüsü aldığı günden önceki bir yıl içindealtı aydan az olmayan sürece maaşı ödenen işe malik olmuşsa bu işyerinde aldığı son 12 ay üzere hesaplanmış orta aylık maaşının %70oranında işsizlik sigortası ödenilir. Eğer vatandaş sonuncu işyerinde 12 aydan az çalışmış, ancak 26 haftadan az olmayan süredeücreti ödenen işe malik olmuşsa bu durumda işsizlik sigortası içinorta aylık maaş sonuncu iş yerinde gerçek işlediği aylardahesaplanmış maaş toplamının gerçek çalışmış olduğu ayların sayınabölünmesi ile hesaplanır.Đşsizliğin başlamasından önceki 12 ay süresince işvereninkusuru olmadan müessesede işin durdurulması ile alakalı işçileringrup halinde zorunlu ödenişsiz izin/mezuniyette olduğu durumlardave bu sebepten 12 ay süresince 26 haftadan az sürede ücreti ödenilenişe malik olan ve işsiz statüsü verilmiş vatandaşlara işsizliksigortası sonuncu iş yerindeki gerçek çalıştığı aylar üzere maaşınıntoplamının gerçek çalışmış olduğu ayların sayına bölünmesi ilehesaplanır. Bu durumda işsizlik sigortası tasdik edilmiş muavenetinasgari meblağının iki misli miktarında belirlenir.Đşçi 1 aydan az çalışmışsa eğer orta aylık maaşını hesaplamakiçin işçinin gerçek çalıştığı iş günleri süresince kazandığımaaşını bu günlere bölerek günlük maaş belirlenir ve aylık iş günlerininorta yıllık sayına çarpımı ile bulunur. Đşsizlik sigortasınınmeblağı ülke üzere orta aylık maaştan fazla ve tasdik olunmuşmuavenetin minimum meblağından az olmamalıdır.Türk Hukukunda işsizlik sigortasından sağlana yardımlardanyararlanabilmek için kanun koyucu asgari bir süreden berisigortalı olmayı ve belirli bir süre de prim ödemeyi aramıştır.Sigortalının iş sözleşmesinin sona ermesinden önceki üç yıl içinde enaz altı yüz gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primiödemesi ve işten ayrılmadan önceki son 120 gün içinde primödeyerek sürekli çalışmış olması gerekir. 684 Đş sözleşmesinin sona683Đşsizlik sigortasının minimum değeri Bakanlar Kurulunun kararı ile maktumeblağda belirlenir. Belirli dönemlerle yaşam standardına göre bu meblağ yükseltilmektedir.2010 yılında minimum meblağ 55 manat olarak belirlenmiştir.684UŞAN, s. 348309


erdiği tarihten önceki son 120 gün içinde iş sözleşmesi devam etmeklebirlikte hastalık, ücretsiz izin, disiplin cezası, gözaltına alınma,grev, lokavt, genel hayatı etkileyen olaylar, ekonomik kriz, doğalafetler nedeniyle işyerinde faaliyetin durdurulması veya işe araverilmesi halinde, prim yatırılmayan süreler için 120 gününhesabında prim yatırılmayan bu süreler kesinti sayılmaz. 685Đşsizlik muaveneti için orta aylık maaş hesaplanması zamanıdikkate alınan ve alınmayan ödenişlerin listesi ’’Mezuniyet ZamanıĐçin Orta Maaşının Hesaplanması Dikkate Alınаn Ve Dikkate AlınmayanÖdenişlerin Muayyen Edilmesi Ve Đzin/Mezuniyet ZamanıĐçin Orta Maaşının Emsalleştirilmesi Kaidesinin Tasdik EdilmesiHakkında’’ Аzerbaycаn Cumhuriyeti Bakanlar Kurulunun 25Ağustos 1999 tarihli 137 sayılı Kararına uygun olarak belirlenir.Аzerbaycаn Cumhuriyeti Silahlı Kuvvelerinden ve yasalarauygun olarak kurulan diğer silahlı birimlerden terhis edilen ordumensuplarının orta aylık maaşının hesaplandığında оnlаrın vazifemaaşı, yeni vazife maaşını teşkil еden bütün artış nevileri ve ekleride dâhil olmakla askeri ve hususi rütbeye göre maaşlаr ve hizmetyıllarına göre ilaveler dikkate alınır.Đşsizin himayesinde 18 yaşını doldurmamış çocuğu olduğudurumlarda, işsizlik sigortasının meblağı her bir çocuk için muavenetin%10 oranında, ancak sigorta ödemesinin %50 oranından fazlaolmamak şartı ile arttırılır. Mahkemenin kararı ile kesinti yapılmasıgereken nafaka ve tazminatlar veya farklı konulu zararlar %50oranından fazla olmamak şartı ile işsizlik sigortasından kesilir.6- Başvuru Đçin Gereken BelgelerĐşsizlik statüsünün tasdiki için işsiz vatandaş yaşadığı bölgeüzere Đşsizlik kurumuna şahsiyetini tasdik еden belge/nüfuscüzdanı, emek kitabı ve zaruri hallerde meslek veya ihtisasını tasdikеden belge vermek zorundadır. Đş arayan şahıs vatandaş bu belgeleritakdim ettiği andan itibaren 11 gün içinde iş teklifi almaz ise, 11gün sonunda şahsa işsiz statüsü verilmesi hakkında karar kabuledilir. Аzerbaycаn Cumhuriyeti Bakanlar Kurulunun 22 Ocak 2002tarih 14 nolu “Đşsizlerin Kayıt Altına Alınması Kaideleri” kararı eğer685ŞAKAR, Müjdat; <strong>Sosyal</strong> Sigortalar Uygulaması, Đstanbul, 2009, s. 290310


işsiz statüsü verilmezse bir aydan sonra tekraren statüsü almak içinbaşvuru yapıla bilmektedir.Türk hukukunda sigortalı işsizin işsizlik sigortasındanyararlanabilmesi için işten ayrılma bildirgesi ile birilikte hizmetakdinin feshedildiği tarihi izleyen günden itibaren otuz gün içindedoğrudan Đş Kur’a başvurması gerekir. Mücbir sebepler dışındabaşvuruda gecikilen süre işsizlik ödeneği hak kazanılan toplamsüreden düşülür. 6867- Đşsizlik Yardımının DurdurulmasıĐşsizlik sigortası yardımı <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonunda toplananfinansmanla karşılanır. Đşsizlik yardımı Baş Đstihdam Đdaresihesabına aktarılır ve şehir ve il istihdam merkezleri tarafındanişçinin isteğine bağlı olarak nakit veya banka aracılığı ile ödenilir.Đşsizlik sigortasının ödenilmesi bazı durumlarda 3 aya kadar durdurulabilir.Birincisi, işsiz vatandaş teklif olunan iki uygun işten imtinaederse, ikincisi ise işsizlik kurumundan sebepsiz olarak ayda birkere kayıtlara gelmezse ise kurum üç aya kadar sigorta ödemesinidurdura bilmektedir. Bu süre sigorta ödemesinin verileceği umumisüreden düşülür ve çalışma süresine dâhil edilmemektedir.Bazı durumlarda ise işsizlik sigortası ödemesi geçici olarakdurdurulur. Ordu mükellefi işsizler ordu çağırışlarında olduğudönemde ve başka şehirde açık öğretim eğitimi alan işsizler eğitimlealakalı daimi oturma yerini terk ettikleri dönemde işsizlik sigortalarıgeçici olarak durdurulur.Đşsizlik sigortasının sonlandırılması halleri yasal olarakdüzenlenmiştir. Sahte belgeler düzenlenerek işsizlik sigortası alınmasıortaya çıkarsa, işsiz vatandaş Đşsizlik kurumuna bildir-medenyeni iş bulduğu tespit edilirse, işsiz kişi hapse mahkûm edilirse,çalışmaya başlarsa, askeri hizmete çağırılırsa, vefat ederse veemekliliğe ayrılırsa bu durumlarda işsizlik sigortasına son verilir.686AYHAN, Abdurrahman; 4447 Sayılı Kanuna Göre Đşsizlik Sigortasının Önemi,Yararlanma Koşulları Ve Sağlanan Yardımlar, Muğla Üniversitesi SBEDergisi, Sayı 7, Muğla, 2002, s. 7311


DÖRDÜNCÜ BÖLÜMAZERBAYCAN’DA PRĐMSĐZ REJĐMAnayasanın 16. maddesine göre, devlet, halkının ve hervatandaşının refahının yükseltilmesi, onların sosyal korunması veinsan onuruna yakışır hayat düzeyinde yaşamasını sağlamaklayükümlüdür. Bu doğrultuda 1995 Anayasası vatandaşın sosyalgüvenlik hakkını tanımakta ve aynı zamanda bu hakların manisizkullanılabilmesi için ortam ve olanaklar tanıması için devlete görevleryüklemektedir. Halka tanınan sosyal güvenlik hakkı dayanağınıAnayasada belirlenmiş temel hak ve özgürlükler ilkesindenalmaktadır.Ülkede primsiz rejim ile sosyal sigorta sistemi bir birinden2006 yılından itibaren kurumsal yapı olarak ayrılmıştır. <strong>Sosyal</strong>yardım ve sosyal hizmet müesseselerine ilişkin faaliyetler Emek veAhalinin <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Bakanlığı tarafından yürütülmektedir.Bakanlık merkez teşkilatı, il, şehir ve sosyal güvenlik merkezleri veözerk yapıda diğer kurumlarla toplumun muhtaç kesiminin sosyalkorunması sağlanmaktadır.Sağlık Bakanlığı ve ona tabi tıp merkezleri, Eğitim Bakanlığıve ona tabi intеrnаt okulları 687 , bakanlığa bağlı Baş ĐstihdamĐdaresi, Kaçkın ve Mecburi Göçkünlerin Đşleri Üzere Komite, <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> Fonu ve Aile, Kadın ve Çocuk Problemleri Üzere Komitearacılığı ile bu faaliyetler farklı yollardan halka ulaştırılmaktadır.687Azerbaycan Bakanlar Kurulunun 5.5.1994 tarih ve 176 sayılı kararıyla kabuledilen Yönetmeliğe göre (Esasname), “Umum tahsil internat okulları az gelirliteminatlı, zaruri sosyal şeraiti olmayan ailelerden kabul edilmiş, yetim ve velihimayesinden merhum, sağlamlığının korunması ihtiyacı olan çocuk veyeniyetmelerin talim ve terbiyesinin teşkilinde, onların halkın milli adetananeleri ruhunda büyümesi ve layıklı vatandaşlar gibi yetişmesinde mühimehemmiyete malik eğitim müesseseleridir.” (mad. 1) Bu okullar az gelirli,zaruri sosyal-maişet ortamı (uygun yaşama ortamı) olmayan ailelerin çocuklarıiçin umumi tipli umum tahsil internat okulları; yetim ve veli himayesindenmahrum çocuklar için hususi tipli umum tahsil internat okulları vesanatoryum tipli umum tahsil internat okulları olmak üzere üç tipeayrılmaktadırlar.312


Ülkede mevcut bulunan devlet bütçesiyle yapılan sosyalyardım ve sosyal hizmetler aşağıdaki tabloda yer almaktadır.PRİMSİZ REJİMSOSYAL YARDIMSOSYAL HİZMETSOSYAL MUAVENETUNVANLI SOSYALYARDIMÇOCUKLARA SOSYALHİZMETYAŞLILARA SOSYALHİZMETTEKAÜT YARDIMIMALULLERE SOSYALHİZMETKAÇKIN VE ZORUNLUGÖÇKÜNLEREHİZMETMALULLERİNREHABİLİTASYONUSAĞLIK YARDIMIİLAÇ YARDIMIŞekil 5: Bütçeden karşılanan primsiz rejim tablosuAzerbaycan’da devlet bütçesinden karşılanan genel sosyalkoruma ve sosyal güvenlik harcamalarının %97-98 oranını kapsayan313


yardım ve hizmetlerin hangi kurumlar aracılığı ulaştırılan oranlaraşağıda tabloda yer almaktadır.100<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonu806040Emek Ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>FonuKaçkın ve Göçkünlerin İşleri ÜzereKomite20Maaş ve Emekli AylıklarınınArttırılmasına Finansman044,29%17,86% 0,06%Aile, Kadın ve ÇocuklarınProblemleri Üzere KomiteŞekil 6: Devlet Bütçesinden Karşılanan <strong>Sosyal</strong> KorumaHarcamaları 6882009 yılında devlet bütçesinden sosyal güvenlik harcamaları2007 yılı ile mukayesede %93.22, 2008 yılı ile mukayesede % 45.11oranla artmıştır. 2007 Toplam sosyal harcamalarda eğitim harcama-larından sonra en fazla harcama sosyal güvenlik harcamalarıdır.2007-2009 2009 yıllarında bütçeden yapılan toplam harcamanın %7-9’u,toplam sosyal harcamaların ise %32-35’ 35’ i sosyal güvenlik harcamakorumatürü olansosyal yardım, tarih boyunca varlığını sürdürmüş, farklı isimleraltında uygulanmış, yoksul kişileri ve dolayısıyla onların sorunlarınaçözüm getirerek toplumsal huzuru korumaya hizmet etmiştir.larıdır. 689I- SOSYAL YARDIMLARA- Genel OlarakĐhtiyaç içinde olan insanlara yönelik sosyal 690688 ĐBADOĞLU, <strong>Sosyal</strong> Harçlar, s. 19689 ĐBADOĞLU, age. s. 19-20690 SÖZER, Ali Nazım; Türkiye’de <strong>Sosyal</strong> Yardımların Yeniden YapılandırılmasınaĐlişkin Bir Değerlendirme, Prof. <strong>Dr</strong>. Seyfullah Edise Armağan, Đzmir, 2000, s.696314


<strong>Sosyal</strong> koruma sisteminde son ağ görevini gören 691 sosyal yardımsosyal güvenlik kavramı kapsamında ele alınarak sosyal güvenliğinbir tekniği, yöntemi veya sosyal güvenliğin sağlanmasında bir araçgibi çeşitli şekillerde nitelendirilmekte ve sosyal güvenliğin devlettarafından sigortalanma dışındaki yöntemlerinden biri olarakdeğerlendirilmektedir. <strong>Sosyal</strong> yardımların temel amacı, muhtaç veyayoksul durumda bulunan kişilerin, muhtaçlık koşulları ortadankalkıncaya kadar ve yardım almadan kendi başlarına yaşamsalihtiyaçlarını karşılayabilecek duruma gelinceye kadar, gelir güvencelerininsağlanması olup ve bu amacın temelleri, insanın insancayaşaması ve insanın değerli bir varlık olduğu ilkesine dayanmaktadır.692<strong>Sosyal</strong> yardımlar ayni yardımlar ve nakdi yardımlar olaraksınıflandırılmaktadır. Ayni yardımlar para dışında mal olarakyapılan bütün yardımları ifade etmekte, ulaşım için toplu ulaşımkartları verilmesi, elektrik ve suyun ücretsiz sağlanması gibiyardımlar da ayni yardımlar içinde değerlendirilmektedir. Nakdiyardımlar ise parasal yardımı ifade etmektedir. 693<strong>Sosyal</strong> yardım kavramının her ülkede farklı özelliklertaşıması ve farklı programları içermesi nedeniyle uluslararası alandaüzerinde uzlaşılmış bir tanımı bulunmamaktadır. Buna karşınsigorta programlarında risk konuları, sağlanan faydalar olarakkonular tüm ülkelerde birbirine benzer nitelikte olması dolayısıylaortak tanımlar kabul edilebilmiştir. <strong>Sosyal</strong> yardımlar sosyal korumaprogramları içerisinde en son sırada sayılmaktadır. Bireylerinöncelikle sosyal yardımlar dışındaki sosyal koruma programlarındanyararlanmaları esastır. Bu programlardan yararlanamayan ya dayararlanma süresi dolduktan sonra hala yardıma ihtiyaç duyankişiler sosyal yardım sistemine başvurmaktadırlar. 694691HACIMAHMUTOĞLU; Hande, Türkiye’deki <strong>Sosyal</strong> Yardım SistemininDeğerlendirilmesi, DPT, Ankara, 2009, s. 25692IV. Türkiye Çocuk Politikası: <strong>Sosyal</strong> Hizmet- <strong>Sosyal</strong> Yardım Sistemi GündemÇocuk: Türkiye Çocuk Politikası, 2008693GEREK; Nüvit-ORAL; Đlhan, <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku,Eskişehir, 2004,s.43-44.694HACIMAHMUTOĞLU; Hande, Türkiye’deki <strong>Sosyal</strong> Yardım SistemininDeğerlendirilmesi, DPT, Ankara, 2009, s. 24-25315


Ülkemizin en önemli sorunlarının başında yoksulluk gelmekteolup ve bu sorununu hallinde sosyal yardım sistemi muhakkak enönemli sosyal araç gibi yararlı olacaktır. Birleşmiş MilletlerTeşkilatının 2001 yılında Azerbaycan için hazırlamış olduğu rapordaülke nüfusunun %80’nin günlük geliri bir dolardan aşağı olduğutespit edilmiştir. Yine de 2001 yılı BMT, Dünya Bankası, AsyaĐnkişaf bankası tarafından yürütülen “Aile Bütçesi Sorgusu”ndaülkede çocuklar, üç veya daha çok çocuk bulunan aileler ve özellikleaile reisi emekli olan aileler en çok yoksullukla yüzleşen riskgrupları olduğu belirlenmiştir. 695 Nitekim, bu tespitler toplumunyoksulluktan arındırılması için yeni yasal düzenlemeler veprojelerin işlenmesi ve yürürlüğe konmasına sebep olmuştur.Azerbaycan’da da uygulanan sosyal yardım uygulamalarıfarklı şekillerde farklı hizmetlerle ihtiyacı içinde bulunan kesimlereulaştırılmaktadır. “<strong>Sosyal</strong> Muavenetler Hakkında” Kanun, “UnvanlıDevlet <strong>Sosyal</strong> Yardımı Hakkında” Kanun ve diğer birçok kanun,ferman, serencam ve kararlarla sosyal yardımın yasal çatısı veuygulanma şekilleri düzenlenmiştir.B- <strong>Sosyal</strong> Muavenetler Kanununa Göre Yardımlar1- Kanun Kapsamında Yararlanan KişilerAzerbaycan Cumhuriyetinin taraf olduğu uluslararası anlaşmalardaistisnai durumlar söz konusu olmadığı sürece kanun ülkesınırları içinde yaşayan vatandaşlığı olmayan daimi yaşayan şahıslar,ecnebiler ve ülke vatandaşlarını da kapsamına almakta ve yararlandırmaktadır.Ancak mad. 4.0.1.1.’de öngörülen istisna gereğincedevlet memurlarına verilecek ömürlük muavenetten yabancılaristisna tutulmaktadır. <strong>Sosyal</strong> muavenetler iki şekilde ödenmektedir.Ayrı-ayrı kategoride yer alan şahıslara göre aylık ve ya birkereye mahsus ödenen yardım nakit şekilde ödenmektedir.Kanunu kapsamında çalışma gücü bulunmayan şahıslarınbelirlenmesi için aşağıda sayılan risk grupları dikkate alınmaktadır:(Mad.1).695ZEYNALLI, Süleyman; <strong>Sosyal</strong> Sigorta Anlayışı: <strong>Sosyal</strong> Risk ve SigortaHadisesi, s. AR-da Devlet Ve Hukuk Guruculuğunun Aktüel Problemleri. ĐlmiMakaleler Mecmuası. 21. Sayı, Bakü, 2008, s. 247.316


• Çalışma gücü olmayan maluller, o cümleden 16 yaşa kadarmalul çocuklar,• 62 yaşını doldurmuş kadınlar,• 67 yaşını doldurmuş erkekler,• 3 ve daha çok çocuk doğup 8 yaşına kadar bakan veyaçocukluktan malul çocuğunu 8 yaşına kadar bakan 57yaşını doldurmuş kadınlar,• Anne vefat ettiğine veya analık hakkından merhumedildiğine göre 3 ve daha çok çocuğu veya çocukluktan malulevladı evlenmeden 8 yaşına kadar tek başına büyüten 62yaşını doldurmuş erkekler,• Vefat etmiş şahsın 18 yaşını doldurmamış veya 18 yaşınıdoldurana kadar malul olmuş 18 yaşından yukarı çocukları(üniversitede eğitim alanlar eğitim sonuna kadar-maksimum23 yaşından çok olmamak kaydıyla,Muavenetler ödeme şekline göre aylık ve ya bir kereye mahsusödenmek üzere aşağıdaki nevilere ayrılmaktadır:a) Aylık Muavenetler (Mad. 4.0.1.)Devlet memurlarına ömürlük muavenet; devlet memurlarınaömürlük muavenet “Devlet Kulluğu Hakkında” AzerbaycanCumhuriyeti Kanununa esasen inzibati ve yardımcı görevler yapandevlet memurları emekli yaşını doldurdukta veya maluliyete göregönüllü işten ayrıldıkta ve devlet kulluğunda hizmet illerininminimum sınırına malik olmadığı durumlarda ömürlük muavenetalma hakkına sahip bulunuyorlar. Bu hesaplamada minimum sınırolarak 5 yıl belirlenmiştir.Devlet memurlarına ömürlük muavenet verilmesi kurallarıCumhurbaşkanının “Emeklilik Yaşını Doldurması Veya MaluliyeteGöre Gönüllü Đşten Ayrılmış Ve Devlet Hizmetinde Hizmet ĐşlerininMinimum Limitine Malik Olmayan Devlet Kullukçularına TayinEdilen Ömürlük Muavenetin Miktarı Hakkında” 22 Ekim 2003 tarih936 sayılı fermanı ve Bakanlar Kurulunun aynı isimli 4 Şubat 2007tarih 7 sayılı kararı ile tanzim edilir. Bu karar göre devlet317


memurunun sonuncu vazifesi, işten çıktığı aydan evvelki 12 takvimayının ortalamasına esas alınarak gerçek hizmet etmiş olduğuaylara göre belirlenir. Bu kişilerin aylıkları devlet maaşından, mükâfatlardanve devlet maaşına ilavelerden(derece, hizmet yıllarınagöre ilave) oluştuğu için hesaplamada tamamı esas alınır ve bununüzerinden aylık muavenet % 15 olarak belirlenir. 696Aylık muavenetlerin diğerleri aşağıdaki prensipler çerçevesindebelirlenmektedir:Yaşa göre muavenet (Mad. 4.0.1.2.), çalışma gücü olmayanşahsın emekliliğe hak kazanmadığı ve çalışmadığı durumlarda(Mad.7.0.2.) ömürlük verilmektedir edilmektedir (Mad.9.1.1). Bumuavenetin verilmesi için şahıs yasada öngörülmüş yaş haddinidoldurmalı ve en az 5 yıl çalışmış olması gerekir. Erkekler içinöngörülen yaş 67, kadınlar için ise 62 yaştır. <strong>Sosyal</strong> emeklilikhakkında olduğu gibi sosyal muavenet hakkının kazanılması içinyasal olarak bazı muafiyetler belirlenmiştir. Üç ve daha çok çocuğudoğurup 8 yaşına dek bakan veya çocukluktan malul çocuğuna 8yaşına dek bakan 57 yaşını doldurmuş kadınlar yaşa göre sosyalmuavenet hakkını kazanırlar. Aynı durumda olan erkekler içinde ilkdefa düzenleme yapılmış ve 62 yaşını doldurdukları zaman aynıhaktan yararlanacaklardır.Malullüğe göre muavenet (Mad. 4.0.1.3.), 16 yaşına kadarmalul çocuklar da dâhil olmakla (Mad.4.0.1.4.), çalışma kabiliyetiolmayan şahsın emekli maaşına hak kazanmadığı durumlarda(Mad. 7.0.3.) Malullüğe göre (16 yaşına kadar malul çocuklar dahilolmakla) muavenet - malullük müddeti boyu verilen edilmektedir(Mad.9.1.2.). Konuya ilişkin yürürlükten kaldırılmış yasal düzenlemelerdesavaş malullerine, 20 Ocak malullerine, Azerbaycan’ıntoprak bütünlüğü ve bağımsızlığı anayasal kuruluşunun savunmasıuğrunda malul olanlara, maluliyet sebebi “askeri hizmet dönemihastalanma”, “iş kazası (emek zedesi) ve meslek hastalığı”, “ÇernobilAES de kazanı lağvı ile alakadar”, “Çernobil AES de askeri hizmetlealakadar”, “askeri tatbikatlar geçirilen bölgede bulunma ile alaka-696“Unvanlı Devlet Yardım Kursunun Programı ve Metodik Gösterişleri”,Azerbaycan Respublikası Emek Ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong> Müdafiesi Nazirliği, EmekVe <strong>Sosyal</strong> Problemler Üzere Elmi Tedgigat Ve Tedris Merkezi, Bakü,2006,s. 24,318


dar”, “askeri hizmet görevini yerine getirmekle alakadar” olduğudurumlarda çalışma süresi dikkate alınmadan maluliyete göreemeklilik kararlaştırılırdı. I. ve II grup umumi hastalık sebebiylemalullerin tam olmayan çalışma süresiyle ve 21 yaşına dekmalullerin ve maluliyet sebebi dikkate alınmadan, (çocukluktanmaluliyet istisna) derecesinden ve çalışma süresine bakılmaksızınemeklilik hakkı verilmekte idi.Ancak “Emeklilik Hakkında” kanunla bu durum değiştirilmişfarklı düzenlemeler getirilmiştir. Yasanın 12. Maddesine göre maluliyetegöre emekli maaşı verilmesi için 19 yaşına dek malul olmuşsigorta olunanın 1 yıl çalışmış olması, 19 yaşından sonra malulolmuş sigorta olunanın ise 1 yıl çalışmış olması ve ek olarak her tamyıl için 4 ay tam çalışmış olması aranmaktadır. Kanunun yürürlülüğegirmesinden önce bu hakkı kazananlar istisna tutulmuşlardır.Yeni düzenlemelerde aranan çalışma süresi dolmadığı takdirdeemeklilik hakkı doğmamakta ve bu durumdaki kişilere sosyalyardım verilir.Aile reisinin ölümüne göre muavenet (Mad.4.0.1.5), çalışmakabiliyeti olmayan kardeşler, dede veya ninelerden biri çalışmıyor vevefat etmiş şahsın 8 yaşına kadar çocuklarının bakımını üstlenmişise sosyal yardım ödenecektir (Mad. 7.0.4.-Mad.9.1.3.3.). Ayrıca vefatetmiş şahsın çocuklarına 18 yaşına kadar, örgün eğitim alanlara23 yaştan çok olmamakla (Mad.9.1.3.1.) yardım ödenir. Vefat etmişşahsın 18 yaşını doldurmadan malul olan 18 yaşı üstü çocuklarına(Mad.9.1.3.2), muavenet verilmesi yasada düzenlenmiştir.Đlgili icra yönetimi tarafından muayyen edilmiş kategoridekişahıslara kommunal, nakliye ve diğer hizmetlere göre muavenet(mad.4.0.1.6.), onu almak hukukuna malik şahısların emeklilikmaaşı hakkı olmadıkta; (mad.7.0.5.) şahıs yasalar çerçevesindebelirlenmiş hallerde hakkını kaybedene kadar (mad. 9.1.4.) muavenetialır. Yardımdan yararlanan kişiler için hizmetleri kullanmasıyerine karşılığında ödenecek aylık parasal muavenetten yararlanacaklar.Çünkü Cumhurbaşkanının 26 Aralık 2001 tarihli 613 sayılı“Komunal, Nakliyat Ve Diğer Hizmetler Üzere Muavenetlerle DeğiştirilmesininTemin Edilmesi Hakkında” Fermanı ile bu değişikliğin“<strong>Sosyal</strong> Muavenetler Hakkında” yasaya tatbik edilmesi belirlemiştir.Fermana göre emekli olmayan şehit ailesi üyelerine, velilerini yitir-319


miş ve veli himayesinden mahrum olmuş çocuklara, başka ülkelerdesüren savaş ve askeri münakaşalarda ordu birliklerinde iştiraketmiş şahıslar ve ordu mensupları istisna olmakla ülkemizin toprakbütünlüğü uğrunda dövüşlerde iştirak edenlere komunal, nakliyatve diğer hizmetlere göre muavenetler Emek ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong>Müdafisi Nazirliğinin yerel sosyal müdafie merkezleri tarafındankararlaştırılarak ödenecektir. 697Üç yaşına kadar çocuğa bakmaya göre muavenet(Mad.4.0.1.7.) 3 yaşına kadar çocuğa hizmet gösteren, ilgili icrabirimi tarafından muayyen edilen şahıs kısmen ödenişli sosyalizinde 698 olduğu durumlarda; (Mad. 7.0.6.) şahsın muavenet süresikısmen ödenişli sosyal izine çıktığı günden izin sonuna kadarsürecektir (Mad. 9.1.5.).Cumhurbaşkanının 24 Şubat 2006 yılı 373 sayılı Fermanınagöre, ilgili icra yönetimi tarafından muayyen edilmiş kategoriyeşahısların 16 yaşa kadar (umumi tahsil okullarında örgün eğitimalanlar için 18 yaşa kadar) çocuklarına verilen muavenet(Mad.4.0.1.8.), aylık muavenetlerdendir. Bu kategorideki şahıslarınilgili icra birimi tarafından onu almak hukuku muayyen edildiğidurumlarda(mad. 7.0.7.) verilecektir. Bu muavenetler çocuğun 16yaşı tamam olan ayın sonuna kadar ve umumi okullarda örgüntahsil alanlara 18 yaşı tamam olan ayın sonuna kadar (eğitimsüresini geçmemek kaydıyla) verilmektedir (Mad. 9.1.6.). Söz konusuFermana göre müddetli hizmet yapan ordu mensuplarının çocuklarına,şehit çocuklarına, 20 Ocak olayları malul olanların çocuklarınaÇernobil Kazasında I ve II grup malul olmuş ve yahut vefat etmişvelilerin çocuklarına, Çernobil kazasının sonuçlarını ortadankaldırılması iştikakçılarının dispanser kaydında bulunan çocuklarınaaylık muavenet ödenmesi belirlenmiştir. 699Velilerini yitirmiş ve veli himayesinden mahrum olmuş çocuklarınkayyumlarına muavenet (Mad.4.0.1.9.), ilgili icra birimiorganı tarafından kayyumluk (himayecilik) muayyen edildiği takdir-697“Unvanlı Devlet Yardım Kursunun Programı ve Metodik Gösterişleri”, s. 25,698Đş Kanununa göre sosyal mezuniyet olarak ifade edilen sosyal mezuniyetkelimesi hamileliğe, doğuma ve aynı zamanda çocuğa Bakıma göre verilen iznikapsamaktadır.699“Unvanlı Devlet Yardım Kursunun Programı ve Metodik Gösterişleri”, s. 25,320


de (Mad.7.0.8.) ilgili icra birimi organı tarafından kayyumluk muayyenedildiği müddetçe (Mad.9.1.7.) muavenet ödenecektir.Bir yaşına kadar çocuğu olan az gelirli ailelere muavenet(Mad.4.0.1.10.) ailenin “Unvanlı Devlet <strong>Sosyal</strong> Yardımı Hakkında”Azerbaycan Cumhuriyeti Kanununa esasen unvanlı sosyal yardımalmak hukuku olduğu durumlar olarak belirlenmiştir (Mad.7.0.9.).Bu muavenet çocuğun bir yaşı tamam olan ayın sonuna dekverilecektir (Mad. 9.1.8.).b) Bir Kereye Mahsus Muavenetler (Mad.4.0.2.)Radyasyon kazasının ortadan kaldırılmasında iştirak etmişve aynı kaza neticesinde zarar çekmiş kişiler bu kapsamdayararlanmaktadırlar. Söz konusu kişiler maluliyetleri nedeniyle heryıl tedavi için muavenet almaktadırlar (Mad.4.0.2.1.). Şahsın radyasyonkazasının sonuçlarını ortadan kaldırılmasında iştirak etmesiile alakadar malul olduğunu tasdik eden Tıbbi <strong>Sosyal</strong> EksperKomisyonunun raporu sunulduğu durumlarda (Mad.7.0.10.); yardım/muavenetkararlaştırılmaktadır. Söz konusu ödeme her yıltedavi için müracaat edilen tarihi izleyen ayın 1’de yılda bir defaödenilmektedir. Ödeme malullük müddetince yapılır (Mad.9.2.).Çocukların doğumuna göre mad. 4.0.2.2. gereğince bir kereyemahsus yardım muaveneti öngörülmüştür. Bu durum ilgili icrabirimi tarafından verilen raporla belirlendikten sonra muavenetverilecektir (Mad.7.0.11.). Muavenet için başvuru tarihi dikkatealınmamaktadır (Mad.9.3.).Defin için bir kereye mahsus muavenet verilmektedir.(mad.4.0.2.3.). Kanunun bu maddede belirlediği kesim sosyal sigortafinansmanı kapsamında belirlenerek mad. 6.2.’ye göre <strong>Sosyal</strong>Sigorta Fonu tarafından karşılanmaktadır. Defin için muavenet bukanunun 4.0.1.1 - 4.0.1.5. maddelerinde öngörülen muavenetlerdenbirine alan şahıs vefat ettiği durumlarda söz konusu olacaktır(Mad.7.0.12.) Bu yardımın ödenilmesi için hangi tarihte başvuruyapılması önemli değildir (Mad.9.3.).c) Muavenetlerin Kaynağı, Ödenmesi ve Durdurulması“<strong>Sosyal</strong> Muavenetler Hakkında Kanun” kapsamında hem kısavadeli sigorta dalları hem de devlet bütçesinden karşılanan sosyal321


yardımlar düzenlenmiştir. Çalışmamızda devlet bütçesinden karşılanansosyal yardımları ayırarak primsiz rejimler kısmında inceledik.Bu Kanunun mad. 4.0.1.1 ve mad. 4.0.1.6.’da öngörülen aylıkmuavenetlerden bir kaçını almak hakkına sahip şahıslar kendidileğiyle bu muavenetlerden sadece birini seçebilirler. Kanunun 4.maddesi ile muayyen edilmiş aylık ve bir defalık muavenetler madde6.2.’deki istisna dışında devlet bütçesinin vesaiti hesabına ödenilir(Mad. 6.1.).Muavenetler şahsın ikametgâh yerinde bulunan ilgili icrabirimi organları tarafından kararlaştırılır ve ödenilir. Đlgili icrabirimi organlarına zaruri senetlerle (yaşı, maluliyeti, aile reisininyitirilmesini ve saire tasdik eden senetler) birlikte dilekçenin takdimedildiği gün başvuru tarihi olarak değerlendirilir. Muavenetverilmesi için ilgili icra birimi organları tarafından müracaat edilengünden itibaren 10 gün müddetinde karar verilir. Muavenettalebinin reddine karar verilirse ilgili icra birimi organları cevaptanedenlerini açıklayarak şahsa 5 gün müddetinde resmi malumatvermekle yükümlüdür. Başvurunun reddine ilişkin bu karara ilişkinolarak mahkemeye şikâyet edilebilir.Muavenetlerin ödenişi, kanunun 9. maddesinde muayyenedilmiş müddet bittiğinde, muavenet alan şahıs vefat ettiğinde(yasada düzenlenen kaidede gaip ve ya ölmüş ilan edildiğinde) veyahut aşağıdaki durumlarda durdurulur:322• Devlet memurlarına ömürlük muavenet: devlet memuruyeniden kamu personeli olarak göreve başlarsa;• Yaşa göre muavenet: şahıs çalışmaya başladıkta; maluliyetegöre (16 yaşına kadar malul çocuklar dahil olmakla)muavenet-Şahıs emek pensiyası hukuku kazandıkta;• Đlgili icra birimi tarafından muayyen edilmiş şahıslarakommunal, nakliye ve diğer hizmetlere göre muavenet: Yardımalmak hakkına sahip şahıs emek pensiyası hukukukazandıkta;• 3 yaşına kadar çocuğa kulluğa göre muavenet: Đlgili icrabirimi organı tarafından muayyen edilen şahıs kısmenödenişli sosyal izinden döndükte;


• Velilerini yitirmiş ve veli himayesinden mahrum olmuşçocukların kayyumlarına (himayecilerine) muavenet: Đlgiliicra birimi organı tarafından kayyumluk (himayecilik)kalktıkta, muavenet alan şahıs vefat ettikte (yasada muayyenedilmiş kaidede gaip ve ya ölmüş ilan edildikte)Muavenetlerin ödenişi yasada muayyen edilmiş kaidede gaipve ya ölmüş ilan edildikte yasaya uygun olarak bu halın ortayaçıktığı tarihten, diğer hallerde ise bir sonraki ayın 1’den durdurulur.Muavenet alan şahsın yardım almasına engel halin ortayaçıkmasından 5 gün içinde ilgili birime bilgi vermekle yükümlüdür.Aksi takdirde fazladan ödenmiş meblağı iade etmesi gerekir.2006 yılı 1 Ocak tarihinde yürürlüğe giren bu yasa sosyaldevlet ilkelerinin korunması açısından toplumun çok geniş birkitlesini kapsamaktadır.,C- Unvanlı Devlet <strong>Sosyal</strong> Yardımı Kanunu KapsamındaYardımlarĐhtiyaç ölçüsünde yardım yapma prensibini 700 esas alan 25Ekim 2005 tarihli bu yasa unvanlı devlet sosyal yardımının amaç veprensiplerini, yardımın verilmesinin hukuki esaslarını ve bu alandadiğer ilişkileri tanzim ettiği, asıl amacının ise az gelirli ailelerinsosyal korumasını sağlaması olduğu yukarıda vurgulanmıştır. 2006yılının ikinci yarısından itibaren uygulanan bu sistem unvanlılık,adalet ve eşitlik ilkeleri çerçevesinde uygulanmaktadır. Unvanlılıkilkesi gereğince yalnız az gelirli ailelere ödenmesi sağlanmaktadır.Adalet ilkesi gereğince sosyal yardımın ailenin orta aylık geliri ileher bir aile ferdinin ihtiyaç ölçütü arasındaki fark miktarındaödenmesi yasada düzenlenmiştir. Eşitlik ilkesi gereğince ise farkgözetmeden aynı konumda bulunan tüm az gelirli ailelereuygulanması amaçlanmaktadır.Yasanın hedef kitlesi kendilerinden kaynaklanmayan nedenlerleyardıma muhtaç olan risk grubuna dahi edilen aile bireylerinin700Ehtiyaç meyarı-Đhtiyaç Ölçütü nüfusun asgari yaşam düzeyi dikkate alınarakunvanlı sosyal yardımın verilmesi için devlet bütçesi ile her yıl aynı zamandatasdik edilir.323


iş gücüne sahip olmamaları, ailenin işgücüne sahip bireyininkurumda işsiz olarak kayda alınması, vefat etmesi, mahkemetarafından kayıp kararı verilmiş olan veya ölmüş hesap edilmesi,hürriyetinin kısıtlanarak tutuklanması ve işgücüne sahip ailebireyinin yerinin belli olmaması ve diğer sebeplerle yardıma muhtaçkalan vatandaşlardır.Bu yardım mekanizmasının gerçekleştirilmesi için temelolarak kabul edilen birçok yasa etkili olmaktadır. “Yaşayış MinimumuHakkında” Kanun, “Unvanlı Devlet <strong>Sosyal</strong> Yardımı HakkındaKanun”, “<strong>Sosyal</strong> Yardımın Alınması Đçin Müracaat Edilmesi, OnunTayin Olunması, Verilmesi ve Verilmesinden Đmtina Edilmesi Kaideleri”,“Ailenin Orta Aylık Gelirinin Hesaplanması Kaidesi”, “ŞahsiYardımcı Teserrufattan Elde Olunan Gelirlerin Hesaplanması Kaidesi”bu yardımın topluma sağlanmasında yasal kaynak ve gerekçelerniteliğindedir. 701Her bir aile ferdi için devlet tarafından belirlenen ihtiyaçölçüsünde aşağı gelire malik olması esas alınmaktadır. Ailelerin yaşamölçütü yerel birimler tarafından hesaplanır. Az gelirli ailelerinihtiyaç ölçütü 702 olarak ifade edilen bu yaşam durumunun aşamalarlaülke üzere tespit edilen asgari yaşam düzeyine yükseltilmesibu yasada yer almaktadır. “Đhtiyaç Meyarı” nın tedricen “YaşayışMinimumu”na (Asgari Yaşam Düzeyi) yükseltilmesi amaçlayan“unvanlı sosyal yardımı” ailenin toplam geliri ailenin her ferdi içinöngörülen “ihtiyaç meyarı” toplamından yüksek olduğu takdirdekesilmektedir.Günümüzde özellikle anlam kazanan “asgari yaşam düzeyi”ve “minimum emek hakkı” kavramı çıkarılan yeni sosyal yasalarınuygulanması için belirleyici bir unsur olmuştur. Örneğin, az teminatlıailelere unvanlı devlet sosyal yardımı, az teminatlı ailelerinrefah düzeyinin arttırılması ve devlet programlarının hazırlanması,ahalinin yaşam seviyesinin belirlenmesi, fiziki şahısların gelirlerininvergi ve icbarı ödenişler tutulmayan sınırın tespiti, ahalinin para701ĐBADOĞLU; Gubad - MEHTĐYEV; Azer – AĞAYEV; Rövşen, “Unvanlı <strong>Sosyal</strong>Yardım: Adaletlilik, Beraberlik, Unvanlılık Prensipleri”, Đktisadi TahkikatlarMerkezi, Bakü, 2006, s. 87022009 yılı kasım ayında açıklanan Azerbaycan asgari yaşam düzeyi 87 manat,ihtiyaç meyarı ise 65 manat olarak belirlenmiştir.324


gelirinin ve emanetlerinin indeksleştirilmesi üzere tedbirlerinhazırlanması ve uygulanması için bu ölçüler esas alınmaktadır. Aksitakdirde sadece tüketici fiyatlarının esas alınması yetersiz olacaktır.703 Ayrıca devlet bütçesi, yerli bütçe, bütçe dışı devlet fonlarınınyasada tanzim edilen kıymet ve tarifelerinin belirlenmesi gibidurumlarda bu kavram belirleyici özelliğe sahiptir. (Mad.2). Özellikleunvanlı sosyal yardımın kararlaştırılması amacıyla Đhtiyaç Meyarınınbelirlenmesini sağlayan “yaşayış minimumu” kavramıdır.Ülke üzere az teminatlılığın belirlenmesi için “Unvanlı Devlet<strong>Sosyal</strong> Yardımı Hakkında” yasaya uygun olarak BakanlarKurulunun 26 Şubat 2006 tarih ve 32 sayılı Kararı ile tasdik edilmiş“Ailenin Orta Aylık Gelirinin Hesaplanması Gaydaları” esas alınırve aile üyelerinin kişi başına düşen aylık gelir belirlenir. 704“Yaşayış Minimumu Hakkında” 5 Ekim 2004 tarihli yasaülke üzere tasdik edilmiş asgari ücretin ve emeklilik hakkınınbelirlenmesini sağlamaktadır.(Mad.5) Dünyanın birçok ülkesindebulunduğu vurgulanan “yaşayış minimumu” sosyal normu yoksulluksınırını belirleyen bir ölçütüdür. Daha geniş şekilde “yaşayışminimumunu” büyüklerin aktif fiziki durumunu muhafaza etmeye,çocukların ve yetişkinlerin sosyal, fiziki inkişafını temin etmeye,imkân veren mühim maddi nimetler ve hizmetlerin olabilecekminimum sınırının hacim ve strüktürünü belirleyen gösterici olarakifade edilebilir. Bunun hazırlanmasında ise iki gösterici; “minimumyaşayış bütçesi” ve “minimum tüketim bütçesi” esas alınmaktadır.“Minimum yaşayış bütçesi” minimum fizyoloji normlar esasalınarak hesaplanan bir hayat standardıdır. Bu standardı belirlemekiçin ise erzak sepeti (gıda sepeti) ölçütü kullanılır ki, gıdaürünlerinin fiziki tüketimi ve zorunlu kalori düzeyi önemlidir.“Minimum tüketim bütçesi” (Minimum Đstihlak Sepeti) isenispeten yaşayış seviyesinin daha yüksek olarak ele alındığı ölçüttür.Belirlenmesinde asgari seviyede en önemli ürün ve hizmetlerinbulunduğu tüketim sepeti esas alınmaktadır. Minimum istihlak703MÜRŞÜDOV, 2007, S. 128; “Unvanlı Devlet Yardım Kursunun Programı veMetodik Gösterişleri”, s. 60-61,704“Unvanlı Devlet Yardım Kursunun Programı ve Metodik Gösterişleri”, s. 24,325


sepeti ahalinin esas sosyal demografik grupları üzere, bir kişininveya ailenin esas harcamaları olarak gıda mahsullerinin minimumtoplusu; bireysel ve ailevi kullanılan gayri gıda mallarının minimumtoplusu (giyim, ayakkabı, kırtasiye malzemeleri, tesserrufat, kültürelve günlük, sıhhiye eşyaları, ilaçlar ve.d.); hizmetlerin minimumtoplusu 705 esas alınır. Devlet ilmi idare ve müesseslerinin, gayridevlet hükümet teşkilatlarının iştiraki ile uygun icra organlarıtarafından üç yılda bir kereden az olmayarak belirlenir (Yaş.Min.Hak.K.Mad.3) .Đnsanların sağlamlığının ve hayat faaliyetinin minimum seviyesiiçin zaruri olan erzak ve gayri erzak malları ve hizmetlerin ilminormlar esasında belirlenmiş toplusu “minimum tüketim sepet”inioluşturmaktadır. Bu tüketim sepetinin hesaplanmasında; %46,1gıda, %39 gayri-gıda, %13,2 ve %2,7 oranında ise vergiler veödemeler hesaba katılmaktadır 706 . Daha ayrıntılı olarak “minimumtüketim sepeti” 11 isimde gıda mahsulünün yıllık tüketim normukapsamında çalışma gücüne sahip kişiler için yıllık 150 kg ekmek,40 kg patates, 30 kg et mahsulleri, 5 kg balık mahsulleri, 190 litresüt, 127 adet yumurta ve d. belirlenmiş; 10 isimde gayri gıdaürünleri, çalışma gücüne sahip insanlar için 8 yıl için 3 adet üstgiyim grubundan giyimler, 4,2 yıl süresince 9 adet takım, 2,5 yılsüresi için 9 adet alt giyim, 1,5 yıl süresi için 7 çift çorap, 3,5 yılsüresi için 6 çift ayakkabı, o cümleden 18 k.m dairenin ısınması, sukullanımı için aylık 12 м 3 , gaz kullanımı için aylık 29 м 3 ve elektrikenerjisi üzere aylık 50 кvt/sааt, nakliye hizmeti için bir yılda 624gidiş, iletişim tarifeleri ve diğer hizmetler için sarf edilen toplammasrafın %15’i dahil edilmektedir. 707Kanun ülkede “yaşayış minimumu” olarak ifade edilen asgariyaşam düzeyinin belirlenmesini ona devlet teminatının, ülkenin sosyaliktisadi gelişimine uygun olarak asgari yaşam düzeyinin yükseltilmesininprensip ve kaidelerini düzenlemektedir. “Yaşayış Minimumu”minimum tüketim sepetinin değeri ve toplamı esas alınarakbelirlenen bir miktardır. Söz konusu “yaşayış minimumu” kavramıinsanın sağlamlığını ve hayat faaliyetinin asgari seviyesi için zaruri705Daire sabit giderler (kommunal), nakliye, iletişim, maişet, tahsil, kültüreleğitim,tedavi-dinlenme hizmetleri ve d.706“Unvanlı Devlet Yardım Kursunun Programı ve Metodik Gösterişleri”, s. 58,707ALIYEV, 2007, s. 370326


olan gıda ürünlerinin ve hizmetlerin aynı normlar esasındabelirlenmiş toplusundan ibaret minimum tüketim sepetinin değerive zorunlu ödenişlerin ceminden toplamından ibaret olan sosyalnorm dikkate alınmaktadır. Sonuç olarak bu kavram esas alınarakvatandaşların az gelirli olduğu belirlenerek bu kapsamda toplumunbu kesimine “unvanlı sosyal yardım”dan yararlandırılır. 708Devlet bütçesinden maliyeleştirilen bu sosyal yardım çeşidiyasa kapsamında değerlendirilen kişileri dikkate alır ve ailenin tümbireyleri tek-tek değerlendirilerek md. 8’de sayılan kişiler bu kapsamındışında bırakılmaktadır. Kapsamı dışında kalanlar, tam olarakdevlet garantisinde olan kişiler-(çocuk bakım evlerinde yaşayançocuklar, yaşlılar ve maluller için kurulmuş bakım evlerinde yaşayanlar),süreli askeri hizmette bulunan şahıslar, cezaevlerindebulunan tutuklular, haklarında arayış kararı olan şahıslar, ülkearazisinde yaşamayan vatandaşlar ve yabancılar olup bu yasadanyararlanmamaktadırlar.Bakanlar Kurulunun 02 Şubat 2006 tarih ve 32 nolu kararıile “<strong>Sosyal</strong> Yardımın Alınması Đçin Müracaat Edilmesi, Kararlaştırılması,Verilmesi ve Verilmesinden Đmtina Edilmesi Kaideleri”düzenlenmiştir. Yasal düzenlemeye göre, sosyal yardımın alınmasıiçin aileyi temsil eden şahıs yaşadığı il veya ilçeye göre, üzere <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> merkezine matbu dilekçe, “Ailenin Gelir Ve EmlakiHakkında Beyanname” ve nüfus cüzdanı ve diğer istenebilecek ekbelgeler ile kuruma müracaatta bulunur. Kurum içinde bulunankomisyon 10 gün içinde yardım verilip verilmeyeceği hakkında kararkabul ediyor.“Unvanlı Devlet <strong>Sosyal</strong> Yardımı Hakkında Kanun” sondönemlerde sosyal güvenlik sistemlerinde getirilmek istenen kapsamlıdeğişikliklerle bağlantısı olup, asıl amaç hedefe yönelikkitlelere yönelik tedbirler alınması, asgari geçim düzeyinde yardımamuhtaç kesimlere yardım gösterilmesi amaçlanmaktadır. Serbestpazar piyasasının oluşturmuş getirmiş olduğu yoksulluk, gelireşitsizlikleri ve genel olarak üretmiş olduğu sonucu sosyal açıdan708“Unvanlı Devlet Yardım Kursunun Programı ve Metodik Gösterişleri”, s. 40-41,327


onaylanmayacağı 709 da göz önüne alınarak ülkede sosyal barış vesosyal adaletin de sağlanması adına toplumun çalışamayan ve geliribulunmayan ihtiyaç gruplarına yönelik bu tür tedbirlerin alınmasıvaciptir. Temel bir insan hakkı gibi sosyal güvenliğin bir kolu olansosyal yardımlar kapsamında devlet bu araçlarla sosyal barışınsağlanmasına ve sosyal dışlanmanın önlenmesine sebep olacaktır.Ancak, devletçe yapılan yardımların vatandaşların içinde bulunduklarıtoplumun standartlarına uygun olması gereklidir.D- Tekaüt YardımlarıÜlkede bulunan farklı kategoride bulunan kişilere Tekaütismi altında devlet tarafından sosyal yardım olarak nakit para yardımıyapılmaktadır. Kelime anlamı ile Osmanlıcada da emeklimaaşı anlamına gelen bu terim ülkemizde farklı anlam taşımaktadır.Belirli kategoride bulunan kişilere verilen karşılıksız nakitpara yardımı anlamı ifade eden bu yardım türü devlet tarafındanfarklı kesimlere farklı hizmet ve şartlara göre verilmektedir.1- Öğrencilere Verilen Tekaütler“Tahsil Hakkında” Azerbaycan Cumhuriyeti Kanunu ileöğrencilere tekaüt verilmesinin esasları düzenlenmiştir. Kanunun35. Maddesine göre eğitim alan insanların sosyal güvenliğinin teminedilmesi, yardım ve tekaütler alması mevzuata uygun olarak düzenlenecektir.Öğrencilere verilen nakit para yardımı Türkçeyle eşleştirdiğimizdeburs kelimesinin eş anlamı şeklinde ifade edebiliriz.Bakanlar Kurulunun 30 Haziran 2004 tarih ve 89 Nolu kararıylatasdik edilen “Uzmanlık 710 , Devlet Ali, Orta Đhtisas, Peşe Mekteplerininve Peşe Liselerinin Talebelerine ve Şakirtlerine TekaütlerinTayin Edilmesi ve Ödenilmesi Kaideleri” ve Cumhurbaşkanın“Aspirantura, Devlet Ali, Orta Đhtisas, Peşe Mekteplerinin ve PeşeLiselerinin Talebelerine ve Şakirtlerine Tekaütlerin ArttırılmasıHakkında” 01 Şubat 2007 tarihli Serencam tekaütlerin verilmeşartları, miktarı ve diğer durumlar düzenlenmiştir. Bu Kaidede yeralan 1.2. maddesine göre bu harcamalara devlet bütçesinden karşıla-709TUNCER, Selahattin; Gelirin Yeniden Dağılımı, Đktisadi Araştırmalar VakfıYayını No: 23, Đstanbul,1970, s. 35710Aspirantura328


nacak, ayda bir kere ve 1.3. maddesinde yer alan ala, ala ve iyi, iyi,kafi şeklinde puanlama durumuna göre uzmanlık öğrencilerineyıllık, diğer öğrencilere ise dönem sonucu sınav neticesine göreverilir.2- Ferdi Tekaütler“Azerbaycan Cumhurbaşkanının Ferdi Tekaüdün Tesis EdilmesiHakkında” 11 Haziran 2002 tarihli Fermanına göre toplumunbelirli bir kesimine ferdi tekaütler verilmektedir. Ülkede edebiyat vegüzel sanat, ilim, tahsil, medeniyet, iktisadiyat, devlet idareciliğindeve diğer alanlarda emektar şahıslara sosyal durumlarının iyileştirilmesiamacıyla ferdi tekaütler verilmektedir. Bu tekaütler şahıslarınemekli maaşı almasına engel değil ve her ikisini ala bilmektedir.3- Fahri Adlara Göre Verilen TekaütlerAzerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanının “Fahri AdlaraGöre Aylık Tekaütlerin Verilmesi Hakkında” 04 Temmuz 2005Tarihli Serencamla düzenlenmiştir. Devlet bütçesinden finanseedilen idare ve teşkilatlarda çalışanlara iş yeri üzere, çalışmayanlaraise yaşadıkları yer üzere Ahalinin <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Merkezleritarafından tekaütler verilmektedir (Mad. 2). Bu fahri adlar halkyazıcısı, halk şairi, halk artisti, halk ressamı, emektar elim hadimi,emektar güzel sanat hadimi, artist, emektar ressam, emektarmedeniyet işçisi, emektar muallim, emektar hekim, emektar mimar,emektar beden terbiyesi ve idman hadimi ve emektar devletmemuru gibi yasayla düzenlenen adlardır. Birkaç fahri ada malikvatandaşlаrа yalnız bir tekaüt (en yüksek olanı) ödenecektir.4- Azerbaycan’ın Мilli li Kahramanlаlаrınrınа Verilen TekaütütlerCumhurbaşkanın “Azerbaycan’ın Milli Kahraman Adı VerilmişŞahıslara Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanının TekaüdününTesis Edilmesi Hakkında” 14 Temmuz tarihli Fermanınagöre ülkede Milli Kahraman ismi kazanılmasına göre şahsa veyaonun ailesine tekaüt verilmektedir. Milli Kahraman adı şahsınölümünden sonra verilerse veya ad verilen şahıs sonradan vefatederse, tekaüt bu şahsın aile üyelerine, dul karı veya kocasına, 18329


yaşını doldurmamış çocuğuna, 18 yaşını doldurmuş ama malulçocuğun, eşi veya çocuğu yok ise velilerine verilir. Aile üyeleri budurumda ölüm hakkında belge, evlenme belgesi, maluliyet belgesigibi istenecek belgeleri vermeleri gerekir.5- Şehit Aileleri leri Đçin Verilen Tekaütler.Şehit ailelerine mevzuata göre tekaüt verilmektedir.Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanının 19 Aralık 2006 “ŞehitAilesi Đçin Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanının TekaüdününTesis Edilmesi Hakkında” tarihli Fermanı ve 19 Ocak 2006tarihli “20 Ocak Şehidinin Ailesi Đçin Azerbaycan CumhuriyetiCumhurbaşkanı Tekaüdünün Tesis Edilmesi Hakkında” Fermanlaragöre bu tekaütler devlet bütçesinden karşılanarak AzerbaycanCumhuriyetinin Emek ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Nazirliyiaracılığıyla ödenilmektedir.Bakanlar Kurulunun 15 Ocak 1994 tarihli 10 Nolu kararı iletasdik еdilмiş “Şehit Adının Ebedileştirilmesi Ve Şehit AilelerineEdilen Güzeştlerin Tatbiki Kaideleri” de tekaüdün verilmesi içindüzenlemeler yapılmış ve tekaüt verilecek aile bireyleri belirlenmiştir.Şehidin eşi, velileri, 18 yaşını doldurmamış çocuğu, 18 yaşındanönce malul olmuş 18 yaşı üstü çocuğu, 18 yaşına kadar çocukevlerinde bakılan ve 23 yaşına kadar örgün eğitim alan kardeşleri,bakımını üstlenen birisi yoksa büyükanne ve büyükbabaları şehitaylığı alabilmektedir.II. SOSYAL HĐZMETLERA- Genel Olarak<strong>Sosyal</strong> Hizmet ülkelerin sosyal politikasında sosyal hizmetler,insanların sağlık ve iyilik halinin geliştirilmesinde, insanlarınkendilerine daha yeterli hale gelmelerinde, başkalarına bağımlıolma hallerinin önlenmesinde, aile bağlarının güçlendirilmesinde,bireylerin, ailelerin, grupların veya toplulukların sosyal işlevlerinibaşarıyla yerine getirmelerinde yardımcı olmak amacıyla sosyal330


hizmet uzmanları ve diğer meslek mensupları tarafından gerçekleştirilenetkinlik ve programlar bütünüdür. 711<strong>Sosyal</strong> Hizmetler, meslekî etik, değer yargıları (insan haysiyeti,özgürlük, fırsat eşitliği, dayanışma, bağımsızlık), sosyal hukuk,meslekî bilgi ve tecrübe, sosyal ahlâk gibi esaslara dayanmaktadır.Değişik sosyal alanlarda faaliyet gösteren sosyal hizmet uzmanları,değişik sosyal katmanlardan gelen her yaş grubuna yönelikprogramlar sunmakta, şahsî gelişimlerinde refakat ve desteğeihtiyaç duyan veya önemli bir sosyal sorunla baş başa kalmışçaresiz insanlara yardımcı olmakta ve sosyal sorunların ortayaçıkmasının önlenmesini, ortaya çıkanların da giderilmesini hedefedinmektedir. 712B- <strong>Sosyal</strong> Hizmet Đlkeleri<strong>Sosyal</strong> hizmet müessesesinin işleyişi belirli ilkeler kapsamındayürütülmesi ve bu ilkelerle yapılacak sosyal hizmetin yasaldüzenleme ve uygulanması gerekliliği doktrinde vurgulanmıştır. Builkeler unvanlılık, mümkünlülük, gönüllülük, hümanizm, üstünlülükve gizlilik ilkeleridir: 713• Unvanlılık ilkesi, kesin olarak hizmet yapılacak şahsınbelirlenerek sosyal hizmet güvenlik organları tarafındanbilgi toplanarak malullerin, yaşlıların, çok çocuklu ve tenhaailelerin yaşayış yeri üzere gerçekleştirilir.• Mümkünlük ilkesi, devlet tarafından teminat olarak verilenparasız veya kısmen ücretli sosyal hizmetlerin kalitesi,miktarı, verilme kuralları devlet standartlarına uygunolarak hizmet almanın mümkün olmasıdır.711Yerel Yönetimler Özel Đhtisas Komisyonu Raporu. Sekizinci Beş YıllıkKalkınma Planı, Özel Đhtisas Komisyon Raporu, DPT Yayınları No:2593,Ankara, 2001. s. 11712SEYYAR, Ali; Almanya’da <strong>Sosyal</strong> Hizmetler Eğitiminin Özellikleri, TuranYazgan’a Armağan, Đstanbul, 2006, s. 268713MAÇULSKAYA, Elena-GORBAÇEVA, Janna;, Pravo Sotsialnogo Obespeçenie:Posobie Dlya Vuzov, Мoskva, Knıjnıy Mir, 2000, s. 163; ALIYEV; Мayis, <strong>Sosyal</strong>Hizmet Đnstitutunun Hukuki Prensipleri, Kanun Dergisi, 2008, No: 03, s. 85;ALIYEV; Мayis, Pensiya Hukukunun Problemleri, Bakü, BDU Yayınları, 2004,s. 58331


• Gönüllülük ilkesi, gereğince sosyal hizmet vatandaşın,onun kayyumunun, himayecisinin, diğer kanuni temsilcisini,devlet veya yerli organların, toplumsal teşkilatlarıngönüllü başvurusu esasında gerçekleştirilir ve sigortalınınistediği zamanda sosyal hizmetten imtina edile bilir.• Hümanizm ilkesi, gereğince hizmet verecek kurum ve çalışanlarıile hizmet alan kişiler arasında ilişkiler hümanistbir ilişkiler çerçevesinde yürütülmesi gerekir.• Gizlilik ilkesi, yapılan sosyal hizmete dair bilgiler sosyalhizmet kurumu çalışanları tarafından bilindiği için mesleksırrı olarak kabul edilen bu bilgiler gizli tutulmalı ve bu kuralıihlal edecek olan kişiler yasal sorumluluk taşıyacaklardır.• Süreklilik ilkesi, gereğince hizmet alan vatandaşlar ölenekadar sosyal hizmet kurumunda kalmasına ve diğer hizmetleralabilmesine olanak bulunmaktadır.Türk hukukunda ise hem sosyal yardımın hem de sosyalhizmetlerin sunumunda sosyal devlet ilkesi, eşitlik, insanlık haysiyetive kişiliğin serbestçe gelişimi ilkelerinin dikkate alınması ve builkelerin ihtiyaç halinde olan herkesin kendine yeterli hale gelmelerine,toplumsal yaşama katılmalarını sağlamaya yönelik olduğuvurgulanmıştır. Ayrıca en önemli özelliği dayanışma ve şahsileştirmeolan yardım ve hizmetler türü, şekli ve ölçüsü müşahhas olayınniteliği dikkate alınarak belirlenir. 714C- <strong>Sosyal</strong> Hizmetin Uygulanması<strong>Sosyal</strong> hizmet hukuk devletinin yükümlülüğü olarak ayrıayrıvatandaş gruplarının korunması için sosyal risklerin önlenmesiveya gerçekleşmiş neticenin ortadan kaldırılmasına yönelik faaliyetlerbütünüdür. Zor hayat şartlarında bulunan şahısların sosyalhizmete оlаn ihtiyacının karşılanması amacıyla sosyal hizmetmüesseselerinde ve evde bakım, giderinin temini, tıbbi, sosyal hizmet,psikoloji, hukuki ve diğer yardımların yapılmasına, ayrıca, оnlаrınsosyal hizmet adaptasyon ve rehabilitasyonunun sağlanmasına714SÖZER, Ali Nazım; Yerel Yönetimlerce Yürütülen <strong>Sosyal</strong> Hizmetler, Legal ĐşHukuku ve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hukuku Dergisi, Sayı 2, Đstanbul, 2004, s. 475332


yönelik faaliyetler toplusu gibi bir anlam kazandırma gereğidoktrinde yer almıştır. 715Yabancı ülke kanun ve uygulamaları da dikkate alınaraksosyal hizmetin farklı kategorilere uygulanması açısından yapılanharcamalar için farklı kaynaklar kullanılmaktadır. Örneğin,malullere yapılan sosyal hizmet devlet ve belediye organlarıtarafından, emeklilere devlet sosyal hizmet idareleri ve sendikalarkonfederasyonu, zor durumda yaşayan vatandaşlar için gönüllücemiyetler ve topluluklar tarafından temin olunduğu söylenebilir.Ülke uygulamalarına dayanarak sosyal hizmetin verimliliğinin ülkeiktisadiyatının gelişmişliği ile orantılı olduğu ve yapılan hizmetlerde bu gelişmişlik düzeyine uygun olarak sunulduğu bir gerçektir. 716<strong>Sosyal</strong> hizmeti kendi içinde 3 bölüme ayırmak doğru olacaktır:malullere hizmet, çocuklara hizmet, yaşlılara hizmet. Her birguruba yönelik sosyal hizmet üzere ilişkileri tanzim eden yasaldüzenlemelerin bağımsız bir kendine has içeriğe maliktir. Bu niteliğisosyal hizmet hukukuna sosyal güvenlik hukuku içinde bağımsız birdal niteliği kazandırmaktadır. 717Ülkede sosyal hizmet siyaseti Emek ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Bakanlığı tarafından, kısmen Azerbaycan Cumhuriyeti Aile,Kadın ve Çocuk Problemleri Üzere Devlet Kurumu tarafındanyürütülmektedir. Millet Meclisinin <strong>Sosyal</strong> Hizmet Siyaset Komisyonubu alanda mevzuat açısından eksiklikleri tamamlamaktadır.<strong>Sosyal</strong> hizmet uluslararası anlaşmaların ve milli siyasetinetkisiyle geliştirilmektedir. Birleşmiş Milletler Teşkilatının belgelerive diğer uluslararası belgeler ve projeler ülkelerde sosyal hizmetleringelişimi üzerinde ve siyasi teminatların şekillenmesine etkili715ALIYEV; Mayis, <strong>Sosyal</strong> Teminat Hukukunun Sahevi Metodunun <strong>Sosyal</strong>Hizmet Đnstitutunda Tezahürü, AR-da Devlet Ve Hukuk GuruculuğununAktual Problemleri. Elmi Megaleler Mecmuası. 19. Sayı, Bakü, 2007, s. 89716ALIYEV, Мayis; Hаrici Ülkelerin <strong>Sosyal</strong> Hizmet Kаnunvеriciliyi TecrübesininАzerbаycаn Rеspubliкаsındа Tetbig Еdilмesi Đмкаnlаrı, Hukuk Prоblемleri,Еlмi Prакtiкi Dergi, 2007, No: 2 (4) s. 96717ALIYEV, Mayis; <strong>Sosyal</strong> Hizmet Üzere Hukuk Normalarinin <strong>Sosyal</strong> TeminatHukuku Sisteminde Yeri, AMEA Eserleri. Elmi Nazari Jurnal, 2008, No: 1 (11),s. 163-170333


olmuştur. Örneğin BMT tarafından 1994 yılı Aile yılı ilan edilmesiülkemizde de bu gruba yönelik birçok sosyal tedbir ve düzenlemelerinyapılmasına sebebiyet vermişti. 718 Yürürlükte olan mevzuatsosyal hizmetten yaralanacak olan risk grubuna belirli haklartanımaktadır. Vatandaşların sosyal hizmet müessesesini ve türünüseçebilmesi, sosyal hizmeti verecek çalışanlar tarafından şeref veliyakatlerine saygı gösterilmesi, sosyal hizmet kurumlarında içkurallar bozulmamak suretiyle dini ibadetlerine ortam yaratılmasınıtalep hakkı yasada düzenlenmiştir. Ayrıca, sosyal hizmet kurallarıve kendi hak ve görevleri hakkında bilgi almak, iletişim araçlarındanfaydalanmak, sosyal hizmeti kabul ve reddetme, sosyal hizmetverildiği taktirde şahsi bilgilerin gizli tutulmasını talep hakları gibibu hizmetten yararlanacak şahsa tanınan yasal haklardır. 719Ülkede sosyal hizmet alanında devlet siyasetinin güçlendirilmesibakımından sosyal hizmet standardını belirlemek gerekmektedir.Bakanlar Kurulunca sosyal hizmet temini için мiniмuм devletsosyal hizmet standardının belirlenmesi sosyal hizmetlerin idaresi,sosyal hizmet alanında sorunların ortadan kalkmasına ve sosyal hizmetıslahatlarının yapılmasına sebep olacağı vurgulanmıştır. Ayrıca,sosyal hizmet ihtiyaçları için harcamaların adaletli şekilde kişibaşına minimum devlet standardı ölçüsünde dağılımının sağlanmasıbütçe ve bütçe dışı finansmanın vesaitlerin verimli kullanılmasınaolanak tanıyacağı görüşü yer almaktadır. 720<strong>Sosyal</strong> hizmet ağırlıklı olarak devlet bütçesi ile maliyeleştirilensosyal güvenlik hizmetidir. <strong>Sosyal</strong> hizmet problemi toplumdageniş tartışmalara konu edilmiş ve özellikle finansman teminiyönünde ıslahatlar yapılmasına ilişkin birçok teklifler de ilerisürülmüştür. 721718ALIYEV, Мayis; Vatandaşların <strong>Sosyal</strong> Hizmet Hukukunun Siyasi Ve ĐktisadiTeminatlari, Azerbaycan Respublikasinda Devlet Ve Hukuk KurulucuğununAktual Problemleri. Elmi Megaleler Mecmuası. S. 21. Adiloğlu Yayınevi,Bakü, 2008, s. 124719HACIYEVA; Melahat, <strong>Sosyal</strong> Hizmet Anlayışı ve Prensipleri, Geçit DevrindeAzerbaycan Respublikasında Devlet Ve Hukuk Kuruculuğunun AktüelProblemleri, 15 Sayı, Bakü, 2006. s. 202720ALIYEV; Мayis, Vatandaşların <strong>Sosyal</strong> Hizmet Hukuku, s. 125721HACIYEVA; Melahet, <strong>Sosyal</strong> Hizmetin Formaları, Azerbaycan RespublikasındaDevlet ve Hukuk Kuruculuğunun Aktual Problemleri, Elmi MegalelerMecmuası, Bakü, 2007, s. 156-159334


<strong>Sosyal</strong> hizmet türleri farklı yasalarda düzenlenmiş olup, toplumundeğişik kesimlerine göre hizmetler verilmektedir. Aşağıda dadaha geniş anlatılacağı üzere, yaşlılara ve malullere verilecek olanevde hizmet, yarı yatılı sağlık ve dinlenme müesseselerinde tıbbi vekültürel, şahısların gıda ile temin olunması ve dinlenmesi, şahıslarınuygun çalışma ortamına kazandıran yarı yatılı kurum hizmeti,yatılı sosyal hizmet müessesesinde (malullerin rehabilitasyonu içinsosyal hizmet kurumu, yalılar evi, maluller evi) hizmet verilenşahsın fiziki durumuna ve sağlığına uygun ortam kurulması, buhizmetlerin bir kısmıdır. Ayrıca tıbbi ve sosyal hizmet tedbirlerigörülmesi, bakım ve dinlenmenin teşkili gibi tedbirlerin öngörüldüğüyatılı hizmet, topluma adaptasyon, aile ilişkilerinin korunmasıgibi sosyal danışma hizmeti gibi sosyal hizmet türleri de yasalarladüzenlenmiştir.Genel olarak vatandaşın sosyal hizmet hakkı şahsa sosyalhizmet türüne ilişkin dilekçe ile kuruma başvurusu ile gerçekleşir.Kurum tarafından başvurunun değerlendirilmesi, dilekçesinin ilgilibirime gönderilmesi zorunludur. 722 Ancak sosyal hizmetin nitelikolarak herkesin kendine yeterli hale gelmelerine, toplumsal yaşamakatılmalarını sağlamaya yönelik olduğu, ayrıca en önemli özelliğiolan dayanışma ilkesinden 723 hareketle vatandaşın başvurusunubeklemeden harekete geçilmesi gerektiği ve yerinde hizmetlerverilmesi devletin ilgili kurumlarının görevidir.D- <strong>Sosyal</strong> Hizmet Grupları1- Çocuklara Yönelik <strong>Sosyal</strong> HizmetÇocuk hakları evrensel insan hakları kültürünün yapı taşı vegelecek nesillerin insan hakları güvencesinin temelini oluşturur.Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 1. Maddesi’negöre; “Ulusal yasalarca daha genç bir yaşta reşit sayılma hariç, 18yaşın altındaki her insan çocuk sayılır.” denilerek, çocukluğun bitişi‘18 yaş’ olarak açıklanmıştır. Sözleşme’nin 1. maddesi dikkate alındığında,olgunluğun on sekiz yaşında kabul edildiği düşünülürse,722HACIYEVA; Melahet, Vatandaşların <strong>Sosyal</strong> Hizmet Hukukunun Anlayışı veMezmunu, Ganun Dergisi, No: 07, Bakü, 2007, s. 61723SÖZER; Yerel Yönetimlerce Yürütülen <strong>Sosyal</strong> Hizmetler, s. 475335


çocukluğun oldukça geniş bir devreyi içine aldığı görülebilir 724 .Birleşmiş Milletler Teşkilatının 20 Kasım 1959 tarihli “ÇocukHakları Bildirgesi” çocuklara sosyal hizmet meseleleri ile çocuklarınkorunması yönünde temel belge olarak her anlamda çocuklarakoruma, gelişimi ve sağlığı, hak ve özgürlüğü gibi birçok yöndenhaklar sağlamakta ve korumaktadır. 725Birleşmiş Milletler tarafından 1989 yılında hazırlanan ve1990 yılında yürürlüğe giren “Çocuk Hakları Sözleşmesi” AvrupaBirliği’nin çocuklara ilişkin mevzuatının temelini oluşturmuştur.Ayrıca, Avrupa Birliği Temel Haklar Şartı’nın 24. maddesini oluşturmuşve bu madde ile çocuklara koruma ve bakım hakkı sağlarkençocuklarıngörüş ve düşüncelerini serbestçe ifade edebilmeleri veaileleri ile düzenli ilişkiler kurabilmelerine olanak sağlamıştır. TemelHaklar Şartı dışında, Avrupa Konseyi tarafından kabul edilmişbir takım antlaşma, sözleşme, bildirge ve kararlar çocuk hakları konusundaBirliğin izlemesi gereken yöntemlerin ana hattı çizilmiştir.726Azerbaycan’da çocukların hak ve menfaatlerinin korunmasıamacıyla kabul edilen birkaç hukuki senet bulunmaktadır. Özelliklemalul çocuklara, öksüzlere, kaçkın ve zorunlu göçkün çocuklarasosyal hizmetler kapsamında koruma tedbirleri uygulanmaktadır.Aile ve çocuklara sosyal hizmet koruması oluşturulması, çocukmaluliyetinin önlenmesi, tedavisi ve sosyal hizmet rehabilitasyonukurulması, çocukların risk grubunda bulunan kesiminin problemlerininçözümü için enformasyon, metodik ve ilmi olarak temelaltyapının oluşturulması temel vazifelerdir.Cumhurbaşkanın 29 Mart 2006 tarihli serencamı ile tasdikedilen “Azerbaycan Cumhuriyetinde Devlet Çocuk MüesseselerindenÇocukların Ailelere Verilmesi Ve Alternatif Kaygı Devlet Programı”da öksüz ve velileri tarafından atılmış çocuklar için araştırmalaryapılması, çocuğun bakımı ve eğitimi için aileye verilmesi, ailenin724OĞUŞGĐL; V. Atilla, Avrupa Birliği <strong>Sosyal</strong> Politikası Kapsamındaki RiskGruplarına Polis Desteği: Đstanbul Şükrü Balcı Polis Meslek YüksekokuluÖrneği, Polis Bilimleri Dergisi Cilt:11, Đstanbul, 2009, s. 81725ALIYEV; Mayis, <strong>Sosyal</strong> Hizmetin Beynelhalg Hukuki Тanziмinin Мenbeleri,Hukuki Devlet Ve Kanun, Bakü, 2008, s. 116726OĞUŞGĐL; Avrupa Birliği <strong>Sosyal</strong> Politikası Kapsamındaki Risk Grupları, s. 80,336


çocuğu evlatlık ve himayeye alımı sağlanması ve benzeri faaliyetlerinyürümesi için veli himayesinden mahrum olan çocuklara yardımmerkezleri bur bu yöne ağırlık vermesi öngörülmüştür. Zira, çocukevlerinde çocukların bakım ortamı ve psikoloji-pedagoji rehabilitasyonununteşkilinin sağlanması ile çocukların aile yanına verilmesihallerinde aileye uyum sağlamasını kolaylaştırdığı uygulamadagörülmüştür. 727Azerbaycan Cumhuriyetinde devlet çocuk müesseselerindençocukların Ailelere Verilmesi ve Alternatif Kaygı Devlet Programı”’ndaolarak velilerini yitirmiş ve veli himayesinden mahrumolmuş çocuklar için çocuk evleri, internat okulları, genel eğitiminternat okulları, sağlık imkânları kısıtlı çocuklar için özel nitelikliinternat okulları, atılmış çocuklar için çocuk evleri kurulması içindevlet siyasetinin devam ettirileceği belirtilmektedir.Sağlık durumuna göre malul çocuklara okullara gidemediğiiçin evde eğitim verilmesine olanak tanınmıştır. AzerbaycanCumhuriyeti Bakanlar Kurulunun 10 Mayıs 2002 tarih ve 77 nolukararı ile malul çocuklara evde eğitim verilmesi için saptanmasıgereken hastalıkların listesi belirlenmiştir.Yatılı sosyal hizmet müesseselerinde yaşayan öksüz veya velihimayesinden mahrum çocuklar kendi fiziki imkân ve zekâ gücüneuygun tahsil ve meslek eğitimi alma hakkına sahipler. 18 yaşınıdoldurdukta kendi tercihlerine göre bu müessesede veya evvelkiyaşayış yerinde, yaşama yeri ile temin edilme hakkına sahipler. Budurum malul çocuklar için ferdi rehabilitasyon programının kendinehizmet ve bağımsız hayat tarzı kurmaya olanak vermesi durumundageçerlidir. 728“Maluliyetin Karşısının Alınması, Malullerin Rehabilitasyonuve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hakkında” Kanunun 13. Maddesine göreçocuklar arasında zekâ inkişafının gizli kusurlarını, duyu (hissiyat)727ALIYEV; Mayis, Vatandaşların <strong>Sosyal</strong> Hizmet Hukukunun HukukiTeminatları/ Mahkeme Ekspertizası, Kriminalistika Ve KriminologiyanınAktual Meseleleri. Bakü, 2008, No: 48, s. 49728ALIYEV; Mayis, Azerbaycan Respublikasında <strong>Sosyal</strong> Hizmet HukukununNazari Aspektleri, Azerbaycan Milli Elmler Akademisinin Haberleri. Tarih,Felsefe, Hukuk, 2008, No: 9, s. 235337


uzuvlarının, hareket sistemi bozukluklarının erken teşhisi sağlıkmüesseseleri bir yaşına kadar bütün çocukların ihtisaslaştırılmışçocuk diagnostik merkezlerinde ve çocuk polikliniklerinde muayeneolunmasını ve dispanser gözetimine götürülmesi temin edilmektedir.Çocukların erken ve sonraki yaş gruplarında psikoloji, tıbbi, pedagojimuayenesini yapmak, inkişaf özelliklerini belirleyerek teşhiskoymak bu muayeneyi yapan komisyonun görevlerindendir.“Maluliyetin Karşısının Alınması, Malullerin Rehabilitasyonuve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hakkında” Kanuna göre görmeyen ve zayıf görençocuklar Brayl yazı sistemi ile yayınlanmış dersliklerle, sesli kitaplarla,örgün vesaitlerle, özel teypler, büyütücü, baston, işitmecihazları ve diğer cihazlarla temin edilir ve özel ses yazma cihazlarıve özel kütüphaneler kurulur.Kanunun 15. Maddesine göre malul çocukların ve yeniyetmelerinokula kadar telim-terbiyesini, ders dışı zamanlarda terbiyesini,ferdi psikoloji-tıbbi-pedagoji veya tıbbi-sosyal eksper komisyonukararına esasen tedris programları üzere okula kadar, orta,teknik-meslek, orta ihtisas ve yüksek öğrenim eğitimi mevzuattaöngörülen kaidede temin edilir. Okula kadar malul çocukların talimve terbiyesi, onlara rehabilitasyon yardımı yapılmasına uygunimkanlar yaratmak amacıyla genel okul öncesi eğitim kurumlarındaözel grupların teşkil edilmesi, zeka veya fiziki kusurlara göre okulöncesi çocuk terbiye müesseselerinde terbiye edilmesine imkanolmayan malul çocuklar için özel okul öncesi çocuk terbiyemüesseseleri teşkil edilir (Mad. 16)Kanunun madde 17’de yer alan düzenlemesine göre genel eğitimokullarında okumak imkânı olmayan malul çocukların eğitimionların ve velilerinin dileğiyle ile ev şeraitinde teşkil edilir. Malulçocukların evde eğitim alması için uygun ortam teşkil edilir ve evdeeğitime tabi tutulmuş malul çocuğun velilerinden birine veya onunyerine başka temsilcisine mevzuata uygun olarak maddi teminat veindirim gibi ayrıcalıklar tanınır. 18. Maddede ise malul çocuklarınokul dışı gelişimi her taraflı inkişaf ettirmek, onları emeğe, ilme,teknolojiye, güzel sanatlara ve idmana heveslendirmek amacıylaeğitim kurumları, diğer devlet organları malul çocukların okul dışıgelişimi için lazımı şeraiti temin edilmesi öngörülmüştür. Ayrıca338


yatılı, tedavi veya rehabilitasyon okullarında tedavi alan malulçocuklar için ders meşgaleleri teşkiledilir (Mad.19).2- Malullere Yönelik <strong>Sosyal</strong> HizmetBirleşmiş Milletler tarafından 09 Aralık 1975 tarihinde kabuledilen “Malullerin Haklarına Đlişkin Beyanname” malullerin tıbbi,psikoloji, protez ve ortopedik cihazları gerektiren tedavi, tahsil,meslek hazırlığı, ve çalışma gücünün onarımı, danışma, ve diğersosyal hizmetler gibi haklar tanınmıştır. ILO’un “MalullerinRehabilitasyonu ve Đstihdamı Hakkında” 01 Haziran 1983 tarih ve159 sayılı Sözleşmesi malullerin rehabilitasyonu ve istihdamı yönündeülkelere sorumluluk yükleyen bir uluslararası belgedir. 729Ülkemizde de malullere yönelik sosyal hizmet tedbirleri mevzuattadüzenlenmiş ve toplumda malullerin ihtiyacı olduğu sosyalhizmet korumasından faydalanmasını öngören yasal düzenlemeleryapılmıştır. 25 Ağustos 1992 tarihli “Maluliyetin Karşısının Alınması,Malullerin Rehabilitasyonu ve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hakkında”kanun maluliyeti doğuran sebeplerin aradan kaldırmasına, malullerinrehabilitasyonuna toplumsal hayatın bütün alanlarında iştiraketmek için malullerin bütün başka vatandaşlarla birlikte imkânlaralmasına, kendi ferdi yetenek ve isteğine uygun olarak dolgun hayatsürdürmesine gerekli ortamın yaratılması için teminat vermektedir.Nitekim 14. Maddeye göre malullerin devlet tıbbi müesseselerindebütçe vesaiti ile ücretsiz, ihtisaslı tıbbi hizmetten yararlanmak,ücretsiz ilaç almak, sanatoryum hizmetinden yararlanmak gibiolanaklar tanınmıştır. Kanunun 15. Maddesine göre ise malullerineğitim alması ve meslek hazırlığı görmesi için ortamlar yaratılır.Azerbaycan Cumhuriyeti Emek ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Bakanlığının 16 Nisan 1997 tarih ve 7-3 nolu kararı ile tasdik еdilмiş“Tenha Yaşlı Vatandaşlаrа ve Malullere Evlerinde <strong>Sosyal</strong>Hizmet Maişet Hizmetinin Gösterilmesine Dair” Talimatı ilemalullere ve tek yaşayan yaşlı insanlara evde sosyal hizmet yapılmakaideleri belirlenmiştir. Bu hizmete ilaç vasıtaları, zaruri gıda ve729HESENZADE, Seide; Elillerin <strong>Sosyal</strong> Güvenliğinin Uluslar arası HukukiTanzimi, Azerbaycan Respublikasında Devlet Ve Hukuk KuruculuğununAktüel Problemleri, 21 Sayı, Bakü, 2008. s. 279-282; ALIYEV; <strong>Sosyal</strong> Teminat,2008, s. 403339


esas ihtiyaç olan ürünler, yardım almaya, dinlenmenin teşkilinde,gıda kabul edilmesinde ve diğer maişet hizmetlerinin yapılmasındayardım etmek, tıbbi yаrdıм almaya yardım edilmesi ve şahsın sağlıkkurumuna götürülmesine yardımcı olmak, yaşadığı ortamın sıhhiyeve hijyen açısından uygun hale getirmek (daireyi düzenlemek,eşyaları temizlemek ve yumak, yatak ve giyimleri çamaşırhaneyeveya kimyevi temizlemeye götürmek, duş aldırmak gibi) hukukidanışma almasına yardım etmek dahildir. Öncelikli olarak II DünyaSavaşı malulleri, savaşta ölen kişinin ailesi, Çernobil, Karabağ, 20Ocak olayları ile alakalı malul olan tek yaşayan yaşlılara hizmetgösterilir.<strong>Sosyal</strong> hizmet kurumu çalışanı veya bağımsız olarak bufaaliyeti yapan şahıs hizmete edilen şahsın evinde haftada en az 2kere hizmet vermesi gerekir. Eğer ihtiyaç olursa bu süre arttırılır.Yapılan işin kayıtları tutulmakta ve hizmet veren şahsın herfaaliyet günü için o gün için görevini yaptığına ilişkin hizmet alanınimzası aranmaktadır. Bulaşıcı hastalık veya ağır ruhi hastalıklarıolan kişilere evde hizmet yapılmamakta ve yatılı olarak tedaviyealınmamaktadırlar.“Maluliyetin Karşısının Alınması, Malullerin Rehabilitasyonuve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hakkında” kanunun 21 maddesine göremalullerin meslek hazırlığı ve ihtisaslarının arttırılması için ferdiolarak rehabilitasyon programı eğitim müesseselerinde o cümledenistihdam kurumlarının eğitim merkezlerinde ve teşkilatlarındauygulanır.“Maluliyetin Karşısının Alınması, Malullerin Rehabilitasyonuve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hakkında” kanunun 19. Maddesine göre malullerineğitimi orta, orta ihtisas ve yüksek öğrenim eğitimi umumitipli eğitim kurumlarında ve zaruri olduğu hallerde özel eğitimkurumlarında görülecektir. Bu eğitimin temini için şeraitin teminedilmesi amacıyla teknik-meslek okullarının, yüksek okulların veyüksek öğrenim okullarının fakülte ve şubeleri teşkil edilir.Malullerin istihdamı için, onlara iş yerlerinin kurulması, malulçalıştıran müessese, idare ve teşkilatlara mali yardım göstererekindirimler yapılması konusunda hukuki düzenlemeler yapılmıştır.Özellikle malullerin hangi alanlarda ve hangi görevlerde çalışıpçalışmayacağı Azerbaycan Cumhuriyeti Emek ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong>340


<strong>Güvenlik</strong> Bakanlığının 23 Temmuz 1997 tarih ve 26-6 nolu kararı iletasdik edilmiş ve ihtisaslaştırılmış işyerlerinin standartları vemalullerin çalışması yasak olan iş yerleri belirlenmiştir. Özelliklemaluller için oturak çalışmasına olanak tanıyan operatör, programcı,hukukçu, bankacı gibi görevler öngörülmektedir.“Đstihdam Hakkında” Azerbaycan Cumhuriyeti KanunununTatbik Edilmesi Hakkında Cumhurbaşkanının 9 Ağustos 2001 tarihve 549 nolu Fermanının icrasının temin edilmesi hakkında BakanlarKurulunun 27 Ağustos 2001 Tarih ve 154 Nolu Serencamı ilekanunun 17.7. maddesinde öngörülen kota 730 ile muayyen edildiğindenfazla sayıda sosyal korumaya ihtiyacı olan şahısları işletemin eden işverenlerin vergi indirimi kapsamında değerlendirilmesineolanak tanınmıştır.Bakanlar Kurulunun 22 Kasım 2005 tarih 213 nolu kararı iletasdik edilen “<strong>Sosyal</strong> Hizmet <strong>Güvenlik</strong>çe Hususi Đhtiyacı Olan Ve ĐşeDüzelmekte Çetinlik Çeken Vatandaşlar Đçin Kota Tatbik EdilmesiKaidesi” ile malullerin iş yerlerine kota uygulanması kararlaştırılmıştır.Đşe alınacak ihtiyaç sahibi şahıslar yasada düzenlenmiştir.20 yaşına kadar gençler, yetişkinlik yaşını doldurmamışçocuklara bakan tek ve çok çocuklu veliler, malul çocuklara bakankadınlar, emekli yaşına iki yıldan az kalmış şahıslar, maluller,hapishaneden bırakılan vatandaşlar, zorunlu göçkünler, savaşgazileri, şehit aileleri olarak bir sınır belirlenmiştir.Çalışanların sayı 25-50 arası оlаn müesseselerde işçilerinsayısının %5 oranından çok olmamak şartıyla, işçilerin orta yıllıkliste sayısının %3 oranında, malul çalıştıracaktır. Ancak, bir müessesedeiki işyeri var ise birisi maluller için ayrılacaktır. Đşçilerin sayı50-100 arası оlаn müesseselerde işçilerin yıllık orta liste sayının %4oranında çalıştırılacak olup bu oranında en az %2’si maluller içinöngörülmüştür. Đşçilerin sayı 100-den çok оlаn müesseselerde işçilerinortalama yıllık liste sayı %5 olarak belirlenmiş ve bu oranın enaz %2,5 oranı maluller için ayrılacaktır.Kota uygulaması devlet organları, merkezi ve yerli organ-730Kota – (Кvоtа) Đşverenlere sosyal hizmet korumasına ihtiyacı olan ve isbulmakta zorluk çeken şahısları işle temin etmek için işyerlerinde belirlenen işçilerinмiniмuм sayıdır.341


lar, ilim ve yüksek eğitim müesseseleri, işçilerinin orta yıllık listesayı 25’den az olan müesseseler, ordu kurumları, yargı, polis,milli tehlikesizlik, savcılık organlarına tabi devlet bütçesindenfinanse edilen bölümler, ceza çekme müesseseler ve tecrit evlerigibi yerlere uygulanmamaktadır.Devletin malullerin istihdamın temin edilmesi alanında tedbirleralmaktadır. Cumhurbaşkanın 26 Ekim 2005 tarihli Serencamıile “Azerbaycan Cumhuriyetinin 2006-2015 Tarihleri Đçin ĐstihdamStratejisi” ile sosyal hizmete ihtiyacı olan şahısların o cümledenmalulleri işle temin etmek amacıyla sosyal strateji belirlenmiştir.Projede mevzuatta belirlenmiş kaidede kotalar üzere iş yerlerininbelirlenmesi ve bu yönde işverenlerin heveslendirilmesi, kotalarauymayan işverenlerin yasalar gereğince zorlayıcı tedbirler ve cezalaruygulanması, istihdama ihtiyacı olan şahısların işe alınması içinişverenleri heveslendirme yönünde yasalarda değişiklik yapılmasıöngörülmüştür.“Maluliyetin Karşısının Alınması, Malullerin Rehabilitasyonuve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hakkında” 25 Ağustos 1992 tarihli kanunun 40.ve 42. mаddelerinde malullerin tеkniki, nakliye, prоtеz ve digerrеаbilitаsiyа vasıtaları ile temin оlunması düzenlenmiştir. Bu araçve gereçlerin temini için ise, Bakanlar Kurulunun 08 Temmuz 2002tarih ve 103 nolu kararıyla “Đkinci Dünya Savaşı ĐştirakçilarınınProtez-Ortopedik Malzemeleri, Malullerin Olaganüstü Hallarde ĐnsаnlаrınKurtarılması ve Tıbbi Yаrdım Gösterilmesinde ĐştirакEderek Ziyan Çekmiş Vatandaşların Protez-Ortopedi Araçları,Malul Koltuk Arabaları, Teknik Ve Başka Rehabilitasyon VasıtalarıĐle Temin Edilmesi Kaideleri” tespit edilmiştir.Bakanlar Kurulunun 05 Ağustos 1993 tarihli 433 saylı kararıile tasdik еdilmiş “Özel Otonakliye Аlmа Đçin Tıbbi GösterişleriОlаn Malullerin Araba Ve Моtоrlu Аrаbа Đle Temin ЕdilmesiKaideleri Hakkında” talimаtı ile belirli gurupa ait olan malulleresırayla araba verilir. Karabağın Dağlık hissesinde ve Ermenistansınır illerinde ülke topraklarının ermeni işgalçilerinden korunmasızamanı malul olmuş şahıslar, 1990 tarihinde Bakü şehrinde ve diğeryerlerde gerçekleşmiş facialı 20 Ocak olayları zamanı malul olaninsanlar, Çernobil kaza neticelerinin ortadan kaldırılmasında malulolan şahıslar, 2. Dünya savaşı malulleri ve onlara eş değerlendirilen342


şahıslar bu kapsamda değerlendirilir. Araba her hangi bir şartkoşulmadan malule teslim edilir. Maluller otomobili satma hakkınaveya bağışlama yetkisine sahip değiller. Malullerle birlikte yaşayanaile ferdi arabayı kullanabilmektedir.3- Yaşlılara a Yönelik <strong>Sosyal</strong> HizmetNüfusun yaşlanması, 21. yüzyılda ön plana çıkan en önemlidemografik olgulardan biri gibi gelişmektedir. Dünyada insanlardaha uzun yaşamakta, doğum oranları azalmakta ve dolayısıylayaşlı nüfus sayısal ve oransal olarak artmakta, nüfus yaşlanması,sağlıktan sosyal güvenliğe, çevre ile ilgili konulardan eğitime, işolanaklarına, sosyal-kültürel faaliyetlere ve aile hayatına kadartoplumun bütün yönlerini etkilemektedir.Toplumda yaşlı denilince; bakıma muhtaç, yürüme güçlükleriolan, değişime kapalı, mutsuz, yalnız ve sosyal ilişkilerizayıflamış bireyler akla gelmekte ve tecrübe ve bilgelik gibi yaşlılığınolumlu yönleri göz ardı edilerek sürekli yaşlılık ile ilgili olumsuzluklaravurgu yapılmaktadır. Aktif ve sağlıklı yaşlılık sürecigeçiren çok sayıda yaşlı değerlendirme dışı tutulmaktadır. Yaşamsüresinin uzunluğu, biyolojik ve zihinsel sağlık, bilişsel yeterlilik,sosyal yeterlilik ve üretkenlik, kişisel kontrol ve yaşamdan zevkalma başarılı yaşlanmanın en temel göstergeleridir. Bireylerinbaşarılı bir biçimde yaşlanması yalnızca bireysel özellikleriyle değil,toplumsal açıdan kendilerine sağlanacak psikoloji-sosyal, ekonomikve fizyolojik yöndeki destek hizmetleriyle de yakından ilişkilidir. 731Uluslararası belgelerle yaşlıların toplumda durumunu vegeleceğini belirleyen düzenlemeler yapılmış ve ilkeler belirlenmiştir.Đlk defa 1982 yılında Viyana’da yaşlanma ile ilgili politikalarıbelirlemek için 1. Yaşlılık Asamblesi düzenlenmiş, asamblede kabuledilen “Viyana Uluslararası Yaşlanma Eylem Planı” aynı BirleşmişMilletler Genel Kurulu tarafından da onaylanmış ve bağımsızyaşam, katılımcılık, bakım, onurlu yaşam ve kendini gerçekleştirmegibi beş başlıkta özetlenebilecek öneriler sunulmuştur. 732731Devlet Planlama Teşkilatı Türkiye’de Yaşlıların Durumu ve Yaşlanma UlusalEylem Planı, <strong>Sosyal</strong> Sektörler ve Koordinasyon Genel Müdürlüğü, Yayın No:2741, Ankara, 2007, s. 1732DPT, a.g.e. s. 16343


1991 tarihli “Birleşmiş Milletler Yaşlı Đnsan Đlkeleri” birçokuluslararası belgelere temel kaynak teşkil etmektedir. ÖrneğinAvrupa Birliği’nde yaşlıların sosyal hakları açısından atılan birdiğer önemli adım ise, 1989 yılında kabul edilen “Avrupa <strong>Sosyal</strong>Şartı”dır. Birçok konuda yenilikler getiren bu metinle AvrupaTopluluğu, sınırları dâhilinde yaşayan yaşlılara emeklilikten sonradüzenli bir yaşam standardına sahip olma hakkını tanımıştır. 7331991 tarihli “Birleşmiş Milletler Yaşlı Đnsan Đlkeleri”ni esasalan “Avrupa <strong>Sosyal</strong> Sözleşmesi” 23. Maddesi; “Yaşlı haklarınınkorunması ve yaşlıların sosyal güvenlik sistemleri içerisinde entegreedilmesi için üye devletler dolaylı ve dolaysız olarak, kamu veya özelkurumlar aracılığı ile gerekli tedbirleri alınması, yaşlıların toplumunbir parçası olarak kalmalarını sağlanması, yaşlıların hayatlarınıngeri kalanlarını istedikleri gibi seçmelerini, istedikleri gibiaileleri ile beraber bağımsız, özgür bir yaşam isteklerini yerinegetirmek, yardım kurumlarında kalmaları durumunda yaşlılarınözel hayatlarına gerekli hassasiyet ve özenin gösterilmesini sağlamak”şeklinde düzenlenmiştir. 734Ayrıca, yaşlanma konusuna daha fazla dikkat çekmekamacıyla Birleşmiş Milletler tarafından 1999 yılı Yaşlılar Yılı olarakilan edilmiş, 8-12 Nisan 2002 tarihinde Madrid’de düzenlenen, yaşlınüfusun yaşam kalitesinin iyileştirilmesi, toplumsal entegrasyonlarınınsağlanması, geçim ve sağlık problemlerinin çözümlenmesi vetüm yaş gruplarını kapsayan politikaların oluşturulması yönündehazırlanan “Yaşlanma Uluslararası Eylem Planı” sunulmuştur. 735Ülkemizde yaşayan yaşlı kesim (ahıl) sosyal hizmete muhtaçkaldıkları için devlet tarafından sosyal koruma kapsamındatedbirler almakta ve sosyal ihtiyaçlarının karşılanması için hemmevzuat hem de uygulama açısından çalışmalar yapılmaktadır. Butedbirlerden biri sosyal hizmet korumasıdır. “Аhıllаrа <strong>Sosyal</strong> HizmetHakkında” 22 Haziran 2001 tarihli kanunda ahıl olarak adlandırılankesimin tanımı belirlenmiştir. Yasaya göre 70 yaşını doldurmuş733OĞUŞGĐL; Avrupa Birliği, s. 82; ARI; Kadir, Avrupa <strong>Sosyal</strong> Politikası ve <strong>Sosyal</strong>Haklar, Toplumsal Katılım ve Gelişim Vakfı, Bay Matbaa Baskı Teknolojileri,Đstanbul, 2006, s. 34734ARI; Avrupa <strong>Sosyal</strong> Politikası ve <strong>Sosyal</strong> Haklar, s. 34735DPT, Yaşlıların Durumu, s. VII344


Azerbaycan Cumhuriyeti vatandaşı, o cümleden AzerbaycanCumhuriyetinde sürekli yaşayan ecnebi ve vatandaşlığı olmayanşahıs anlaşılmaktadır.17 Nisan 2006 tarihli serencamla tasdik edilen “Yaşlı (Ahıl)Vatandaşların <strong>Sosyal</strong> Müdafisinin Güçlendirilmesi Üzere DevletProgramı”, yaşlıların sosyal korumasının genişlendirilmesi amacıyladaha geniş bir çember belirlenmiştir. Bu devlet programına göreyaşlı vatandaşların sosyal güvenlik alanında haklarının arttırılması,onların toplumun sosyal iktisadi ve siyasi hayatta iştirakininsağlanması için plan ve öneriler yapılmıştır. Ayrıca sosyal kültüreltaleplerinin ödenilmesi, yaşlı vatandaşların sağlığının korunması,yaşlılık sorunlarının çözümü yönünde devlet, toplum ve özel sektörlesıkı işbirliği yapmanın gerekliliği vurgulanmıştır. ayrıca, yaşlılarınsosyal koruması yönünde ilmi esasların güçlendirilmesi konuları daprogramda yer almıştır.’’Аhıllаrа <strong>Sosyal</strong> Hizmet Hakkında’’ kanununa göre yаşlılаrve çalışma gücü olmayan şahıslar sosyal hizmet güvenlik мerкezleri,devlet, belediye, özel sosyal hizmet müesseseleri ve sosyal hizmetalanında uzman olan şahıslar tarafından yapılan sosyal hizmetlerdenyararlanma hakkına sahipler. Kanunla hizmet gösterilenşahısların çalışma ve ahalinin sosyal güvenlik bakanlığının belirlediğisosyal hizmet müessesesini ve sosyal hizmet türünü seçme,tercih etme hakları vardır. Müesseselerde sıhhi-hijyen ortamı bulunmasını,müessese çalışanları tarafından şeref ve liyakatlerine saygıve hümanizm ölçüsünde ilişkinin korunması, dini ayinlerini yerinegetirilmesine olanak tanınmasını talep edebilecekler. <strong>Sosyal</strong> hizmetkaideleri ve yaşlıların hak ve vazifeleri hakkında bilgi almak,kitlesel iletişim araçları ile temin olunmak, sosyal hizmeti kabul veret etme, şahsi nitelikli bilgilerin gizli tutulmasını talep etmeonların en doğal hakları niteliğindedir. Aynı zamanda sosyalhizmetten yararlanan yaşlılar için de bazı kurallar belirlenmiştir.Onlar sosyal hizmeti yardımını evlerinde aldıkları taktirde, hizmetinyapılabilmesi için ortam sağlayacak, çalışanların faaliyetlerineyersiz müdahalede bulunmayacak, çalışanın şeref ve liyakatinesaygı gösterecektir. Hizmet ücretli ise ücreti ödeme, eğer yatılı345


tedavi müessesinde tedavi alıyorsa bu sürece iç kuralları ihlaletmeme şeklinde sorumlulukları vardır. 736Kanunda yaşlılara özel sosyal hizmet tesislerinin kurulmasıöngörülmüştür. Bu tesislerin kurulması toplumun yaşlı kesimlerineyönelik verilecek hizmetlerin kalitesini arttıracağı, sorunlarınıortadan kaldıracağı vurgulanmış, ancak bu güne kadar bu yöndeçalışmaların olmaması eleştirilmiştir. 737 Ancak unutmamak gerekirki, risk grubunda olan ihtiyaç içinde yaşayan yaşlıların sorunlarınınçözülmesi için özel tesislerin her hangi bir yararı olmayacaktır.Ekonomik refah düzeyi ülkede yükseldikçe bu tür tesis ve işletmelerde ihtiyaca binaen faaliyete başlayacaktır.Emek ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Bakanlığının 16 Nisan1997 tarih ve 7-3 nolu kararı ile tasdik еdilмiş “Tenha YaşlıVatandaşlаrа ve Malullere Evlerinde <strong>Sosyal</strong> Hizmet Maişet HizmetininGösterilmesine Dair” Talimatı ile malullere ve tek yaşayan yaşlıinsanlara evde sosyal hizmet kaideleri belirlenmiştir.Tenha yaşlı şahıslara ilaç vasıtaları, zaruri gıda ve esasihtiyaç olan ürünler, almaya yardım, dinlenmenin teşkilinde gıdakabul edilmesinde ve diğer maişet hizmetlerinin yapılmasındayardım etmek, tıbbi yаrdıм almaya yardım edilmesi ve şahsıngerektiğinde sağlık kurumuna götürülmesi öngörülmüştür. Onlarınyaşadığı ortamın sıhhiye ve hijyen açısından uygun hale getirmek(daireyi düzenlemek, eşyaları temizlemek ve yıkamak, yatak vegiyimleri çamaşırhaneye veya kuru temizlemeye götürmek, duşaldırmak gibi) hukuki danışma almasına yardım edilmektedir.4- Kaçkınlar Ve Zorunlu Göçkünlere Yönelik <strong>Sosyal</strong>HizmetlerÜlkemizde en önemli sorunlardan biri de kaçkınlar vegöçkünlere ilişkin sosyal ve toplumsal sorunlardır. 21 Mayıs 1999tarih ve 668 sayılı Azerbaycan Cumhuriyeti kanunu bu şahıslarınstatüsünü belirlemiş ve tanımlarını düzenlemiştir. “Kaçkınların Ve736HАCIYЕVА, Мelаhet; <strong>Sosyal</strong> Hizmet Hukukunun Anlayışı Ve Mazmunu,Kanun Dergisi, No: 7, Bakü, 2007, s. 58737ALIYEV, Mayis; Vatandaşların <strong>Sosyal</strong> Hizmet Hukukunun Siyasi Ve ĐktisadiTeminatları, s. 147346


Mecburi Göçkünlerin (ülke dâhilinde göçürülmüş şahısların)Statüsü Hakkında” Kanuna göre kaçkın- “Azerbaycan vatandaşıolmayıp, ırkına, milliyetine, dini itikadına, muayyen sosyal grubamensupluğuna ve ya siyasi görüşüne göre takiplere maruz olmakiçin tam esaslı ihtiyat yüzünden vatandaşı olduğu ülkeden kenardakalan ve aynı ihtiyat yüzünden hemen ülkenin himayesindenistifade ede bilmeyen ve ya istifade etmek istemeyen veya muayyenvatandaşlığı olmayıp benzer haller neticesinde evvel adeta yaşadığıülkeden dışarıda kalan, ihtiyat yüzünden geri dönemeyen ve yadönmek istemeyen şahıslardır.” Mecburi göçkün (ülke dâhilindegöçürülmüş şahıs)-“Azerbaycan arazisinde askeri tecavüz, doğalafetler, teknoloji felaket neticesinde daimi yaşayış yerini terk etmeyemecbur olarak başka yere göçürülmüş şahıslardır”.Yasaya göre bu şahıslar en fazla üç ay müddetinde ilgili icraorganının belirlediği kaidede, iş ve ya yaşayış yeri edinene kadarözel ayrılmış yerlerde oturmaya tabi tutulur. Yaşlılar, çocuklar,maluller, az gelirli ve aile reisini yitirmiş şahıslar geçici yaşayış yerindeve hastanelerde ilaç ve tıbbi yardımı almak, çocukların okulöncesi eğitim kurumlarında, yetişkinler ve gençler ilgili eğitimkurumlarında eğitim almak haklarına sahiptirler. Onlar ücret ödemedengeçici yaşayış yerine gidebilecek, eşya götürebilecektir.Ayrıca devlet tarafından yardımlar sağlanacağı ve tenha yaşayanemeklilerin ve malullerin ilgili sosyal hizmet kurumlarına yerleştirilmesigibi birçok haklar kanunda düzenlenmiştir. 73821 Mayıs 1999 Tarih ve 669 Sayılı “Mecburi Göçkünlerin VeOnlara Eşit Tutulan Şahısların <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Hakkında”Azerbaycan Cumhuriyeti kanunu yürürlüğe girdi. Mecburi göçkünlerinve onlara eş tutulan şahısların meskûnlaştırılması, sosyalgüvenlik tedbirlerini ve geçici yaşayış alanı ile temin edilmesi,istihdamının teminin, sosyal, sağlık hizmetleri, eğitim, nakliye vekommunal giderlerde indirim ve vergi indirimleri öngörülmüştür.Kaçkınların ve Zorunlu Göçkünlerin Đşleri Üzere DevletKomitesi kurulmuş ve 1 Şubat 2005 tarih ve 187 sayılı738Azerbaycan Cumhuriyetinin Kaçkınların ve Mecburi Göçkünlerin Đşleri ÜzereDevlet Komitesinin bilgilerine göre 2009 yılı sonuna kadar kaçkın ve mecburigöçkünlerin sosyal problemlerinin halli için 2,9 milyar dolar harcanmıştır.347


Cumhurbaşkanı Fermanı ile komitenin Tüzüğü tasdik edilmiştir.Komite kaçkın ve mecburi göçkünlerin yerleştirilmesi ve meskûnlaştırılması,sosyal güvenliği, işgalden kurtarılmış alanlarda onlarınsosyal, daire-maişet şeraitinin iyileştirilmesi, istihdamın arttırılması,yoksulluğun azaltılması, sosyal problemlerin ortadankaldırılmasını üstlenmiştir. Ayrıca, belirli dönemlerinde rehabilitasyonve reintegrasyon tedbirleri uygulamakta ve onlara yönelikdeğişik projeler düzenlenmesi kurumun görevi arasındadır.Ülkede mecburu göçkünlerin sayının yüksek olması onlarayönelik yeni yasal düzenlemelerin hazırlanmasını zorunlu kılmıştır.Bakanlar Kurulunun 06 Kasım 2004 tarihli “Tarım Đle UğraşmakĐçin Mecburi Göçkünlere Kredilerin Verilmesi Gaydalarının VeŞartlarının Tasdik Edilmesi Hakkında” Kararı ile yeni kasabalardabirçok işyerlerinin açılması ve tarımla ilgili küçük kredilerinverilmesi sağlanmıştır. Bakanlar Kurulunun 09 Nisan 2009 Tarih ve60 nolu “Bütçeden Maliyeleştirilen Müesseselerde, TeşkilatlardaÇalışmış, Kendilerinden kaynaklanmayan Sebeplerle Đş YerindenMahrum Olmuş Ve Đşle Temin Olunmamış Mecburi Göçkünlerin<strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Üzere Đlave Tedbirler Hakkında Kararı” veCumhurbaşkanın 02 Eylül 2009 tarihli Serencamı ile tasdik edilen“Kaçkınların Ve Mecburi Göçkünlerin Yaşayış Şeraitinin Đyileştirilmesi,Đstihdamının Arttırılması Üzere Devlet Programı” bu yöndedüzenlenen önemli belgelerdir. Cumhurbaşkanının 17 Şubat 2010tarihli “Mecburi Göçkün Ailelerinin Menzil-Maişet Şeraitinin ĐyileştirilmesineDair Đlave Tedbirler Hakkında” Serencamı göçkünlereçok katlı binaların yapılarak konut ihtiyaçlarının çözümünüöngörmüştür.Azerbaycan Cumhuriyetinin Kaçkınların ve Mecburi GöçkünlerinĐşleri üzere Devlet Komitesinin bilgilerine göre Azerbaycanarazisinde 292.771 çalışma gücüne sahip göçkünden 15.597 şahısişsizdir. 739 2001-2008 yılları 277.174 şahıs kaçkın ve mecburi göçkünişle temin olunmuş, 2467 şahıs işsizlik statüsü almış, 932 şahısücreti ödenilen toplumsal çalışmalara celp edilmiş, 1116 şahısmeslek hazırlık kurslarına gönderimli ve 5099 aileye unvanlı sosyal7392010 yılı istatistik verilere göre ülke nüfusu 9.000.000.’ ulaşmıştır. Karabağsavaşı nedeniyle yaşadıkları yerlerden zorla uzaklaştırılan nüfus sayısı1.000.000 civarında idi.348


yardım yapılmıştır. 2009 yılı 1747 şahıs Emek ve Ahalinin <strong>Sosyal</strong>Müdafisi Nazirliyi ve onun bölümleri ile karşılıklı faaliyet neticesindeişle temin olunmuş, 563 şahsa işsiz statüsü verilmiş, 680şahsa işsizlik muaveneti verilmiştir. Mecburi göçkünlere geçiciistifade üçün devlet ve belediye ihtiyat fonlarından 60.000 hektartoprak arazisi ayrılmış, 47.000 mecburi göçkünü kapsayacak 760tarım birliği (Fermer Birlikler) kurulmuştur.SONUÇĐnsanların yarınlarını garanti altına almak ve gelecektekarşılaşacakları risklerin sonuçlarından korunmak içgüdüsü sosyalgüvenlik fikrini ortaya çıkarmıştır. Hastalık, kaza, işsizlik, yaşlılık,ölüm ve diğer birçok risklerin doğuracağı olumsuz sonuçlara karşıönlem alınması için çeşitli fikirler ileri sürülmüştür. Neticede,insanın normal yaşamını sürdürmeye garanti veren bir paylaşımsistemi yapılandırılmıştır.<strong>Sosyal</strong> güvenliği vatandaşların yasalar çerçevesinde primli veprimsiz rejimlerle toplumsal ilişkilerin bütünü ve devletin sosyalsiyaseti olarak ifade etmek mümkündür. Zamanla ülkeler çapındainsanların sosyal risklere karşı korunmasını sağlamak için sosyalgüvenlik alanına müdahaleler artmıştır. Neticede çalışmamızda daincelemiş olduğumuz, günümüz dünyasında gelişmiş sosyal güvenliksistemleri ortaya çıkmıştır. Özellikle gelişmiş ülkelerde sosyalgüvenlik alanında kazanılmış olan tecrübe ve gelişmeler diğerülkelerin sisteminin yapılanmasında yol göstermektedir.Küreselleşme sürecinin de ortaya çıkarmış olduğu olgular veekonomik krizler günümüzde sosyal güvenlik kavramının öneminidaha da artırmıştır. Bu nedenle, zaman içindeki gelişmeler ve yeniihtiyaçlar karşısında yeniden yapılanmaya gidilmesi gerektiği süreklitartışmalara konu olmuştur. <strong>Sosyal</strong> güvenliğin ülke bütçeleriüzerindeki yükü ve işverenlerce ödenene prim oranı eleştirilmekte,349


maliyetleri artırdığı, verimliliği düşürdüğü ve küresel rekabeti zayıflattığısöylenmektedir. Ayrıca sosyal güvenlik sistemlerinde baş gösterenfinansman krizi, sistemlerin meşruiyetini tartışmaya açmıştır.Azerbaycan’da, Sovyet rejiminin çöküşünden sonra sosyalgüvenlik alanında sıkıntılı bir dönem yaşanmıştır. Ülkenin savaşhalinde olmasının da etkisiyle yoksulluk oranında artış yaşanmış vesosyal sistemin neredeyse tamamı çökmüştür. Sorunların atlatılmasıiçin, miras kalmış eski sosyal güvenlik sisteminde reformlarkaçınılmaz olmuştur. Değişimi gerekliliği üç temel faktör dayandırılmıştır.Genel olarak nüfus sayısının ve aynı zamanda çalışmayanlarınçalışanların sayına oranındaki artışlar birinci faktördür.Đktisadi ve sosyal sebeplerle aile ilişkilerinin yozlaşması, yaşlılarınve diğer sosyal risk gruplarının sorunları ikinci faktör olarakdeğerlendirilmektedir. Üçüncü olarak ise, küresel iktisadi gelişmelerve insan kaynaklarında yaşanan değişimlerin sosyal güvenliksistemini etkisi altına alması gerekçe gösterilmektedir. Ayrıca,eğitim, sağlık, konut, işsizlik ve diğer sosyo-politik sorunlar yenisosyal siyasetin üretilmesi gerekliliğini ortaya çıkarmıştır.18 Ekim 1991 tarihinde bağımsızlık kazanıldıktan sonra yeniyasalar yürürlüğe girmiştir. Ülkede sosyal alanda yaşanan karmaşıklığaçözüm üretilmeye çalışılmıştır. 2001 yılından itibaren ise,sosyal güvenlik alanında geniş reformlar yapılması ve değişendünya düzenine de uygun olmak üzere projeler hazırlanmıştır. 17Temmuz 2001 yılında Cumhurbaşkanı tarafından imzalanan“Azerbaycan Cumhuriyetinde Emeklilik Sistemi Reformu Konsepti”’nideğişim sürecinin başlangıcı olarak değerlendirmekmümkündür.<strong>Sosyal</strong> güvenlik reformlarını gerçekleştiren diğer ülkelerdegeniş boyutta sürdürülen reform tartışmaları ülkemizde yaşanmamıştır.Hem yoksulluk, hem de sosyal güvenlik sisteminde var olankarmaşık bir yapıdan yeni kurumsallaşmaya gidilmesi ve sosyalsorunların çözülme beklentileri, sosyal güvenlik tartışmalarını safdışı bırakmıştır. Neticede, Azerbaycan’da Dünya Bankası, IMF vediğer uluslararası sermaye kurumlarının Doğu Bloku ve diğergelişmekte olan ülkelerde uyguladıkları neo-liberal politikalarınuygulanmasına elverişli bir ortamın bulunduğunu söyleyebiliriz.<strong>Sosyal</strong> güvenlik sistemlerinin özelleştirilmesi, finansal kaynakların350


özel sermayeye devredilmesi, fonların daraltılması ve bireysel özelemeklilik sistemlerine verdikleri destekle bu kurumlar sosyalpolitikaların tarafı haline gelmişlerdir.1999-2001 yılları Ahalinin Emek ve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Bakanlığı Dünya Bankası ile birlikte "Azerbaycan’da Emeklilik ve<strong>Sosyal</strong> Yardım Islahatı” projesini gerçekleştirmiş ve projede üçayaklıemeklilik sisteminin kurulması kararlaştırılmıştır. 2005 yılında iseDünya Bankası ile birlikte “Emeklilik ve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Projesi”imzalanmış ve 2006 yılından itibaren ise unvanlı sosyal yardımprojesinin gerçekleştirilmesi öngörülmüştür. Projenin gerçekleştirilmesiiçin lazım olan 5,3 milyon Amerikan dolarının 300 binAmerikan doları Birleşmiş Milletler Đnkişaf Programı, 3,5 milyondolarlı ise Dünya Bankasının vermiş olduğu kredi ile maliyeleştirilmiştir.Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası başlangıçtadayanışma modelini sağlamlaştırılması düşüncesini destekleseler desonraki aşamada fon sistemine geçilmesini istemişlerdir.17 Temmuz 2001 tarihli Cumhurbaşkanlığı Emri ile“Azerbaycan Cumhuriyeti’nde Emeklilik Sistemi Reformu Konsepsiyası”kabul edilmiştir. Söz konusu Konsepsiya sosyal güvenlik alanındayapmış olduğu değişim açısından önemlidir. Konsepsiyada,özellikle ülkede primli rejimden faydalanmanın daha sistemli birşekilde yürümesi için faaliyetlerin tek kurumda birleştirilmesiöngörülmüştür. <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Kurumu sigorta primlerinin toplanması,bireysel kayıt sisteminin oluşturulmasını, sigorta dallarınagöre ödemelerin tayini ve ödenilmesi görevlerini üstlenecektir.Ayrıca, gelir ve giderler dikkate alınarak ileride daha sağlıklıkararlar alınması ve değişiklikler yapılması için istatistik bilgilerintoplanmasını sağlayacaktır.27 Kasım 2001 tarihli “Devlet <strong>Sosyal</strong> Sigorta SistemindeBireysel Kayıt Hakkında” Kanun reform sürecinde ilk adımdır.Çalışanların sosyal sigorta primlerinin ödenmesi açısından kayıtaltına alınmasını amaçlayan yasa sistemin işleyişi açısından önemlibir değişikliktir. Yasa özelleştirme kapsamında devlet müesseselerininözel mülkiyete devri ve özel mülkiyete ait yeni işyerlerininaçılması ile çalışanların kayıt altına alınması, sigorta girişlerinintakibi açısından sorunları ortadan kaldıracaktır. Yeni yasa sigorta351


girişlerinin takibi, sosyal sigorta primlerinin yatırılması ve bu yöndediğer sorunları çözülmesini sağlayacaktır.04 Ağustos 2003 tarihli 908 numaralı Cumhurbaşkanın“Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet Sigorta Ödemeleri SistemininGeliştirilmesi Tedbirleri Hakkında” emri ile Emek ve AhalininEmek ve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Bakanlığı’nın yürüttüğü görevlerin birkısmı Devlet <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Fonuna devir edilmiştir. Amaç, devletsosyal sigortası ve çalışanların sigorta kaydı altına alınmasıaçısından yönetimi tek kurumda birleştirmek ve Reform Konseptindeamaçlanan primli sistemin tek çatı altında yapılandırılmak idi.Ayrıca ordu mensupları ve hususi rütbeli şahıslar <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong>Fonunun kapsamına alınmıştır.Sürecin devamı olarak, sosyal sigorta ve sosyal yardım,sistemlerinin birbirinden ayrılması yasal zeminde gerçekleştirildi.07 Şubat 2006 tarihinde yürürlüğe giren “Emeklilik HakkındaKanun” ve “<strong>Sosyal</strong> Muavenetler Hakkında Kanun” yürürlüğe girmesiile süreç tamamlamış oldu. Uzun vadeli sigorta türleri kapsamındayaşlılık, maluliyet ve ölüm sigortalarından yararlanacak kişiler“Emeklilik Hakkında Kanun” kapsamına alınmıştır. “<strong>Sosyal</strong> MuavenetlerHakkında Kanun” ise hem kısa vadeli sigorta türleri, hem dedevlet bütçesinden karşılanacak sosyal yardımları düzenlenmiştir.Aslında, “<strong>Sosyal</strong> Muavenetler Hakkında Kanun”un hem primli hemde primsiz rejimi bir arada düzenlemesi karmaşıklığa yol açmaktadır.Bu nedenle <strong>Sosyal</strong> Güvelik Fonu tarafından gerçekleştirilecekprimli rejime ait konuların ayrı yasada yer alması doğru olacaktır.Ahalinin Emek ve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Bakanlığının yetkili olduğu vebütçeden karşılanacak primsiz rejime ait düzenlemelerin ise ayrı biryasayla düzenlenmesi karmaşıklığı ortadan kaldıracaktır.Emeklilik sisteminin geliştirilmesinde, Doğu Avrupa ülkelerindenMacaristan ve Polonya gibi ülkelerin deneyimleri dikkatealınarak, yeni model arayışına gidildiğini söylemek mümkündür. Buülkelerde iki ayak veya üçayaklı olarak sosyal güvenlik sistemigeliştirilmiştir. Birinci ayakta sembolik olarak dağıtım sistemi,ikinci ayakta fon sistemi, üçüncü ayakta ise özel sigorta modelininprensipleri uygulanmıştır.352


Ülkemizde uygulanacak emeklilik sisteminde başlangıçtaprimli emeklilik, sosyal emeklilik ve gayri-resmi emeklilik sistemiöngörülse de daha sonra bu amaçtan vazgeçilmiş, sosyal emeklilikkapsamında düşünülen kesim sosyal yardım grubuna dahil edilmiştir.“Emeklilik Ödemeleri Hakkında Kanun” ile yeni finansalyöntem olan yığım (fon) sisteminin tatbiki başlanmıştır. Kanunagöre emekliliğin finansmanı üç hisseden: bütçe, sigorta ve yığım(fon) hisselerinden ibarettir.Emekliliğin bütçe hissesi, emeklilik finansmanının temelhissesi olmakla birlikte, aynı zamanda emeklilerin sosyal güvenliğinindevlet garantisidir. Emekli aylıkların hesaplanmasında finansmanınbirinci ayağı bütçe hissesi kesin bir rakamla belirlenerekdevlet bütçesinden karşılanmaktadır. Ekonomik şartlar dikkatealınarak belirli dönemlerle bu hisse yükseltilebilecektir.Emekliliğin sigorta hissesi, emeklilik finansmanının ikincihissesidir. Sigorta hissesi, sigorta olunan şahıslar için ödenilen ve gelecekte emeklilikhakkının sigorta hissesinin hesap edilmesi için primlerin toplandığı alt hesaptır. <strong>Sosyal</strong><strong>Güvenlik</strong> Fonu nezdinde sigortalıya açılacak bireysel hesabın sigortahissesi olarak adlan-dırılan alt hesapta kayda alınmaktadır. Sigortahissesi emekliliğin ikinci ayağı olarak bireysel hesabın sigorta hissesinde toplanan meblağınemeklilik yaşı aylarının sayına oranı şeklinde hesaplanan miktardır. Bireysel hesabınsigorta hissesinde kayda alınmış emeklilik kapitalinin beklenilenemeklilik ödenişi aylarının sayına oranı şeklinde hesaplanır.Yığım hissesi ve ya diğer adıyla fon hissesi olarak adlan-dırılan miktar, bireyselhesapta toplanan finansmandır. Finansma-nın emeklilik yaşı aylarının sayına oranı şeklindehesaplanır. Sigortalılar tarafından ödenilmiş ve emekliliğin yığımhissesinin hesaplanması için dikkate alınan zorunlu devlet sosyalsigorta primleri ve bu primlerin değerlendirilmesinden elde edilengelirlerin toplandığı alt hesaptır. Emek pensiyasının fon hissesiemeklilik finansmanının üçüncü ayağı olup, ferdi hesapta reelolarak toplanan finansmana göre belirlenir.Devlet bütçesinden karşılanacak sosyal yardım türleri“<strong>Sosyal</strong> Muavenetler Hakkında Kanun”da düzenlenmiştir. Toplumunsosyal risk grubu kapsamında bulunan değerlendirilen kesimineyasa kapsamında sosyal yardım verilmektedir. Ayrıca, 25Ekim 2005 tarihli “Unvanlı Devlet <strong>Sosyal</strong> Yardımı Hakkında” kanunile nüfusun farklı gruplarına değil, ailelerin gelirleri ve asgari353


yaşam düzeyleri arasındaki farka göre sosyal yardıma ihtiyacıolanlara yardımlar yapılmaktadır. Kanuna göre ihtiyaç sahibi ailelertespit edilir veya ihtiyaca binaen yardım yapma prensibini göresosyal yardım yapılır. Kanunun temel prensibi, sosyal yardımlarınbu şekilde direk unvanına ulaştırılacaktır. Hedefe yönelik uygulamaolan unvanlı yardımla yoksul kesimin sosyal korunmasının sağlanmasıdevletin temel düşüncesidir. Yasa unvanlı devlet sosyal yardımınınamaç ve prensiplerini, hukuki dayanaklarını ve diğer ilişkileritanzim etmektedir.18 Şubat 1997 tarihli “<strong>Sosyal</strong> Sigorta Hakkında Kanun”sosyal sigorta alanında münasebetleri tanzim etmekte, sosyalsigortanın hukuki, iktisadi ve teşkilatı esaslarını belirlemektedir.Kanun sosyal risklerin ortaya çıktığı durumlarda sigortalınınyararlanacağı halleri saymıştır. Kanunda uzun vadeli veya kısavadeli sigorta ayrımı yapılmadan yaşlılık, ölüm, maluliyet, çalışmagücünün geçici kaybı, hamileliğe ve doğum sigortası, çocuk doğumusigortası, defin sigortası, tedavi-dinlenme evleri ve işsizlik olaraksigorta türleri sayılmıştır. Ancak bazı riskler vardır ki, Anayasadaveya ülkemizin onayladığı uluslararası anlaşmalarda yer almasınarağmen, kanunda düzenlenmemiştir. Anayasasının 41. Maddesindeherkesin tıbbi yardım hakkı olduğu belirlenmiş olması halde sağlıksigortası kanunda yer almamaktadır. Her ne kadar “çalışmagücünün geçici kaybı” ismi altında belirlenen hastalık hallerindenakit yardım verilmesi yasal olarak uygulansa da, vatandaşlarınsosyal sigorta kapsamında tedavisi yapılmamaktadır. Diğer birhusus ise yoksulluktur ki, özellikle kanunda yer alması gerektiğidoktrinde savunulmaktadır. 06 Ocak 2004 yılında onaylananAvrupa <strong>Sosyal</strong> Şartının 30. Maddesinde her bir şahsın yoksulluk vesosyal dışlanmadan korunma hakkı maddesine değinerek, yoksulluksigortası adı altında yeni bir sigorta türünün kanuna eklenmesiteklif edilmiştir.Eleştirilecek bir başka husus “Đş Kazası Ve Meslek Hastalıkları”nailişkindir. “Đş Kazası Ve Meslek Hastalıkları” sigorta kolu“<strong>Sosyal</strong> Sigortalar Hakkında Kanun” da yer almamıştır. Çalışmahayatında çalışanların karşılaşacağı sorunlar açısından bu sigortatürü önem taşımaktadır. Đş kazası ve meslek hastalığı sigortası ĐşHukuku kapsamında uygulanmakta ve sosyal sigortalar hukukunadâhil edilmemektedir. 2010 yılına kadar uygulamada riskin gerçek-354


leştiği durumda zarar kusurlu müesseselerin geliri hesabına veyadevlet müesseselerinde bütçeden karşılanırdı. Ayrıca, özelleştirilendevlet müesseselerinde zarar gören veya vefat eden işçinin zararlarıdevlet bütçesinden ödenirdi.2010 yılında 999-IIIK sayılı “Đşyerinde iş Kazası Ve MeslekHastalığı Neticesinde Çalışma Gücünün Kaybı Haillerinde ZorunluSigorta” Kanunu yeniden düzenlenmiştir. Söz konusu kanunlaişçilerin sigortasını özel sigorta şirketlerine bırakılmıştır. Kanunagöre, özel veya devlet müessesesi ve işyerleri çalıştırdıkları işçileririskten korumak için özel sigorta şirketleri ile sözleşme imzalayacaklardır.Nitekim bu yasa, uluslararası finansal kurumların yürütmüşolduğu neo-liberal projelerin sonucu olarak, “daha az devletdaha çok serbest piyasa” anlayışından hareketle, sosyal güvenliğinkurumsal etkinliğin de saf dışı bırakarak, serbest piyasa şartlarınaterk edilmesi yönünde bir adım olduğu kanaatindeyiz.Azerbaycan’da sosyal problemlerin çözülmesi yönündeyapılan projeler taktirle karşılansa da, genel olarak ele alındığında,halkın sosyal sorunlarının ve yoksulluk oranının halen çok yüksekolduğu söylenebilir. Özellikle savaş halkın sosyal ekonomik durumundaonarılamaz yaralara yol açmış ve ülke ekonomisini felçetmiştir. Savaşın Azerbaycan ekonomisine verdiği zarar 22 milyardolar düzeyinde olup, topraklarının % 20'sinin işgal altında olmasınınyanında, 1 milyondan fazla kişi mülteci durumundadır.Bu Sorunları ortadan kaldırmak için “2003-2005 DönemindeYoksulluğun Azaltılması ve Ekonomik Kalkınma Hakkında DevletProgramı” ve “2004-2007 Devlet Yatırım Programları” çerçevesindeçözüm yolları aranmıştır. 2008 yılından itibaren ise, “2008-2015Yıllarında Yoksulluğun Azaltılması ve Devamlı Đnkişaf Programı”uygulamaya konulmuştur. Đşsizlik düzeyinin yoksulluk oranının2015 yılına kadar asgari düzeye düşürülmesi planlanmıştır.Ülkede, resmi açıklamalara göre, yoksulluk oranı 1996yılında % 61, 2003 yılında %49, 2004 yılında %42, 2005 yılında % 29,2007 yılında %15, 2009 yılında ise %11 oranında olduğu açıklanmaktadır.Ancak, ülkede yardım alan yoksul sayısında yıllara göre artışgöstermiştir. 2007 yılında 218.673, 2008 yılında 364 059, 2009355


yılında ise 749.965 kişinin unvanlı sosyal yardımdan yararlandığıresmi verilerde yer almaktadır.Aslında, yoksulluk oranında azalma ile unvanlı yardım alansayısında orantılı düşüş olması gerekirdi. Oysaki her yıl yardım alanyoksul sayısındaki artışlar devletin yoksulluk oranındaki resmiveriler ile çelişkilidir. Yoksulluk sınırı kişi başına gelire göre 84manat belirlenmiştir. Unvanlı yardım ise, kişi başına geliri 60manattan daha düşük olan kişilere verilmektedir. Bu durumdaülkede 1 milyon yoksul var ise, 1 milyon kişinin geliri 84 manattanaşağı düzeydedir. 750 bin civarında ise, unvanlı sosyal yardımalanların ise kişi başı geliri 60 manattan aşağı seviyede olduğuverilerden anlaşılmaktadır. Ülke çapında ahalinin % 10’u yoksullukseviyesinin altında yaşamaktadır. Ayrıca, ülkede yaşam şartları dadikkate alınırsa, yoksulluk sınırının 84 manat düşük meblağdabelirlenmesi de doğru tespit değildir.Beveridge’nin ifade ettiği şekilde, “yoksulluğun çağdaş birtoplumun yüz karası“ olduğu unutulmamalıdır. Devlet yoksulluğunortadan kaldırılması yönünde politikalar üretmeli ve öncelikli olarakyoksulluğun ortadan kaldırılması için ahalinin gelir düzeyininarttırılması gereklidir. Geçici sosyal iyileştirmelerle çözüme varılamayacağısosyal siyasetin gerçeğidir. Bu nedenle, yoksulluk veeşitsizliğin ortadan kaldırılması için ülkenin nüfus verileri de dikkatealınarak, yeni sosyal projeler üretilmelidir. Özellikle istihdamayönelik kalıcı planlamalar yapılmalı, yeni işyerlerinin açılmalı ve buyönde teşvikler verilmeli, ayrıca sistemde var olan yolsuzluklarortadan kaldırılmalıdır.Azerbaycan’da en önemli sorunlardan birisi de, sağlık sigortasınınuygulanmamasıdır. Sağlık Sigortası, ülkemizde yasal olarak 28Ekim 1999 tarihinde “Tıbbi Sigorta Hakkında” yasayla düzenlenmesinerağmen, 2005 yılına kadar durdurulmuş, daha sonra isebelirsiz bir tarihe kadar ertelenmiştir. Dünyanın gelişmiş ülkelerindeve gelişmekte olan ülkelerin çoğunda sağlık sigortası uygulanmaktaolup, ülkemizde de vatandaşların sağlıklı yaşama hakkına sahipolduğu bilinciyle devletin bu yönde çözüm üretmesi zorunludur.Günümüzde ülkede var olan ve ileriki yıllarda beklenebileceksorunlar da sosyal güvenliğin yükünü artıracaktır. Birleşmiş Milletleruzmanlarının tespitine göre, ülke nüfusunun genel oranına göre 65356


yaş ve üstü olan kişi sayısı nüfusun % 4’ünden aşağı olduğu takdirdeülke nüfusu genç, %4 ve %7 arası ülke nüfusunun yaşlanmadöneminde ve %7'nin üzeri ise yaşlı nüfus olarak nitelendirilmektedir.Azerbaycan’da yaşlı nüfus 2004 yılında % 6,9 olarak hesap edilmiştir.Bu durumda Emek ve <strong>Sosyal</strong> <strong>Güvenlik</strong> Bakanlığının yapmış olduğutespite göre, 2015 yılında yaşlılık oranı % 10,1 olacaktır. Gelecekyıllarda sosyal güvenlikten yararlanmayan kişi sayısının yüksekolacağı ülke açısından beklenilen önemli bir sorundur.Ülkede istatistik verilere göre, 2010 yılı başında emeklilerinsayı 1.308.432, sigorta girişi bulunan sigortalıların sayı ise1.641.064 olarak belirtilmiştir. Mevcut durumda uzun vadeli sigortatüründen yararlanan 1 kişiye karşılık 1,25 kişi sigortalı bulunmaktadır.Emeklilik yaşı erkekler 62, kadınlar için ise 57 yaş ve asgari 5yıl çalışma süresi olarak belirlenmiştir. Ancak son değişikliklerle busınırlar değiştirildi. Asgari çalışma sınırı 12 yıla, erkeklerinemekliliği 2012 tarihinde 63 yaşına, kadınların yaşı ise 2016 yılınakadar, 60 yaşına yükseltildi. Bütçe yükünün azaltılması için buşekilde çözüm üretilmesi eleştirilmiştir. Devlet Đstatistik Kurumununverilerine göre, Azerbaycan’da erkekler için ortalama yaş sınırı69, kadınlar için ise 75 yaştır. Birleşmiş Milletlerin 2008 yılıverilerine göre ise, erkekler 63,9 yaş, kadınlar için ise 71,2 yaşbelirlenmiştir. Bu veriler Dünya Sağlık örgütünde tespitine göredaha düşüktür. Sonuçta, toplumda mezarda emeklilik hakkına sahipolacakları yönünde tepkileri yükselse de, devlet çözüm için tercihinibu yönde kullanmıştır.Azerbaycan’ın sosyal güvenlik sistemi çalışmamızda incelemişolduk. Diğer sosyal güvenlik modelleri ile karşılaştırılırsa,Azerbaycan’da mevcut sosyal güvenlik modeli eski modellerden dahafarklı çizgi içindedir. Özellikle Doğu Avrupa Bloku ülkelerinde yürürlüğekonan yeni modellerle benzerlik gösteren yeni model karmabir yapıda düzenlenmiştir. Hem dağıtım hem de kapitalizasyonyöntemlerine has özellikler taşımaktadır. Başlangıçta uluslararasısermaye kuruluşlarının da teklif ve önerileri dayanışma prensibinedayalı sosyal güvenlik sisteminin yapılanması idi. Ancak, sonrakiaşamada dayanışma prensibinden uzaklaşılarak fon yönetimi sisteminedoğru gidilmektedir. 1994 yılında Dünya Bankası’nın yayınladığıbir raporda sosyal güvenliğin kamu hizmeti olmaktan çıkarılaraktümüyle özelleştirilmesi, devletin sosyal güvenlik alanındaçekilmesi ve sosyal güvenliğin serbest pazar koşullarına terk edil-357


mesi gerekliliği vurgulamıştır. Neticede sosyal güvenlik fonlarınınmali piyasalara akışı sağlanmış olacak ve sosyal güvenlik içinserbest piyasa koşulları belirleyici olacaktır.Devlet vatandaşın sosyal güvenliğini sağlamakla yükümlüdür.Vatandaşların sosyal güvenliği korunamadığı hallerde toplumdaeşitlik ve sosyal adalet ilkeleri tehlikeye girecektir. Neticedetoplumsal dayanışmanın zayıflaması ve toplumsal barışın ortadankalkması kaçınılmaz bir sonuçtur. Yeni model arayışı sırasında butehditleri göz ardı etmeden ve sosyal güvenliğin ekonomiye sadecebir yük olarak değil, dengeli ve sağlıklı bir toplumsal kalkınmanınaracı gibi değerlendirilmeli ve sistemin sağlıklı inkişafı sağlanmalıdır.358

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!